TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
SON DAKİKA
Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#üretici

İLKHABER-Gazetesi - üretici haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, üretici haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Gürer: Tüccar alım yapmadı, çiftçiler ürünlerini depoya kaldırdı Haber

Gürer: Tüccar alım yapmadı, çiftçiler ürünlerini depoya kaldırdı

Niğde’de patates üreticileri, alıcı bulamamanın sıkıntısını yaşıyor. Hasadın tamamlanmasına rağmen tüccarın yeterli alımı yapmaması nedeniyle ürünlerini depolara kaldıran çiftçiler, devlet desteği bekliyor. Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, Bağlama kasabasında üreticilerle bir araya gelerek sorunlarını dinledi ve Toprak Mahsulleri Ofisi’nin (TMO) alım yapmaması durumunda ürünlerin çöpe gideceğini ifade etti. Çiftçiler ise maliyetin altında fiyatlara satamadıkları ürünlerinin depolarda bekletildiğini belirterek zor günler geçirdiklerini dile getirdi.  “Tüccar ya da kamu eliyle Toprak Mahsulleri Ofisi gelip almazsa, yine çöp olacak” CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, patates üreticilerinin çaresiz ve desteksiz kaldığını belirtti, Gürer" Patates üreticisi, yeterli alım yapmaya tüccar gelmeyince hasat yaptığı patatesi depoya koydu. Niğde, patates üretiminde 1. sırada; bu yıl 1 milyon ton patates hasadı hedefleniyordu. Ancak, tüccar gelmeyince ürüne talep olmadı ve depolandı. Kamunun da alıma girmemesi üreticiyi zor durumda bıraktı. Doğal olarak, üretici kaygılı; maliyetinin altında bir fiyatla tüccar, üreticinin ürününü almak istedi. Üretici ise ürününü depolayarak bekliyor. Bir süre bu ürün depoda kalacak. Eğer tüccar ya da kamu eliyle Toprak Mahsulleri Ofisi gelip almazsa, yine çöp olacak. Büyük şehirlerde vatandaş, patatesi pahalıya aldığından şikayet ediyor; burada ise maliyeti 6-7 lira olan patates, 3 liraya tüccar almadığı için depoya kondu” diye ifade etti. Patates üreticisi Şükrü Şahin, bu yıl patatesten hiç para kazanamadıklarını belirterek şunları söyledi: " Bu sene patatesten hiç para kazanamadık, tamamını zarar ettik. En az zararı olan çiftçi bile bu sene 1 milyon TL zarar ediyor. Hiç para etmedi, tüccar da gelmedi, işçi parasını ödeyemedik. Normalde bu patates 8-10 lirayken şimdi 3 lira, alan da yok, para veren de yok.” Üretici Ramazan Avşar ise çiftçinin neredeyse tüm mahsullerinin bu yıl para etmediğini ifade etti. Avşar, “Patates çok ekildi deniyor ama çiftçinin hangi ürünü para etti ki? Çiftçinin fasulyesi para etmedi, buğday para etmedi. Biçerdöver parasını zor ödedik, balyaları getiremedik, hayvanımız para etmiyor. İneğimizi satmaya kalkıyoruz, 150bin liralık ineğe 90 bin lira verip pazarlık yapıyorlar. Kavunu karpuzu atıldı, çiftçinin domatesi atıldı, bütün patatesler depoya kondu. İçinde satılanlar bile 3 aylık, 5 aylık çeklerle satıldı. Depoya almaya gücü yetmediği için çiftçi, ürününü 3 aylık, 5 aylık çeklerle sattı ama para da alamadı. Kahvede birbirimize çay ısmarlayamaz hale geldik” şeklinde konuştu. “Borçsuz çiftçi kalmadı” CHP Milletvekili Ömer Fethi Gürer, çiftçilerin bankalara olan borcunun 749 milyar liraya ulaştığını hatırlatarak şunları söyledi: " Borçsuz çiftçi kalmadı. Çiftçiye “daha çok ekin” dediler, çiftçi de ekti.” “Patates üreticisi iktidarın sesleri duymasını istiyor” Gürer, Bakanlığa seslenerek kamunun patates alımı yapması gerektiğini belirtti. Gürer, "Toprak Mahsulleri Ofisi, Tarım Kredi Kooperatifi ve Türkşeker, maliyeti artı makul bir kârla patatesi almalı. Mutlaka maliyet artı makul kâr ile alım yapılmalı. Çiftçi ekime girecek, gübre alacak, ilaç alacak, mazota ihtiyacı var, traktörün gideri var. Yeni ekim dönemi için çiftçiye can suyu şart. Patates üreticisi iktidarın sesleri duymasını istiyor” diye ifade etti.

