TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
SON DAKİKA
Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

# Tıp Fakültesi

İLKHABER-Gazetesi - Tıp Fakültesi haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Tıp Fakültesi haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

DoktorTakvimi ve Lokman Hekim Sağlık Vakfı’ndan tıp öğrencilerine destek projesi Haber

DoktorTakvimi ve Lokman Hekim Sağlık Vakfı’ndan tıp öğrencilerine destek projesi

DoktorTakvimi, 200 binden fazla sağlık profesyonelinin yer aldığı platformu aracılığıyla, Lokman Hekim Sağlık Vakfı ile iş birliği yaparak tıp öğrencilerine destek olmayı hedefliyor. İş birliği kapsamında, sağlık profesyonellerinin iş güvenliği hizmetleri Lokman Hekim Sağlık Vakfı tarafından sağlanacak ve elde edilen gelir, ekonomik zorluklar yaşayan tıp öğrencilerine burs olarak aktarılacak. Türkoğlu, “Tıp öğrencilerinin eğitimlerine destek sağlayacak” DoktorTakvimi'nin Türkiye Ülke Müdürü Hakan Türkoğlu, “2012 yılında Resmî Gazete'de yayımlanan ve 2013 yılında yürürlüğe giren 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu, iş yerlerimizde uygulamamız gereken önemli kuralları belirliyor. Muayenehaneler, bu kanun kapsamında tehlikeli sınıfta yer alıyor. Bu kapsamda acil eylem planı, risk analizi, İSG çalışan eğitimi ve çalışanların sağlık dosyalarının tamamlanarak denetmene ibraz edilmesi yasal olarak zorunlu. DoktorTakvimi olarak sistemimize kayıtlı sağlık profesyonellerine bu önemli hizmetleri Lokman Hekim Sağlık Vakfı aracılığıyla almaları çağrısında bulunduk. Böylece sağlık uzmanlarımız yasal zorunluluklarını yerine getirirken tıp öğrencilerinin eğitimlerine destek sağlayacak. Elde edilen gelir Lokman Hekim Sağlık Vakfı aracılığıyla ekonomik yoksunluk içinde eğitimlerini sürdürmekte olan tıp fakültesi öğrencilerine eğitim bursu olarak aktarılacak” dedi.   Aydoğdu, “Hekimleri için daha iyi bir yaşam sunuyoruz” Topluma fayda misyonuyla 1986 yılından beri faaliyette olan Lokman Hekim Sağlık Vakfı Operasyon Direktörü Gönül Aydoğdu projeyle hakkında şu ifadeleri kullandı: “Öncelikli olarak maddi yetersizlikler içinde eğitimini sürdürmeye çalışan tıp fakültesi öğrencilerine burs fonu sağlamak üzere faaliyet gösteriyoruz. Uzmanlığımızdan yararlanarak kurduğumuz Lokman Hekim Ortak Sağlık Güvenlik Merkezi ve Lokman İlkyardım Merkezi'nde sunduğumuz hizmetlerden elde ettiğimiz gelirle, Türkiye'nin birçok ilinden Geleceğin Hekimlerine burs, ulaşım, barınma, kültür/sanat, yurt dışı stajı gibi alanlarda destek oluyoruz. Doktor Takvimi ile gerçekleştirdiğimiz bu proje kapsamında muayenehanelerimize verilen  her bir yıllık hizmet sayesinde, bir tıp fakültesi öğrencisine üç ay burs desteği sağlıyoruz. Böylece kurumlar yasal zorunluluklarını yerine getirirken, birlikte Geleceğin Hekimleri için daha iyi bir yaşam sunuyoruz. Bu değerli projede DoktorTakvimi ile birlikte ortak bir amaca doğru ilerlemek bizim için çok değerli.”

Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden 338 öğrenci mezun oldu Haber

Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden 338 öğrenci mezun oldu

Çukurova Üniversitesi (ÇÜ) 2023-2024 Eğitim Öğretim Döneminde Tıp Fakültesi’nden mezun olan 338 öğrenci diploma heyecanı yaşadı. Mezun doktorların ‘Ölüme görevlendirilmek istemiyoruz’ ve ‘Balcalı’nın ışıkları yeniden yanmalı’ afişleri taşımaları dikkat çekti. Açık Amfi’de gerçekleştirilen ÇÜ Rektörü Prof. Dr. Meryem Tuncel’in video kutlama mesajının yayınlandığı tören; Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Neslihan Boyan, Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Murat Sert, yardımcıları Prof. Dr. Özden Özgür Horoz ve Doç. Dr. Gamze Akkuş, Adana Tabip Odası Başkanı Uzm. Dr. Özden Polatöz ve YK Üyesi Doç. Dr. Gökhan Alıcı, ÇÜ Mezunlar Derneği Başkanı Uzm. Dr. Hatice Canataroğlu, akademisyenler, mezunların aileleri ve davetlilerin katılımıyla saygı duruşunda bulunulup, İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı. Konuşmaların ardından mezunlara diplomaları verildi. Dr. Akgül, “Şu an pek çok farklılıklar olsa da temelde görevimiz aynı” Dönem birincisi Dr. Raşit Yaşar Akgül, fakülte kütüğüne ismini çakmasının ardından yaptığı konuşmada, aydınlığıyla karanlığıyla 6 yıllık eğitimini bitirdiklerini belirterek şunları söyledi: “Ben bugün burada aydınlıklardan bahsetmek ve üzerimizde emekleri örnek insanlara geçici bir veda etmek istiyorum. İlk başladığımızdaki heyecanlarımız, sevinçlerimiz, kaygılarımız, beklentilerimiz, sorumluluklarımız ile şu an pek çok farklılıklar olsa da temelde görevimiz aynı. Atamız önderliğinde nice insanların üzerine bastığımız bu topraklar şu ana kadar gösterdiğimiz ve ilerde göstereceğimiz özveriler sayesinde yaktığımız meşaleyle insanları aydınlatmaktır görevimiz. Bu meşaleyi taşımayı görev edinmiş, hepimizin aynı gemide olduğunu bilip, direğe tırmanmaya çalışanlar yerine gemiyi tamir etmeye çalışan herkese saygılarımı sunuyorum. Üniversitelerde hasta muayenesinin eğitiminden önce gelmesi, değerler yerinde sayılara önem verilmesi gibi sorunlardan hepimiz şikayetçiyiz. Biz burada hocalarımızla samimi bir iletişim ve toplu bir çabayla bu sorunları aşabileceğimizi ümit ediyoruz.” Uzm. Dr. Canataroğlu, “Hekim olmak toplumsal ve sosyal olayların tam kalbinde bulunmaktır” ÇÜ Tıp Mezunlar Derneği Başkanı Uzm. Dr. Hatice Canataroğlu, “Mesleğimizi yaptığımız her anımızda hocalarımızdan aldığımız eğitim hep rehberimiz olmuştur. Bir çınar gibi sırtımızı yasladığımız fakültemiz, mezunlar derneğimizin de katkılarıyla ülkenin sayılı eğitim kurumlarından biridir. Sizler bugün itibariyle derneğimizin doğal üyesisiniz. Unutmayın kökünüz burasıdır. Hekim olmak toplumsal ve sosyal olayların tam kalbinde bulunmaktır. En büyük amacımız ihtiyacı olan tıp öğrencilerine burs desteği ve mentörlük vermektir. Vermeye