Şemsi Bayraktar: Kırsal göçün en büyük sebebi sosyal güvencesizlik ve gelir yetersizliği
Şemsi Bayraktar: Kırsal göçün en büyük sebebi sosyal güvencesizlik ve gelir yetersizliği
TZOB Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, kırsal alandaki göçün temel nedenlerinin sosyal güvence eksikliği ve yetersiz gelir olduğunu vurguladı. Bayraktar, kadın çiftçilerin sosyal güvenlik sistemine katılımının artırılması gerektiğine dikkat çekti.
Haber Giriş Tarihi: 15.10.2024 10:56
Haber Güncellenme Tarihi: 15.10.2024 11:00
Kaynak:
BÜLTEN
Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, “Kırsal alanlardan kente göçün en büyük sebebi sosyal güvenceden yoksunluk ve yeterli gelirin elde edilememesidir. 25 yıldır çocuk doğmamış kırsal alanlarımız bulunuyor. İnsanlarımız köylerini ve tarımı terk ediyorlar” dedi.
TZOB Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, 15 Ekim Dünya Kadın Çiftçiler Günü dolayısıyla yazılı basın açıklaması yaptı. "Dünyada ve ülkemizde tarımsal üretimde, beslenmede, gelecek nesillere bilgiyi aktarmada, çocuk eğitiminde, hasta ve yaşlı bakımında kadınlar en önemli katkıyı sağlıyor” diyen Bayraktar, şunları kaydetti:
“Kadın çiftçilerimiz, ülkemizde büyük bir çoğunluğu küçük işletmelerden oluşan tarım sektöründe erkeğin en büyük destekçisidir. Türkiye Ziraat Odaları Birliği verilerine göre; 755 Ziraat Odamıza kayıtlı toplam 933 bin 723 kadın çiftçi bulunuyor. Üyelerimizin yüzde 17,82'si kadın çiftçilerimizden oluşuyor. Sosyal Güvenlik Kurumu 2023 yılı verilerine göre; Türkiye'de 4/b kapsamındaki toplam 460 bin 260 Tarım BAĞ-KUR'lu çiftçinin yüzde 24'ünü oluşturan 110 bin 381 kadın çiftçi sosyal güvenlik sistemine kayıtlı olarak Tarım BAĞ-KUR'unu kendisi ödüyor.”
“İNSANLARIMIZ KÖYLERİNİ VE TARIMI TERK EDİYORLAR”
Bayraktar, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Ziraat Odalarımıza kayıtlı her çiftçi 5510 sayılı Kanuna göre Tarım BAĞ-KUR'lu olmak zorundadır. Ancak Tarım BAĞ-KUR'unu ödeyemeyecek durumda olan, tarımsal aylık geliri 20 bin 2 liradan düşük çiftçilerimiz muafiyet belgesi alarak Tarım BAĞ-KUR'undan vazgeçmek zorunda kalıyor. Tarımda kadınlar işgücünün önemli bir kısmını oluşturmasına rağmen çoğunluğu sosyal güvenceden yoksun durumdadır. Ziraat Odalarına kayıtlı 933 bin 723 kadın çiftçinin sadece yüzde 11,8'i Tarım BAĞ-KUR'unu ödeyerek Sosyal Güvenlik Kurumu'na kayıtlıdır. Yani Ziraat Odalarına kayıtlı çalışan kadınların yüzde 88,2'si gelirinin düşük olması sebebiyle sosyal güvenlik sistemine kayıtlı değildir. Pozitif ayrımcılığı hak eden kadın çiftçilerimizin sosyal güvenlik sistemine katılımının desteklenmesi kadınlarımızı kırsalda tutabilmek için bir zorunluluktur. Zira kırsal alanlardan kente göçün en büyük sebebi sosyal güvenceden yoksunluk ve yeterli gelirin elde edilememesidir. 25 yıldır çocuk doğmamış kırsal alanlarımız bulunuyor. İnsanlarımız köylerini ve tarımı terk ediyorlar.”
Bayraktar, “Tarımda çalışan kadınlarımızın 2024 yılında açıklanan asgari ücret ve aylık prim ödeme gün sayısının 30 olması sebebiyle aylık 6 bin 900 lira, indirimli olarak aylık 5 bin 900 lira olan Tarım BAĞ-KUR primlerini ödeyebilmesi mümkün değildir. Aile çiftçiliği ile uğraşan kadın ve erkek bireylerden sadece erkek birey prim ödeyecek güçte ise sosyal güvenlik sistemine dâhil oluyor. Kadın çiftçilerimizin de toplumsal cinsiyet eşitliği ve adaleti sağlanarak sosyal güvenlik sistemine katılımları desteklenmelidir. Kadın çiftçilerimize Tarım BAĞ-KUR prim desteği sağlanması, kırsalda yapılacak en büyük reformdur” ifadelerini kullandı.
