#seminer

İLKHABER-Gazetesi - seminer haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, seminer haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Haber

Öğretmen Seminerleri Ne Zaman? MEB 2025 Seminer Tarihleri ve Detayları

Milli Eğitim Bakanlığı (MEB), öğretmenlerin mesleki gelişimini desteklemek amacıyla her yıl düzenlediği seminerlerin 2025 takvimini açıkladı. Buna göre, 2024-2025 eğitim-öğretim dönemi sona ererken öğretmenler, 23-27 Haziran 2025 tarihleri arasında yüz yüze seminerlere katılacak. Seminerler yüz yüze yapılacak MEB tarafından yapılan açıklamaya göre, seminerler online değil, okul ortamında yüz yüze gerçekleştirilecek. Bu seminerlerde öğretmenler, eğitim süreçlerine dair değerlendirmeler yapacak ve mesleki yeterliliklerini artıracak. 2025-2026 eğitim yılı takvimi Okullar 20 Haziran 2025 Cuma günü kapanacak ve yeni eğitim yılı 8 Eylül 2025 Pazartesi günü başlayacak. Okul öncesi ve 1. sınıf öğrencileri ise 1-5 Eylül tarihleri arasında uyum eğitimlerine katılacak. Bu dönemde öğretmenler için ikinci bir seminer dönemi ise 1 Eylül 2025’te başlayacak. 2025-2026 eğitim yılı ara tatilleri ise şu şekilde planlandı: İlk ara tatil: 10-14 Kasım 2025 Yarıyıl tatili: 19-30 Ocak 2026 İkinci dönem başlangıcı: 2 Şubat 2026 İkinci ara tatil: 16-20 Mart 2026 Okulların kapanışı: 26 Haziran 2026 Öğretmenler için düzenlenen bu seminerler, eğitim kalitesinin artırılması ve öğretmenlerin güncel bilgi ve becerilerle donatılması açısından büyük önem taşıyor. 2025 öğretmen seminerleri yüz yüze gerçekleşeceği için katılım zorunlu olacak.

Haber

“Yeni Yüzyılda Ebeveyn Olma” seminer serisi Adana’da büyük ilgi gördü

Biriz Dayanışma Derneği, bugüne kadar gerçekleştirdiği projeler ve gelecekte hayata geçirmeyi planladığı çalışmalar için dayanışma çağrısında bulundu. “Yeni Yüzyılda Ebeveyn Olma” başlığıyla düzenlenen seminer serisi, gençlerin eğitim ve kariyer yolculuklarında karşılaştıkları zorluklara çözüm sunmayı hedefledi. Biriz Dayanışma Derneği’nden gençlere ve ailelere yol haritası Biriz Dayanışma Derneği Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Dilşat Arpacıoğlu yeni üyeler kazanmanın önemini, Yönetim Kurulu Başkanı İpek Yönder derneğin kuruluş amacını ve kuruluşundan bu yana gerçekleştirdikleri projeleri, Yönetim Kurulu Genel Sekreteri Işın Karahan Yıldırım ise 2025 yılı için planlanan projeleri katılımcılar ile paylaştı. Seminer serisinde, Adanalı Kişisel Gelişim Uzmanı Fatma Nur Tozlu Bicik tarafından “Akran Zorbalığı”, Kariyer Danışmanı & Profesyonel Koç ve Biriz Dayanışma Derneği Yönetim Kurulu üyesi Ayça Aytaç tarafından “Meslek Seçiminde Etkili Faktörler ve Bu Süreçte Ailenin Rolü” ve “Geleceğe Doğru Adım: LGS Sonrası ve Lise Sürecinde Yurtdışı Üniversite Planlaması” sunumu için Londra’dan gelen Akademik Koç & Eğitim Danışmanı Halil Bal eşliğinde gençlere ve ailelerine sağlam bir gelecek inşa etmeleri için etkili stratejiler sunuldu. Adanalıların yoğun beğenisini toplayan seminer serisi, Ayşe Arman’ın Sakajewa iyilik kolyelerinin satışı ve Işın Karahan Yıldırım’ın eserlerinin katılımcılara hediye edilmesi ile sona erdi. “Yeni Yüzyılda Ebeveyn Olma” seminer serisi deprem bölgesi için umut olacak Biriz Dayanışma Derneği, “Yeni Yüzyılda Ebeveyn Olma” seminer serisinden elde edilecek bağışlar ile deprem bölgesinde yürütülecek olan yeni projelere imza atmayı hedefliyor. Biriz Dayanışma Derneği, ihtiyaç sahipleri için “BİR” olarak “BİR İZ” bırakma hayaliyle deprem bölgesini yeniden hayata kazandırmak için projeler geliştirmeye devam ediyor.

