TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
SON DAKİKA
Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

# Terör Örgütleri

İLKHABER-Gazetesi - Terör Örgütleri haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Terör Örgütleri haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Bakan Uraloğlu: Yapay zeka ve siber güvenlik, Türkiye'nin dijital sınırlarını koruyor Haber

Bakan Uraloğlu: Yapay zeka ve siber güvenlik, Türkiye'nin dijital sınırlarını koruyor

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, son bir haftada 409 bin 736 adet zararlı internet adresine ulaşmak isteyen yaklaşık 141 milyon erişimin engellendiğini ifade ederek, "Sosyal medya mecralarının da Türkiye Cumhuriyeti kanunlarına uymalarını sağlıyoruz. Terör örgütlerine ait hesapları, internet sitelerini ve bu örgütler lehine propaganda içeren tüm içerikleri de yakından takip ediyor ve erişim engeli getiriyoruz. 119 terör yandaşı hesaba erişim engeli getirdik" dedi. Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, İstanbul'da düzenlenen bir programda konuştu. Uraloğlu, yerli ve milli olarak geliştirilen Avcı, Azad, Kasırga, Atmaca ve Kule adlı yapay zeka uygulamaları ile Türkiye'nin siber güvenliğini sağladıklarını kaydetti. Bakan Uraloğlu, internete bağlı cihazların oluşturduğu nesnelerin interneti olarak adlandırılan yeni bir yaşam biçimine sahip olunduğunu belirterek, "İnternet bankacılığı ile para transferleri gerçekleştiriyor, faturalarımızı ödüyor, e-ticaret siteleri üzerinden alışveriş yapıyoruz. Bakın, İsrail'in Lübnan'da çağrı cihazları ve telsizler üzerinden gerçekleştirdiği siber terör saldırıları, tüm ülkeler için siber güvenliğin önemini bir kez daha ön plana çıkardı. Üstelik siber saldırılar, artık sadece büyük şirketlerin veya devletlerin değil, her ölçekteki kuruluşun ve hatta bireylerin karşılaştığı ciddi bir tehdit haline geldi. Artık bu saldırılar, ekonomik kayıpların yanı sıra toplumsal güvenliği de tehdit ediyor” açıklamasında bulundu. Sosyal medyada terör propagandasına geçit yok Bakan Uraloğlu, gelişen tehditler karşısında bu alanlardaki çalışmaların öneminin giderek arttığını ve bu tehditlere karşı yenilikçi güvenlik önlemlerinin geliştirilmesi gerektiğini belirterek, "Bu noktada karşımıza siber güvenliğin yeni silahı olarak yapay zeka çıkıyor. Yapay zekayı dijital bir beyin olarak düşünebiliriz. Bu dijital beyin, karmaşık verileri çözümleyerek insanlık için yepyeni ufuklar açıyor. Bakın, küresel şirketlerin yüzde 83'ü iş stratejilerinde yapay zekayı kullanmanın önemli öncelik olduğunu düşünüyor” ifadelerini kullandı. Bakan Uraloğlu, bugün küresel yapay zeka pazarı büyüklüğünün 638 milyar doların üzerinde hesaplandığını bildirerek, “2034'e kadar yüzde 19,1'lik bir bileşik büyüme oranıyla da yapay zeka pazarının 3 trilyon 680 milyar doların üzerine çıkması bekleniyor. Bu noktada bu devasa pastadan daha fazla pay almak için çalışmalıyız. Geleceğin ihtiyaçlarını iyi tespit eden ülkeler, bilişim sektöründe bir adım öne geçebilmek için büyük bir rekabet içindeler. Neden? Çünkü yenilikçi fikirleri elinde tutan