TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
SON DAKİKA
Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Robot

İLKHABER-Gazetesi - Robot haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Robot haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Adana'da restoranlarda "Robot Garson" dönemi başladı Haber

Adana'da restoranlarda "Robot Garson" dönemi başladı

Adana'da bazı restoranlarda garsonlara serviste yardımcı olması için robotlar kullanılıyor. Yaklaşık 40 kilogram yük taşıma kapasitesi bulunan robot, 8 saat aralıksız hizmet verebiliyor. Çok sayıda tabağı ve bardağı taşıyabilen robotlar, garsonların servisteki işini kolaylaştırıyor. Siparişlere göre yemeklerin ve içeceklerin tepsilere yerleştirilmesinin ardından görevlinin bilgileri girmesiyle robot, müşterilerin olduğu masaya kadar ilerliyor. Robot tarafından taşınan siparişler, müşterilerin bulunduğu masaya garson tarafından servis ediliyor.Müşterilere "afiyet olsun" diyerek belirlenen noktaya dönen robot, aynı zamanda yüklenen müzikleri de çalabiliyor. İşletmeci Ömer Çelik, mekanlarında yaklaşık bir aydır masalara serviste robot garsondan da yararlandıklarını söyledi. Yaz döneminde personel anlamında sıkıntı yaşadıklarını anlatan Çelik, "Yaz sezonunun başlamasıyla personelin geneli turizm bölgesine gittiği için biz de böyle bir çözüm bulduk. Bize çok faydası oluyor. Çıkan yemeklerimizi, içeceklerimizi masalarına götürüyor ve olumlu tepkiler alıyoruz. Aldığımızdan beri günde 300-400 servis yaptığı oluyor." diye konuştu. "Sırf robotu görmek için buraya yemeğe gelen insanlar var" İşletme müdürü Sabri Gel ise robotun insanların ilgisini çektiğini söyledi. Robotun çalışanların iş yükünü azalttığını anlatan Gel, şöyle konuştu: "Sırf robotu görmek için buraya yemeğe gelen insanlar var. Aynı zamanda ciddi anlamda iş gücümüze de destek oldu. Robotu, günlük nereden baksanız yaklaşık 7-8 saat boyunca çalıştırabiliyoruz. Çok kısa sürede şarj oluyor. Elimizden geldiğince kullanıyoruz. Halihazırda bir elemanınız varmış gibi düşünün ve tamamen sizin verdiğiniz komutlarla hareket ediyor. Kalabalık bir misafir grubu geldiğinde 15-20 kişilik bir grup geldiğinde garsonların veya komilerin elinde taşıdığı tepside tabak sayısı belli, sınırlı. 7-8 maksimum tabak taşıyabiliyorlar. Robota nerden baksanız hemen hemen 15-20 kişilik yemeği yükleyip gönderebiliyorsunuz." Müşteri Esra Işık da ilk defa gördüğü garson robutun ilgisini çektiğini belirtti.  "Personelin işini kolaylaştırmış oluyor" Tüm Restoranlar ve Turizmciler Derneği Adana Şube Başkanı Biral Serttaş, restoranların teknolojik yeniliklere açık olması gerektiğini söyledi. Kentteki restoranların yaz aylarında personel anlamında sıkıntı yaşayabildiğini anlatan Serttaş, şöyle devam etti: "Yaz aylarında turizm sezonlarının başlamasıyla Akdeniz ve Ege kıyılarındaki işletmelerimizde personel ihtiyacı yaşıyoruz. Birkaç personelin yapacağı işi, servis dağıtımını falan elektronik ortamda kendi maharetiyle yapıyor. Bu da işletmelerimizin işini kolaylaştırıyor. Tabii Adana'daki kebapçılarımızın ve restoranlarımızın imalat kısmında bu tür robotların pek bir fonksiyonu olmaz ama servis kısmında çok işlerini kolaylaştırıyor. Üretimin yapıldığı yerden masa numarası girildiği zaman masaya kadar servisi tek başına götürebiliyor. Hem personelin işini kolaylaştırmış oluyor hem de müşterinin de hoşuna gidiyor bir robotun servis yapıyor olması. Tabii masaya bırakmıyor ama masanın başına kadar getiriyor. Servis kısmının yüzde 40 civarında kolaylaştırılmasını sağlıyor. İşletmelerin rağbet göstereceğini düşünüyorum." Robotların satışını yapan özel bir firmanın genel müdürü Ahmet Uzel ise şu an Adana'da 3 işletmenin robotları kullandığını söyledi. Robotların bulut tabanlı sistemle çalıştığını, işletmelerin izinleri doğrultusunda yönetildiğini anlatan Uzel, şunları kaydetti: "Evde çalışan robotların mantığında çalışıyor ama onlardan biraz daha gelişmiş mekaniğe sahip ve aldığı komutlar ile yaptığı işlemler farklı. Önce kullanılacak işletmedeki sahayı ve masaları tanımlıyorsunuz. Sonrasında girdiğiniz komutların hepsini kendisi gerçekleştiriyor. Bulunduğumuz bölgede yeni yeni tanınan bir çözüm. Birçok yerden insanların merak ettiği için sipariş verdiği bilgisi geliyor ve işlerine yarayıp kolaylaştırdığına dair dönüşler alıyoruz."

