Şam Haberleri - Son Dakika Şam Haber Güncel Gelişmeler

Türk Hava Yolları (THY), 13 yıl aradan sonra Şam'a uçtu

Türk Hava Yolları (THY), ülkedeki iç karışıklık nedeniyle 1 Nisan 2012’de durdurduğu Suriye seferlerini, İstanbul-Şam uçuşuyla yeniden başlattı. 13 yıl aradan sonra gerçekleştirilen ilk sefer, İstanbul Havalimanı’ndan "TK 846" uçuş koduyla kalktı. İstanbul Havalimanı’na gelen yolcular, uçağa binmeden önce sevinç gösterileri yaptı. Çok sayıda Suriyeli, yıllar sonra terk ettikleri ülkelerine dönmenin mutluluğunu yaşarken, bazı yolcuların Suriye devrimi bayrağını taşıdığı görüldü. Toplamda 349 yolcu, bilet ve pasaport işlemlerinin ardından uçağa alındı. Yolculardan Fatma Zehra, 2 yaşındayken Türkiye’ye geldiğini ve doğduğu topraklara ilk kez döneceği için büyük bir heyecan yaşadığını belirtti. "Ülkemi hiç görmemiştim. İlk kez göreceğim için çok heyecanlıyım. Şam’dan Halep’e gideceğiz, orada anneannemi göreceğim," dedi. Bir diğer yolcu, Ahmet Kiraz ise 2012 yılında Türkiye’ye geldiğini ve burada bir hayat kurduğunu belirterek, "Bugün ilk uçuşla ülkeme dönüyorum ve her anı kaydediyorum. Kendimi rüyadaymış gibi hissediyorum. Türkiye’den herkesten Allah razı olsun," şeklinde duygularını ifade etti. THY uçağının, İstanbul Havalimanı’ndan saat 09.00’da hareket etmesinin ardından yaklaşık 2 saatlik bir yolculuğun ardından Şam Uluslararası Havalimanı’na iniş yapması bekleniyor.

Cumhurbaşkanı Erdoğan: "Şimdi gördünüz mü niçin Suriye'de olduğumuzu?"

