SON DAKİKA

#üretici

İLKHABER-Gazetesi - üretici haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, üretici haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Hatay’da domates fiyatı tarla ile market arasında 2 kat fark ediyor! Haber

Hatay’da domates fiyatı tarla ile market arasında 2 kat fark ediyor!

Hatay’ın Samandağ ilçesinde serada yetiştirilen domatesin tarladaki fiyatı 28 TL olarak belirlenirken, marketlerde aynı ürünün fiyatı 60 TL’ye kadar çıkıyor. Üreticiler, tarlada hasat edilen domatesin fiyatının marketlerde iki katına çıkmasını eleştirerek, bu durumun hem üreticiyi hem de tüketiciyi olumsuz etkilediğini belirtiyor. Özellikle, geçtiğimiz günlerde yaşanan don afeti sonrası fiyatların arttığını ifade eden çiftçiler, fiyat farkının denetlenmesini ve tüketiciye daha uygun fiyatlarla ürün sunulmasını talep ediyor. Don Afeti Sonrası Fiyatlar Arttı Hatay’ın Samandağ ilçesinde serada domates yetiştiren çiftçi Ruhi Yapıcı, yaşanan don afeti sonrası domatesin tarladaki fiyatının 28 TL ile 30 TL arasında değiştiğini ancak marketlerde fiyatların 2 katına çıktığını ifade etti. Yapıcı, "Domatesin fiyatı marketlerde 60 TL civarına kadar çıkıyor. İstanbul’daki marketlerde ise bu fiyat 100 TL’ye kadar yükseldi. Bu durumun çiftçi ve tüketici açısından olumsuz olduğunu düşünüyoruz. Bizim emeğimiz var, ancak bu fiyat artışı, tüketiciyi de mağdur ediyor. Üretici olarak biz de zor durumda kalıyoruz" diye konuştu. Tüketiciler Fiyat Artışından Şikayetçi Tüketicilerin, market fiyatlarının yüksekliği nedeniyle domates alımında zorluk yaşadığını belirten Yapıcı, "Tüketici alacağı bir kiloyu yarım kiloya düşürüyor. Bu durumda en çok zararı tüketici ve üretici görüyor, tüccar ise kar etmeye devam ediyor" dedi. Üretici Tüccar Arasındaki Fark Büyüyor Tarlada domatesin kilogram fiyatı 28 TL olmasına rağmen marketlerdeki fiyat farkı, çiftçilerin emeğini karşılamıyor. Çiftçiler, fiyat artışlarının sebeplerinin denetlenmesi gerektiğini ve tüketicilerin daha uygun fiyatlarla ürün alabilmesi için adımlar atılması gerektiğini vurguluyor.

Gürer: Tarımda plansızlık, üreticiyi de tüketiciyi de mağdur ediyor! Haber

Gürer: Tarımda plansızlık, üreticiyi de tüketiciyi de mağdur ediyor!