Depremzede öğrenciler kendi tasarladıkları robotlarla yarıştılar Haber

Depremzede öğrenciler kendi tasarladıkları robotlarla yarıştılar

Osmaniye'de ilk defa Samet Aybaba Spor Lisesi spor salonunda 7 farklı kategoride 135 takımın katıldığı Kod 80 Robot Yarışması'nda öğrenciler, dereceye girebilmek için kıyasıya yarıştı. İl Milli Eğitim Müdürlüğü Tasarım Beceri Merkezi atölyelerinden 3D yazıcı ve robotik kodlama alanında aldıkları desteklerle yarışmaya katılan ilkokul, ortaokul ve lise öğrencileri kendi tasarladıkları robotlar dereceye girebilmek için yarıştı. Milli Teknoloji Hamlesi'ne destek vermek amacıyla, Osmaniye'de ilk defa böyle bir organizasyon yaptıklarını söyleyen İl Milli Eğitim Müdürlüğü TÜBİTAK Temsilcisi ve Proje Koordinatörü Nail Dayanç, "Türkiye Cumhuriyetinin yapmış olduğu Milli Teknoloji Hamlesi'ne destek vermek amacıyla, aslında İl Milli Eğitim Müdürlüğü olarak böyle bir projeyi gerçekleştirdik. İlkokuldan liseye kadar öğrencilerimizin aslında buna hazır olduklarını gördük. Çok değişik, çok farklı tasarımlar ve robotlar ortaya çıktı. Öğrencilerimizin yaptığı robotlar burada birçok başarılar elde ediyor. Öğrencilerin o gözlerindeki ışıltılar gerçekten çok farklı. Başarma duygusu dereceye girenlerden ziyade bizim gördüğümüz şu, burada çok ciddi bir tecrübe kazanıyorlar. Bu tecrübelerini gelecek yıllarda gerek robot yarışmalarında, gerekse TÜBİTAK'ın çok çeşitli projeleri var oralarda ve yarışmalarda, Teknofest yarışmasında değerlendirecekler. Osmaniye'de bir başlangıç ama bunu geleneksel hale getirmeyi planlıyoruz" diye konuştu. Yarışmada üçüncülüğü elde eden Melike Yeşil ve Esra Işıl Karakaş, "Bu sene yarışmada üçüncü olduk ama hedefimiz bir dahaki yarışmalarda birinci veya ikinci olmak" dedi. Pofuduk takımıyla yarışmanın en küçük üyesi olan 8 yaşındaki Ece Naz Kaya, "Kodların çoğunu İngilizce bilmediğim için annemden yardım aldım ama birleştirmenin çoğunu ben yaptım. Eğer bir daha bu yarışma olursa bir daha katılacağım çok güzel yarışma" diye konuştu. Robotlarında birkaç eksiğin olduğunu buna rağmen dereceye girdiklerini söyleyen Yusuf Berke Hozulu ise, "Bundan sonraki hedefim bir tarla projem var onunla Teknofest’te yarışmak istiyorum" dedi.

