TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
SON DAKİKA
Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Sağlık hizmeti

İLKHABER-Gazetesi - Sağlık hizmeti haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Sağlık hizmeti haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Memişoğlu: Dünyanın en iyi sağlık hizmetini biz sunuyoruz Haber

Memişoğlu: Dünyanın en iyi sağlık hizmetini biz sunuyoruz"

Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu, Osmaniye ziyareti sırasında yaptığı açıklamalarda Türkiye’nin sağlık hizmetlerindeki başarısını vurguladı. Memişoğlu, Covid-19 sürecinde Türkiye'nin dünya genelinde en iyi sağlık hizmetini sunduğunu belirterek, "Dünyanın en gelişmiş ülkeleri yaşlılarını huzur evlerinde terk ederken, biz evlere gidip tedavi sunduk" dedi. Bakan, Osmaniye’de çeşitli temaslarda bulunarak sağlık yatırımları ve kriz yönetimi konularında değerlendirmelerde bulundu. "Biz krizleri en iyi yöneten millet konu vatanı olduğu zaman bir araya gelip canını verebilen bir toplumuz" diyen Bakan Memişoğlu, "Biz eğer birbirimize sarılır, üretir, birlikte hareket edersek, çalışırsa, üretirsek, ayrıştırıcı değil, birleştirici taraflarımızı ön plana çıkartıp güçlü hale getirirsek, kötü kötülüğünü yapamaz. Her birinizin bunu düşünmesini istiyorum. Bizler daha çok çalışacağız, daha çok bir araya geleceğiz. Bu teşkilat, her bir ferdimiz, esasında Tayyip Erdoğan'ı ve bu kutlu davayı temsil edecek kişilersiniz. Onun için hepimiz örnek olacağız, hepimiz daha çok çalışacağız. Sadece kendimizden sorumlu değiliz, sadece bugünümüzden sorumlu değiliz. Biz gelecekten de sorumluyuz. Çünkü öyle kültüre sahibiz. Bizim bir araya geldiğimiz zaman yapamayacağımız hiçbir şey yoktur. Biz krizleri en iyi yöneten millet konu vatanı olduğu zaman bir araya gelip canını verebilen bir toplumuz, bir milletiz. Krizler olmadığı zaman birbirimizle de uğraşmayalım" diye konuştu. "Biz kendi toplumumuzun değerini bileceğiz" Yüzyılın, hatta dünya tarihinin en büyük depremlerinden birinin 6 Şubat 2023'te yaşandığını söyleyen Bakan Memişoğlu şunları söyledi: "Bugün deprem dediğimiz şey, yüzyılın değil, belki dünyada en büyük depremlerinden acılardan bir tanesini yaşadık 6 Şubat'ta, 1 buçuk sene oldu. Ben şimdi Hatay'dan geliyorum. Adıyaman'a, Elazığ'a, Maraş'a, Malatya'ya gittim ve bugün şunu gördüm ki, biz birlikte olduğumuz zaman, Cumhurbaşkanımızın liderliğine bugün Hatay'a bakıyorum, buralara bakıyorum yani çok gelişmiş dediğimiz ülkelerin ağzı açık kalıyor. Nasıl yaptınız diyorlar. Sağlıklı dönüşüm, herkes bizi eleştiriyordu. Covid'de gördük ki dünyanın en gelişmiş ülkelerinin insanları sokakta kaldı, yaşlarını huzur evlerinde, ölüme terk ettiler. Biz tedaviye evlerine gittik. Depremde en çok sağlık müdürlüğümüz çalıştı, en çok neden eleştirildi biliyor musunuz? Bizi niye göndermiyorsun deprem bölgesine, İstanbul havaalanına giden binlerce doktordan bahsediyorum. Dünyanın hangi bugün maalesef vahşet medeniyetini oluşturan ülkelerindeki bir doktor koşarak havaalanına gider. Biz kendi toplumumuzun değerini bileceğiz." "Dünyanın en iyi sağlık hizmetini üretiyoruz" Bakan Memişoğlu, "Artık bizim özgüvenimiz var. Biz artık yapabiliriz diyoruz. Biz yaparız. Biz üretiriz. Biz çalışırız. Biz dediklerimizi yaparız. Biz bundan sonra artık başkası ne diyecek, ne yapacağını değil, biz ne yaparız, daha iyi nasıl oluruz, daha çok çalışırız düşünüyoruz. Onun için ben buradayım. Onun için sizin hizmetkarınızım. Onun için siz de toplumun, milletin hizmetkarısınız. Ben Miami'de Karaciğer, bağırsak naklinde çalıştım. Pekin'i gördüm, Londra'yı gördüm sağlık hizmetinde. Dünyanın en iyi sağlık hizmetini üretiyoruz. En yaygın, kapsamlı, ücretsiz, her yerde en iyi şekilde sağlık hizmetini yapabilen bu büyüklükteki ülke olarak en büyük biziz. Bu kadar net söylüyorum" diye ifade etti.