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Niğde Milletvekili ve Tarım Orman ve Köyişleri Komisyonu Üyesi Ömer Fethi Gürer, patates ve soğan üreticilerinin yaşadığı sorunlara dikkat çekerek tarımda plansızlığın yarattığı olumsuz sonuçları vurguladı. Gürer, üreticinin emeğinin karşılığını alamadığını, vatandaşın ise yüksek fiyatlarla ürün almak zorunda kaldığını belirtti. Gürer, "Soğan ve patates, her evin temel gıdası ancak üretici büyük zarar içinde” dedi. “Doğru planlama olsaydı, soğan 20 lira olmazdı!" CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, “Patates ve soğan, evlerin olmazsa olmazı. Ancak patates ve soğan üreticileri ürettiklerinden yeterli fayda sağlayamıyor. Patatesi 3 lira civarında bir fiyatla satamıyorlar. Soğanda ise mevsimsel değişimlerle birlikte depoda ürün erken çillendiği için ıskartaya çıkan ürün çoğalıyor. Tonlarca soğan, çöp haline geldi. Şimdi bu soğanlar 30-40 kuruşa hayvan yemi olarak satılıyor. Doğru bir planlama yapılıp çöp olan soğanların çillenmesi önlenseydi, markette soğan 20 lira yerine daha düşük bir fiyata satılabilir ve yurttaşlar da bu ürüne daha uygun bir fiyatla ulaşabilirdi. Ama tablo ortada: Üretiyoruz, ürettiğimizi değerlendiremiyoruz. Üreticimiz sorun yaşıyor, vatandaş ise pahalıya ürün alıyor” diye ifade etti. “Üretimden pazarlamaya kadar tarımda bütüncül bir planlama yapılmalı” Gürer, küresel iklim değişikliğinin tarımsal üretimdeki etkilerine değinerek şunları söyledi: “Küresel iklim değişikliği ile beraber ürünler erken oluşuyor Ya da erken bozuluyor. Bu durum, depolarda ürünlerin zamanından önce çillenmesine neden oldu. Soğan olarak değer bulma özelliğini yitiren ürünler artık sadece hayvan yemi olarak kullanılabiliyor. Böyle olunca vatandaş markette 20 liraya soğan alırken, tonlarca soğan çöp oluyor. Bu sürdürülebilir bir durum değil.  Öngörülebilen, planlanan bir üretim modeli gerekiyor. Bu konuda çalışma yaptıklarını söylüyorlar. O zaman tonlarca soğan niye çöp oluyor? Üretimden pazarlamaya kadar tarımda bütüncül bir planlama yapılmalı. Bu sadece üreticiyi değil, vatandaşın cebini de rahatlatır.” "2024'teki israf, 2025’te de devam ediyor!" Gürer,  “Depolanan soğanlar çillenmeye başlayınca üretici, ürünü ayrıştırmak zorunda kaldı. En azından ayrıştırdığı bir bölümünü satabilmiş ama son günlere kadar iyi giden havalar ile depoda soğanlar yeniden yeşillenmeye başlayınca, satılamaz noktaya gelmiş ve hayvan yemi olmuştur. Üretici çiftçi ile konuştum. Niğde yanında Sivas’ta da ekim yaptığını, patates de ektiğini ve patates zararının soğana göre daha fazla olduğunu anlattı. Iskarta hale gelen tonlarca soğanı hayvan yemi olarak satmak zorunda kaldığını belirtti. Bu ıskarta ürünler ile piyasa dengesi de bozuluyor. Türkiye, 2024 yılında çok sayıda üründe yaşanan israfın 2025 yılında depolanan üründe de sürdüğünü gösteriyor” dedi.