Uzmanı robotun mühendise saldırmasını değerlendirdi Haber

Uzmanı robotun mühendise saldırmasını değerlendirdi

Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ahmet Şakir Dokuz, Tesla fabrikasında robotun mühendise saldırması ile ilgili, "Bunlar ihtimal dahilinde. Robotlar üretilirken de bu ihtimalleri bilerek üretiyoruz. Yazılım hatasından kaynaklandığını düşünüyorum. Yapay zeka ürünlerinin insanlığı ortadan kaldırmayı hedefleyeceğini düşünmüyorum" dedi. Niğde’de Mesleki ve Teknik Anadolu Liseleri öğrenci ve öğretmenlerine 11 farklı ülke ve 26 kuruluşun yer aldığı proje çerçevesinde yapay zeka anlatıldı. Niğde Şehit Kemal Tosun Anadolu İmam Hatip Lisesi’nin ortağı olduğu AI4VET4AI -ERASMUS Projesi çerçevesinde verilen ‘Yapay Zeka ile Güçlendirilmiş Geleceğin Mesleki Eğitimi’, Ömer Halisdemir Kongre ve Kültür Merkezi’nde gerçekleştirildi. Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ahmet Şakir Dokuz tarafından verilen eğitim seminerinde katılımcılara yapay zekanın ne olduğu, hangi sektörlerin faydalanabileceği, mesleklerde nasıl kullanılabileceği anlatıldı. Şehit Kemal Tosun Anadolu İmam Hatip Lisesi Müdürü Ramazan Gün, fen ve sosyal bilimler alanında eğitim veren okulun ERASMUS projelerine önem verdiğini belirterek, proje ile yapay zekanın mesleki eğitime entegresi ve yaygınlaştırılmasının hedeflendiğini ifade etti. İngilizce Öğretmeni Uğur Demir ise yapay zeka uygulamalarının eğitime olan yansıması üzerine çalıştıklarını söyledi. Demir, "Bilindiği üzere yapay zeka kimilerini heyecanlandırırken, kimilerini kaygılandırmaktadır. Bu durumun sebebi ise yapay zeka hakkındaki bilgi eksikliğimiz ve ön yargılarımızla beraber bu alandaki uzman eksikliğidir. Ülkemiz teknoloji politikalarını geliştirirken özellikle yapay zeka uygulamalarına her geçen gün ağırlık vermektedir. Özellikle okul eğitimi ve mesleki eğitim alanında geleceğin mesleklerini tasarlamak adına yapay zekadan faydalanmak kaçınılmaz hale gelmiştir. Bu durumda öğretmen ve öğrencilerimize yapay zeka uygulamaları alanında doğru bilgiyi ulaştırmak ve onlara deneyimleme fırsatını vermek gerekir. Bu proje aracılığıyla mesleki eğitim okullarından gönüllü öğretmen ve öğrencilerimizle 4 yıl boyunca bu amaç doğrultusunda çalışacağız" dedi. Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri Öğretmeni Aynur Demirtaş ise yaptığı açıklamada, 11 farklı ülke ve içlerinde teknoloji şirketleri, üniversiteler, araştırma şirketleri gibi 26 kuruluşun yer aldığı projede okulun saha uygulamalarında etkin rol üstlendiğini söyledi. Meslek dersi öğretmen ve öğrencilerine mesleki eğitim öğretiminde yapay zeka uygulamaları üzerine eğitimler verileceğini belirten Demirtaş, bu sayede meslek gruplarının alanlarına özgü sorunlara yapay zeka ile çözümler getirmesinin hedeflendiğini söyledi. "Yapay zeka her zaman bize destek verecek" Katılımcılara yapay zeka ile ilgili merak edilenleri anlatan Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ahmet Şakir Dokuz ise şunları söyledi: "Yapay zekanın bize sağladığı çok ciddi alanlar var. İnsan eliyle yapılması çok zor olan hassas işlemleri yapay zeka bizim için hesaplayabiliyor. Yapay zeka toplumun içindeki insanlara hizmet vermeyi hedefleyen bir araç olacak. Her zaman hayatımızda olacak ve bize destek verecek." "Yapay zeka ürünleri hata yapabilir" Otomotiv devi Tesla'da bir mühendisin fabrikadaki robotların saldırısına uğradığı haberine de değinen Doç. Dr. Ahmet Şakir Dokuz, bu hatanın ihtimal dahilinde olduğunu belirtti. Dokuz, "Robotun mühendisi yaralaması ile ilgili oradaki şartları bilmek gerekiyor. Robot kendi alanında işlem yaparken yanlış bir müdahale mi oldu? Eğer öyleyse zaten burada bir yönetim problemi var diyebiliriz. Robot yapmaması gereken bir hareketi yaptıysa da işlemi hataya düşerek gerçekleştirebiliyor. Bunlar ihtimal dahilinde. Robotlar üretilirken de bu ihtimalleri bilerek üretiyoruz. Yüzdelik dilime vurduğumuz zaman çok düşük ve kabul edilebilir seviyede. Günümüzdeki fabrikalar genellikle güvenli. Robotların girebileceği ve giremeyeceği alanlar oluşturulur ve bu şekilde de aslında insanlarla etkileşimini mümkün olduğu kadar azaltarak, bu tür hataların önüne geçmek hedeflenir. Oradaki robot kendisine tanımlanmış görevi yerine getiren bir robottu. Yazılım hatasından kaynaklandığını düşünüyorum. Diğer türlü filmlerdeki gibi yapay zeka ürünlerinin insanlığı ortadan kaldırmayı hedefleyeceğini düşünmüyorum" diye konuştu.