Haber

Adana Barosu, meslektaşlarına tükenmişlik sendromu hakkında eğitim verdi

Adana Barosu tarafından, avukatların meslek hayatında karşılaştıkları zorluklarla baş edebilmeleri amacıyla “Tükenmişlik Sendromu ve Başa Çıkma Yöntemleri” konulu seminer düzenlendi. Adana Adliyesi Konferans Salonu’nda gerçekleştirilen seminere, Çukurova Üniversitesi Eğitim Fakültesi Psikolojik Danışma Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mehmet Bilgin konuşmacı olarak katıldı. Programa Baro Başkanı Av. Volkan Böke, yönetim kurulu üyeleri, çok sayıda avukat ve stajyer avukat da iştirak etti. Seminerin açılış konuşmasını Baro Başkanı Av. Volkan Böke adına Başkan Yardımcısı Av. Hüseyin Saygılı yaptı. Saygılı, avukatların yoğun iş temposu ve stres altında çalıştıklarını belirterek, tükenmişlik sendromuna karşı farkındalık oluşturmanın önemine dikkat çekti. Av. Saygılı, “Tükenmişlik sendromuna karşı bilinçlenmeliyiz” Seminere katılan meslektaşlarımıza teşekkürlerini ileten Başkan Yardımcısı Av. Saygılı, “Gerek iş yaşantımızda gerekse aile ve sosyal hayatımızda zaman zaman hepimizin içine düştüğü ümitsizlik, çaresizlik, başarısızlık gibi duyguları yaşamamıza neden olan ve uzmanlarca "Tükenmişlik Sendromu" olarak adlandırılan durum hakkında konuşmak ve bilgi almak adına bir araya geldik. Panelimizde Sayın Doç. Dr. Mehmet Bilgin hocamız Tükenmişlik Sendromu ve Başa Çıkma Yöntemleri ile ilgili olarak değerli bilgilerini bizlerle paylaşacak” şeklinde konuştu. Seminerde Doç. Dr. Mehmet Bilgin, tükenmişlik sendromunun nedenleri, belirtileri ve bu durumla baş etme yolları hakkında katılımcıları bilgilendirdi. Avukatların büyük ilgi gösterdiği etkinlik, soru-cevap bölümüyle sona erdi.

Haber

Adana Barosu’ndan Teknoloji Hukuku ve Kariyer Planlama semineri

Adana Barosu, Av. Elif Hilal Umucu Kara’nın sunumuyla "Teknoloji Hukuku ve Kariyer Planlama" konulu seminer düzenledi. Adana Adliyesi Konferans Salonu’nda gerçekleştirilen etkinliğe, Adana Barosu Başkanı Av. Volkan Böke, Başkan Yardımcısı Av. Hüseyin Saygılı, Sayman Av. Zülal Elmalı Erdem, avukatlar ve stajyer avukatlar katıldı. Açılış konuşmasında Av. Böke, hukuk dünyasının ötesinde farklı alanlarda da bilgi ve deneyim paylaşımını amaçladıklarını belirtti. “Hukuk değil, hukuk dışında da bilgilendirmeler yapmayı hedefliyoruz” Av. Volkan Böke, “Hem staj açılış törenimizde hem de staj toplantılarında hukukun dışında da sizlere bir şeyler katmayı hedeflemiştik ve sonrasında da bunun üzerine çalışmalarımıza başladık. LawX çalışmasını da bu hedef doğrultusunda yaptık. Bu projemiz ile kendi hayat hikayesini yazmış başarılı meslektaşlarımızı, sanatçıları veya sporcuları buraya davet ederek farklı deneyimler aktarmalarını istedik. Bugün değerli meslektaşımız Elif Hilal Umucu Kara ile bu projemize başlıyoruz. Sonrasında da bunu bir seri gibi devam ettirerek sizlere sadece hukuk değil, hukuk dışında da bilgilendirmeler yapmayı hedefliyoruz.” dedi. Açılış konuşması sonrası Av. Kara, teknoloji hukuku konusunda bilgilendirmeler yaparak meslek hayatındaki deneyimlerini aktardı.

