SON DAKİKA
Hava Durumu

#Ni̇ğde

İLKHABER-Gazetesi - Ni̇ğde haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Ni̇ğde haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Ömer Fethi Gürer’den Kapadokya Alan Başkanlığı’na eleştiri: 'Beş yılda kendini bulamadı' Haber

Ömer Fethi Gürer’den Kapadokya Alan Başkanlığı’na eleştiri: 'Beş yılda kendini bulamadı'

CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, Kapadokya Alan Başkanlığı’nın beklentileri karşılayamadığını ifade etti. Gürer, “Kapadokya, tarih, doğa ve kültür merkezi. Ancak yirmi yıllık yağmanın önüne geçmek için kurulan Kapadokya Alan Başkanlığı hâlâ kendini bulamadı. Beş yılda hazırlanan idari faaliyet raporu, 67 sayfa ve yarısı resim, yarısı grafik. Süreci izleyip göreceğiz,” dedi. ALKOL VE VERGİ POLİTİKALARINA TEPKİ Alkoldeki KDV oranlarına değinen Gürer, çelişkili bir tablo çizildiğini belirtti: “Eğer yerli rakı ya da bira içerse yüzde 50 vergi ödüyor; İngiliz viskisi içerse yüzde 1 vergi ödüyor. Muhafazakâr olduğunu iddia eden iktidar, yerli üretimi baltalarken İngiliz viskisini teşvik ediyor. Çiftçinin mazotundan yüzde 20 vergi alınıyor, ama İngiliz’in viskisinden sadece yüzde 1. Bunun açıklamasını bekliyoruz!” "ÇİFTÇİ KAZANAMIYOR" Gürer, patates üreticilerinin yaşadığı sıkıntıları da gündeme taşıdı. “Kapadokya bölgesinde çiftçi, bu yıl tüm ürünlerden zarar etti. Patates üreticisinin kilosu 6 liraya mal ettiği ürün, depoda 3 liraya alıcı bulamıyor. Buna karşın marketlerde fiyatlar 15 ila 32 lira arasında değişiyor. Çiftçi kazanamıyor, tüketici soyuluyor. Çözüm, Toprak Mahsulleri Ofisi ve Tarım Kredi Kooperatiflerinin devreye girerek ürünleri satın alması ve fiyat artışlarını engellemesidir,” dedi. EMEKLİLERE VE EKONOMİYE ELEŞTİRİ Gürer, emekliler ve çalışanların ekonomik durumuna dair eleştirilerde bulunarak, iktidarın sosyal politikalarını hedef aldı: “Yirmi yıldır aile birliğini bozuyorsunuz, kadına şiddet zirve yaptı, uyuşturucu kullanımı olağanlaştı. Tarım çökme noktasına geldi, emekliye ve asgari ücretliye açlık sınırının altında maaş veriyorsunuz. Staj ve çırak mağdurları ile EYT’lilerin sesini duymadınız. Bu bütçeye bu nedenle ‘hayır’ diyoruz.” ALKOL VE TÜTÜNDEN BEKLENEN VERGİ GELİRİ ELEŞTİRDİ Gürer, 2025 bütçesine göre alkolden 170 milyar, tütünden 455 milyar lira vergi beklenmesini de eleştirdi: “Bu vergilerle memur maaşlarını ödüyorsunuz. Peki, neden bu gelirleri uyuşturucuyla mücadelede kullanmıyorsunuz? İktidar, muhafazakârlık söylemleriyle çelişiyor,” dedi. Gürer’in konuşması, tarım politikaları, ekonomik adaletsizlikler ve vergi sistemine yönelik eleştirilerle dikkat çekti.

CHP’li Gürer sordu, Ticaret Bakanı Bolat ABD ve AB’nin Türkiye’ye yönelik ticaret önlemlerini açıkladı Haber

CHP’li Gürer sordu, Ticaret Bakanı Bolat ABD ve AB’nin Türkiye’ye yönelik ticaret önlemlerini açıkladı

CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer’in ticaret politikası savunma araçları soruşturmalarına yönelik sorularına Ticaret Bakanı Ömer Bolat’tan yanıt geldi. Bakan Bolat, 2023 ve 2024 yıllarında açılan soruşturmalar ve alınan önlemlerle ilgili yazılı sorusunu yanıtladı. GÜRER’İN SORULARI CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, ticaret politikası savunma araçları konusunda Ticaret Bakanı Ömer Bolat’a şu soruları yöneltti: “Ülkemize karşı açılan ticaret politikası savunma araçları soruşturmaları kapsamında 2023-2024 yıllarında kaç soruşturma açılmıştır? Bu soruşturmalar kapsamında hangi ülkelerde ve kaç firma koruma önlemi şartlarına tabidir? Yine, bu süreçte yaptırım uygulanan herhangi bir firma var mıdır?” AÇILAN SORUŞTURMALAR Ticaret Bakanı Ömer Bolat CHP’li Gürer’in sorusuna verdiği yanıtta, "Ülkemiz ihraç ürünlerine yönelik olarak 2023 yılında, 4 adet anti-damping soruşturması, 1 adet sübvansiyon soruşturması ve 3 adet önlemlerin etkisiz kılınması soruşturması açılmıştır. 2023 yılında diğer ülkelerce açılan 4 adet korunma önlemi soruşturmasında ülkemiz önemli bir ihracatçı konumundadır. Ayrıca, Dünya Ticaret Örgütü (DTÖ) kuralları gereğince, korunma önlemi soruşturması açan ülkelerin soruşturma konusu ürüne ilişkin toplam ithalatları içindeki ülkemiz payının %3'ün altında olması nedeniyle, diğer ülkelerce açılan 7 adet korunma önlemi soruşturmasından muaf olma talebimiz bulunmaktadır.” ifadelerini kullandı. KORUNMA ÖNLEMİ SORUŞTURMALARI Bakan Bolat koruma önlemlerine ilişkin, “2024 yılında ise, ülkemiz menşeli ürünlere yönelik 7 adet anti-damping soruşturması, 1 adet sübvansiyon soruşturması ve 4 adet korunma önlemi soruşturması açılmıştır. Benzer şekilde, bazı ülkeler tarafından açılan 3 adet korunma önlemi soruşturmasına ilişkin muaf olma talebimiz bulunmaktadır.” dedi. ABD VE AB TARAFINDAN ALINAN ÖNLEMLER Ticaret Bakanı Bolat alınan önlemlere ilişkin ise, “2024 yılında ülkemiz menşeli ürünlerine karşı, Güney Afrika ve Madagaskar tarafından 2 adet korunma önlemi soruşturması ve Avrupa Birliği (AB) tarafından 2, Amerika Birleşik Devletleri (ABD) tarafından 1 adet olmak üzere toplam 3 adet önlemlerin etkisiz kılınması soruşturması sonucu önlem yürürlüğe girmiştir. ABD tarafından ülkemize yönelik olarak açılan 2 adet anti-damping soruşturması sonucu, 1 adet önlem yürürlüğe girmiş ve 1 adet soruşturma ise önlemsiz olarak kapanmıştır. Alman önlemler tüm ülkeye yönelik olmakla birlikle damping ve sübvansiyona karşı önlemlerde uygulanan marjlar firmalara göre farklılık gösterebilmekte, bazı firmalar önlemden muaf tutulabilmektedir.” İfadelerini kullandı. MUAFİYET TALEPLERİ Bakan Bolat muafiyet taleplerinin de bulunduğunu belirterek, “Söz konusu önlemlerden, AB tarafından açılan 1 adet önlemlerin etkisiz kılınmasına karşı önlem kapsamında 1 firmamız, ilgili önlemi etkisiz kılmadığının tespit edilmesi üzerine önlemden muaf tutulmuştur. Buna ek olarak, muaf talepli korunma önlemi soruşturmaları arasında Madagaskar tarafından açılan 1 adet soruşturma kapsamında ülkemiz muaf tutulmuştur. Ticaret politikası savunma araçları soruşturmaları sonucunda alınan ek vergi ya da ithalatta kota uygulanması gibi önlemler ilgili ürünlerde tüm ülkeye yönelik olabilmekte olup, firma bazında değişen oranlarda önlemler de uygulanabilmektedir. 2023 ve 2024 yıllarında açılan soruşturmalar sonucunda ülkemize yönelik alınan önlemlerde firma bazında değişen bir önlem bulunmamaktadır." dedi.

