Kadına şiddete dur demek için sesler birleşti

Seyhan Kent Konseyi Kadın Meclisi Yürütme Kurulu Başkanı Funda Bozan, 25 Kasım'ın öneminin dikkat edilmediğini, dünya çapındaki kadınlara yönelik kutlanmasının önlenmesi amacıyla her yıl çeşitli olayların düzenlendiğini belirtti. Bozan, bu özel günde kadınların hayatlarındaki kayıpların anılarına ve şiddet mağdurlarının sesine dikkat çekmek için sokaklara çıktığını ifade etti.

Funda Bozan ‘En yakın tarihimizde, en yakın bölgemizde, yaşadığımız kentte, Adana’da daha bir ay önce 12 saat içinde tam 5 kadın erkekler tarafından öldürüldü. 2023 yılında 315 kadın cinayeti işlenirken, 2024 yılının sadece ilk ayında 295 kadın erkekler tarafından öldürüldü. 184 kadın işe şüpheli şekilde hayatını kaybetti. 2008 ve 2019 yılları arasında toplam 3185 kadın öldürüldü.’  Eğer kadın cinayetlerinin üzerine gidilmezse, eğer kadın cinayetleri her platformda dillendirilmezse, bir süre sonra olağanlaşacak, alışılacak, sıradanlaşacak. Cinayetlerin üzeri perdelenecek. Kadınlar, çocuklar sessiz sedasız öldürülecek. Sessiz sedasız yaşamdan koparılacak ve failleri belki de hiç bulunamayacak.’ Diye duygularını dile getirdi. 

Funda Bozan: Birlikte daha güçlüyüz!

25 Kasım, dünyada kadına yönelik şiddetle mücadelede önemli bir tarih olarak kabul edilen ve her yıl çeşitli etkinliklerle anılan Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü’nde duygularını ifade eden Seyhan Kent Konseyi Kadın Meclisi Yürütme Kurulu Başkanı Funda Bozan, ‘Bu özel gün, kadına yönelik şiddeti sona erdirme amacını güderken, toplumsal farkındalığın artırılması ve kadınların yaşadığı şiddet mağduriyetlerinin önlenmesi adına dünya çapında büyük bir çağrı yapmaktadır. "Kadına yönelik şiddete karşı şiddet!" diyen kadınların özgürlüğünü, adaleti ve güvenli bir yaşam talep ettiğini vurgulayan Bozan, şiddete karşı durmanın sadece bir günle sınırlı kalmaması, yıl boyunca süregelmeli bir mücadele olduğunu hatırlattı.

Seyhan Kent Konseyi Kadın Meclisi Yürütme Kurulu Başkanı Funda Bozan, ‘tarihsel bağlamda 25 Kasım’ın anılmasının ardında, 1960 yılında Dominik Cumhuriyeti'nde 3 kız kardeşin, Mirabal Kız Kardeşler’in, diktatör Rafael Trujillo’ya karşı verdikleri cesur mücadele yer almaktadır. Kız kardeşler, kadınların özgürlüğünü savundukları için şiddete uğramış ve hayatlarını kaybetmişlerdir. 1981 yılında, bu trajik olayların 21. yıldönümünde, 25 Kasım dünya çapında Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü olarak ilan edilmiştir.’ Diye konuştu.

Kadına yönelik şiddetin boyutları ve etkileri

Seyhan Kent Konseyi Kadın Meclisi Yürütme Kurulu Başkanı Funda Bozan, ‘Kadına yönelik şiddet, sadece fiziksel değil, aynı zamanda psikolojik, cinsel ve ekonomik şiddet biçimlerini de içerir. Dünya Sağlık Örgütü'ne (WHO) göre, dünyada her üç kadından biri yaşamı boyunca şiddete uğramaktadır. Şiddet, kadınların hem fiziksel hem de ruhsal sağlıklarını olumsuz etkileyerek, toplumların gelişimini engelleyen büyük bir sorun haline gelmektedir. Türkiye'de de kadına yönelik şiddet, hala önemli bir toplumsal sorun olarak devam etmektedir.’ Bozan, ‘25 Kasım, bu sorunun üstesinden gelmek için farkındalık oluşturmak ve çözüm yolları aramak adına bir fırsat sunmaktadır. Kadın hakları savunucuları, devlet ve sivil toplum kuruluşları, kadınların daha güvenli bir yaşam sürebilmesi için eğitim, hukuki destek ve şiddetle mücadeleye yönelik çalışmalarını hızlandırmaktadır. Bu yüzden birlikte daha güçlüyüz’ diye vurguladı.

