SON DAKİKA
Hava Durumu

#restorasyon

İLKHABER-Gazetesi - restorasyon haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, restorasyon haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

850 yıllık Notre Dame Katedrali, yangından 5 yıl sonra yeniden açılıyor Haber

850 yıllık Notre Dame Katedrali, yangından 5 yıl sonra yeniden açılıyor

Fransa'nın en önemli kültürel ve tarihi simgelerinden biri olan Notre-Dame Katedrali, 2019 yılında yaşanan yıkıcı yangının ardından büyük bir restorasyon sürecinden geçerek eski ihtişamına kavuştu. 29 Kasım 2024 Cuma günü, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un katılımıyla yapılan canlı bir televizyon turunda, katedralin yenilenmiş hali ilk kez kamuoyuna tanıtıldı. Aralık 2024'ün başlarında, 7 ve 8 Aralık tarihlerinde düzenlenecek özel törenlerle Notre-Dame Katedrali, resmi olarak halka yeniden açılacak. Yangın ve Restorasyon Süreci 15 Nisan 2019'da çıkan yangın, Notre Dame Katedrali’nin ikonik kulesine ve çatısına büyük zarar vermişti. Yangının ardından, dünya çapında yapılan bağışlarla restorasyon çalışmaları için gerekli fon sağlandı. Kısa sürede yaklaşık 1 milyar dolar bağış toplandı ve restorasyon için 760 milyon dolarlık bir bütçe belirlendi. Restorasyon çalışmaları, Fransa’nın en iyi uzmanları ve zanaatkarlarının işbirliğiyle yürütüldü. Cumhurbaşkanı Macron'un Açıklamaları Cumhurbaşkanı Macron, yapılan restorasyon çalışmalarını "Bir insan macerası" olarak tanımladı ve "Bu proje, bir yetenek zincirinin sabırlı ve özverili çalışmasını içeren destansı boyutlarda bir inşa ve beceri hikayesiydi" dedi. Macron, projenin olağanüstü koşullarda ilerlediğini belirterek, "Fransa'nın en iyi uzmanlarının ve mütehassıslarının işbirliği gerektirdi" diye ekledi. Restorasyonun Zorlukları ve Modern Teknoloji Yardımı Restorasyon sürecinin büyük bir zorluk içerdiğini belirten uzmanlar, fotoğraflar ve modern teknolojilerin, katedralin eski haline tam olarak kopyalanmasına yardımcı olduğunu ifade etti. Restorasyona katkıda bulunanlardan biri olan Louise Bausiere, "Beş yılda başarmak zordu. Bunu yapmak zorundaydık, başka seçeneğimiz yoktu" diyerek sürecin zorluğuna dikkat çekti. Bausiere, restorasyonun görseller, teknikler ve estetik açıdan tamamen eski haline sadık kalınarak yapıldığını söyledi. Halka Yeniden Açılacak Notre Dame Katedrali, 7 Aralık 2024 tarihinde resmi olarak halka açılacak. Yeniden açılışla birlikte, Fransa'nın kültürel mirası olarak kabul edilen katedral, geçmişin izlerini taşıyan görkemli yapısının yanı sıra modern restorasyon tekniklerinin birleşimiyle yeniden dünyaya tanıtılacak. Notre-Dame de Katedrali Hakkında Az Bilinen 13 Gerçek Fransa'nın en önemli kültürel simgelerinden biri olan Notre-Dame de Paris, sadece mimarisiyle değil, aynı zamanda tarihiyle de büyüleyici bir öneme sahiptir. 12. ve 14. yüzyıllar arasında inşa edilen katedral, Fransız tarihinin önemli izlerini taşır ve Gotik mimarinin en görkemli örneklerinden biridir. Ancak, 15 Nisan 2019'daki yıkıcı yangın katedralin büyük kısmına zarar vermişti. Yangının ardından yapılan restorasyon çalışmalarının devam etmesine rağmen, Notre-Dame, hem tarihi hem de mimari özellikleriyle dikkat çekmeye devam ediyor. İşte Notre-Dame de Paris hakkında az bilinen 13 ilginç gerçek: Katedralin Altında Bir Pagan Şehri Bulunuyor Notre-Dame'nin inşa edildiği Île-de-la-Cité, bir zamanlar Lutetia olarak bilinen Gallo-Romen bir şehirdi. Katedral, bir zamanlar burada bulunan bir tapınağın kalıntıları üzerine inşa edilmiş olabilir. 