Yönetmen Haberleri - Son Dakika Yönetmen Haber Güncel Gelişmeler

Türk sineması ve televizyonunun duayeni usta yönetmen Osman Sınav son yolculuğuna uğurlanıyor

Türk sinema ve televizyon camiası, usta yönetmen, yapımcı ve senarist Osman Sınav'ın vefatıyla yasa boğuldu. Bir süredir kanser tedavisi gören 69 yaşındaki Sınav, evinde hayata gözlerini yumdu. Atatürk Kültür Merkezi'nde Veda Töreni Düzenlendi Osman Sınav için bugün saat 11.00'de İstanbul Atatürk Kültür Merkezi'nde bir veda töreni gerçekleştirildi. Törene, Selçuk Yöntem, Kenan İmirzalıoğlu, İrem Helvacıoğlu, Ulaş Tuna Astepe, İsmail Ege Şaşmaz gibi birçok ünlü oyuncu katıldı. OĞLU DUYGU DOLU BİR KONUŞMA YAPTI Törende konuşan Osman Sınav'ın oğlu, babasının sadece filmleriyle değil, hayata bakışı ve insanlara verdiği değerle de çok özel bir insan olduğunu vurguladı. "Babam ben doğduğum zaman 'artık yalnız değilim' demiş. Bana söz verdirdi 'Ağlama dik dur' diye. Ona verdiğim söz çok değerli. Hep ona layık olmaya çalıştık. Bu böyle devam edecek. Bak baba biz buradayız. Hep beraberiz. Bu insanları bize kattığın için, bize kattıkların için çok teşekkür ederim. Seni seviyorum" sözleriyle duygularını dile getirdi. SELÇUK YÖNTEM: "ÇOK ÜZGÜNÜM, ÇOK ÖZLEYECEĞİM" Usta oyuncu Selçuk Yöntem, Osman Sınav ile çok güzel projelerde çalıştıklarını belirterek, "Sevgili dostum Osman, o kadar güzel işler yaptık ki unutamam. Çok üzgünüm. Çok özleyeceğim. Nurlarda yat" dedi. PEKER AÇIKALIN VE OKTAY KAYNARCA'DAN TAZİYE MESAJLARI Oyuncu Peker Açıkalın, Osman Sınav'ın kendisine "Ekmek Teknesi" projesindeki Cengiz karakterini teklif ettiği anıyı paylaşarak, "İyi insan ve iyi bir yönetmen olan Osman Sınav hocam, Allah rahmet eylesin" mesajını yayınladı. Oktay Kaynarca ise "Mekanın cennet olsun dayıcığım" ifadelerini kullandı. KÜRŞAT ALNIAÇIK VE NAZAN KESAL'DAN VEDA MESAJLARI Kürşat Alnıaçık, Osman Sınav'ı "ustam, dostum, abim, arkadaşım, akıl hocam" olarak nitelendirerek, ondan çok şey öğrendiğini ve çok özleyeceğini belirtti. Nazan Kesal ise "Bu karanlık ve kalpsiz dünyada giden gidene" sözleriyle üzüntüsünü dile getirdi. Begüm Kütük de Sınav'la çalışmanın büyük bir şans olduğunu ifade etti. Osman Sınav'ın cenaze namazı, ikindi vakti Altunizade’deki Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Camisi’nde kılınacak ve ardından Karacaahmet Mezarlığı’na defnedilecek. OSMAN SINAV KİMDİR? 1958 yılında Burdur'da doğan Osman Sınav, İstanbul Devlet Güzel Sanatlar Akademisi'nde sinema ve televizyon eğitimi aldı. Kariyerine reklam filmleri yöneterek başlayan Sınav, 1987'de Sinegraf adlı yapım şirketini kurdu. "Süper Baba", "Deli Yürek", "Ekmek Teknesi", "Kurtlar Vadisi", "Sakarya Fırat" ve "Sen Anlat Karadeniz" gibi birçok başarılı dizi ve filme imza attı. Sınav, 30 yılı aşkın kariyeri boyunca Türk televizyon ve sinemasına unutulmaz eserler kazandırdı.