Barut: Üretici ve tüketici desteklenmeden kırmızı et krizi çözülmez Haber

Barut: Üretici ve tüketici desteklenmeden kırmızı et krizi çözülmez

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Adana Milletvekili, TBMM Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu Üyesi Ayhan Barut, Et ve Süt Kurumu'nun (ESK), Ramazan ayı öncesi ette fiyat artışlarının önüne geçmek amacıyla 40 bin canlı hayvan tedariki yapılacağı açıklamasına tepki gösterdi. İktidarın derinleşen sorunları çözmek yerine her seferinde daha önce denenen ve çare olmadığı görülen yollara saptığını anlatan Barut, et dahil gıda krizinin tümüyle önlenmesi için üretenlerin yeterince desteklenmesini, tüketicilerin de ücret ve maaşlarının iyileştirilerek insanca yaşam koşullarının sağlanmasını istedi. "İthalat ve geçici çözümlerle sorun çözülmez, üretime odaklanılmalı" Barut, "İktidar bunu yapmak yerine dışarıdan ithalat ya da içeriden tedarik yollarıyla geçici çözümler bulmaya çalışıyor. 2024 yılında 600 bin canlı hayvan ithalatı için harekete geçildi, 58 bin ton kırmızı et ithalatı yapıldı. Son 22 yılda 6.9 milyon büyükbaş, 3.2 milyon küçükbaş ve 395 bin ton kırmızı et ithal edildi. Toplamda 11 milyar 670 milyon dolar paramız dışarıya ödendi. Şimdi yine tedarik yöntemiyle çözüm arıyorlar. Bunların geçerli olmadığı görüldü. Niye aynı yöntemlerle farklı sonuçlar bekleniyor?" diye ifade etti. "İthalat sevdası hayvancılığı bitirdi, üreticiler zarar ediyor" Ayhan Barut, milyarlarca dolarlık ithalata karşın hayvancılık ve etle ilgili sorunların çözülmediğini, krizin daha da büyüdüğünü belirterek şunları söyledi: "Maaşlar ve ücretler, yüksek enflasyon, artan vergiler ve fahiş zamlarla eriyip gitti. Böyle olunca halkımız alamaz hale geldiği için etin tadını da unuttu. Etinden ve sütünden zarar eden, maliyetler altında ezilen üreticilerimiz ise, sürekli zarar ettiği için dişi hayvanlarını bile kesime gönderiyor. Bunu yaparak maliyetten kurtulmaya çalışıyor. Çözüm üretmesi gereken iktidar kanayan yarayı iyileştirmedi, ithalat sevdasıyla ülke hayvancılığımızı da bitirdi. Şimdi ESK aracılığıyla Ramazan öncesi güya fiyat artışını önlemek için 40 bin hayvan tedarik edeceklermiş. Sorunun boyutunu hala anlamayan, denenmiş yöntemlerle farklı sonuç elde edeceğini sanan iktidarı yanlıştan dönmeye çağırıyoruz. Besicilerimizin can çekiştiği bu dönemde 1 litre sütle 1.5 kilogram yem alınabilmelidir. Yem ve süt paritesine uyulmalıdır. Üreticilerimizin yemden samana, veterinerlik hizmetlerinden mera gereksinimine kadar her sorunu çözülmelidir. Geliri eriyen, alım gücü yok edilen halkımızın derdine derman olunmadan çözüm bulunmayacağı anlaşılmalıdır. Üretim ve üretici odaklı, tüketicileri gözeten sürdürülebilir destekleme modelleri hayata geçirilmelidir."

