SON DAKİKA
Hava Durumu

#Sedat Türkmen

İLKHABER-Gazetesi - Sedat Türkmen haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Sedat Türkmen haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Prof. Dr. Sedat Türkmen: Malatya'daki deprem, 6 şubat depremlerinin stres aktarımıyla bağlantılı Haber

Prof. Dr. Sedat Türkmen: Malatya'daki deprem, 6 şubat depremlerinin stres aktarımıyla bağlantılı

Çukurova Üniversitesi Jeoloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sedat Türkmen, Malatya'nın Kale ilçesinde meydana gelen depremin, 6 Şubat 2023'teki depremlerin etkisiyle oluşan stres aktarımıyla ilgili olduğunu belirtti. Prof. Dr. Türkmen, Malatya'nın Kale ilçesinde saat 10.46'da meydana gelen 5,9 büyüklüğündeki depreme ilişkin değerlendirmede bulundu. Malatya'daki depremin, 24 Ocak 2020'de Elâzığ’da meydana gelen 6,8 büyüklüğündeki depreme yakın bir hatta gerçekleştiğini belirten Türkmen, "Bu deprem, Doğu Anadolu Fay Zonu'nda Yeşilyurt ve Pütürge arasında dört beş parçadan oluşan bir fay zonu üzerinde meydana geldi. 6 Şubat depreminde meydana gelen büyük yer hareketlerinden tetiklenen artçı bir deprem. Bu bölgede büyük depremin arkasından büyüklüğü 6'ya kadar olacak artçı depremler bekliyorduk." diye konuştu. Deprem riskine karşı uyarılar Türkmen, vatandaşların korkmasına gerek olmadığını ancak hasarlı binalardan uzak durulmasını istedi.Anadolu'nun tektonik açıdan deprem kuşağında yer aldığını hatırlatan Türkmen, bunun için depreme dirençli alanların oluşturulması gerektiğini söyledi. Türkmen, Yedisu fayına dikkati çekerek, "Bu depremin Adana'ya bir etkisi yok, Doğu Anadolu Fay Hattı'nın doğuya doğru stres birikimiyle ilgili. Erzincan ile Tunceli arasındaki Yedisu Fay Zonu'nda uzun süredir sessizlik olduğundan orada stres birikimi söz konusu, o fay üzerinde sismik boşluk mevcut. Orada bir deprem olasılığı var ve bekleniyor." diye konuştu. Doğu Anadolu Fay Zonu'nda meydana gelen depremlerde 6 Şubat 2023'teki depremlerin etkisinin bulunduğunu vurgulayan Türkmen, şunları kaydetti: "Bu olan depremlerin hepsi 6 Şubat depremlerinin etkisiyle oluşan stres aktarımıyla ilgili. Yani o büyük depremin arkasından artçı olabilecek, o değerin altında beklenecek depremler. Özellikle deprem dirençli yerleşim alanları oluşturmamız lazım."