CHP Niğde Milletvekili Gürer: Haber

CHP Niğde Milletvekili Gürer: "Üreticiler kan ağlıyor, tarımdan vazgeçme noktasındalar"

CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, Niğde’deki tarım üreticileriyle bir araya geldi. Üreticiler, artan maliyetler ve düşük fiyatlar nedeniyle büyük zarar ettiklerini, ürünlerinin tarlada kaldığını ve gelecek yıl tarımdan vazgeçmeyi düşündüklerini dile getirdi. Gürer, "Üreticiler kan ağlıyor,bu soruna duyarsız kalması kabul edilemez" dedi. Ürünler Tarlada Kaldı Gürer, özellikle biberin tarlada tüccar beklediğini ve bu durumun ciddi bir ekonomik sorun oluşturduğunu belirtti. Biber üreticisi, geçen yıl 22-25 lira olan biber fiyatının bu yıl 8-10 lira arasında olduğunu, üretim maliyetlerinin ise 22-28 lira arasında değiştiğini ve bu şartlarda zarar ettiklerini dile getirdi. Üretici, “Bu ürünü toplayıp hale gönderiyoruz, ancak yeterli talep yok. Geçen yılın üçte biri fiyatına bile satamıyoruz" dedi. "Bu Şartlarda Tarım Yapmayı Düşünmüyorum" Çiftçiler, Cumhurbaşkanı'nın 2019 yılında yaptığı "Ekilmeyen bir metre yer kalmasın" çağrısına uyarak üretime başladıklarını ancak bu yıl yaşadıkları zorluklar nedeniyle tarımdan soğuduklarını belirtti. Üretici, "Seneye büyük ihtimalle bu işi yapmayı düşünmüyorum" ifadeleriyle tarımdan çekilme kararı aldığını vurguladı. Gürer: "Peki, Bu İşi Kim Yapacak?" CHP Milletvekili Gürer, çiftçilerin tarımdan vazgeçme eğiliminde olduğuna dikkat çekerek, "Kiminle konuştuysam, 'Gelecek yıl çiftçilik yapmayacağız' diyorlar. Peki, bu işi kim yapacak?" diye sordu. Üreticiler ise geçim sıkıntısı içinde olduklarını, borçlarını ödeyemediklerini ve finansal çözümler beklediklerini belirtti. Borçlar Ertelenmeli, Çözüm Üretilmeli Biber üreticileri, finansal sıkıntılarını aşabilmek için borçların ertelenmesi gerektiğini vurguladı. Gürer, bu konuda kanun teklifi verdiklerini ancak iktidarın bu sorunu ciddiye alarak çözüm üretmesi gerektiğini söyledi. Üreticiler, artan maliyetler ve düşük fiyatlar nedeniyle üretimin sürdürülebilir olmadığını ifade etti. “Üretici Kan Ağlıyor” Ömer Fethi Gürer, Çukurkuyu’da karpuz, kavun, biber ve domatesin tarlada kaldığını, üreticilerin ekonomik anlamda büyük bir daralma yaşadığını belirtti. Gürer, "Üreticimiz diyor ki, 'üretime katkım olsun diye bu işe başladım ama en iyi şekilde değer bulacak ürün bile değer bulmuyor.'" sözleriyle tarımın içinde bulunduğu çıkmazı gözler önüne serdi. Üretici: "Farklı Ürünler Denedim Ama Hepsi Zararda" Üreticiler, ürün çeşitlendirmesi yapmalarına rağmen her üründe zarar ettiklerini ve bu şartlarda tarım yapmanın artık mümkün olmadığını ifade etti. "Bu şekilde devam ederse tarımdan vazgeçeceğiz," diyen üreticiler, borçlarının ertelenmesini ve acil çözüm üretilmesini talep ediyor.

Dr. Jale Nur Süllü: Çiftçi üretiyor, ama zarar ediyor Haber

Dr. Jale Nur Süllü: Çiftçi üretiyor, ama zarar ediyor

CHP Eskişehir Milletvekili Dr. Jale Nur Süllü, artan maliyetler nedeniyle ürünlerini zararına satmak zorunda kalan ve emeklerinin karşılığını alamayan domates üreticilerini ziyaret etti. Üreticilerin sorunlarını yerinde dinleyen Süllü, yaş sebze ve meyve üreticilerinin büyük bir çıkmazda olduğunu belirtti. Eskişehir Yaş Sebze ve Meyve Üreticileri Birliği Başkanı Yıldıran Kılıç ile de bir araya gelen Süllü, üreticilerin maliyetlerin altında ezildiğini ve acilen bir tarım planlamasına ihtiyaç duyulduğunu vurguladı. Süllü, “Çiftçi ne üretse zarar ediyor; ürünleri tarlada kalıyor” Jale Nur Süllü, “Eskiden çiftçi bir üründen zarar ediyorsa diğer bir üründen kâr ederek üretime devam ediyordu. Bu yıl ise çiftçi ne üretse zarar ediyor; ürünleri tarlada kalıyor. Sadece domates üreticisi değil, biber, kavun karpuz üreticisi de ürününü tarlada çürümeye terk ediyor” diye ifade etti. Süllü, “Maliyetin altında tarladan satış yapınca zarar büyük” Süllü’nün görüştüğü üreticiler ise sorunlarını şu şekilde dile getirdi: “35 liraya domatesin çimini alıyoruz. İlacıdır, gübresidir, naylonudur; 35 lira da öyle maliyeti oluyor. İşçilik de cabası. Maliyetin altında tarladan satış yapınca zarar büyük.” Kılıç, “Türkiye genelinde tarımda acilen bir planlamaya ihtiyaç var” Sebze ve Meyve Üreticileri Birliği Başkanı Yıldıran Kılıç, “Tarlada domates 7, 8 lira. Eylül’de ürün bollaşınca daha da düşer. Fiyat işçiliği ancak, kurtarıyor. Fide, ilaç, tohum, gübre hepsi büyük maliyet Küresel ısınma, susuzluk var. Virüs hastalıkları artıyor. Bu yıl, Eskişehir’de üretilen ürünlerin yüzde 60’ı tarlada kalacak. Üretici büyük sıkıntıda. Türkiye genelinde tarımda acilen bir planlamaya ihtiyaç var” dedi. Süllü, “Maliyeti karşılamayan ürünler, tarlada çürümeye bırakılmış; vatandaş ise raflarda ürünlere ulaşamıyor” Süllü tutarlı bir tarım politikası olmamasının, üreticiye de tüketiciye de maliyetinin ağır olduğunu belirterek şunları söyledi: “İktidarının duymadığı çiftçimiz, sesini duyurmak için, traktörleriyle yollara düşmüş. Maliyeti karşılamayan ürünler, tarlada çürümeye bırakılmış; vatandaş ise raflarda ürünlere ulaşamıyor; beslenemiyor.”

