Nihat Köse; Sokak hayvanları sorunu ortak hareketle çözülmeli
Nihat Köse; Sokak hayvanları sorunu ortak hareketle çözülmeli
Adana Veteriner Hekimler Odası Başkanı Nihat Köse, Dünya Sokak Hayvanları Günü nedeniyle basın açıklaması yaptı. Adana Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı hayvan barınağında meslektaşlarıyla bir araya gelip açıklama yapan Nihat Köse, kısırlaştırmanın önemine dikkat çekti.
Haber Giriş Tarihi: 04.04.2024 16:41
Haber Güncellenme Tarihi: 04.04.2024 16:48
Kaynak:
Haber Merkezi
Sokak hayvanlarının popülasyonun yönetilmesinin, tüm toplumun ortaklaşa çözmesi gereken bir gerçek olduğunu ifade eden Adana Veteriner Hekimler Odası Başkanı Nihat Köse, “Öncelikle sokakların köpek üretmediği ve bu sorunun insan eliyle yaratıldığı gerçeğinden hareketle, yine sorunu yaratanların çabalarıyla bu canlıların ihtiyaçlarının karşılanması, refahının sağlanması, en insani yaklaşımla popülasyonun yönetilmesi hepimizin ortaklaşması gereken bir gerçektir. Değişen yaşam koşulları, kalabalık şehirler, insan atıklarının fazlalaşması, bilinçsiz besleme konuyu her geçen gün daha karmaşık hale getirmekte, artan popülasyon konusunda sadece hayvan seven ve sevmeyen tarafların tepkilerine göre tavır alındığı için çözüm konusunda gerçekçi adımlar atılamamaktadır.” Dedi.
Yerel seçimlerle birlikte yeni seçilen veya yeniden seçilen belediye başkanlarına çağrıda bulunan Adana Veteriner Hekimleri Odası Başkanı Nihat Köse, şu açıklamalara yer verdi;
“Tam da yerel yönetimler seçiminin tamamlanmasından birkaç gün sonrasına denk gelen Dünya Sokak Hayvanları Günü, sahipsiz hayvan popülasyon sorununu ortaya koymak için çok uygun bir gün olmuştur.
Çünkü artık çok iyi bilindiği gibi 2004 yılında yayınlanan 5199 sayılı kanunla sahipsiz hayvanlar konusundaki uygulamaların sorumluluğu yerel yönetimlere ve il özel idarelerine verilmiştir. Ancak yasanın çıktığı tarihten bu yana, bazen belediye başkanlarının tutumu, bazen bütçe yetersizliği ve bazen de farklı sebepler nedeniyle yerel yönetimler görevlerini tam olarak yerine getirmemiştir.
Aynı kanunda 2021 yılında yapılan revizyonla, önemli bir adım atılmış belediyelerin eksiklerini tamamlamaları için süre verilmiştir. Çünkü Türkiye’de ilçe, il ve büyükşehir olmak üzere toplam 983 belediye varken, sadece 300 civarında bakımevi bulunmaktadır.
Oysa 5199 sayılı kanundaki revizyonla Geçici Madde 4 ile büyükşehir belediyeleri, il belediyeleri ve nüfusu yetmiş beş bini aşan belediyeler 31/12/2022, diğer belediyeler ise 31/12/2024 tarihine kadar hayvan bakımevlerini kurmakla yükümlüdür.
Belediyeler hayvan bakımevleri kurmak ve rehabilitasyon işlemlerini gerçekleştirmek için kesinleşmiş en son bütçe gelirlerinin binde beşi oranında kaynak ayırır. Bu oran büyükşehir belediyelerinde binde üç olarak uygulanır. Bu fıkra uyarınca ayrılan ödenekler başka bir amaç için kullanılamaz.” hükümleri yer almaktadır.
Günümüz itibariyle sadece 300 kadar bakımevi bulunması, yerel yönetimlerin bu konuya yaklaşımındaki yetersizliği ve kanunda açıkça belirtilen görevin yerine getirilmediğini göstermektedir. Bu da demek oluyor ki 31 Mart 2024 günü yapılan seçimlerde belediyeleri kazanan başkanları önemli bir görev daha bekliyor.