Uzmanlar Suriye'nin Hama şehrindeki depremi değerlendirdi Haber

Uzmanlar Suriye'nin Hama şehrindeki depremi değerlendirdi

Dokuz Eylül Üniversitesi Genel Jeoloji Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi ve AFAD Bilimsel Destek Kurulu Üyesi Prof. Dr. Hasan Sözbilir ile Çukurova Üniversitesi Jeoloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sedat Türkmen, gece Suriye'nin Hama şehrinde meydana gelen 5,2 büyüklüğündeki depreme ilişkin değerlendirmede bulundu. Sözbilir, depremin Ölü Deniz Fay Zonu'nun Hama yakınlarından geçen kolu üzerinde gerçekleştiğini kaydetti. Bu zonun Kızıl Deniz'e kadar uzanan yaklaşık bin kilometre uzunluğundaki büyük ölçekli bir levha sınır fay sistemi olduğunu ifade eden Sözbilir, fay sistemi boyunca kendi başına yıkıcı deprem üretebilen çok sayıda fay segmenti bulunduğunu, fay sisteminin güney kısmının Lübnan ve İsrail'in sınırı ve Suriye ile Ürdün boyunca uzandığını ifade etti. Prof. Dr. Sözbilir fay zonunun Türkiye topraklarındaki devamını Türkiye-Suriye sınırı boyunca uzanan Hacıpaşa fayı, Yesemek fayı, Sakçagöz fayı ve Narlı fayının oluşturduğunu dile getirerek, şöyle konuştu: "6 Şubat 2023 Maraş-Antakya depremlerinde Narlı Fayı ile Doğu Anadolu fayı arasındaki bölümü kırılmıştı. Hama civarında meydana gelen deprem enerji transferinin güneye doğru ilerlediği şeklinde yorumlanabilir. Bu durumda, fayın güney kesimlerindeki İsrail-Ürdün-Lübnan-Suriye'den geçen fay segmentlerinde ortalama 1000 yıldır stres biriktiren faylar harekete geçebilir. Hama depremi, Türkiye'nin güneyindeki komşu ülkelerde fayları tetikleyip yıkıcı deprem üretmesine neden olabilir."  "Türkiye'ye yakın zamanlarda etkisini beklemiyoruz" Çukurova Üniversitesi Jeoloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sedat Türkmen de sarsıntının, Ölü Deniz Fay Zonu'nun segment olarak 35-40 kilometre uzunluğundaki parçası üzerinde meydana geldiğini söyledi. Bu zonda kırılmamış segmentlerin olduğunu belirten Türkmen, "Son olan deprem, Missyaf fayının 40-50 kilometre doğusunda, Hama yakınlarındaki küçük bir fay üzerinde meydana geldi. Türkiye'ye yakın zamanlarda etkisini beklemiyoruz. Uzun vadede baktığımızda Doğu Anadolu Fayı yaklaşık 300 kilometre kırıldığı için Ölü Deniz Fay Zonu üzerinde sismik boşluk bulunan kesimlerde ileride bir deprem beklenebilir ama periyotları çok uzun. Bu deprem, Suriye'de uzunluğu çok olmayan bir fay segmenti üzerinde olduğundan bizim için çok tehlikeli değil." diye konuştu. Türkmen, Hama'daki depremin Erzincan ile Tunceli arasındaki Yedisu fayı ile herhangi bir ilişkisinin olmadığını dile getirerek, "Yedisu fayı, uzun süredir hareket etmeyen bir fay. Orada bir deprem beklentisi var çünkü sismik boşluk olarak duruyor ama bu depremle ilişkili değil. Bu depremle hiç alakası yok." dedi. Türkmen, depremin Anadolu'ya doğru uzanan Ölü Deniz Fay Zonu'nun parçası olan Missyaf fayı üzerinde olmadığını belirterek, tarih boyunca bu fayda büyük depremler olduğunu ancak periyotlarının uzun olduğunu, burada yakın zamanda deprem beklenmediğinin araştırmacılar tarafından da ifade edildiğini bildirdi. Orada büyük bir deprem olması halinde Türkiye'nin sınır illerinin bir miktar etkilenebileceğini ancak çok tehlikeli olacağını sanmadığını dile getiren Türkmen, "Buna rağmen tüm yetkililere ve vatandaşlara, yerleşim yerlerinin uygun seçilmesi ve yapıların depreme dirençli olması uyarısı yapıyoruz." dedi.