ve uygulayanlar yarının kazananı olacak. Bu noktada sadece devletin değil, özel sektörün de bilişime yatırım yapması gerekiyor” dedi. Yapay zekanın siber güvenliğin yeni silahı olduğunu vurgulayan Bakan Uraloğlu, “Tıpkı bir insan gibi öğreniyor, deneyimleriyle gelişiyor, her yeni siber saldırı savunma mekanizmalarını güçlendiriyor, yeni nesil tehditlere karşı daha dirençli hale geliyor. Böylece, siber güvenlik sistemleri, sürekli olarak kendini yenileyerek düşmanlarına karşı bir adım öne geçiyor. Şöyle ki yapay zeka milyonlarca olayı analiz ederek sapmaları anında fark ediyor. Örneğin bir siber korsanın hareket tarzını ya da oluşturulan bir virüsün yapısını sanki bir dedektif gibi titizlikle inceleyerek tanıyor ve bu sayede tehditleri henüz büyümeden etkisiz hale getirebiliyor. Ayrıca monoton ve zaman alan görevleri otomatikleştirerek siber güvenlik uzmanlarının daha stratejik konulara odaklanmasını sağlıyor. Bu sayede, siber güvenlik ekipleri, sınırlı kaynaklarını en verimli şekilde kullanabiliyor. Mesela bir banka, yapay zeka sayesinde müşterilerinin alışkanlıklarını öğrenerek normal dışı bir işlemi anında tespit ederek büyük bir dolandırıcılığın önüne geçebiliyor” şeklinde konuştu. Yapay zekanın siber güvenlik dünyasında yeni bir çağ başlattığını kaydeden Uraloğlu, “Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı olarak her ne kadar yollar, köprüler, havalimanları ve demir yolu hatları inşa eden bir bakanlık olarak bilinsek de ülkemizin dijital alanda güvenliğini sağlayan bakanlık da biziz” dedi. Yerli yapay zeka uygulamaları ile siber güvenlik sağlanıyor Bakan Uraloğlu, Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK) bünyesindeki Ulusal Siber Olaylara Müdahale Merkezi (USOM) eliyle ulusal ve uluslararası düzeyde iş birlikleri kurarak, Siber Olaylara Müdahale Ekipleri (SOME) ile siber tehditlere karşı etkin bir mücadele yürüttüklerini ifade ederek, “USOM koordinasyonunda 14 adet sektörel ve 2 bin 309 adet kurumsal SOME'de görev yapan 7 bin 912 siber güvenlik uzmanı ülkemizin siber sınırlarını koruyoruz. Siber güvenlik noktasında en önem verdiğimiz hususu da yazılımdan cihaz üretimine yerlilik ve millilik oluşturuyor. Bu noktada gururla altını çizmek istiyorum ki tamamen yerli ve milli olarak geliştirdiğimiz Avcı, Azad, Kasırga, Atmaca ve Kule adlı yapay zeka uygulamalarımız ile ülkemizin siber güvenliğini sağlıyoruz” şeklinde konuştu. Yapay zeka uygulamalarından Türkiye'nin uzun zamandır faydalandığını belirten Uraloğlu, “Avcı uygulaması ile zararlı yazılım bulaşmış sistemlerin ve komuta kontrol merkezlerinin tespiti gerçekleştirilirken Azad uygulaması ile botnetlere dahil olmuş köle bilgisayarların tespitine yönelik çalışmalar yapıyoruz. Öte yandan, başta kritik kamu kurumları ile önemli altyapılar olmak üzere ülkemizin internete açık kaynaklarına ilişkin zafiyet taraması ve hizmet sürekliliğinin sağlanmasına yönelik izleme faaliyetlerini ise Kasırga ile gerçekleştiriyoruz. Toplamda 131 farklı Kasırga taramasında 284 adet farklı portun servis ve zafiyet taraması haftalık olarak USOM tarafından