CHP’li Gürer’den Bakan Ersoy’a Niğde turizmi tepkisi: Neden gerekli desteği alamıyoruz? Haber

CHP’li Gürer’den Bakan Ersoy’a Niğde turizmi tepkisi: Neden gerekli desteği alamıyoruz?

CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, Kültür ve Turizm Bakanlığı bütçe teklifi görüşmelerinde Bakan Mehmet Nuri Ersoy’a, Kapadokya bölgesinde yer almasına rağmen Niğde’nin turizmden gereken payı alamadığını vurguladı. Gürer, “Niğde ili, on bin yıllık tarihiyle Kapadokya’nın bir parçası olmasına rağmen turizmde hak ettiği değeri görememektedir” dedi. “TARİHİ VE DOĞAL GÜZELLİKLER GÖZ ARDI EDİLİYOR” Gürer, Niğde’nin Gümüşler Manastırı, Tyana Antik Kenti, Niğde Kalesi gibi tarihi yapılarının yanı sıra Aladağlar ve Bolkar Dağı gibi doğal güzelliklere de ev sahipliği yaptığını belirtti. Gürer, “Niğde kampçılık, dağcılık, trekking ve bisiklet gibi etkinlikler için de önemli bir bölge olmasına rağmen bu potansiyel değerlendirilmiyor” ifadelerini kullandı. "NİĞDE MÜZESİ HALA KAPALI" 6 Şubat 2023 depreminin ardından zarar gören ve yıkılma kararı alınan Niğde Müzesi’nin hâlâ yenilenmediğini belirten Gürer, “Bir müzemiz vardı, o da kapandı. Ne zaman açılacağına dair bir bilgi yok” diyerek Bakanlıktan destek istedi. "KAZILAR VE TARİHİ YAPILAR YETERİNCE DESTEKLENMİYOR" Tyana Antik Kenti’nde yapılan kazı çalışmalarına dikkat çeken Gürer, bu kazıların önemine rağmen gerekli ilginin gösterilmediğini söyledi. Gürer ayrıca, define avcılarının bilimsel kazılardan daha hızlı hareket ettiğini ve bölgenin tarihî dokusunun yağmalandığını belirtti. "TARİHİ ESERLER ONARIM BEKLİYOR" Niğde’de çok sayıda tarihi yapının onarım beklediğini ifade eden Gürer, Hasaköy Kilisesi, Sungurbey Camii ve Cığızoğlu Konağı gibi yapıların akıbetini sordu. Gürer, Sungurbey Camii’nin yıllardır restorasyonda olduğunu, Bor’daki Yeni Hamam’ın sekiz yıldır tamamlanamadığını ve bazı yapıların yeniden harap olmaya başladığını dile getirdi. “NİĞDE KEŞFEDİLMEYİ BEKLİYOR” Gürer, Niğde’nin tarihi, doğal ve kültürel değerleriyle Kapadokya’nın önemli bir parçası olduğunu ancak turizmden hak ettiği payı alamadığını vurguladı. Gürer, “Bakanlığın Niğde’yi Kapadokya içinde görmemesi neden?” diyerek eleştirilerini sürdürdü.

