Mersin Üniversitesi imzasıyla uzaya yörük kültürü: Türkiye'nin ilk astronotu Alper Gezeravcı uzaya götürdüğü Yörük kültürüne ait nesneleri açıkladı
Mersin Üniversitesi imzasıyla uzaya yörük kültürü: Türkiye'nin ilk astronotu Alper Gezeravcı uzaya götürdüğü Yörük kültürüne ait nesneleri açıkladı
Alper Gezeravcı adlı astronot, 18 günlük uzay görevi sırasında Mersin Üniversitesi'nin Yörük kültürüne ait nesneleri taşıdı.
Haber Giriş Tarihi: 27.03.2024 09:54
Haber Güncellenme Tarihi: 27.03.2024 09:54
Kaynak:
Haber Merkezi
Uluslararası Uzay İstasyonu'nda geçirdiği 18 günün ardından Türkiye'nin insanlı ilk uzay bilim misyonunu tamamlayarak 9 Şubat'ta dünyaya dönen Alper Gezeravcı, Üniversitemiz Yörük Kültürü Uygulama ve Araştırma Merkezi tarafından “Türkiye Yüzyılı’na ve Size Nazar Değmesin” mottosuyla hazırlanan ve her birini ayrı ayrı ustaların yaptığı “eğirtmeç, çaltıdan yapılmış kurt başı ve koçboynuzu nazarlıklar” gibi Yörük kültürü için oldukça önemli nesneleri uzaya götürdü.
Rektörümüz Prof. Dr. Erol Yaşar’ın “Milli Uzay Programı kapsamında uzaya gidecek ilk Türk Uzay Yolcusu olarak ülkemizi temsil etmenizin yaşattığı sevinç ve gurura, kültürümüzü ve şehrimizi dünyaya tanıtma mutluluğunu da eklediğiniz için teşekkür eder, çıkmış olduğunuz bu yolda başarılar dilerim.” notunun da içerisinde yer aldığı kutu Alper Gezeravcı’ya iletildi ve gerekli izinlerin ardından nesneler uzaya gönderilerek uzaya Mersin Üniversitesi'ne ait bir imza atılmış oldu.
DOÇ. DR. ALPTÜRKER: “EĞİRTMEÇ İLE NAZARLIKLAR EBATLARI VE TEMSİL GÜCÜ AÇISINDAN UZAYA GÖNDERİLMEK İÇİN EN UYGUN NESNELERDİ”
Nesnelerin Alper Gezeravcı tarafından uzaya götürülüş sürecinden bahseden Üniversitemiz Yörük Kültürü Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Doç. Dr. İmran Gündüz Alptürker, “Alper Gezeravcı’nın 2023 yılının Mayıs ayında ‘Ben Silifkeliyim ve bir Yörük’üm. Yanımda da Yörük kültürüne ait nesneler de götüreceğim.’ ifadelerine yer verdiği röportajını, ilk olarak merkezimizin yönetim kurulu üyesi Doç. Dr. Hakan Alptürker izleyerek benimle paylaştı. Çok heyecanlandık, kendisi de bir Yörük olan Rektörümüz Prof. Dr. Erol Yaşar hocamızla konuyu istişare ettik. Sonrasında Mersin Üniversitesi Yörük Kültürü Uygulama ve Araştırma Merkezi olarak bu nesneleri takdim etmek istediğimizi belirterek Alper Gezeravcı ile iletişime geçtik.” dedi.
Gönderilecek nesnelerin karar verilmesi sürecine ait aşamaları da aktaran Doç. Dr. İmran Gündüz Alptürker, “İlk olarak, Yörük kültüründe önemli bir yere sahip olan nazardan korunmak için kullanılan, çaltı ağacından yapılan nazarlık olabilir önerisini sunduk. Bu konuda “Somut Olmayan Kültürel Miras Bağlamında Bir Amulet/Nazarlık Örneği: Çaltı” adlı makaleyi gönderdik. Kendisi fikri beğendi, ama başka neler olabilir üzerinde de istişare ettik. Çünkü hem temsil gücü en yüksek sembolleri seçmek istiyordu hem de program kapsamında götürülecek nesnelerin en fazla 20, 20, 5 cm ebatlarında ve en fazla 500 g aralığında olması gibi bir sınırlama vardı. Nihai olarak eğirtmeç ile kurt başı ve koçboynuzu şeklinde çaltıdan yapılmış nazarlıkların hem ebatları hem de temsil gücü açısından en uygun olanlar olduğuna karar verdik.” ifadelerini kullandı.