ERÜ’de Ameliyatlar ‘Robot’ ile Yapılacak Haber

ERÜ’de Ameliyatlar ‘Robot’ ile Yapılacak

Hayırsever bağışı ile Erciyes Üniversitesi (ERÜ) Tıp Fakültesi Hastaneleri’ne kazandırılan robotik cerrahi sistemi ‘Da Vinci’ görücüye çıktı. Yeni sistemle ilk ameliyat Pazartesi günü gerçekleştirilecek. Üroloji ve kadın doğum başta olmak üzere kalp damar cerrahisi, göğüs cerrahisi gibi çok çeşitli branşlarda ameliyat yapılabilen bu cihaz, Türkiye’de 6 büyükşehirden sonra artık Erciyes Üniversitesi’nde de hizmet verecek. Bir cerrah tarafından yönetilen bilgisayar ve yazılım temelli bu cihazın kurulumu; İstanbul, Ankara, İzmir, Antalya, Erzurum ve Kocaeli’den sonra 7. olarak Erciyes Üniversitesi'nde sağlanmış durumda. Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastaneleri Başhekimi Prof. Dr. Fatih Horozoğlu, Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastaneleri olarak bir ilki gerçekleştirmenin gururunu yaşadıklarını ve Pazartesi günü yapılacak ilk ameliyat için oldukça heyecanlı olduklarını söyledi. ‘Da Vinci’ robotik cerrahi sistemi hakkında bilgi veren Başhekim Prof. Dr. Horozoğlu, cihazın Türkiye’ye 2005 yılında geldiğini ve kullanıma sunulduğunu ancak 2014 ve 2017 yıllarında iki yeni versiyonun daha devreye girmesiyle yaygın olarak kullanılmaya başladığını ifade etti. Yaklaşık 1999 yılından beri dünyada kullanılan, 2005 yılından itibaren de ilk versiyonu Türkiye’ye gelen bu cihazla üroloji ve kadın doğum başta olmak üzere çok sayıda ameliyat yapılabiliyor. Kalp damar cerrahisi, göğüs cerrahisi gibi çok çeşitli branşlarda oldukça komplike ameliyatlar bu robotik cerrahi sistemi ile gerçekleştirilebiliyor. Başhekim Prof. Dr. Horozoğlu, insan eliyle ulaşılması zor olan dokulara daha kolay ulaşılmasını sağlayan, insan elinin vücudun çeşitli noktalarına ulaşmada yaşadığı sıkıntıları en aza indiren bu cihazla artık ameliyatların çok daha az kanama riskiyle ve çok daha kısa sürede yapılabileceğine dikkati çekti. Cerrahlara bir konsol yardımıyla doğrudan hastaya dokunmadan robotik kollarla uzaktan ama çok daha konforlu bir şekilde bu ameliyatları yapabilme imkanı sunan