CHP'li Gürer: Öğretmenler meslek kanun teklifi yetersiz ve geri çekilmeli Haber

CHP'li Gürer: Öğretmenler meslek kanun teklifi yetersiz ve geri çekilmeli

CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, Milli Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor komisyonunda görüşülmekte olan Öğretmenler meslek kanun teklifi ile ilgili yaptığı konuşmada, 5 milyona yakın, aileleriyle birlikte öğretmen camiasını ilgilendiren teklifin farklı dünya görüşüne sahip öğretmen sendikaları ya da temsilcilerini dinlediğinde hepsinin kanununa karşı olduğunu ve Böyle olunca, bu kanun kimin talebi doğrultusunda çıkıyor, niye çıkıyor?” Diye sordu. Gürer, “Eğitim sistemi o hâle geldi ki öğretmeni, idarecisi, hizmetlisi sorunlu kılındı ve bugün eğitim alanlar, okullarını bitirip diploma sahibi olduklarında yalnız diplomadan ibaret duruma geldiler. Farklı bilgilere erişimde sıkıntı var, eğitimin kalitesi düştü.” dedi. ÇALIŞANLAR SORUNU VAR CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer “öğretmenlerle ilgili sorun konuşulurken okul bir bütünlüktür, idarecilerin sorunları ya da oradaki hizmetlinin sorunları çok gündeme gelmedi. Bugün okullarda tanım olarak "hademe" denmesine rağmen, öğrencinin okul ilişkisinde önemli unsur olan hizmetliler ya Toplum Yararı Projesi kapsamında alınıp bir yıl sonra işten çıkarılıyor ya da on ay çalıştırılıp iki ay işsiz bırakılarak okulla bütünlüğü sağlanmıyor. Okulların bahçelerine gidin, bizim çocukluğumuz yıllarında çimlerin olduğu, ağaçların olduğu okullar bahçeleri kurumuş, bakımsız. Okulların bakımları belediyelere kalmış. Sistem olarak o okullarda spor etkinliği, tiyatro, münazara, çocuğun gelişimine yönelik etkinlikler de önemli ölçüde ortadan kalkmış” diye konuştu. ÖĞRETMEN ŞİDDETİ KABUL EDİLEMEZ Gürer, “Öğretmenin tanımına kadrolu, vekil, ücretli, sözleşmeli, aday, geçici, atanamayan, PICTES, usta öğretici, özel okul öğretmeni; hepsinde statü farklılığı var. Aldıkları ücrete göre giyimlerine bakarak, hangi öğretmenin kim olduğunu çıkarabilirsiniz. Böylesine parçalı bir yapıdan eğitimin bütünlüğü içinde onların iyi eğitim vermelerini sağlamanız da olası değil. Öğretmenlik bir iş gibi görülmemeli. Öğretmen, o aldığı öğrenciyi geliştiren, yaşama hazırlayan ve aile saygınlığı içinde farklı boyutta konuları yorumlayarak örnek olan kişidir. Eski Türkiye'de öğretmene şiddeti konuşmak şöyle dursun, öğretmeni görünce "Hata yapar mıyım?" diye okul dışında dahi öğretmenin göremeyeceği yerlere çekilen nesilden geliyoruz biz. Öğretmenin saygınlığı bu hâle nasıl düşürüldü? Öğretmenin özlük haklarında bu kadar gerileme nasıl sağlandı? Öğretmenlerin kendi yaşamlarında sorunlu hâle getirmeleri nasıl gerçekleşti?” dedi. KÖY OKULLAR AÇILMALIDIR CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer” Sayın Cumhurbaşkanı, 6 bin köy okulunun seçimlerden önce açılacağını söyledi. Kırsaldaki göçle Türkiye'nin geleceğini karartıyoruz, tarımı bitiriyoruz; bu anlamda büyük bir eksiklik var. Köy okulları açılacağı söylendi Cumhuriyet Halk Partisi köy okullarını açacağını taahhüt etmişti. Sonra ne oldu? Köy okullarının açılacağını beklerken köy okulları geçen yıl... Bizim bölgemizde ortaokullar dâhil 10 okul kapandı, bu yıl da yeni tebliğler gitmiş, artık köyde okul yok.  Kırsalda okulların kapanması, sorunların farklı alanlarda da gerçekleşmesine neden oluyor. "Taşımalı eğitim" diye bir sistem var, taşımalı eğitimde çocuk erken saatte arabaya biniyor, başka okula gidiyor, yolda uyukluyor; oraya gidiyor, verimliliği yok; yemek, doğru dürüst beslenme sağlanmıyor ama bunun yanında ailenin okul ilişkisi de ortadan kalkıyor. Aile-okul ilişkisinin ortadan kalkması öğrencinin verimli bir eğitim almasının önünü kesiyor. Kesinlikle bu işten bir an önce vazgeçilip köy okullarında öğrenci 2 öğrenci kalsa dahi o okul açılmalı ki oraya dönüşün yolu sağlansın” diye konuştu. BAKAN DEĞİŞTİKÇE UYGULAMA DEĞİŞİYOR CHP’li vekil Ömer Fethi Gürer “öğretmenlerin içinde bulunduğu koşullarda aldıkları ücretle iyi bir yaşam sürdürmeleri olası değil ama Sayın Başkan, biraz evvel sizin ifadelerinizde de çıkardığım bir durum var. Mesela, rehber öğretmenlerle ilgili dediniz ki: "Benden sonra bu değişti." Yani, siz de şunu kabul ediyorsunuz ki, sizden sonra, ondan sonra, her bakandan sonra değişen uygulamalar var. Bugün de buraya getirilen teklifte de sizin içinize bazı konuların sinmediğini ben sizin satır arası konuşmalarınızdan saptadım. Demek ki milletvekili arkadaşlarımız bakanlardan bilgi almışlar ama sizden bu konuda görüş almamışlar, ben öyle hissettim; belki yanlış, belki doğru, onu bilemiyorum.” dedi. KANUN TEKLİFİ YETERSİZ GERİ ÇEKİN CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer kanun teklifinde yer alan eksikliklere de değindi. Gürer, “Öğretmen ve eğitim yöneticilerinin alan dışında farklı alanlarda göreve zorlanması insan haklarıyla ilgili de düşündüğümüz zaman bir olumsuzluk diye görüyorum; bu kanunda böyle bir düzenlemeye gidiliyor. Öğretmen çalışma saatlerinin belirlenirken alan branş özellikleri dikkate alınarak bu anlamda da çalışmalara ihtiyaç olduğunu düşünüyorum. Yardımlaşma sandıklarına katılımın isteğe bağlı olması sağlanmalı. Ayrıca Aile Birliği olmazsa çoğu okulda temizlikle ilgili, malzeme dahi alınamaz durumda bir sisteme dönüştü. Okulların hijyen yapılarının da problemli olduğunu belirtmekte yarar var. Özel eğitimde görev alan öğretmenlerin mesleki riskleri, yıpranmaları, ücretleri, hakları ve sorumlulukları açısından güvence sağlanmasının ihtiyaç olduğunu düşünüyorum. Meslek kanunu emeklilik sonrasını da kapsamalı, bu anlamda düzenlemenin eksik olduğunu görüyoruz. Öğretmenlerin özlük haklarının iyileştirilmesine yönelik bir düzenlemeden çok öğretmenleri zapturapt altına almayı, daha çok disiplini getirmeyi hedefleyen bir düzenleme. Millî Eğitim Bakanlığında eğitim ve öğretim hizmetleri sınıfında öğretmen dışında il millî eğitim müdürü, şube müdürü, eğitim müfettişi ve eğitim uzmanları, memuriyette uzman öğretmen için öngörülen süreyi tamamlayanlara, uzman öğretmen için öngörülen hakları, tazminatları vermiyorsunuz. Bunların hepsini siz atadınız, çoğunluğu da sizlere yakın insanlar, bu insanların hakkını dahi korumuyorsunuz, bu mağduriyetin de ortadan kaldırılmasını sağlayın. Eğitimin kendi içindeki sorunları dışında burada genelde bir özlük haklarına yönelik de düzenleme olmadığı için yasa teklifinin geri çekilip daha bütünleştirici, sendikaların, derneklerin, öğretmen örgütlerinin ve bu işe kafa yoranların da görüşleri alınarak düzenlenmesini sağlayın. Akademi tutkusu da nasıl ortaya çıktı. Adalet Akademisi, Millî Savunma Akademisi, Diyanet Akademisi derken bu işlerle ilgili işlevi olan kurumlar bir yerde devre dışı bırakılıp yeni bir akademi anlayışı geliştiriliyor. Öğretmen okulu varken öğretmen okulunda yetişen öğretmenlerin verimliliği ve başarısı sonraki süreçte gelen okullarda sağlanamadı. O anlamda bu değişkenliklerin de içerik olarak niye bu şekilde düzenlendiğini de birazcık düşünmek gerekiyor. O anlamda, bu yükseköğretim kurumlarında amaçlanan değişimlerin de amaca hizmet edecek, bilgi verebilir bütünsellikte olmasının gerekli olduğunu düşünüyorum” dedi. PICTES ÖĞRETMENLERİNE KADRO VERİLMELİDİR Gürer PICTES öğretmenleri sorunlarını da gündeme getirdi. CHP Milletvekili Ömer Fethi Gürer “PICTES öğretmenleri 657'ye tabi bunları çalıştırıyorsunuz. Proje elemanı olarak değerlendiriyorsunuz ama öğretmen işlevi gösteriyorsunuz. Sonra bunların yasal olarak cezada 657'ye tabi, uygulamada ise proje öğretmeni olarak değerlendiriyorsunuz tanımı öğretmen olan bunlara niye kadro verilmiyor? bu kanunun içinde bunları da değerlendirin. PİKTES öğretmenlerden 5 bin kişi civarında kadro bekleyenler var, kadro haklarını verin. Usta öğreticilerin bu konudaki serzenişlerini dikkate alın, onlarla ilgili düzenlemeleri gerçekleştirin. Öğretmenlik mesleğine girişten emekliliğe kadar ve emeklilik sonrasını da içerecek özlük haklarının iyileştirilmesine yönelik çalışmaları gerçekleştirin. “ diye konuştu.