Uzmanlar Adana'da meydana gelen depremleri değerlendirdi Haber

Uzmanlar Adana'da meydana gelen depremleri değerlendirdi

Çukurova Üniversitesi Jeoloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sedat Türkmen ve Dokuz Eylül Üniversitesi Genel Jeoloji Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hasan Sözbilir, Adana'nın Kozan ilçesinde bu sabah birer dakika arayla meydana gelen depremleri değerlendirdi. Prof. Dr. Türkmen, bölgede böyle orta ve küçük büyüklükteki depremleri beklediklerini söyledi. Kozan'daki depremlerin geçen yıl öğle sıralarında meydana gelen Çardak fayının Göksun'daki depremin etkisiyle tetiklenen, bağımsız küçük, orta ölçekli depremler olduğunu vurgulayan Türkmen, şöyle konuştu: "Geçen yıl 6 Şubat 2023'teki iki büyük depremin ardından özellikle 'Çardak fayı' dediğimiz Göksun tarafındaki ikinci depremden sonra Saimbeyli civarında yüzlerce artçı deprem oldu. Geçen yıl yine 25 Temmuz'da Kozan'ın Himmetli bölgesinde bir deprem olmuştu. Bu sabah saat 05.32, 05.33 ve 05.34'te birer dakika arayla 4,6, 4,5 ve 4 büyüklüğünde yine 3 deprem meydana geldi. Bu geçen yıl olan depremin aynı bölgesinde. Bizim sol yanal atımlı 'Kozan fayı' olarak bildiğimiz yani eskiden var olan işaretlenmiş olan, Maden ve Tetkik Arama Genel Müdürlüğünün haritalarında diri fay olarak gösterilen Kozan fayı üzerinde meydana gelen bir deprem. Bunlar geçen yılki büyük Kahramanmaraş merkezli depremin etkisiyle oluşan tetiklenmiş bağımsız depremler. Böyle orta ve küçük büyüklükteki depremleri bekliyoruz. Zaten geçen yıldan bu yana yüzlerce artçı deprem meydana geldi. Tabi bu özellikle Çardak fayının etkisiyle oluşan hareket orada da yine 4-4,5 metre bir atım meydana gelmişti. O atım sonucunda özellikle Saimbeyli-Kozan fayı üzerinde bir gerilme meydana geldi. Bu gerilmeye bağlı olarak da işte Kozan civarında küçük artçı depremler meydana geliyor." Türkmen, geçen yıl depremlerin bazılarının normal atımlı denilen düşey bileşenli depremler olduğunu ve bunların çok büyük tehlike yaratmayacağını belirtti.  "Endişelenmeye gerek yok" Ufak ve orta büyüklükteki depremlerin beklendiğini dile getiren Türkmen, şöyle devam etti: "Bundan sonraki gerilmeler daha çok Kozan, Karaisalı civarında böyle ufak veya orta büyüklükteki depremleri bekliyoruz. Bunlar normal endişelenmeye gerek yok. Ama şunu her zaman söylüyoruz Adana bölgesi büyük fay hatlarının sınırında bulunan bir bölge. 1998 Haziran'da yine 6,3 büyüklüğünde bir depremimiz olmuştu. Biz bölgesel olarak riskli bir bölgedeyiz. Bu yüzden gerekli tedbirleri hem yetkililer hem de vatandaşlar almak zorunda. Özellikle de bu yapılaşma kalitesi ve yerleşim yerleri son derece önemli. Alüvyon ve zayıf zeminlerden kaçınmalıyız." Türkmen, fayların geometrik yapısı, kinematik özelliklerini incelediklerinde, Kozan, Karaisalı ve Pozantı'ya doğru gerilmelerin oluştuğunu, buralarda küçük ve orta büyüklükteki depremlerin olabileceğini ön gördüklerini dile getirdi. Dokuz Eylül Üniversitesi Genel Jeoloji Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi ve AFAD Bilimsel Destek Kurulu Üyesi Prof. Dr. Hasan Sözbilir de Kozan'da meydana gelen 3 depremin Saimbeyli fayının güney ucundaki fay parçalarının aktivitesini gösterdiğini söyledi. Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat 2023'teki depremlerde kırılan fay parçalarının uçlarında stres ve enerji biriktiğini hatırlatan Sözbilir, şunları kaydetti: "Doğal olarak 6 Şubat depremlerinde kırılan fay parçalarının uçlarında biriken stres ve enerji transferinin Göksun güneyine Adana iline, Çelikhan kuzeyinde Elazığ ve Bingöl'e, Doğanşehir kuzeyinde Malatya iline, batıya doğru Kahramanmaraş, doğu ve güneye doğru ise Adıyaman, Gaziantep, Kilis ve Hatay illerine doğru ilerlediği belirtilebilir. Bu durumda depreme hazırlık konusuna hız verilmesi, il düzeyinde deprem master planlarının yapılması, kentsel dönüşüm çalışmalarına hız verilmesi ve İl Afet ve Risk Azaltma Planları'nda tanımlanan eylemlerin zamanında yerine getirilmesi hayati derecede önem arz etmektedir."

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.