Psikolog Bahattin Bakır; Yaz tatili iyi değerlendirilmeli
Serhat ŞANLI
ADANA (İLKHABER) – 2022-2023 eğitim öğretim yılı geride kalırken, Milli Eğitim Bakanlığına (MEB) bağlı okul öncesi, ilköğretim ve ortaöğretim okullarında eğitim gören yaklaşık 19 milyon öğrenci, 16 Haziranda karnelerini alarak yaz tatiline girdi. Adana'da da 517 bin 728 öğrenci, karnelerini alarak tatile başladı.
Psikolog Bahattin Bakır
Öğrencilerin yaklaşık üç aylık tatil sürecini iyi değerlendirmesi gerektiğini belirten uzamanlar, yeni dönem için bunun önemli olduğunu söylüyor. Gazetemize öğrenciler ve ebeveynleri için önemli bilgiler veren Psikolog Bahattin Bakır, “Zorlu bir sınav ve eğitim öğretim döneminin sonunda yaz tatilini doğru şekilde değerlendirmek, hem öğrenciler için hem de veliler için çok önemlidir. Gerek karne ve sınav sonuçlarının ele alınması, gerekse yaz tatilinin etkili şekilde geçirilmesi için velilere de öğrenciler kadar görev düşüyor” dedi.
TATİLDE ÇOCUKLARIN DİNLENMESİ ÖNEMLİ
Uzun yaz tatilinin öğrencilerin yeni eğitim dönemde daha zinde girmeleri için aslında fırsat olduğuna değine Psikolog Bahattin Bakır, “Yaz tatili; uzun eğitim öğretim yılından çıkmış, sınav sürecinde yorulmuş olan çocuklar için iyi bir dinlenme, yenilenme, eğlenceli zaman geçirme ve gelecek dönem için enerji toparlama imkânıdır.
Bu nedenle veliler öğrencilerin bu dönem içerisinde dinlenmelerine imkân tanıması gerekir. Bu dönemde okul dönemindeki sınırlar bir miktar esnetilebilir. Uyku düzenlerini düzeltmek, stresten uzaklaşmak ve keyif aldıkları aktivitelerle meşgul olmak, öğrencilerin dinlenme sürecini destekler” diye konuştu.
Okul döneminde rutin haline gelen nizami uyku ve çalışma saatlerinin, tatil döneminde esneyebileceğini, ancak bunun sınırsız olarak algılanmamasının önemine dikkat çeken Psikolog Bahattin Bakır, “Tatilde sınırların bir miktar esnetilmesi elbette mümkündür ancak yine de bu esneme bir rutin ve düzen içerisinde olmalı ve tamamen gevşetilmemelidir.
Çünkü uyku saatlerinin fazla geç saatlere kayması, ekran ve bilgisayar başında geçirilen sürenin normalden daha fazla artması gibi durumlar hem rutinlerin bozularak çocuğun gelişiminin olumsuz etkilenmesine hem de dijital bağımlılıkların gelişmesine neden olabilir. Bu nedenle evet sınırlar bir miktar esnetilmeli ama bu durum bir düzensizlik, sınırsızlık olarak da algılanmamalıdır. Aynı zamanda sağlıklı rutinler oluşturulmaya devam edilmelidir” sözlerine yer verdi.
KARNELERİN DEĞERLENDİRİLMESİ
İyi bir tatil için öğrenci ve ebeveynlere tavsiyelerde bulunan Psikolog Bahattin Bakır, şu bilgilere yer verdi,
“Yaz tatili sürecinde elbette çocukların karne sonuçları ya da sınav sonuçları olumlu da olsa olumsuz da olsa konuşulmalı değerlendirilmelidir. Ancak bunu yaparken velilerin bu sonuçları ele alış şekli, çocuklara dair tutumları çok önemlidir.
Karne sonuçları beklendiği gibi olmadığında çocuğun canını sıkmamak adına karne sonuçlarını yok saymak, üstünü örtmek gibi tutumlar iyi olmadığı gibi sonuçlar iyi geldiğinde de ‘zaten onun görevi’ ya da ‘şımartmamak lazım’ gibi düşüncelerle sonuçları yok saymak da doğru değildir.
Karne sonuçlarını konuşmak önemli olsa da bunu nasıl konuştuğumuz daha da önemlidir. Örneğin beklediğimiz gibi sonuçlar gelmediğinde çocuğu cezalandırmak, kızmak, bağırmak iyi bir çözüm değildir. Peki! Sonuçlar iyi ya da kötü gelsin, bunu velilerin nasıl ele alması gerekir ele alalım.
