SON DAKİKA
Hava Durumu

# Tbmm Grup Toplantısı

İLKHABER-Gazetesi - Tbmm Grup Toplantısı haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Tbmm Grup Toplantısı haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Cumhurbaşkanı Erdoğan: ''Türk-Kürt- Arap kardeşliğini bozamayacaklar'' Haber

Cumhurbaşkanı Erdoğan: ''Türk-Kürt- Arap kardeşliğini bozamayacaklar''

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda açıklamalarda bulundu.Türk-Kürt-Arap kardeşliğini bozmaya çalışanlara asla fırsat vermeyeceklerini belirten Erdoğan, "Allah'ın izniyle buna izin vermeyeceğiz, tuzaklarınıza düşmeyeceğiz" dedi. Erdoğan, siyasetin akıl, basiret ve ferasetle yapılması gerektiğini vurgulayarak, Türkiye'nin bölgedeki hak ve çıkarlarını savunmaya kararlı olduklarını belirtti. Ayrıca, Suriye'de barış ve istikrarın sağlanması için Türkiye'nin yürüttüğü çabaların önemine değinen Erdoğan, Donald Trump'ın bir yıl içinde yaptığı ateşkes anlaşmasının bölgede ciddi sonuçlar doğurduğunu söyledi. Cumhurbaşkanı Erdoğandan önemli açıklamalar: İKİ ACI HABER ALDIK 2025'in ilk iki haftasında iki acı haber aldık. Şarkıları ile gönül tellerimizi titreten Ferdi Tayfur'un vefatı milletçe hepimizi derinden üzmüştür. Anadolu'nun bağrı yanık gençlerinin duygularına tercüman olan merhum Ferdi Tayfur, kalbi ülkesi ve milletimiz için çarpan bir sanatçımızdı. Kendisini bir kez daha rahmetle ve şükranla yadediyorum. İkinci büyük kaybımız Amasya ve Ankara milletvekilimiz Ahmet İyimaya'ydı. Araştırmaya merakı, kendine has üslubuyla Meclis çatısı altında ülkemize uzun yıllar hizmet etmiş, müstesna bir isimdir. AK PARTİ ÜYE SAYISI 11 MİLYON 135 BİN Bugün yine yoğun bir gündemle sizlerin ve aziz milletimizin huzurundayız. Geçen hafta açıklanan önemli rakamı sizlerle paylaşmak istiyorum. Yargıtay her yıl ocak ayının ilk haftasında siyasi partilere dair en güncel verileri yayınlıyor. Buna göre, Türkiye'de 168 siyasi parti arasında AK Partimiz 11 milyon 135 bin 306 üye sayısı ile zirvedeki yerini koruyor. Bizden sonra ikinci sırada yer alan ana muhalefete attığımız fark 9.5 milyon üyedir. AK Parti Gençlik Kolları'nın 1 milyon civarındaki üye sayısı birçok siyasi partinin toplam üye sayısından daha fazladır. BM'ye kayıtlı 130 ülkenin ve Avrupa'daki 35 ülkenin nüfusundan daha çok üyesi olan devasa bir aileden bahsediyorum. AK Parti olarak Türkiye'nin en büyük ailesiyiz. Bunu söylerken hamaset yapmıyorum. Böyle bir ailenin ferdi, böyle bir siyasi partinin lideri olmakla iftihar ediyorum. Buradan bir kez daha AK Parti'ye gönül veren, kutlu davaya destek olan üyelerimizin her birine tek tek teşekkür ediyorum. Biz, kuruluş aşamasından itibaren milletiyle birlikte yol yürüyen bir partiyiz. Bu sevdayı elbette kıskananlar oldu, oluyor. Rabbim nazarlardan saklasın. BÜYÜK KONGREMİZ 2028'E GİDEN SÜRECİN İŞARET FİŞEĞİ OLACAKTIR Şimdiye kadar 955 ilçe kongremizi tamamladık, kalan 15 ilçe kongremizi de önümüzdeki günlerde neticelendireceğiz. 81 ilden 56'sının kongresini gerçekleştirdik. Bu haftaki il kongrelerimizle sayı 63'e çıkacak. 