Fatih Altaylı: Türkiye’nin Adana gibi olmaya ihtiyacı var
Fatih Altaylı: Türkiye’nin Adana gibi olmaya ihtiyacı var
Gazeteci Fatih Altaylı, köşe yazısında Adana Portakal Çiçeği Karnavalı'nda yaşadığı deneyimleri paylaşarak Türkiye'nin Adana gibi olmaya ihtiyacı olduğunu vurguladı.
Haber Giriş Tarihi: 22.04.2024 12:25
Haber Güncellenme Tarihi: 23.04.2024 11:06
Kaynak:
SARE ALİYE AKÇAY
Gazeteci Fatih Altaylı, son köşe yazısında, Adana Portakal Çiçeği Karnavalı deneyimlerini paylaşarak Türkiye'nin Adana gibi olmaya ihtiyacı olduğunu vurguladı.
Altaylı, Adana ziyaretinde kentteki atmosferin güzelliklerine tanıklık ettiğini ve uzun zamandır özlemini duyduğu Türkiye'nin ruhunu burada bulduğunu ifade ediyor. Kentin insanlarının özgürce yaşadığı, birlikte güldüğü ve eğlendiği bir ortamın olduğunu belirtiyor.
Karnavalın halk tarafından sahiplenildiğini ve belediyelerin yanı sıra Kültür Bakanlığı'nın da destek verdiğini aktaran Altaylı, kortej ve konserlerle dolu geçen etkinliklerin kentteki mutlu mesut bir atmosferi yansıttığını dile getirdi.
Altaylı, Adana'da pahalılık ve işsizlik gibi sorunların varlığına rağmen özgürlük duygusunun ön planda olduğunu vurguluyor. Kentteki insanların birbirine karışmadan, özgürce eğlenebildiğini ve mutlu olabildiğini belirtiyor.
Türkiye'nin Adana gibi olmaya ihtiyacı olduğunu ve iktidarların halkını mutlu etme gayreti içinde olduğu bir Türkiye'nin ne zaman gerçekleşebileceğini sorguladı.
İşte Alyatlı'nın köşe yazısının tamamı:
''Biraz da güzel şeylerden bahsedelim.
Hafta sonu Adana’daydım.
Adana Portakal Çiçeği Karnavalı’nda.
Adana sevgimi birkaç zamandır yazıyorum.
Kente, daha doğrusu kentin insanlarının tarzına, tavrına bayıldığımı, kimsenin kimseye karışmadığı, her türlü yaşam tarzına saygı gösterilen, kadınların özgürce yaşadığı, seküler bir yaşamın içselleştirildiği şahane bir toplumsal doku olduğunu yazıp söyledim defalarca.
Bu kez de sevgili arkadaşım, dostum Ali Haydar Bozkurt’un yıllardır yinelediği davetini kırmayarak Adana Portakal Çiçeği Karnavalı için Adana idim.
İyi ki gitmişim.
Özlediğim Türkiye’yi Adana’da buldum
Birlikte gülen, birlikte eğlenen mutlu mesut görünen bir kent.
3 gün boyunca bütün kent sokaklarda idi.
Yenildi içildi, şarkılar söylendi, konserler verildi.
En ufak bir olay olmadan, kimsenin burnu kanamadan.
Kimse kimseye karışmadan.
Ali Haydar Bozkurt’un başlattığı, belediyelerin sahip çıktığı karnavala bu yıl Kültür Bakanlığı da destek vermeye başlamış.
Ama karnavalın sahibi halk.
Cumartesi günü, belki 500 bin kişinin katıldığı bir kortej vardı.
Sonrasında bütün kent sabaha kadar eğlendi.
Gece 1’de Adana’da trafik kilitlenmişti, sokaklar insan doluydu.
Adana’nın ünlü lokantalarından birinin sahibine durumdan duyduğum şaşkınlığı anlatınca “Burası böyle. Ramazan’da iftarını açanla, rakısını içen aynı kebapçıda oturur birbirine afiyet olsun der” dedi.
Gerçekten kentte böyle bir kültürün olduğu çok belli idi.
Adana’da pahalılık. Yok muydu, Adana’da işsizlik, enflasyon yok muydu!
Vardı elbette ama hepsinden fazla özgürlük duygusu vardı.
Kimsenin kimseye karışmadığını bilen ve eğlenen insanlar vardı.
Türkiye’nin eğlenmeye, mutlu olmaya, eğlenmek ve mutlu olmanın ayıp sayılmadığı, günah sayılmadığı bir anlayışa ihtiyacı vardı.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Fatih Altaylı: Türkiye’nin Adana gibi olmaya ihtiyacı var
Gazeteci Fatih Altaylı, köşe yazısında Adana Portakal Çiçeği Karnavalı'nda yaşadığı deneyimleri paylaşarak Türkiye'nin Adana gibi olmaya ihtiyacı olduğunu vurguladı.
Gazeteci Fatih Altaylı, son köşe yazısında, Adana Portakal Çiçeği Karnavalı deneyimlerini paylaşarak Türkiye'nin Adana gibi olmaya ihtiyacı olduğunu vurguladı.
