'Adanalılar artık kültür merkezi değil, dünya senfoni orkestralarının çalabileceği opera salonu istiyor'
Altınoran Düşünce ve Sanat Derneği Başkanı Dr. Haluk Uygur, ilkhaber-gazetesi.com'a yaptığı açıklamada, operanın, müzik, drama ve görsel sanatların birleşimiyle oluşturulan bir sanat formu olduğunu söyledi.
Tarihsel kökenleri Orta Çağ'a kadar uzanan operanın, günümüz sanat dünyasında önemli bir yer tuttuğunu ifade eden Dr. Uygur, "Bu sanat dalı, hem kültürel hem de sosyal anlamda büyük bir öneme sahiptir. Opera salonları, bu sanat formunun yaşatıldığı ve izleyiciyle buluşturulduğu mekânlardır. Bu salonlar, estetik tasarımları ve akustik özellikleri ile öne çıkar. Aynı zamanda, operanın icra edildiği bu mekânlar, sanatçıların yeteneklerini sergilemesi ve izleyicilerin unutulmaz bir deneyim yaşaması için ideal bir ortam sunar. Opera salonlarının önemi sadece sanatla sınırlı değildir. Bu mekânlar, kültürel mirası koruma ve yayma görevini üstlenir. Ayrıca, toplumları sanatla buluşturarak kültürel zenginlikleri artırır ve toplumsal birliği destekler. Opera salonları, sanatçılar için performans alanları sağlarken, izleyiciler için ise entelektüel ve duygusal bir deneyim sunar. Sonuç olarak, opera ve opera salonları, sanat dünyasında eşsiz bir yere sahiptir. Hem tarihi hem de kültürel açıdan büyük bir öneme sahip olan bu mekânlar, sanatın ve kültürün yaşatılmasında kritik bir rol oynar. Sanatın yaygınlaşması ve toplumların kültürel zenginliklerinin artması açısından opera salonları vazgeçilmezdir" dedi.
"Biz Adanalılar artık kültür merkezi değil, dünya senfoni orkestralarının çalabileceği opera salonu istiyor" diyen Dr. Uygur, şunları kaydetti:
"Talebimiz artık kültür merkezi değil opera salonu... Kültür merkezi adıyla şehrin çeşitli yerlerine hiç kullanılmayan o kadar çok şey yapıldı ki... Yüreğir'de, Seyhan'da bir kasaba sinema salonu düzeyinden öteye gitmedi. İçlerinde yapılmalarının üzerinden yıllar geçtiği halde, bir kez bile etkinlik yapılmayanlar var.
Üniversitede yapılan kongre merkezi tüm uyarılarımıza rağmen sahnesinin küçük olması, solonun gerilerinin sahneden uzak kalması nedeniyle kullanılamayacak şekilde yapıldı. Büyük paralar çöpe atıldı. Artık Adana’da kültür merkezi değil, dünya senfoni orkestralarının çalabileceği, en bilinen opera eserlerinin oynanabileceği, sahnesi en az salonu kadar büyük olan ve asansör sistemiyle bir ışık sönmesi zamanında izleyiciyi başka bir dekora taşıyabilen, çok amaçlı etkinliklere yönelik ek salonları olan, kafeleri, restoranları, sergi salonları ile günün her saati hizmet veren, atölyelerde çocukların yetişebilmesine olanak sağlayan bir opera salonuna ihtiyaç var.
Adana Havalimanı niye gitti diye ağlamak yerine, dünyayı kentimize taşıyacak, havaalanı dışındaki etkinlikleri yapabilmemiz için bu gerekli. Opera binasının yeri neresi mi olsun? Fuar alanının karşısında Çukurova Belediyesi'nin araç parkı olan yer..."