27 Ocak'ta Ankara'da muhteşem bir atmosferle gençlik kollarımızın 7. olağan kongresini yapacağız. Büyük kongremiz için yoğun hazırlık içinde olacağız. Büyük kongremiz yine Türk siyasetine damga vuracak, 2028'e giden sürecin işaret fişeği olacaktır. İHRACATTA REKOR KIRDIK İhracatta cumhuriyet tarihimizin rekorunu kırdık. Geçen yılan göre ihracatımız yüzde 2.5 oranında artış gösterdi. Savunma ihracatımız 7 milyar 154 milyon dolarla tarihin en yüksek seviyeye çıktı. Turizm istatistikleri bu ay sonunda belli olacak. İşgücü piyasamız güçlü görünümünü sürdürüyor. İşsizlik oranımız son 19 aydır tek hanede. İşsizlik oranı yüzde 8.6 olarak gerçekleşti. Bölgemizdeki sıcak çatışmalara rağmen bunları başarmamız ayrıca takdire şayandır. Enflasyonla mücadelenin önemini vurguluyoruz. En büyük baş ağrımız olan enflasyonda artık düşüşün başladığını görüyoruz. Haziranda girdiğimiz dezenflasyon devam ediyor. Mal kalemlerinde enflasyon düşüşü daha belirgin ancak hizmetler kısmında atalet yüksek seyrediyor. Dünyada da benzer durum yaşanıyor. Hükümet olarak bu ataleti kıracak müdahalelere gireceğiz. Enflasyonla mücadeleyi gıda ve konut yönlü alanlarda arz yönlü tedbirlerle de destekleyeceğiz. Sosyal konut projemiz bunlardan biri. Deprem konutları tamamlanınca elimiz biraz daha rahatlayacak. Enflasyon düştükçe alım gücü de artacağı için milletimizin sıkıntıları biraz daha hafifleyecek. Bunun için biraz daha sabredeceğiz. 2025'te enflasyon hedefini tutturma konusunda umutluyuz. 2008'de "Bu kriz Türkiye'yi teğet geçecek" dedik, haklı çıktık. IMF'ye 23 milyar dolar borcumuz vardı, "Biz sizden bir daha borç almıyoruz" dedik. IMF ile kapıyı kapadık. Milletim kalbini ferah tutsun. Ne yapıyorsak akılla yapıyoruz. BAAS ZULMÜNÜN SONA ERMESİ MUHTEŞEM 2024 bölgemizde ve dünyada kritik hadiselerin yaşandığı bir yıl oldu. Komşumuz Suriye'de 61 yıllık Baas zulmünün sona ermesi muhteşem bir gelişmeydi. Suriyeli kardeşlerimiz 13 yıl boyunca kimyasal silahlarla, varil ve misket bombaları ile, işkence ile, açlıkla halkını katleden Esed'den ve Baas rejiminden sonunda kurtulmuştur. Suriye halkı hasretini çektiği özgürlüğe kavuşmuştur. Bu çatı altında grup toplantısında "Ne bayır kaldı ne bucak" diyerek Esed'in işlediği zulümleri bile kendi ülkesine fatura edenlerin utancı bu yüzdendir. Hırçınlaşmalarını, seviyeyi daha da düşürmelerinin sebebi bundandır. CHP LİDERİ ÖZEL'E YANIT: KIRMIZI KART GÖSTERİYOR, SEN O İŞLERDEN ANLAMAZSIN Neymiş kırmızı kart gösterecekmiş. Sen o işlerden anlamazsın, o işler bizim işimiz. ESED SÖZÜNÜ TUTMADI Suriye'de ilk barışçıl gösteriler 15 Mart 2011'de başladı. Bu gösteriler son derece meşru gösterilerdi. Suriye halkı baskılara karşı hak, hukuk, adalet, özgürlük taleplerini yüksek sesle dile getiriyor. Bu gösterilerde Türkiye'nin hiçbir müdahalesi olmadı. Zaman zaman da bize Suriye'nin adresini gösterdi. Sen oranın yolunu bilmezken biz zaten oralardaydık. Bunlara gerçekten navigasyon haritasını vermek lazım. Bu harita ile Suriye'ye nasıl gidiliyor bunu bilsinler. Olaylar başladıktan sonra sabık Suriye Devlet Başkanı Esed'le birkaç kez görüştüm. Görüşmelerin barışçıl olduğunun altını