Altaylı, Adana ziyaretinde kentteki atmosferin güzelliklerine tanıklık ettiğini ve uzun zamandır özlemini duyduğu Türkiye'nin ruhunu burada bulduğunu ifade ediyor. Kentin insanlarının özgürce yaşadığı, birlikte güldüğü ve eğlendiği bir ortamın olduğunu belirtiyor.
Karnavalın halk tarafından sahiplenildiğini ve belediyelerin yanı sıra Kültür Bakanlığı'nın da destek verdiğini aktaran Altaylı, kortej ve konserlerle dolu geçen etkinliklerin kentteki mutlu mesut bir atmosferi yansıttığını dile getirdi.
Altaylı, Adana'da pahalılık ve işsizlik gibi sorunların varlığına rağmen özgürlük duygusunun ön planda olduğunu vurguluyor. Kentteki insanların birbirine karışmadan, özgürce eğlenebildiğini ve mutlu olabildiğini belirtiyor.
Türkiye'nin Adana gibi olmaya ihtiyacı olduğunu ve iktidarların halkını mutlu etme gayreti içinde olduğu bir Türkiye'nin ne zaman gerçekleşebileceğini sorguladı.
İşte Alyatlı'nın köşe yazısının tamamı:
''Biraz da güzel şeylerden bahsedelim.
Hafta sonu Adana’daydım.
Adana Portakal Çiçeği Karnavalı’nda.
Adana sevgimi birkaç zamandır yazıyorum.
Kente, daha doğrusu kentin insanlarının tarzına, tavrına bayıldığımı, kimsenin kimseye karışmadığı, her türlü yaşam tarzına saygı gösterilen, kadınların özgürce yaşadığı, seküler bir yaşamın içselleştirildiği şahane bir toplumsal doku olduğunu yazıp söyledim defalarca.
Bu kez de sevgili arkadaşım, dostum Ali Haydar Bozkurt’un yıllardır yinelediği davetini kırmayarak Adana Portakal Çiçeği Karnavalı için Adana idim.
İyi ki gitmişim.
Özlediğim Türkiye’yi Adana’da buldum
Birlikte gülen, birlikte eğlenen mutlu mesut görünen bir kent.
3 gün boyunca bütün kent sokaklarda idi.
Yenildi içildi, şarkılar söylendi, konserler verildi.
En ufak bir olay olmadan, kimsenin burnu kanamadan.
Kimse kimseye karışmadan.
Ali Haydar Bozkurt’un başlattığı, belediyelerin sahip çıktığı karnavala bu yıl Kültür Bakanlığı da destek vermeye başlamış.
Ama karnavalın sahibi halk.
Cumartesi günü, belki 500 bin kişinin katıldığı bir kortej vardı.
Sonrasında bütün kent sabaha kadar eğlendi.
Gece 1’de Adana’da trafik kilitlenmişti, sokaklar insan doluydu.
Adana’nın ünlü lokantalarından birinin sahibine durumdan duyduğum şaşkınlığı anlatınca “Burası böyle. Ramazan’da iftarını açanla, rakısını içen aynı kebapçıda oturur birbirine afiyet olsun der” dedi.
Gerçekten kentte böyle bir kültürün olduğu çok belli idi.
Adana’da pahalılık. Yok muydu, Adana’da işsizlik, enflasyon yok muydu!
Vardı elbette ama hepsinden fazla özgürlük duygusu vardı.
Kimsenin kimseye karışmadığını bilen ve eğlenen insanlar vardı.
Türkiye’nin eğlenmeye, mutlu olmaya, eğlenmek ve mutlu olmanın ayıp sayılmadığı, günah sayılmadığı bir anlayışa ihtiyacı vardı.
Türkiye’nin Adana gibi olmaya ihtiyacı vardı.''
Kaynak: SARE ALİYE AKÇAY
Osmaniye’de DEAŞ operasyonu: Yabancı uyruklu şüpheli tutuklandı
Usulsüz çakar kullananlara ağır ceza: 96 bin TL para cezası ve araç men edilecek
Adana’da firari hükümlüler jandarma operasyonuyla yakalandı
Adana’da ‘Engelsiz İletişim’ semineriyle toplumda farkındalık yaratıyor
Antalya'da bıçaklı şahıs cemaat tarafından taşla kovalandı
SON HABERLER
Adana Demirspor maçı hakemi belli oldu: Süper Lig 13. hafta hakem kadrosu açıklandı
Milli ara sonrası Süper Lig'de heyecan yeniden başlayacak. Trendyol Süper Lig’in 13. haftasında Adana Demirspor’un Trabzonspor’a karşı oynayacağı maçta görev alacak hakem belli olurken işte 13. hafta maçlarında düdük çalacak hakemlere göz atalım...
Motorine zam bekleniyor: 22 kasım 2024 güncel akaryakıt fiyatları
Brent petrol fiyatlarındaki dalgalanma ve döviz kurlarındaki değişiklikler, akaryakıt fiyatlarını etkiliyor. Bugün, motorine 1 lira 25 kuruş zam yapılması bekleniyor. Güncel benzin ve motorin fiyatları ise şu şekilde…
Adanaspor-Sakaryaspor maçında hakem belli oldu!
Trendyol 1. Lig'in heyecan dolu Adanaspor-Sakaryaspor karşılaşmasında düdük çalacak hakem belli oldu!