gerçekleştirilmektedir. Bu taramalarda 896 farklı zafiyet tasarımı kullanılmaktadır” dedi. Bakan Uraloğlu, USOM tarafından 7 saat içinde Türkiye'deki yaklaşık 838 bin 112 adet kritik kapsamda bulunan (gov.tr, org.tr, pol.tr, edu.tr vb.) web sitesinin tehditlere karşı taraması yapıldığını belirterek, “Atmaca projesi ile de yüzlerce zaafiyete ait risk engellenmektedir. Tespit edilen siber güvenlik eksikliklerinin ilgili kişilere daha hızlı ulaştırılması için diğer projelerle ile entegre çalışan Kule yazılımı da 7/24 çalışan personelimizin işini daha kolay bir hale getirmekle birlikte çalışmalara üst düzey hız kazandırmıştır. USOM tarafından geliştirilen yapay zeka ile 61 bin 827 adet alan adının vatandaşları dolandırmaya yönelik oltalama olarak kullanıldığı tespit edilmiş ve gerekli önlemler alınmıştır” şeklinde konuştu. "141 milyon erişim engellendi" Son bir haftada toplam 409 bin 736 adet zararlı internet adresine ulaşmak isteyen yaklaşık 141 milyon erişimin engellendiğini ifade eden Uraloğlu, “Bin 915 adet ağ saldırısı da USOM'a raporlanmış ve gerekli tedbirler alınmıştır. Yaptığımız çalışmalar kapsamında, 2024 yılında 109 binin üzerinde zararlı bağlantı tespit ederek altyapı seviyesinde erişimlerini engelledik. Bu sayede ülke genelinde internet kullanıcıları ve sistemlerine yapılabilecek saldırıları önledik. Bugün; uluslararası telekomünikasyon birliği tarafından hazırlanan Küresel Siber Güvenlik Endeksi'ne göre ülkemiz Avrupa'da 6. sırada, dünya genelinde ise 11. sıradadır” dedi. “119 terör yandaşı hesaba erişim engeli getirdik” Sosyal medya platformlarında terör propagandası ve yasa dışı içeriklerle mücadele konusunda da etkin bir yaklaşım sergilediklerini kaydeden Uraloğlu, “Sosyal medya mecralarının Türkiye Cumhuriyeti kanunlarına uymalarını sağlıyoruz. PKK, PYD, FETÖ gibi terör örgütlerine ait hesapları, internet sitelerini ve bu örgütler lehine propaganda içeren tüm içerikleri de yakından takip ediyor ve erişim engeli getiriyoruz. 119 terör yandaşı hesaba erişim engeli getirdik. Kahraman güvenlik güçlerimiz vatan topraklarında teröre nasıl geçit vermiyorsa biz de dijital dünyada aynı kararlılıkla terör hesaplarına geçit vermiyoruz. Asla da bu kararlılığımızdan taviz vermeyeceğiz” ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan New York’ta Gazze için uluslararası tepki çağrısı Haber

Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan New York’ta Gazze için uluslararası tepki çağrısı

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Küresel kurum ve kuruluşlar, Gazze'deki zulmü durduracak, İsrail'in katliamını engelleyecek hiçbir etkili adım atmadı." dedi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türk-Amerikan Ulusal Yönlendirme Komitesi (TASC) tarafından New York'ta düzenlenen akşam yemeği etkinliğinde, Türk-Amerikan toplumunun temsilcileriyle yeniden bir araya gelmekten bahtiyarlık duyduğunu söyledi. Etkinliğe ev sahipliği yapan TASC'a teşekkür eden Erdoğan, Türkiye'yi, kültürünü ve değerlerini ABD toplumuna tanıtan, milli menfaatleri "vatandaş diplomasisi" yoluyla koruyan ve kollayan faaliyetlerden