TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
SON DAKİKA
Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

6 Sendika, Öğretmenlik Meslek Kanunu'na itiraz için Adana’da toplandı

Adana’da Öğretmenlik Meslek Kanunu’na karşı çıkan 6 sendika, Adana Valiliği önünde basın açıklaması yaptı. Eğitim-Sen Şube Başkanı Fatih Toprak, öğretmenlerin haklarını elinden alan ve mesleği itibarsızlaştıran bu kanuna itiraz ettiklerini belirtti.

Haber Giriş Tarihi: 02.10.2024 17:21
Haber Güncellenme Tarihi: 02.10.2024 17:21
Muhabir: Meryem Ünal
6 Sendika, Öğretmenlik Meslek Kanunu'na itiraz için Adana’da toplandı

Adana’da, Öğretmenlik Meslek Kanunu’na itiraz etmek amacıyla 6 farklı sendika Adana Valiliği önünde toplanarak basın açıklaması yaptı. Eğitim-İş, Eğitim-Sen, Hürriyetçi Eğitim Sen, Anadolu Eğitim Sendikası, TEÇ-SEN ve Öğretmen Sendikası temsilcilerinin katıldığı açıklamayı Eğitim-Sen Şube Başkanı Fatih Toprak okudu. Toprak, "Bizler, mesleğimizi itibarsızlaştıran ve haklarımızı elinden alan bu kanuna itiraz ediyoruz" dedi.

Eğitim Sen Adana Şube Yürütme Kurulu adına Eğitim- Sen Şube Başkanı Fatih Toprak, Bilindiği üzere Millî Eğitim Bakanlığı’nın (MEB), eğitimin bileşenlerinin görüşlerini almadan masa başında hazırladığı Öğretmenlik Mesleği Kanunu (ÖMK) geçtiğimiz yasama dönemi sonunda TBMM Genel Kurulu’nda görüşülmeye başlanmış ve kanunun ilk 22 maddesi bütün eleştiri ve itirazlara rağmen kabul edilmiştir. Orada itirazlarını yükselten eğitim emekçileri haklarını aradıkları, meslek onurlarına sahip çıktıkları için darp edilmiştir” diye ifade etti.

Eğitim Fakülteleri

“Bizler bizi korumayan bir kanun istemiyoruz”

Fatih Toprak, Bir meslek kanunu o meslekte çalışan emekçilerin özlük haklarını, ekonomik haklarını, sosyal haklarını korumaya yönelik olmalı, ayrımcılığı değil eşitliği, güvencesizliği değil güvenceli kadrolu çalışmayı savunmalıdır. Ancak önümüze konulan bu kanun bir meslek kanunu değil eğitim emekçilerinin var olan haklarını elinden almaya yönelik yapılmış maddeleri içermektedir. Bizler bizi korumayan bir kanun istemiyoruz” dedi.

“Eğitim emekçileri olarak bizleri korumayan mesleğimizi itibarsızlaştıran kanuna itiraz ediyoruz”

Toprak basın açıklamasında kanunun şiddeti azaltmadığına değinerek şunları söyledi: “10 Mayıs 2024’ü hatırlayın arkadaşlar. O gün tüm iş yerlerini boşaltarak alanda öğretmene şiddete son diyerek bir araya geldik. Bu kanun bize gelen şiddeti azaltacağı yerde psikolojik şiddeti arttıran bir kanundur. Eğitim emekçileri olarak bizleri korumayan mesleğimizi itibarsızlaştıran kanuna itiraz ediyoruz.  Bu kanun ilk çıktığı andan itibaren öğretmenleri ayrıştırmaktadır. Başöğretmen, uzman öğretmen, öğretmen, sözleşmeli öğretmen, ücretli öğretmen ve özel sektör öğretmenleri olarak aynı işi yapan ama ayrı isimlerle karşı karşıyayız. Bu; eşit işe eşit ücret kavramına karşı olduğu gibi eğitim emekçilerini ekonomik olarak ayrıştırmaktadır. Milli Eğitim Temel Kanununda belirtildiği gibi her öğretmen kendi alanının uzmanıdır. Ancak bu kanun Milli Eğitim temel kanunu hiçe sayarak yıla göre isimlendirme yapmaktadır. Sözleşmeli, ücretli öğretmenlik gibi güvencesiz istihdam biçimleri bu kanun teklifiyle daha da yaygınlaştırılmakta, hazırlık eğitimi adı altında yeni bir güvencesizlik basamağı eklenmektedir. Bizle güvenceli bir gelecek ve eşit işe eşit ücret istiyoruz. Unvanlarda ayrıştırmayı kabul etmiyoruz! Kıdem yılına göre tüm öğretmenlere ödemeler yapılmalı, bu ödemeler emekliliğe yansıtılmalıdır.”

Eğitim Fakülteleri

“Eğitim Fakülteleri yok sayılmış, alınan diplomalar verilen emekler hiçe sayılmıştır”

Fatih Toprak, “Bu kanun ile Eğitim Fakülteleri yok sayılmış, alınan diplomalar verilen emekler hiçe sayılmıştır. Öğretmen yetiştiren akademik kurumlar; bilimsel eğitimi savunan akademilerdir. Öğretmenlerin az bir ücret karşılığı birilerinin iki dudağı arasında iş sahibi olmasını bekleyecekleri akademiler değildir. Öğretmenlik diploması esastır, başka bir yapıya ihtiyaç yoktur. Milli Eğitim Akademisi’ni kabul etmiyoruz!

Öğretmenlik mesleği gibi 17 milyonu aşkın öğrencinin eğitim hakkını ve bir milyonun üzerindeki öğretmenin mesleğini, çalışma koşullarını, ekonomik ve özlük haklarını böylesine sığ ve dar bir çerçevede düzenlemekte ısrar etmek doğru değildir” şeklinde konuştu.

“Millî Eğitim Bakanlığı sesimizi duymalı, taleplerimize kulak vermelidir”

Toprak basın açıklanmasını sonlandırırken şunları söyledi: MEB gerçek bir meslek kanunu hazırlamak istiyorsa ILO ve UNESCO ortak belgesi olan; ‘Öğretmenlerin Statüsü Tavsiyesi’ metni esas alınmalıdır. Sadece öğretmenlerin değil tüm eğitim emekçilerinin ekonomik, demokratik, özlük haklarını iyileştirmek amaçlanmalı, mevcut hakları koruyan, eşit işe eşit ücret ilkesine dayanan, adil ve kapsayıcı bir meslek kanunu hazırlanmalıdır. Siyasi iktidar ve Millî Eğitim Bakanlığı sesimizi duymalı, taleplerimize kulak vermelidir.

Kaynak: Meryem Ünal

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.