Gürer: Tüccar alım yapmadı, çiftçiler ürünlerini depoya kaldırdı Haber

Gürer: Tüccar alım yapmadı, çiftçiler ürünlerini depoya kaldırdı

Niğde’de patates üreticileri, alıcı bulamamanın sıkıntısını yaşıyor. Hasadın tamamlanmasına rağmen tüccarın yeterli alımı yapmaması nedeniyle ürünlerini depolara kaldıran çiftçiler, devlet desteği bekliyor. Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, Bağlama kasabasında üreticilerle bir araya gelerek sorunlarını dinledi ve Toprak Mahsulleri Ofisi’nin (TMO) alım yapmaması durumunda ürünlerin çöpe gideceğini ifade etti. Çiftçiler ise maliyetin altında fiyatlara satamadıkları ürünlerinin depolarda bekletildiğini belirterek zor günler geçirdiklerini dile getirdi.  “Tüccar ya da kamu eliyle Toprak Mahsulleri Ofisi gelip almazsa, yine çöp olacak” CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, patates üreticilerinin çaresiz ve desteksiz kaldığını belirtti, Gürer" Patates üreticisi, yeterli alım yapmaya tüccar gelmeyince hasat yaptığı patatesi depoya koydu. Niğde, patates üretiminde 1. sırada; bu yıl 1 milyon ton patates hasadı hedefleniyordu. Ancak, tüccar gelmeyince ürüne talep olmadı ve depolandı. Kamunun da alıma girmemesi üreticiyi zor durumda bıraktı. Doğal olarak, üretici kaygılı; maliyetinin altında bir fiyatla tüccar, üreticinin ürününü almak istedi. Üretici ise ürününü depolayarak bekliyor. Bir süre bu ürün depoda kalacak. Eğer tüccar ya da kamu eliyle Toprak Mahsulleri Ofisi gelip almazsa, yine çöp olacak. Büyük şehirlerde vatandaş, patatesi pahalıya aldığından şikayet ediyor; burada ise maliyeti 6-7 lira olan patates, 3 liraya tüccar almadığı için depoya kondu” diye ifade etti. Patates üreticisi Şükrü Şahin, bu yıl patatesten hiç para kazanamadıklarını belirterek şunları söyledi: " Bu sene patatesten hiç para kazanamadık, tamamını zarar ettik. En az zararı olan çiftçi bile bu sene 1 milyon TL zarar ediyor. Hiç para etmedi, tüccar da gelmedi, işçi parasını ödeyemedik. Normalde bu patates 8-10 lirayken şimdi 3 lira, alan da yok, para veren de yok.” Üretici Ramazan Avşar ise çiftçinin neredeyse tüm mahsullerinin bu yıl para etmediğini ifade etti. Avşar, “Patates çok ekildi deniyor ama çiftçinin hangi ürünü para etti ki? Çiftçinin fasulyesi para etmedi, buğday para etmedi. Biçerdöver parasını zor ödedik, balyaları getiremedik, hayvanımız para etmiyor. İneğimizi satmaya kalkıyoruz, 150bin liralık ineğe 90 bin lira verip pazarlık yapıyorlar. Kavunu karpuzu atıldı, çiftçinin domatesi atıldı, bütün patatesler depoya kondu. İçinde satılanlar bile 3 aylık, 5 aylık çeklerle satıldı. Depoya almaya gücü yetmediği için çiftçi, ürününü 3 aylık, 5 aylık çeklerle sattı ama para da alamadı. Kahvede birbirimize çay ısmarlayamaz hale geldik” şeklinde konuştu. “Borçsuz çiftçi kalmadı” CHP Milletvekili Ömer Fethi Gürer, çiftçilerin bankalara olan borcunun 749 milyar liraya ulaştığını hatırlatarak şunları söyledi: " Borçsuz çiftçi kalmadı. Çiftçiye “daha çok ekin” dediler, çiftçi de ekti.” “Patates üreticisi iktidarın sesleri duymasını istiyor” Gürer, Bakanlığa seslenerek kamunun patates alımı yapması gerektiğini belirtti. Gürer, "Toprak Mahsulleri Ofisi, Tarım Kredi Kooperatifi ve Türkşeker, maliyeti artı makul bir kârla patatesi almalı. Mutlaka maliyet artı makul kâr ile alım yapılmalı. Çiftçi ekime girecek, gübre alacak, ilaç alacak, mazota ihtiyacı var, traktörün gideri var. Yeni ekim dönemi için çiftçiye can suyu şart. Patates üreticisi iktidarın sesleri duymasını istiyor” diye ifade etti.

CHP Niğde Milletvekili Gürer: "Üreticiler kan ağlıyor, tarımdan vazgeçme noktasındalar" Haber

CHP Niğde Milletvekili Gürer: "Üreticiler kan ağlıyor, tarımdan vazgeçme noktasındalar"

CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, Niğde’deki tarım üreticileriyle bir araya geldi. Üreticiler, artan maliyetler ve düşük fiyatlar nedeniyle büyük zarar ettiklerini, ürünlerinin tarlada kaldığını ve gelecek yıl tarımdan vazgeçmeyi düşündüklerini dile getirdi. Gürer, "Üreticiler kan ağlıyor,bu soruna duyarsız kalması kabul edilemez" dedi. Ürünler Tarlada Kaldı Gürer, özellikle biberin tarlada tüccar beklediğini ve bu durumun ciddi bir ekonomik sorun oluşturduğunu belirtti. Biber üreticisi, geçen yıl 22-25 lira olan biber fiyatının bu yıl 8-10 lira arasında olduğunu, üretim maliyetlerinin ise 22-28 lira arasında değiştiğini ve bu şartlarda zarar ettiklerini dile getirdi. Üretici, “Bu ürünü toplayıp hale gönderiyoruz, ancak yeterli talep yok. Geçen yılın üçte biri fiyatına bile satamıyoruz" dedi. "Bu Şartlarda Tarım Yapmayı Düşünmüyorum" Çiftçiler, Cumhurbaşkanı'nın 2019 yılında yaptığı "Ekilmeyen bir metre yer kalmasın" çağrısına uyarak üretime başladıklarını ancak bu yıl yaşadıkları zorluklar nedeniyle tarımdan soğuduklarını belirtti. Üretici, "Seneye büyük ihtimalle bu işi yapmayı düşünmüyorum" ifadeleriyle tarımdan çekilme kararı aldığını vurguladı. Gürer: "Peki, Bu İşi Kim Yapacak?" CHP Milletvekili Gürer, çiftçilerin tarımdan vazgeçme eğiliminde olduğuna dikkat çekerek, "Kiminle konuştuysam, 'Gelecek yıl çiftçilik yapmayacağız' diyorlar. Peki, bu işi kim yapacak?" diye sordu. Üreticiler ise geçim sıkıntısı içinde olduklarını, borçlarını ödeyemediklerini ve finansal çözümler beklediklerini belirtti. Borçlar Ertelenmeli, Çözüm Üretilmeli Biber üreticileri, finansal sıkıntılarını aşabilmek için borçların ertelenmesi gerektiğini vurguladı. Gürer, bu konuda kanun teklifi verdiklerini ancak iktidarın bu sorunu ciddiye alarak çözüm üretmesi gerektiğini söyledi. Üreticiler, artan maliyetler ve düşük fiyatlar nedeniyle üretimin sürdürülebilir olmadığını ifade etti. “Üretici Kan Ağlıyor” Ömer Fethi Gürer, Çukurkuyu’da karpuz, kavun, biber ve domatesin tarlada kaldığını, üreticilerin ekonomik anlamda büyük bir daralma yaşadığını belirtti. Gürer, "Üreticimiz diyor ki, 'üretime katkım olsun diye bu işe başladım ama en iyi şekilde değer bulacak ürün bile değer bulmuyor.'" sözleriyle tarımın içinde bulunduğu çıkmazı gözler önüne serdi. Üretici: "Farklı Ürünler Denedim Ama Hepsi Zararda" Üreticiler, ürün çeşitlendirmesi yapmalarına rağmen her üründe zarar ettiklerini ve bu şartlarda tarım yapmanın artık mümkün olmadığını ifade etti. "Bu şekilde devam ederse tarımdan vazgeçeceğiz," diyen üreticiler, borçlarının ertelenmesini ve acil çözüm üretilmesini talep ediyor.