Haber

Adana’da ‘Engelsiz İletişim’ semineriyle toplumda farkındalık yaratıyor

Seyhan Belediyesi Engelsiz Yaşam Parkı'nda düzenlenen "Engelsiz İletişim" konulu seminere katılım yoğun oldu. Etkinlik, Engelsiz Yaşam ve Farkındalık Derneği'nin daveti üzerine Klinik Psikolog, Uluslararası Tomatis Terapisti ve Rezonans Uzmanı Yasemin Kutlu Varan tarafından verildi. Seminer, aileler ve muhtarların da katılımıyla büyük ilgi gördü. Yasemin Kutlu Varan, seminerde ‘Etkili Olabilme Sanatı’ ve ‘Özel Çocukların Gereksinimleri’ üzerine katılımcılara bilgiler verdi. Uygulamalı eğitimlerle desteklenen seminer, aynı zamanda bir grup terapisi ortamına dönüştü ve katılımcılardan büyük alkış aldı. Seminerin sonunda Yasemin Kutlu Varan, bu tür etkinliklerin daha geniş kitlelere ulaşması için görüşmeler yapıldığını belirtti. Varan, "Engelsiz iletişim ve farkındalık oluşturmanın bireyler ve aileler için büyük önem taşıyor" şeklinde konuştu.

Haber

Diyanet İşleri Başkanı Erbaş, Orta Asya'dan gelen akademisyen ve öğrencileri kabul etti

Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, İslam Düşünce Enstitüsü’nün “Maveraünnehir Yaz Seminerleri” programı kapsamında Özbekistan, Kırgızistan, Kazakistan ve Tataristan’dan Ankara’ya gelen doktora seviyesindeki 25 kişilik akademisyen ve öğrenci grubunu kabul etti. Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, İslam Düşünce Enstitüsü’nün “Maveraünnehir Yaz Seminerleri” programı kapsamında Özbekistan, Kırgızistan, Kazakistan ve Tataristan’dan Ankara’ya gelen doktora seviyesindeki 25 akademisyen ve öğrenci ile bir araya geldi. Ziyaretten duyduğu memnuniyeti dile getiren Erbaş, “Geldiğiniz yerler bizim ilk ulemamızın, yani İslam’ın ilk yayılmasını sağlayan, akaidini oluşturan, tefsirden hadise, fıkıhtan kelama pek çok alimin doğup büyüdüğü, okuduğu ve İslam’ı en güzel şekilde temsil ettiği topraklardır. Bizim için çok değerli ve biz oralara atalarımızın toprakları diyoruz. Aynı dini, aynı dili konuşan, ki hepinizin konuştuğu Türkçe dilidir. O kadar çok birliğimiz var ki, Diyanet İşleri Başkanlığı olarak bu birliğimizi beraberce daha verimli çalışmalar yaparak, en iyi seviyelere getirmenin gayreti içerisindeyiz” dedi. İslam Düşünce Enstitüsü (İDE) Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez ise, Maveraünnehir Yaz Seminerleri programının bu yıl üçüncüsünün düzenlendiğini belirterek, öğrencilerin bir ay boyunca alacakları eğitim ve yapacakları ziyaretler hakkında bilgi verdi.

Haber

Mersinli muhtarlara 'Kadın-Erkek Eşitliği' semineri

Mersin Büyükşehir Belediyesi Kadın ve Aile Hizmetleri Dairesi Başkanlığı tarafından “Daha Eşitlikçi Bir Gelecek Yerelde Başlar” projesi kapsamında, muhtarlara ‘Kadın-Erkek Eşitliği’ konulu seminer gerçekleştirdi. Yaklaşık 100 muhtarın katılım sağladığı programda; kadın erkek eşitliği, sivil katılım, kadının her alanda görünür olması, kentsel hizmetlerde muhtarların etkisi, kamusal kapsayıcılık gibi konular ele alındı. Küresel Eşitlik ve Kapsayıcılık Ağı Başkanı Ayşe Kaşıkırık’ın konuşmacı olduğu seminerde, Kadın ve Aile Hizmetleri Dairesi Başkanlığı’nın hizmet kitapçıkları dağıtıldı. Muhtarlara Büyükşehir’in kadınların ve çocukların yararlanabileceği tüm hizmetleri ve imkanları da detaylı olarak aktarıldı. Ayşe Kaşıkırık, "Türkiye olarak, küresele cinsiyet uçurumu raporuna göre 146 ülke arasında 127. sıradayız. Ülke olarak en büyük sorunlarımızın başında bu geliyor. Cinsiyet eşitliğini biz sadece teorik bir konu olarak ele almadık. Kadınların ve kız çocuklarının eğitime erişimi, sağlık ve sporda güçlenmesi, kadınların eğitim, sağlıkta, siyasette, sporda karar alma mekanizmalarına katılımında, gündelik yaşamın tüm alanlarında hayata eşit katılım ve temsili konusunda neler yapabiliriz, mahalleden başlayarak eşitlik kıvılcımı nasıl ateşleyebiliriz üzerine konuştuk” dedi.

