TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
SON DAKİKA
Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Turizm Sektörü

İLKHABER-Gazetesi - Turizm Sektörü haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Turizm Sektörü haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Türkiye'de 2024 yılının ilk altı ayında turist sayısında yüzde 14'lük artış Haber

Türkiye'de 2024 yılının ilk altı ayında turist sayısında yüzde 14'lük artış

Türkiye'nin turizm sektörü, 2024 yılının ilk yarısında elde ettiği verilerle küresel turizm arenasında dikkat çekmeye devam ediyor. Zengin kültürel mirası ve Akdeniz iklimi sayesinde, Türkiye’yi ziyaret eden turist sayısı yüzde 14 oranında bir artış gösterdi. TÜROB tarafından sağlanan verilere göre, toplam ziyaretçi sayısı 26.136.764'e ulaşırken, ülkemizi ziyaret eden yabancı turist sayısı geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 11 artarak 21.644.659 kişiye ulaştı. YENİLİKÇİ TEKNOLOJİLERLE TURİZMDE LİDERLİK Artan turist sayısının otel yönetim sistemleri ve diğer hizmetlerin önemini artırdığını belirten Protel CFO'su İlkiz Özcan, Protel'in yenilikçi teknolojileri sayesinde müşteri deneyimini iyileştirdiklerini ve operasyonel verimliliği artırdıklarını ifade etti. Özcan, “Turizmin hızlı büyümesi, otel yönetimi ve misafir memnuniyeti gibi konuları daha fazla ön plana çıkardı. Protel olarak, bu artan talebi karşılamak ve otel işletmelerini desteklemek için modern, yenilikçi ve entegre çözümler sunuyoruz” dedi. TÜRKİYE'NİN TURİZM PAZARINDA GÜÇLÜ BÜYÜME BEKLENTİSİ Turkey Tourism Market Overview'un Türkiye'nin turizm pazarında 2023'ten 2027'ye kadar yüzde 12 tahmini CAGR ile güçlü bir büyüme yaşayacağına dair beklentilerini de pekiştirdiğini belirten Özcan, “Protel'in sunduğu sistemler, otel işletmecilerinin daha hızlı ve etkin bir şekilde çalışmalarını sağlayarak, turizm sektöründeki büyümeyi destekleyici bir role sahip. Yenilikçi teknolojilerimiz sayesinde, müşteri deneyimini iyileştirirken, operasyonel verimliliği artırıyor ve Türkiye'nin turizm sektöründeki liderliğini pekiştiriyoruz” şeklinde konuştu.

Konaklama ve yiyecek hizmeti sektörü istihdamda rekor kırdı Haber

Konaklama ve yiyecek hizmeti sektörü istihdamda rekor kırdı

Türkiye'de "konaklama ve yiyecek hizmeti" sektöründe ücretli çalışan sayısı Mayıs itibarıyla 1,3 milyonu aşarak tüm zamanların en yüksek seviyesine ulaştı. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerinden yaptığı derlemeye göre, ülkede sanayi, inşaat ve ticaret-hizmet sektörlerindeki ücretli çalışan sayısı mayıs ayında 15 milyon 669 bin 792 ile tüm zamanların rekorunu kırdı. Söz konusu istihdam geçen yılın aynı döneminde 15 milyon 30 bin 866 seviyesindeydi. Ülkede ücretli çalışanların alt dağılıma bakıldığında, "konaklama ve yiyecek hizmeti" sektöründe ücretli çalışan sayısı yılın ilk ayından başlayarak düzenli arttı. Geçen yılı 1 milyon 89 bin 256 kişilik çalışanla kapatan sektörün istihdamı, yılın ilk ayında 1 milyon 81 bin 255’e geriledi. Takip eden aylarda yükseliş trendine giren sektör istihdamı şubatta 1 milyon 85 bin 478 olurken, martta 1 milyon 134 bin 626’ya, nisanda 1 milyon 218 bin 46’ya ve mayısta ise tüm zamanların en yüksek seviyesi olan 1 milyon 309 bin 451’e ulaştı. Pariterium Danışmanlık Kurucusu İsmet Demirkol, konaklama ve yiyecek hizmeti sektörünün ülke ekonomisi için önemli olduğunu söyledi. Sektör istihdamının artmasının, turizm sektörü ile de bağlantılı olduğuna dikkati çeken Demirkol, "Turizm sektöründeki işlerin iyi olması ülkeye döviz girmesi açısından önemli. Döviz gelirlerinin de artması gelecek dönemde cari açığın düşmesini sağlıyor ve döviz kurlarındaki baskıyı azaltıyor." ifadesini kullandı. Demirkol, sektörde istihdamın gelecek aylarda da artmasını beklediğini sözlerine ekledi.