CHP'li Gürer: Emekli ve asgari ücretliler için enflasyon artışları yetersiz Haber

CHP'li Gürer: Emekli ve asgari ücretliler için enflasyon artışları yetersiz

CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, TBMM genel kurulunda yaptığı konuşmada, yıllık enflasyon oranlarına dikkat çekti. "Yıllık enflasyon TÜİK'e göre yüzde 71,60; ENAG'a göre ise yüzde 113,08. Bu durumda, işçi ve BAĞ-KUR emeklisi altı aylık enflasyon oranı kapsamında yüzde 24,73'lük bir artış alacak ancak kök maaş değişmediği için milyonlar geçim sıkıntısı yaşayacak. Memur ve memur emeklisine verilen ise yüzde 19,31. Bu artışlar, açlık sınırının altında, insanları daha da derin bir yoksulluğa sürüklüyor." dedi. ASGARİ ÜCRET VE BAYRAM İKRAMİYELERİ Gürer, emeklilerin en düşük maaşının asgari ücret düzeyine çıkarılması ve bayram ikramiyelerinin de asgari ücret seviyesine getirilmesi gerektiğini vurguladı. "Asgari ücrete de yılda 2 kere yetmez, enflasyon nedeniyle yılda 4 kere artış sağlanmalıdır." dedi. Ayrıca, elektrik, akaryakıt, ulaşım ve gıda fiyatlarındaki sürekli artışlara dikkat çekerek, "Geniş kesimlerin içinde bulunduğu durumu iktidar ne yazık ki görmüyor." ifadelerini kullandı. TAŞERON İŞÇİLER VE SİGORTA SORUNLARI Gürer, ulaştırma sektöründeki taşeron işçilerin kadro beklentilerinin karşılanmadığını belirtti. "Devlet Demiryolları, Karayolları, PTT, Devlet Hava Meydanları işletmelerinde taşeronda kalan işçilerin kadro beklentileri karşılanmadı. Ayrıca, staj ve çırak olarak işe başlayanların sigorta kapsamı yaşlılık sigortasını içermiyor. Bu konuda düzenlemelerin yapılması gerekiyor." dedi. ESNAF VE ÇİFTÇİLERİN PRİM GÜN SAYISI DÜŞÜRÜLMELİ Gürer, esnaf ve çiftçilerin prim gün sayısının düşürülmesi gerektiğini vurguladı. "Esnaf ve çiftçilerin 9000 gün olan prim gün sayısının 7200'e düşürüleceği söylendi ancak bu konuda henüz bir teklif gelmedi. Cumhurbaşkanının seçim öncesi verdiği sözü duyan milletvekili arkadaşlarımız yok mu? Eğer duydularsa o kanun teklifini niye getirmiyorlar?" diye sordu. GÜVENCESİZ İŞÇİLERİN SENDİKAL HAKLARI ENGELLENMEMELİ Gürer, geçici ve mevsimlik işçilerin, güvencesiz çalışan işçilerin ve sendikalı olma hakları engellenen işçilerin durumlarının meclis gündemine taşınmadığını belirtti. "Meclis gündeminde olması gereken konular tartışılmıyor. Teknik konularla ilgili düzenlemeler ise defalarca Meclis önüne getirilip sürekli değiştiriliyor." dedi. Gürer, muhalefetin getirdiği önerilerin dikkate alınması gerektiğini vurgulayarak, "Komisyonda ve Mecliste yapılan çalışmalar daha sağlıklı olabilir ancak öyle olmuyor. İçerikleriyle ilgili öneriler dikkate alınmıyor." ifadelerini kullandı.