Sağlık Turizmi Toplantısında Türkiye'nin başarısı ve gelecek hedefleri masaya yatırıldı Haber

Sağlık Turizmi Toplantısında Türkiye'nin başarısı ve gelecek hedefleri masaya yatırıldı

Ticaret Bakanlığı Uluslararası Hizmet Ticareti Genel Müdürlüğü Sağlık ve Seyahat Hizmetleri Daire Başkanı Tarık Aksoy, 2012'den bu yana Türkiye'nin sağlık hizmeti ihracatında 5 kat, sağlık turisti sayısında ise 6 kat artış yaşandığını söyledi. TÜRSAB tarafından düzenlenen "Sağlık Turizmi Bilgilendirme Toplantısı", Samsun'da bir otelde yapıldı. Alanında uzman bürokratlar, öğretim görevlileri ve sektör temsilcilerinin hazır bulunduğu toplantıda ‘Uluslararası sağlık turizmi yetki belgesi kriterleri ve mevzuat', ‘Türkiye genelinde sağlık turizmi süreçleri, mevzuatları ve iller arası sağlık turizmi potansiyeli', ‘Sağlık turizminde devlet teşvikleri uygulama usul ve esasları' konuları görüşüldü. Tarık Aksoy: “2012'den bu yana sağlık hizmeti ihracatı 5 kat, sağlık turisti sayısı da 6 kat arttı” Ülke olarak sağlık turizminde gelinen noktayı ve hedeflenen durumu aktaran Ticaret Bakanlığı Uluslararası Hizmet Ticareti Genel Müdürlüğü Sağlık ve Seyahat Hizmetleri Daire Başkanı Tarık Aksoy, “Mal ihracatı 1980'li yıllardan beridir desteklenen, devlet politikası olarak belirlenen, ihracata dayalı bir iktisadi büyüme politikası benimsediğimiz bir alan. Ancak günümüzde örneğin uluslararası hizmet ticareti rakamlarına baktığımızda ülkemizin 256 milyar dolarlık bir mal ihracatı var. Hizmet ihracatına baktığımızda ise 103 milyar dolarlık yani yarısından biraz az. Ancak gelişim ivmesine baktığımız zaman yaklaşık 40 yıldan fazla bir süredir mal ihracatına yönelik politikalar yürütürken 20-22 yıldır hizmet ihracatına yönelik politikalar yürüttüğümüz göz önünde bulundurduğumuz zaman hizmet ihracatının çok ciddi seviyede bir ivmeyle arttığını görüyoruz. Bu ivmeyi sağlık turizminde de görüyoruz. 3 milyar dolarlık bir hali hazırda sağlık hizmeti gelirimiz, 1,5 milyon kişilik de bir sağlık turisti sayımız mevcut. Bu rakamlara baktığımızda 2012 yılından bugüne 6 katlık bir sağlık turisti sayısında büyüme, sağlık hizmeti ihracatında da 5 katlık, dört buçuk katlık bir büyüme görüyoruz. Dolayısıyla desteklerimizin de etkisi burada görülebiliyor. Tabii ki de bu büyümelerin tamamen desteklere bağlanması mümkün değil. Farklı konjoktürel sebeplerle, ülkemizin turizm alanındaki yenilikleriyle, politikalarıyla da bunları büyüttüğümüzü görüyoruz” dedi. Fatih Özer: “Türkiye hizmet ihracat fazlası veren Amerika, İngiltere, Hollanda ve Hindistan'dan sonra 5. sıraya yükseldi” Hizmet ihracatında Türkiye'nin dünyadaki önemli ülkeler arasında yer aldığına dikkat çeken Hizmet İhracatları Birliği Genel Sekreteri Fatih Özer, “Hizmet ihracatı, hizmetler ticareti ülkemiz için çok önemli. 2023 yılında ülkemiz yaklaşık 101,7 milyar dolarlık hizmet ihracatı gerçekleştirdi ve ülkemize yaklaşık 53 milyar dolarlık net bir katkı sağladı. Hakikaten çok güzel gelişmeler yaşandı bu hizmet ihracatı rakamıyla da. Bu söylediğim istatistik bizim TÜİK ya da Ticaret Bakanlığı ya da diğer resmi kurumlarımızın istatistik değil, uluslararası ticareti takip eden bir kuruluştan alındı. Bu verilere göre 2023 yılında Türkiye hizmet ihracat fazlası veren Amerika, İngiltere, Hollanda ve Hindistan'dan sonra 5. sıraya yükseldi. Hizmet ihracatında 23. sıradan 21. sıraya yükseldik dünya hizmetler ticaretinde. 52,5 milyar dolarlık hizmet ticaret fazlasıyla da yaklaşık 1 trilyon dolarlık hizmet ihracatı gerçekleştiren 1. Amerika'dan sonra 5. sıraya yükseldik. Hakikaten bunlar çok önemli gelişmeler. İstihdam açısından hizmetler sektörü gerçekten çok önemli. Ülkemiz istihdamının yaklaşık yüzde 57,7'si hizmetler sektöründen gerçekleşiyor. Hizmetler sektörü 18,2 milyon kişiye istihdam sağlıyor. Hem ülkemizin dış ticaret açısından hem istihdam açısından hakikaten çok kıymetli hizmet ihracatı, hizmetler ticareti. Sağlık turizmi, hizmet ihracatının amiral gemisi turizm sektörümüz yaklaşık hizmet ihracatının yarısı 50 milyar dolara yakın kısmı 49 buçuk milyar dolarlık kısma turizm ve