devam ediyoruz. En büyük dileğimiz; depremde yara alarak bizleri üzen, eğitim aldığımız, bölgenin candamarı, şifa kaynağı Balcalı Hastanemizin en kısa sürede güçlü olarak ayağa kalkmasıdır. Yaşamınızda ve meslek hayatınızda başarılar ve mutluluklar diliyorum” dedi. Uzm. Dr. Polatöz, “Hekimlik mesleği son günlerde itibarsızlaştırılma durumuyla karşı karşıya kalmaktadır. Bu sizi yıldırmasın” Adana Tabip Odası Başkanı Uzm. Dr. Özden Polatöz, konuşmasında şu ifadeleri kullandı: “Sevgili genç meslektaşlarım, tıp eğitimi uzun olduğu gibi zorlu bir süreçtir. Ve bir ömür boyu sürer. Hastalarımıza karşı olan sorumluluklarımız sadece mesleğin icrası olarak tanımlanamaz. Halkımızın sağlık durumu bütün yönleriyle bizlere emanettir. Mezuniyet sonrası ülkemizin farklı illerine atarak göreve başlayacaksınız. Önümüzdeki günlerde karşılaşacağınız zorluklar sizi olumsuzluğa sürüklemesin. Çünkü görev alacağınız her ilde Tabip Odaları var. Yani sizlerin abilerinin ablalarının kurduğu odalar. Bu nedenle meslek örgütü olan tabip odaları her durumda her zaman sizin yanınızdadır. Mutlaka üye olunuz. Hekimlik mesleği son günlerde itibarsızlaştırılma durumuyla karşı karşıya kalmaktadır. Bu sizi yıldırmasın. Çünkü bizlerin referansı Ulu Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk’tür. ‘Beni Türk Hekimlerine Emanet Ediniz’ diyerek yolumuzu ve geleceğimizi aydınlatmıştır. Bu duygularla şart ne olursa olsun ‘İyi Hekimlik’ yapmak bizlerin görevidir. Bu anlamda sizleri yetiştiren hocalarımıza ve değerli ailelerinize saygılarımı sunuyor, hepinize başarılar diliyorum.” Prof. Sert, “Din, dil, ırk, cinsiyet ayırımı gözetmeksizin, tam bir hekimlik ruhu ve bilinciyle hareket ediniz” ÇÜ Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Murat Sert, yaptığı konuşmada “Hekimlik aslında bir sanat olarak tanımlanmıştır; işinizi severek yaparsanız keyif alır, usta bir sanatkara dönüşürsünüz. Sevgili genç meslektaşlarım meslek hayatı boyunca sizlerden şifa bulmaya gelen dertli hastalarınız olacak, bazen gerçek hastalığı olan bazen de sırf, derdini dinleyecek biri olarak size gelecek, ruhunda yaşam gücü bulmaya çalışacak. Lütfen hastalarınızı sabırla, şefkatle dinleyiniz ve muayene ediniz. Hasta tanısının yüzde 80’nini bunlar oluşturur. Zira asırlardır devam eden usta çırak öğretisi bunlara dayanır. Hastaya dokunmadan tetkik isteyen, sağa sola gönderen hekim olmayınız. Gereksiz tetkikler devletimize mali yük, laboratuvar hataları, hastalara bezginlik vermektedir. Meslek uygulamalarınızda etik, deontolojik değerleri unutmayınız. Din, dil, ırk, cinsiyet ayırımı gözetmeksizin, tam bir hekimlik ruhu ve bilinciyle hareket ediniz. Hepinizin yolu açık olsun. Bu vesileyle mezunlarımızın anne babalarına, saygıdeğer hocalarıma, Tabip Odamıza, Mezunlar Derneğimize, tertip komitemize ve törenimize katılan tüm konuklarımıza teşekkür ediyorum” diyerek ifade etti.