1960'larda yapılan kazılarda, tapınaklara adanmış heykel parçaları bulundu. Cephelerinde Mimarlık Harikası Detaylar Var Notre-Dame'ın batı cephesinde, her biri heykel azizleri ve kutsal sahnelerle süslenmiş üç portal yer alıyor. Ancak bunlardan biri, Gotik tarzdan çok daha erken bir dönemi yansıtıyor: Portal Sainte-Anne, Romanesk stilin izlerini taşıyor. Çatısında Bir Orman Var Katedralin tarihi çatısında, Paris'teki hayatta kalan en eski ahşap çerçeveler bulunuyor. 12. yüzyılda kesilen yaklaşık 52 dönümlük ağaçlardan yapılmış olan bu çerçeveler, "Orman" olarak adlandırılıyor. Uçan Payandalar Gotik Modanın İkonu Notre-Dame, uçan payandaların kullanıldığı en eski yapılardan biridir. İnce duvarları desteklemek için inşa edilen bu payandalar, Gotik mimarinin ikonik bir parçası haline gelmiştir. Fransız Devrimi’nde 28 Kral Başının Çalınması 1793'teki Fransız Devrimi sırasında, katedralin cephesinde bulunan 28 İncil kralının başları kesilmiş ve kaybolmuştur. Bulunan başlar ise Musée de Cluny'de sergilenmektedir. Kuleler İkiz Değil Notre-Dame'ın iki kulesi ilk bakışta ikiz gibi görünse de, yapılan incelemeler kuzey kulesinin güney kulesinden biraz daha büyük olduğunu ortaya koymuştur. Katedralin Çanları Top Yapımı İçin Eritildi Fransız Devrimi sırasında, Notre-Dame’ın çanlarının çoğu toplar yapmak için eritildi. 2013'te, katedralin eski çanları yeniden yerine konmuş ve 17. yüzyıldan kalma sesleri yeniden kazanılmıştır. Napolyon ve Victor Hugo Katedralin Korunmasına Yardımcı Oldu Napolyon, Notre-Dame'daki 1804 taç giyme töreni sırasında, katedralin yeniden kullanılmasını sağlamış ve bu sayede yapı korunmuştur. Ayrıca, yazar Victor Hugo'nun 1831 tarihli "Notre-Dame de Paris" eseri, katedralin büyük bir restorasyona uğramasına öncülük etmiştir. Tepedeki Canavar Figürleri Ortaçağ’a Ait Değil Katedralin tepe kısmındaki canavar figürleri, aslında 19. yüzyılda restorasyon sırasında eklenmiştir. Eugène-Emmanuel Viollet-le-Duc tarafından yapılan bu eklemeler, Victor Hugo'nun romanından ilham alınarak yapılmıştır. Kırmızı Bir Aydınlatma Çubuğuydu Yangından önce, katedralin kuleninin tepe kısmında bir horoz figürü bulunuyordu. Bu horoz, aslında manevi bir paratoner işlevi görüyordu ve içindeki dini kalıntılarla, katedralin sakinlerini korumayı amaçlıyordu. Fransa’daki En Büyük Anıt Olarak Biliniyor Notre-Dame, Fransa’daki en büyük ve en çok ziyaret edilen anıt olma unvanına sahiptir. 850. yıl dönümünü kutlamak için 2013'te büyük bir restorasyondan geçmiştir. Tüm Yollar Katedrale Çıkar Notre-Dame'in dış tarafında, parke taşlarına yerleştirilmiş sekiz köşeli bir bronz yıldız, Paris’ten Fransa’daki diğer şehirlere olan mesafeleri ölçen "Point zéro des routes" olarak bilinen noktayı işaret eder. Çatıda Arılar Yaşıyor Notre-Dame’ın çatısında, 2013 yılında kurulan Buckfast arılarıyla dolu bir arı kovanı bulunmaktadır. Katedralin çevresindeki bahçelerden toplanan ballar, yoksullara dağıtılmaktadır.