Kızılcık Şerbeti'nde beklenmedik! Yeni isimle yola devam ediliyor

Kızılcık Şerbeti dizisi, her Cuma akşamı ekranlarda büyük ilgiyle izlenmeye devam ederken, geçtiğimiz bölümlerde beklenmedik bir veda yaşandı. Dizinin yönetmeni projeden ayrıldı ve bu gelişme, izleyiciler arasında dizinin final yapacağına dair spekülasyonlara yol açtı. Ancak, yapılan yeni açıklamayla birlikte, Kızılcık Şerbeti'nin 4. sezonuyla ekranlarda olmaya devam edeceği duyuruldu. Yeni yönetmen olarak Aydın Bulut'un göreve başladığı belirtildi. Kızılcık Şerbeti final mi yapacak? Ancak, gazeteci Birsen Altuntaş’ın haberine göre, Kızılcık Şerbeti’nin 4. sezonuyla devam etmesine karar verildi. Dizinin yeni yönetmeni olarak, başarılı projelere imza atmış olan Aydın Bulut, sete çıktı ve ilk sahnelerine başladı. Aydın Bulut, daha önce “Yeditepe İstanbul”, “Dila Hanım” ve “Ihlamurlar Altında” gibi popüler dizilerin yönetmenliğini üstlenmiş ve büyük bir deneyime sahip bir isim. Bulut, Kızılcık Şerbeti'nin yeni yönetmeni olarak, özellikle ev sahneleriyle işe başladı. Yeni sezonun hazırlıkları hızla devam ederken, dizinin izleyicileri, yönetmen değişikliğinin diziye nasıl bir yansıma yapacağını merakla bekliyor.

Türk sinemasının usta yönetmeni Şerif Gören merdivenlerden düşerek hayatını kaybetti

Türk sinemasının önemli yönetmenlerinden Şerif Gören, 22 Kasım’da evinde merdivenlerden düşerek başını yere çarptı ve tedavi altına alındı. Bugün, 80 yaşında hayatını kaybeden Gören, sinemaya kazandırdığı unutulmaz eserlerle Türk sinemasının önemli figürlerinden biri olarak hafızalarda kalacak. Şerif Gören, Yol, Tomruk, Kurbağalar ve Yılanların Öcü gibi kült yapımlarıyla tanınmış ve Türk sinemasının dünyada tanınmasına büyük katkı sağlamıştır. Gören’in vefatını, Kültür ve Turizm Bakanlığı sosyal medya hesabından yayımladığı taziye mesajı ile duyurdu. "EMEKLERİ DAİMA HATIRLANACAKTIR" Türk sinemasının en önemli figürlerinden biri olan Şerif Gören’in vefatının ardından Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından bir taziye mesajı yayımlandı. Bakanlık sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, “Türk sinemasına unutulmaz eserler kazandıran, usta yönetmen Şerif Gören’in vefatını derin bir üzüntüyle öğrendik. Sanat dünyamızda bıraktığı eşsiz iz ve emekleri daima hatırlanacaktır. Merhuma Allah’tan rahmet, ailesine, sevenlerine ve sinema camiamıza başsağlığı diliyoruz” ifadelerine yer verildi. ŞERİF GÖREN KİMDİR? Şerif Gören, 14 Ekim 1944 tarihinde Yunanistan’ın İskeçe şehrinde dünyaya geldi. Toplumsal gerçekçilik akımının ikinci kuşağının önde gelen isimlerinden biri olarak tanınan Gören, Türk sinemasında önemli yapımların yönetmenliğini üstlendi. Yol (1982), usta yönetmenin en bilinen ve en önemli eserlerinden biri olarak kabul edilir. Cannes Film Festivali'nden ödül kazanan bu film, Türk sinemasının dünyada tanınmasını sağlayan önemli kilometre taşlarından biri olmuştur. Yılmaz Güney’in senaryosunu yazdığı, Şerif Gören’in ise yönetmenliğini üstlendiği Yol, toplumsal ve siyasi baskılara karşı verdiği mücadeleyi anlatan bir yapım olarak hafızalarda yer etti. Filmde, Tarık Akan, Şerif Sezer, Halil Ergün, Necmettin Çobanoğlu, Meral Orhonsay gibi önemli isimler yer aldı. Şerif Gören, toplumsal gerçekçilik akımının önde gelen isimlerinden biri olarak Türk sinemasına birçok önemli eser kazandırdı. Tomruk (1976), Sen Türkülerini Söyle (1977), Kurbağalar (1985) ve Yılanların Öcü (1985) gibi yapımlar, hem içerikleri hem de Gören'in yönetmenlik tarzı ile Türk sinemasında derin izler bıraktı. Şerif Gören’in Eserleri: Yol (1982): Cannes Film Festivali'nden ödül kazanan, Türk sinemasının dünya çapında tanınmasına katkı sağlayan başyapıt. Tomruk (1976): Toplumsal gerçekçilik akımının etkisiyle işlenen önemli bir drama. Sen Türkülerini Söyle (1977): Türk halk müziği ve köy yaşamını anlatan dokunaklı bir film. Kurbağalar (1985): Türk sinemasında önemli bir yer edinen, politik ve toplumsal mesajlarla dolu film. Yılanların Öcü (1985): Türk sinemasının önemli yapımlarından biri olarak sayılan, toplumsal bir yapıyı derinlemesine irdeleyen film.