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti Sakarya 8. Olağan İl Kongresi’nde önemli açıklamalarda bulundu. Serdivan Kapalı Spor Salonu’nda gerçekleştirilen kongrede, Türkiye’nin iç ve dış politikalarına dair değerlendirmelerde bulunan Erdoğan, Suriye meselesine de değindi. Türkiye’nin Suriyeli mültecilere kol kanat gererek, kardeşlik hukukunu yerine getirdiğini vurgulayan Erdoğan, "Şimdi bakıyorsunuz birileri çıkıp ileri geri konuşuyor. Ne diyorlar? 'Türkiye'nin Suriye'de ne işi var?' Bunu söyleyenler, tarihini bilmeyenlerdir. Türkiye'nin Suriye'deki varlığı, kültür ve medeniyet değerlerimizle örtüşen bir durumdur" dedi. Yeni Bir Döneme Giriyoruz Erdoğan, Türkiye'nin yeni bir dönem arifesinde olduğunu ifade ederek, "Her şey güllük gülistanlık değil, hala çözmemiz gereken sıkıntılar var, ama biz bu iradeye sahibiz. Türkiye Yüzyılı'nda geçici sancıları geride bırakıp, büyük fırsatlar yakalayacağız" şeklinde konuştu. Sabredenler Zafere Ulaştı Cumhurbaşkanı Erdoğan, muhalefeti eleştirerek, "Birileri sürekli milletimizi umutsuzluk bataklığına sürüklemeye çalışıyor. Ama biz sabrettik ve sabredenler zafere ulaştılar. Bizim için asıl olan, milletimizin ne dediği, ne istediğidir" dedi. Ayrıca, Türkiye'nin 2023 vizyonunun ardından, 2053 ve 2071 vizyonlarına da değinerek, AK Parti'nin bu hedeflere ulaşmada kararlı olduğunu belirtti. Suriye'deki Varlığımızın Gerekliliği Erdoğan, Suriye’deki Türk varlığının gerekliliğine de açıklık getirdi. "Suriyeli kardeşlerimize kol kanat gererek, kardeşlik hukukumuzun gereğini yerine getirdik" diyen Erdoğan, "Şimdi gördünüz mü niçin Suriye'de olduğumuzu?" ifadeleriyle, Türkiye’nin uluslararası alandaki doğru adımlarını savundu. “Suriye’nin diğer kısımlarını da terör örgütü ve işgalcilerden temizleyerek kardeşlerimizin tamamının yuvalarına dönmeleri için gereken zemini oluşturacağız” Erdoğan, “Suriyeli kardeşlerimiz geçici yönetim oluşturup, düzeni ve güvenliği sağlamaya başladılar. Suriye'de evi, arazisi, akrabası olan misafirlerimiz de yavaş yavaş geri dönüş yoluna geçti. İnşallah Suriye'nin diğer kısımlarını da terör örgütlerinden ve işgalcilerden temizleyerek bu kardeşlerimizin tamamının yuvalarına dönmeleri için gereken zemini oluşturacağız. Birikimiyle, işiyle, kabiliyetleriyle, emeğiyle üretimiyle ülkemize katkı vererek burada olmak isteyenlerin de başımızın üstünde yeri vardır. Suriye'deki devrime şaşı bakanlara, Esad dönemini yüceltenlere, meseleyi başka güçlerin tezgahı seviyesinde indirenlere en güzel cevap Şam'daki yer altı hapishaneleridir. Bunları televizyonlarda izlediniz değil mi? O hapishanelerin halini gördünüz değil mi? Esad bu insanlara nasıl zulmetmiş. O cezaevlerinde girerken 60-70 kilo olan insanlar ne yazık ki çıkarken oradan 30 kiloya düşmüşler. Alma mazlumun ahını çıkar aheste aheste. Ülkemizdeki Suriyelilerin yıllarca neden vatanlarına dönemediklerinin cevabı da o hapishanede ele geçirilen işkence, ölüm ve imha aletleridir. Esad'ın af çağrısına kanıp rejimin kontrol ettiği şehirlere dönenler ise cezaevi denilen ölümhanelerde türlü işkencelere uğradıktan sonra katledilmişlerdir” diye konuştu. “Esad’ı ziyaret edecekti, Özgür bey ne oldu, niye gitmedin” Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Televizyonlara, gazetelere, sosyal medya mecralarına yansıyan vahşet hikayelerini dinlemeye insanların yüreği dayanmıyor ancak CHP Genel Başkanı Esad'ın kendisinin bile af ilanına prim vererek, son ana kadar bunun reklamını yapmıştır. Oraya gidecekti ya, Esad'ı ziyaret edecekti. Özgür bey ne oldu, niye gitmedin? O ziyareti gerçekleştirseydin. Yıllarca sadece ve sadece Suriyeli, Afgan ve diğer yabancılara düşmanlık üzerinden güya siyaset yapanların artık varlık sebepleri ortadan kalktığına göre bundan sonra millete ne diyeceklerini merak ediyoruz. Azıcık ahlakları, utanma duyguları, insani duyarlılıkları varsa partililerin tabelalarını indirip, siyasete tövbe ederek siyaset öncesi işlerine geri dönerler. Ama biliyoruz ki bunların derdi herhangi bir meseleyi, davayı sahiplenmek değil, konjonktürel sorunlar üzerinden kendilerine bedavadan çıkar dağlamaktır. Ülkenin ve milletin hayrına hiçbir program, proje söylem üretmeyen ve Türk siyasetini zehirleyen bu zihniyeti milletimizin irfanına havale ediyoruz. Bunlar hiçbir zaman millet de karşılık bulamadılar, bundan sonra millet bunlara yüz vermeyecektir. Bazısı cehalet, bazısı lümpen ırkçılık, kimi de mezhepçilik çukurunda debelenmeye devam edecektir. Rabbim ülkemizi bunların eline düşmekten muhafaza eylesin. Bunun için AK Parti Cumhur İttifakı'nın önümüzdeki dönemde de, sonraki dönemlerde de devam etmesi gerektiğini söylüyoruz. Türkiye'nin bu ehil kadroya, güçlü liderliğine, AK Parti ve Cumhur İttifakı vizyonuna ihtiyacı var. AK Parti'nin genel başkanında üyesine kadar tüm mensupları böyle bir vebalin altında olduğunu bir an bile unutmamalıdır. Hepimiz Türkiye'yi hedeflerine ulaştırmakta mükellefiz. Rabbim yolumuzu bahtımızı açık etsin” şeklinde konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 2012 yılındaki ''Emevi Camii’nde namazımızı da kılacağız'' açıklaması yeniden gündem oldu