Silifke'de 2025 için Çekya Cumhuriyeti turistleri için hazırlıklar başladı Haber

Silifke'de 2025 için Çekya Cumhuriyeti turistleri için hazırlıklar başladı

Turizm sektörünün temsilcileri, 2025'de Çekya Cumhuriyeti’nden gelecek turistler için Silifke ilçesinde ön çalışma yaptı. Adana İl Kültür ve Turizm Müdürü Emre Duru, Çukurova Turistik Otelciler ve İşletmeciler Birliği (ÇUKTOB) Başkanı Tayyar Zaimoğlu ve beraberindeki heyet, Silifke’de de incelemelerde bulundu. Adana İl Kültür ve Turizm Müdürü Duru, ÇUKTOB ile Cedok turizm firmasının iş birliğinde gelecek yıl Çekya Cumhuriyeti’nden bölgeye turist geleceğini söyledi. Bu kapsamda Uluslararası Çukurova Havalimanı’na haftada iki sefer yapılması planlanan uçuşlar, Adana ve Mersin’e gelecek yabancı turistler için gezi rotaları ile turizm faaliyetlerine ilişkin çalışmalar yaptıklarını anlatan Duru, "Bu doğrultuda tarihi, doğası, denizi ve kültürel zenginlikleri olan Silifkemizin de dahil olacağı bir gezi rotası oluşturacağız. Adana ve Mersin’e gelecek turistler, Silifke’yi de gezecekler. Her yeni gelen turist kafilesinin memnuniyeti, başka kafilelerin gelmesini teşvik edecek" dedi. "Silifke’yi de rotamızın içine almayı planlıyoruz" ÇUKTOB Başkanı Zaimoğlu da Mersin'in tescilli tarihi ve doğal varlıkları, 321 kilometre sahil şeridi, mavi bayraklı plajları, gastronomisi, yerli ve yabancı turistler için keşfedilmeyi bekleyen pek çok yönüyle büyük bir potansiyele sahip olduğunu ifade etti. Kentte turizm sektörünün daha ileri düzeylere ulaşması için belirlenen hedefler doğrultusunda yürütülen çalışmalar ve atılacak yeni adımlar konusunda değerlendirme ve bilgi alışverişinde bulunmak için Mersin ve Silifke’yi gezdiklerini anlatan Zaimoğlu, "Çok memnun kaldık. Silifke’yi de rotamızın içine almayı planlıyoruz" diye konuştu. Silifke’de tarihi ve turistik yerleri de gezen heyet, Yoğurtçu Zekeriya’yı ziyaret ederek, meşhur Silifke yoğurdunun tadına baktı. Ziyarete, ÇUKTOB Başkan Yardımcısı Ali Doğan, ÇUKTOB üyeleri Abdurrahman Toprak, Burak Seçkin, Göksel Çat, Traveyo Turizm Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Korkmaz, Itaka Turizm Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Cem Konuralp, Cedok İcra Kurulu Başkanı Stanislav Zeman ve beraberindeki heyet ile turizm sektörünün temsilcileri de katıldı.