Sokak hayvanı popülasyonundaki artış, toplumda gerçekten bir kırılma yaratmıştır. Korku duyan vatandaşları anlayışla karşılamak gerekiyor, sürü halinde yaşayan köpekler, saldırgan olmasalar bile bir insanı havlamalarıyla korkutabilir ve bu son derece olağan bir durumdur. Bu nedenle popülasyon yönetimi mutlaka yapılmalıdır. Ancak, maalesef kısırlaştırılmadan kırsala atılan (!) köpekler hem sürüleşmekte, hem tekrar kentlere geri dönebilmekte, hem de yaban hayatına olumsuz etki yaratabilmektedir.
Artan bu popülasyon her şeyden önce hayvan refahına da aykırıdır. Sokaklarda olumsuz şartlarda yaşamaya mahkum bırakılan hayvanlar, çok sık üremekte, yavrular beslenemeden hastalanarak ölmekte, bir şekilde hayata tutunanlar da hastalık, açlık, trafik kazaları, aşırı sıcak ya da aşırı soğuk hava olayları ile gerçekten bir yaşam mücadelesi vermektedir. Objektif ve samimi bir yaklaşımla şunu söyleyebiliriz ki, insan eliyle yarattığımız bir sorunun mağdurları hayvanlar olmuştur.
Yerel yönetimler için en önemli sorun bütçe planlaması olarak ortaya çıkmaktadır. Bunun için İhtiyaç duyan belediyelere bakımevlerini inşa edebilmeleri için sadece bu amaçla kullanabilecekleri uygun krediler sağlanmalı ve teşvikler verilmelidir.
Avrupa Birliği projeleri, özel sektörün sosyal sorumluluk projeleri gibi konulara ayırdıkları bütçelerden faydalanma sorunların çözümü için uygun adımlar olabilir. Bakımevi ve barınak tanımları kanunda ayrıntılı olarak belirtilmeli, standartları belirlenmeli, çevre yaban hayatı, insan ve hayvan sağlığı gözetilerek inşa edilmelidirler.
Sahipsiz hayvan bakımevleri/barınaklar, acil hayvan nakil araçları, hayvan toplama aracı, hayvanların yakalanma şekli, insan ve hayvan refahı ve sağlığına, iş sağlığı ve güvenliğine uygun standartlarda olmalıdır ve yönetmeliklerde ayrıntılı bir biçimde belirtilmelidir.
Bakımevlerinde sokak hayvanlarının kısırlaştırılması, aşılanması, işaretlenmesi, hasta ve yaralıların tedavi edilmesi, beslenmesi, sahiplendirilmesi ve sahiplendirilemeyenlerin alındıkları yere geri bırakılması işlemleri aksatılmadan yapılmalıdır.
Belediyelerde Veteriner İşleri Müdürlüğü, kurulması zorunlu müdürlükler içerisinde yer almalıdır. Yeterince veteriner hekim istihdam edilirken, aynı zamanda hayvan sağlığı yardımcı personeli de istihdam edilmeli, diğer personelin de özel eğitimli olmasına dikkat edilmelidir. Büyükşehirlerde mutlaka Veteriner Halk Sağlığı Daire Başkanlığı kurulmalıdır.
Tüm ülke çapında acilen kısırlaştırma seferberliği yapılmalı, toplumu bilgilendirmek için kamu spotları hazırlanmalıdır. Sahipli hayvanların mikroçip ile kimliklendirilmesi işlemi kanunun süre sınırlandırması ile tam olarak başarıya ulaşmadı, kanunda revizyonla henüz sisteme kayıt edilemeyen hayvanlar için tekrar uygulama başlatılmalı, evcil hayvanını terk edenlere ağır yaptırımlar uygulanmalı, kaçak hayvan girişi ve üretiminin önüne geçilmelidir.”
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Nihat Köse; Sokak hayvanları sorunu ortak hareketle çözülmeli
Adana Veteriner Hekimler Odası Başkanı Nihat Köse, Dünya Sokak Hayvanları Günü nedeniyle basın açıklaması yaptı. Adana Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı hayvan barınağında meslektaşlarıyla bir araya gelip açıklama yapan Nihat Köse, kısırlaştırmanın önemine dikkat çekti.