Haber

Hatay depremzedelere ücretsiz destek seminerleri veren gurbetçi eğitmen Melahat Yapıcı takdir ediliyor

Kahramanmaraş merkezli depremlerde felaketinde yıkımın en çok olduğu yer Hatay olmuştu. Kentte yaklaşık 25 bin insan vefat etmiş ve binlerce bina yerle bir olmuştu. Asrın felaketinden en çok insanlar olumsuz etkilendi. Dünyanın ve ülkenin birçok yerinden afetzede vatandaşlara yardım için gelen gönüllülerden biriside 13 yaşında ailesiyle birlikte yerleştiği İsviçre’den 41 yaşında depremzede vatandaşlar için dönen Melahat Yapıcı oldu. Yapıcı, 28 yıllık İsviçre yaşamının ardından Hatay’ın İskenderun ilçesinde depremden etkilenen ailelere ücretsiz destek seminerleri vermek için bölgede yaşamaya başladı. Depremin ilk gününden bu yana kentte olan eğitmen Yapıcı, kişisel gelişim alanında uzmanlığıyla afetzede aileleri yaşama tutunduruyor. Düzenlediği grupta insanlarla bir araya gelen İsviçreli Öğretmen Yapıcı, insanların birbirlerine destek olma ve günlük sorunlarla başa çıkma konusunda pratik eğitimler veriyor. “60 kişiyle birlikte yas tuttuk ve bu benim kalbimin en derinden bir yerlerine dokundu” 6 Şubat depremlerinde kendi hayatının da sarsıldığını ve değiştiğini ifade eden İsviçreli Yapıcı, “İsviçre’de yaşıyordum, kalbimin sesini dinledim. Hatay bölgesinde özellikle; yakınlarını kaybeden, ciddi travmalar, şok yaşayan insanların yanında olmayı çok istedim. İmkanlarım doğrultusunda Mart ve Nisan ayında burada bulundum. Çadırlarda insanlarla buluştuk. Onlarla bazen oluyordu ki 60 kişiyle birlikte yas tuttuk ve bu benim kalbimin en derinden bir yerlerine dokundu. İsviçre’ye döndükten sonra iki ay kendi yas sürecimi tuttum. Tekrardan burada bulunmam gerektiğini hissettim ve tekrardan geldim. Onuncu ayın sonundan beri buradayım” dedi. “Konteyner kentte çok insan yalnız ve izolasyon halinde yaşıyorlar” Depremden etkilenen aileler için destek seminerleri verdiğini söyleyen İsviçreli Yapıcı,” Hataylı insanlarımız mekân sunuyorlar bana. İlk aşamada çok zorlanmıştım mekân bulmakta, aslında konteyner kentte çok insan yalnız ve izolasyon halinde yaşıyorlar. Ben o alanlara gidip onlarla sohbet etmek istedim. Onlarla mevcut olmak, acılarını paylaşacakları alanlar oluşturmak istedim ve bu alanları bulamadım çok da ilerleyemedim bu konuda. Ama kendi imkanlarım doğrultusunda birçok dayanışma gönüllüleri alanı olsun, derneklerle irtibata geçtim, Toplum Gönüllüler Vakfı olsun dediğim gibi ve o alanlarda, çadırlarda etkinliklerimi sürdürüyorum. Özellikle de kişiler kendileri organize oluyorlar, işte 5-10 kişilik gruplar organize ediyorlar ve beni kendi mekanlarına davet ediyorlar. Bu da çok kıymetli benim için. Bir süreliğine daha buradayım” ifadelerini kullandı.