cihaz, hastalara da kısa süre içerisinde rehabilite olma ve kısa sürede normal hayatlarına dönebilme gibi avantajlar sağlıyor. Özellikle prostat cerrahisinde, mesane kanseri, böbrek tümörleri, kolon kanserleri, jinekolojik kanser ameliyatları, kalp damar cerrahisi ile ilgili çok çeşitli kapak ameliyatları hatta oftalmoloji alanında çeşitli göz ameliyatları bile bu robotik cerrahi sistemle yapılabilecek. Cihazın kullanılabilmesi için belli bir eğitimden geçilmesi gerektiğini vurgulayan Başhekim Prof. Dr. Horozoğlu, cerrahların ancak bu eğitim sürecini tamamladıktan sonra cihazı kullanabildiğini ifade etti. İLK AMELİYAT ÜROLOJİ ALANINDA Üniversitede yıllardır yaygın olarak yapılan bütün komplike ameliyatların bu cihaz ile gerçekleştirilebileceğine işaret eden Başhekim Prof. Dr. Horozoğlu, ancak ilk etapta üroloji anabilim dalının bu cihazı yoğun olarak kullanacağını, işe ilk etapta bu alandan başlayacaklarını söyledi. Son dönemde tıp alanındaki gelişmeleri değerlendiren Başhekim Prof. Dr. Horozoğlu, yapay zekânın da gündeme gelmesiyle robotik cerrahinin yaklaşık 24 yıldır gündemde olduğunu belirterek, “Tıpta gelişmeler ışık hızıyla devam ediyor. Önümüzdeki süreçlerde uzaktan cerrahilerin yapılabildiği, bu cihazların çeşitli savaş ortamlarında kullanılabildiği durumlar ortaya çıkacaktır. Yapay zeka ile bu gelişmeler bir araya geldiğinde önemli gelişmeler olacağını düşünüyorum. Robotik cerrahi sisteminin bölgemize, şehrimize, bu bölgede bizden hizmet alan tüm hastalarımıza, bu cerrahi sistemi kullanacak olan doktorlarımıza hayırlı olmasını diliyorum” şeklinde konuştu. Cihazın hayırsever bağışı ile ERÜ Tıp Fakültesi Hastaneleri’ne kazandırılan bir cerrahi sistem olduğunun altını çizen Başhekim Prof. Dr. Horozoğlu, “Hayırseverimiz; üniversitemiz üst yönetimi, Tıp Fakültesi Dekanlığımız ve Başhekimliğimiz ile birlikte bir irade göstererek bu cihazın hastanemize kazandırılmasını sağlamıştır. Katkıları ve bu cihazın bağışını gerçekleştirmelerinden dolayı teşekkürlerimi sunuyorum” ifadelerini kullandı.

Öğrencilerin geliştirdiği "Hope" arama kurtarma çalışmalarında "umut" olacak Haber

