SON DAKİKA
Hava Durumu

#Türk Tabipleri Birliği

İLKHABER-Gazetesi - Türk Tabipleri Birliği haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Türk Tabipleri Birliği haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Adana’da sağlık çalışanları 14 Mart’ta Beyaz Yürüyüşte buluşuyor Haber

Adana’da sağlık çalışanları 14 Mart’ta Beyaz Yürüyüşte buluşuyor

Türk Tabipleri Birliği (TTB) ve sağlık emek-meslek örgütleri, 14 Mart Tıp Bayramı Haftası’nda sağlık sistemindeki sorunlara dikkat çekmek amacıyla ülke genelinde bir günlük iş bırakma eylemi gerçekleştirecek. Bu kapsamda Adana’da da hekimler ve sağlık çalışanları iş bırakarak taleplerini kamuoyuna duyuracak. Adana Tabip Odası Başkanı Uzm. Dr. Özden Polatöz, 14 Mart’ın artık bir kutlama günü olmaktan çıkıp sağlık çalışanlarının taleplerini dile getirdiği bir mücadele gününe dönüştüğünü belirtti. Polatöz, “Başka bir sağlık sisteminin mümkün olduğunu vurgulamak ve mevcut sorunlara çözüm talep etmek için 14 Mart’ta alanlarda olacağız” dedi. Adana’daki iş bırakma eylemi kapsamında sağlık çalışanları 14 Mart sabahı Atatürk Parkı’nda bir araya gelerek Atatürk Anıtı’na çelenk sunacak. Ardından Kasım Gülek Köprüsü’nden Uğur Mumcu Meydanı’na kadar “Beyaz Yürüyüş” gerçekleştirecekler. Meydanda düzenlenecek basın açıklamasıyla taleplerini dile getirecekler. Uzm. Dr. Polatöz, “Hekimler ve sağlık çalışanları 14 Mart’ta alanlarda olacak” Adana Tabip Odası Başkanı Uzm. Dr. Özden Polatöz, konuyla ilgili yaptığı açıklamada, 14 Mart Tıp Bayramı’nın artık bir kutlama günü olmaktan çıkıp taleplerin dile getirildiği bir mücadele gününe dönüştüğünü belirterek şunları söyledi: 14 Mart Tıp Bayramı’nda ülke genelinde iş bırakacaklarını söyledi. 14 Mart sabahı saat 09:00’da Atatürk Parkı’nda bir araya gelerek Atatürk Anıtı’na çelenk sunacaklarını belirten Polatöz şunları söyledi: “Ardından ise öğle saatlerinde Kasım Gülek Köprüsü’nde toplanıp önlüklerimizle ‘Beyaz Yürüyüş’ gerçekleştireceğiz. Buradan Uğur Mumcu Meydanı’na kadar yürüyecek ve meydanda taleplerimizi içeren basın açıklaması yapacağız. Biz bu süreçte hedefimiz başka bir sağlık sisteminin mümkün olduğunu, başka bir sağlık çalışma ortamının mümkün olduğunu söylüyoruz. Artık kutlama dışında taleplerimizin dile getirerek haftamızı kutlayacağımız bir ortamdayız.” Eren, "Sağlıkta kriz derinleşiyor, çözüm için birlikte mücadele etmeliyiz" Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Başkanı Erol Eren ise sağlık sistemindeki mevcut sorunlara dikkat çekerek, “Ağzına kadar dolu poliklinikler. Beş dakikaya inmiş muayene süreleri. Günlerce randevu düşürmeye çalışan vatandaşlar. Mahşer yerini andıran aciller. Yenidoğan çetesi gibi olaylar derken, Türkiye sağlık sistemi çöktü. Altında kalan hekimler, sağlık çalışanları, hastalar. Kazananlar ise, özel hastane patronları oldu. Oysa bugünkünden çok daha iyi, çok daha nitelikli, sağlık hizmeti sunacak başka bir sağlık sistemi mümkün.  