TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
SON DAKİKA
Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#saat

İLKHABER-Gazetesi - saat haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, saat haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Mehmet Ali Erbil'in Gülseren Ceylan'a Aldığı Lüks Saat Gündeme Bomba Gibi Düştü Haber

Mehmet Ali Erbil'in Gülseren Ceylan'a Aldığı Lüks Saat Gündeme Bomba Gibi Düştü

Türkiye'nin tanınmış isimlerinden Mehmet Ali Erbil'in sevgilisi Gülseren Ceylan'a hediye ettiği saat, magazin dünyasında büyük ilgi gördü. Hem saatin lüks markası hem de fiyatı, merak uyandıran detaylar arasında yer aldı. Peki, bu gösterişli hediye ne kadarlık bir bütçeye mal oldu? Tüm bu soruların yanıtlarını haberimizde bulabilirsiniz. Haydi, detaylara birlikte göz atalım. Mehmet Ali Erbil'in Gülseren Ceylan'a Aldığı Saat Ne Kadar? Mehmet Ali Erbil ile yaşadığı aşkla gündemden düşmeyen Gülseren Ceylan, sevgilisinin hediye aldığı saati takipçileriyle paylaşarak yine adından söz ettirdi. Ünlü şovmen Mehmet Ali Erbil'in 67 yaşındaki yaşamı, 40 yaş küçük sevgilisi Gülseren Ceylan ile ilişkisinin renkli detaylarıyla dolu. Erbil ve Ceylan, geçtiğimiz aylarda ilişkilerini sonlandırma kararı almıştı. Ancak, Ceylan'ın "Ciddi ilişki yaşanacak bir insan değilmiş. Ben de bunu fark ettiğim için evden ayrıldım. Çok başına buyruk bir insan Mehmet Ali. Ben öyle bir insan değilim" açıklamasının ardından yeniden bir araya gelmişlerdi. Aşkları hız kesmeden devam eden çiftten Mehmet Ali Erbil, evlilik konusunda açıklamalarda bulunarak, "Tekrar evlenip çocuk sahibi olmak isterim. Çocuk yeniden hayata gelmek gibi bir şey, çocuklarımın da hoşuna gider bu. Ailemize yeni bir enerji, yeni bir heyecan katar" ifadelerini kullanmıştı. Son olarak, Gülseren Ceylan'ın sosyal medya hesabından yaptığı bir paylaşım, ikilinin gündemde kalmasını sağladı. Ceylan, sevgilisi Mehmet Ali Erbil'in kendisine hediye ettiği saat fotoğrafını, Instagram sayfasının hikayeler bölümünde "Ya aşkım" mesajıyla paylaştı. Ancak, dikkatleri üzerine çeken nokta, saatin fiyatı oldu. Ünlü bir markaya ait olan saat, tam 31 bin TL değerindeydi. Bu rakam, birçok takipçinin dudaklarını uçuklattı ve ikilinin ilişkisinin ne kadar gösterişli olduğuna dair yeni tartışmaların fitilini ateşledi.

Zamanın içinde geçen 60 yıl Haber

Zamanın içinde geçen 60 yıl

CANSU ERSOY ADANA (İLKHABER)- Dükkanı Büyük Saat civarında bulunan ve 60 yıldır saat tamir eden Saatçi İsmail Isınır, emekli olmasına rağmen hala çalışıyor ve zamandan para kazanıyor. 60 yıldır saat tamiri yapan İsmail Isınır, severek yaptığı işini emekli olmasına rağmen bırakamıyor. 1952'de Nevşehir'de doğan ama daha yeni doğmuş bir bebekken Adana'ya gelen ve burada büyüyüp, evlenip, çalışan Isınır, bu mesleğe 11 yaşında başladığını kaydetti. Isınır, "Ortaokula gidiyordum ve ortaokuldan ayrılıp bu mesleğe başladım. Rahmetli ustam 'Ya bu mesleği öğreneceksin ya da okuyacaksın' dedi. Bende de saatlere yönelik büyük bir heves vardı. Okulu bırakıp kendimi bu işin inceliklerini öğrenmeye adadım. Hiç de pişman olmadım. Yeniden dünyaya gelsem yine aynı işi aynı şekilde yapardım." dedi. "ASKER OCAĞINDA BİLE MESLEĞİMİ İCRA ETTİM" 1972 yılında askerliğini Ankara'da yapan Isınır, askerde bile mesleğini yapmaya ve saat tamirleriyle uğraşmaya devam ettiğini bildirdi. Isınır, "Asker ocağında bile mesleğimi icra ettim. Orada mesleğimi sordular ve 'Ben saat tamircisiyim' dedim. Bana askerlerin, subayların saatlerini tamir ettirmeye başladılar. Sonrasında dağıtım oldu ve beni Ağrı'ya gönderdiler. Ağrı'da da depo çavuşu olarak göreve başladım. Orada da saatçi olduğumu söyledim ve depoda bana bir oda verdiler. O odada da saat tamir işine başladım ve yine askeriyedeki komutanların, askerlerin saatlerini tamir ettim" diye konuştu. ASKERKEN ALDIĞI 10 GÜNLÜK İZNİNDE BİLE USTASININ YANINDA ÇALIŞMAYA DEVAM ETMİŞ "Babam komisyoncuydu. Komşumuz saatçiydi. Babam yaz tatillerinde çalışmam, boş durmamam için beni komşumuzun yanına çalışmam için verdi. O yaşta başladım ve hep devam ettim. Askerden 10 gün izin almıştım" diyen Isınır, izne gediğinde bile ustasının yanına uğradığını ve izninde de çalıştığını söyledi. "ARKAMIZDAN GELEN YOK" "Bu meslek, bu dükkan sayesinde evlendim, çocuklarımı büyüttüm. Bu dükkan benim her şeyim. 1975 yılında aldım bu dükkanı. 48 yıldır buradayım" diyen Isınır, konuşmasını şu sözlerle sonlandırdı: "Çırak-kalfa olayı çoğu meslekte olduğu gibi bu meslekte de bitti. Oğlum bile 'Ben okuyacağım' dedi ve yanımda çalışmak istemedi. Arkamızdan gelen yok. Bize bir şey olsa burası biter. Emekli olalı 25 sene oldu ama hala buradayız. Sanat altın bir bilezik. Bileziği taktığın zaman ölene kadar rahat edersin."