seyahat gelirlerinden oluşuyor. Bu turizm ve seyahat gelirlerinin içerisinde de katma değeri en yüksek kısım sağlık turizmi ve sağlık turizminden elde ettiğimiz gelirler. O yüzden sağlık turizmini hem birlik olarak hem de bünyemizdeki komiteler olarak çok önemsiyoruz ve bütün faaliyetlerimizi ona göre organize ediyoruz” diye konuştu. Cemal Almaz: “Samsun turizm algısı olarak Türkiye'de çok ciddi çıkış yakalayan illerden birisi” Samsun'un turizm algısı olarak çıkış yakalayan illerin başında geldiğini ifade eden Samsun İl Kültür ve Turizm Müdürü Cemal Almaz, “Samsun turizm algısı olarak Türkiye'de çok ciddi çıkış yakalayan illerden birisi. Her yönüyle tarihi, coğrafyası, doğal güzelliği, gastro özellikleri, kültürel çeşitliliği ve tabi ki turizm çeşitliliği ile haklı bir şöhrete sahip. Bu şöhret içerisinde tarihi derinliği, çeşitliliği, nostaljik duruşu ile ülkemizin ‘tek cerrahi aletler müzesine de sahip bir kent'. Sağlık altyapısı çok güçlü. Sadece eylemsel olarak değil, akademik olarak da öyle, işlevsel olarak da öyle. Kültür ve Turizm Bakanlığımız şehrimizi bu şekilde önemsiyor. Son aylarda ve yıllarda Samsun'a yapılan özel çalışmalarının da elbette ki bu doğrultuda kesiştiğini görüyoruz. Kültür Yolu Projesi başta olmak üzere çeşitli sportif etkinlikler, turizm toplantıları, şu an içinde bulunduğumuz sağlık alanındaki toplantılar, etkinlikler ve bir takım aksiyonlar bu alanda Samsun'un haklı şöhretine bir kat daha ilavede bulunuyor. Bizim bütün çabamız Samsun üst kimliğini ülkede, ulusal alanda ve uluslararası alanda tanıtmak, göstermek ve geliştirmek. Çok hızlı bir şekilde şehirlerin master planları yapılıyor. Samsun üçüncü sırada master planı tamamlanan illerden ve şu anda 4 ilin master planı tamamlandı. Onlardan birisi de Samsun. Burada inceleyenler, işin uzmanları sağlığa özel bir başlık ayırdığımızın farkına varmışlardır. Sağlık sektöründe çok özel master planların Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından öngörüldüğünün farkına varmışlardır. Sağlıkta çok çeşitli alanlar var elbette. Samsun bu konuda çok önemli altyapıya sahip. Bu toplantılar da bunu çok rahat gösteriyor. Birçok ilde çalıştım ben ama bu kadar akademik toplantılar pek görmedim. Sağlık alanında söylüyorum. Demek ki Samsun'un da bu konuda az önce söylediğimiz gibi haklı bir şöhreti var” şeklinde konuştu. Elif Ural: “Türkiye'deki sağlık hizmetlerini dünyadaki başka ülkelerde çok nadir görüyorum” Sağlık hizmetleri bakımından Türkiye'nin dünyadaki en önde gelen ülkelerden biri olduğunu vurgulayan TÜRSAB Yönetim Kurulu üyesi Elif Ural, “Uçağın ve ulaşımın olduğu her yerde sağlık turizmi yapabilirsiniz. Çünkü biz artık sağlık sistemimizi, hastanemizi tartışmıyoruz bile. Ben özellikle çok fazla yurt dışına seyahat eden biri olarak bu ülkedeki aldığım sağlık hizmetini ben başka bir ülkede çok çok özellikli tedaviler hariç başka ülkede çok nadir görebiliyorum. Biz o işin o konumunu geçtik. Biz sadece biz bu kadar güçlü sağlık sistemimizi daha nasıl parlatabiliriz? Daha nasıl pazarlayabiliriz? Daha nasıl alternatif şekilde pazarlayabiliriz? Üyelerimize bunları öğretiyoruz. Samsun'la ilgili konuları istişare ediyoruz. Özellikle Gürcistan'dan karayoluyla gelinmesi gibi çok büyük bir sorunumuz var. Çok yakın bir zamanda biz bunu gündemimize alıp gerekli mevkilerle görüşmeye başlayacağız. Ama bir o taraftan bir bakımdan da çok şanslısınız. Hem uçuş hem de karayoluyla bağlantılı ülkeleriniz var. O yüzden de farklı çalışmalar yapabilirsiniz. Bu konuda bu işe girmek isteyen ya da bu konuda destek isteyen seyahat acentelerimize bir telefon kadar uzaklıktayız” ifadelerini kullandı. Toplantıda ayrıca TÜRSAB Orta Karadeniz BTK Başkanı Yılmaz Uzunlar, Genel Cerrahi Uzmanı Doç. Dr. Muzaffer Al, Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Turizm Fakültesi Dekan Vekili Prof. Dr. Yetkin Bulut ile Hizmet İhracatları Birliği Denetim Kurulu Üyesi İdris Sarıaydın da kendi alanları hakkında sunumlar gerçekleştirdiler. Bilgilendirme toplantısı, konuşmalar ve sunumların akabinde soru-cevap kısmının ardından sona erdi.