Ünlü yönetmen, senarist ve yapımcı Tomris Giritlioğlu hayatını kaybetti

Ünlü yönetmen, senarist ve yapımcı Tomris Giritlioğlu hayatını kaybetti. 67 yaşındaki Giritlioğlu, bir süredir kanser tedavisi görüyordu. Bu kayıp, Türk sinemasında derin bir iz bıraktı. Tomris Giritlioğlu bir dönemin unutulmaz yapımlarından biri olan Hatırla Sevgili dizisinin de yönetmenliğini yapmıştı. Ünlü yönetmen Tomris Giritlioğlu kimdir? Tomris Giritlioğlu, 1957 yılında Konya’nın Kadınhanı ilçesinde doğdu. Hataylı bir ailede dünyaya geldi. Babası, o sırada Kadınhanı’nda hakimlik yapan Ali Arcak’tır. Annesi ise Sakine Arcak (Günaydın) idi. Çocukluğunun ilk yılları Adana’da geçti. İlkokul 3. sınıftan sonra eğitimine TED Ankara Koleji’nde eğitim aldı. Yükseköğrenimini Hacettepe Üniversitesi İngiliz Dili ve Edebiyatı bölümünde tamamladı. Üniversite öğrencisi iken sinema yönetmeni olmaya karar verdi. Mezun olduktan sonra TRT’de çevirmen olarak çalışmaya başladı. 1977’de TRT Haber Dairesi Başkanı Aycan Giritlioğlu ile evlendi. Bu evlilikten oğlu Ilgaz dünyaya geldi (1980). TRT’de, önce Çocuk Programları ve Eğitim Kültür Bölümleri’nde asistanlık yaptı. Ardından Belgesel Programlar Müdürlüğü’ne geçti. 1988’de TRT’nin Drama Bölümü’ne geçti. 1989’da ilk filmi “Kantodan Tangoya”yı çekti. İlk uzun metrajlı filmi “Suyun Öte Yanı”nı 1991’de tamamladı. Film, 11. Uluslararası İstanbul Film Festivali’nde Jüri Özel Ödülü ve En İyi Yönetmen Ödülü aldı. Ayrıca, 4. Ankara Uluslararası Film Festivali’nde En İyi İkinci Film ödülüne layık görüldü. 1994’te Ahmet Hamdi Tanpınar’ın “Yaz Yağmuru” adlı öyküsünü sinemaya uyarladı. Mehmet Eroğlu’nun “Yarım Kalan Yürüyüş” romanından uyarladığı “80. Adım” (1995), 8. Ankara Uluslararası Film Festivali’nde Seçiciler Kurulu Özel Ödülü ve 15. Uluslararası İstanbul Film Festivali’nde En İyi Film ve En İyi Yönetmen ödüllerini aldı. 1999 yılında “Salkım Hanımın Taneleri” adlı film ile üne kavuştu. Film, Antalya Altın Portakal Film Festivali’nde “En İyi Film” ödülünü kazandı. Ayrıca, Ankara Uluslararası Film Festivali’nde Mahmut Tali Öngören Özel Ödülü’nü aldı. 2002’de TRT’den emekli olan Giritlioğlu, “Salkım Hanım’ın Taneleri” filminin devamı niteliğindeki “Güz Sancısı” filmini 2008’de tamamladı. Sanatçı, emekli olduktan sonra özel televizyonlar için dizi projeleri üretmeye başladı. Bazı dizilerde yapımcı, bazılarında ise proje tasarımcısı olarak görev aldı. Ayrıca, Türkiye'de dönem dizilerininde öncüsü oldu. "Kuruşun Yarası", "Çemberimde Gül Oya", "Hatırla Sevgili", "Asi", "Gönülçelen" gibi pek çok yapımda proje tasarımcısı ve yapımcı olarak görev aldı.