ötürü TASC temsilcilerini tebrik etti. Birlik ve Beraberlik Vurgusu Ticari ve ekonomik hayattaki başarılarıyla Türkiye'nin gurur kaynağı olan iş adamlarını ve girişimcileri kutlayan Erdoğan, şöyle devam etti: "Birlik ve beraberliğiniz, Türk toplumunun çıkarlarının yerel ve federal düzeyde ilerletilmesi bakımından büyük önem taşıyor. Amerika'nın dört bir yanında düzenlediğiniz 'Türk Günü Yürüyüşleri' ve festivalleri ülkemizin Amerikalı dostlarımıza tanıtılmasına katkı sağlıyor. Ayrıca, milli kimliğimizin gençlerimize, yeni nesillere aktarılması noktasında da önemli rol oynuyor. Yurt dışında yaşayan insanlarımızın inanç ve kültür değerlerimize sahip çıkmasının öneminin sizler zaten farkındasınız. Nerede olursa olsun vatandaşlarımıza her fırsatta şunu hatırlatıyorum; biz entegrasyona sonuna kadar varız, asimilasyona ise aynı derecede karşıyız. Vatandaşlarımızın her alanda temayüz etmelerini, başarılı olmalarını, içinde yaşadıkları topluma katkı sunmalarını istiyoruz. Ama insanımızın kimliğini, öz değerlerini, inanç değerlerini kaybetmesini de arzu etmiyoruz. Yaşadığınız toplumda var olurken kendi dilinizi, kendi kültürünüzü, aslınızı, özünüzü hiçbir zaman unutmayın. Bu hususta Türk-Amerikan toplumunun iyi bir konumda olduğunu biliyor, bundan da memnuniyet duyuyorum." Terörle Mücadelede Destek Çağrısı Türkiye'nin terör belasıyla hem sahada hem de masada en büyük mücadeleyi veren ülkelerin başında geldiğini dikkati çeken Erdoğan, şöyle konuştu: "Amerika'daki Türk toplum olarak FETÖ ve PKK başta olmak üzere terör örgütleriyle mücadelemize vereceğiniz destek çok önemlidir. Terör örgütü mensupları yalnızca ülkemizin menfaatlerini değil yurt dışındaki vatandaşlarımızı, ticari teşebbüslerini ve sivil toplum kuruluşlarını da doğrudan ya da dolaylı şekilde hedef alıyor. Amerikalı karar alıcıları ve ticari çevreleri yalana boğarak menfaat sağlamaya çalışan örgüt üyeleri Türk toplumu içerisinde de bölünme ve ayrışmaları körüklemeye çalışıyor. Türkiye karşıtı her operasyona gönüllü figüranlık yapan örgüt mensuplarına karşı sizlerden teyakkuz halinde olmanızı bekliyorum. Dün bunların oyunlarına gelmedik, bundan sonra da çok dikkatli olacağız. Milletin iradesine darbe yapmaya kalkan, ellerinde vatandaşlarımızın kanı olan, demokrasimize, huzurumuza, birlik ve beraberliğimize kasteden, hasılı tek gayesi Türkiye'ye ve Türk milletine zarar vermek olan bu hainlerle mücadelemizi hukuk zemininde sonuna kadar sürdüreceğiz." İslam ve Yabancı Düşmanlığına Dikkat Erdoğan, bir hususa özellikle dikkati çekmek istediğini vurgulayarak, "Son yıllarda Batılı ülkelerde bilhassa Avrupa'da İslam ve yabancı düşmanlığı vatandaşlarımızın da huzurunu tehdit eden büyük bir salgına dönüştü. Hemen her gün mescitlerimize, camilerimize, Müslümanlara ait iş yerlerine yönelik bir kundaklama olayı gerçekleşiyor. Aşırı sağcı akımların hedefinde de göçmenler ve Müslümanlar var. Sosyal medya ve kimi siyasetçiler ise ırkçı nefretin yayılmasını adeta teşvik etmekte, yangına körükle gitmektedir. Türkiye olarak vatandaşlarımızın yaşadığı ülkelerdeki aşırı sağcı akımları ve nefret