Yaşamak ve Yaşatmak İstiyoruz! 

Serhat Akarsu

(İLKHABER)- Konya'da uğradığı silahlı saldırı sonucu çalıştığı hastanede öldürülen Dr. Ekrem Karakaya, Adana Şehir Hastanesi'nde düzenlenen törenle anıldı.

Konya Şehir Hastanesi'nde görevli Dr. Ekrem Karakaya 7 Temmuz'da, anjiyo ameliyatı olan annesinin ölümünden sorumlu tutan Hacı Mehmet Akçay tarafından tabancayla vurularak öldürüldü.

Saldırganda aynı tabancayla başına ateş edip yaşamına son verdi. Adana Tabip Odası tarafından Adana Şehir Hastanesi'nde düzenlenen tören ile anıldı.

Törende konuşma gerçekleştiren Adana Tabip Odası Başkanı Selahattin Menteş,  Konya Şehir Hastanesinde çalışan Dr. Ekrem Karakaya'yı tam bir sene önce, 6 Temmuz 2022'de çalıştığı kurumda silahlı saldırı sonucu kaybettiklerini ve kendisini ve sağlıkta şiddet nedeniyle kaybettikleri tüm sağlık emekçilerini saygıyla anıyoruz diye konuştu.

Sağlıkta şiddet nedenli son 20 sene içinde birçok meslektaşlarının kaybettiklerini, son yıllarda sağlıkta şiddetin gözle görülür bir şekilde artığını ve artık çalışma alanlarının rutini haline geldiğini söyleyen Adana Tabip Odası Başkanı Menteş, "Toplumsal şiddetteki artışın ve ayrışmanın sağlık kurumlarına da yansımasının yanında; sağlık sistemindeki değişiklikler, hekim-hasta ilişkilerinde yaşanan dönüşüm ve elbette sağlık çalışanlarının siyasiler tarafından her fırsatta hedef gösterilmesi de bu ciddi artıştan sorumludur. 
Sağlıkta şiddetteki artışın en büyük sorumlularından olan, hastalarla sağlık çalışanlarını birbirlerine düşman eden sağlıkta dönüşüm programının yirminci yılındayız. “ diye açıkladı.

Siz doktoru değil, doktor sizi bekleyecek, artık hastanede sıra beklemeyeceksiniz gibi birçok propagandanın gerçekleştiğini ifade eden Menteş, böylelikle sağlığın ticarileşmesi hızlanırken sağlıkta şiddetin kapıları da sonuna kadar açılmış oldu dedi.

Sağlık kurumlarında idarenin baskısı ve performansa dayalı ek ödeme sistemi gibi uygulamaların tümünün birlikte olduğunu ve sağlıkta dönüşüm programı ve aynı politikalar tarafından oluşturulmuş “beyaz reform” ile geçen 20 senenin sonunda hekim ve sağlık çalışanlarının,, sağlık kurumlarını cehenneme çeviren bu sağlık sistemini değiştirmeden sağlıkta şiddetin azalmayacağını belirten Menteş, " Sağlıkta şiddeti önlemek her şeyden önce güçlü bir politik irade gerektirir. Sürekli günü kurtarmaya çalışan eylem ve söylemlerinden anlaşıldığı üzere kamu otoritesinin sağlıkta şiddeti öneleme konusunda böyle bir iradeyi gösteremeyeceği anlaşılmaktadır." diye konuştu.

Türk Tabipleri Birliği ve tabip odaları olarak sağlıkta şiddete on yıllardır dikkat çektiklerini vurgulayan Menteş, son 15 yıldır eylemlerle ve taleplerle sağlıkta şiddeti bitirebilmek için yoğun derecede mücadele ettiklerini ve yasa teklifleri oluşturduklarını ifade etti. 

Menteş, sözlerine şöyle devam etti;
"Ne yazık ki Bakanlık ve Kamu Otoritesi gerekli düzenlemeleri yapmadı ve ancak birimiz hayatını kaybettikten sonra sağlıkta şiddetle ilgili zayıf düzenlemeler yapmakla yetindi. Beyaz kod verilerini dahi kamuoyu ile paylaşmayı reddeden anlayış için maalesef sağlığın ticarileşmesi bizlerin yaşamı da dahil her şeyden daha büyük bir önem arz ediyor.
Hayatımızı kaybetmemize kadar giden ve gündelik yaşamımızın bir parçası haline gelen şiddeti uygulayanları ve buna kayıtsız kalanları asla affetmiyoruz. Her geçen gün bizler için daha tehlikeli hale gelen sağlık kurumlarının güvenliğinden kamu otoritesi sorumludur."

Güvenli çalışma ortamlarında, insanca çalışma koşullarında yaşamak ve yaşatmak istiyoruz diyen Menteş, yaşatmak ve yaşamak istiyoruz diyerek cümlelerini bitirdi.