TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
SON DAKİKA
Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Mossad

İLKHABER-Gazetesi - Mossad haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Mossad haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

İstanbul'da MOSSAD'a casusluk iddiasıyla 20 sanığa hapis cezası istemi Haber

İstanbul'da MOSSAD'a casusluk iddiasıyla 20 sanığa hapis cezası istemi

İsrail istihbaratının hedef aldığı Filistin vatandaşı ve Hamas bağlantılı kişilerin adresleri ve görüntüleri dahil olmak üzere ele geçirdikleri gizli bilgileri İÇOM ile paylaştıkları iddia edilen 20 sanık hakkında, hapis cezası istemiyle dava açıldı. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, 16'sı tutuklu 20 sanığın, Türkiye'de ikamet eden yabancı uyruklulara yönelik İsrail Dış İstihbarat Servisi MOSSAD adına "uluslararası casusluk" faaliyeti yaptıkları belirtildi. İddianamede, MOSSAD'ın birimi İsrail İstihbarat Servisi Çevrimiçi Operasyon Merkezi'nin (İÇOM), hedefindeki kişilerin bilgilerini ele geçirebilmek için sanıklarla haberleşme uygulamaları ile sosyal medya hesapları üzerinden iş ilanları vererek temas sağladığı, sonrasında da kendilerine ait 7 farklı numarayla sanıklarla iletişime geçtiği kaydedildi. İstanbul'da casusluk davası Sanıklarla kesinlikle görüntülü veya sesli arama yapılmadığı belirtilen iddianamede, İsrail istihbarat biriminin, uzaktan kaynak temini ve sahadaki hedeflerine yönelik araştırma, keşif, fotoğraf, video doküman, takip, darp, yaralama, soygun, adam kaçırma gibi taktik bazda işler yapmayı amaçlayarak sanıklardan yararlandığı aktarıldı. İddianamede, sanıkların, İsrail istihbaratının hedef aldığı Filistin vatandaşı ve Hamas bağlantılı kişilerin adresleri ve görüntüleri dahil olmak üzere gizli bilgilerini ele geçirdikleri, sonrasında da bunları İsrail istihbarat görevlileri ile paylaştıkları belirtildi. Sanıkların yaptıkları işler karşılığında İsrail istihbaratından özellikle terör örgütleri tarafından kullanılan "havale", "kripto para" ve "Western Union" sistemi üzerinden para aldıkları da iddianamede yer aldı. Özellikle İsrail'in hedefindeki kişilerin toplu olarak bulundukları ve yaşadıkları yerlerin tespit edilmeye çalışıldığı belirtilen iddianamede, "Dolayısıyla bir sonraki aşamada bu şahısların infaz edilmesi ve kaçırılması da dahil farklı eylemlerin gerçekleşebileceği değerlendirilmektedir. Ayrıca dosya kapsamında yer alan MASAK raporları da incelendiğinde şüphelilerin bu faaliyetleri kapsamında menfaat temin ettikleri ve suç karşılığında da kazanç sağladıkları da aşikardır." ifadeleri kullanıldı. Sanıkların savunmaları ve iddiaları İddianamede, sanıkların İÇOM'a ait numaralarla yaptığı görüşmelere, telefonlarında yer alan görsellere ve para dekontlarına yer verildi. İÇOM'a ait hatlar ile keşif, video ve fotoğraf çalışmalarına dair görüşmeler yaptığı belirlenen sanıklardan Amal Sallamı Ep Sıala'nın savcılık ifadesi de iddianamede yer aldı. Buna göre, kendisini Mustafa olarak tanıtan ve Almanya'da olduğunu belirten bir kişiyle tanıştığını anlatan Sıala, kendisine bazı işler verip karşılığında para ödeyeceğini söylediği bu kişiye bir test videosu hazırlayıp gönderdiğini kaydetti. MOSSAD’ın casusluk faaliyeti İşe kabul edildiğini fakat sonrasında bu kişiyle bağlantısının kesildiğini, Samir Ferat isimli kişiyle irtibat kurduğunu belirten Sıala, Ferat'ın Süleymaniye Camisi'nin iç ve dış kısımlarının videosu ile Başakşehir'de bulunan bir sitenin fotoğraflarını istediğini, kendisi hasta olduğu için video ve fotoğrafları eşinin gönderdiğini, karşılığında da yaklaşık 450 dolar aldığını dile getirdi. Sıala, kendisinden istenilmesi üzerine iki GSM şirketinden hangisinin daha iyi hizmet verdiğine ilişkin rapor hazırlayarak gönderdiğini ifade ederek, dönem dönem verilen görevleri yaparak para aldığını anlattı. MOSSAD'ın ne olduğunu bilmediğini öne süren Sıala, kendisinden istenilen fotoğraf ve videoları, para kazanmak amacıyla çekip gönderdiğini söyledi. Telefonunda ele geçirilen fotoğrafları casusluk amacıyla göndermediğini iddia eden sanık Sıala, "Samir'in casusluk faaliyeti kapsamında benden bu videoları istediğini düşünmüyorum, tamamen kendi şirketi için müşterilerine Türkiye'yi daha cazip hale getirmek amacıyla bu tarz bir talepte bulunduğunu düşünüyorum." beyanında bulundu. Sıala, Beylikdüzü'nde tanıştığı Ali isimli arkadaşının kendisine "Bir dükkana kahve almak için girdiğinde yanına gelen Abu Sajced isimli kişiyle Arapça konuştuklarını, bu kişinin yüklü miktarda kuru gıda işine girip Orta Doğu'ya mal yollayabileceklerini, bunun içinde çok para lazım olduğunu" söylediğini belirterek, "Ben de telefonun kayıt kısmını açarak konuşmayı kaydettim. Ali, bana Abu Sajced isimli şahsın MOSSAD'a çalıştığını söyledi." ifadelerini kullandı. Sağlık destek personelinin rolü İddianamede, tutuksuz sanık Hazem Mounır Amın Elgayyar'ın sağlık destek personeli olarak Fatih Sağlık Müdürlüğünde çalıştığı, özellikle son dönemde Filistin'den getirilen yaralı ve yardıma muhtaç kişilerle ilgilendiği belirtilerek, sanığın bu kişilerle ilgili topladığı bilgileri İsrail istihbaratına paylaştığı kaydedildi. İddianamede, sanıklar Abdalla Akkad, Abdelrahman Ahmed Mahmoud Ahmed Elsobky, Abdurrahman Gabbeş, Adı Alfunekh, Ahmed M. A. Alostaz, Ahmet Furkan Alalmış, Amal Sallamı Ep Sıala, Cemile Türk, Halid Heney, Hazem Mounır Amın Elgayyar, Hazım Abdelradı, Khalel Ibrahım Younus Basheer, Kadir Aydın, Luey Mektebi, Mahmud İzzettin, Mohamad Ahmad, Morched Sıala, Muhammed Bilik, Muhammed Ali Veys ve Muhammed Nur Derviş'in, "zincirleme şekilde siyasal veya askeri casusluk" suçundan 18 yıl 9'ar aydan 45'şer yıla kadar hapisle cezalandırılmaları talep edildi. İstanbul 26. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilen iddianame kapsamında sanıklar, kasımda Marmara Cezaevi'nin karşısındaki duruşma salonunda hakim karşısına çıkacak.