Hastane randevu şikayetleri artıyor Haber

Hastane randevu şikayetleri artıyor

Merkezi Hekim Randevu Sistemi'nde yapılan değişiklikle başlayan Onaylı Randevu Sistemi'nin daha ciddi sorunlara yol açacağı öne sürüldü. Hasta vatandaşların, Merkezi Hekim Randevu Sistemi ile hastanelerden muayene randevusu alabilmek için uzun süre beklemesi, randevu alarak gittikleri sağlık kuruluşlarında ise oluşan kuyruklar sıkıntılara neden oluyor. Bu durum, hem hasta memnuniyetini düşürüyor, hem de sağlık hizmetlerine erişimi zorlaştırıyor. Adana Tabip Odası Yönetim Kurulu Üyesi Doç. Dr. Gökhan Alıcı, Sağlık Bakanlığı tarafından muayenelere gelmeyen hasta sayısını azalmak amacıyla Merkezi Hekim Randevu Sistemi'nde yapılan değişiklikle başlatılan Onaylı Randevu Sistemi'nin daha ciddi sorunlara yol açacağını öne sürdü. Bakanlığın vatandaşları ve hekimi daha zora sokacak politikalardan vazgeçmesini isteyen Doç. Dr. Gökhan Alıcı, "Vatandaşlar kamu hastanelerinde uzun süredir randevu bulmakta ciddi sorunlar yaşıyor. Onaylı Randevu Sistemi, vatandaşın randevu sorunlarını çözemeyeceği gibi zaten kısa olan muayene süreleri daha da kısalacak, sağlık hizmetinin niteliği daha da düşürecek." dedi. Uluslararası standartlara göre nitelikli sağlık hizmeti verilebilmesi için gereken muayene süresinin en az 20 dakika olduğunu ifade eden Doç. Dr. Gökhan Alıcı, "Ülkemizde ne yazık ki birçok kamu sağlık kuruluşunda bu süre 2 dakikaya kadar inmiş durumda" diye konuştu. Bir branş hekiminin randevu başvurularının dışında gelen sonuç hastaları ve öncelikli bazı hasta grupları ile hali hazırda zaten 70 hasta sayısının üzerinde hastaya baktığını söyleyen Doç. Dr. Gökhan Alıcı, "Nitelikli sağlık hizmeti koşullarının sağlanmasından sorumlu Bakanlık, bırakalım 20 dakika standardına uymayı, pilot hastane olarak bir kamu hastanesinde denediği iki dakikada bir randevu verme uygulamasını yoğun tepkiler nedeniyle geri çekmek zorunda kalmıştır. Ayrıca Sağlık Bakanı, basına verdiği bilgilendirme metninin pek çok yerinde hastaların randevusuz da hastanelerde muayene olabileceğini beyan etmesi de oldukça manidar bir durumdur. Yeterli sağlık altyapısını oluşturmadan halkı randevusuz muayene için teşvik etmek zaten büyük kargaşaya neden olacağı gibi sağlıkta şiddet olaylarına da davetiye çıkarması kaçınılmaz olacaktır" ifadelerini kullandı.