Seyhan Kent Konseyi Kadın Meclisi Yürütme Kurulu Başkanı Funda Bozan, ‘Seyhan ilçesinde kanalizasyonlardan alınan örnekler incelendiğinde, Türkiye’nin en fazla uyuşturucu kullanılan ilçesi çıkıyor Seyhan. Sonra da Seyhan’da uyuşturucu parası bulamayan bir çocuk annesinin kafasını kesip balkondan sarkıtıyor. Ya da uyuşturucu kullanan bir erkek, uyuşturucunun etkisinde, yolda hiç tanımadığı gencecik bir kızı öldürüyor. Kadına şiddet deyince, dayaktan, küfürden, hakaretten, ekonomik şiddetten, psikolojik şiddetten, cinsel şiddetten bahsedemiyoruz bile çünkü kadınlar vahşice işlenen cinayetlerle; daha yapacakları çok iş varken, daha umutları taptazeyken hayattan koparılıyor. Geride bıraktığı sevdikleri, anaları, yakınları; yüreğinde bir ömür küllenmeyen kor ateşler taşıyor.’ Dedi. 

25 Kasım, yalnızca kadına yönelik şiddetle mücadeleye dikkat çekmekle kalmaz, aynı zamanda toplumsal cinsiyet eşitliği için de bir çağrı yapar. Bu günde, dünya çapında milyonlarca insan, "Kadına yönelik şiddete son!" diyerek, kadınların güvenli bir şekilde yaşadığı bir toplum için sesini yükseltmektedir. Hep birlikte, kadına yönelik şiddetle mücadelede güçlü adımlar atmak, değişim için el birliğiyle çalışmak, her kadının en temel hakkı olan yaşam hakkını savunmak gerekir.’

Kadınların sesine kulak verilmeli

Funda Bozan, ‘Kadına yönelik şiddetle mücadelede herkesin katkısı önemlidir; her birey, her kurum bu mücadelede aktif bir rol oynamalıdır. Unutmayalım ki, bir toplumun gelişmişliği, o toplumun kadınlarına verdiği değeriyle ölçülür.’ Diye konuştu.

Seyhan Kent Konseyi Kadın Meclisi Yürütme Kurulu Başkanı Funda Bozan çözüm olarak ‘6284 nolu Ailenin Korunması ve Kadına Karşı İşlenen Şiddetin önlenmesine dair kanun uygulanmalı, cezalar indirimsiz uygulanmalıdır. Yaşam hakkı ilkokuldan başlayarak müfredata konulmalı. Herhangi bir nedenle cezaevlerine girenlerin, cezaları bittiğinde sosyal hayata uyum sürecinde psikolojik destek alması zorunla hale getirilmelidir. Kadınlar ekonomik olarak bağımsız olmalı. Yerel yönetimler kadınları koruyan ve kadınları güçlendiren önlemler almalı, çalışmalar yapmalı, bu gidişe dur denmelidir.’ Diye sözlerine devam eden Bozan, ‘kadınlar ve erkekler arasında yasal ve fiili eşitliğin gerçekleşmesi, kadınlara yönelik her türlü ayrımcılığın ortadan kaldırılması, kadınları her türlü baskı ve şiddetten korumak amaçlı; önce kabul edilen, sonra da vazgeçilen İstanbul Sözleşmesi’ne yeniden dönülmelidir. Çünkü İstanbul Sözleşmesi kadınların yaşam garantisidir. Kadınlar yaşamalı diyorum ve “Yaşasın Kadınlar!”  Diyerek sözlerine son verdi.