Kamucu - toplumcu bir sağlık sistemi için gelin birlikte mücadele edelim” diye ifade etti. Eren, "Sağlıkta şiddet ve çalışma koşulları acil çözüm bekliyor" Eren, sağlık emekçilerinin geçmiş yıllarda 14 Mart haftasında daha çok sağlıkta şiddet, özlük hakları ve çalışma koşulları gibi konuları gündeme getireceğini ifade ederek, “Hekimler ve sağlık emekçileri için 14 Mart Sağlık Haftası Tıp Bayramı taleplerini kamuoyuyla paylaşacakları günlerdi. TTB ve SES geçmiş yıllarda 14 Mart haftasında daha çok sağlıkta şiddet, özlük hakları, çalışma koşulları gibi konuları öne çıkarırdı. Bu sene ise, "sağlık sistemi çöktü " tespitinden yola çıkarak. Başka bir sağlık sistemi mümkün mücadele programı oluşturuldu. Çok da doğru yapıldı. Sağlık öyle bir hale geldi ki neresinden tutsanız, elinizde kalıyor. Neresini yamamaya çalışsanız öbür tarafından patlıyor. Nitekim görüyoruz” şeklinde konuştu. 14 Mart’ta Beyaz Yürüyüş’te hekimler ve sağlık çalışanları taleplerini haykıracak TTB ve SES'in sağlık sistemine alternatif öneriler sunmak amacıyla başlattığı "Beyaz Yürüyüş", İstanbul'dan Ankara'ya kadar olacağını belirterek şunları söyledi: “Bu etkinlikler de sağlık sistemi finansmanından, hizmet sunumuna, sağlık emek gücünden, sağlık hizmet sunumuna kadar bir dizi konu masaya yatırılıyor. Bir yandan da TTB'nin ve SES 'in alternatif sağlık sistemi önerisi için raporlar hazırlanıyor. Nihai rapor 14 Mart haftasında kamuoyuna açıklanacak. Program kapsamında İstanbul'dan Ankara'ya. Beyaz Yürüyüşe başladık. Yürüyüş önceki gün akşam 19.00' da Kadıköy İskele Meydanı’ndan kitlesel uğurlama ile başladı. Çarşamba günü saat 10.30 'da Gebze, 12.30 'da İzmit Kent Meydanı’nda basın açıklamaları ve yürüyüşler, akşam da Mimarlar Odası’nda hekimlerle buluşma var. Perşembe günü Balıkesir şehir merkezinde yürüyüş ve basın açıklamasının adresi Ali Hikmet paşa meydanı. Aynı gün Bandırma'ya geçiyor saat 14.30 'da Bandırma Eğitim ve araştırma Hastanesi'nde ki basın açıklamasından sonra da Eskişehir ' e geçeceğiz. Eskişehir'deki buluşma COVİD- 19 salgınında yitirdiğimiz sağlıkçıların anısına Tepebaşı belediyesi tarafından yaptırılan Varlığımız Sağlığımız Anıtı, yürüyüş ve basın açıklaması ise Eskişehir Tabip Odası önünde olacak. Akşam da Yunus Emre kültür merkezi'nde hekimler ve Eskişehir Emek Demokrasi platformu ile buluşma var. Beyaz Yürüyüşün sonunda Cumartesi günü saat 13.00 'te Ankara'da Makine Mühendisleri Odası'nın Selanik Caddesi'ndeki Eğitim ve Kültür Merkezi'nde Büyük Hekim ve Sağlık Çalışanları Buluşması var. O gün Türkiye'nin dört bir yanından gelecek hekim ve sağlık emekçileri ‘Başka Bir Sağlık Sistemi'ni konuşacak, tartışacak hem de TTB 'nin ve SES ' in 14 Mart programına hep birlikte karar verecek. TTB, hekimler ve sağlık emekçileri için yoğun bir hafta olacak. Çöken sağlık sisteminin altında kalan herkesin katkısına, katılımına desteğine ihtiyaç var.  Beyaz yürüyüşe destek olarak 1 Mart 'ta Ankara'dayız.”