MOSSAD’ın Türkiye’deki para ağını yönettiği belirlenen Liridon Rexhepi tutuklandı Haber

MOSSAD’ın Türkiye’deki para ağını yönettiği belirlenen Liridon Rexhepi tutuklandı

MİT'in çalışmalarıyla MOSSAD’ın Türkiye’deki para ağını yönettiği belirlenen ve İstanbul Emniyet Müdürlüğü TEM Şubesince gözaltına alınan Liridon Rexhepi tutuklandı. Güvenlik kaynaklarından edinilen bilgiye göre, Rexhepi'nin MOSSAD'ın Türkiye'deki para ağını yönettiği tespit edildi. İsrail İstihbarat Servisi'nin talimatı ile dron çekimi yapan ve Filistinli siyasiler aleyhinde psikolojik harekat faaliyeti yürüttüğü belirlenen Rexhepi'nin Suriye sahasına yönelik bilgi derleyen Türkiye'deki saha elemanlarına para aktardığı öğrenildi. Rexhepi'nin hesaplarındaki şüpheli hareketler başta olmak üzere tüm hareketleri takip altına alınan ve Türkiye'deki saha elemanlarına Western Union üzerinden çok sayıda para transferi gerçekleştirdiği MİT tarafından belirlenen Rexhepi'nin faaliyetleri, Türkiye'ye 25 Ağustos'ta giriş yaptığı andan itibaren izlenmeye başlandı. MİT'in İstanbul Emniyet Müdürlüğü TEM Şubesi ile koordineli çalışmaları sonucu Rexhepi, 30 Ağustos'ta gözaltına alındı. Emniyetteki ifadesinde para transferlerini yaptığını kabul eden Rexhepi, çıkarıldığı hakimlikçe tutuklandı. MOSSAD'ın para ağı deşifre edildi MİT'in yürüttüğü operasyonlar sonucu, MOSSAD’ın, Türkiye'deki sahadaki elamanlarına para aktarımını başta Kosova olmak üzere Doğu Avrupa ülkelerinden sağladığı tespit edildi. Yapılan para takibi sonucu Türkiye'deki saha elemanlarının, Kosova üzerinden gelen paraları Western Union ve kripto para yöntemiyle Suriye'deki alt kaynaklara aktarıldığı öğrenildi.