söylemlerini yakından takip ediyoruz. Irkçılığın olduğu gibi İslam düşmanlığının da bir suç olarak tasnif edilmesi ve yasal yaptırıma tabi tutulması gerektiğini savunuyoruz." ifadelerini kullandı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, 15 Mart'ın Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nda İslamofobi ile Mücadele Uluslararası Günü ilan edilmesinde İslam İşbirliği Teşkilatıyla birlikte öncü rol oynadıklarını dile getirerek, "Avrupa'da kutsal kitabımız Kur'an-ı Kerim'e karşı yapılan menfur saldırılarla ilgili Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Konseyi ve Genel Kurulu'nun aldığı kararlara liderlik ettik. Tüm bu girişimler Batılı ülkelerin yasal ve idari düzenlemelerinin tadil etme ve aşırı sağla mücadelede yeni stratejiler geliştirmelerinde bir baskı unsuru oldu. Amerika'da da geçtiğimiz kasım ayında 'İslamofobi'ye Karşı Ulusal Strateji Belgesi'nin hazırlanmaya başlanması bunun güzel bir örneğini teşkil etti. Bundan sonra da Müslüman düşmanlığına karşı mücadeleye öncülük etmeyi sürdüreceğiz." şeklinde konuştu. Türkiye aleyhindeki çeşitli çıkar gruplarının kongre üzerinde baskı kurmaya devam ettiklerinin görüldüğünün altını çizen Erdoğan, şunları kaydetti: "Bu gibi faaliyetlerin Türk-Amerikan kamuoyunda oluşturduğu rahatsızlığı en iyi sizler biliyorsunuz. Okul müfredatlarını asılsız iftiralarla doldurarak çocuklarımızın, gençlerimizin beyinlerini zehirlemeye çalışan bu zihniyete karşı teyakkuzda olmalıyız. Sizlerin de bu hasmane faaliyetlere birlik ve eşgüdüm içerisinde mukabele etmeniz, Amerikalı siyasetçileri, tarihi gerçekleri öğrenmesini sağlayacaktır. Tarihçilere bırakılması gereken konuların siyasete alet edilmesi ve çeşitli lobilerce istismar edilmesi ne Türk-Amerikan ilişkilerine ne de Türkiye'nin Ermenistan'la sürdürdüğü normalleşme çalışmalarına katkı yapacaktır. Ukrayna'da üçüncü yılına girmek üzere olan savaş, bölgesel ve küresel istikrarı tehdit ediyor. Bölgede kalıcı barış için diplomasinin öncelenmesi gerektiğini ilk günden bu yana vurguluyoruz. Dökülen her damla kanı, çatışmayla geçen her günü açık söylüyorum büyük bir kayıp olarak görüyoruz. Bu anlayışla adil barışın tesisi için gayretlerimizi sabırla sürdürüyoruz." Gazze’deki İnsani Kriz ve Küresel Tepkisizlik Erdoğan "Küresel sistem artık tüm etkinliğini, tüm inandırıcılığını kaybetmeye başladı. Görevi, barış ve güvenliği sağlamak olan kurumlar çok açık bir ahlaki çöküş içerisindedir. Gazze'de 352 gündür devam eden katliam bunu bir kez daha göstermiştir." diye konuştu. Srebrenitsa'dan 30 yıl sonra tüm dünyanın gözleri önünde bu sefer Gazze'de son derece vahşi bir soykırım yaşandığını dile getiren Erdoğan, "Bugüne kadar 1,9 milyon insan evlerini terk etmek zorunda kaldı. Ve bu insanlar hiçbir altyapının olmadığı çok kötü şartlarda ellerinde avuçlarında ne kaldıysa onunla yetinerek hayatta kalma mücadelesi veriyor. Tüm bu acılar yaşanırken bir avuç yürekli insan dışında maalesef yönetimlerden gözle görünür hiçbir tepki yükselmedi. Aynı şekilde küresel kurum ve kuruluşlar Gazze'deki zulmü durduracak İsrail'in katliamlarını