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 2012 yılında yaptığı bir açıklama, Suriye politikası ve Türkiye-Suriye ilişkilerindeki gelişmeleri yeniden gündeme getirdi. Erdoğan, 5 Eylül 2012'de başbakanlık döneminde yaptığı bir konuşmada, Türkiye'nin Suriye politikalarına dair önemli ifadelerde bulunmuştu. Erdoğan, "İnşallah biz en kısa zamanda Şam’a gidecek, oradaki kardeşlerimizle muhabbetle kucaklaşacağız. O gün de yakın. İnşallah Selahaddin Eyyubi’nin kabri başında Fatiha okuyacak, Emevi Camii’nde namazımızı da kılacağız" demişti. Ayrıca, Türkiye’nin Suriye’deki kardeşleriyle birliktelik içinde, önemli dini ve tarihi mekanlarda dua edeceğini ifade etmişti. MİT Başkanı İbrahim Kalın Şam'da Gelişmeler ışığında, son dönemde MİT Başkanı İbrahim Kalın'ın Şam'a yaptığı ziyaret, bu açıklamaların yeniden hatırlanmasına neden oldu. Kalın, Şam'da Emevi Camii'nde namaz kıldı ve ziyaretinin detaylarına ilişkin çeşitli iddialar gündeme geldi. Kalın’ın, Suriye’nin kuzeyindeki gruplarla görüşme yapacağına dair söylentiler de bulunuyor.

MİT Başkanı İbrahim Kalın Şam'da

Suriye Enformasyon Bakanlığı, Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ve Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) Başkanı İbrahim Kalın'ın, Suriye'nin başkenti Şam'da Suriye Başbakanı El Beşir ile görüşeceğini duyurdu. Bu duyurunun ardından, bazı sosyal medya hesaplarından, Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) Başkanı İbrahim Kalın'ın Şam'da görüntüleri paylaşıldı. MİT Başkanı Kalın'ın Emevi Cami'inde namaz kıldığı bilgileri geldi.

İsrail'den Şam'a hava saldırısı: İranlı bilim adamlarının merkezi hedefte

İsrail ordusu, Suriye’nin başkenti Şam’da önemli bir hedefe hava saldırısı düzenledi. Güvenlik kaynaklarına dayandırılan bilgilere göre, saldırı Şam'ın Kafr Sousa bölgesinde bulunan ve İranlı bilim adamlarının füze geliştirdiği öne sürülen bir araştırma merkezine gerçekleştirildi. Üç ayrı saldırıyla hedef alınan bölgede can ve mal kaybının olup olmadığına dair şu ana kadar resmi bir açıklama yapılmadı. İsrail'in operasyonunun arkasında İran'ın silahlanma faaliyetlerini durdurma hedefinin olduğu belirtiliyor.Saldırıların ardından bölgede gerilimin artabileceği kaydedilirken, uluslararası toplumdan konuya yönelik açıklamalar bekleniyor.