31. Uluslararası Adana Altın Koza Film Festivali'nin jüri başkanlığına Nuri Bilge Ceylan getirildi

Adana Büyükşehir Belediyesi ve Festival Onursal Başkanı Zeydan Karalar’ın ev sahipliğinde 23-29 Eylül 2024 tarihlerinde gerçekleştirilecek 31. Uluslararası Adana Altın Koza Film Festivali’nin jüri başkanlığına, sinemamızın önemli auteur yönetmenlerinden Nuri Bilge Ceylan seçildi. Festivalde Ulusal Uzun Metraj Film Yarışması'nın En İyi Film Ödülü, 1 Milyon 500 Bin TL para ödülüyle desteklenecek. Festivalin bu yılki jüri başkanını, Menderes Samancılar'ın başkanlığındaki Festival Yürütme Kurulu duyurdu. Nuri Bilge Ceylan, sinemadaki başarısıyla uluslararası alanda tanınmış bir isim olarak öne çıkıyor. Fotoğraf sanatçılığıyla başladığı kariyerini, 1995 yılında çektiği "Koza" adlı kısa filmiyle sinemaya taşıyan Ceylan, bu filmle Cannes Film Festivali'ne Türkiye'den seçilen ilk kısa film olarak dikkat çekti. Ceylan, "Kasaba" (1997), "Mayıs Sıkıntısı" (1999) ve "Uzak" (2002) gibi önemli filmleriyle uluslararası arenada tanınmış ve "İklimler" (2006) ile FIPRESCI Ödülü'nü kazanmıştır. "Üç Maymun" (2008), "Bir Zamanlar Anadolu’da" (2011), "Kış Uykusu" (2014) gibi filmleriyle Cannes’da büyük ödüller kazanmış ve son filmi "Kurak Otlar Üstünde" (2023) ile Cannes'da yarışmış, başrol oyuncusu Merve Dizdar'a En İyi Kadın Oyuncu Ödülü’nü kazandırmıştır.

Ünlü yönetmen Eleanor Coppola 87 yaşında hayatını kaybetti

Ünlü yönetmen Francis Ford Coppola'nın eşi ve yönetmen olan Eleanor Coppola, 87 yaşında hayatını kaybetti. Coppola, kocası tarafından yönetilen birçok ikonik filmi belgesele dönüştürerek tanındı. Coppola'nın ailesi, Cuma günü California'nın Rutherford şehrindeki evinde vefat ettiğini duyurdu. Eleanor Coppola, kocası Francis Ford Coppola'nın "Apocalypse Now" gibi kötü şöhretli yapımlarını da belgesele dönüştürmüştü. Coppola, film yapımıyla ilgili çalışmalarıyla tanınırken, aynı zamanda Francis Ford Coppola'nın yanı sıra yönetmen kızı Sofia Coppola ve yapımcı oğlu Roman Coppola gibi film yapımcılarından oluşan bir aile yetiştirdiği biliniyor. ELEANOR COPPOLA KİMDİR? Orange County, Kaliforniya'da büyüyen Eleanor Coppola, Francis Ford Coppola ile ilk kez, Roger Corman'ın yapımcılığını üstlendiği 1963 yapımı korku filmi "Dementia 13"te sanat yönetmeni yardımcısı olarak çalışırken tanıştı. İlişkileri başladıktan birkaç ay sonra hamile kalan Eleanor ve Francis Ford Coppola, Şubat 1963'te Las Vegas'ta evlendiler. İlk çocukları Gian-Carlo'nun ardından Roman ve Sofia dünyaya geldi. Hepsi babalarının filmlerinde düzenli olarak yer aldı ve setlerde büyüdüler. Bu süreçten sonra hepsi sinemaya yöneldi. Eleanor, çocuklarıyla ilgili olarak Associated Press'e şunları söyledi: "Bizden neler aldıklarını bilmiyorum ama umarım yaratıcı süreçlerinde her ne olursa olsun birbirlerini cesaretlendiren bir aile örneği oluşturmuşlardır. Herkes aile işini seçti. Biz onlardan bunu istemedik ya da beklemiyorduk ama yaptılar. Zaten ceviz ağaçtan uzağa düşmez."