Kahramanmaraş depremleri sonrası sağlık çalışanlarının deneyimleri bir kitapta toplandı Haber

Kahramanmaraş depremleri sonrası sağlık çalışanlarının deneyimleri bir kitapta toplandı

Editörlüğü, Mersin Üniversitesi (MEÜ) Tıp Fakültesi'nden Prof. Dr. Oya Ögenler, Prof. Dr. Gülçin Yapıcı, Doç. Dr. Selda Okuyaz ve Dr. Fatma Bolaç tarafından yapılan "Olağandışı Durumlarda Sağlık: Deprem" isimli kitap, Türkiye'de 6 Şubat ve sonrasında meydana gelen depremlerde sağlık hizmeti sunan profesyonellerin karşılaştığı zorluklara odaklanıyor. Çevrim içi yayınlanarak okuyucusu ile buluşan 457 sayfalık kitapta, dünyada ve Türkiye'de tarih boyunca ağır kayıplara neden olan depremlerin oluşturduğu sorunlar, yasal düzenlemeler, sivil toplum kuruluşlarının rolleri ve eğitim üzerindeki etkileri; deprem sonrasında meydana gelen ve sağlığı olumsuz etkileyen durumlar ve çözüm önerileri, depremzede olan ve depremin yakın bölgelerinde yaşayan sağlık çalışanlarının mesleki olarak karşılaştığı zorluklar ve yaşadıkları duygusal anları içeren yazılar yer alıyor. Kitapta, yazarlar, sadece sağlık hizmeti sunarken yaşadıkları mesleki zorlukları anlatmakla kalmayıp; aynı zamanda depremin ardından içinde bulundukları ruhsal, bedensel ve sosyal yaşantılarına dikkat çekmeyi, ekip ruhu ve özveriyle çalışan sağlık profesyonellerinin yaşadıkları atmosferin hissedilmesini, olağandışı durumlarda sağlık hizmetlerinin planlanması ve sunulmasında görev alan tüm çalışanların yaşadıkları sorunlar ve çözümler konularında katkı sağlamayı amaçlıyorlar.