Adana’da hekimlerin kitapları, tıp öğrencilerine burs oluyor Haber

Adana’da hekimlerin kitapları, tıp öğrencilerine burs oluyor

Türk Tabipleri Birliği (TTB) Dr. Ali Özyurt Kültür Sanat ve Edebiyat Kolu organizasyonu ile Adana’da gerçekleştirilen ‘Yazan Hekimler Çukurova’da’ Söyleşi ve İmza Günü etkinliği, edebiyatseverleri bir araya getirdi. Etkinlikte satılan kitapların tüm geliri, Tıp Fakültesi öğrencilerine burs olarak verilecek. Dr. Ayşegül Tözeren ve Dr. Okan Toygar’ın moderatörlüğünde, Dr. Fatih Balkan, Dr. Nilüfer Benal, Dr. Gönül Malat, Dr. Ali İhsan Ökten, Dr. Meral Saklıyan, Dr. Esin Şenol ve Dr. Veysi Ülgen ile Dr. Süheyl Ökten, kitaplarını imzalayarak katılımcılarla buluştular. “Hekimler, yaşamı sevgi ve bilgiyle dokunarak zenginleştirir” Adana Tabip Odası Başkanı Uzm. Dr. Özden Polatöz etkinlikte yaptığı konuşmada, hekimliğin sadece bir meslek değil, aynı zamanda insanı anlamayı ve yaşamına dokunmayı gerektiren bir sanat dalı olduğunu belirterek şunları söyledi: “Hekimlik, yalnızca bir meslek değil, aynı zamanda insanı anlamayı ve onun yaşamına dokunmayı gerektiren bir sanat dalıdır. Unutulmamalıdır ki yaşam yolu, doğru kişi ile yürüyorsan keyif verir. Sevgiyle ve bilgiyle donandığında serüvene dönüşür. Bilgelik yolumuzu aydınlatan hekimlerimizin kaleminden çıkan edebiyat eserleri, sadece meslektaşlarımızın değil, aynı zamanda toplumun ruhuna da hitap edecektir. Bugün burada, edebiyat ve sanatla zenginleşen bu değerli ruhun bir yansımasına hep birlikte tanıklık edeceğiz.” “Yeni yönetmelik halkın ve hekimlerin yararı için geri çekilmeli” Uzm. Dr. Polatöz, “Bildiğiniz gibi uzun zamandır vergide adalet talebimizi bakanlığa duyurmaya çalışıyoruz. Yetmezmiş gibi üstüne üstlük eziyet niteliğinde bir yeni yönetmelik çıkararak meslektaşlarımıza ve halkımıza eziyet ediliyor. Halkın ve meslektaşlarımızın yararına olmayan bu yönetmeliğin geri çekilmesi için birinci basamakta üç kez iş bıraktık. İki ve üçüncü basamaktaki meslektaşlarımızda bir gün iş bırakarak destek verdi. Unutmasınlar ki halkın, hekimin ve sağlık emekçilerinin işine yaramayan bu yönetmelik geri çekilmez ise eylemlerimizi arttırarak sürdüreceğiz. Haklı mücadelemizde kararlıyız. Bu anlamda bugün burada bu etkinliğin düzenlenmesinde emeği geçen Türk Tabipleri Birliği Dr. Ali Özyurt Kültür Sanat ve Edebiyat Kolu'na, katılımcı meslektaşlarıma ve kitap satın alarak üniversite öğrencilerimize destek olan herkese sonsuz teşekkür ediyorum” şeklinde konuştu. Etkinlik, yazarların yaşamlarından kesitler sunduğu söyleşinin ardından katılımcıların sorularını yanıtlamasıyla devam etti. Adana Tabip Odası Yönetim Kurulu Üyeleri, etkinliğe katılanlara teşekkür ederek belgelerini takdim etti.  

Aile hekimleri 5-6-7 Kasım'da iş bırakıyor! Aile hekimleri neden üç gün iş bırakıyor? Haber

Aile hekimleri 5-6-7 Kasım'da iş bırakıyor! Aile hekimleri neden üç gün iş bırakıyor?