Mossad’a bilgi sızdıran hücreye ilişkin çarpıcı detaylar Haber

Mossad’a bilgi sızdıran hücreye ilişkin çarpıcı detaylar

İsrail dış istihbarat servisi Mossad’a bilgi sattıkları iddiasıyla aranan ve uluslararası casusluk faaliyetleri nedeniyle Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) tarafından çökertilen hücreye ilişkin çarpıcı detaylara ulaşıldı. Hücrenin başındaki kilit isim özel dedektiflik şirketi sahibi Ahmt E.T. ile eşi Benan T.’nin İsrail gizli servis elemanları ile Avusturya, İsviçre ve Almanya’da görüşme gerçekleştirdikleri saptanırken, faillerin hedef kişilere ait sırlara ulaşıp ulaşmadıkları henüz bilinmiyor. Alınan bilgilere göre, MİT ve İstanbul Emniyeti İstihbarat Şube ile Terörle Mücadele ekipleri, edindikleri bilgileri İsrail dış istihbarat servisi Mossad’a sızdırdıkları iddiasıyla aranan 8 kişilik ajan ağını deşifre etmişti. Yapılan çalışmalar sonunda geçtiğimiz günlerde operasyonun düğmesine basan güvenlik ve istihbarat birimleri, Mossad’a bilgi sattıkları iddiasıyla aranan ve uluslararası casusluk faaliyetleri tespit edilen özel dedektiflik şirketi sahibi Ahmet. E.T. ile eşi Benan T.’nin başını çektiği hücrenin 8 üyesi yakalanmıştı. Casusluk operasyonuna ilişkin yürütülen soruşturmada çarpıcı detaylara ulaşıldı. MİT tarafından yürütülen çalışmalar neticesinde özel dedektif Ahmet E.T. ve eşi Benan T.’nin 2011-2020 yılları arasında İsrail gizli servisi ile bağlantılı olduğu tespit edildi. Bunun üzerine karı-kocanın başını çektiği dedektiflik şebekesinin çökertilmesi amacıyla çalışma başlatıldı. Casus ağında Mossad’la doğrudan temasa geçen ve İsrail gizli servis elemanları ile Avusturya, İsviçre ve Almanya’da kritik düzeyde görüşmeler gerçekleştirdikleri saptanan Ahmet E.T.’nin, bu teması “Jorg Neubach” ve “Gavin Alto” kod isimlerini kullanan Mossad ajanları ile Avusturya’nın başkenti Viyana’da, İsviçre’nin Zürih kenti ile Almanya’nın Münih, Frankfurt ve Berlin kentlerinde yüz yüze görüşmeler gerçekleştirdiği tespit edildi. Bütün görüşme ve telefon trafiği MİT unsurlarınca kayıt altına alındı. Ahmet E.T.’nin, Mossad ajanları ile iletişimini gizli haberleşme yöntemleri ile sürdürdüğü öğrenilirken, Avusturya, İsviçre ve Almanya’da yaptığı söz konusu görüşmeler sırasında para aldığı saptandı. İsrail dış istihbarat servisi Mossad memurlarından aldığı talimatlar doğrultusunda Türkiye, Gürcistan, Almanya ve Ortadoğu ülkelerinde araştırma, keşif ve takip faaliyetlerinde bulunduğu kaydedilen Ahmet E.T. ve eşi Benan T.’nin, ayrıca Mossad’ın operasyonlarında kullanılmak üzere Ortadoğu ülkelerinden ticari taksi, kamyon ve tırlara ait resmi belgeler temin ettiği kaydedildi. Bilgi karşılığında yüklü miktarda para almışlar Mossad’ın yönlendirmesiyle gizli haberleşme uygulamaları kullanan Ahmet E.T., kendisi ile temas kuran ve Avusturya’da