CHP’li Gürer’den asgari ücret tepkisi: Emekçiler açlığa terk ediliyor Haber

CHP’li Gürer’den asgari ücret tepkisi: Emekçiler açlığa terk ediliyor

CHP Niğde Milletvekili ve Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu Üyesi Ömer Fethi Gürer, iktidarın asgari ücrete ara zam yapılmayacağı yönündeki açıklamasına tepki gösterdi. Gürer, "AKP iktidarı, bu ülkenin işçisine, çiftçisine, esnafına, emeklisine yani emekçi ve üreticisine zulmetmektedir. Ocak ayından bu yana temel gıda ürünlerinde ciddi fiyat artışları gerçekleşti. Asgari ücrete zam yapılmaması durumunda bu ülkenin emekçileri açlığa terk edilmiş olacaktır." diyerek tepki gösterdi. CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, temel gıda ürünlerindeki fiyat artışlarına ve asgari ücretin yılbaşından bu yana gıda ürünleri üzerindeki alım gücünün düşmesine yönelik yaptığı araştırmayı paylaştı. Gürer, "Asgari ücrete ara zam yapılıp yapılmayacağının konuşulması değil mutlaka artışın sağlanması gerekir. Temel gıda ürünlerinde artan fiyatlar sonucu asgari ücretlinin sofrasından 12 kg kıyma ve kuşbaşı, 95 kg tavuk, 264 litre süt, 425 adet ekmek, 31 kg beyaz peynir ve 183 litre ayçiçek yağı eksildi. Asgari ücretlinin alım gücünün düşmesine karşın asgari ücrete ara zam yapılmaması, vatandaşın sağlıklı yaşamasının önüne engel koymaktır." şeklinde konuştu. ASGARİ ÜCRETLİNİN SOFRASINDAN EKSİLENLER CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, en çok tüketilen ve zorunlu ihtiyaç olan gıda ürünlerinde yılbaşından bu yana yaşanan fiyat artışlarını değerlendirdi. “Elektriğe gelen yüzde 38 zam ile akaryakıta gelen zamlar ve kira, giysi başta olmak üzere zorunlu ihtiyaçlarda artışlar dahi dikkate alınmadan yalnız gıda açısından bakıldığında sorun açlığa doğru gidildiğini gösteriyor” diyen Ömer Fethi Gürer, temel gıda ürünlerinde yılbaşından bu yana yaşanan fiyat artışlarının asgari ücretlinin sofrasını daralttığını belirtti. Gürer, “Asgari ücretlinin sofrasından ocak ayından bu yana 10 kg kuzu pirzola, 12 kg kuzu kuşbaşı, 12 kg karışık kıyma, 95 kg tüm tavuk, 24 kg siyah zeytin, 51 kg yeşil zeytin, 8 kg tereyağı, 264 litre süt, 31 kg beyaz peynir, 120 kg mercimek, 55 kg nohut, 60 kg kuru fasulye, 111 kg pirinç, 171 kg bulgur, 183 litre ayçiçek yağı, 127 kg un, 151 kg toz şeker ve 425 adet ekmek kayboldu. AKP iktidarının yanlış ekonomi politikaları sonucu artan enflasyon nedeniyle, asgari ücretlinin sofrasından bu miktarlarda ürün eksildi. Açlık sınırı altında kalan ücretle asgari ücretlilerin sağlıklı beslenme olanağı kalmadı. Üretici ürettiği ürün girdi maliyetleri altında alım politikaları izlenip buğdaya yüzde 12 fiyat artışı yaparak üreticiyi vuran iktidar, elektriğe yüzde 38 zam yapmaktan geri durmamaktadır. Elektrik, nakliye gibi sürekli yapılan zamlar tüm ürünlere fiyat artışı olarak yansıyor. Tarımda da girdi maliyetlerin bir yıllık artışı TÜİK’e göre dahi yüzde 52 olarak açıklanmışken gıdada raf fiyatlarının artmaması düşünülemez. Aracı, ithalatçı ve rantçı anlayışla üreticiden çıkan ürün el değiştikçe fiyatı da artmaktadır. Alım gücü daralan vatandaşta sofrasında ekmeğini aşını küçültmektedir, mutlu azınlık yanında geniş kesimler yoksullaşmaktadır. Dar ve sabit gelirli sofradan aç kalkmaktadır. Biri yer, biri bakarsa dengeler kayar. Tam o noktaya geldik." dedi. GIDA ÜRÜNLERİNDEKİ FİYAT ARTIŞLARI CHP Milletvekili Ömer Fethi Gürer, yılbaşından bu yana temel gıda ürünlerindeki fiyat artışlarının sürekli devam ettiğini belirtti. Başta elektrik ve akaryakıt zamları tüm ürünlerde yeni zamları da tetikleyeceğini ifade etti. Gürer, “Vatandaşın tüketmesi gereken temel gıda ürünlerinin fiyatları ciddi şekilde arttı. Kuzu but fiyatı 175 TL, kuzu kol 210 TL, kuzu pirzola 300 TL, kuzu kuşbaşı 273 TL, karışık kıyma 100 TL, tüm tavuk 29 TL, siyah zeytin ve yeşil zeytin 100 TL, tereyağı 80 TL, süt 9-15 TL arasında, Ezine peyniri 160 TL, beyaz peynir 64-85 TL arasında, mercimek 32 TL, nohut 47 TL, kuru fasulye 54 TL, pirinç 59 TL, bulgur 13 TL, ayçiçek yağı 30 TL ve 5 kg şeker 50 TL artış yaşadı,” şeklinde konuştu. Gürer, “Girdi maliyetlerinde artış, aracı ve ithalci AKP zihniyetinin yanlış politikaları dar gelirliyi vuruyor. Gıda fiyatlarındaki fahiş artışlarına rağmen asgari ücrete ara zam yapılmaması, ortalama ücrete dönüşen bu ücretle yaşayanların yaşam standartlarını daha da düşürmekte ve onları daha da yoksullaştırmaktadır. Asgari ücretle geçinmeye çalışan milyonlarca insan, temel gıda ürünlerine erişmekte zorlanırken, ara zam yok demek, aç yaşayın demektir. Enflasyon karşısında ezilen kesimler için yılda iki değil, dört kez ücret düzenlemesi yapılmalıdır. Tam bir emek sömürüsü dönemi yaşanmaktadır ki bu kabul edilemez.” dedi. TEMEL GIDA ÜRÜNLERİNDEKİ ORANSAL ARTIŞLAR CHP Milletvekili Ömer Fethi Gürer, temel gıda ürünlerinde yılbaşından bu yana yaşanan artışları oranlarla açıklayarak, “Kuşbaşı ette %53, pirzolada %50, tüm tavukta %49, yeşil zeytinde %71, siyah zeytinde %45, sütte %45-50 arası, peynirde %41-47 arası, mercimekte %60, nohutta %47, kuru fasulyede %54, pirinçte %84, bulgurda %43, ayçiçeği yağında %75 ve şekerde %34 oranında artış yaşandı. Bu artışlara rağmen asgari ücrete zam yapılmamak, asgari ücretlinin sofrasına el uzatmaktır. Bu yanlıştan bir an önce dönülerek asgari ücrete ara zam yapılmalıdır.” diye konuştu. DAR GELİRLİ VATANDAŞLAR SAĞLIKLI BESLENEMİYOR Gürer, “Özellikle et ve süt ürünlerinde %50'yi aşan artış oranları dikkat çekiyor. Vatandaşın protein alması gereklidir, ancak protein kaynağı olan et ve süt ürünlerindeki bu artışlar, vatandaşın protein almasını ve sağlıklı beslenmesinin önünü kesti. Dar gelirli vatandaşlar sağlıklı beslenmeyi geçmiş durumda, yaşamlarını sürdürebilmek için gıda tüketmek zorunda kalmışlardır. Ayçiçeği yağındaki %75'lik artış ve pirinçteki %84'lük artış gibi temel gıda maddelerindeki yüksek fiyat artışları, dar gelirli ailelerin gıda güvenliğini ciddi şekilde tehdit etmektedir,” dedi. GÜRER’İN HAZIRLADIĞI TABLO CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, “Zam, vergi, düşük ürün alım fiyatı, düşük maaş yüksek enflasyon ile asgari ücretli, çiftçi, emekli, esnaf, çalışan tüm kesimler büyük bir yoksulluğa itilmektedir. elektrik, ulaşım, kira, ısınma giderleri katlarken yılbaşından bu yana temel gıda ürünlerindeki fiyat artışları sağlıklı yaşamı da tehdit etmektedir. En düşük ücret olması gerekirken ortalama ücrete dönüşen ve milyonların yaşamını etkiyen asgari ücretin ürünler üzerindeki alım gücünü oransal ve sayısal olarak gösteren tabloda gerçekleri gözler önüne sermektedir.” dedi. ÜRÜN OCAK AYI FİYAT GÜNCEL FİYAT FİYAT ARTIŞI ORANSAL ARTIŞ OCAK AYI ASGARİ ÜCRET ALIM MİKTARI GÜNCEL ASGARİ ÜCRET ALIM MİKTARI ALIM MİKTARINDAKİ DÜŞÜŞ KUZU BUT(KG) 425 TL 600 TL 175 TL 41% 40 KG 28 KG 12 KG KUZU KOL(KG) 400 TL 610 TL 210 TL 52% 42 KG 27 KG 15 KG KUZU PİRZOLA(KG) 600 TL 900 TL 300 TL 50% 28 KG 18 KG 10 KG KUZU KUŞBAŞI(KG) 512 TL 785 TL 273 TL 53% 33 KG 21 KG 12 KG KIYMA KARIŞIK(KG) 340 TL 440 TL 100 TL 29% 50 KG 38 KG 12 KG TÜM TAVUK(KG) 59 TL 88 TL 29 TL 49% 288 KG 193 KG 95 KG SİYAH ZEYTİN(KG) 220 TL 320 TL 100 TL 45% 77 KG 53 KG 24 KG YEŞİL ZEYTİN(KG) 140 TL 240 TL 100 TL 71% 121 KG 70 KG 51 KG TEREYAĞI (KG) 380 TL 460 TL 80 TL 21% 44 KG 36 KG 8 KG X SÜT 1LT 20 TL 29 TL 9 TL 45% 850 LİTRE 586 LİTRE 264 LİTRE Y SÜT 1 LT 30 TL 45 TL 15 TL 50% 566 LİTRE 377 LİTRE 189 LİTRE EZİNE PEYNİR(KG) 350 TL 510 TL 160 TL 45% 48 KG 33 KG 12 KG X BEYAZ PEYNİR(KG) 156 TL 220 TL 64 TL 41% 108 KG 77 KG 31 KG Y BEYAZ PEYNİR 180 TL 265 TL 85 TL 47% 94 KG 64 KG 30 KG X KAŞAR PEYNİRİ(KG) 258 TL 314 TL 56 TL 21% 65 KG 54 KG 11 KG Y KAŞAR PEYNİRİ(KG) 391 TL 466 TL 75 TL 19% 43 KG 36 KG 7 KG MERCİMEK (KG) 53 TL 85 TL 32 TL 60% 320 KG 200 KG 120 KG NOHUT(KG) 100 TL 147 TL 47 TL 47% 170 KG 115 KG 55 KG KURUFASULYE (KG) 100 TL 154 TL 54 TL 54% 170 KG 110 KG 60 KG PİRİNÇ(KG) 70 TL 129 TL 59 TL 84% 242 KG 131 KG 111 KG BULGUR(KG) 30 TL 43 TL 13 TL 43% 566 KG 395 KG 171 KG ÇAY(KG) 147 TL 157 TL 10 TL 6% 115 KG 108 KG 7 KG AYÇİÇEK YAĞI (1LT) 40 TL 70 TL 30 TL 75% 425 LİTRE 242 LİTRE 183 LİTRE UN (KG) 29 TL 37 TL 8 TL 27% 586 KG 459 KG 127 KG ŞEKER (5KG) 145 TL 195 TL 50 TL 34% 586 KG 435 KG 151 KG