engelleyecek hiçbir etkili adım atmadı." ifadelerini kullandı. Mescid-i Aksa'ya Destek Cumhurbaşkanı Erdoğan, yaptığı her hukuksuzluk karşısında ödüllendirilen İsrail yönetiminin her seferinde daha kanlı, daha insansız, daha vicdansız saldırılara giriştiğini kaydederek, "İsrail'in Gazze başta olmak üzere Filistin topraklarında uyguladığı soykırım bölgemizin barışını da tehdit etmektedir. Lübnan'a karşı gerçekleştirilen son saldırılar ve İsrail tarafından yapılan son açıklamalar savaşı bölgeye yayma çabalarının açık tezahürüdür. Türkiye olarak bu işgal istila ve katliam politikasının bir an önce durması için elimizden geleni yapıyoruz ve yapmaya devam edeceğiz. İlk kıblemiz olan Mescid-i Aksa'nın kutsiyetine ve tarihi statüsüne yönelik hiçbir saldırıya sessiz kalmadık ve kalmayacağız." şeklinde konuştu. ABD'de liderlerle gerçekleştireceği tüm temaslarda, kalıcı ateşkesin tesisi için siyonist İsrail'e her mecrada baskıyı arttırılması gerektiğinin altını çizeceğini söyleyen Erdoğan, şöyle konuştu: "Şunu da özellikle ifade etmek durumundayım. New York sokakları dahil Amerika'nın pek çok farklı eyaletinde vicdan sahibi kesimler, Filistinlilerin acılarının dindirilmesi ve Filistin halkının kendi devletlerine kavuşmaları için sokaklara döküldü. Sizlerin de Washington'da, New York'ta, Boston ve Chicago'da Müslüman Amerikalılarla gerçekleştirdiğiniz faaliyetleri takdirle takip ettik. Sizden bu konudaki hassasiyetlerinizi sürdürmenizi bekliyorum. Rabb'im Filistinli mazlumların sesi olan herkesten razı olsun diyorum. Müslüman Amerikalılarla ve Amerika'daki farklı kesimlerle temas ve işbirliğini arttırmanızın faydalı olacağını vurgulamak isterim. Özellikle böylesi dönemlerde, güçlü bir duruş ve dayanışma sergilememiz fevkalade önemlidir. Türk Amerikan toplumunun her alanda en iyi ve etkin şekilde temsil edilmesi için asgari müştereklerde buluşabilmeniz, ayrıştırıcı değil kapsayıcı olmanız gerektiğinin altını tekrar çiziyorum. Şunu da lütfen unutmayınız. Gerek Amerika'daki temsilciliklerimiz gerek Türkiye'deki kurum ve kuruluşlarımız sizlerin yanındadır. Ekonomide, ticarette, sivil toplumda ve diğer alanlarda sizleri desteklemeye devam edeceğiz." Programa, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan da katıldı.

MSB: Son bir haftada 47 terörist etkisiz hale getirildi Haber

MSB: Son bir haftada 47 terörist etkisiz hale getirildi

Milli Savunma Bakanlığı tarafından basın bilgilendirme toplantısı düzenlendi. Bakanlıkta gerçekleştirilen basın toplantısında konuşan Milli Savunma Bakanlığı Basın Halkla İlişkiler Müşaviri Tuğamiral Zeki Aktürk, 19 Mayıs Atatürk’ü Anma ve Gençlik ve Spor Bayramı çerçevesinde, Deniz Kuvvetlerine bağlı yüzer unsurlar tarafından 43 gemi ile 27 liman ziyaretinde, gemilerin vatandaşların ziyaretine açılacağını dile getirerek, 17 Mayıs’ta Kahramanmaraş’ta 4 adet F-16 uçağı ile muharip uçak geçişi yapılacağını, 19 Mayıs’ta Samsun’da Türk Yıldızları ve SOLOTÜRK tarafından gösteri uçuşu ile Mehteran Birlik Komutanlığımızca konser verileceğini kaydetti. Başta PKK/KCK/PYD-YPG, DEAŞ ve FETÖ terör örgütleri