Aile sağlığı merkezlerinde çalışan hekimler, hemşireler ve ebeler, 1 Kasım'da yürürlüğe giren Aile Hekimleri Sözleşme ve Yönetmeliği’ni protesto etmek amacıyla ülke genelinde üç gün boyunca iş bırakma kararı aldı. Türk Tabipleri Birliği (TBB) ve diğer ilgili sendika ve derneklerden oluşan 14 kuruluşun desteğiyle gerçekleştirilen bu eylemde, ASM çalışanları yönetmeliğin getirdiği düzenlemelere yönelik ciddi itirazlarını dile getiriyor. ASM ÇALIŞANLARI NEDEN İŞ BIRAKIYOR? ASM çalışanları, Sağlık Bakanlığı’nın sağlık sorunlarına köklü çözümler getirmek yerine, yönetmelikte yalnızca ödeme sistemine odaklandığını belirtiyor. İş bırakma eylemine katılan sağlık çalışanları, yönetmeliğin şu gerekçelerle sağlık hizmetlerini olumsuz etkilediğini savunuyor: Birinci basamak sağlık hizmetlerinin güçlendirilmesi yerine, ödeme düzenlemelerine odaklanılması Koruyucu sağlık hizmetlerinin geliştirilmesine yönelik düzenlemelerin bulunmaması Hasta ve hekim arasında gerginlik yaratabilecek uygulamaların yer alması ve şiddet riskini artırması Reçeteleme ve sevklerde sınırlama getirilerek hekim bağımsızlığının kısıtlanması Performansa dayalı karmaşık kriterlerin halk sağlığına katkı sağlamaması Hekimlerin iş ve gelir güvencesinin ortadan kaldırılması Hemşire ve ebe eksikliğinin giderilmemesi ve istifaları artırabilecek uygulamaların getirilmesi ASM ÇALIŞANLARININ TALEPLERİ NELER? Aile sağlığı merkezi çalışanları, Sağlık Bakanlığı’ndan kamu sağlığını önceleyen ve sağlık çalışanlarının çalışma koşullarını iyileştiren düzenlemeler talep ediyor. ASM çalışanlarının başlıca talepleri şunlar: Aile sağlığı merkezlerinin fiziki ve tıbbi donanımının kamu tarafından sağlanması Nitelikli sağlık hizmeti sunulabilmesi için yeterli zaman ve olanak tanınması Koruyucu sağlık hizmetlerinin öncelendiği, hekim başına iki bin kişiyi geçmeyen bir nüfus sınırıyla ASM sayısının artırılması Kadrolu ve güvenceli istihdam modeliyle yeterli sayıda hemşire, ebe ve teknisyen görevlendirilmesi; aşı gibi koruyucu sağlık uygulamalarının desteklenmesi Aile hekimlerine ve sağlık çalışanlarına kesintisiz, emekliliğe yansıyan tek kalem maaş ödenmesi Gelire katkısı yüzde 20’yi aşmayacak, hizmet kalitesini ödüllendiren bir performans sistemi oluşturulması ASM çalışanları, taleplerinin karşılanması durumunda sağlık hizmetlerinde kalitenin artacağına ve halk sağlığının daha iyi korunacağına inanıyor.

TTB Başkanı Alpay Azap Adana'da deprem ve maymun çiçeği vakalarını gündeme getirdi Haber

TTB Başkanı Alpay Azap Adana'da deprem ve maymun çiçeği vakalarını gündeme getirdi