Dr. Jale Nur Süllü: Çiftçi üretiyor, ama zarar ediyor Haber

Dr. Jale Nur Süllü: Çiftçi üretiyor, ama zarar ediyor

CHP Eskişehir Milletvekili Dr. Jale Nur Süllü, artan maliyetler nedeniyle ürünlerini zararına satmak zorunda kalan ve emeklerinin karşılığını alamayan domates üreticilerini ziyaret etti. Üreticilerin sorunlarını yerinde dinleyen Süllü, yaş sebze ve meyve üreticilerinin büyük bir çıkmazda olduğunu belirtti. Eskişehir Yaş Sebze ve Meyve Üreticileri Birliği Başkanı Yıldıran Kılıç ile de bir araya gelen Süllü, üreticilerin maliyetlerin altında ezildiğini ve acilen bir tarım planlamasına ihtiyaç duyulduğunu vurguladı. Süllü, “Çiftçi ne üretse zarar ediyor; ürünleri tarlada kalıyor” Jale Nur Süllü, “Eskiden çiftçi bir üründen zarar ediyorsa diğer bir üründen kâr ederek üretime devam ediyordu. Bu yıl ise çiftçi ne üretse zarar ediyor; ürünleri tarlada kalıyor. Sadece domates üreticisi değil, biber, kavun karpuz üreticisi de ürününü tarlada çürümeye terk ediyor” diye ifade etti. Süllü, “Maliyetin altında tarladan satış yapınca zarar büyük” Süllü’nün görüştüğü üreticiler ise sorunlarını şu şekilde dile getirdi: “35 liraya domatesin çimini alıyoruz. İlacıdır, gübresidir, naylonudur; 35 lira da öyle maliyeti oluyor. İşçilik de cabası. Maliyetin altında tarladan satış yapınca zarar büyük.” Kılıç, “Türkiye genelinde tarımda acilen bir planlamaya ihtiyaç var” Sebze ve Meyve Üreticileri Birliği Başkanı Yıldıran Kılıç, “Tarlada domates 7, 8 lira. Eylül’de ürün bollaşınca daha da düşer. Fiyat işçiliği ancak, kurtarıyor. Fide, ilaç, tohum, gübre hepsi büyük maliyet Küresel ısınma, susuzluk var. Virüs hastalıkları artıyor. Bu yıl, Eskişehir’de üretilen ürünlerin yüzde 60’ı tarlada kalacak. Üretici büyük sıkıntıda. Türkiye genelinde tarımda acilen bir planlamaya ihtiyaç var” dedi. Süllü, “Maliyeti karşılamayan ürünler, tarlada çürümeye bırakılmış; vatandaş ise raflarda ürünlere ulaşamıyor” Süllü tutarlı bir tarım politikası olmamasının, üreticiye de tüketiciye de maliyetinin ağır olduğunu belirterek şunları söyledi: “İktidarının duymadığı çiftçimiz, sesini duyurmak için, traktörleriyle yollara düşmüş. Maliyeti karşılamayan ürünler, tarlada çürümeye bırakılmış; vatandaş ise raflarda ürünlere ulaşamıyor; beslenemiyor.”