DOÇ. DR. ALPTÜRKER: “YÖRÜK KÜLTÜRÜNÜ YAŞATMA VE GELECEK NESİLLERE AKTARMA SORUMLULUĞUMUZLA ÇALIŞMALARIMIZA DEVAM EDECEĞİZ”
Yörük kimliğinin görünürlüğüne, bilinirliğine sağladığı katkı için Alper Gezeravcı’ya ve Rektörümüz Prof. Dr. Erol Yaşar’a teşekkürlerini ileten Doç. Dr. İmran Gündüz Alptürker, “Bu sürecin içerisinde yer alan tüm insanlar, ortak iş birliği ile Yörük kültürüne hizmet motivasyonu ile bu ekibin bir parçası olmuşlardır ve destekleri çok kıymetlidir. Yörük çadırlarının dumanının tütmesi için Yörük kültürünü yaşatma ve gelecek nesillere aktarma sorumluluğumuz dolayısı ile bu ekibin içinde yer almak benim için de büyük bir onur ve gurur nedenidir. Üstlendiğimiz bu sorumlulukla Mersin Üniversitesi olarak çalışmalarımıza devan edeceğiz.” diyerek sözlerini tamamladı.
Uzaya gönderilen nesnelerden eğirtmeç, Yörüklerin hayvanlardan kırkılan kıl ve yünü ip hâline getirmek için kullandıkları; oturacağı çadırdan, ununu, buğdayını koyacağı çuvala; çuldan, heybeye; annenin çocuğunu sırtına sabitlemesi ve taşımak amacıyla sarmasında kullandığı (hop ettiği) ipten, hayvanların yularına kadar ihtiyacı olan bütün dokumaların üretim sürecinin temel nesnesi olarak kullanılıyor. Uzaya gönderilen bir diğer nesne olan kurt başı ve koçboynuzu nazarlıklar ise yine Yörük kültürü içinde önemli bir diğer husus olan nazardan korunmak için kullanılıyor.
Özellikle Akdeniz Bölgesi’nde nazarı uzaklaştırılacağına inanılan çaltıdan yapılan bu nazarlıklar ev, araba, çocuk ve hayvanlarda sıklıkla kullanılırken; uzaya gönderilen nazarlıklardan kurt başı ise Türk mitolojisinde Türk’ün hayat ve savaş simgesi olarak değerlendiriliyor. Bir diğer nesne koçboynuzu nazarlıklar ise Anadolu’nun pek çok yerinde uğur ve bereket getirmesi, ocağa, mala mülke ve sağlığa gelecek nazarları kovması için evlerin, ahırların kapılarına ve meyve ağaçlarına asılıyor.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Mersin Üniversitesi imzasıyla uzaya yörük kültürü: Türkiye'nin ilk astronotu Alper Gezeravcı uzaya götürdüğü Yörük kültürüne ait nesneleri açıkladı
Alper Gezeravcı adlı astronot, 18 günlük uzay görevi sırasında Mersin Üniversitesi'nin Yörük kültürüne ait nesneleri taşıdı.
Uluslararası Uzay İstasyonu'nda geçirdiği 18 günün ardından Türkiye'nin insanlı ilk uzay bilim misyonunu tamamlayarak 9 Şubat'ta dünyaya dönen Alper Gezeravcı, Üniversitemiz Yörük Kültürü Uygulama ve Araştırma Merkezi tarafından “Türkiye Yüzyılı’na ve Size Nazar Değmesin” mottosuyla hazırlanan ve her birini ayrı ayrı ustaların yaptığı “eğirtmeç, çaltıdan yapılmış kurt başı ve koçboynuzu nazarlıklar” gibi Yörük kültürü için oldukça önemli nesneleri uzaya götürdü.