Türk Tabipleri Birliği (TTB) Başkanı Dr. Alpay Azap, Adana'da gerçekleştirdiği ziyaret sırasında hem 6 Şubat depreminin etkilerini hem de Maymun Çiçeği hastalığının yayılma riskini gündeme getirdi. Adana Tabip Odası'ndaki toplantıda, deprem sonrası sağlık hizmetlerinin değerlendirilmesinin yanı sıra, Maymun Çiçeği vakalarının Kovid-19 gibi bulaşıcı olmadığı ancak dikkatli olunması gereken bir hastalık olduğu vurgulandı. TTB Başkanı Azap, Adana'nın afet müdahalelerindeki başarısını övgüyle karşılarken, ilerleyen günlerde diğer deprem bölgelerinde de değerlendirmelerde bulunacaklarını belirtti. Uzm. Dr. Polatöz, “Oda olarak toplum sağlığında koruma misyonumuz var” Adana Tabip Odası ve Mersin Tabip Odası Yöneticilerinin ve hekimlerin yoğun katılım gösterdiği ziyarette deprem sürecinde başarılı ‘Afet Müdahale’ gerçekleştirdiklerini ifade eden Adana Tabip Odası Başkanı Uzm. Dr. Özden Polatöz, “Öncelikle Adana’mıza hoş geldiniz. Yaşanan deprem sürecinde hem çalışma hem de sağlık hizmeti sunmada Adana lojistik merkez oldu. Deprem bölgelerine önceki yönetimlerimiz ve üyelerimiz aileleriyle birlikte seferber olduk. Biz oda yöneticileri olarak sadece üyelerimizin değil toplum sağlığını da korumak gibi bir misyonumuz var. TTB ile her zaman ortak hareket ediyoruz. Uzun zamandır eşit, ulaşılabilir bir sağlık sistemi seslenişimiz var. Deprem öncesi zaten uzman hekim bulmak zorken deprem sonrası şartlar daha da ağırlaştı. Depremden etkilenen insanların tedavisiz kalmaları, önemsenmemeleri, özellikle travma sonrası stres bozukluğu yaşandı. Bunlar tedavi edilmedikçe şikayetler arttı. Diğer illerden sevkler arttı. Sağlığa ulaşım konusunda da yetersizlikler yaşandı. ÇÜ Tıp Fakültesi fiziki binası ve Balcalı Hastanemiz aldığı hasardan dolayı hizmet veremedi. Ama YÖK yine de kontenjan sayısını arttırdı. Deprem yaralarının biran önce sarılması, tüm şehirlerimizin afete hazırlıklı olması, Tıp Fakültesi ve Balcalı hastanemizin sağlıklı hizmet verebilmesi için fiziki şartların ivedi olarak düzeltilmesi şarttır. Adanamıza bizleri ziyarete gelmenizden onur duyduk. Görevinizde başarılar diliyoruz” diye ifade etti. TTB 2. Başkanı Dr. Mualla Pınar Saip, Genel Sekreter Dr. Hilmi Önder Okay ile YK Üyeleri Dr. Ali Karakoç, Dr. Nilüfer Ustael, Dr. Ali Osman Karababa, Dr. Mehmet Şerif Demir, Dr. Ayşegül Ateş Tarla’nın da katıldığı ziyarette Adana Tabip Odasının 6 Şubat depreminde gösterdiği performans ve destek için hem teşekkür etmek hemde değerlendirme yapmak için Adanaya geldiklerini söyleyen TTB Başkanı Dr. Alpay Azap, yaptığı konuşmada “Ülkemiz büyük depremler yaşadı. En son Şubat depremlerini yaşadık. Türk Tabipleri Birliği olarak deprem bölgesinde ki hekim arkadaşlarımızla konuşmak, onların sorunlarını dinlemek, olabildiğince sorunların çözümü için yardımcı olabilmek ve onların görüşlerini, önerilerini alabilmek için deprem bölgesine 3 günlük bir gezi düzenledik. Adana'yla başladık. Ardından Hatay, Osmaniye, Malatya ve Adıyaman’a uğrayacağız. Sonrasında da Gaziantep ve Malatya planımız var.” Azap, “Maymun Çiçeği vakası Kovid gibi bulaşan bir enfeksiyon değildir” Dünya Sağlık Örgütü'nün daha önce Batı Afrika Klade olarak ilan ettiği Maymun Çiçeği vakaları azalırken 2022 yılında Afrika’da ortaya çıkan Kongo Havzası Klade vakalarını duyurduğunu da ifade eden TTB Başkanı Dr. Alpay Azap şunları söyledi: “Afrika dışında da İsveç’te de Maymun Çiçeği vakası bildirildi ama bildirilmemiş olması, dünyaya yayılmadığı anlamına gelmiyor. Bu hastalığın tanısı zor. Ve hekimlerin gözünden kaçabiliyor. O yüzden çok büyük olasılıkla önümüzdeki haftalarda Dünya’nın her yerinden, ülkemizden de vakalar bildirilecektir. Ama paniğe gerek yok. Bu kovid gibi bulaşan bir enfeksiyon değildir. Aynı ortamda bulaşmıyor. Bulaş için çok yakın cilt teması, vücut sıvısı, solunum damlacıkları gerekiyor. Dünya Sağlık Örgütü'nün acil durum ilan etmesinin amacı; buna dikkat edin. Böyle bir hastalık çıkıyor. Ve dünyaya yayılacak. Bunun için gerekli önlemleri alın demek amacıyla bu ilan ikinci kere yapmış oldu.”