Mersin Büyükşehir sağlık ekipleri şifa dağıtıyor Haber

Mersin Büyükşehir sağlık ekipleri şifa dağıtıyor

(İLKHABER) - Yediden yetmişe herkesi kucaklayan Mersin Büyükşehir Belediyesi, kent genelinde her alanda sürdürdüğü çalışmalar ile vatandaşların hayatlarına dokunmaya devam ediyor.  Bu kapsamda Sağlık İşleri Dairesi Başkanlığı bünyesinde hizmet veren Evde Sağlık ve Bakım Hizmeti ekipleri, ihtiyaç sahibi vatandaşların evlerine giderek ihtiyaçlarını karşılamaya devam ediyor. Hem merkezde hem ilçelerde bu hizmeti sürdüren ekipler, yaz kış demeden ihtiyaç sahibi vatandaş neredeyse, bu hizmeti onun ayağına kadar götürüyor. Uzun süredir diyabet hastası olan ve sağ ayağı ampute edilen 62 yaşındaki Raziye Erbasan da, Büyükşehir’in desteğine ihtiyaç duyan vatandaşlardan birisi. Yılın 9 ayını Mezitli ilçesine bağlı Fındıkpınarı Yaylası’nda, 3 ayını ise merkezde geçiren Erbasan, haftanın 2 günü Evde Sağlık hizmetinden faydalanıyor. Büyükşehir’in destekleri olmasaydı hayatının zorlaşacağını kaydeden Erbasan, pansumanının düzenli bir şekilde yapıldığını belirterek, evde sağlık ekiplerine yaralarını iyileştirdikleri ve bu süre zarfında hep yanında oldukları için teşekkür ediyor. Ertaş: “Raziye teyzemizde güzel bir ilerleme kaydettik” Raziye Erbasan’ın 5 aydır Büyükşehir Belediyesi’nden pansuman hizmeti aldığını ifade eden Evde Sağlık ve Bakım Hizmetinde görev yapan Hemşire Sinem Ertaş, “Raziye teyzemize yazın yaylada, kışın da merkezde pansuman hizmeti veriyoruz. Raziye teyzemizin şeker hastalığından kaynaklı diyabetik yaraları var. Teyzemizin ilk başta yaraları çok kötüydü. 3 güne bir evine pansumana geldik ve yaralarını iyileştirdik. Bu süreçte çok güzel bir ilerleme kaydettik. Şu an teyzemizin durumu çok iyi” dedi. Sağlık kontrolleri kapsamında Raziye Erbasan’ın şeker, tansiyon, ateş ölçümü ve pansuman hizmetinin yapıldığını söyleyen Ertaş, Mersin Büyükşehir Belediyesi olarak vatandaşların sağlığına çok önem verdiklerini ve vatandaşların ‘Alo 185 Teksin’ hattını arayarak sağlık hizmeti başvurusu yapabileceklerini ifade etti. Hastalarla artık aile gibi olmaya başladıklarını da sözlerine ekleyen Ertaş, “Onlar bir süre sonra bizim anne-babamız, biz de onların çocukları gibi oluyoruz. Mesela Raziye teyzemiz yazın yaylaya çıktığı süreçte tek olduğu için, durumunu öğrenmek için sürekli arıyoruz. Bir şekilde sohbetimiz ilerliyor ve O’nun için de iyi oluyor” diye konuştu. Erbasan: “Evde pansuman hizmetinden sonra çok rahat ettim” Uzun süredir diyabet hastası olan 62 yaşındaki Raziye Erbasan, ayak parmağında oluşan bir yaranın zamanla çoğaldığını ve sağ ayağının ampüte edildiğini belirterek, “Şeker hastalığı çok zor bir hastalık. Ayağım ampüte edildikten sonra, yani 5 aydır Büyükşehir Belediyesi’nden pansuman hizmeti alıyorum. Bu yaranın iyileşeceği konusunda hiç umudum yoktu. Çok gözyaşı döktüm, ama çok şükür iyileşti. Şimdi mutluluktan uçacağım sanki. Şeker hastalığı olan olmayan herkes dikkat etsin” dedi. “Bu hizmet olmasaydı hayatım çok zorlaşacaktı” 5 ay boyunca merkezde kızının yanında kaldığını ve bu süre zarfında kızının evinde bu hizmetten faydalandığını dile getiren Erbasan, “Ayağım ampüte edildikten sonra çok zorlandım. Yürüyemiyorsun, inip çıkamıyorsun, arabaya binip gidemiyorsun. Oğlum, ‘Büyükşehir Belediyesi’nin evde sağlık hizmeti var, evde pansuman da yapıyorlar’ dediğinde, ‘Öyle bir şey varsa ne duruyorsun’ dedim. Ekipler pansuman için kızımın yanına da geldiler, yaylaya da… Doktorumuz ‘2-3 güne bir pansumanın yapılacak’ dedi. Evde pansuman hizmetinden sonra çok rahatladım” şeklinde konuştu. Mart ayından Aralık ayına kadar yaylada, kalan 3 ayı ise merkezde geçirdiğini sözlerine ekleyen Erbasan, Büyükşehir Belediyesi’nin bu hizmeti olmasaydı zorluk yaşayacağını aktararak, “Her seferinde aşağı gidip gelecektim ve zorlanacaktım. Bu ayağımla arabalara binmek ve inmek, uğraşmak zor oluyor. Büyükşehir’deki sağlıkçı kızlarım evime kadar gelip bana baktığı için çok mutluyum. Onları çok seviyorum. Büyükşehir Belediyesi sayesinde yaralarım iyileşti, çok memnun kaldım. Hep sağlıkçı kızlarımın emekleri var. Mersin Büyükşehir Belediyesi’ne çok teşekkür ediyorum” dedi.