Prof. Dr. Dağlı: Doğuştan SANKO’LU gençlerimizi yeni hayatlarına birer hekim olarak uğurlamak bizler için gurur verici Haber

Prof. Dr. Dağlı: Doğuştan SANKO’LU gençlerimizi yeni hayatlarına birer hekim olarak uğurlamak bizler için gurur verici

SANKO Üniversitesi Hastanesi’nde dünyaya gözlerini açan, ilk, orta ve lise eğitimini SANKO Okulları’nda tamamladıktan sonra SANKO Üniversitesi Tıp Fakültesi’ni kazanan Alp Yapan ve Barış Kılboz, SANKO Üniversitesi Tıp Fakültesini başarıyla tamamlayarak hem ailelerine hem de SANKO Ailesine büyük gurur yaşattılar. Doğuştan SANKO’lu iki genç tıp doktoru olmanın gururunu yaşarken, tıp dünyasının yeni hekimlerine diploma törenine, 2000 yılında dünyaya gelen Dr. Alp Yapan’ın doğumunu gerçekleştiren ve o dönem SANKO Üniversitesi Hastanesi’nde Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı olarak görev yapan Opr. Dr. Samet Bayrak da katıldı. Opr. Dr. Bayrak, Dr. Yapan ve Dr. Kılboz’a, “Gaziantep’te Cumhuriyet Dönemi Salgın Hastalıklar ve Sağlık Hizmetleri” isimli kitabını takdim ettii. Dr. Alp Yapan (24) ile Dr. Barış Kılboz’a diplomaları Tıp Fakültesi Dekan Yardımcısı ve Lisansüstü Eğitim Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Ayşen Bayram, doğum belgeleri ise SANKO Üniversitesi Genel Sekreteri Dr. Yusuf Ziya Yıldırım ile SANKO Üniversitesi Hastanesi Genel Müdürü Dr. Sermet Kileci tarafından verildi. SANKO Holding Yönetim Kurulu Başkanı Adil Sani Konukoğlu, “İki genç tıp doktorunun doğuştan SANKO’lu olmasının haklı gururunu yaşıyoruz” diyerek ifade etti. Dr. Alp Yapan ile Dr. Barış Kılboz’un SANKO Üniversitesi Hastanesi’nde doğup, tüm eğitim hayatlarını SANKO’da tamamlamalarının kendisi için de özel olduğunu belirten Konukoğlu, şunları söyledi:“Konukoğlu Ailesi olarak, şehrimize ve ülkemize katma değer sağlamak amacıyla farklı sektörlerde yaptığımız yatırımlarımızın yanı sıra, sağlık ve eğitim alanlarında da hizmet vermek için gayret gösteriyoruz. Bugün geldiğimiz noktada Dr. Alp Yapan ile Dr. Barış Kılboz, bize ne kadar doğru yolda olduğumuzu gösterdi. Hem duygulandık hem de gururlandık. Bundan sonraki hayatlarında da her zaman yanlarında olmaya gayret göstereceğiz. Gençlerimizi tebrik ediyor, başarılarının daim olmasını diliyorum.” Dağlı, “Ailesi olarak şimdiye kadar olduğu gibi bundan sonra da tüm mezunlarımızın yanlarında olacağız” SANKO Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Güner Dağlı, “Bu gençlerimizin, SANKO Üniversitesi Hastanesi’nde doğup, ilk ve orta eğitim öğretim süreçlerine SANKO Okulları’nda devam edip, üniversiteyi de SANKO Üniversitesi’nde tamamlayarak birer hekim olarak aramızdan ayrılmaları bizim için gurur verici. Hayata gözlerini açtıkları ilk andan itibaren büyük emek ve çabalarla bu günlere gelmeleri için çok büyük fedakarlıklar yapan ailelere