Adana Atatürk Parkı’ndaki Cumhuriyet heykelleri, yeniden parlıyor Haber

Adana Atatürk Parkı’ndaki Cumhuriyet heykelleri, yeniden parlıyor

Adana’nın simgelerinden biri olan Atatürk Parkı'ndaki ünlü heykeltıraş Ali Hadi Bara imzasını taşıyan bronz Atatürk heykeli ve çevresindeki figürler, uzun bir aradan sonra restorasyon çalışmalarına alındı. Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk'ün ilk ve tek fotoğrafının çekildiği Adana'daki Atatürk Parkı'nda bulunan bronz heykeli ve burada bulunan heykeller grubunun bakımı, özenle yapılıyor. Ülkemizin yetiştirdiği en önemli heykeltıraşlardan biri olan Ali Hadi Bara'nın ustalığını gözler önüne seren Atatürk heykeli ve kaide üzerinde yer alan heykel grubu, Adana Büyükşehir Belediyesi’nin girişimiyle Mersin Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Heykel Bölümü mezunları Nurettin Yurt ve Kübra Karagedik tarafından gerçekleştiriliyor. Yapılan çalışmalarda, daha önceki restorasyon sırasındaki yaldız boyalar, heykellerin yüzeyinden temizleniyor. Heykellerdeki yaldız boyalar temizleniyor Restorasyon çalışmaları kapsamında, boyaların temizlenmesinin ardından heykellerin yüzeyindeki oksitlenmelerin özel kimyasallarla temizleneceği, oluşan çatlakların onarılacağı, daha sonra vernikleneceği ve bu sayede heykellerin özgün dokusu ve görünümünün yeniden ortaya çıkarılacağı belirtildi. Heykeltıraş Kübra Karagedik, restorasyon çalışmalarının sadece bir sanat eserinin onarılması değil, aynı zamanda Adana'nın kültürel mirasının korunması anlamına geldiğini belirterek, “Restorasyon çalışmalarımız 28 Ekim Pazartesi gününe kadar sürecek.  Adana’nın tarihi ve kültürel kimliğinin önemli bir parçası olan bronz Atatürk heykeli ve diğer heykel grubu, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı töreninde daha farklı ışıldayacak” dedi. Atatürk Parkı’nın Atatürk Caddesi'ne bakan tarafında bulunan bronz bir heykel grubu her dönemde ziyaretçilerin ilgisini çekiyor. Heykel grubunun en önemli parçasını, yüksek bir mermer kaide üzerindeki pelerinli bronz Atatürk heykeli oluşturuyor. Heykelin çevresinde üç farklı figür de yer alıyor. Bunlar, elinde altı ok tutan çıplak erkek heykeli, vurulan bir Mehmetçik'in tüfeğini alarak mücadeleye devam eden bir Türk kadını ve bir askerin önünde eğilip saygıyla Türk bayrağını öpen bir Türk kadınından oluşuyor.

Hatay'daki Tıbıkoğlu Konağı çok amaçlı kullanılması için restore edilecek Haber

Hatay'daki Tıbıkoğlu Konağı çok amaçlı kullanılması için restore edilecek

Hatay'ın Erzin ilçesindeki 84 yıllık Tıbıkoğlu Konağı'nın çok amaçlı kullanılması ve turizme kazandırılması için restorasyon çalışması yapılacak. Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat 2023'teki depremlerde hasar almayan Cumhuriyet Mahallesi'ndeki 2 katlı konak için İssos Epiphaneia Antik Kenti'nin kazı ekibince restitüsyon ve restorasyon projesi hazırlandı. Kültür ve Turizm Bakanlığının desteğiyle yürütülen proje kapsamında, 1940'ta taş, kerpiç ve ahşap kullanılarak yaptırılan ve "Taşınmaz Kültür Varlığı" olarak tescillenen konağın, 2025'te ziyarete açılması hedefleniyor.  Erzin Kaymakamı Onur Özaydın, Tıbıkoğlu ailesince yaptırılan konağın, tarih ve kültür açısından büyük öneme sahip olduğunu söyledi.  Restorasyonun yakın zamanda başlayacağını  dile getiren Özaydın, "Kentleri yaşatan, ayakta tutan kültürel ve tarihi değerleridir. Dolayısıyla böyle bir konağın ilçemizde turizme kazandırılacak olması bizde heyecan yaratıyor." dedi. Özaydın, ilçe kültürünü yansıtan el sanatları eserlerinin konakta sergileneceğini anlattı.  Restorasyonun 2025'te tamamlanması hedefleniyor Arkeolog Dr. Hasan Onur Tıbıkoğlu da babası Kıbrıs Barış Harekatı muharip gazisi emekli kıdemli albay Mehmet Tıbıkoğlu'na ait yapının, tarihi ve kültürel değer olarak kamu hayatına kazandırılmasına katkı sunmaktan mutluluk duyduğunu belirtti. Proje kapsamında konağın 4 odasının farklı işlevlerde kullanılacağını anlatan Tıbıkoğlu, şöyle konuştu: "Konakta, Erzin'in ve ailenin tarihini anlatan hafıza müzesi, kütüphane, İssos Epiphaneia Antik Kenti kazılarının çalışma ofisi ile Tıbıkoğlu ailesinin yaşamını sürdürebileceği alan tasarlanacak. Ziyaretçilerin Erzin tarihini öğrenebileceği ve dokunabileceği bir ortam yaratmış olacağız. 2025'ten itibaren konak, Erzin kültürüne, tarihine ve sosyal dokusuna hizmet etmeye başlayacak." Konağın sahibi Mehmet Tıbıkoğlu da aile yadigarı konağın restore edilecek olmasını sevinçle karşıladıklarını kaydetti.