Sonuçları ele alırken çocukların iyi sonuçlarını takdir etmek, başarısını kutlamak ve başarısının devamı için motive etmek gerekir. Çocukların sonuçlarının nasıl olduğundan bağımsız olarak eğitim öğretim dönemi boyunca harcadıkları çaba da takdir edilmelidir.
Kısacası sonuçtan bağımsız olarak çocukların süreçteki emeğini göz ardı etmeden, bu konuda takdir etmeyi ihmal etmeyin. Bunu yaptıktan sonra da elbette çocukları kırmadan, yargılamadan, eğitim öğretim dönemindeki iyi olmayan, geliştirilmesi gereken sonuçlarını da ele almak önemlidir. Tüm bunları yaparken çocuklarınızı her koşulda sevdiğinizi, onlara değer verdiğinizi her şekilde hissettirmeniz önemlidir.
DİNLENME REHAVETE DÖNÜŞMEMELİ
Tatil döneminde dinlenmek ne kadar önemliyse rehavete kapılmamak, okul rutinlerinden kopmamak ve çocukların kişisel gelişimini desteklemek adına çocukların öğrenme sürecinin devam etmesi de bir o kadar önemlidir. Bu nedenle çocukların kitap okuması, yeni beceriler öğrenmesi, ders dönemindeki eksiklerini gidermesi için çocukla birlikte dengeli bir plan yapılabilir.
Bu dönemde elbette çocuklar mutlaka ders çalışmalıdır demiyoruz ama mutlaka yeni beceriler öğrenmeli ve öğrenme sürecini aktif tutmalıdır. Bu yüzden de öğrenmeyi sadece ders çalışmaya indirgememek gerekir. Bu sayede eğitim öğretim dönemi başladığında da adaptasyon sorunları minimuma düşebilir.
Yaz tatili aynı zamanda öğrencilerin yeni ilgi alanları ve hobiler edinmeleri için ideal bir zaman dilimidir. Müzik, spor, resim, yazma gibi alanlarda deneyim kazanmak ve yaratıcılıklarını geliştirmek, öğrencilere kendilerini ifade etme ve keşfetme imkânı sağlar. Bu nedenle, öğrencilerin kendi ilgi alanlarını keşfetmeleri teşvik edilmelidir. Bir hobi ve becerinin dışında çocukların ev içerisindeki işlere dahil olması dahi onların gelişimine katkı sağlayabilir.
Bu dönemde fiziksel olarak aktif bir tatil geçirmek hem ruh sağlığı hem de beden sağlığı için önemlidir. Doğa yürüyüşleri, bisiklet sürme, plaj aktiviteleri gibi açık hava etkinlikleri, öğrencilerin fiziksel sağlığını desteklerken aynı zamanda ruh hallerini olumlu etkiler.
Aynı şekilde sosyal bağlantıları güçlendirmek de yaz tatilinde önemli bir unsurdur. Öğrenciler, arkadaşlarıyla ve aile üyeleriyle daha fazla vakit geçirerek sosyal ilişkilerini desteklemeli ve keyifli anılar oluşturmalıdır. Sosyal bağlantılar, destekleyici ilişkiler kurmanın yanı sıra öğrencilerin duygusal ihtiyaçlarını karşılamalarına yardımcı olur.
AİLE AKTİVİTELERİ YAPILMALI
Tüm bunlardan da ötesi ailelerin çocuklarla beraber zaman geçirmesi, çocuklarla iletişimini güçlendirmesi, onlarla konuşarak duygu ve düşüncelerini paylaşmalarına destek olmalıdır. Ailelerin de bu süreçte çocuklarla beraber tatilin keyfini çıkarması ve yeni döneme onların da hazırlanması önemlidir. Haftada bir kere ailecek sinema akşamı yapılabilir. Çocukların keyif alacağı yaşına uygun animasyon ya da çizgi filmleri bütün aile beraber izlemek aile bağını güçlendirecektir. Bu süreç sadece film izleme olarak kalmamalıdır. Film öncesi atıştırmalıkların birlikte seçilmesi ve bu atıştırmalıklar hazırlanırken çocuklara küçük görevler vermek, film sonrası film hakkında çocuklarla konuşma gibi bir sürece yayılırsa çok daha iyi olur.
Film hakkında konuşurken belirli sorular sorulup herkesin cevaplaması istenebilir. Örneğin filmdeki en sevdiği karakter, bu karakteri neden sevdiği soruları ile sohbet ilerletilebilir. Çocuklara ayrıca filmdeki kahramanının yerinde olsa kendisinin farklı yapacağı şeyler olup olmadığı sorulabilir. Bu sorular çocuklarımızı daha iyi tanımamızı sağlar aynı zamanda çocuklarımız da dinlendiklerini ve fikirlerinin önemli olduğunu hissedeceklerdir. Bütün çocuklara ve velilere keyifli bir tatil diliyorum.”