CHP’li Gürer: En düşük emekli maaşı asgari ücret olsun Haber

CHP’li Gürer: En düşük emekli maaşı asgari ücret olsun

CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, emekliler için en düşük emekli maaşının asgari ücret seviyesine çıkarılması için kanun teklifi verdiğini, ancak Cumhur İttifakı oylarıyla mecliste reddedildiğini ve bu kanun teklifini yenilediğini belirtti. Gürer, "Emekli için sadece maaş değil, diğer beklentiler de karşılanmalıdır. Bayram ikramiyesi asgari ücrete çıkarılmalıdır. Aylık bağlama oranı 2008 öncesi hesaplama yöntemine geri dönülmelidir. AKP iktidarı, aylık bağlama katsayısını %70'ten %30'lara düşürmüştü. Yeniden %70'e çıkarılmalıdır. Emekli ilaç katkı payı kaldırılmalıdır. Evi olmayan ve kirada oturan emekliye kira yardımı yapılmalıdır. Emeklilerin sosyal yaşamını iyileştirecek düzenlemeler yapılmalıdır. Her konu için kanun teklifleri verdim." dedi. GÜRER: ESNAF PRİMİ DÜŞÜRÜLSÜN CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, genel seçim öncesinde esnaf ve çiftçi için emekli prim gün sayısının 9000 günden 7200 güne düşürüleceğinin Cumhurbaşkanı tarafından açıklandığını, ancak verilen sözden bugüne bir yıl geçtiğini ve hala bir adım atılmadığını belirtti. "Bir an önce verilen söz tutulmalıdır." dedi. GÜRER: ASGARİ ÜCRET AÇLIK SINIRI ALTINDA CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, "Asgari ücret enflasyon karşısında eridi. Mutlaka artırılması gerekiyor. Sendikal hareketler engellene engellene güçsüz bırakıldı. Bu nedenle toplu iş sözleşmeleri çok iş yerinde yapılamadığı için asgari ücret ortalama ücrete dönüştü. Bu durum milyonlarca çalışanı ilgilendiriyor. Asgari ücret artırılmalıdır. Ayrıca açlık sınırı altında kalması yoksulluğun yaygınlaşmasına neden oluyor. Emekli gibi asgari ücretli de ciddi geçim sıkıntısı yaşıyor. Asgari ücret için de artış sağlanmalıdır." dedi. GÜRER: EMEKLİLER GEÇİM SIKINTISI ÇEKİYOR CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, “Bölgemizde emekliler geçim sıkıntısı içinde. Bayramda yüzleri gülmedi. Emekliler, en düşük emekli aylığının asgari ücret seviyesine çıkarılmasını, bayramlarda asgari ücret düzeyinde emekli bayram ikramiyesi verilmesini, ayrıca aylık bağlama oranının yeniden %30'dan %70'e çıkarılmasını istiyorlar. İlaç katkı payı kaldırılsın diyorlar. Ev kirası veren emekliye, ev kirası kadar yardım yapılmasını da istiyorlar. Beraber oturduğumuz emekliler her yerde bu konudan dert yanıyorlar.” diye konuştu. GÜRER: EMEKLİLER TORUNUNA HARÇLIK VEREMİYOR CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer’e derdini anlatan emekli vatandaş, “Türkiye geneline baktığımızda, Niğde'de emekliler biraz daha nefes alabilecek durumda. Ancak yerleşimin bize verdiği bazı fırsatlar bizi biraz daha rahatlatıyor. Bugünün şartlarına baktığımızda, biz ev kirası olarak Ankara, İstanbul ya da metropol şehirlerdeki arkadaşlarımızın ödediği kira bedellerini ödemiyoruz. Biraz daha rahatız. Ancak Türkiye genelinde olduğu gibi biz de emekliler olarak çok zor durumdayız. Bugün çocuklarımızın eline ya da torunlarımızın eline bayram harçlığı olarak 50 lirayı verecek güçte değiliz. Gerçekten 50 lira teklif ettiğimizde de bugün torunlarımız yüzümüze bakıyor. "Dede, bu ne?" Bunu verirken içimiz yanıyor, üzülüyoruz. Daha fazla verecek de gücümüzün olmadığını kabullenmek durumundayız.” dedi. EMEKLİLER İÇİN VERGİ DİLİMİ KALDIRILSIN Aldıkları maaşla geçinemediklerini belirten emekli vatandaş, “Özellikle ilaç katkı payı bizi mahvetti. Zaman geliyor, veremeyecek durumda kalıyoruz. Aldığımız maaşla geçim yapmakta zorlanıyoruz. Bayramda çocuklara harçlık veremiyoruz. Hayat pahalılığından çok fazlasıyla mustaribiz. Gerçekten biz emekliler olarak, bizi mağdur eden iktidarın bundan sonra daha duyarlı olmasını talep etmek durumundayız. Bizlere iyi hizmet için seçilenlerin, seçilmiş olanların bizi mağdur etmesini kesinlikle kabullenmiyoruz. Aldığımız maaşla geçinmemiz mümkün değil.” dedi. CHP’li Gürer’e vergi dilimi kesintisi sonucu düşen maaşlarından bahseden bir diğer emekli vatandaş ise, “Emekli maaşlarından vergi dilimlerinin kaldırılmasını istiyoruz. Vergi dilimine girdiğimizde maaşlarımız düşüyor. Vergide adalet istiyoruz. Az olandan az, çok olandan çok alınsın. Ben zaten "kesede keklik" her gün tırpanlanıyoruz. Her ay maaşımdan kesiliyor.” şeklinde konuştu. “BERBERE DAHİ GİDEMEZ HALE DÜŞÜRÜLDÜK” Sohbet esnasında CHP’li Gürer’e, emeklilerin berbere dahi gidemediğini, kendi tıraşını kendileri olduğunu belirten emekli vatandaş, “Buradaki arkadaşlarımızın hepsi şunu kabul etmek durumunda: Bizi bırakın, herhangi bir şekilde rahat bir yaşam sürdürmeyi, berbere girip tıraş olmakta sıkıntı çekiyoruz. Bugün bir tıraş 300 lira olmuş. 300 lirayı veremeyecek durumdayız. Açıkçası kendi tıraşımızı kendimiz yapar durumdayız. Recep Tayyip Erdoğan, sayın cumhurbaşkanı, bize bazı şeyleri öğretti; en azından tıraş olmayı ya da kendi işimizi kendimiz halletmeyi gibi…” ÖRGÜTLÜ MÜCADELE ŞART Emekli vatandaş, “Sadece burada değil, emeklilerin birleştiği sokaklarda, kahvelerde hep aynı söylem var. Herkes bu durumdan dert yanıyor. Biz sonuç almada, çözüm noktasına gitmekte de çok basiretsiziz. Ben kendimi de bunun içine katabilirim; kendim de emekliyim. Ama bunun çözüm yollarından bir tanesi de birleşip örgütlü bir mücadele etmemizden geçiyor. Yani bir slogan var: "Birleşe birleşe kazanacağız" deniyor. Ama emeklilerin, çalışanların ayrımsız bir sendika çatısı altında toplanıp haklarını gerçekten bu şekilde aramalarında fayda olduğunu düşünüyorum.” dedi. CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer ise, “Örgütlülük çok önemli, bu konuda hemfikiriz. Ama emeklilerin aldıkları maaşların da artırılması gerekiyor. Emekliler ciddi anlamda ekonomik sıkıntı altında yaşıyor. Ben bayram süresince gittiğim, gezdiğim yerlerde çoğu emeklinin evinden çıkamadığını, hatta misafir gelecek kaygısı yaşadığını da gördüm. Şeker almakta zorlanmışlar, çay almakta zorlanmışlar. Misafirleri alamaz duruma düştüklerinden söz ediyorlar.” diyerek konuştu. ÇOCUK OKUTAN EMEKLİNİN HALİ HARAP Çocuğu üniversitede okuyan bir emekli vatandaş ise yaşadığı süreci, “Hem emekli olup da 11-12 bin lira maaş alıp bir de İstanbul gibi yerde öğrenci okutmak ne kadar zor bir şey, çok iyi biliyorum. Hem ev kirası verecek... Benim oğlum şu an İTÜ'de okuyor ama emekli maaşımdan başka gelirim yok. Her şeyimizden kısıyoruz, çocuğu okutmaya çalışıyoruz. Ne şartlarda öğrenciye yetiştirmek zorunda bırakıldığımızı anlatamam. Yani onu bir baba olarak yaşadığım acıyı bir ben biliyorum. Şimdi öğrencilerden bahsediyoruz. Yurtta yemekler yenmez durumda. Öğrenciler hep dışarıdan yiyorlar, o da bir maliyet emekli için. Öğrencilerin ulaşım, barınma, eğitim, onların vermiş olduğu demokratik üniversite mücadelesi bir yanda, emekliler bir yanda. Ülkemiz başlı başına bir mücadele topluluğu oldu.” sözleriyle anlattı.

