Aile Bakanı Göktaş'tan kritik uyarı: "Türkiye yaşlanıyor, alarm zilleri çalıyor!" Doğum yardımı ödeme tarihi belli oldu

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, CNN Türk'te katıldığı canlı yayında güncel konular ve bakanlığının çalışmaları hakkında önemli açıklamalarda bulundu. Canlı yayında gündeme ilişkin önemli açıklamalarda bulunan Göktaş, doğum yardımı ödemelerinin başlama tarihini duyurdu. Aynı zamanda düşük doğurganlık oranına dikkat çekerek Türkiye’nin nüfus politikasında atılan adımları kamuoyuyla paylaştı.

“İLK DOĞUM YARDIMI ÖDEMELERİ MAYIS AYINDA”

Göktaş'ın merakla beklenen duyurularından biri, ihtiyaç sahibi ailelere yönelik doğum yardımı ödemeleriyle ilgiliydi. Bakan Göktaş, bu ödemelerin başlangıç tarihini belirterek, "İlk ödemeleri Mayıs ayında yapacağız" bilgisini paylaştı.

BAKAN GÖKTAŞ'IN KİŞİSEL VE SİYASİ YOLCULUĞU

Bakan Göktaş, canlı yayında kendi yaşam öyküsüne ve siyasi kariyerine de değindi. Dedesi'nin 1969'da Afyon Emirdağ'dan Belçika'ya göç ettiğini ve kendisinin Belçika'da doğduğunu anlatan Göktaş, çocukluğunda ailesinin işlettiği markette kasiyerlik ve meyve sebze düzenleme gibi işlerde çalıştığını, bunun topluma yönelik aktifleşmesinin başlangıcı olduğunu söyledi.

Siyasi kariyerine adım attıktan sonra milletvekili olduğu dönemlerde engellerle karşılaştığını belirten Göktaş, Avrupa'nın ilk başörtülü milletvekili olarak siyasete atıldığında önyargıların çok yoğun olduğu bir ortamla mücadele ettiğini aktardı. İsviçre'de minare, Fransa'da burka yasakları gibi durumların yaşandığı bir dönemde siyasette gençlerin sesi olmayı hedeflediğini söyledi. 2006'da belediye meclis üyesi, 2009'da ise milletvekili olduğunu hatırlatan Göktaş, o dönem Türkiye'deki başörtüsü yasağına ve "vesayetçi" yapıya dikkat çekti. Cumhurbaşkanı Erdoğan önderliğinde bu yasakların geride kaldığını ve kadınların toplumun her alanında tam eşit temsil hakkına kavuştuğunu vurguladı.

Türkiye'de kadın temsil oranının 2002'deki yüzde 4.9'dan bugün yüzde 20'lere ulaştığını, ilk başörtülü kadın büyükelçi ve valilerin bu dönemde atandığını belirten Göktaş, kadın büyükelçi oranının da yüzde 6.9'dan yüzde 27'lere çıktığını kaydetti. Kendi siyasi kariyerinde de zorluklar yaşadığını, partisinden ihraç edilme tehdidi aldığını ve değerleri doğrultusunda dik durduğunu anlatan Bakan Göktaş, bu süreçte ölüm tehditleri ve hakaretlere maruz kaldığını, 7 aylık hamileyken dahi bu ağır tecrübeleri yaşadığını paylaştı. Avrupa'da hala başörtülü kadınların tecrit edildiğini ve Fransa'da başörtülü sporculara milli müsabaka yasağı getirildiğini hatırlatarak eleştirilerde bulundu.

AVRUPALI TÜRKLER GİRİŞİMCİ VE ÇALIŞKAN

Avrupalı Türk toplumuna da değinen Bakan Göktaş, bu toplumun girişimci, çalışkan ve azimli olduğunu vurguladı. Zaman zaman dil öğrenemediklerine dair eleştiriler olsa da, gidilen ülkelerin entegrasyon politikalarının eksikliğine dikkat çekti. Geçici olarak çalışmaya giden Türklerin 4. kuşağına ulaştığını ve çok kimlikli Avrupalı Türklerin aslında bir zenginlik olduğunu ifade etti. Türkiye'yi her zaman yakından takip ettiğini, öğrenci derneği kurup Türkiye karşıtı olaylarda savunmada yer aldığını belirten Göktaş, Belçika, Lübnan ve Cezayir'den aldığı ödüllerle de onurlandırıldığını söyledi.

TÜRKİYE'NİN DEMOGRAFİK YAPISI ALARM VERİYOR

Bakan Göktaş'ın konuşmasının en dikkat çekici bölümlerinden biri Türkiye'nin demografik geleceği üzerine yaptığı uyarılar oldu. Türkiye'nin şu anda "alarm seviyesinde" olduğunu belirten Bakan Göktaş, ülkenin doğurganlık hızının 1.51 seviyesine düştüğünü ve nüfusun kendini yenileme oranı olan 2.1'in altında kalındığı için Türkiye'nin yaşlandığını ve nüfusun kendini yenileyemediğini vurguladı.

Nüfus yaşlanmasının üretimden istihdama, sağlıktan hatta asker ihtiyacına kadar pek çok boyutu olduğunu belirten Göktaş, 2050 yılında nüfusun top seviyeye ulaşıp azalmaya başlayacağını öngördü. Şu anda 65 yaş üstü nüfusun yüzde 10'u aştığını, çocuk sayısı azalırken bakıma muhtaç nüfusun artacağını ve sosyal hizmetler ile işgücü piyasasında bozulmalara yol açabileceğini dile getirdi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın bu durumu 2007'den bu yana "varoluşsal bir tehdit" olarak gördüğünü ve ne kadar haklı olduğunun ortaya çıktığını söyledi. Nüfus azalmasının ekonomik sebeplerden kaynaklandığı görüşüne katılmadığını belirten Göktaş, Avrupa ve Kore gibi refah seviyesi yüksek ülkelerde de aynı sorunun yaşandığını, hatta Kore'de çocuk kreşlerinin huzurevine dönüştüğünü örnek verdi.

Bakanlık olarak doğurganlık hızını artırmak ve aile yapısını güçlendirmek için çoklu programlar hayata geçirdiklerini belirten Göktaş, 2023'te doğurganlık hızının 1.62 olduğunu hatırlattı (bir önceki yıla göre hafif düşüş yaşanmış). Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Birleşmiş Milletler kürsüsünde dahi aileyi merkeze alan bir konuşma yaptığını, 8. Aile Şurası'nı gerçekleştirdiklerini, 81 ilde 15 bin vatandaşla bir araya geldiklerini ve Aileyi Koruma ve Eylem Planı'nı hayata geçirdiklerini anlattı. Nüfus politikalarına yönelik daire başkanlığı oluşturduklarını belirten Göktaş, Milli Mücadele'den 15 Temmuz'a kadar tüm zorlu süreçlerin ailelerle aşıldığını sözlerine ekledi.