çizdim. Reformların artık daha fazla geciktirilmeden hayata geçirilmesi gerektiğini ifade ettim. Kendisiyle her temasımızda Esed bize reform yapacağını söyledi ama sözünü hiçbir zaman tutmadı. Bunun aslı da Esed değil Esad'dır ya bizi bile alıştırdılar. "ABD'nin, Avrupa'nın Suriye'de ne işi var?" demediler. Sadece Türkiye'yi eleştirdiler'' Küçük çaplı barışçıl gösteriler orantısız şiddet nedeniyle büyüdü. Rusya, İran meseleye müdahil oldu. PKK, DEAŞ gibi terör örgütleri meseleye müdahil oldu. Ateş ülkemizi de tehdit eder bir yangın yerine dönüştü. Suriye'den ülkemize toplu hareketlilik başladı. Masum siviller toplu katliam, tecavüz gibi insanlık dışı muameleye maruz bırakıldı. Türkiye'nin hem sınırlarını korumak hem de terör örgütlerine karşı tedbir almak maksadıyla müdahil olması kaçınılmaz hale geldi. Bizim için asıl şaşırtıcı olan içeriden bazılarının, "Türkiye'nin Suriye'de ne işi var?" diyerek meselenin ciddiyetten uzak şekilde bizi eleştirmeleriydi. "ABD'nin, Avrupa'nın Suriye'de ne işi var?" demediler. Sadece Türkiye'yi eleştirdiler. 13 yıl boyunca bir kez olsun ülkelerinin yanında, Türkiye'nin yanında, mazlumun tarafında yer almadılar. Şuraya özellikle dikkatinizi çekiyorum. Suriye'de 1 milyon insan hayatını kaybederken bunlar ses çıkarmadı. 12 milyon insan ölüm, işkence, hapis korkusuyla evlerini, yurtlarını terk ederken bunlar seslerini çıkarmadı. Kitlesel kıyımlar yapılırken bunlar seslerini çıkarmadılar. Halep'te, Bayır-Bucak'ta, Hama'da, Humus'ta çocuklar kırılırken Esed zalimi ve Baas rejimine bunlar laf etmediler. ZALİM DEFOLUP GİDİNCE Mİ AYDINLANDINIZ? Ne zamanki 8 Aralık'ta Suriye halkı epik bir zafer kazandı, o zaman bunların dillerinin bağı çözüldü. Utanmak yerine sosyal medyadan sağa sola akıl veriyorlar. 13 yıl boyunca katliama duymadıkları endişeyi son 40 gündür duyuyorlar. Neymiş, Suriye'de katliam varmış. Düne kadar Suriye'de ne işimiz var diyen siz değil miydiniz? Hani Suriye'nin iç işleriydi. Ne oldu da Suriye'ye dönük radarları açtınız? Zalim defolup gidince mi aydınlandınız? Bebekler ölürken neredeydiniz? Hapishanelerde işkenceler yapılırken neredeydiniz? Masum çocuklar kuşatma altında kıvranırken neredeydiniz? Suriye'den ülkemize roket yağarken sizler neredeydiniz? 1 milyon insan öldü. Suriye'nin dört yanından toplu mezarlar fışkırıyor. Biz sizin ne yapmaya çalıştığınızı çok iyi biliyoruz. 13 yıl neden sustuğunuzu, şimdi neden konuştuğunuzu çok iyi biliyoruz. Esed'in katliamlarına neden tepki göstermediğinizi gayet iyi biliyoruz. Bugün de yine Türkiye'nin karşısında, ülkemizin hasımlarının yanındalar. Ne yaparsanız yapın Suriye devrimini üflemekle söndüremeyeceksiniz. TÜRK-KÜRT-ARAP KARDEŞLİĞİNİ BOZAMAYACAKSINIZ Ülkemiz içinde de o çok arzuladığınız kışkırtmayı yapamayacaksınız. Türk-Kürt-Arap kardeşliğini bozamayacaksınız. Allah'ın izniyle buna izin vermeyeceğiz. Sizin tuzaklarınıza asla düşmeyeceğiz. Siyaset akılla, basiret ve ferasetle yapılır. Siyaset ülkenin ve milletin çıkarlarını merkeze alarak yapılır. Siyaset Türkiye'nin hak ve hukukunu yüceltmek için yapılır. Bu yeni dönemde herkesin