Ömer Fethi Gürer, Niğde’de şeker pancarı üreticilerinin sorunlarını yerinde inceledi Haber

Ömer Fethi Gürer, Niğde’de şeker pancarı üreticilerinin sorunlarını yerinde inceledi

CHP Niğde Milletvekili ve Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu Üyesi Ömer Fethi Gürer, Niğde’de şeker pancarı üreticilerinin karşılaştığı sorunları yerinde incelemek için köyleri ziyaret etti. Şeker pancarı ekiminde düşüş yaşandığını belirten Gürer, çiftçilerin artan maliyetler, su sıkıntısı ve özelleşen fabrikaların getirdiği zorluklarla mücadele ettiğini vurguladı. Üreticilerin taleplerini dinleyen Gürer, şeker pancarının stratejik önemine dikkat çekerek, tarım politikalarının yeniden gözden geçirilmesi gerektiğini ifade etti. “Pancar rekoltesinde düşüş bekleniyor” CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, “Pancar, sözleşmeli tarım yapılan ürünlerimizden biri. Bu yıl pancarda TÜİK’e göre. %2'lik bir rekolte düşüşü bekleniyor ve 23 milyon ton civarında bir üretim olacağı tahmin ediliyor. Bu yıl avans fiyatı hali hazırda çiftçiyi memnun edecek bir fiyat açıklanmadı. 20 Eylül'de başlayacak olan kampanya öncesinde çiftçinin beklentisi, 2500 liranın altında bir pancar fiyatının girdi maliyetlerini karşılamayacağı yönünde” ifadelerini kullandı. “Kotayı doldurmadığımızda bizden para kesiyor” Pancar üreticisi Naci Aralcıoğlu ise yaşadığı zorlukları dile getirerek şunları söyledi: “Bizim giderlerimiz gübre, mazot, elektrik enerjisi ve işçilik olarak ayrı bir maliyet oluşturuyor. Bölgedeki fabrika özelleştirildi, istediğim zaman ürünü getir diyor, kota uyguluyor. Geçen sene bu yüzden büyük sıkıntı çektik. Randevu veriyor ama istediği zaman almıyor. Kotayı doldurmadığımızda bizden para kesiyor. 100 ton verirsen kota primi veriyor.” “Kuraklık ve su kaynaklarının azalması” CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, kuraklık sorununun çiftçiyi zor durumda bıraktığını belirterek, “Bu şartlarda verimli üretim yapmak zorlaşıyor. Eğer açığınız olursa ceza ödemek zorunda kalıyorsunuz. Bu yıl pancar üreticisi olarak bir umudunuz var mı?” diye sordu. Aralcıoğlu, “2500 lira civarındaki bir fiyat bizi ancak kurtarır. Çünkü mazot pahalı, enerji yüksek, elektrik masrafları artıyor. Sulama suyu en az 15.000 lira geliyor, her dinamoda üçer tane fıskiye var. Kuraklıktan dolayı sulama sıkıntısı çektik ve faturalar 15-20 bin lira arasında geliyor, ödemekte zorlanıyoruz” diye yanıtladı. “Pancar su isteyen bir ürün ve yeterli su verilmezse kuruyor” CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, “Mevsim kurak gidince çiftçi yeraltı suyundan faydalanıyor ama yeraltı suyu da her yıl çekiliyor, suda azalma var. Bu durum pancar üretiminde büyük bir problem yaratıyor. Pancar su isteyen bir ürün ve yeterli su verilmezse kuruyor. Şeker pancarı, stratejik bir ürün. Şeker ihtiyacımızı karşılamanın dışında, küspe ve melas gibi alanlarda da fayda sağlıyor. Ancak özelleşen fabrikalar, yeni kurallar getiriyor ve bu da üretimi zorlaştırıyor” diye ifade etti. “Çiftçi %80 oranında ekim yapmadı” Aralcıoğlu, pancar üretiminin düştüğünü belirtti: “Bu yıl ekim çok az oldu. Çiftçi %80 oranında ekim yapmadı. Köyde 1.000 ton ancak çıkar, şeker pancarı ekimi %80 oranında düştü. Köyde 10 kişi falan ekim yaptı, millet kazanamayınca ekmiyor. Geçen sene süreci çok zorlaştırdılar, alırken beklettiler. Bu nedenle millet üretimden tiksindi. Fabrikaların özelleşmesi zararı millete yansıttı, çiftçi de ekimi bırakıyor” dedi. “Şeker pancarı stratejik bir ürün" CHP’li Ömer Fethi Gürer, şeker pancarının stratejik önemine dikkat çekerek şunları söyledi: “Şeker pancarı ekimi, çapası, bakımı, sökümü, nakliyesi ve işlenmesiyle uzun bir süreç. Bu süreçte işçiliğin yanı sıra esnaf da yararlanıyor. Bu nedenle şeker pancarına sahip çıkılması gerekiyor. Üreticiler şikayetlerini bizimle paylaşıyor ve biz de bu durumu yetkililere duyuruyoruz. Özelleşen fabrikaların getirdiği ağır şartların esnetilmesi gerekiyor. Devlet, daha önceki dönemde şeker pancarını çiftçi söktüğünde “kantar” denen yerlerde toplayıp peyderpey fabrikaya alırdı. Fire çiftçi adına azalırdı. Şimdi ise fabrikalar randevu verip benim ihtiyacıma göre getir diyor. Bu durum da fireyi artırıyor ve sorunlu bir süreç devam ediyor. Problemin çözümü, iktidarın doğru bir üretim planlaması yapmasıyla mümkün. Ayrıca, bölgede su kaynaklarının azlığı nedeniyle şeker pancarının su isteği yüksek olan yerlerde ekimiyle ilgili bir planlama yapılması gerekiyor.”

