Her yıl 19 Eylül'de Gaziler Günü'nü kutluyoruz. Vatanı uğruna canını ortaya koymuş kahramanlara olan vefamızı bir kez daha gösterdik. Sadece Gaziler Gününde değil onları sık sık hatırlamalı vefa bırcumuzu ödemeliyiz.

Gaziler Günü, ülkemizin bağımsızlığı ve özgürlüğü için cephede savaşmış, vatan topraklarını korumak için bedenlerini siper etmiş yiğitlerimize verdiğimiz değeri hatırlatır.

Gazilik, bir madalya veya bir unvandan çok daha fazlasıdır. Gazilerimiz, ülkemizin bağımsızlığını, milletimizin birliğini korumak adına gözlerini kırpmadan savaşa gitmiş, yaralanmış, uzuvlarını kaybetmiş ancak inançlarını asla yitirmemiş kahramanlardır. Bizler ise gazilerimize olan borcumuzu asla ödeyemeyiz, ama onları unutmayarak, hak ettikleri değeri vererek bir nebze olsun vefa gösterebiliriz.

Her bir gazi, milletimizin kahramanlık destanının yaşayan birer tanığıdır. Kurtuluş Savaşı'ndan Kore ve Kıbrıs Harekâtlarına, 15 Temmuz hain darbe girişimine kadar tarihin farklı dönemlerinde gösterdikleri cesaretle adlarını altın harflerle yazdırmışlardır.

Gazilerimize duyduğumuz minnet yalnızca özel günlerle sınırlı kalmamalı. Toplum olarak, gazilerimizin yaşamlarını kolaylaştıracak adımlar atmak ve onlara hak ettikleri saygıyı her daim göstermek, bizim insani görevimizdir. Sosyal haklardan, sağlık hizmetlerine kadar uzanan birçok alanda iyileştirmeler yapılması, gazilerimize olan borcumuzu bir nebze olsun ödeyebilmemizin yollarından biridir.

Bugün huzur içinde, bayrağımızın altında yaşamımızı sürdürebiliyorsak, bu özgürlüğü bize sağlayan gazilerimize olan borcumuzun büyüklüğünü her fırsatta hatırlamalıyız.

Onlar, en zor zamanlarda vatan için en büyük fedakarlığı gösterdiler. Şimdi ise sıra bizde; gazilerimize karşı sorumluluğumuzu yerine getirmeliyiz.