Sağlık Bakanı Koca: Haber

Sağlık Bakanı Koca: "Sağlık Bakanlığı, Gazze’ye sağlık hizmeti vermek için harekete geçti"

Sağlık Bakanı Koca, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, "Gazze’de Al-Ahli Arab Hastanesi’ne yapılan insanlık dışı saldırının ardından Dünya Sağlık Örgütü’nün en üst yöneticileri dâhil olmak üzere birçok uluslararası muhatabımla telefon diplomasisi gerçekleştirdim. İnsan sağlığına hizmet eden kurumların hangi şartlarda, hangi gerekçe ile olursa olsun saldırıya maruz kalmasının kabul edilemeyeceği düşüncesi, yaptığım görüşmelerde temel nokta oldu. Bu saldırıya tepkisiz kalmamız asla mümkün değildir. Hasta ve masum insanların çaresizliği, dünyanın bir kısmının görmezlikten geldiği, üstlenmekten kaçındığı vicdani görevi bilhassa bize yüklemektedir" ifadelerini kullandı. "Türkiye olarak bölgeye gemi hastane göndermeye veya Gazze’de ya da Refah Sınır Kapısı’na yakın noktalarda sahra hastaneleri kurmaya, Filistinli kardeşlerimize bunlar aracılığıyla sağlık hizmeti sunmaya ve bu hizmeti yürütmeye hazırız" diyen Bakan Koca, şöyle devam etti: "DSÖ Avrupa Bölge Direktörü Hans Kluge ile yaptığım görüşmede bölgenin sağlık hizmetleri konusunda desteklenmesinin acil ve elzem olduğunu belirttim. Bu çalışmaları yürütmek üzere eğer karar verirse DSÖ ile birlikte hareket etmeye hazırız. Yaptığım görüşmelerimde Dünya Sağlık Örgütü’nün de bu anlamda tarihi bir sorumluluğu olduğunu ısrarla belirttim. Bu noktadaki görüş ve taleplerimiz EMRO Bölge Ofisi Direktörü Ahmed Al-Mandhari tarafından da olumlu karşılanmış olup, Genel Direktör Dr. Tedros’le de istişare halinde ivedilikle ülkemizle işbirliği sürecinin başlatılması yönünde karar aldık. Bu yöndeki koordinasyon ve işbirliği çalışmalarımız kararlılıkla devam etmektedir. Bu vesile ile tekrar ifade etmek istiyorum ki, her türlü diplomatik zorluklara rağmen Türkiye bebeklerin, çocukların, yaşlıların, masum insanların yanında olmaya daima devam edecektir. Yaşadığımız bu günler, insanın, insanlığın yanında yer alıp almama tercihinin yapıldığı tarihi günlerdir. Bizim, vicdanımızın sesinden başka dinleyeceğimiz ses yok. Biz çocuğu, yaşlısı, hastası, kadını ile Filistin halkını kardeş bilenleriz."

İki ayda tamamlanan Defne Devlet Hastanesinde 39 bin poliklinik hizmeti verildi Haber