Öğrencilerin geliştirdiği "Hope" arama kurtarma çalışmalarında "umut" olacak

ANTALYA (AA) - SÜLEYMAN ELÇİN - İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) öğrencileri, deprem sonrası enkaz altında kalanların yerini tespit edebilecek "Hope" adlı arama kurtarma robotu geliştirdi. İstanbul Teknik Üniversitesi Robotik Arama Kurtarma ekibi, Türkiye'nin yaşadığı afetlerde arama kurtarma ekiplerine yardımcı olabilmek amacıyla çalışma başlattı. Mühendislik öğrencilerinden oluşan mekanik, elektronik, yazılım ve organizasyon takımları oluşturan ekip, tasarımı kendilerine ait olan "Hope" arama kurtarma robotunu yaptı. Üzerindeki görüntü işleme teknolojisi ile vücut sıcaklığından enkaz altında kalanların yerini tespit ediyor. Antalya BilimFest'te "Hope"u ziyaretçilere tanıtan ekip üyesi Nurettin Akçakoyun, AA muhabirine, Türkiye'nin deprem kuşağında olmasının kendilerini çeşitli arama kurtarma araçları geliştirmeye yönelttiğini söyledi. Bu kapsamda daha önce 3 araç geliştirdiklerini ifade eden Akçakoyun, enkaz altında kalanların yer tespitinin önemini fark ettiklerini ve buna yönelik yaptıkları çalışmalar sonucu Türkçesi "umut" olan "Hope" adlı arama kurtarma robotunu geliştirdiklerini söyledi. - "Paletli sistemi sayesinde kendi ekseni etrafında 360 derece dönebiliyor" Akçakoyun, Hope'un enkaz üzerine çıkarak insanların yaşam varlığını gözlemlemeye yönelik tasarlandığını belirterek, şöyle devam etti: "Paletli sistemi sayesinde kendi ekseni etrafında 360 derece dönebiliyor. Kendi ayakları üzerinde yükselip alçalabiliyor. Araç esnek olması dolayısıyla zorlu ortamlarda iyi hareket edebiliyor. Sensörleriyle ortamdaki engelleri algılayıp bulunduğu alanın haritasını çıkarıyor. Bu sayede robot engellerden kaçıp otonom hareket edebiliyor. 75 kilo ağırlığında, 1,2 metre uzunluğundaki robot kum, çakıl, tahta ya da beton fark etmeden arama ve kurtarma faaliyetlerinde görev yapıyor." Robotun gelişmiş algılama yeteneği bulunduğunu ifade eden Akçakoyun, şöyle konuştu: "Algılayıcılar ile ortamın karbondioksit miktarı, sıcaklığı ve nem değerlerini ölçüyor. Bunların dışında ortamdaki sesleri de algılayarak kazazedelerin yerlerini tespit edebiliyor. İnsan varlığını vücudunun sıcaklığından tespit ederek görüntü işleme teknolojisi ile bilgisayar ortamında görüntüleyerek elde ettiği verileri yetkililere aktarıyor. Bu araç sayesinde enkaz üzerine kimse çıkmadan, enkaz altındakilere zarar vermeden gözlemleme yapılabiliyor." Hope'un kullanımıyla ilgili belediyelerle görüşmeler yaptıklarını aktaran Akçakoyun, "Depremin ardından insanlarda her zaman umudun var olması gerekiyor. Biz de bu umudu hep yaşatsın diye robotumuza 'Hope' adını verdik." ifadelerini kullandı. Akçakoyun, Hope ile bu yıl düzenlenen TEKNOFEST'te ödül aldıklarını belirterek, projeleri ile uluslararası Robocup Rescue yarışmasına katılacaklarını sözlerine ekledi.