"KADIN ÇİFTÇİLERİMİZİN HEPSİNİ KAPSAYACAK PROGRAM VE MEVZUAT DÜZENLEMELERİNE İHTİYAÇ VARDIR"
Bayraktar, açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
"Geçmişten günümüze kadın her zaman tarımsal üretimin içinde yerini almıştır. Kadınların ekonomik kalkınmaya, kırsal kalkınmaya etki edebilmeleri için ekonomik ve sosyal statülerinin iyileştirilmesi ve buna yönelik politikalar geliştirilmesi önemlidir. Kadınların işgücüne katılım oranı, kadın işgücünün kadın nüfusuna oranı olarak tanımlanıyor. Bu oranın artması ekonomik verimliliği artıracak, ülkemizin kalkınmasına katkı sağlayacaktır. Bakanlıklar hibe projelerinden daha kolay faydalanmaları için projelere başvuran kadın ve gençlere artı puanlar veriyor. Bu çalışmaların olumlu yansımaları olsa da, projelerin sadece yeterli bütçeye sahip kadın çiftçileri kapsadığı da aşikârdır. Kadın çiftçilerimizin hepsini kapsayacak program ve mevzuat düzenlemelerine ihtiyaç vardır. Kırsal alanlarda kadın çiftçilerimizin sosyal imkânlara ulaşması gerekiyor. Tarımda çalışan kadınlarımızın ve gençlerimizin internet hizmetlerine erişimleri ücretsiz karşılanmalıdır. Bu alanlarda kreşlere, yaşlı, engelli ve hasta bakım hizmetlerine ihtiyaç vardır. Bu konuda kaymakamlıklara, belediyelere büyük görevler düşüyor."
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Şemsi Bayraktar: Kırsal göçün en büyük sebebi sosyal güvencesizlik ve gelir yetersizliği
TZOB Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, kırsal alandaki göçün temel nedenlerinin sosyal güvence eksikliği ve yetersiz gelir olduğunu vurguladı. Bayraktar, kadın çiftçilerin sosyal güvenlik sistemine katılımının artırılması gerektiğine dikkat çekti.
Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, “Kırsal alanlardan kente göçün en büyük sebebi sosyal güvenceden yoksunluk ve yeterli gelirin elde edilememesidir. 25 yıldır çocuk doğmamış kırsal alanlarımız bulunuyor. İnsanlarımız köylerini ve tarımı terk ediyorlar” dedi.
TZOB Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, 15 Ekim Dünya Kadın Çiftçiler Günü dolayısıyla yazılı basın açıklaması yaptı. "Dünyada ve ülkemizde tarımsal üretimde, beslenmede, gelecek nesillere bilgiyi aktarmada, çocuk eğitiminde, hasta ve yaşlı bakımında kadınlar en önemli katkıyı sağlıyor” diyen Bayraktar, şunları kaydetti:
“Kadın çiftçilerimiz, ülkemizde büyük bir çoğunluğu küçük işletmelerden oluşan tarım sektöründe erkeğin en büyük destekçisidir. Türkiye Ziraat Odaları Birliği verilerine göre; 755 Ziraat Odamıza kayıtlı toplam 933 bin 723 kadın çiftçi bulunuyor. Üyelerimizin yüzde 17,82'si kadın çiftçilerimizden oluşuyor. Sosyal Güvenlik Kurumu 2023 yılı verilerine göre; Türkiye'de 4/b kapsamındaki toplam 460 bin 260 Tarım BAĞ-KUR'lu çiftçinin yüzde 24'ünü oluşturan 110 bin 381 kadın çiftçi sosyal güvenlik sistemine kayıtlı olarak Tarım BAĞ-KUR'unu kendisi ödüyor.”
“İNSANLARIMIZ KÖYLERİNİ VE TARIMI TERK EDİYORLAR”
Bayraktar, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Ziraat Odalarımıza kayıtlı her çiftçi 5510 sayılı Kanuna göre Tarım BAĞ-KUR'lu olmak zorundadır. Ancak Tarım BAĞ-KUR'unu ödeyemeyecek durumda olan, tarımsal aylık geliri 20 bin 2 liradan düşük çiftçilerimiz muafiyet belgesi alarak Tarım BAĞ-KUR'undan vazgeçmek zorunda kalıyor. Tarımda kadınlar işgücünün önemli bir kısmını oluşturmasına rağmen çoğunluğu sosyal güvenceden yoksun durumdadır. Ziraat Odalarına kayıtlı 933 bin 723 kadın çiftçinin sadece yüzde 11,8'i Tarım BAĞ-KUR'unu ödeyerek Sosyal Güvenlik Kurumu'na kayıtlıdır. Yani Ziraat Odalarına kayıtlı çalışan kadınların yüzde 88,2'si gelirinin düşük olması sebebiyle sosyal güvenlik sistemine kayıtlı değildir. Pozitif ayrımcılığı hak eden kadın çiftçilerimizin sosyal güvenlik sistemine katılımının desteklenmesi kadınlarımızı kırsalda tutabilmek için bir zorunluluktur. Zira kırsal alanlardan kente göçün en büyük sebebi sosyal güvenceden yoksunluk ve yeterli gelirin elde edilememesidir. 25 yıldır çocuk doğmamış kırsal alanlarımız bulunuyor. İnsanlarımız köylerini ve tarımı terk ediyorlar.”