evlatlarını, bu süreçte bize emanet ettiklerinden dolayı teşekkürlerimi sunuyorum. SANKO Üniversitesi Ailesi olarak şimdiye kadar olduğu gibi bundan sonra da tüm mezunlarımızın yanlarında olacağız” dedi. “Bu mutluluk verici tabloda yer almak çok özel bir duygu” Opr. Dr. Samet Bayrak, “SANKO Üniversitesi Hastanesi’nde kadın doğum uzmanı olarak görev yaptığım dönemde doğumunu gerçekleştirerek, ailesinin evlat mutluluğuna ortak olduğum sevgili Dr. Alp Yapan’ı 24 yıl sonra meslektaş olarak görmek beni çok duygulandırdı. Bu mutluluk verici tabloda yer almak çok özel bir duygu. Gençlerimizi ve ailelerini kutluyor, yeni hayatlarında başarılarla dolu bir gelecek temenni ediyorum” diyerek duygularını dile getirdi. Dr. Yapan, “Okul, hastane veya üniversite fark etmeksizin her dalda bana en iyi olduklarını hissettirdiler” SANKO Üniversitesi Hastanesi’nde dünyaya geldiğini, anne babasının da SANKO çalışanı olduğunu anımsatan Dr. Alp Yapan (24), “Büyüdüğüm bu güzel ortamda herkes bana katkı vermek için çok çabaladı. Yıllar boyu bu güzel ortamda büyümenin karakterimin oturmasında ve bu güzel başarıları elde etmemde büyük katkısı olduğuna inanıyorum” diyerek duygularını aktardı. SANKO Ailesi hakkında söylenecek çok şey var ama doğduğum andan itibaren içinde bulunduğum bu aileyi anlatan tek kelime kalitedir diyen Dr. Yapan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Okul, hastane veya üniversite fark etmeksizin her dalda bana en iyi olduklarını hissettirdiler. SANKO Okulları’ndayken en iyi eğitimi aldığımı biliyordum. Küçükken hasta olduğumda başka hastaneye gitmiyordum, çünkü emindim herkes en iyisi için çalışıyordu ve herkes bu konuda elinden geleni yapıyordu.  İki ayrı kurumunda anne ve babamın çalıştığı SANKO kalitesi ailemin iş yerlerinde verdiği emeklerden de anlaşılacağı üzere çok yüksekti. Ben bu durumun en yakın şahitlerinden biriydim.  Ebeveynlerim gibi SANKO Ailesinin de her bir ferdi işlerini yaparken her şeylerini ortaya koyuyordu. Ben de insanlar benim üzerime bu kadar titriyorken emeklerini boşa çıkartmadığım ve tıp fakültesini başarıyla bitirerek onları gururlandırdığım için çok mutluyum” diyerek ifade etti. Dr. Barış Kılboz, “Örnek bir doktor olmayı hedefliyorum” Tıp Fakültesi’nden mezun olmanın gururunu yaşayan Dr. Barış Kılboz ise şu ifadeleri kullandı: “Eğitim öğretim serüvenimin tamamı SANKO’da geçtiği için kendimi çok şanslı hissediyorum. Bu süreç boyunca hayatıma dokunan tüm hocalarımın bana büyük katkıları oldu ve bugün onların emekleriyle tıp fakültesini bitirmenin gururunu yaşıyorum. SANKO, bir eğitim kurumunun yanında bana ikinci bir ev oldu, yuva sıcaklığını her zaman hissettim. İnsan evinden kopamaz. Gelecekte SANKO’nun bana kattığı vizyon ve misyonun ışığında aileme ve topluma faydalı, örnek bir doktor olmayı hedefliyorum.”