Antalya'da cankurtaran dron Alman turisti kurtardı Haber

Antalya'da cankurtaran dron Alman turisti kurtardı

ANTALYA (AA) - Antalya'nın Kemer ilçesinde denizde boğulma tehlikesi geçiren Alman turist, "Cankuş" adlı cankurtaran dron ile kurtarıldı. Yerli ve yabancı turist yoğunluğunun yaşandığı Kiriş sahillerinde vakit geçiren 61 yaşındaki Alman Waldemar Kriwodub, denize girdikten kısa bir süre sonra çırpınmaya başladı. Turistin kıyıya gelmekte zorlandığını ve yardım istediğini fark eden sahilde görevli cankurtaranlar, kişiyi kurtarmak için suya "Cankuş" isimli can kurtaran robotunu indirdi. Kıyıdan cankurtaran dron pilotu Nikola Kazar'ın kumanda yardımıyla yönettiği robot, boğulma tehlikesi geçiren turiste saniyeler içerisinde ulaşıp can simidi atarak ilk yardımda bulundu. Boğulmaktan kurtarılan turist, can simidine tutunarak kendisini sudan çıkarmaya gelen cankurtaranlar eşliğinde kıyıya ulaştırıldı. Alman turist Kriwodub, gazetecilere yaptığı açıklamada, kıyı şeridindeki dubalara ulaşmak isterken aniden nefessiz kaldığını anlattı. O anlarda yardım istemek için bağırmaya başladığını söyleyen Kriwodub, "Saniyeler içerisinde dron bana yardıma geldi. Sonrasında cankurtaranlar geldi. Onlar olmasaydı şu anda yaşamıyor olurdum. Beni kurtardıkları için çok teşekkür ediyorum. Yaşadığım için çok mutluyum. Anlık bir şeydi. Beni saniyeler içerisinde kurtardılar." diye konuştu. Turistin eşi Burgardt Kriwodub da eşini suda o halde gördüğünde büyük korku yaşadığını belirterek, "Kızım ve torunumla denizde yüzerken, bir an dedemize doğru yüzelim dedik. Döndük baktık, dedemizin kafası gözükmüyordu, elleri havadaydı ve çırpınıyordu. 'Yardım' diye bağırıyordu. Ona doğru yüzerken anlık bir şekilde cankurtaran dron geldi. Çok teşekkür ediyorum. Bu kurtarma operasyonu olmasaydı, kocamı bugün kaybetmiş olurdum. Dron yukarıdan hemen onu gördü. Eğer biraz daha derine gitmiş olsaydı göremezdik." dedi. Cankurtaran dron pilotu Nikola Kazar ve otelde görevli cankurtaran Ozan Kaptan ise turistin çırpındığını fark ettiklerinde harekete geçtiklerini ileterek, erken müdahalenin hayat kurtardığını vurguladı. Dron pilotu Kazar, Cankuş isimli robotların ortalama 80 kilometre hız yaptığını, bir cankurtaranın 1,5 dakikada gidebildiği yere 8 ila 10 saniye gibi bir sürede ulaştığını kaydetti.

Van'da "İnşaat Yapı ve Yenilenebilir Enerji Fuarı" açıldı Haber

Van'da "İnşaat Yapı ve Yenilenebilir Enerji Fuarı" açıldı

VAN (AA) - Van'da 11'incisi düzenlenen "İnşaat Yapı ve Yenilenebilir Enerji Fuarı" kapılarını açtı. Van Expo Fuar ve Kongre Merkezi'nde düzenlenen fuarda konuşan İpekyolu Expo Fuar A.Ş. Yönetim Kurulu Üyesi ve Genel Koordinatörü Özgür Can Çelik, fuara 60 firma ve 120'den fazla markanın katıldığını söyledi. Dört gün sürecek fuarda inşaat ürünleri ve yeni teknolojilerin tanıtılacağını belirten Çelik, şunları kaydetti: "Fuarın ilerleyen günlerinde akademisyenlerin de katılımıyla ekonomi zirvesi düzenleyeceğiz. Daha önce 'Van bir fuar şehri olma yolunda ilerliyor' diyorduk. O söylemi artık bitirdik. Van gerçekten Türkiye'nin en büyük fuar şehirlerinden biri oldu. Van şu anda Ankara, İstanbul, İzmir, Antalya ve Adana'dan sonra en fazla fuar organizasyonu yapılan şehirdir. Bu büyük bir gurur. Bu gururu şehrin değerli yöneticileri ve katılımcılarıyla yaşıyoruz." AK Parti Van Milletvekili seçilen Burhan Kayatürk de "Van, Asya ve Avrupa'nın buluşma noktasıdır. Burada gerçekleştirilen fuarlara birçok ülkeden firmalar katıldı. Bu sevinç kaynağımız oluyor. Buranın sağlık ve turizm kenti olması için gayret edeceğiz. Cumhurbaşkanımız Van'a çok önem veriyor. Van'ı hiçbir zaman yalnız bırakmadı. Bu anlamda bize de görevler veriyor." diye konuştu. Konuşmaların ardından açılışı yapılan fuarda İstanbul'daki bir teknoloji firmasına ait "Sec-on" isimli robotun yaptığı gösteri ziyaretçilerden ilgi görgü. Fuara, Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Hamdullah Şevli, İpekyolu Kaymakamı ve Belediye Başkan Vekili İhsan Emre Aydın, Tuşba Belediye Başkanı Salih Akman, OSB Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Aslan ve sivil toplum kuruluşu temsilcileri katıldı.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.