Şam'da sokağa çıkma yasağı ilan edildi

Suriye’de büyük bir dönüm noktası yaşandı. Beşar Esad rejiminin çökmesinin ardından, başkent Şam’da kontrolü sağlayan muhalif gruplar, şehirde güvenliği sağlamak ve olası isyanları engellemek amacıyla, yerel saatle 16.00 ile 05.00 arasında sokağa çıkma yasağı ilan etti. Bu karar, muhaliflerin başkentteki iktidar boşluğunu kontrol altına almak amacıyla aldıkları önemli bir adım olarak değerlendiriliyor. Esad rejiminin çöküşü ve Şam’da gerilim Bugün erken saatlerde, Esad’ın Şam’ı terk etmesinin ardından, muhalif güçler başkentin kontrolünü ele geçirdi. Bu, Suriye’de yıllardır süren iç savaşta önemli bir dönüm noktası olarak kabul ediliyor. Başkentte büyük bir kutlama havası yaşanırken, aynı zamanda şehirdeki güvenlik tehditleri de göz ardı edilmedi. Şam'da, Esad’a sadık güvenlik güçlerinin tamamen şehirden çekilmesi ve Esad’ın kaybolmasının ardından, muhalif gruplar şehirde hakimiyet kurmayı başardı. Ancak, büyük bir iktidar boşluğu ve kaos ortamının yaşanması, muhalif grupları harekete geçirdi. Başkentteki güvenliği sağlamaya çalışan muhalifler, ülke genelinde gerilimin tırmanmasından endişe ediyor ve bu yüzden sert güvenlik önlemleri almaya devam ediyorlar. Sokağa çıkma yasağı ilan edildi Muhalif gruplar, kontrolü sağladıktan sonra, başkentteki güvenliği pekiştirmek için yerel saatle 16.00 ile 05.00 arasında sokağa çıkma yasağı ilan etti. Bu karar, şehirdeki kaosu önlemek, isyanları bastırmak ve halkın güvenliğini sağlamak amacıyla alındı. Sokağa çıkma yasağı, aynı zamanda şehirdeki düzeni yeniden sağlamak için atılan bir adım olarak öne çıkıyor. Muhalifler, bu kararın, Esad’ın devrilmesinin ardından sokakta oluşabilecek her türlü kargaşayı engellemeyi amaçladığını belirtiyor. Sokağa çıkma yasağı, sadece gece saatlerinde değil, aynı zamanda akşam saatlerinde de halkın toplanmasını ve muhaliflerin hareketlerini kontrol etme amacını güdüyor. Güvenlik önlemleri artırıldı Başkent Şam’daki güvenlik önlemleri ise arttırılmış durumda. Şam’ın çeşitli noktalarına muhalif güçlerin kontrol noktaları kurarak, herhangi bir isyan ya da karışıklığın önüne geçmeye çalıştıkları bildiriliyor. Özellikle şehrin giriş çıkışlarında sıkı denetimler yapılırken, muhalifler başkentteki güvenlik güçleriyle koordineli şekilde hareket ediyor. Şam'da yaşayanlar, sokağa çıkma yasağına rağmen, bazı bölgelerde büyük kutlamalar gerçekleştirdikleri ve Esad rejiminin devrilmesini kutladıkları ifade ediliyor. Ancak, bazı bölgelerde ise halkın tedirgin olduğu ve sokağa çıkma yasağının uzun süreli olup olmayacağına dair belirsizliklerin yaşandığı da bildiriliyor.

Suriye’de Esad rejiminin çöküşü sonrası Şam’da göç dalgası başladı

Suriye’de Esad rejiminin çökmesinin ardından başkent Şam’da büyük bir göç dalgası başladı. Muhalif grupların kontrolü ele geçirdiği başkentten, rejim destekçileri sahil bölgelerine kaçmaya çalışırken, yollarda uzun araç kuyrukları oluştu. Şam-Halep arasındaki M5 uluslararası kara yolu göç edenlerle dolarken, binlerce rejim askeri de silah bırakarak memleketlerine dönmeye başladı. Ülkede yaşanan bu gelişmeler, Suriye'de yeni bir dönemin başladığını gösteriyor. Şam’da kontrol muhaliflerde Suriye’de muhalif grupların başkent Şam’ı ele geçirmesinin ardından rejim güçlerinin tamamen çökmesi, ülkede büyük bir hareketliliğe yol açtı. Muhaliflerin kontrolü sağlamasıyla Esad rejimine destek veren binlerce kişi, güvenli bölgelere gitmek için yollara düştü. Sahil bölgelerine kaçış Esad rejimi destekçileri, özellikle Suriye’nin sahil kesimlerine doğru göç etmeye başladı. Araçlarıyla yola çıkan kalabalık gruplar, Şam-Halep hattındaki M5 uluslararası kara yolunda uzun trafik kuyrukları oluşturdu. Sahil bölgeleri, rejimin kalan destekçileri için “güvenli bölge” olarak görülüyor. Rejim askerleri silah bırakıyor Öte yandan, rejim saflarında görev yapan binlerce asker, muhalif gruplara teslim oldu. Teslim olan askerler, silahlarını bırakarak memleketlerine geri dönmeye başladı. Bu durum, Suriye’deki savaşın seyrinin tamamen değiştiğini gösteriyor. Bölgede hareketlilik sürüyor Şam’ın ele geçirilmesinin ardından ülke genelinde hareketli saatler yaşanırken, muhalif gruplar sahil bölgelerine ilerleyişini sürdürüyor. Gelişmeler, bölgede yeni bir göç dalgasını tetiklerken, uluslararası toplumun dikkatini bir kez daha Suriye’ye çevirdi.