Hekimler, sorunlarını Sağlık Bakanı Dr. Kemal Memişoğlu'na aktardı Haber

Hekimler, sorunlarını Sağlık Bakanı Dr. Kemal Memişoğlu'na aktardı

TTB Merkez Konseyi, Sağlık Bakanı Dr. Kemal Memişoğlu ile bir araya geldi. Görüşmede hekimlerin sorunları aktarıldı, çözümler için iletişim içinde olunması kararı alındı. Türk Tabipleri Birliği (TTB) Merkez Konseyi üyeleri, Sağlık Bakanı Dr. Kemal Memişoğlu ve Bakan Yardımcısı Dr. Halim Özçevik ile bugün Sağlık Bakanlığı’nda bir görüşme gerçekleştirdi. Görüşmede toplumun sağlık düzeyini artırmak, hekimlerin ve sağlık emekçilerinin güvenli ve güvenceli bir ortamda çalışmasını sağlamak üzere önümüzdeki dönemde de iletişim içinde kalınması ve çözüm arayışlarında fikir alışverişinde bulunulması konularında uzlaşıldı. TTB heyeti ülkenin dört bir yanındaki yüzlerce hekimin formlar aracılığıyla ilettiği sorunları ve görüşleri gruplandırarak bir dosya halinde Memişoğlu’na sundu. Dosyayı inceleyen Memişoğlu, öncelikli sorun başlıklarından sağlıkta şiddet konusuna özel önem verdiğini belirtirken; hem hekimlere hem de hekimliğe çok değer verdiğini, bu konuda TTB ile diyalog halinde olacağını ifade etti. Birinci basamak sağlık sisteminde yaşanan sorunların ve performans sisteminin hekimler üzerindeki olumsuz sonuçları ayrıntılarıyla aktaran TTB heyeti, özelde çalışan hekimlerin ve emekli hekimlerin yaşadıkları hak kayıplarını da gündeme getirdi. Görüşmede ayrıca Şubat 2023 depremlerinin 18. ayında deprem bölgesinin acil ihtiyaçları da ele alındı.

Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Acil Servisinin kapatılmasına TTB'den tepki Haber

Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Acil Servisinin kapatılmasına TTB'den tepki

İzmir'deki Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Acil Servisinin kapatılmasına Türk Tabipleri Birliği (TTB) tepki gösterdi. TTB'den yapılan açıklamada, acil servisin kapatılması ile ilgili sürecin takipçisi olunacağı belirtildi. Dokuz Eylül Üniversitesi Hastanesi Acil Servisinde kırmızı alan dışında kalan bölümlerin kapatılması tıp dünyasında da tepkilere neden oldu. TTB tarafından konuyla ilgili yapılan paylaşımda, "İzmir’de köklü üniversitemiz Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi’nin ülkemizdeki ilk Acil Tıp Anabilim Dalı olarak 30 yıl önce hizmet vermeye başlayan acil servisinin kapatılması kabul edilemez." denildi. Uzun yıllardır İzmir merkezi ve çevre ilçelerdeki acil vakalar için yoğun sağlık hizmeti ve bilim üreten bir merkezin kapatılmasının kent halkının sağlığı ve tıp eğitimi için bir tehdit oluşturduğu öne sürülen paylaşımda, şu ifadelere yer verildi: "9 Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Yetişkin Hastanesi Acil Servisinin kapatılması ve pandemi döneminde İstanbul’da havaalanı sahasına apar topar açılan hastanenin yenidoğan servisinde yaşanan olay üzerinden söylemek isteriz ki; Sağlıkta Dönüşüm Programı tüm yönleriyle iflas etmiş durumdadır. Üniversite hastanelerinin ve kamu sağlık kuruluşlarının sorunları bu şekilde çözülemez. Sorunlar bilimsel veriler ışığında demokratik katılım sağlanarak öğretim üyesi, asistan hekimler ve sağlık çalışanlarıyla birlikte ele alınmalı, çözüm yolları açılmalıdır. Yıllardır kendi alanında yetkin hekimler yetiştirmiş tıp fakültelerimizi kendi kaderiyle baş başa bırakmak yerine her yönüyle güçlendirmek sağlık otoritesinin ana hedeflerinden olmalıdır. TTB olarak halkın sağlık hakkına erişiminin önündeki engellerin ortadan kaldırılması ve hekimlerin güvenli çalışma ortamlarına kavuşması için çalışmaya, üretmeye, ürettiklerimizin hayata geçmesi için mücadeleye devam edeceğiz. Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Acil Servisinin kapanmasıyla ilgili sürecin takipçisi olacağımızı kamuoyuna duyurmak isteriz."