Rektörümüz Prof. Dr. Erol Yaşar’ın “Milli Uzay Programı kapsamında uzaya gidecek ilk Türk Uzay Yolcusu olarak ülkemizi temsil etmenizin yaşattığı sevinç ve gurura, kültürümüzü ve şehrimizi dünyaya tanıtma mutluluğunu da eklediğiniz için teşekkür eder, çıkmış olduğunuz bu yolda başarılar dilerim.” notunun da içerisinde yer aldığı kutu Alper Gezeravcı’ya iletildi ve gerekli izinlerin ardından nesneler uzaya gönderilerek uzaya Mersin Üniversitesi'ne ait bir imza atılmış oldu.
DOÇ. DR. ALPTÜRKER: “EĞİRTMEÇ İLE NAZARLIKLAR EBATLARI VE TEMSİL GÜCÜ AÇISINDAN UZAYA GÖNDERİLMEK İÇİN EN UYGUN NESNELERDİ”
Nesnelerin Alper Gezeravcı tarafından uzaya götürülüş sürecinden bahseden Üniversitemiz Yörük Kültürü Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Doç. Dr. İmran Gündüz Alptürker, “Alper Gezeravcı’nın 2023 yılının Mayıs ayında ‘Ben Silifkeliyim ve bir Yörük’üm. Yanımda da Yörük kültürüne ait nesneler de götüreceğim.’ ifadelerine yer verdiği röportajını, ilk olarak merkezimizin yönetim kurulu üyesi Doç. Dr. Hakan Alptürker izleyerek benimle paylaştı. Çok heyecanlandık, kendisi de bir Yörük olan Rektörümüz Prof. Dr. Erol Yaşar hocamızla konuyu istişare ettik. Sonrasında Mersin Üniversitesi Yörük Kültürü Uygulama ve Araştırma Merkezi olarak bu nesneleri takdim etmek istediğimizi belirterek Alper Gezeravcı ile iletişime geçtik.” dedi.
Gönderilecek nesnelerin karar verilmesi sürecine ait aşamaları da aktaran Doç. Dr. İmran Gündüz Alptürker, “İlk olarak, Yörük kültüründe önemli bir yere sahip olan nazardan korunmak için kullanılan, çaltı ağacından yapılan nazarlık olabilir önerisini sunduk. Bu konuda “Somut Olmayan Kültürel Miras Bağlamında Bir Amulet/Nazarlık Örneği: Çaltı” adlı makaleyi gönderdik. Kendisi fikri beğendi, ama başka neler olabilir üzerinde de istişare ettik. Çünkü hem temsil gücü en yüksek sembolleri seçmek istiyordu hem de program kapsamında götürülecek nesnelerin en fazla 20, 20, 5 cm ebatlarında ve en fazla 500 g aralığında olması gibi bir sınırlama vardı. Nihai olarak eğirtmeç ile kurt başı ve koçboynuzu şeklinde çaltıdan yapılmış nazarlıkların hem ebatları hem de temsil gücü açısından en uygun olanlar olduğuna karar verdik.” ifadelerini kullandı.
DOÇ. DR. ALPTÜRKER: “YÖRÜK KÜLTÜRÜNÜ YAŞATMA VE GELECEK NESİLLERE AKTARMA SORUMLULUĞUMUZLA ÇALIŞMALARIMIZA DEVAM EDECEĞİZ”
Yörük kimliğinin görünürlüğüne, bilinirliğine sağladığı katkı için Alper Gezeravcı’ya ve Rektörümüz Prof. Dr. Erol Yaşar’a teşekkürlerini ileten Doç. Dr. İmran Gündüz Alptürker, “Bu sürecin içerisinde yer alan tüm insanlar, ortak iş birliği ile Yörük kültürüne hizmet motivasyonu ile bu ekibin bir parçası olmuşlardır ve destekleri çok kıymetlidir. Yörük çadırlarının dumanının tütmesi için Yörük kültürünü yaşatma ve gelecek nesillere aktarma sorumluluğumuz dolayısı ile bu ekibin içinde yer almak benim için de büyük bir onur ve gurur nedenidir. Üstlendiğimiz bu sorumlulukla Mersin Üniversitesi olarak çalışmalarımıza devan edeceğiz.” diyerek sözlerini tamamladı.