Karamancılar Konağı Mersin kültürünü yaşatacak Haber

Karamancılar Konağı Mersin kültürünü yaşatacak

Restorasyon süreci tamamlandıktan sonra Mersin kültürünü yaşatacak ve işlevlendirilen bölümleri ile halkın kullanımına açılacak olan eserin, kent açısından büyük öneme sahip olduğu belirtildi. Restorasyon çalışmalarına, esere sonradan eklenen kısımları kaldırarak başlayan ve sonrasında da yapıdaki gerekli güçlendirme işlemlerini yapan Mersin Büyükşehir Belediyesi, işlevini yitiren yapı elemanlarını da yenileyerek çalışmalara devam ettiği kaydedildi. Yapıdaki bölümler restorasyon projesine uygun olarak Kuvayi Milliye Müzesi, Gastronomi Müzesi, mutfak çalışma atölyeleri, restoran ve İdari Ofisler olarak işlevlendirileceği ifade edildi. Yüzde 60’ı tamamlanan restorasyon çalışmalarına, esere sonradan eklenen kısımları kaldırarak başladıklarını ve sonrasında gerekli güçlendirme işlemlerini yaparak, işlevini yitiren yapı elemanlarını yenilediklerini belirten Fen İşleri Dairesi Başkanlığı’nda İnşaat Mühendisi olarak görev yapan Eren Canpolat, “Eserdeki bölümler restorasyon projesine uygun olarak Kuvayi Milliye Müzesi, İdari Ofisler, Gastronomi Müzesi, mutfak çalışma atölyeleri ve restoran olarak işlevlendirilecektir. Restorasyon süreci tamamlandıktan sonra, Mersin kültürünü yaşatacak ve işlevlendirilen bölümleri ile halkın kullanımına açılacak olan yapının, şehrimiz için büyük bir öneme sahip olacağını düşünüyoruz” dedi. "Karamancılar Konağı’nda Kuvayi Milliye ruhu da yaşatılacak" Restorasyon tamamlandığında 2 bloktan oluşan Karamancılar Konağı’nın zemin katında, Mersin Mutfak Kültürü’nün tarihten günümüze ziyaretçilere tanıtılması hedefleniyor. Ayrıca yapıda Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk ve kentin ileri gelenleri tarafından, Kuvayi Milliye hareketinin başlatılması yönündeki kararların alındığı toplantının da canlandırılması yapılacak. Yapının üst katında ise, yöresel yemeklerin sunulacağı bir restoran ile aşçılık eğitimlerinin verileceği mutfak atölyeleri yer alacak. 1800’lü yılların sonunda yapılan ve şehrin kuruluş zamanına denk gelen yapılardan biri olan Karamancılar Konağı, ilk zamanlar depo, işyeri ve konut amaçlı kullanılırken, sonraki yıllarda iş merkezi amaçlı olarak kullanılmış. Mersin Büyükşehir Belediyesi tarafından restorasyon çalışmalarına başlanmadan önce atıl halde olan yapı, uzun süre doğa şartları ve afetlere de maruz kaldığı aktarıldı.

Hatay'da hasar gören vakıf eserlerinin restorasyonlarının 2025'te tamamlanması planlanıyor Haber

Hatay'da hasar gören vakıf eserlerinin restorasyonlarının 2025'te tamamlanması planlanıyor