POYD Başkanı Hakan Saatçioğlu: Bayramda doluluk yüzde 95'i bulacak Haber

POYD Başkanı Hakan Saatçioğlu: Bayramda doluluk yüzde 95'i bulacak

Bu yıl 6-15 Nisan tarihleri arasında 9 gün kutlanacak Ramazan Bayramı, turizm sektörünü de hareketlendirmeye devam ediyor. Bugünlerde yüzde 70'i aşan iç piyasadaki rezervasyon oranının bayramda yüzde 95'lere ulaşması bekleniyor. Yerli tatilci fiyatlardan dolayı 7-8-9 günlük tatil yerine 4 ya da 5 günlük tatilleri tercih ediyor. Profesyonel Otel Yöneticileri Derneği (POYD) Başkanı Hakan Saatçioğlu, 2023 yılında her şeye rağmen güzel bir sezon geçirdiklerini, hedefledikleri rakamlara ulaştıklarını hatırlattı. Antalya’da 2023 yılında yaklaşık 15 milyon 700 bine yakın misafir ağırladıklarını aktaran Saatçioğlu, “2024’de yaklaşık 17 milyon üzerine çıkma umudumuz var. İlk 4 ay gayet güzel gidiyor, 900 bin turist giriş yaptı. Bunu geçen senenin aynı dönemiyle karşılaştırdığımızda yüzde 24’lük bir artış olması bizleri sevindiriyor. Herhangi bir olumsuzluk karşılaşmadığımız sürece, güzel bir beklenti içindeyiz” diye konuştu. "Ruslar öne geçecektir" Geçmiş yıllarda Antalya’ya gelen turistlerde ilk sırayı her zaman Rusların aldığını hatırlatan Saatçioğlu, “Çok az farkla ardından Almanlar, İngilizler, Hollandalılar olarak sıralanırdı. Ama şu an Rusya’da yavaş ilerleme var ama Almanya’da ciddi bir erken rezervasyon var. Almanlar şu an Rusların önünde görünüyor ama mayıs ayı gibi Ruslar yine o açığı kapatacaktır” ifadelerine yer verdi. "Yüzde 95'e ulaşacak" Ocak, şubat ve mart aylarında güzel doluluk rakamları yakaladıklarını kaydeden Saatçioğlu, “Nevruz ve içinde bulunduğumuz Paskalya dönemiyle güzel bir rezervasyon alıyoruz. Bayram rezervasyonlarımız devam ediyor. Seçimlerden önce bir duraklama vardı. Ramazan Bayramının yaklaşmasıyla birlikte son 4 gündür iç piyasadan ciddi rezervasyon akışı var. Bayrama yakın doluluk oranımız yüzde 70-80 civarındaydı. Bayramda yüzde 90-95’i bulacağız, çünkü rezervasyonlarda ciddi bir hareketlenme başladı” ifadelerine yer verdi. "3-4 günü tercih ediyor" Antalya’da otel portföyünün ağırlıklı olarak 4 ve 5 yıldızlı olduğunu aktaran Saatçioğlu,” Müşterilerimizin tatil alışkanlıkları ekonomik nedenlerden dolayı değişiklik gösteriyor.7-8-9 gün gelen misafirlerimiz şimdi 3-4 günü tercih ediyorlar. Doluluk tüm segmentlerde aynı, 4-5 yıldızda olduğu gibi 3 yıldızlı ve diğer tesislerimizde de doluluk aynı diyebiliriz. Bizi insanımız tatilden vazgeçmeyecek gibi görünüyor. Geçen seneyle iç piyasadaki erken rezervasyon oranımızda yüzde 70’e varan bir artı söz konusu buda izi ciddi şekilde umutlandırıyor” dedi. Özellikle kış döneminde golf turizminin ağırlıkta olduğunu ifade eden Saatçioğlu, “Spor turizminde de ciddi bir rezervasyon almış durumdayız. Gelecek sene daha da iyi olacak. Futbol gruplarımızda artış öngörüyoruz” diye konuştu. "Yüzde 15-20 fiyat arttı" Avrupa’daki enflasyonun Türkiye’dekinden düşük olduğunu kaydeden Saatçioğlu, “Bizim bir şekilde fiyatları artırmak zorundayız. Geçen sene ile bu sene arasında yüzde 15 ile 20 arasında bir zam söz konusu. Giderlerimiz Türk lirası. İç pazarda insanımız uzun değil kısa süreli tatil tercihe diyor ya da 4- 3 yıldızı tercih ediyorlar. Herkesin bütçesine göre tatil çeşidi var. Yıldız ve bölge fiyatta önemli ama kişi başı 2, 6 ile 10 bin lira arasında fiyat yelpazesi var" ifadelerini kullandı.