TTB, Sağlık Bakanlığı'ndan 'Türk Işını' iddialarına ilişkin bilgi ve belge istedi Haber

TTB, Sağlık Bakanlığı'ndan 'Türk Işını' iddialarına ilişkin bilgi ve belge istedi

Türk Tabipleri Birliği (TTB), 2020 yılında Diyarbakır’da COVID-19 tedavisi gören hastaların, kamuoyunda "Türk Işını" olarak adlandırılan yöntemin araştırılması için 'kobay olarak kullanıldığına' dair iddialarla ilgili 4982 Sayılı Bilgi Edinme Kanunu kapsamında Sağlık Bakanlığı’ndan bilgi ve belge istedi. TTB'nin sosyal medya hesabından yapılan paylaşımda, konula ilgili olarak Sağlık Bakanlığı'na TTB Merkez Koseyi Başkanı Prof. Dr. Alpay Azap imzasıyla gönderilen resmi yazıda, insanlar üzerinde yapılacak ilaç dışı klinik araştırmaların yürütülebilmesi için ilgili Etik Kurul ile Sağlık Hizmetleri Genel Müdürlüğü veya Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumundan izin alınması gerektiği belirtildi. Araştırmanın nerede, nasıl ve ne zaman gerçekleştirildiği, araştırmanın sadece Diyarbakır’da yapıldı ise neden Diyarbakır’ın tercih edildiği sorularının yer aldığı yazıda, şu ifadelere yer verildi: "Çeşitli basın-yayın organlarında ve sosyal medya platformlarında paylaşılan, belli dalga boyunda ışınların, endoskopik yöntemle solunum sistemine uygulanarak COVID-19 tedavisinde etkisinin araştırıldığı bir çalışmanın olduğu ve Diyarbakır'da tedavi görmekte olan bazı hastaların pandemi döneminde 'kobay olarak kullanıldığına' ilişkin iddiaların bulunduğu görülmüştür. Klinik araştırmaların sıkı etik kurallarına uyulmaksızın bir çalışma yapılmış olduğu iddiası hem dehşet verici hem de bilime ve bilimsel yönteme olan inancı sarsıcı bir iddiadır. Ülkemizde yürütülecek klinik araştırmalar, klinik araştırma yapılacak yerler, araştırma izin ve onay süreci, klinik araştırma yapılabilmesi için gerekli asgari şartlar ve ilgili diğer konular 3359 sayılı Sağlık Hizmetleri Temel Kanunu ek 10. maddesi ile düzenlenmiştir. Bu maddeye göre adı geçen tüm klinik araştırmaların yapılabilmesi için etik kurul onayının yanı sıra Sağlık Bakanlığı veya bağlı kuruluşlarından izin alınması gerekmektedir. Sağlık Bakanlığı Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu'nun 2020/2 sayılı COVID-19 Hastalığında Tedavi Yaklaşımları ve Bilimsel Araştırmalar başlıklı Genelgesinde de belirtildiği üzere Faz 1, Faz II, Faz III, Fazı IV dönem çalışmalar, Biyoyararlanım/Biyoeşdeğerlik çalışmaları ve gözlemsel çalışmalar ve ilgili madde hükmünde belirtilen ilaç ve terkiplerinin klinik araştırmalar kapsamında değerlendirildiği açıktır. Bu sebeple klinik araştırmalar ile tıbbi cihaz klinik araştırmaları için yalnızca Klinik Araştırma Etik Kurul onayı yeterli olmamakta Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumundan da izin alınması gerekmektedir. Belirtilen çalışmalara ek olarak insanlar üzerinde yapılacak doğrudan müdahale içeren ilaç dışı klinik araştırmaların yürütülebilmesi için de ilgili Etik Kurul ve konunun içeriğine göre Sağlık Hizmetleri Genel Müdürlüğü veya Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumundan izin alınması gerekmekte olup bu kapsamda ilgili iddiaların tarafınızca yanıtlanması gerekmektedir. Bununla birlikte Türk Tabipleri Birliği 6023 sayılı Kanun gereğince halk sağlığını ve mesleki deontolojiyi koruma amacı ve sorumluluğuna sahip olup, Türk Tabipleri Birliği'nin (TTB) amaçlarına katkıda bulunmak, güncel sorunlara ilişkin olarak mesleki değerler ve sağlık hakkı ile gerekçelendirilen görüş üretmek üzere TTB Etik Kurulu'nun mevcut olduğu ve hekimlik değerlerine aykırı 6023 sayılı Türk Tabipleri Birliği Kanunu uyarınca disiplin cezası verme yetkisi de bulunduğu düşünüldüğünde aşağıdaki sorulara eksiksiz yanıt verilmesi gerektiğini de belirtmek isteriz. Bu bağlamda; Basına 'Türk ışını' olarak yansıyan tedavi yönteminin klinik öncesi aşamaları ne zaman, nasıl ve nerede gerçekleştirilmiştir? İlgili bilgi ve belgelerin aslı gibidir onaylı bir örneğinin tarafımızla paylaşılmasını talep ederiz."