ÇÜ Tıp Fakültesi'nden Prof. Dr. Süleyman Özdemir, uluslararası arenada Türkiye'yi başarıyla temsil ediyor Haber

ÇÜ Tıp Fakültesi'nden Prof. Dr. Süleyman Özdemir, uluslararası arenada Türkiye'yi başarıyla temsil ediyor

Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Balcalı Hastanesi Kulak Burun Boğaz Anabilim Dalı Öğretim Üyesi ve Çukurova KBB Dernek Başkanı Prof. Dr. Süleyman Özdemir, tükürük bezi hastalıkları ve tükürük bezi endoskopisi (sialendoskopi) alanındaki çalışmalarıyla dünyanın birçok ülkesinde davet alıyor. Son olarak Cenevre’de düzenlenen Dünya Sialendoskopi Derneği’nde (ISIAL) Türkiye’yi temsil eden Prof. Dr. Özdemir, 18-20 Mayıs 2024 tarihlerinde Mısır’ın İskenderiye kentinde düzenlenen 6. Mısır/1. Pan Arab Sialendoskopi Kadavra Uygulama/Canlı Cerrahi Toplantısı ve Kursu’na konuşmacı ve eğitici olarak davet edildi. Dünya Çapında Tanınan Bir Uzman Prof. Dr. Özdemir, tükürük bezi hastalıkları ve sialendoskopi alanında dünya çapında tanınan bir uzman olarak, daha önce 2020 Dubai ve 2023 Cenevre’de düzenlenen Dünya Sialendoskopi Kongreleri’nde organizasyon komitesinde yer alarak önemli konuşmalar yaptı. Ocak 2023’te Dubai’de düzenlenen Uluslararası Dünya KBB Dernekleri Birliği (IFOS) Kongresi’nde açılış konuşması yaparak Türkiye’yi onurlandırdı. Uluslararası Birlikte Eğitici ve Konuşmacı Olarak Görev Aldı Mısır’ın İskenderiye kentinde düzenlenen toplantıya dünyanın 14 ülkesinden Kulak Burun Boğaz uzmanları ve ilişkili dallardaki uzmanlar katıldı. Prof. Dr. Süleyman Özdemir, Amerika, İsviçre ve Hindistan’dan gelen diğer üç uluslararası bilim insanı ile birlikte davet edildi. Toplantıya ayrıca Arap Bölgesi ülkelerinden de bilim insanları katılım gösterdi. Büyük İlgi ve Takdir Topladı Prof. Dr. Süleyman Özdemir’in sialendoskopi ve tükürük bezi hastalıkları konusunda yaptığı konuşmalar, diğer konuşmacılar ve dinleyiciler tarafından ilgiyle takip edilerek büyük takdir topladı. Özdemir, kadavra kurslarında ve canlı cerrahi oturumlarında da tecrübelerini meslektaşlarıyla paylaşarak önemli katkılarda bulundu.