Babalar Gününde Alınacak En Anlamlı Hediyeler Haber

Babalar Gününde Alınacak En Anlamlı Hediyeler

İbrahim Baysal (İLKHABER)- Babalar Günü, babaların sevgi ve takdirle onurlandırıldığı özel bir gün olarak kutlanır. Bu anlamlı günde babalara alınacak hediyeler, sevgimizi ve minnettarlığımızı en iyi şekilde ifade etmeyi amaçlar. İşte, Babalar Gününde alınabilecek en anlamlı hediyelerden bazıları: El Yapımı Hediye: Birçok baba, el yapımı ve kişisel dokunuşları olan hediyelerden büyük bir memnuniyet duyar. Bu nedenle, Babalar Günü için kendi ellerinizle hazırlayacağınız bir hediye, babanıza özel ve anlamlı bir jest olabilir. Örneğin, bir fotoğraf albümü, özel bir el yapımı kart veya babanızın ilgi alanlarına yönelik bir el işi hediye hazırlayabilirsiniz. Babanın İlgi Alanlarına Yönelik Hediyeler: Babalar, genellikle belirli ilgi alanlarına sahiptir. Babanızın hobilerini veya tutkularını düşünerek, ona yönelik özel bir hediye seçebilirsiniz. Örneğin, bir kitapsever bir baba için sevdiği yazarların kitapları veya bir müziksever bir baba için favori sanatçısının albümü gibi hediyeler düşünebilirsiniz. Bu şekilde, babanızın ilgi alanlarına hitap eden bir hediye vererek onu mutlu edebilirsiniz. Kişiselleştirilmiş Eşyalar: Kişiselleştirilmiş hediyeler, Babalar Günü için anlamlı seçenekler arasında yer alır. Örneğin, babanızın adını veya inisyalini taşıyan bir cüzdan, anahtarlık veya kupa gibi eşyaları tercih edebilirsiniz. Bu tür hediyeler, babanıza özel olduğunu hissettirir ve her kullandığında sizi hatırlamasını sağlar. Babanızla Geçireceğiniz Zaman: Babalar Günü, sadece hediyelerin verildiği bir gün değil, aynı zamanda birlikte geçirilen zamanın da önemli olduğu bir gün olarak kutlanır. Babanızla yapacağınız bir etkinlik veya deneyim, onun için unutulmaz bir hediye olabilir. Örneğin, birlikte piknik yapmak, bir spor etkinliğine gitmek, balık tutmak veya birlikte bir yemek pişirmek gibi etkinliklerle bir araya gelebilirsiniz. Bu şekilde, anlamlı anılar oluşturarak ilişkinizi güçlendirebilirsiniz. Duygusal Mesajlar ve Mektuplar: Babanıza yazacağınız bir mektup veya duygusal bir mesaj, duygusal bağınızı güçlendirecek ve ona olan sevginizi açıkça ifade edecektir. Babalar Günü'nde babanıza içten bir mektup yazarak duygularınızı aktarabilir ve ona olan minnettarlığınızı dile getirebilirsiniz. Bu şekilde, hislerinizi doğrudan ifade etmenin gücünü kullanabilirsiniz. Babalar Günü, babalarımıza olan sevgimizi ve minnettarlığımızı göstermenin önemli bir günüdür. Her babanın farklı ilgi ve beğenilere sahip olduğunu unutmamak önemlidir. Babanızı anlamaya çalışarak, onun için en anlamlı ve özel hediyeyi seçebilirsiniz.