Gürer: Çiftçilerin destek bekleyişi devam ediyor  Haber

Gürer: Çiftçilerin destek bekleyişi devam ediyor 

CHP Niğde Milletvekili ve TBMM Tarım Orman Köyişleri Komisyon Üyesi Ömer Fethi Gürer, Çiftçilerin başta Ayçiçek olmak üzere 2023 yılı ürün desteklerinin halen ödenmediğini söyledi. Gürer, “Buğday taban fiyatı bazı bölgelerde hasat bitiyor olmasına rağmen daha açıklanmadı. Her yıl başında belirlenen şeker pancarı avans fiyatı halen belli değil, yaş çay üreticisi taban fiyatla hüsrana uğradı “ dedi.  CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer şeker pancarı avans fiyatının bir an önce açıklanması gerektiğini belirterek, “Şu anda şeker pancarı ekimi tamamlanmış olmasına rağmen, her yıl ekimden önce açıklanan avans fiyatı, kooperatif, birlik, fabrika ya da Türkşeker tarafından açıklanmaması kaygı vericidir. Geçtiğimiz dönemlerde ekim yapan üreticiler buğdaydan, ayçiçeğinden, mısırdan umduğunu bulamayınca, şeker pancarının sözleşmeli tarım olması nedeniyle şeker pancarı ekimine yönelmiştir. Bitkisel üretim tahmininde bu yıl şeker pancarı üretiminde %2,1 oranında gerileme beklenmesine rağmen, yine de üreticiler şeker pancarı ekimini gerçekleştirmiştir. Bir an önce avansların açıklanması gerekmektedir. 20 Eylül'de kampanya başlayıp yıl sonuna kadar devam etmekte, daha sonra da  bir yıl sonrasının Mart ayına kadar ödemeler gerçekleşmektedir. Şeker pancarı üreticilerinin bu taleplerini Tarım ve Orman Bakanı'nın duymasını temenni ediyorum. GÜRER: GEÇEN YILA AİT DESTEK ÖDEMELERİ HALEN YATIRILMADI Geçen yıla ait buğday ve ayçiçeği destek ödemelerini halen hesaplara yatmadığını belirten CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, “Geçtiğimiz yıl bazı bölgelerde buğdayda ve ayçiçeğinde desteklemeler de şu ana kadar verilmemiştir. Bu da çiftçiler tarafından bizlere sürekli iletilmekte, desteklemelerin bir an önce hesaplara yatması beklenmektedir. Bir yıl önce verilen destekler, bilindiği gibi enflasyon karşısında erimiş durumdadır.” şeklinde konuştu. GÜRER: YAŞ ÇAY ALIM FİYATI 25 TL OLARAK REVİZE EDİLMELİ Yaş çay alım fiyatının 17 lira ve 2 lira destek şeklinde açıklandığını ve desteğin bir yıl sonra verileceği düşünüldüğünde enflasyon karşısında bu desteğin herhangi bir getirisinin olmayacağını belirten Gürer, “Fiyatı 17 lira olan yaş çaya verilen 2 lira destek, 1 yıl sonra alınacak bir destek olduğu için çay üreticisinin de bu konudaki tepkisi vardır. En düşük çay taban fiyatı 25 lira olmalıdır.” dedi. GÜRER: BUĞDAY ÜRETİCİSİ TÜCCARA MAHKUM EDİLİYOR CHP’li Gürer, “Buğday ile ilgili şu ana kadar bir taban fiyat açıklanmamıştır. Geçtiğimiz yıl hasat öncesi taban fiyat açıklanmıştı. Çiftçi bu konuda kaygılı bir bekleyiş içindedir. Toprak Mahsulleri Ofisi ve tüccar açığa alım yapmaktadır. Fiyatını bilmeden ürününü götürüp üretici tüccara ya da TMO'ya taahhütname karşılığında teslim etmektedir. Bu yöntemle de çiftçi tüccara mahkûm edilmektedir. Bu aşamada da desteklemelerin ödenmesi, taban fiyatın buğdayda, avans fiyatının ise pancarda açıklanması ve ayçiçeği çiftçisinin de desteğinin bir an önce verilmesi ihtiyaçtır. Ayçiçeği gibi Türkiye'de açığı olan bir ürünün desteğinin bir yıl geçmesine rağmen verilmemesi, üreticiye 'Sen bu ürünü ekme, biz ithal edelim' anlayışından başka bir düşünce değildir.” dedi.