Ömer Fethi Gürer, Niğde’de şeker pancarı üreticilerinin sorunlarını yerinde inceledi Haber

Ömer Fethi Gürer, Niğde’de şeker pancarı üreticilerinin sorunlarını yerinde inceledi

CHP Niğde Milletvekili ve Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu Üyesi Ömer Fethi Gürer, Niğde’de şeker pancarı üreticilerinin karşılaştığı sorunları yerinde incelemek için köyleri ziyaret etti. Şeker pancarı ekiminde düşüş yaşandığını belirten Gürer, çiftçilerin artan maliyetler, su sıkıntısı ve özelleşen fabrikaların getirdiği zorluklarla mücadele ettiğini vurguladı. Üreticilerin taleplerini dinleyen Gürer, şeker pancarının stratejik önemine dikkat çekerek, tarım politikalarının yeniden gözden geçirilmesi gerektiğini ifade etti. “Pancar rekoltesinde düşüş bekleniyor” CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, “Pancar, sözleşmeli tarım yapılan ürünlerimizden biri. Bu yıl pancarda TÜİK’e göre. %2'lik bir rekolte düşüşü bekleniyor ve 23 milyon ton civarında bir üretim olacağı tahmin ediliyor. Bu yıl avans fiyatı hali hazırda çiftçiyi memnun edecek bir fiyat açıklanmadı. 20 Eylül'de başlayacak olan kampanya öncesinde çiftçinin beklentisi, 2500 liranın altında bir pancar fiyatının girdi maliyetlerini karşılamayacağı yönünde” ifadelerini kullandı. “Kotayı doldurmadığımızda bizden para kesiyor” Pancar üreticisi Naci Aralcıoğlu ise yaşadığı zorlukları dile getirerek şunları söyledi: “Bizim giderlerimiz gübre, mazot, elektrik enerjisi ve işçilik olarak ayrı bir maliyet oluşturuyor. Bölgedeki fabrika özelleştirildi, istediğim zaman ürünü getir diyor, kota uyguluyor. Geçen sene bu yüzden büyük sıkıntı çektik. Randevu veriyor ama istediği zaman almıyor. Kotayı doldurmadığımızda bizden para kesiyor. 100 ton verirsen kota primi veriyor.” “Kuraklık ve su kaynaklarının azalması” CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, kuraklık sorununun çiftçiyi zor durumda bıraktığını belirterek, “Bu şartlarda verimli üretim yapmak zorlaşıyor. Eğer açığınız olursa ceza ödemek zorunda kalıyorsunuz. Bu yıl pancar üreticisi olarak bir umudunuz var mı?” diye sordu. Aralcıoğlu, “2500 lira civarındaki bir fiyat bizi ancak kurtarır. Çünkü mazot pahalı, enerji yüksek, elektrik masrafları artıyor. Sulama suyu en az 15.000 lira geliyor, her dinamoda üçer tane fıskiye var. Kuraklıktan dolayı sulama sıkıntısı çektik ve faturalar 15-20 bin lira arasında geliyor, ödemekte zorlanıyoruz” diye yanıtladı. “Pancar su isteyen bir ürün ve yeterli su verilmezse kuruyor” CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, “Mevsim kurak gidince çiftçi yeraltı suyundan faydalanıyor ama yeraltı suyu da her yıl çekiliyor, suda azalma var. Bu durum pancar üretiminde büyük bir problem yaratıyor. Pancar su isteyen bir ürün ve yeterli su verilmezse kuruyor. Şeker pancarı, stratejik bir ürün. Şeker ihtiyacımızı karşılamanın dışında, küspe ve melas gibi alanlarda da fayda sağlıyor. Ancak özelleşen fabrikalar, yeni kurallar getiriyor ve bu da üretimi zorlaştırıyor” diye ifade etti. “Çiftçi %80 oranında ekim yapmadı” Aralcıoğlu, pancar üretiminin düştüğünü belirtti: “Bu yıl ekim çok az oldu. Çiftçi %80 oranında ekim yapmadı. Köyde 1.000 ton ancak çıkar, şeker pancarı ekimi %80 oranında düştü. Köyde 10 kişi falan ekim yaptı, millet kazanamayınca ekmiyor. Geçen sene süreci çok zorlaştırdılar, alırken beklettiler. Bu nedenle millet üretimden tiksindi. Fabrikaların özelleşmesi zararı millete yansıttı, çiftçi de ekimi bırakıyor” dedi. “Şeker pancarı stratejik bir ürün" CHP’li Ömer Fethi Gürer, şeker pancarının stratejik önemine dikkat çekerek şunları söyledi: “Şeker pancarı ekimi, çapası, bakımı, sökümü, nakliyesi ve işlenmesiyle uzun bir süreç. Bu süreçte işçiliğin yanı sıra esnaf da yararlanıyor. Bu nedenle şeker pancarına sahip çıkılması gerekiyor. Üreticiler şikayetlerini bizimle paylaşıyor ve biz de bu durumu yetkililere duyuruyoruz. Özelleşen fabrikaların getirdiği ağır şartların esnetilmesi gerekiyor. Devlet, daha önceki dönemde şeker pancarını çiftçi söktüğünde “kantar” denen yerlerde toplayıp peyderpey fabrikaya alırdı. Fire çiftçi adına azalırdı. Şimdi ise fabrikalar randevu verip benim ihtiyacıma göre getir diyor. Bu durum da fireyi artırıyor ve sorunlu bir süreç devam ediyor. Problemin çözümü, iktidarın doğru bir üretim planlaması yapmasıyla mümkün. Ayrıca, bölgede su kaynaklarının azlığı nedeniyle şeker pancarının su isteği yüksek olan yerlerde ekimiyle ilgili bir planlama yapılması gerekiyor.”

Kılıçer: Ekonomi yönetimimizden ihracatçıya nefes aldıracak finansal destekler bekliyoruz Haber

Kılıçer: Ekonomi yönetimimizden ihracatçıya nefes aldıracak finansal destekler bekliyoruz