12. Uluslararası Resort Turizm Kongresi Haber

12. Uluslararası Resort Turizm Kongresi

ANTALYA (AA) - DenizBank Genel Müdürü Hakan Ateş, salgın döneminde Türkiye turizm sektörünün muazzam bir sınav verdiğini ve güvenli turizm adaptasyonu ile 30 milyar dolar gelir seviyelerine ulaştığını belirterek, "Şimdi de sürdürülebilirlik sertifikası ile önümüzdeki 10 yıllara hakim olacak, emisyon hacmini daraltıcı, çevreci yatırımlara odaklanmak gerektiğini düşünüyoruz." dedi.Ateş, Akdeniz Turistik Otelciler ve İşletmeciler Birliği (AKTOB) ev sahipliğinde, DenizBank ana sponsorluğunda düzenlenen 12. Uluslararası Resort Turizm Kongresi'nde yaptığı konuşmada, Banka olarak, en başından beri kongrenin destekleyicisi olmaktan gurur duyduklarını ifade etti.Jeopolitik olayların küresel ekonomileri zorladığını, küreselleşmenin yavaş yavaş terk edildiğini belirten Ateş, artık "kendi yerini seç" anlayışının öne çıktığını söyledi.Ateş, bu süreçte turizmin ülkeler arası en önemli bağlaç olarak kalmaya devam ettiğini vurgulayarak, "Salgın döneminde Türkiye turizm sektörü muazzam bir sınav verdi ve güvenli turizm adaptasyonu ile 30 milyar dolar seviyelerine ulaştık. Şimdi de sürdürülebilirlik sertifikası ile önümüzdeki 10 yıllara hakim olacak, emisyon hacmini daraltıcı, çevreci yatırımlara odaklanmak gerektiğini düşünüyoruz." diye konuştu.Dünyada 2022'nin enflasyonla mücadele içinde geçtiğine işaret eden Ateş, şunları kaydetti:"Büyüme, dünyada yüzde 3,2, ABD'de yüzde 1,6, gelişmekte olan ülkelerde ise yüzde 3,7'ye kadar geriledi. Özellikle yüzde 8-10 seviyelerine alıştığımız Çin'de büyüme yüzde 3,2 ile çok ciddi bir yavaşlamaya işaret ediyor. Süregelen arz dengesizlikleri ve jeopolitik gelişmelerle artan emtia fiyatları, enflasyonun yüksek seyretmesine sebep oluyor. Enflasyonu kontrol altına almak adına faiz artışları yavaşlama sinyalleri verse de devam ediyor. Bugün itibarıyla SOFR faizinin bir yıllığı yüzde 3,80 düzeyinde. Bankaların aldığı sendikasyonlar ise yüzde 9'a indi. Euro borçlanma çok daha ucuzdu ama şimdi bir yıllık eurobor yüzde 2,80 düzeyinde. Üzerine finansman maliyetlerini koyduğumuzda yatırımcılar için ciddi bir zorluk var. Maliyetler bu kadar artmış ve kar marjları daralmışken, başa baş noktasına gelme süresinin giderek uzadığını görüyorum."- "Bankacılıkta toplam dış fonlama 95 milyar dolar seviyelerine geriledi"Hakan Ateş, halihazırda yüksek seyreden enflasyonun, jeopolitik gelişmelerle daha da yukarı tırmanma riski olduğunu, bunun da mücadeleyi zorlaştırdığını vurguladı.Dünyada durgunluk sinyalleri ile beklentilerin büyümede aşağı, enflasyonda yukarı yönlü revize edildiğini belirten Ateş, "Gelişmiş ülkeler bu süreçte yüksek kamu borcunu azaltmaya çalışsalar da gelişmekte olan ülkeler daralan finansman koşulları ve artan cari transferler sebebiyle bunu başaramıyor." dedi.Ateş, bugün bankacılık sektöründe eurobond ihracına çok şahit olunmadığını ifade ederek, şu değerlendirmelerde bulundu."Bankacılıkta toplam dış fonlama 164 milyar dolar seviyelerinden bugün 95 milyar dolar seviyesine geriledi. Bizim bu dövize ihtiyacımız var. 600 milyar dolarlık ticaret hacmi olan bir ülkeyiz. 