Kılıçer: Ekonomi yönetimimizden ihracatçıya nefes aldıracak finansal destekler bekliyoruz Haber

Kılıçer: Ekonomi yönetimimizden ihracatçıya nefes aldıracak finansal destekler bekliyoruz

Temmuz ayında Türkiye'nin mobilya, kağıt ve orman ürünleri ihracatı, ülke ortalamasının üzerinde bir büyüme gösterdi. Sektör genelindeki ihracat yüzde 16,6 artışla 707 milyon doları aşarken, AKAMİB'in ihracatı yüzde 9 artışla 72 milyon doları geçti. Ancak, AKAMİB Başkanı Onur Kılıçer, artan girdi maliyetleri ve döviz kurunun enflasyona paralel artmamasının fiyat rekabetçiliğini olumsuz etkilediğini belirterek, acil önlemler ve finansal destek çağrısında bulundu.Sektörün temmuz ayında Türkiye genelinden yaptığı ihracatta en başarılı ilk beş pazarı Irak, Birleşik Krallık, Libya, ABD ve Almanya oldu. İlk 10 pazarın tamamında ihracat artışı sağlanırken, Yunanistan’a yaklaşık yüzde 104, Libya’ya yüzde 91’lik artışlar dikkat çekti. AKAMİB’in temmuz ayı ihracatında da Irak ilk sırada yer aldı. Irak’ı sırasıyla; Libya, Romanya, Almanya ve Fransa takip etti. İlk 10 pazarın 9’unda artış kaydedilirken, sadece Almanya’ya yüzde 2,7’lik düşüş yaşandı. Avusturya’ya yüzde 247’lik rekor artış sağlandı. “Yıl sonuna kadar aynı performansı sürdürmek istiyoruz” Temmuz ayı ihracatını değerlendiren AKAMİB Başkanı Onur Kılıçer, yılbaşından bu yana siparişlerin artmaya devam ettiğini belirterek şunları söyledi:“Temmuz ayında başa baş bir seviye oldu. Temmuz ayında değer bazındaki artış ile 7 aylık periyotta da artışa geçtik. Bu açıdan önemli bir eşiği geride bıraktık. Yıl sonuna kadar aynı performansı sürdürmek istiyoruz.” “Üretici-ihracatçıları korumak için acil önlemler alınmalı” Talepteki artışa rağmen karlılıkların düşük seviyede kaldığına dikkat çeken Kılıçer, “Girdi maliyetlerimiz çok fazla arttı. Kur da uzun süredir artış kaydetmedi. Kurun enflasyona paralel şekilde artmayışı, yüksek girdi maliyetleri nedeniyle satış fiyatlarını da olumsuz etkiliyor. Rakiplerimize göre pahalı durumdayız. Firmalarımız müşteri kaybetmemek adına gerektiğinde karlılıklarından feragat ederek satışlar yapıyor. Üretici-ihracatçıları korumak için acil önlemler alınmalı. Aksi halde ilerleyen aylarda hem ülke hem sektör ihracatımızda olumsuz bir tablo ile karşı karşıya kalabiliriz. Ekonomi yönetimimizden ihracatçıya nefes aldıracak finansal destekler bekliyoruz” diye ifade etti.