Yapımcı ve yönetmen Sadullah Celen hayatını kaybetti

Yönetmenin ölüm haberini oyuncular sosyal medya hesaplarından paylaştı.Yapımcı ve yönetmen Sadullah Celen, 64 yaşında İstanbul'da vefat etti. Celen, 'Züğürt Ağa', 'Şehnaz Tango', 'Yedi Numara' gibi birçok film ve dizinin yönetmenliğini üslenmişti. Acı haber alan oyuncular duygularını sosyal medya hesaplarından paylaştılar. 'SENİ ASLA VE ASLA UNUTMAYACAĞIZ' Hande Erçel de Sadullah Celen için taziye mesajı yayınladı. Erçel paylaşımında, "Sadullah Hocam, yönetmenim, Güneşin kızı Selin ve ben seni asla unutmayacağız. Gittiğin yerde güneş ol, bize hep olduğun gibi" ifadelerine yer verdi. Sadullah Celen kimdir, nereli? Sadullah Celen neden öldü? Sadullah Celen filmleri neler? 'Züğürt Ağa', 'Şehnaz Tango', 'Yedi Numara' gibi birçok film ve dizinin yönetmenliğini üslenen Sadullah Celen hayatını kaybetti. Sadullah Celen'in hayatı ve kariyeri merak edildi. Peki, Sadullah Celen kimdir, nereli? Sadullah Celen neden öldü? Sadullah Celen filmleri neler? Yönetmen Sadullah Celen 64 yaşında hayatını kaybetti. Yönetmenin ölüm haberini oyuncular sosyal medya hesaplarından paylaştı. Sadullah Celen'in hayatı ve kariyeri merak edildi. Peki, Sadullah Celen kimdir, nereli? Sadullah Celen nedn öldü? Sadullah Celen filmleri neler? Sadullah Celen, 1 Ocak 1960'ta İzmir'de doğdu. Dokuz Eylül Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Sinema Bölümü mezunu olan Celen, 1985'te Züğürt Ağa filminde yönetmen yardımcılığı ile sinemaya adım attı. Süha Arın ile birlikte birçok belgeselde çalışan Celen, 1994 yılından itibaren birçok film ve dizinin yönetmenliğini üstlendi.

Kelebeklerin Çığlığı filminin çekimleri tamamlandı

Yönetmenliğini Cengis Asiltürk’ün yaptığı, yapımcılığını Özgür Film’in üstlendiği Kelebeklerin Çığlığı filminin çekimleri tamamlandı. Filmde, Altan Akışık, Eren Sezer, Pınar Alkan, Serli Seta Nişanyan, Alper Kafa, Özgür Akdemir, Çetin Pınarlı, Ebru Çömlekçi, Zaim Güvenç, Göksel Akdeniz Asiltürk, Derya Çalışır, Kaan Memiş, Duygu Paracıkoğlu, Fatma Sıla Koyuncular, Shahzadeh N. İguel, Buket Tuba Güzel, Hüseyin Alemdar, Hande Akgün, Eylül Asiltürk, Ali Tatlı, Sevgi Ekici Doud, Metin Boran, Figen Genç ve Serap Durmaz rol alıyor. Kelebeklerin Çığlığı filminin yönetmeni Beykent Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Radyo, Televizyon ve Sinema Bölümü Öğr. Üyesi Doç. Dr. Cengis Asiltürk, film hakkında şu ifadeleri kullandı: "Kelebeklerin Çığlığı, hayata tutunamamış insanların hikâyelerini anlatan bir film. Filmde, şizofren bir adamın zihninde oluşturduğu kadını arama serüvenini, on yedi yaşında kırık bir aşk hikâyesi yaşadıktan sonra yetmişli yaşlara kadar evsiz kalan bir adamın acı yaşantısını, evli bir adamla yaşadığı aşkın sonunda kalbi kaskatı olan bir kadının direnişini ve gölge yazarların eserlerini kendi adına bastıran bir yazarın ünlü ve servet sahibi olmasının hikâyesini anlatıyoruz. Film, şiirsel bir dille ve farklı bir üslupla çekildi. Filmin senaryosunu kaleme alırken, izleyiciye farklı bir dünya sunmayı hedefledim. Umarım film, izleyiciler tarafından beğenilir."