görevi ülkemizin Suriye'de istikrarın tesisi için yürüttüğü çabalara katkı sunmaktır. SURİYE GEÇİCİ HÜKÜMETİ İLE GÖRÜŞME YAPACAĞIZ Türkiye olarak Suriye'de istikrarın tesisi, geçiş sürecinin tamamlanması, tüm Suriyelileri kucaklayan sistemin inşası için katkımızı sürdürüyoruz. MİT Başkanımız ve Dışişleri Bakanımız Şam'ı ziyaret ettiler. Bugün de geçici hükümetin dışişleri, savunma bakanı ve istihbarat başkanı ülkemize ziyaret gerçekleştirecekler, bir görüşme yapacağız. YPG SİLAH BIRAKMAZSA YAKLAŞAN AKIBETTEN KURTULAMAYACAK Suriye doğal kaynaklarını işgal eden YPG silah bırakmazsa yaklaşan akıbetten kurtulamayacaktır. Kürt kardeşlerimizin tüm meselelerinin destekçisi, takipçisi ve onların güveninin teminatıyız. DEAŞ gibi proje ürünü bahanelere gelince ikna edici yanı kalmamıştır. Bu meseleyi çözecek en büyük güç Türkiye'dir. Herkes bölgeden elini çeksin, biz Suriyeli kardeşlerimiz ile DEAŞ'ın de YPG'nin de başını ezeriz. Biz bu kuvvete sahibiz.

MHP Genel Başkanı Bahçeli: Haber

MHP Genel Başkanı Bahçeli: "Kılıçdaroğlu terörden rahatsızsa, partisi teröre mesafeli ise hodri meydan diyorum"

MHP lideri Bahçeli, partisinin TBMM Grup Toplantısında konuştu. Filistin sorununun içinden çıkılması çok zor bir girdaba sürüklendiğini belirten Bahçeli, "Bu sorun aynı zamanda bölgesel barış ve istikrarı zedelemiş, dahası dünyanın huzur ve güvenliğini tehdit eden bir seviyeye ulaşmıştır. Kaçınılmaz bir ihtiyaç olan iki devletli çözüm gerçekleşmeden silahların susması, kanın durması, şiddet sahnelerinin son bulması neredeyse ham bir hayaldir. Devam edegelen çatışmaların sebeplerini konuşmak yerine sonuçlar etrafında polemik üretmek faydasız ve boşuna bir emektir. Adil ve kalıcı bir barış zemininin inşasını sağlayacak dirayet ve feragat karşılıklı olarak gösterilmediği müddetçe İsrail-Filistin sorununda bir arpa boyu mesafe alınması imkansızdır" diye konuştu. "Arabulucuları devreye sokmak uluslararası toplumun acil gündemi olmalıdır" Tırmanan sıcak ve silahlı çatışma ortamının kaygı verici olduğuna değinen Bahçeli, "Üzüntümüz yüzlerce sivil ve masum insanın ölmesi, binlerce insanın da yaralanmasıdır. Kimden gelirse gelsin, maksadı ne olursa olsun, kadın-çocuk ve yaşlı demeden savunmasız insanların hedef alınması felakettir, bunun yanında barış çabalarına vurulmuş prangadır, çözüm arayışlarını da dinamitlemektir. Sivil can kayıplarının haklı ve geçerli bir bahanesi olmaz, olamaz. Haksızlıklara çanak tutularak, insanlık vicdanını yaralayarak, inanç ve insan hürriyetini sakatlayarak meşru ve hukuki bir hakkın savunması yapılmaz, yapılamaz. İsrail-Filistin arasında baş gösteren geniş çaplı krize sağduyuyla yaklaşmak, normalleşmenin süratle teminini sağlamak, bir an evvel arabulucuları devreye sokmak uluslararası toplumun acil gündemi olmalıdır. Ülkemizde ise bazı sözde yorumcu ve yarım akıllı uzmanların yaptıkları değerlendirmelerini, sübjektif önyargıların güdümünde meseleye yüzeysel bakmalarını hayretle karşıladığımızı özellikle belirtmek istiyorum. Hamas’ın saldırı hazırlığından İsrail’in niçin haber alamadığını, Demir Kubbe’nin nasıl