Ayhan Barut: Narenciye üretimiyle milyonlarca insanımız geçim sağlamakta Haber

Ayhan Barut: Narenciye üretimiyle milyonlarca insanımız geçim sağlamakta

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Adana Milletvekili, TBMM Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu Üyesi Ayhan Barut, Meclis'te güney illeri ve KKTC'deki narenciye üreticilerinin sesinin duyulması çağrısı yaptı. Milyonlarca yurttaşın geçim kaynağı olan narenciyede üretimin ve üreticilerinin desteklenmesini talep eden Barut, ihracatın önündeki engellerin de kaldırılmasını istedi. "Hem Türkiye'de hem da Kıbrıs'ta narenciye üreticilerinin sorunları ve talepleri var” Barut, " Ülkemiz ve yavru vatanımız KKTC'de narenciye üretimi, gıda güvenliğimiz ve ekonomi için hayati önemdedir. Narenciye üretimiyle milyonlarca insanımız geçim sağlamakta, gıda egemenliğimiz de korunmaktadır. Hem Türkiye'de hem da Kıbrıs'ta narenciye üreticilerinin sorunları ve talepleri var" dedi. "Türkiye'de narenciye üretimi ve üreticilerinin desteklenmesini istiyoruz” Narenciye üretimi ve üreticilerinin desteklenmesini, ihracatın önündeki engellerin de kaldırılmasını öneren Ayhan Barut, şunları söyledi: "Üretim maliyetlerindeki artıştan Akdeniz Meyve Sineği başta olmak üzere bütün zararlılarla mücadeleye, ürünlerimizin ederi fiyatlardan satılmasından ihracatın önündeki engellerin kaldırılmasına kadar çok fazla konuyu konuşmamız gerekiyor. Niye konuşacağız? Çünkü doğru çözüm için tartışmamız şart. Hem KKTC'de hem de Türkiye'de narenciye üretimi ve üreticilerinin desteklenmesini istiyoruz. Üretim maliyetlerinin düşürülmesini, çiftçinin desteklenmesini, ihracatın önünün açılarak teşviklerin arttırılmasını bekliyoruz. Tarımsal üretim ve üreticilerimizin sesini duyun, destek olun!”