İki ayda tamamlanan Defne Devlet Hastanesinde 39 bin poliklinik hizmeti verildi

HATAY (AA) - CİHAN OKUR/BİLAL KAHYAOĞLU - Kahramanmaraş merkezli depremlerin yıkıma neden olduğu Hatay'da, iki ayda tamamlanıp 21 Mayıs'ta hizmete açılan Defne Devlet Hastanesinde 39 bin poliklinik ve 19 bin acil servis hizmeti verildi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından 24 Mart'ta temeli atılan ve 21 Mayıs'ta açılışı yapılan 300 yataklı sağlık merkezi, 6 Şubat'taki afetten etkilenenler başta olmak üzere bölge halkına hizmet sunuyor. Depreme dayanıklı inşa edilen hastane, 11 ameliyathane, 36 poliklinik, 51 yoğun bakım yatağı, 41 acil müşahede yatağı ve 9 diyaliz yatağıyla hizmet veriyor. Hastanede 256'sı hekim 1044 sağlık çalışanı görev yapıyor. - "Şehir ve köylerin ayağa kaldırılması için yoğun çalışma başlatıldı" Hatay Valisi Mustafa Masatlı, AA muhabirine, depremlerin açtığı yaraların sarılması için devletin tüm imkanlarını kullandığını söyledi. Cumhurbaşkanı Erdoğan liderliğinde kurumların, milletle el ele vererek afet bölgesinin yardımına koştuğunu belirten Masatlı, "Arama, kurtarma ve diğer acil çalışmaların tamamlanmasının ardından devletimiz, afetten zarar gören şehir ve köylerimizin tekrar ayağa kaldırılması için yoğun bir çalışma başlatmıştır." diye konuştu. Masatlı, afetin sağlık tesislerini de etkilediği kentte yapımı iki ayda tamamlanan Defne Devlet Hastanesinin açılışından 1 gün sonra hasta kabulüne başladığını anımsattı. Hastanenin, 28 bini kapalı olmak üzere 79 bin metrekare alanda hizmet verdiğini dile getiren Vali Masatlı, şöyle devam etti: "Her türlü teknolojik cihaz ve ekipmana sahip hastanemiz, 51 yoğun bakım yatağı ve 36 polikliniğiyle çalışmalarını sürdürmektedir. Birçok pratisyen ve uzman hekimin görev yaptığı hastanemiz, hizmete açıldığı mayıstan itibaren yaklaşık 39 bin poliklinik, 19 bin acil servis hizmeti olmak üzere toplamda 58 bin sağlık hizmeti vermiştir." Muayene olmaya gelen Nevzat Mersin, hastaneye açılışı sonrasında 3 kez gittiğini söyledi. Sunulan tedavilerden memnun olduğunu ifade eden Mersin, "Hastanenin bu kadar sürede hizmete girmesi takdir edilecek bir durum. Allah devletimize zeval vermesin." dedi.

Defne Devlet Hastanesi eczane hizmetiyle de hastalara kolaylık sağlıyor Haber

Defne Devlet Hastanesi eczane hizmetiyle de hastalara kolaylık sağlıyor

HATAY (AA) - LALE KÖKLÜ/SALİM TAŞ - Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat'taki depremlerden etkilenen Hatay'da 60 günde yapımı tamamlanan Defne Devlet Hastanesi bünyesinde açılan eczaneden hastalar ilaçlarını ücretsiz temin edebiliyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından 24 Mart'ta temeli atılan ve 21 Mayıs'ta açılışı yapılan 300 yataklı Defne Devlet Hastanesinde polikliniklerin olduğu alanda eczane kuruldu. Haftanın her günü 24 saat açık olan eczanede hastalar, muayene olduktan sonra hekimlerinin yazdığı ilaçları ücretsiz alabiliyor. Her türlü sağlık hizmetinin sunulduğu hastanede, hastalara ilaca ulaşma kolaylığı da sağlanıyor. - "Eczanemizde bedelsiz olarak ilaçlarımızı verebiliyoruz" Defne Devlet Hastanesi Başhekimi İmadettin Alpay Özkaya, AA muhabirine, kesintisiz sağlık hizmetlerinde hastanın doktoruna ulaşmasının birinci adım olduğunu söyledi. Muayenenin ise ikinci adım olduğunu anlatan Özkaya, "Üçüncü adım reçetenin yazılması, dördüncü adım da o reçetenin alınması. Vatandaş geliyor, muayene olabiliyor, tetkiklerini yapabiliyor, tanısı konuluyor, reçetesini alıyor. Ama etrafta eczaneye ulaşmakta sorun çıkabileceğini tahmin ettiğimiz için hastanemizin bünyesinde bir eczane oluşturduk." dedi. Hastaların bu durumdan memnuniyet duyduğunu belirten Özkaya, şunları kaydetti: "Çünkü nöbetçi eczane arama problemi ortadan kalkıyor. Birçok eczane artık daha önceki mevcut yerlerinde değil. Onları bulma, ilacın olup olmadığını tespit etme, gecenin bir yarısında acile ya da gündüz polikliniğine gelen hastalar için ciddi bir problemdi. Şu anda o problemi ciddi olarak ortadan kaldırdık. Reçetemiz polikliniğimizden yazılıyor. Aynı polikliniğimizin koridorunda 3-5 adım ileride kendi eczanemizde bedelsiz olarak ilaçlarımızı verebiliyoruz."

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.