delindiğini, çatışmaların arka planında siyasi bir kurgunun bulunup bulunmadığını, çatışmaların iç siyasette sıkışan Netenyahu’nun bir oyunu olup olmadığını tartışanlar işin özünde Filistin davasını anlamayan, anlamak istemeyen, hatta Siyonist yayılmacılığa sempati besleyip selam duran müşkülpesent, meczup ve melez zihniyetlerdir" ifadelerini kullandı. Şiddeti yatıştıran, çatışan taraf unsurları temel haklar ve uluslararası hukuk ölçeğinde buluşmaya davet eden bir girişim başlatılması gerektiğini vurgulayan Bahçeli, "Beyaz Saray yönetiminin, diaspora ve lobilerin tahriklerine kapılarak, iç siyasi gelişmelerin etkisi altında kalarak barış ve çözüm çabalarını sabote etmesinin hiç kimseye bir yararı dokunmayacaktır. ABD’nin Doğu Akdeniz’e uçak gemisi göndermek yerine, dostluk ve müttefiklik ilişkileri kapsamında Türkiye’nin barışçıl çabalarını anlayıp desteklemesi bölge ve dünya huzuruna saygın bir destek olarak yankı bulacaktır" açıklamasında bulundu. "Bölücü terör örgütü için emniyetli bir alan, kaçıp kurtulacağı bir saha kalmamıştır" MHP lideri Bahçeli, Türk Silahlı Kuvvetlerinin gerçekleştirdiği operasyonlara değinerek, "Türkiye’ye saldırmanın ödenecek bir bedeli vardır. Türk milletinin huzur ve güvenliğini bozma emelinin mutlaka ağır sonuçları olacaktır. Hep söyledik, yine söylüyoruz, bölücü terör örgütü için emniyetli bir alan, kaçıp kurtulacağı bir saha kalmamıştır. Vakit terörün ve bölücülüğün kökünü kaynağında kurutma vaktidir. Son terörist kanlı silahıyla teslim olasıya veya etkisiz hale gelene kadar durmayacağız, dinlenmeyeceğiz, sahte dost ülkelerin hiçbirisini de dinlemeyeceğiz. Kuşkusuz terörle mücadele, teröristle mücadele değildir. Bu mücadele zaman ve mekân üstü, tarihsel perspektiften beslenen yüksek akıl ve algı gerektirmektedir" şeklinde konuştu. "Cumhurbaşkanlığı Tezkeresi’ne Milliyetçi Hareket Partisi grubu olarak sonuna kadar destek olacağız" "Terörle ittifak kuranları, teröristlerle tüfek çatanları tarih bir gün yargılayacak, insanlık vicdanı da mahkum edecektir" diyen Bahçeli, şöyle devam etti: "Gündemde bulunan Irak ve Suriye’ye Türk Silahlı Kuvvetleri’nin gönderilmesini esas alan Cumhurbaşkanlığı Tezkeresi’ne de Milliyetçi Hareket Partisi grubu olarak sonuna kadar destek olacağız, bu suretle evet oyu kullanacağız. Gelinen bu aşamada Cumhuriyet Halk Partisi tarihi bir imtihanla karşı karşıyadır. Kılıçdaroğlu terörden rahatsızsa, partisi teröre mesafeli ise hodri meydan diyorum, çıksınlar nerede durduklarını açıklasınlar. Şehit ile cani, kahraman ile hain, maktul ile katil, melanet ile millet arasında seçim yapmakta tereddüt geçirenler, tercih zorluğu çekenler, bununla yetinmeyip tezkereye itiraz etmeye hazırlananlar Türkiye’nin muarızı, Türkiye’nin karşı cephesidir. Bu şer ve bölücü cephe mutlaka mağlup ve mahcup edilecektir. Kılıçdaroğlu’nun görüşülecek tezkereye geçtiğimiz yılda olduğu gibi hayır demesi halinde milletvekili arkadaşlarıyla beraber bayrağa, vatana, millete ve şehitlere alenen ihanet edeceklerini akıllarından çıkarmamaları tavsiyemdir."

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.