CHP'li Gürer, mevsimlik tarım işçilerinin sorunları için meclis araştırması talep etti Haber

CHP'li Gürer, mevsimlik tarım işçilerinin sorunları için meclis araştırması talep etti

CHP Niğde Milletvekili ve TBMM Tarım, Orman ve Köy işleri Komisyon Üyesi Ömer Fethi Gürer tarım işçileri ile ilgili çıkan genelgelere rağmen alanda sorunlar değişmediği belirterek Meclis araştırması ile durum tespiti yapılmasını istedi. CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer “Ülkemiz geniş bir coğrafi alana yayılmış olup, çeşitli iklim tiplerine ev sahipliği yapmaktadır. Bu coğrafi çeşitlilik, tarım açısından çeşitli avantajlar sunmaktadır. Farklı iklim bölgelerinde yetişen tarımsal ürünlerin çeşitliliği, ülkenin tarımsal potansiyelini artırmaktadır. Farklı mevsimlerde, ülkemizin çeşitli illerinde farklı tarımsal ürünlerin yetiştirilmesiyle, bu ürünlerin üretim sürecinde yer alan mevsimlik tarım işçileri önemli bir rol oynamaktadır. ​Bu işçiler, genellikle ekim, sulama, yetiştirme ve hasat gibi tarımsal üretimin farklı evrelerinde çalışarak tarımsal üretimin sağlıklı ve verimli bir şekilde yürütülmesine katkı sağlarlar. Ekim döneminde tohumları eken, sulama sistemlerini işleten veya bitkileri yetiştiren bu işçiler, hasat zamanı geldiğinde ürünleri toplarlar ve işlenmeye hazır hale getirirler. Bu bağlamda, mevsimlik tarım işçileri, tarım sektörünün vazgeçilmez unsurlarından biri olarak değerlendirilmelidir.” dedi. İŞ SAĞLIĞI BAKIMINDAN EN ZOR İŞ TARIM İŞÇİLİĞİ CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, “Tarım sektörünün sürekliliği, tarımsal üretimin sürdürülebilirliği ile doğrudan ilişkilidir; bu da tarımla meşgul olan bireylerin varlığına dayanır. Bu noktada da mevsimlik tarım işçilerinin önemi ortaya çıkmaktadır. Tarım sektörü için bu denli öneme sahip olan mevsimlik tarım işçileri, düşük ücret, iş sağlığı ve güvenliği, konaklama ve barınma, eğitim ve sağlık hizmetlerine ulaşım zorluğu ve çocuk işçilik gibi çok sayıda sorunla karşı karşıya kalmaktadırlar. ​Ayrıca mevsimlik tarım işçisi olarak çalışanların iş sağlığı ve güvenliği konuları ciddi bir endişe kaynağıdır. Çalışma koşulları ve barınma şartları mevsimlik tarım işçilerinin iş sağlığı ve güvenliğini etkileyen önemli faktörlerdir. Genellikle yetersiz barınma koşullarında yaşamak zorunda kalan işçiler, hijyenik olmayan ortamlarda bulunmaktadırlar. Ayrıca, işverenlerin sağladığı çalışma alanlarında güvenliğin yetersiz olması, kazaların ve yaralanmaların daha sık meydana gelmesine neden olmaktadır. ​Sağlık hizmetlerine erişimdeki zorluklar, mevsimlik tarım işçilerinin sağlık sorunlarının göz ardı edilmesine ve tedavi edilmemesine neden olabilir; çünkü bu işçilerin birçoğu sıklıkla uzak bölgelerde çalışırken, sağlık hizmetlerine ulaşmaları için uzun mesafeler kat etmeleri gerekebilir ve bu durum ulaşım maliyetleri ve düşük gelir seviyeleri nedeniyle çoğu için zorluk yaratır. Eğitim hizmetlerine erişimdeki zorluklar da mevsimlik tarım işçilerinin çocuklarını olumsuz etkilemektedir. Çünkü bu işçilerin çocukları genellikle sıklıkla göç ettikleri için, düzenli bir eğitim almakta güçlük çekebilirler ve tarım sezonu boyunca çalışan ailelerin çocukları, eğitimden uzak kalmak zorunda kalabilirler, bu da onların akademik gelişimini olumsuz etkileyebilir ve göçmen işçi ailelerinin dil ve kültürel engelleriyle karşılaşması da çocukların eğitim hizmetlerine erişimini zorlaştırabilir.” dedi TARIM İŞÇİLERİNİN ÇOCUKLARI CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, “Mevsimlik tarım işçilerinin çocukları, genellikle ailelerinin tarım işlerine yardımcı olmak için erken yaşlarda çalışmaya başlarlar. Bu çocuklar, çoğu zaman ağır ve tehlikeli işlerde çalıştırılmakta, kimyasal maddelerle temas etmekte veya ağır makinelerle çalışmaktadırlar. Bunun yanı sıra, uzun çalışma saatleri ve yetersiz barınma koşulları da çocukların sağlığı ve güvenliği üzerinde olumsuz etkiler bırakır. Mevsimlik tarım işçilerinin çocuk işçiliği sorunu, acil çözüm gerektiren bir insan hakları ihlalidir. Bu sorunları çözmek için acil eylemler gerekmektedir. Bu sebeple mevsimlik tarım işçilerinin yaşadığı sorunların kapsamlı şekilde araştırılması ve bu sorunlara çözüm üretilmesi adına Anayasa’nın 98. ve İçtüzüğün 104. ve 105. maddeleri gereğince Meclis Araştırması açılması için gereğini arz ve teklif ederiz.” şeklinde konuştu.

Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
logo
İLKHABER-Gazetesi En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.