Festivalde finale kalan filmde ’Emek hırsızlığı’ iddiası

Adana’da çekimleri tamamlanan ve Altın Koza Film Festivali’nde finale kalan ‘Ceylin’ adlı filme künye krizi damga vurdu. Filmin yönetmeni Ozan Sihay, kendi isminin afişte ’Ortak yönetmen’ olarak yer aldığını görünce ihtar çekti. Sihay, "Başkalarının hakkı için savaşırken böyle bir olayın benim başıma gelmesi ironi oldu. Bu konuda sonuna kadar mücadele edeceğim" dedi. Adanalı yönetmen Ozan Sihay (41) ve ortağı Tufan Şimşekcan (44) geçtiğimiz yıl Şubat ayında mevsimlik tarım işçisi bir kız çocuğunun yaşadığı dramın anlatıldığı ‘Ceylin’ adlı filmi çekti. Sihay, filmde hem görüntü yönetmeni hem de yönetmen olarak görev aldı. Adana’nın Karataş ilçesinde çekimleri tamamlanan film sırasında ise Ozan Sihay ve Tufan Şimşekcan arasında sürekli sorun yaşandığı ve 1. Yönetmen Yardımcısı olan Sihay’ın kız arkadaşı Polen Öz Bozdoğanlı’ya mobbing uygulandığı, Bozdoğanlı’nın çekimin 4. gününde setten ayrıldığı öne sürüldü. Film çekimlerinin tamamlanmasının ardından Ozan Sihay ve Tufan Şimşekcan ortaklıklarını da bitirerek bir daha görüşmedi. Gelen telefonla şok oldu ‘Ceylin’ filmi, Adana Büyükşehir Belediyesi tarafından 18-24 Eylül tarihleri arasında gerçekleştirilecek olan 30. Uluslararası Adana Altın Koza Film Festivali’nde finale kaldı. Ancak filminden hiç haber alamayan Sihay, filminin yarışmaya girdiğini arkadaşından gelen bir telefonla öğrendi. Telefon geldikten sonra haberlere bakan Ozan Sihay gördükleri karşısında şok oldu. Sihay, filmin afişinde kendisinin isminin sol alt köşede ‘Görüntü yönetmeni-ortak yönetmen’ olarak yazıldığını Tufan Şimşekcan’ın ise afişte en yukarıda ‘Yönetmen’ olarak yazıldığını gördü. Bunun üzerine filmin yapımcılarını arayan Sihay, ‘Bir karışıklık olmuş’ cevabını aldı ancak iddia edilen karışıklık düzeltilmedi. Bunun üzerine Ozan Sihay, yönetmene ve yapımcılara avukatı aracılığıyla ihtar çekti. Ayrıca Sihay, filmin afişinin de ‘Undone’ isimli dizinin afişinden çalıntı olduğunu söyledi. “15 yıldır birlikteydik” İhlas Haber Ajansı’na konuşan Ozan Sihay, “Tufan Şimşekcan ile 15 yıldır çalışıyorum. İkimizde sinemayla ilgileniyorduk ve iyi uyum sağlamıştık. Ali Yılmaz diye de bir arkadaşımız vardı o zaman. Kısa filmler çekmeye başladık. Yarışmalara yolladık, ödüller aldık, yurtdışındaki oldukça prestijli yarışmalardan da ödüller aldık. Baktık iyi işler yapabiliyoruz, çevremizinde bizi desteklemesi ile ticari olarak da bu işi yapmaya başladık” dedi. “Filmden sonra hiç haberim olmadı” Belgeselin çekim sürecinde, yaşadıkları ve gördüklerinden oldukça etkilendiklerini ifade eden Sihay, “Mevsimlik tarım işçileri ile kurmaca bir film çekmek istedik. Tufan senaryoyu yazdı. Benim ve arkadaşlarımın yardımıyla senaryo tamamlandı. Film çekim işlerine başlamak için sponsorların desteği gerekiyordu. Ben ve çevremdekilerin maddi ve manevi desteği ile filmi çekim aşamasına getirdik. Bu aşamada benim ve yapımcımız olan Mehmet Sarıca’nın sosyal çevre vasıtasıyla sponsorları tamamladık. Filmi çekip bitirdik. Film bittikten