UZAYA GÖNDERİLEN NESNELER YÖRÜK KÜLTÜRÜNÜN İZLERİNİ TAŞIYOR
Uzaya gönderilen nesnelerden eğirtmeç, Yörüklerin hayvanlardan kırkılan kıl ve yünü ip hâline getirmek için kullandıkları; oturacağı çadırdan, ununu, buğdayını koyacağı çuvala; çuldan, heybeye; annenin çocuğunu sırtına sabitlemesi ve taşımak amacıyla sarmasında kullandığı (hop ettiği) ipten, hayvanların yularına kadar ihtiyacı olan bütün dokumaların üretim sürecinin temel nesnesi olarak kullanılıyor. Uzaya gönderilen bir diğer nesne olan kurt başı ve koçboynuzu nazarlıklar ise yine Yörük kültürü içinde önemli bir diğer husus olan nazardan korunmak için kullanılıyor.
Özellikle Akdeniz Bölgesi’nde nazarı uzaklaştırılacağına inanılan çaltıdan yapılan bu nazarlıklar ev, araba, çocuk ve hayvanlarda sıklıkla kullanılırken; uzaya gönderilen nazarlıklardan kurt başı ise Türk mitolojisinde Türk’ün hayat ve savaş simgesi olarak değerlendiriliyor. Bir diğer nesne koçboynuzu nazarlıklar ise Anadolu’nun pek çok yerinde uğur ve bereket getirmesi, ocağa, mala mülke ve sağlığa gelecek nazarları kovması için evlerin, ahırların kapılarına ve meyve ağaçlarına asılıyor.
Kaynak: Haber Merkezi
Osmaniye’de DEAŞ operasyonu: Yabancı uyruklu şüpheli tutuklandı
Usulsüz çakar kullananlara ağır ceza: 96 bin TL para cezası ve araç men edilecek
Adana’da firari hükümlüler jandarma operasyonuyla yakalandı
Adana’da ‘Engelsiz İletişim’ semineriyle toplumda farkındalık yaratıyor
Adana’da 22 Kasım Diş Hekimliği Günü etkinliklerle kutlanmaya başladı
SON HABERLER
Adana'da öğretmenler günü için gül hasadı başladı
Adana'nın Yüreğir ilçesinde, 24 Kasım Öğretmenler Günü'ne hazırlıklar tüm hızıyla devam ediyor. Bölgede üreticiler, gül hasadına başlamış durumda. Bu yıl, sıcak hava koşullarının etkisiyle gül hasadı beklenenden daha erken gerçekleşti. Seralarda dalında 15-17 TL’ye satılan güller, kentteki çiçekçilerde ise 40-50 TL arasında alıcı buluyor.
Galatasaray efsanesi Taffarel'den kaleci desteği! Galatasaray, Alisson Becker için harekete geçti!
Fernando Muslera'nın sezon sonunda ayrılmasıyla kaleci arayışına hız veren Galatasaray, Liverpool’un Brezilyalı kalecisi Alisson Becker ile görüşmelere başladı. Efsane kaleci Taffarel’in desteğiyle bu transferde önemli bir adım atıldı.
Antalya'da bıçaklı şahıs cemaat tarafından taşla kovalandı
Antalya'da bir camiye giren ve bıçakla tehdit eden madde bağımlısı şahıs, cemaat tarafından taşlarla kovalandı. 2 kilometre süren kovalamacanın ardından, şahıs polise sığındı.