olmak üzere her türlü tehdit ve tehlikeye karşı mücadelenin artan bir etki ve yoğun bir baskıyla devam edeceğini belirten Tuğamiral Aktürk, “Türk Silahlı Kuvvetlerimiz, 47’si son bir haftada olmak üzere 1 Ocak’tan bugüne kadar bin terörist etkisiz hale getirilmiştir. Geçtiğimiz hafta içerisinde Irak’ın kuzeyindeki barınma alanlarından kaçan 2 PKK’lı terörist daha Habur’daki Hudut Karakolumuza teslim olmuştur” ifadelerini kullandı. Irak’ın kuzeyinde yürütülen Pençe-Kilit Operasyon bölgesinde devam eden arama-tarama faaliyetleri kapsamında teröristlere ait 4 odalı bir mağara tespit edildiğini belirten Tuğamiral Aktürk, “Tespit edilen mağarada muhtelif miktarda; uçaksavar ve tanksavar silahı, roketatar, bomba atar, havan, piyade tüfeği, keskin nişancı tüfeği ve makinalı tüfek ile bunlara ait mühimmat, el bombaları, dürbün, telsiz ve çok sayıda malzeme ele geçirilmiştir. Pençe-Kilit Harekatı’nda bugüne kadar 931 terörist etkisiz hâle getirilmiş, değişik çaplarda toplam bin 970 silah ve 837 bin 630 mühimmat ele geçirilmiş, 2 bin 741 mayın/el yapımı patlayıcı tespit ve imha edilmiş, bin 21 mağara, sığınak kullanılamaz hale getirilmiştir” dedi. Hudut hattının teknolojik vasıtalarla desteklendiğini ve fiziki güvenlik tedbirleri ile korunduğunu belirten Tuğamiral Aktürk, “Son bir haftada yasa dışı yollarla sınırlarımızdan geçmeye çalışan 493 şahıs yakalanmıştır. 01 Ocak tarihinden bugüne kadar yasa dışı yollarla geçmeye çalışan 3 bin 981 şahıs yakalanmıştır. Son bir haftada engellenen bin 675 şahıs ile birlikte bu yıl içerisinde engellenen kişi sayısı 54 bin 117 olmuştur” açıklamasında bulundu. Son bir hafta içinde Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler’in kabul ve ziyaretlerine ilişkin açıklamada bulunan Aktürk, konuşmasını şöyle sürdürdü: “11 Mayıs’ta beraberinde komuta kademesi ile Marmaris’e giden Sayın Bakanımız; Aksaz Deniz Üs Komutanlığındaki inceleme ve denetlemelerinin ardından Denizkurdu-II Tatbikatı’nın Seçkin Gözlemci Günü’ne katılmış, 14 Mayıs’ta Ankara'ya ziyaret gerçekleştiren Ukrayna Savunma Bakanı ile bölgesel güvenlik konuları ve ikili askerî iş birliği imkânlarının ele alındığı görüşmeler gerçekleştirmiştir. Sayın Bakanımız bugün de Sayın Cumhurbaşkanımızın Gürcistan Başbakanı ile yapacağı görüşmeye refakat edecektir.” Kıbrıs Barış Harekatı’nın 50. Yılı’na özel kutlama Kıbrıs Barış Harekatı’nın 50. Yılına özel kutlama faaliyetlerinin planlandığını aktaran Aktürk, “Türk Silahlı Kuvvetlerimiz; terörle mücadele ve hudut güvenliği ile mavi ve gök vatanımızdaki hak ve menfaatlerimizi korumanın yanı sıra birçok coğrafyada kardeş, dost ve müttefik ülkelerin haklı davalarına destek olmayı sürdürmektedir. Tüm Ada’ya barış ve huzur getiren Kıbrıs Barış Harekâtı’nın 50’nci yıl dönümü kapsamında; Resmî törenler ve anma yürüyüşleri, TCG Anadolu’nun Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ziyareti ve denizde geçit töreni, Türk Yıldızları ve Solo Türk ekiplerinin gösteri ve selamlama uçuşları, bando ve mehteran birliği konserleri, spor müsabakaları, konferans, seminer, sempozyum, makale yarışması, ağaç