Bayraktar, “Tarımda çalışan kadınlarımızın 2024 yılında açıklanan asgari ücret ve aylık prim ödeme gün sayısının 30 olması sebebiyle aylık 6 bin 900 lira, indirimli olarak aylık 5 bin 900 lira olan Tarım BAĞ-KUR primlerini ödeyebilmesi mümkün değildir. Aile çiftçiliği ile uğraşan kadın ve erkek bireylerden sadece erkek birey prim ödeyecek güçte ise sosyal güvenlik sistemine dâhil oluyor. Kadın çiftçilerimizin de toplumsal cinsiyet eşitliği ve adaleti sağlanarak sosyal güvenlik sistemine katılımları desteklenmelidir. Kadın çiftçilerimize Tarım BAĞ-KUR prim desteği sağlanması, kırsalda yapılacak en büyük reformdur” ifadelerini kullandı.
"KADIN ÇİFTÇİLERİMİZİN HEPSİNİ KAPSAYACAK PROGRAM VE MEVZUAT DÜZENLEMELERİNE İHTİYAÇ VARDIR"
Bayraktar, açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
"Geçmişten günümüze kadın her zaman tarımsal üretimin içinde yerini almıştır. Kadınların ekonomik kalkınmaya, kırsal kalkınmaya etki edebilmeleri için ekonomik ve sosyal statülerinin iyileştirilmesi ve buna yönelik politikalar geliştirilmesi önemlidir. Kadınların işgücüne katılım oranı, kadın işgücünün kadın nüfusuna oranı olarak tanımlanıyor. Bu oranın artması ekonomik verimliliği artıracak, ülkemizin kalkınmasına katkı sağlayacaktır. Bakanlıklar hibe projelerinden daha kolay faydalanmaları için projelere başvuran kadın ve gençlere artı puanlar veriyor. Bu çalışmaların olumlu yansımaları olsa da, projelerin sadece yeterli bütçeye sahip kadın çiftçileri kapsadığı da aşikârdır. Kadın çiftçilerimizin hepsini kapsayacak program ve mevzuat düzenlemelerine ihtiyaç vardır. Kırsal alanlarda kadın çiftçilerimizin sosyal imkânlara ulaşması gerekiyor. Tarımda çalışan kadınlarımızın ve gençlerimizin internet hizmetlerine erişimleri ücretsiz karşılanmalıdır. Bu alanlarda kreşlere, yaşlı, engelli ve hasta bakım hizmetlerine ihtiyaç vardır. Bu konuda kaymakamlıklara, belediyelere büyük görevler düşüyor."
Kaynak: BÜLTEN
Cem Garipoğlu soruşturmasında takipsizlik kararı verildi
Adana'da müteahhite saldırı: 4 şüpheli yakalandı
Aladağlar’da kayıp Belaruslu dağcı kız kardeşler 4 gün sonra Kayseri’de bulundu
Adana'da nişanlısına laf atan iki kişiyi bıçakla yaralayan sanığa 16 yıl 9 ay hapis istemi
Adana'da 'Bayğara' suç örgütüne yönelik operasyonda 5 şüpheli tutuklandı
SON HABERLER
Adana’da kadına yönelik şiddete karşı düzenlenen panelde sesler yükseldi
CHP Kadın Kolları tarafından düzenlenen panelde, kadına yönelik şiddet ve toplumsal eşitlik konuları ele alındı. Katılımcılar, kadınların hakları için birlikte hareket etme ve şiddetle mücadelede kararlılıklarını vurguladı.
Sarıoğuz: Yoksulluk tüm toplumun sorunu
BEST Adana Şube Başkanı Fatma Sarıoğuz Güney, 30 Kasım’da Ankara’da düzenlenecek büyük miting öncesi yoksulluğa karşı ortak mücadele çağrısı yaptı.
KKTC Cumhurbaşkanı Tatar: Ada'nın geleceğiyle ilgili varılacak herhangi bir çözüm egemen eşitlik temelinde olmalı
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Ada'nın geleceğiyle ilgili varılacak herhangi bir çözümün egemen eşitlik temelinde olması gerektiğini ifade etti.