Temmuz ayında Türkiye'nin mobilya, kağıt ve orman ürünleri ihracatı, ülke ortalamasının üzerinde bir büyüme gösterdi. Sektör genelindeki ihracat yüzde 16,6 artışla 707 milyon doları aşarken, AKAMİB'in ihracatı yüzde 9 artışla 72 milyon doları geçti. Ancak, AKAMİB Başkanı Onur Kılıçer, artan girdi maliyetleri ve döviz kurunun enflasyona paralel artmamasının fiyat rekabetçiliğini olumsuz etkilediğini belirterek, acil önlemler ve finansal destek çağrısında bulundu.Sektörün temmuz ayında Türkiye genelinden yaptığı ihracatta en başarılı ilk beş pazarı Irak, Birleşik Krallık, Libya, ABD ve Almanya oldu. İlk 10 pazarın tamamında ihracat artışı sağlanırken, Yunanistan’a yaklaşık yüzde 104, Libya’ya yüzde 91’lik artışlar dikkat çekti. AKAMİB’in temmuz ayı ihracatında da Irak ilk sırada yer aldı. Irak’ı sırasıyla; Libya, Romanya, Almanya ve Fransa takip etti. İlk 10 pazarın 9’unda artış kaydedilirken, sadece Almanya’ya yüzde 2,7’lik düşüş yaşandı. Avusturya’ya yüzde 247’lik rekor artış sağlandı. “Yıl sonuna kadar aynı performansı sürdürmek istiyoruz” Temmuz ayı ihracatını değerlendiren AKAMİB Başkanı Onur Kılıçer, yılbaşından bu yana siparişlerin artmaya devam ettiğini belirterek şunları söyledi:“Temmuz ayında başa baş bir seviye oldu. Temmuz ayında değer bazındaki artış ile 7 aylık periyotta da artışa geçtik. Bu açıdan önemli bir eşiği geride bıraktık. Yıl sonuna kadar aynı performansı sürdürmek istiyoruz.” “Üretici-ihracatçıları korumak için acil önlemler alınmalı” Talepteki artışa rağmen karlılıkların düşük seviyede kaldığına dikkat çeken Kılıçer, “Girdi maliyetlerimiz çok fazla arttı. Kur da uzun süredir artış kaydetmedi. Kurun enflasyona paralel şekilde artmayışı, yüksek girdi maliyetleri nedeniyle satış fiyatlarını da olumsuz etkiliyor. Rakiplerimize göre pahalı durumdayız. Firmalarımız müşteri kaybetmemek adına gerektiğinde karlılıklarından feragat ederek satışlar yapıyor. Üretici-ihracatçıları korumak için acil önlemler alınmalı. Aksi halde ilerleyen aylarda hem ülke hem sektör ihracatımızda olumsuz bir tablo ile karşı karşıya kalabiliriz. Ekonomi yönetimimizden ihracatçıya nefes aldıracak finansal destekler bekliyoruz” diye ifade etti.

Ayhan Barut: Narenciye üretimiyle milyonlarca insanımız geçim sağlamakta Haber

Ayhan Barut: Narenciye üretimiyle milyonlarca insanımız geçim sağlamakta

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Adana Milletvekili, TBMM Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu Üyesi Ayhan Barut, Meclis'te güney illeri ve KKTC'deki narenciye üreticilerinin sesinin duyulması çağrısı yaptı. Milyonlarca yurttaşın geçim kaynağı olan narenciyede üretimin ve üreticilerinin desteklenmesini talep eden Barut, ihracatın önündeki engellerin de kaldırılmasını istedi. "Hem Türkiye'de hem da Kıbrıs'ta narenciye üreticilerinin sorunları ve talepleri var” Barut, " Ülkemiz ve yavru vatanımız KKTC'de narenciye üretimi, gıda güvenliğimiz ve ekonomi için hayati önemdedir. Narenciye üretimiyle milyonlarca insanımız geçim sağlamakta, gıda egemenliğimiz de korunmaktadır. Hem Türkiye'de hem da Kıbrıs'ta narenciye üreticilerinin sorunları ve talepleri var" dedi. "Türkiye'de narenciye üretimi ve üreticilerinin desteklenmesini istiyoruz” Narenciye üretimi ve üreticilerinin desteklenmesini, ihracatın önündeki engellerin de kaldırılmasını öneren Ayhan Barut, şunları söyledi: "Üretim maliyetlerindeki artıştan Akdeniz Meyve Sineği başta olmak üzere bütün zararlılarla mücadeleye, ürünlerimizin ederi fiyatlardan satılmasından ihracatın önündeki engellerin kaldırılmasına kadar çok fazla konuyu konuşmamız gerekiyor. Niye konuşacağız? Çünkü doğru çözüm için tartışmamız şart. Hem KKTC'de hem de Türkiye'de narenciye üretimi ve üreticilerinin desteklenmesini istiyoruz. Üretim maliyetlerinin düşürülmesini, çiftçinin desteklenmesini, ihracatın önünün açılarak teşviklerin arttırılmasını bekliyoruz. Tarımsal üretim ve üreticilerimizin sesini duyun, destek olun!”

Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
logo
İLKHABER-Gazetesi En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.