Suriye’de devrim: Hapishanedeki tüm mahkumlar serbest bırakıldı

Suriye'de muhalif gruplar, başkent Şam'da tarihi bir zafer kazanarak hükümet binası ve emniyet müdürlüğüne girdi. Rejim güçlerinin terk ettiği binalarda sevinç gösterileri yapan muhalifler, Esad’ın resimlerini çiğneyip rejime ait simgeleri kaldırdı. Esad’ın Şam’dan kaçmasının ardından Suriye Başbakanı Muhammed Gazi el-Celali, yönetimin devamlılığını desteklemeye ve işbirliğine hazır olduklarını duyurdu. Bu gelişme, Suriye’deki yönetim değişikliğinin kapılarını aralarken, halk ve dünya liderleri yeni bir dönemin başlangıcını merakla bekliyor. Başkent Şam'da hükümet binası baskın Suriye'de muhalif gruplar, başkent Şam'da Esad rejiminin kontrolündeki önemli kamu binalarına baskın düzenleyerek, hükümet binası ve emniyet müdürlüğüne girdi. Binalarda yapılan aramalarda ise hiçbir personel bulunmadı. Muhalifler, binalara girişin ardından havaya ateş açarak sevinç gösterileri düzenledi. Rejime ait simgeleri, bayrakları ve Esad'ın resimlerini yerle bir eden gruplar, aynı zamanda Savunma Bakanlığı karargahını da ele geçirdi. Burada, terk edilmiş asker üniformalarının bulunması dikkat çekti. Hapishanedeki mahkumlar serbest bırakıldı Muhalif gruplar, Suriye devlet televizyonuna yaptığı açıklamada, ülkedeki tüm hapishanelerdeki tutukluların serbest bırakıldığını duyurdu. Bu gelişme, Esad rejiminin çöküşünün sembolü haline geldi. Ayrıca, hükümet yanlısı Sham FM radyosu, Şam Havaalanı’nın boşaltıldığını ve tüm uçuşların durdurulduğunu bildirdi. Başkentte terk edilmiş tanklar ve boş sokaklar, rejimin çökmeye başladığını açıkça gözler önüne serdi. Suriye başbakanı işbirliğine hazır olduğunu açıkladı Suriye Başbakanı Muhammed Gazi el-Celali, Esad’ın Şam’dan kaçmasının ardından yaptığı açıklamada, yönetimi desteklemeye devam etmeye hazır olduğunu belirtti. Celali, “Bu ülke, komşuları ve dünya ile iyi ilişkiler kuran normal bir ülke olabilir. Ancak bu, Suriye halkının seçeceği liderliğe bağlıdır. Biz her durumda işbirliği yapmaya ve tüm kolaylıkları sunmaya hazırız” dedi. Celali'nin bu açıklaması, ülkedeki yönetim değişikliğine dair önemli bir mesaj olarak yorumlanıyor. Devir teslim süreci başlıyor mu? Suriye'deki gelişmeler, rejimin çöküşünün eşiğinde olduğuna dair kuvvetli bir izlenim bırakıyor. Başbakan Celali’nin işbirliği açıklamaları, ülkede yeni bir liderlik yapısına geçişin sinyallerini veriyor. Muhalif gruplar, bu geçiş sürecine destek vermeye ve halk tarafından seçilen liderle birlikte çalışmaya istekli olduklarını belirtiyor. Ancak tüm bu değişikliklerin, Suriye halkının iradesiyle şekilleneceği ifade ediliyor.

Suriye’de muhaliflerin Şam’ı ele geçirmesi Adana’da Suriyelileri sokağa döktü

Suriye’de muhalif grupların başkent Şam’ı ele geçirmesi, Adana’daki Suriyeli mülteciler arasında büyük bir sevinçle karşılandı. Şam’ın düşmesinin ardından Adana’da Suriyelilerin yoğun olarak yaşadığı Mirzaçelebi ve Saydam Caddesi gibi merkezî bölgelerde kutlamalar yapıldı. Arapça şarkılar eşliğinde araçlar konvoylar oluştururken, araçlardan Suriye bayrakları sallandı ve muhaliflere destek mesajları verildi. ADANA'DA YAŞAYAN SURİYELİLER SOKAKLARA DÖKÜLDÜ Kutlamalar sırasında , Suriye bayrakları açıldı. Yürüyüşlere katılanlar, "Özgür Suriye" ve "Baas Rejimi'ne Son" gibi sloganlar attı. Coşkulu kutlama anları, vatandaşların cep telefonlarıyla kaydedildi.