Gürer: Sıcaklar ile sütte kriz kapıda Haber

Gürer: Sıcaklar ile sütte kriz kapıda

CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, süt piyasasındaki belirsizliklerin ve kırılganlıkların besicileri ciddi şekilde olumsuz etkilediğini ifade etti.  Son ekonomik krizle birlikte tüketim ve alışveriş alışkanlıklarının değişmesinin, üretimde talep daralmasına yol açtığını belirten Gürer, “Bu daralma, sanayicilerin süt alımlarında fiyat kırma girişimlerine neden oluyor. Sanayiciler, iç pazardaki daralmanın yanı sıra turizmde de beklenen satış rakamlarını yakalayamadıkları için bu durumun bedelini besicilere ödetmeye çalışıyorlar” diye konuştu. Gürer, yem fiyatlarındaki artışın da üreticileri zor durumda bıraktığını vurguladı ve “İthal yem fiyatları sürekli zamlanıyor ve bu durum üreticileri büyük bir sıkıntıya sokuyor. 50 kg süt yeminin fiyatı 600 TL’yi geçti.” dedi. Küçük aile tipi işletmelerin kendi yemini üretmemesi durumunda, üreticilerin ayakta kalma olasılığının giderek düştüğünü belirten CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, “Arpada %3’lük bir artış yaşanmış olsa da benzer yem ürünlerindeki fiyat artışları besicilerin aleyhine gelişmeye devam ediyor” şeklinde konuştu. CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, ülkemizdeki süt üretimindeki sorunlara ve çiğ süt piyasasındaki belirsizliklere dikkat çekerek, “Çiğ süt genel olarak %90 inek, %8 koyun, %1 keçi ve çok düşük oranda manda sütü olarak elde edilmektedir. Ancak, süt ineklerinin 2020 yılında kesime gitmesi nedeniyle süt üretiminde ciddi düşüşler yaşandı. 2020 yılında ticari süt işletmelerinde 944 bin ton inek sütü toplanırken, bu yıl aynı dönemde 1 milyon 14 bin 789 ton inek sütü toplandı. Ancak bu artışın sürdürülebilirliği konusunda ciddi endişeler var.” dedi. Süt piyasasında yaşanan mevsimsel artışın ardından sanayicilerin mevcut sütleri kalite, katkı maddesi, koku ve tat gibi nedenlerle almaktan kaçındığını söyledi. CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, “Sanayiciler, mevsimsel süt artışını bahane ederek fiyatları olabildiğince düşük tutuyor ve üreticiden doğrudan ürün almayı daraltıyor. Bunun yerine, aracı süt müteahhitleri aracılığıyla ucuza süt almayı tercih ediyorlar” şeklinde konuştu. Gürer, “Hava sıcaklıkları, hayvanların süt verimini doğrudan etkiliyor. Bu nedenle Ağustos ayında bir süt krizi yaşanma ihtimali oldukça yüksek. İklim değişiklikleri ve aşırı sıcaklar, hayvanlarda verim kaybına neden oluyor ve ülkemizdeki ahırların çoğu hayvan refahını sağlama konusunda yetersiz. Bu durum, Ağustos ayında sütte önemli bir düşüş yaşanmasına yol açabilir” dedi. Süt ve süt ürünleri fiyatları artıyor, ithalat ve ihracat sorunları derinleşiyor CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, “Rafta işlenmiş süt litresi 33-45 lira aralığında satışa sunulurken, peynir fiyatları kilosu 400 TL’ye, kaşar peyniri ise 700 lirayı bulmuş durumda. Markalara göre ürün fiyatları ise değişiklik göstermektedir.” dedi. Gürer, “İthal tereyağı özellikle İran’dan getirildiği söyleniyor. 2023 yılında TÜİK verilerine göre 6 bin 384 ton ithalat yapıldı ve 35 milyon 325 bin dolar yurt dışına ödendi. Bu yılın ilk beş ayında ise 3 bin 129 ton ithalat karşılığında 16 milyon 953 bin TL ödendi. TÜİK verilerine göre, 1.888 ton peynir ithal edilip, 11 milyon 844 bin dolar yurt dışına ödendi. Ayrıca, sütsüz peynirden kaymağa, taklit ve tağşiş varlığı da sorunun oluşumuna neden olmaktadır” dedi. “İhracat lobisi arasında küçük aile tipi işletmeler ezilmektedir” CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, süt tozu ithalatına ilişkin verileri paylaşarak, “2023 yılında ülkemize 687 ton süt tozu ithal edilip 2 milyon 669 bin dolar ödendi. Ancak, 2024 yılının ilk beş ayında ithal süt tozu miktarı 340 ton oldu ve 952 bin dolar yurt dışına ödendi. Bir yanda ithalat lobisi, diğer yanda ihracat lobisi arasında küçük aile tipi işletmeler ezilmektedir” şeklinde konuştu. CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, bölgeyi gezdiğinde küçük aile tipi işletmelerde yaşanan ciddi sorunları şu şekilde söyledi: “Küçük aile tipi işletmelerin çoğunda ahırların boşaldığını ve çiftçilik yapmayanların hayvancılığı sürdüremediğini gözlemledim. Besicilik ve süt inekçiliği yapan üreticilerle yaptığım görüşmelerde, orta ölçekli işletmeler dışında sorunun derinleştiğini ve ilerleyen dönemde daha da artacağını bizzat üreticilerden dinledim.” “Hayvan refahını sağlayacak yatırımlara ağırlık verilmeli” Gürer, “Tereyağı ve peynir üreticilerini koruyacak, aynı zamanda sanayiciyi de zor durumda bırakmayacak politikalar geliştirilmelidir. Hayvan refahını sağlayacak yatırımlara ağırlık verilmeli ve özellikle önümüzdeki dönemde sütte oluşacak düşüş göz önünde bulundurularak gerekli önlemler alınmalıdır” şeklinde konuştu. “Yem fiyatlarındaki artış devam ederse ve çiğ süt fiyatı enflasyona karşı korunamazsa, sıkıntılar daha da artacaktır” Gürer, “Günlük politikalarla süreç sürdürülüyor ve bu politikaların en büyük sorunu, besicilerin ve süt inekçiliği yapanların sorunlarına çözüm getirilmemesi. Bu durum, hayvanların kesime gitmesine neden oluyor. İthal hayvanlarla kısmi bir rahatlama sağlanmış gibi görünse de yem fiyatlarındaki artış devam ederse ve çiğ süt fiyatı enflasyona karşı korunamazsa, sıkıntılar daha da artacaktır” diye ifade etti.