Özel Hastaneler Yönetmeliği dava konusu oldu Haber

Özel Hastaneler Yönetmeliği dava konusu oldu

Türk Tabipleri Birliği (TTB), 6 Nisan 2024 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan Özel Hastaneler Yönetmeliği’nde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik’in bazı maddelerinin iptali istemiyle Danıştay’da dava açtı. TTB'nin söz konusu yönetmelikle ilgili iptal davası dilekçesinde, muayenehane hekimlerinin, hastalarının tanı ve tedavi işlemlerini vakıf üniversiteleri hastanelerinde yürütme düzenlemesinin, Özel Hastaneler Yönetmeliği’nin ek 5. maddesinde yapılan ve mesleğin serbest icrasını kısıtlayan düzenlemenin devamı niteliğinde olduğu belirtildi. Hasta hakları ve üniversite özerkliğinin ihlali iddiası Dilekçede düzenlemenin 1219 sayılı kanuna aykırı olmasının yanı sıra hekimlik mesleğinin kamu veya özel her türlü otoriteden bağımsız yapılabilmesi hakkını, hekimlerin maddi ve manevi varlığını koruma ve geliştirme hakkını, hasta haklarını ve üniversite özerkliğini ihlal ettiği de ifade edildi. Dilekçede ayrıca kadro dışı çalışan 60 yaş üstü hekimler ile en az yüzde 60 oranında engelli olan hekimlerin birden fazla yerde çalışma hakkını kısıtlayan düzenlemenin de anayasal güvence altında olan çalışma hakkı ve kanun önünde eşitlik ilkelerini ihlal ettiği gerekçesiyle iptali talep edildi. Söz konusu düzenlemelerin hem hekimler hem de hastalar açısından geri dönüşsüz olumsuz sonuçlara, telafisi olanaksız maddi ve manevi zararlara yol açacağı vurgulanan dilekçede yürütmenin durdurulması da istendi.

Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
logo
İLKHABER-Gazetesi En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.