 Başkan Büyükkılıç, Erciyes Üniversitesi'nde 'Asrın Felaketi Nefes Kesiyor Çalıştayı'na katıldı Haber

 Başkan Büyükkılıç, Erciyes Üniversitesi'nde 'Asrın Felaketi Nefes Kesiyor Çalıştayı'na katıldı

Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Memduh Büyükkılıç, Beyaz Önlüklüler Öğrenci Kulübü ve Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi öğrencileri ile Recep Tayyip Erdoğan Millet Bahçesi içerisinde faaliyet gösteren Kayseri Mutfağı’nda buluştu. Başkan Büyükkılıç, kendisini kapıda karşılayan öğrencilerle sıcak ve samimi bir sohbet gerçekleştirerek, 10 GB internet kartı ile sinema bileti hediye etti. Büyükkılıç, gençlerle birlikte Recep Tayyip Erdoğan Millet Bahçesi’nin muhteşem manzarası eşliğinde hatıra fotoğrafı çektirdi. Geleceğin doktor adayları ile buluşmasında Başkan Büyükkılıç’a hekim olan oğlu Dr. Mehmed Enes Büyükkılıç ve eşi Bengisu Büyükkılıç, AK Parti İl Yönetim Kurulu Üyesi Op. Dr. İbrahim Demir de eşlik etti. Kendisinin de bir nöroloji uzmanı doktor olduğunu ifade eden Başkan Büyükkılıç, eşinin ve oğlunun da hekim olduğunu, hekimlerin kıymetini bilen, onları tanıyan bir aile olduklarını anlattı. Son süreçte pandemi ve deprem afeti yaşadıklarını hatırlatan Büyükkılıç, “Bir depremi yaşadık. Allah o günleri bir daha göstermesin. Dünyada asrın felaketi diye bilinen bir tabloyu yaşadık. Onun öncesinde iki dönem pandemi yaşadık” diyerek o dönem yaşananları, öğrencilerle paylaştı. Başkan Büyükkılıç, depremde Afşin bölgesinde yaşadığı anısını şöyle anlattı; “Afşin’e vardık. Tahiroğlu ailesi vardır, geçmişten beri hukukumuz olan bir sevdiğimiz aileydi. Aynı aileden 6 cenazeyi görünce şok olduk. Sabah ilk deprem oluyor, evleri hasar görüyor ama bir can kaybı olmuyor. Ana yüreği, evlatlarını alıyor, bir arada duralım diyor, ikinci deprem oluyor, o ev yıkılıyor, Allah rahmet eylesin, hayata gözlerini yumuyorlar. Onların cenazesini kıldırdık, acı tablo ile karşılaştık. Deprem sürecinde Elbistan, Afşin, Göksun, Maraş, Adıyaman, Antep, gitmediğimiz, çalışmadığımız yer kalmadı. Cumhurbaşkanımız da şehrimize teşrif ettiğinde ismimizi zikrederek, Kayseri’mize teşekkür etti.” Kayseri’nin sağlık altyapısında iyi noktada olduğunu söyleyen Büyükkılıç; “Kayseri’de Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi, Sağlık Bilimleri Üniversitesi Tıp Fakültesi, Şehir Hastanesi ve özel hastane hepsi bizim için önemli ve anlamlıdır. Kayseri’de 30’a yakın akrediteli sağlıkla ilgili kurum ve kuruluş var, çok şükür iyi bir noktadayız. Kayseri’de sağlığın altyapısı, bilimsel araştırmalara imza atan araştırma üniversitesi olan Erciyes Üniversitesi başta olmak üzere 5 üniversite, 75 bin öğrenci var” diye konuştu. Başkan Büyükkılıç, gençliğe yönelik projelerden birisi olan Çamaşır Yıkama Merkezi projesinden de bahsederek; "Üniversite öğrencilerimize diyoruz ki; 'sevgili gençlerimiz çamaşırlarınızı yıkayalım, katlayalım size teslim edelim' diyoruz, on binlerce yavrumuzun çamaşırlarını yıkıyoruz” dedi. Büyükkılıç, ayrıca öğrencilere eğitim yardımı, ulaşım desteği, çay ve çorba ikramı gibi hizmetlerini de hatırlattı. Beyaz Önlüklüler Derneği Genel Başkanı Dr. Ömer Aygül de; "Bir Kahramanmaraşlı olarak öncelikle tüm Kayseri halkına teşekkür ediyorum. Deprem döneminde hiç kimse elinden geleni esirgemeden bize yardıma koştular. Bu noktada kardeş şehir olarak görmek isteriz, iki gündür de buradayız, deprem konulu çalıştay yapmaktayız” dedi. Kayseri’nin her zaman yanlarında olduğunu söyleyen Aygül; "Kayseri şehri, üniversitesiyle, belediyesiyle, gençlik ve spor il müdürlüğüyle her zaman için yanımızda oldu, çok teşekkür ederiz. Birçok yere gidiyoruz, buradaki kadar desteklenmiyoruz. Sağ olsun belediye başkanımız burada, gençlere çok ön ayak oldular, buraya gelip bizi şereflendirmesine ayrıca sevindik, teşekkür ederiz” diye konuştu.