Enkazdan kurtardıkları eşyalarla teselli buluyorlar Haber

Enkazdan kurtardıkları eşyalarla teselli buluyorlar

HATAY (AA) - ORHAN ONUR GEMİCİ - Hatay'da "asrın felaketi" nedeniyle ev ve iş yerleri yıkılan depremzedeler, enkazdan kurtardıkları maddi ve manevi öneme sahip eşyalarla avunuyor.Kahramanmaraş ve Hatay merkezli depremlerde beton yığınlarına dönmüş binalardan canlarını kurtaranlar, ev veya iş yerlerinin enkazına gelerek eşyalarını arıyor.Yakınlarına ya da kendilerine ait kitap, çelik kasa, para, saat, ziynet eşyası, fotoğraf gibi eşyaları bulabilenler buruk mutluluk yaşıyor.- "Kuzenimin kitap ve defterlerini buldum"Cebrail Mahallesi'nde dayısına ait evin enkazında bekleyen üniversite öğrencisi Enhar Sunaç, AA muhabirine, depremde omzundan yaralandığını söyledi.Depremde dayısı, yengesi ve iki kuzenini kaybettiğini belirten Sunaç, "Sadece yengemin annesi kurtuldu. Enkazdan 8'inci gün çıkartıldı. Kuzenimin kitap ve defterlerini buldum. Edebiyat öğretmeniydi. Çok üzülüyorum, tarif edilemeyecek bir şey. Biri 25, diğeri 31 yaşındaydı, çok gençlerdi. Diğer kuzenim de basketbol koçuydu." dedi.- "Hatıra arıyoruz"Aynı mahalledeki afetzedelerden Serap Çakmakçı ise annesiyle zemin katında yaşadıkları 6 katlı binanın depremde çöktüğünü, annesinin sarsıntı anında uyanık olması sayesinde dışarıya çıkabildiklerini anlattı.Üç gündür enkaza gelerek eşyalarını aradıklarını aktaran Çakmakçı, "Hatıra arıyoruz. Bir fotoğraf, bir anımız olsun istiyoruz. Sadece bu fotoğrafı bulduk. Fotoğrafta babaannem, ağabeyim, ablam, kuzenlerim var. İnşallah babamdan da bir fotoğraf bulurum. Depremde kaybettiğimiz yakınımız yok. Babaannem ve babam daha önce rahmetli olmuştu. Babamın da bir fotoğrafını çıkartabilirsek ne mutlu bize." diye konuştu.- Enkazdan "dostlarım" dediği çiçeklerini kurtardıDepremzede Ferit Yazar da uyuduğu sırada meydana gelen depremde evinin duvarlarının yıkıldığını, sol ayağını üzerine düşen betondan zorlukla kurtardığını ve daha sonra dışarı çıktığını dile getirdi.İki yıl önce satın aldığı evde tek başına yaşadığını belirten Yazar, ailesinin ve arkadaşlarının yardımıyla evinden eşyalarını kurtarmaya çalıştığını ifade etti.Yazar, çiçeklerinin kendisi için çok önemli olduğunu dile getirerek şunları kaydetti:"Çiçekleri çok severim. Bunlar bir güzellik, bir zevk. Benim 28 çiçeğim var. Emekliyim, tek başıma oturuyorum. Sabah uyanınca ilk işim çiçekleri küçük kazmamla kazıyorum, suluyorum, buduyorum. 1-1,5 saat orada oyalanıyorum. Hayat arkadaşım yok, bunlar benim dostum, arkadaşım. Nefesimi her dakika bunlarla alıyorum."- "Rabb'im verdi, Rabb'im aldı, inşallah tekrar verecek"Selim Mesçi de kentte 35 yıldır mali müşavirlik yaptığını, altında iş yerinin olduğu binanın depremde tamamen yıkıldığını söyledi.Depremin ardından ailesini güvenli bir yere yerleştirdiğini ve hayatını kaybeden yakınlarının cenazelerini defnettikten sonra iş yerindeki kasayı bulmak için enkaza geldiğini anlatan Mesçi, "İş yerimizde bir kasamız vardı. İçinde bizi bir süre idare edecek bir miktar paramız, manevi kardeşim Yusuf Barak'ın emanet ettiği saat, bize ve mükelleflerimize ait resmi evrak bulunuyordu. Bunları aldığımız için mutluyuz. Rabb'im verdi, Rabb'im aldı, inşallah tekrar verecek." ifadelerini kullandı.Mesçi, hayatın zorluklara rağmen bir şekilde devam ettiğini belirterek, Antakya'yı terk etmeyeceklerini, kentin el birliğiyle ayağa kaldırılacağına inandığını vurguladı.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.