Sokak hayvanlarının popülasyonun yönetilmesinin, tüm toplumun ortaklaşa çözmesi gereken bir gerçek olduğunu ifade eden Adana Veteriner Hekimler Odası Başkanı Nihat Köse, “Öncelikle sokakların köpek üretmediği ve bu sorunun insan eliyle yaratıldığı gerçeğinden hareketle, yine sorunu yaratanların çabalarıyla bu canlıların ihtiyaçlarının karşılanması, refahının sağlanması, en insani yaklaşımla popülasyonun yönetilmesi hepimizin ortaklaşması gereken bir gerçektir. Değişen yaşam koşulları, kalabalık şehirler, insan atıklarının fazlalaşması, bilinçsiz besleme konuyu her geçen gün daha karmaşık hale getirmekte, artan popülasyon konusunda sadece hayvan seven ve sevmeyen tarafların tepkilerine göre tavır alındığı için çözüm konusunda gerçekçi adımlar atılamamaktadır.” Dedi.
Yerel seçimlerle birlikte yeni seçilen veya yeniden seçilen belediye başkanlarına çağrıda bulunan Adana Veteriner Hekimleri Odası Başkanı Nihat Köse, şu açıklamalara yer verdi;
“Tam da yerel yönetimler seçiminin tamamlanmasından birkaç gün sonrasına denk gelen Dünya Sokak Hayvanları Günü, sahipsiz hayvan popülasyon sorununu ortaya koymak için çok uygun bir gün olmuştur.
Çünkü artık çok iyi bilindiği gibi 2004 yılında yayınlanan 5199 sayılı kanunla sahipsiz hayvanlar konusundaki uygulamaların sorumluluğu yerel yönetimlere ve il özel idarelerine verilmiştir. Ancak yasanın çıktığı tarihten bu yana, bazen belediye başkanlarının tutumu, bazen bütçe yetersizliği ve bazen de farklı sebepler nedeniyle yerel yönetimler görevlerini tam olarak yerine getirmemiştir.
Aynı kanunda 2021 yılında yapılan revizyonla, önemli bir adım atılmış belediyelerin eksiklerini tamamlamaları için süre verilmiştir. Çünkü Türkiye’de ilçe, il ve büyükşehir olmak üzere toplam 983 belediye varken, sadece 300 civarında bakımevi bulunmaktadır.
Oysa 5199 sayılı kanundaki revizyonla Geçici Madde 4 ile büyükşehir belediyeleri, il belediyeleri ve nüfusu yetmiş beş bini aşan belediyeler 31/12/2022, diğer belediyeler ise 31/12/2024 tarihine kadar hayvan bakımevlerini kurmakla yükümlüdür.
Belediyeler hayvan bakımevleri kurmak ve rehabilitasyon işlemlerini gerçekleştirmek için kesinleşmiş en son bütçe gelirlerinin binde beşi oranında kaynak ayırır. Bu oran büyükşehir belediyelerinde binde üç olarak uygulanır. Bu fıkra uyarınca ayrılan ödenekler başka bir amaç için kullanılamaz.” hükümleri yer almaktadır.
Günümüz itibariyle sadece 300 kadar bakımevi bulunması, yerel yönetimlerin bu konuya yaklaşımındaki yetersizliği ve kanunda açıkça belirtilen görevin yerine getirilmediğini göstermektedir. Bu da demek oluyor ki 31 Mart 2024 günü yapılan seçimlerde belediyeleri kazanan başkanları önemli bir görev daha bekliyor.
Sokak hayvanı popülasyonundaki artış, toplumda gerçekten bir kırılma yaratmıştır. Korku duyan vatandaşları anlayışla karşılamak gerekiyor, sürü halinde yaşayan köpekler, saldırgan olmasalar bile bir insanı havlamalarıyla korkutabilir ve bu son derece olağan bir durumdur. Bu nedenle popülasyon yönetimi mutlaka yapılmalıdır. Ancak, maalesef kısırlaştırılmadan kırsala atılan (!) köpekler hem sürüleşmekte, hem tekrar kentlere geri dönebilmekte, hem de yaban hayatına olumsuz etki yaratabilmektedir.
Artan bu popülasyon her şeyden önce hayvan refahına da aykırıdır. Sokaklarda olumsuz şartlarda yaşamaya mahkum bırakılan hayvanlar, çok sık üremekte, yavrular beslenemeden hastalanarak ölmekte, bir şekilde hayata tutunanlar da hastalık, açlık, trafik kazaları, aşırı sıcak ya da aşırı soğuk hava olayları ile gerçekten bir yaşam mücadelesi vermektedir. Objektif ve samimi bir yaklaşımla şunu söyleyebiliriz ki, insan eliyle yarattığımız bir sorunun mağdurları hayvanlar olmuştur.