KKKA hastalığına yönelik spesifik gen araştırması Haber

KKKA hastalığına yönelik spesifik gen araştırması

Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) hastalığına yönelik spesifik genler üzerine dünyada ilk defa çalışma yapan Mersin Üniversitesi (MÜ) Tıp Fakültesi Tıbbı Biyoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Serdal Arslan, "Covid-19 pandemisi ile birlikte viral enfeksiyonlar çok hızlı bir şekilde dünyada pandemiye dönüştü. İnsanların hayatını ve ülke ekonomisini etkileyen etkiler ortaya çıkardığını gördük. KKKA'da Covid-19’a benzer bir virüs. Biz burada her bir hastanın, bu hastalığa karşı verdiği cevapla ilgili genleri araştırmayı amaçlıyoruz" dedi. MÜ Tıp Fakültesi Tıbbı Biyoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Serdal Arslan ve beraberinde lisanslı öğrencilerden oluşan ekip TUBİTAK destekli proje ile KKKA'nın ortaya çıkmasına neden olan genler üzerinde çalışma başlattı. Yaklaşık 3 yıl sürecek olan projenin sonucunda, hastalığın tedavisine yönelik genler tespit edildiğinde daha üst düzey güvenlikte laboratuvarlarda çalışma yapılacağı ifade edildi. Çalışma dünyada ilk olma niteliği taşıyor Çalışmanın dünyada ilk olması nedeniyle önemli olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Serdal Arslan, KKKA'ya neden olan genler bulunduğunda hastalık kaynaklı ölüm, hayatta kalma ya da uzun süre hastanede yatma sebeplerinin ortaya konulmuş olacağını söyledi. Hastalığın şiddetli geçmesi ve ölüme neden olan genler tespit edildikten sonra, bu genlerin düzenlenmesiyle hastalığı tedavi etmeyi amaçladıklarını belirten Prof. Dr. Arslan, "Tespit ettiğimiz genleri düzenleyerek hastalığı tedavi etmeyi amaçlıyoruz. Biyogüvenlik düzeyi yüksek laboratuvarlarda bu ilaçları deneme ihtiyacımız var" şeklinde konuştu.  Prof. Dr. Serdal Arslan: "Çalışma hem insanların hayatını kurtarıyor hem de ülkenin ekonomisine ciddi katkı sağlayacak ilaçların üretilmesine sebep olabilir" "İlaç geliştirebilirsek, birçok insanın hayatını kurtarma şansımız olacak"   Çalışma çerçevesinde hakkında bilgi veren Arslan, "Çalışma hem insanların hayatını kurtarıyor hem de ülkenin ekonomisine ciddi katkı sağlayacak ilaçların üretilmesine sebep olabilir. Biz de bu açıdan üst düzey laboratuvarlarda, biyogüvenlik düzeyi yüksek laboratuvarlarda bu projenin sonucunda elde ettiğimiz genleri deneyecek ve viral enfeksiyonlara ilaç geliştirebilecek bir altyapı oluşturmak istiyoruz. Dünyada ilk olarak gerçekleşecek bu projede uluslararası dergilerde yayınlar olacak, kongrelerde sunum yapılacak. Ayrıca eğer bir ilaç geliştirebilirsek, viral enfeksiyonların tedavisine yönelik, birçok insanın hayatını kurtarma şansımız olacak" ifadelerini kullandı.

Üniversiteli genç kızı pompalı tüfekle vuran zanlı adliyeye sevk edildi Haber

Üniversiteli genç kızı pompalı tüfekle vuran zanlı adliyeye sevk edildi

Önceki gün akşam saatlerinde evine gitmeye çalışan Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi 6. sınıf öğrencisi Nida Nur N.’yi, merkez Yenişehir ilçesi Çiftlikköy Mahallesi’ndeki kız öğrenci yurdu önünde pompalı tüfekle 6 el ateş ederek ağır yaralayan zanlı Ersin K., olaydan sonra kaçtığı Adana’da suç aleti tüfekle birlikte yakalanarak Mersin’e getirildi. Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’nde teknisyen olarak görev yapan zanlının emniyetteki ifadesinde genç kızı kıskançlık yüzünden vurduğunu söylediği öğrenildi. Şüpheli şahıs, işlemlerinin tamamlanmasının ardından bu sabah sıkı güvenlik önlemleri arasında adliyeye sevk edildi. Ayrılığı hazmedememiş Yakalandıktan sonra Mersin’e getirilen şüphelinin alınan ilk ifadesinde, Nida Nur N. ile sevgili olduklarını, genç kızın kendisini terk etmesine öfkelendiği için vurduğunu söylediği öğrenildi. Olay Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi 6. sınıf öğrencisi Nida Nur N., önceki gün akşam merkez Yenişehir ilçesi Çiftlikköy Mahallesi’ndeki kız öğrenci yurdu önünde hastanede teknisyen olarak görev yapan Ersin K. tarafından pompalı tüfekle vurulmuş, her iki bacağından ağır yaralanan genç kızın sağ bacağı dizüstünden kesilmişti. Sol bacağı da ağır hasarlı olan Nida Nur N.’nin tedavisi, halen Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi yoğun bakım ünitesinde devam ediyor. Olay anı kameralara yansıdı Öte yandan olay anı bölgede bulunan bir güvenlik kamerasına saniye saniye yansıdı. Görüntülerde, aracında pusu kuran Ersin K.’nın, sokakta evine doğru yürüyerek giden Nida Nur N.’nin yanına giderek birden fazla pompalı silahla ateş ettiği anlar yer aldı. Genç kıza 6 el ateş eden Ersin K.’nın, arabasına binip olay yerinden uzaklaştığı anlar da yer alırken, şüphelinin rahat tavırları dikkat çekti.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.