250 milyar dolar ihracat hacmimiz var. 90 milyar doları ticaret açığı... Birçok ham maddeyi dışarıdan ithal ediyoruz. Bu çerçevede dış ticaretin daima liberal bir sistem içerisinde tezahür etme zarureti var. Bu Türkiye için bir seçenek değil. Sermaye hareketlerinin Türkiye'de daima serbest olma zarureti vardır. Türkiye olarak sermaye hareketlerini asla kısıtlamayıp ferah bırakma zorundayız. Yaşanan olumsuzlukların aksine turizm bizim medarıiftiharımız. Turizm ekonomisinin önümüzdeki birkaç yılda küresel ekonomiden çok daha hızlı, yıllık yüzde 5,8 büyüyerek 14,6 trilyon dolara ulaşması ve bu sürede 126 milyon yeni istihdam yaratması bekleniyor."- "2022 için beklentimiz 50 milyon turist, 45 milyar dolar gelir"DenizBank Genel Müdürü Ateş, Türkiye'nin dünyanın en büyük turizm merkezlerinden birisi olmanın avantajını her alanda hissettiğini belirterek, turizmin dış açığın azaltılmasında önemli döviz girişi sağladığını vurguladı.Turizm sayesinde 100 milyar dolarlık enerji faturasına rağmen cari açığın 39 milyar dolar seviyelerinde kaldığına işaret eden Ateş, "Salgın döneminde seyahat kısıtları sebebiyle azalan turizm gelirleri, 2022'de en iyi yılımız olan 2019'u geçti. 2022 yılı için beklentimiz 50 milyon turist, 45 milyar dolar gelir." dedi.Ateş, turist sayısında salgın dönemine göre dünya ortalamasının hala yüzde 28 geride kaldığını, Türkiye'nin ise hızlı toparlanarak salgın önceki rakamlarını yakalayan ilk ülke olduğunu bildirdi.Türkiye'nin, turizmde salgın öncesine göre istihdam katkısını arttıran öncü ülke olduğunu vurgulayan Ateş, "Yaşanan jeopolitik gelişmelerden olumsuz etkilenmesine rağmen 100'e yakın ülkeden turist çekebilen bir ülkeyiz. Bu da bizim ayrı bir başarımız. Herkes ülkemizi beğeniyor ve burada bulunmak istiyor." ifadelerini kullandı.- "Turizmin toplam yatırımlar içindeki giderek payı azalıyor"Hakan Ateş, Türkiye'de turizmin toplam yatırımlar içindeki payının yıllar içinde azaldığına işaret ederek, 2012'de yüzde 4,9 düzeyinde bulunan bu oranın bu yıl itibarıyla yüzde 1'lere kadar indiğini bildirdi.Yeni yatırımlar yapılması ve turizm sektörünün sadece Antalya, İstanbul ve Muğla'dan ibaret olmaması gerektiğini vurgulayan Ateş, şöyle devam etti:"Yatırım yapacağımız alanları biliyoruz, fiyat rekabetinde öndeyiz ancak insan kaynağı, bilgi teknolojileri ve geleceğin olmazsa olmazı sürdürülebilirlik alanlarına daha fazla