Ahirette insanlardan bu isimleri ile mi çağrılacaklar?
Yazının Giriş Tarihi: 24.04.2025 18:32
Yazının Güncellenme Tarihi: 24.04.2025 18:42
Yeni doğanların güzel bir isim vermesi anne ve babaların en önemli görevlerindendir. Çocuğa konulan ismi hem bu dünyada hem de ahirette geçerlidir.
Hz. Peygamber sadece çocuklar değil, büyük insanların ismiyle dahi ilgilenmiştir. Kötü bulduğu bazı isimleri değiştirme yollarını uygular. Yine de piyasaya sürülmesi gereken güzel isimler hakkında bilgiler verilmiş, zaman zaman bizzat kendi adlarından isimleri verilmiştir.
Hz. Peygamber güzel isim koymanın bir sözünde şöyle ifade etmektedir: “Sizler kıyamet günü isimlerinizle ve babalarınızın isimleriyle çağıracaksınız. Nerede isimlerinizi güzel koyun.” (Ebu Davud, “Edeb”, 69.)
Bu çağırma sürecini Allah'ın görevlendirdiği bir melek Allah'ın izniyle yapacaktır. Hiç kimse kıyamet günü Allah'ın hoşlanmayacağı isimle ahirete gitmek istemez. Ortamda kötü olan isimlerin verilmemesi gerekir.
Namaz belli vakitlerde yerine getirilmesi gereken bir farz olduğu için, bir mazeret olmaksızın tembellik ve ihmal nedeniyle namaz vaktinde kılmayan kimse günahkar olur.
Hz. Peygamber, uyuyakalma ve unutmayı bir mazeret kabul etmiş ve bu iki ayrıcalıklı yazılımların bir namazın vaktinde kılınamaması durumunda, hatırlanıldığı zamanın kılındığını söylemiştir. Nitekim sevgili peygamberimiz bu hususta şöyle buyurmaktadır: “Biriniz uyuyakalır veya unutur da bir namazı zamanında kılamaz ise, hatırladığı vakit o namazı kılsın; o vakit, kaçırdığı namazın vaktidir” (Buhari, Mevakit, 37.)
Buna göre kazaya kalmış namazı kaza etmek dini bir görevdir. Bu kazayı da kişinin tek başına kılabileceği gibi aynı şekilde cemaatle de kılarak kaza yapabilir.
Adak etinden kimler yiyemez?
Adak yapan kimse, adadığı hayvanın etinden yiyemez. Etin tamamının dağıtılması gerekir. Şayet bir miktar yemişse, boyunca etin kıymetini fakirlere para olarak vermesi gerekir
Adak yapan, adadığı hayvanın etini, fakir olsalar bile, usul ve füruna ve geçişimi üzerine yapılan şekilde bulunanlara yedirmez. Usul, ana ve baba tarafından yükselen soya denir. Füru, evlatlardan aşağı inen soylara denir.
Kendini duyacak kadar namazda gülenin abdesti de bozulur mu?
Kişi namaz sırasında kahkaha atarak veya başkasını duyacak kadar gülmesi halinde Hanefi mezhebine göre namazı ile birlikte abdesti de bozulur. Şafii mezhebine göre ise böyle bir gülme ile kişinin sadece namazı bozulur abdesti bozulmaz.
Kahkaha atmadan hafif bir sesle kimsenin duymadığı bir gülme ile her iki mezhebe göre sadece namaz bozulur.
Günün Ayeti
“Kim eziyetlere sabreder yapılan kötülüklere de intikam almakp affetmek yolunu tutarsa, şüphesiz bu hareket yapılmaya değer işlerdendir.” (Şûrâ, 42/43)
Günün Hadisi
Allah, yeri ve gökleri yaratan gün, yüz rahmete sebep olan. Her bir rahmet yeri gök arasını dolduracak kadardır. Bu ölenlerin yüzde birine bir tek ölen indirdi ki bu sayede anne hayvanlarına, yabani hayvanlara ve kuşlara da birbirlerine merhamet ederler. Kıyamette ise O, bu rahmetin tamamı ile kullarına merhamet eder. Müslim, “Tövbe”, 21.
Allah'ım ömrümüzün geri kalanını geçmiş ömrümüzden daha hayırlı ve bereketli eyle.
Bunları biliyor muyuz?
Sahib-i Tertip
Üzerinde kazaya kalan takip borçlarının varlığından veya kazaya kalan namazların toplam sayısı beş zamanı geçmediğinden, namazda sıra gözetmesi gereken kimse demektir.
Günün Nüktesi
Kulun Rabbine Manen Yakınlaşması…
Ebû Hüreyre'den rivayet edildiğine göre, Resûlullah “Allah Teâlâ şöyle buyurmuştur” dedi:
“Her kim bir dosta düşman olursa, ben ona karşı harb ilan ederim.
Kulum, ona uygun olduğum farzlardan daha sevimli herhangi bir şeyle manen bana yakınlık sağlayamaz.
Kulum bana (farzlara ilaveten uygulanır) nâfile ibadetlerle durmadan manen yaklaşır; nihâyet ben onu severim.
Kulumu sevince de (âdeta) ben onun işiten kulağı, gören gözü, tutan eli ve yürümeye devam etmesi. Benden ne isterse, onu mutlaka veririm, bana sığınırsa, onu korurum.”
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
İLKHABER-Gazetesi
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Doç. Dr. Zeki Uyanık
Ahirette insanlardan bu isimleri ile mi çağrılacaklar?