Yerel yönetimler için en önemli sorun bütçe planlaması olarak ortaya çıkmaktadır. Bunun için İhtiyaç duyan belediyelere bakımevlerini inşa edebilmeleri için sadece bu amaçla kullanabilecekleri uygun krediler sağlanmalı ve teşvikler verilmelidir.
Avrupa Birliği projeleri, özel sektörün sosyal sorumluluk projeleri gibi konulara ayırdıkları bütçelerden faydalanma sorunların çözümü için uygun adımlar olabilir. Bakımevi ve barınak tanımları kanunda ayrıntılı olarak belirtilmeli, standartları belirlenmeli, çevre yaban hayatı, insan ve hayvan sağlığı gözetilerek inşa edilmelidirler.
Sahipsiz hayvan bakımevleri/barınaklar, acil hayvan nakil araçları, hayvan toplama aracı, hayvanların yakalanma şekli, insan ve hayvan refahı ve sağlığına, iş sağlığı ve güvenliğine uygun standartlarda olmalıdır ve yönetmeliklerde ayrıntılı bir biçimde belirtilmelidir.
Bakımevlerinde sokak hayvanlarının kısırlaştırılması, aşılanması, işaretlenmesi, hasta ve yaralıların tedavi edilmesi, beslenmesi, sahiplendirilmesi ve sahiplendirilemeyenlerin alındıkları yere geri bırakılması işlemleri aksatılmadan yapılmalıdır.
Belediyelerde Veteriner İşleri Müdürlüğü, kurulması zorunlu müdürlükler içerisinde yer almalıdır. Yeterince veteriner hekim istihdam edilirken, aynı zamanda hayvan sağlığı yardımcı personeli de istihdam edilmeli, diğer personelin de özel eğitimli olmasına dikkat edilmelidir. Büyükşehirlerde mutlaka Veteriner Halk Sağlığı Daire Başkanlığı kurulmalıdır.
Tüm ülke çapında acilen kısırlaştırma seferberliği yapılmalı, toplumu bilgilendirmek için kamu spotları hazırlanmalıdır. Sahipli hayvanların mikroçip ile kimliklendirilmesi işlemi kanunun süre sınırlandırması ile tam olarak başarıya ulaşmadı, kanunda revizyonla henüz sisteme kayıt edilemeyen hayvanlar için tekrar uygulama başlatılmalı, evcil hayvanını terk edenlere ağır yaptırımlar uygulanmalı, kaçak hayvan girişi ve üretiminin önüne geçilmelidir.”
İlkhaber Gazetesinden Şerhat Şanlı'nın haberi.
Kaynak: Haber Merkezi
Dışişleri Bakanı Fidan: Küresel savaş riski artıyor, nükleer tehdit şaka değil
İzmir'de dehşet anları: Ev sahipleri, kiracısını çivili sopalarla darp etti
Adana'da DEAŞ üyesine para aktardığı iddia edilen sanığın yargılamasına devam edildi
Sokak yarışı sonrası polislere küfür eden genç tutuklandı
MEB 20 Bin Öğretmen Atama Sonuçlarını Bugün Açıklıyor: Öğretmen Adayları İçin Kritik Saat!
SON HABERLER
Bursa’da torun dedesini bıçaklayarak ağır yaraladı, kendini apartmana kilitledi
İnegöl’de harçlık alamayan torun, dedesini defalarca bıçakladıktan sonra kendini apartmana kilitledi. Olay yerine gelen polis, genci ikna ederek teslim almayı başardı.
Adana 01 FK, İskenderunspor ile berabere kaldı
TFF 2. Lig Beyaz Grup 13. hafta maçında Bulut Yeşil İnşaat Adana 01 FK, İskenderunspor A.Ş. ile 2-2 berabere kaldı. Karşılaşmada hem kıran kırana mücadele hem de kartlar dikkat çekti.
Ali Alphan, '442 Sokak Mavi Kapı' isimli kitabını tanıttı
Adana'nın bankacılık sektöründe tanınan isimlerinden biri olan Ali Alphan, "442 Sokak Mavi Kapı" adlı kitabının tanıtımını yaptı.