dikimi, sergi ve kardeş ülke etkinlikleri başta olmak üzere birçok anlamlı ve özel faaliyetin icra edilmesi planlanmaktadır. Ayrıca, 50’nci yıla özel logo tasarımı, anı pulu ve madeni para basımı yapılacaktır” dedi. MSB’nin Kamu Denetçiliği Kurumunun verdiği tavsiye kararlarına duyarlılık gösteren, bilgi ve belge taleplerine olumlu yaklaşan kurumların başında yer aldığını belirten Aktürk, 2023 yılı tavsiye kararlarına yüzde 99,68 ile en yüksek oranda uyum sağlayan idare olarak Türkiye Büyük Millet Meclisi Dilekçe Komisyonu ile İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu üyelerinden Karma Alt Komisyonu tarafından plaket verildiğini aktardı. Yerli ve milli ve savunma sanayi ürünlerinin Türk Silahlı Kuvvetleri’nin etkinlik ve caydırıcılığının artırılması faaliyetlerine devam edildiğini dile getiren Aktürk, şu ifadelere yer verdi: “ROKETSAN tarafından yerli ve millî imkânlarla geliştirilen ve seri üretime geçilen ‘AKYA Ağır Sınıf Harp Torpidosu’nun denizaltılarımıza teslimatına 07 Mayıs’ta başlanmıştır. Kara Kuvvetleri Komutanlığımızca; muhtelif miktarda Temel Eğitim Helikopterinin ve modernize edilen M60 T tankının muayene ve kabul faaliyetleri tamamlanmıştır. Sonuç olarak dünyanın en güçlü ordularından biri olan Türk Silahlı Kuvvetlerimiz, asil milletimizin sevgisi ve güveninden aldığı ilhamla üstlenmiş olduğu tüm görevleri başarıyla yerine getirmeye, başta yakın coğrafyamız olmak üzere küresel güvenlik, barış ve istikrarın tesisine yönelik faaliyetlerine artan bir gayretle devam edecektir.” “Karadeniz Tahıl Girişiminin yenilenmesi için gayretlerimiz dile getirilmiştir” Millî Savunma Bakanlığı kaynakları, Ukrayna Savunma Bakanı’nın Ankara ziyaretinde nelerin görüşüldüğüne dair sorulara şu cevabı verdi: “Ukrayna Savunma Bakanı Rüstem Umerov’u ülkemizde ağırlamış olmaktan memnuniyet duyduk. Oldukça samimi, yapıcı bir ortamda gerçekleşen ve ilişkilerimizi daha da güçlendiren görüşmede; Ukrayna’nın bağımsızlığına ve toprak bütünlüğüne olan desteğimiz, Karadeniz’de gerilimin önlenmesi gerektiğine olan inancımız ve Montrö Sözleşmesi’ni tavizsiz bir şekilde uygulamaya devam edeceğimiz ve Karadeniz Tahıl Girişiminin yenilenmesi için gayretlerimiz dile getirilmiştir.” “Tedbirler kapsamında Savunma ve Güvenlik alanındaki görev ve sorumluluklarını etkileyecek bir husus bulunmamaktadır” Millî Savunma Bakanlığı’nın tasarruf tedbirleri kapsamında neler yapacağına dair sorular üzerine Bakanlık kaynakları, “Halihazırda yürürlükte bulunan idari hususlardaki tasarruf tedbirlerine en fazla uyan bakanlıklardan biriyiz. Söz konusu yeni tedbirler kapsamında; Bakanlığımızın Savunma ve Güvenlik alanındaki görev ve sorumluluklarını etkileyecek bir husus bulunmamaktadır. Hazine ve Maliye Bakanlığımızın alınacak tasarruf tedbirleri hakkında yapmış olduğu açıklamada da görüleceği üzere savunma ve güvenlik alanları hariç tutularak gerekli hassasiyet gösterilmiştir. Bakanlığımız da önümüzdeki dönemde, açıklanan tasarruf tedbirlerini hassasiyetle uygulamaya devam edecektir” cevabını verdi.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.