Yeni doğanların güzel bir isim vermesi anne ve babaların en önemli görevlerindendir. Çocuğa konulan ismi hem bu dünyada hem de ahirette geçerlidir.
Hz. Peygamber sadece çocuklar değil, büyük insanların ismiyle dahi ilgilenmiştir. Kötü bulduğu bazı isimleri değiştirme yollarını uygular. Yine de piyasaya sürülmesi gereken güzel isimler hakkında bilgiler verilmiş, zaman zaman bizzat kendi adlarından isimleri verilmiştir.
Hz. Peygamber güzel isim koymanın bir sözünde şöyle ifade etmektedir: “Sizler kıyamet günü isimlerinizle ve babalarınızın isimleriyle çağıracaksınız. Nerede isimlerinizi güzel koyun.” (Ebu Davud, “Edeb”, 69.)
Bu çağırma sürecini Allah'ın görevlendirdiği bir melek Allah'ın izniyle yapacaktır. Hiç kimse kıyamet günü Allah'ın hoşlanmayacağı isimle ahirete gitmek istemez. Ortamda kötü olan isimlerin verilmemesi gerekir.
Vaktinde kılınmamış namazlar cemaatle kılınabilir mi?
Namaz belli vakitlerde yerine getirilmesi gereken bir farz olduğu için, bir mazeret olmaksızın tembellik ve ihmal nedeniyle namaz vaktinde kılmayan kimse günahkar olur.
Hz. Peygamber, uyuyakalma ve unutmayı bir mazeret kabul etmiş ve bu iki ayrıcalıklı yazılımların bir namazın vaktinde kılınamaması durumunda, hatırlanıldığı zamanın kılındığını söylemiştir. Nitekim sevgili peygamberimiz bu hususta şöyle buyurmaktadır: “Biriniz uyuyakalır veya unutur da bir namazı zamanında kılamaz ise, hatırladığı vakit o namazı kılsın; o vakit, kaçırdığı namazın vaktidir” (Buhari, Mevakit, 37.)
Buna göre kazaya kalmış namazı kaza etmek dini bir görevdir. Bu kazayı da kişinin tek başına kılabileceği gibi aynı şekilde cemaatle de kılarak kaza yapabilir.
Adak etinden kimler yiyemez?
Adak yapan kimse, adadığı hayvanın etinden yiyemez. Etin tamamının dağıtılması gerekir. Şayet bir miktar yemişse, boyunca etin kıymetini fakirlere para olarak vermesi gerekir
Adak yapan, adadığı hayvanın etini, fakir olsalar bile, usul ve füruna ve geçişimi üzerine yapılan şekilde bulunanlara yedirmez. Usul, ana ve baba tarafından yükselen soya denir. Füru, evlatlardan aşağı inen soylara denir.
Kendini duyacak kadar namazda gülenin abdesti de bozulur mu?
Kişi namaz sırasında kahkaha atarak veya başkasını duyacak kadar gülmesi halinde Hanefi mezhebine göre namazı ile birlikte abdesti de bozulur. Şafii mezhebine göre ise böyle bir gülme ile kişinin sadece namazı bozulur abdesti bozulmaz.
Kahkaha atmadan hafif bir sesle kimsenin duymadığı bir gülme ile her iki mezhebe göre sadece namaz bozulur.
Günün Ayeti
“Kim eziyetlere sabreder yapılan kötülüklere de intikam almakp affetmek yolunu tutarsa, şüphesiz bu hareket yapılmaya değer işlerdendir.” (Şûrâ, 42/43)
Günün Hadisi
Allah, yeri ve gökleri yaratan gün, yüz rahmete sebep olan. Her bir rahmet yeri gök arasını dolduracak kadardır. Bu ölenlerin yüzde birine bir tek ölen indirdi ki bu sayede anne hayvanlarına, yabani hayvanlara ve kuşlara da birbirlerine merhamet ederler. Kıyamette ise O, bu rahmetin tamamı ile kullarına merhamet eder. Müslim, “Tövbe”, 21.
Günün Sözü
İnsanlar olgunlaştıkça kahkahaları gülümsemeye döner.
Nurettin Topçu
Günün Duası
Allah'ım ömrümüzün geri kalanını geçmiş ömrümüzden daha hayırlı ve bereketli eyle.
Bunları biliyor muyuz?
Sahib-i Tertip
Üzerinde kazaya kalan takip borçlarının varlığından veya kazaya kalan namazların toplam sayısı beş zamanı geçmediğinden, namazda sıra gözetmesi gereken kimse demektir.
Günün Nüktesi
Kulun Rabbine Manen Yakınlaşması…
Ebû Hüreyre'den rivayet edildiğine göre, Resûlullah “Allah Teâlâ şöyle buyurmuştur” dedi:
“Her kim bir dosta düşman olursa, ben ona karşı harb ilan ederim.
Kulum, ona uygun olduğum farzlardan daha sevimli herhangi bir şeyle manen bana yakınlık sağlayamaz.
Kulum bana (farzlara ilaveten uygulanır) nâfile ibadetlerle durmadan manen yaklaşır; nihâyet ben onu severim.
Kulumu sevince de (âdeta) ben onun işiten kulağı, gören gözü, tutan eli ve yürümeye devam etmesi. Benden ne isterse, onu mutlaka veririm, bana sığınırsa, onu korurum.”
Buhari, “Rikak,” 38 .
İlkler