Güneren, Vakıf Haftası dolayısıyla Habib-i Neccar Camisi'nin avlusunda gazetecilerle bir araya gelerek, 6 Şubat 2023 depremlerinden bu yana yürütülen faaliyetlerle ilgili bilgi verdi. Depremlerinin kent genelinde büyük hasara yol açtığını anımsatan Güneren, bu kapsamda hasar gören eserlerden Hünkar Mescidi ve Sarımiye Camii'nin restorasyon sonrası hizmete alındığını söyledi. Vakıflar Genel Müdürlüğü sorumluluğundaki 71 eserin tamamen yıkıldığını veya hasar görerek kullanılamaz duruma geldiğini belirten Güneren, şöyle devam etti: "Bu eserlerimizin tamamının restorasyon çalışmalarını hızlı bir şekilde başlamış durumdayız. Deprem bize şunu gösterdi; yapılarımızın, bu tür tescilli kültür varlıklarımızın deprem dayanımının iyi olmadığını maalesef çok acı bir şekilde tecrübe etmiş olduk. Biri zeminlerle ilgili konu, ikincisi de bu yapılarımızın depreme karşı dayanımları ya da tepkileri. Vakıflar Genel Müdürlüğü olarak zeminlerle ilgili yapılması gereken bütün iyileştirmelerin neler olduğunu belirlemiş durumdayız. Akabinde yapıların statik açıdan depreme daha dayanımlı bir şekilde ayakta durabilmesi için istatistik hesaplar, modellemeler yapılmış durumda ve artık yapılarımız da yükselmeye başladı." Güneren, depremden etkilenen ve restorasyonuna başlanan vakıf eserlerinin 7 veya 8'inin bu yıl içerisinde tamamlanmasını amaçladıklarını belirtti. Yapıların hasar durumunun veya statik ve zemin müdahalelerinin fazla olması nedeniyle bu sürelerin uzayabildiğinin altını çizen Güneren, "Aslında bu süreler, bu ve benzeri işler için normal sürelerdir. 2025 yılı içerisinde de geri kalan eserlerimizin neredeyse tamamının restorasyonunun bitirilmesini planlıyoruz." diye konuştu. Habib-i Neccar Camisi'nin de depremlerde hasar gördüğünü hatırlatan Güneren, yapının Konya Büyükşehir Belediyesi sponsorluğunda Kültür ve Turizm Bakanlığı Vakıflar Genel Müdürlüğü koordinesinde restorasyonunun sürdüğünü ifade etti. Camiden çıkan nitelikli yapı elemanlarının isimlendirildiğini ve kategorilere ayrıldığını anlatan Güneren, "Şimdi bu yapı elemanlarımızın özgün, orijinali neredeyse orada kullanmaya devam edeceğiz." dedi. Güneren, cami restorasyonun da 2025'te tamamlanmasını öngördüklerini sözlerine ekledi.

Mersin'deki Hebilli Kalesi'nin restorasyonu, tartışma konusu oldu Haber

Mersin'deki Hebilli Kalesi'nin restorasyonu, tartışma konusu oldu

Mersin'in merkez Akdeniz ilçesine bağlı Hebilli Mahallesi'nde yer alan ve Bizans yapısı olduğu düşünülen Hebilli Kalesi’nin restorasyonu, kentte tartışma konusu oldu. Mersin Valiliği Yatırım İzleme ve Koordinasyon Başkanlığı (YİKOB) ile Adana Rölöve ve Anıtlar Müdürlüğü tarafından, yapılan ihaleyle, Bizans yapısı olduğu düşünülen Hebilli Kalesi bir süre önce restore edilmeye başlandı. Bir mimarlık şirketi tarafından başlatılan restorasyondaki uygulamayı, tarih araştırmacısı ve turizmci olan Mehmet Dilbaz, geçtiğimiz günlerde sosyal medya hesabından, "Mersin Hebilli Kalesi'nde devam eden restorasyon çalışmasından bir fotoğraf. Konunun uzmanlarına sormak istiyorum, yapılan işlem doğru mudur?" ifadesiyle paylaştı. Bu paylaşımın ardından, tarihi yapının restorasyonu konusunda tartışma başladı. Konuyla ilgili değerlendirmede bulunan Arkeolog Ali Topal da, "Tarihi yapı, yapımında devşirme malzemeler kullanılmış bir Ortaçağ kalesi. Muhtemelen çevredeki antik kalıntılardan getirilen malzemeler daha çok iç kısımda kullanılmış. Üst kısımdaki taşlar ise tamamen yapan mimarın eseri. Bu kısımda kesme taş kullanılmış. Milimetrik incelikte işlenmiş kalker taşla çok güzel bir işçilik ortaya konmuş. Restorasyonun orijinaline uygun yapılacağı söylenmişti. Ancak uygulama hiç de öyle değil. Burada restorasyondan çok, mantolama gibi bir çalışma yapılıyor." dedi. Hebilli Kalesi Bizans yapısı olduğu düşünülen Hebilli Kalesi’nin MS 7. yüzyılda Emevi ordusu tarafından ele geçirildiği tahmin ediliyor. Kale, adını Kaleh Habellieh adlı Emevi komutanından alıyor.

Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
logo
İLKHABER-Gazetesi En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.