odaklanmak gerekiyor. Bu konularda yol katetmemiz gerek. Turizm yatırımları güvenli, sağlıklı, yeşil ve sürdürülebilir bir geleceğe yönlendirilebilir. Baktığımızda karbon salınımına sadece turizmin olumsuz katkısı yüzde 10. Ama bağlantılı sektörler olan enerji, ulaşım ve tarım gibi sektörler toplamında bu oran yüzde 50'ye çıkıyor. Bu nedenle sürdürülebilirlik dönüşümünde turizmin öncülüğü çok önemli ki dünyada da sürdürülebilir turizm talebi artıyor. Baktığımızda turizmin mevsimsellik ve coğrafi dağılımı daha ileriye götürülebilir. Türkiye'de yatak sayısının üçte ikisi Antalya, İstanbul, Muğla'da. Burada engeller neyse siyasi destek de alınarak turizmin diğer şehirlerde de geliştirilmesi gerek."- "Sürdürülebilir turizm için finansman kaynağımız var"DenizBank Genel Müdürü Ateş, sürdürülebilir turizm için finansman kaynağı olduğunu belirterek, "Sürdürülebilir finansman piyasasının 2025'e kadar 15 trilyon dolara ulaşması bekleniyor. Yıllık sürdürülebilir tahvil ihracı 1,8 trilyon dolara ulaştı. Finansmanın daraldığı bu dönemde sürdürülebilir finansman kaynakları turizme destek olabilir." ifadelerini kullandı.Türkiye'de turizm sektörünün finansmanının zayıf olduğunu, 2021'de 21 milyar dolar seviyelerine çıksa da bu yıl 13 milyar dolara kadar gerilediğini aktaran Ateş, "Bizim turizm sektörü finansmanında yüzde 17 payımız var, finansmanımız 2,3 milyar dolar seviyelerinde. Turizm, geri ödeme anlamında şahane bir sektör. Aldığı bütün paraları geri ödüyor." dedi.Ateş, turizmde ve turizmi besleyen yatırımlarda DenizBank'ın hep olduğunu vurgulayarak, konuşmasını şöyle tamamladı:"DenizBank olarak, turizm sektöründe lider banka olmayı sürdürüyoruz. Sadece büyük firmalara değil, KOBİ sınıfına giren küçük otellere, restoranlara, işletmecilere ve sektörün tedarikçilerine de destek oluyoruz. Tur operatörleri ve acentelerden otellere, otellerden tedarikçilere tüm ekosisteme hizmet ediyoruz. Her yıl olduğu gibi bu yıl da turizm paydaşlarıyla görüştük ve beklentilerini not ettik. Ciro üzerinden ödenen yüzde 2'lik konaklama vergisi Ocak 2023'e ertelenmişti. Bunun Ocak 2025'e ötelenmesi isteniyor. Öte yandan, sektör genel anlamda istihdam sıkıntısı yaşıyor ve tüm yıl boyunca istihdam hayati önem taşıyor. Ülkemize döviz geliri yaratan turizm firmaları için Exim ve TCMB reeskont kredilerine yönelik limit artışı sağlanması, öncelik verilmesi isteniyor. Rekabet açısından tur operatörlerine geçmiş dönemde yapılan yakıt desteği gibi teşvik edici önlemlerin tekrar uygulanmasını bekliyoruz. Turizm sektörünün ülkeye katkısını sürdürmesini umut ediyorum. Önümüzdeki yıl 50 milyar doları bulursak Türkiye, dünyada çoğu listede üst sıralardaki yerini daha da yukarı taşıyacaktır."

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.