Gürer: Üreticiler zor durumda, acil tarım planlaması lazım Haber

Gürer: Üreticiler zor durumda, acil tarım planlaması lazım

CHP Niğde Milletvekili ve Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu Üyesi Ömer Fethi Gürer, Niğde'nin Altunhisar ilçesine patates üreticileri ile bir araya geldi. Üretim maliyetlerinin artmasına rağmen patateslerini üretim maliyetinin yarı fiyatına satmak zorunda kalan çiftçilerin sorunlarını dinledi. Üreticiler, tarımsal üretimde yaşanan maliyet artışlarının ve pazarlama sorunlarının kendilerini zor durumda bıraktığını vurgularken, Ömer Fethi Gürer, bu sorunların çözümü için gereken adımların acil bir şekilde Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından atılması gerektiğini ve bir an önce tarımda planlama yapılması gerektiğini belirtti. CHP Niğde Milletvekili ve Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu Üyesi Ömer Fethi Gürer, Niğde'nin Altunhisar ilçesinde patates hasadının başladığını, ancak üreticilerin fiyatlardan memnun olmadığını belirtti. Gürer, üreticilerin, patates fiyatlarının üretim maliyetlerinin altında gerçekleştiğinden dolayı ciddi sıkıntılar yaşadıklarını ifade etti. Patates üreticisi Mahir Beyazit, üretim maliyetlerindeki artışlara dikkat çekerek şu ifadeleri kullandı: “Tarla icarından tohum ve gübreye kadar bu yıl maliyetler çok yüksek. Patates fiyatı ise beklediğimizin çok altında gerçekleşti. Şu anda patatesin kilosu 4 lira, ancak üretim maliyeti 8-9 lira civarında. Gübrenin, tohumun, tarla icarının, suyun fiyatı arttı ve elektriğe de %38 oranında zam geldi. Geçen yıl patates fiyatları iyiydi ancak bu yıl maliyetlerin bile yarısı; şu anda yarı yarıya zarar ediyoruz.” CHP Niğde Milletvekili ve Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu Üyesi Ömer Fethi Gürer, hem patates üreten hem de patates alım satımı ile uğraşan, üretim ve pazarlama sürecinin içinde olan Şenol Soylu ile görüştü. Gürer'in yaşanan durumu sorması üzerine, Soylu "Bu yıl üretim fazlalığı var, genel olarak üretim fazla olduğu için pazar bulunamıyor" diye yanıt verdi. “Patatesler maliyeti nedeniyle tarlada kalıyor” CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, patates üretimindeki dalgalanmalar ve pazarlama sorunlarına dikkat çekerek şunları söyledi: "Patates bir dönem para ediyor, herkes patates ekiyor. Bu sefer de patates ekince, alım olmuyor. Ayrıca burada gördüğünüz gibi yerdeki bu patatesler büyük şehirlerde 40 liraya satılıyor. Ancak burada çöp oluyor, hayvan yemi oluyor. Bu patatesler maliyeti nedeniyle tarlada kalıyor." “Üreten ürettiğinden para kazansın” CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, Toprak Mahsulleri Ofisi'nin (TMO) ve Tarım Kredi Kooperatifinin  doğrudan ve birinci elden çiftçiden alım yapması gerektiğini belirterek, bu sayede patatesle ilgili sorunların kısmen azalacağını ifade ederek şunları söyledi: “İşin garip tarafı şu: Her yıl ya patates konuşuyoruz ya soğan konuşuyoruz. Bu ülkede farklı illerde, hatta 71 ilde soğan yetişiyor, soğanla ilgili sorun var. Patates yetişiyor, sorun var. Planlama eksikliği, öngörü yetersizliği, programsız üretim buna neden oluyor. Nerede ne kadar ürün yetişecek? Hangisinden daha çok verim alınır? Bunlar önceden bir planlanacak. Tarım ve Orman Bakanlığına çağrıda bulunalım: Türkiye'nin ihtiyacı nedir? İhtiyacı ile ilgili bir yıl önceden planlayın. Buna göre de üreticiye bu yıl 'Niğde bölgesi patates ek ama başka bir bölgeye sen patates ekme' diyelim. Böylece dengeyi sağlayalım, üreten ürettiğinden para kazansın." “Vatandaş sanıyor ki çiftçi para kazanıyor” Gürer, "Vatandaş sanıyor ki çiftçi para kazanıyor. Oysa çiftçinin bu işten para kazandığı yok. Öyle olunca da çiftçi her yıl ürün desenini değiştiriyor. Bir buğday ekiyor, bir patates ekiyor, bir domates ekiyor, bir soğan ekiyor. Bu sefer de ürün çok oldu mu fiyat düşüyor. Onun için bu iş doğru planlanmalı” dedi. “Yerinde geliyoruz, tarlada sorunlarını dinliyoruz, yetkililere sesleniyoruz” CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, “Üreticimizin içinde bulunduğu durum bu. Yerinde geliyoruz, tarlada sorunlarını dinliyoruz, yetkililere sesleniyoruz. Bu süreci doğru yönetmezseniz, önümüzdeki süreçte sorunlar olacak. Görünen o ki yazlık patateste bu sorun varsa, kışlık patateste sorun artarak devam edecek gibi görünüyor. Bir planlama yapılması gerekiyor” diyerek ifade etti.

Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, Eskişehir Günyüzü'nde arpa hasadına katıldı Haber

Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, Eskişehir Günyüzü'nde arpa hasadına katıldı

Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı Eskişehir'in Günyüzü ilçesini ziyaret etti. İlçede yapılan ziyarette Bakan Yumaklı’ya Eskişehir Valisi Hüseyin Aksoy, Büyük Birlik Partisi Genel Başkanı Mustafa Destici, Eskişehir Milletvekili Nebi Hatipoğlu, Günyüzü Kaymakamı Muhammed Raşit Kurt, AK Parti İl Başkanı Gürhan Albayrak, DSİ Genel Müdürü Mehmet Akif Balta, Bitkisel Üretim Genel Müdürü Uğur Erdem, Günyüzü Belediye Başkanı Hidayet Özmen, İl Tarım ve Orman Müdürü Ender Muhammed Gümüş, Eskişehir Orman Bölge Müdürü İsmail Çetin ile kurum amirleri ve köy halkı eşlik etti. Günyüzü ilçesine bağlı Gökpınar Mahallesi'nde Oğuzhan Kıymıkoğlu'na ait arpa tarlasında hasada katılan Bakan Yumaklı biçerdöver kullandı. Tarla sahibinden ürünle ilgili bilgi alan Yumaklı, arpa hasadının ardından gazetecilere yaptığı açıklamada, Türkiye’de hububat hasadının yüzde 60’lık kısmının tamamlandığını ve diğer kısmının da bütün hızıyla devam ettiğini söyledi. “İddia edildiği gibi depoların dolu olması söz konusu değil” Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, "TMO, bu yıl da üreticileri hiçbir şekilde mağdur etmeyecek şekilde, eğer gerekirse geçen yıl kadar ürünü alabilecek kabiliyetle ve kapasitede hazırlıklarını tamamlamış durumda. İddia edildiği gibi depoların dolu olması söz konusu değil. Hatta maalesef bu dezenformasyon biraz daha ileri götürülerek, depoların tamamının ithal ürünle dolu olduğu söyleniyor. Bu da kesinlikle doğru değil. Bu depoların yüzde 90'ının üzerinde bizim ülkemizde üretilen ürünlerden oluştuğunu da söylemek istiyorum. Özellikle stratejik ürünler olarak tabir ettiğimiz hububatın bu yıl için buğday ve arpanın yaklaşık 30 milyon tonluk bir rakama ulaşacağını tahmin ediyoruz. Bu ürünlerin hasadının önceki yıllara nazaran çok daha hızlı bir şekilde gittiğini de takip edebiliyoruz. Dolayısıyla bizlere iklim değişikliğinin en önemli etkilerinden bir tanesi de hasat ve ekim dönemlerinin yaklaşık iki haftaya yakın öne gelmesi söz konusu. Toprak Mahsulleri Ofisi'miz (TMO) piyasa regülasyon görevi kapsamında referans fiyatlar açıkladı. Bu referans fiyatlar tavan fiyat değildir. Bunu her zaman için altını çizerek belirtiyoruz. Dolayısıyla bu referans fiyatın altında bir fiyat oluşması durumunda üreticilerimizin ürünlerini TMO'nun almaya hazır olduğunu buradan bir kez daha altını çizerek belirtmek istiyorum. Bugüne kadar TMO'ya ürününü vermek isteyen üreticilerimiz için 6 milyon tonluk randevu söz konusu. Bunun 2 milyon tonunun TMO'ya verilmesi işlemi gerçekleşti. Malumunuz geçen yıl da TMO yine 13 milyon tonun üzerinde bir ürün alarak, Cumhuriyet tarihinin rekorunu da gerçekleştirmişti” diyerek ifade etti. “TMO, almış olduğu ürünlerin bedelini 45 güne kadarlık bir sürede ödeyecektir” Bakan Yumaklı, Türkiye çapında 600 alım noktası olduğunu ve bu alım noktalarında alımların şu anda bütün hızıyla devam ettiğini vurgulayarak, sözlerini şu şekilde devam etttirdi: “Özellikle içeride bu ürünlere ihtiyacı olan sanayinin, içeride üretilen bizim üreticilerimizin ürettiği ürünleri kullanması adına dahilde işleme rejimi kapsamında başta olmak üzere buğday ve diğer ürünlerin alımını 15 Ekim'e kadar durdurduk. Sanayimiz de içeriden bizim kendi üreticimizin, çiftçimizin ürettiği ürünleri alacak. Aynı zamanda da yine hamdolsun bereketli, geçen sene de öyleydi. Bu sene de öyle bir sezon geçiriyoruz. Eğer mümkün olursa ihracatıyla ilgili olan kısmı da açmış durumdayız. TMO, almış olduğu ürünlerin bedelini 45 güne kadarlık bir sürede ödeyecektir. Bu 45 gün bekleyecek, ondan sonra ödeyecek anlamına gelmez. Yine bu konudaki dezenformasyonu da ben takdirlerinize sunuyorum. Bu zamana kadar 10 Haziran'a kadar alınmış olan ürünlerin parası ödendi. Bu da bir ay bile etmiyor. 30 gün civarında bir süreye tekabül ediyor. Bütün işin hülasası şu, bizim bu cennet memleketimizde elini, emeğini, alın terini, akıl terini dökerek ürün üreten, bu toprağın verimini bizim insanımızın hizmetine sunan çiftçimizin her zaman için biz Bakanlık olarak yanında olacağız. Çünkü Sayın Cumhurbaşkanımızın bu konuda bizlere talimatı vardır. Biz her halükarda çiftçilerimizin, üreticilerimizin o belirlemiş olduğumuz referans fiyatının altında ürünlerini satmamalarını özellikle kendilerinden istirham ediyoruz. TMO hazırdır. Üreticilerimiz ürünlerini verebilirler." Bakan Yumaklı, hasat sezonunun bütün çiftçilere ve memlekete bereketli ve hayırlı olmasını dileyerek konuşmasını bitirdi. Arpa hasadının ardından DSİ'ye ait Gökpınar Göletinde de incelemelerde bulunan Bakan Yumaklı Gecek mahallesindeki üzüm bağında incelemelerde bulundu ve Günyüzü ilçesinin sorunları hakkında bilgi alarak ziyaretini tamamladı.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.