sonra 1 veya 1,5 yıl süreçte filmin post prodüksiyondan haberim olmadı. En son geçen hafta çektiğimiz filmin Adana Altın Koza Film Festivalinde finale kaldığını öğrendim. Sabah bir arkadaşım tebrik etmek için beni aradı. Arkadaşıma neyden dolayı tebrik ettiğini söylediğimde, filmin festivalde finale kaldığını söyledi. Telefonu kapatıp hemen haberlere baktım. Haberi gördükten sonra şok geçirdim. Biz bu filmi iki yönetmen olarak çekmemize rağmen haberde ‘Tufan Şimşekcan-Ceylin’ filmi yazıyordu” ifadelerini kullandı. “Afişte ismim küçücük yazılmış” Filmin afişinin çalıntı olduğunu, afişte kendi isminin de çok küçük sol alt köşede yazıldığını söyleyen Ozan Sihay, daha sonra şunları kaydetti: “Filmi kaç yönetmen çekerse çeksin yönetmen, yönetmendir. Filmi on yönetmende çekse afişte yönetmen olarak yazılır. Filmin afişinde benim ismim yukarıdaki yönetmen kısmında yazması gerekirken orada yazmıyor. Sadece diğer yönetmenin ismi yazıyordu. Benim ismim afişin sol altında görüntü yönetmeni ve ortak yönetmen olarak geçiyor. Sinema da ortak yönetmen diye bir tabir yoktur. Ben ayrıca bu filmin görüntü yönetmenliğini yaptım. Benim ismimin afişin yukarısında olan yönetmen kısmında yazılması gerekiyordu. Bu şekilde afişin düzeltilmesini istiyorum.” “Süreci takip edeceğim” Hukuki bir süreç başlattığını söyleyen Sihay, “Bu konuda bir hukuki süreç başlattım. Öncelikle bir ihtar çekilecek. İhtarda filmin bütün afişlerinin düzeltilmesi, jeneriğinin düzeltilmesi, basın bültenlerinin düzeltilmesini ayrıca yönetmeni olduğum filmi izlemediğim için bana izletilmesini istiyorum. Filmi izledikten sonra onay verirsem filmin festivallere katılmasına izin verebilirim. Hukuki süreçte maddi ve manevi tazminat, ayrıca telif davası açtım. Süreci takip edeceğiz” dedi. “Sonuna kadar mücadele edeceğim” Emek hırsızlığına karşı mücadele ederken kendisinin emek hırsızlığına uğradığını vurgulayan Ozan Sihay, daha sonra şunları söyledi: “Hırsızlık bir yana emek hırsızlığı bir tarafta olması gerekiyor. Hayatımda sürekli karşısında olduğum ve mücadele ettiğim bir tanesi emek hırsızlığıydı. Ben hayatım boyunca emek hırsızlığına karşı mücadele ettim. Ben ve çevremdeki arkadaşlarımla da başkalarının hakkı için savaşırken böyle bir olayın benim başıma gelmesi ironi oldu. Bu konuda sonuna kadar mücadele edeceğim. Kendim üzerinde değil, bu mücadele umarım sinema camiasının emek hırsızlığına karşı mücadelenin başlangıcı olur." “İlk gününden son gününe kadar çalıştık” Öte yandan Sihay, kendisi hakkında seti yarıda bıraktığı iddialarıyla ilgili, “Ben de bırakmak istedim ama vicdani olarak bırakamayacağımı biliyordum. Çünkü benim bütün sosyal çevrem bu filme sponsor oldu. Bırakma lüksüm yok bu nedenle. Benim hakkımda seti yarıda bıraktığım yazılmış fakat öyle bir durum yok, her günün fotoğrafı var zaten. Filmin ilk gününden son gününe kadar çalıştık, ben hem yönetmen hem de görüntü yönetmeni olarak çalıştım" dedi. Öte yandan İhlas Haber Ajansı’nın ulaştığı yönetmen Tufan Şimşekcan, iddialara cevap vermek istemediğini söyledi.

#Yönetmen