yaşadığını belirten Mossad ajanı “Jorg Neubach”ın Almanca bilmemesi üzerine ilk aşamada durumdan şüphelendi. Neubach’ın, Viyana, Zürih, Berlin veya Atina’da buluşabileceğini belirtmekle birlikte İstanbul’a gelemeyeceğini söylemesi ise şüpheyi artıran diğer bir husus oldu. Şüpheli Ahmet E. T., bu şüphelerden hareketle Viyana’da yaptığı ilk görüşmede Türkiye’den almış olduğu Mossad ile ilgili bir kitabı da beraberinde götürerek Jorg Neubach’a Mossad ajanı olup olmadığını sordu. Jorg Neubach ise bu soruyu gülerek geçiştirip, cevap vermekten kaçındı. Casus ağındaki kilit isim Ahmet E.T., görev aldığı kişilerin Mossad ajanı olduğunu bilmesine karşın yaklaşık 9 yıl boyunca çalışmaya devam etti. Yaptığı işler karşılığında yüklü miktarda kazanç elde ettiği saptandı. Karı-koca ajanlar, İsrail dış istihbarat servisi Mossad tarafından verilen talimatları karşılayabilmek amacıyla 9 kişiden oluşan bir casusluk şebekesi oluşturdu. Casusluk faaliyetini itiraf ettiler MİT ve İstanbul Emniyet Müdürlüğü İstihbarat Şube ile TEM ekipleri tarafından yürütülen ortak operasyon neticesinde Ahmet E.T. ile eşi Benan T. ve şebeke üyeleri önceki gün gözaltına alındı. Casusluk şebekesine mensup şüpheliler, TEM Şubede sorguya alındı. Zanlıların, haklarındaki iddiaları kabul ettiği aktarıldı. Yapılan sorgulamanın ardından mahkemeye çıkarılan casus ağındaki şüphelilerin Ahmet E.T. ve eşi Benan T. tutuklanarak cezaevine gönderildi. “Köztebek-3” adı verilen operasyonda yakalanan diğer 6 şüphelinin ise adli kontrol şartı ile salıverildiği aktarıldı. Hedef kişilere ait sırlara ulaşıp ulaşmadıkları inceleniyor Mossad’ın yönlendirmesiyle hedef kişilere ait belge ve bilgi sızdıran hücrenin, resmi kayıtlara yansımaması için ödemeleri elden ya da dolaylı yoldan aldıkları anlaşıldı. Hücrenin, hedef kişilere ait sırlara ulaşıp ulaşmadıkları henüz bilinmezken, casus ağının Mossad’a bilgi sızdırmanın yanında başka faaliyette bulunup bulunmadıkları araştırılıyor. MİT İsrail istihbarat servisi Mossad adına casusluk yapan Ahmet E.T. ve eşi Benan T.’nin de aralarında olduğu 8 kişiyi deşifre etmiş, ajan ağıyla ilgili bilgiler tek tek tespit edip 3 Nisan’da operasyon için düğmeye basmıştı. Düzenlenen operasyonla karı-koca ile birlikte 8 kişi yakalanmıştı. İsrail dış istihbarat servisi Mossad’a bilgi sattıkları iddiasıyla aranan ve uluslararası casusluk faaliyetleri nedeniyle yakalanan şüphelinin hedef kişilere ait sırlara ulaşıp ulaşmadıkları araştırılıyor.

MOSSAD’a bilgi sızdıran hücrede FETÖ izi: FETÖ üyesi hangi sırları MOSSAD’a aktardı? Haber

MOSSAD’a bilgi sızdıran hücrede FETÖ izi: FETÖ üyesi hangi sırları MOSSAD’a aktardı?

Alınan bilgilere göre, MİT ve İstanbul Emniyeti İstihbarat Şube ile Terörle Mücadele ekipleri, edindikleri bilgileri İsrail dış istihbarat servisi MOSSAD’a sızdırdıkları iddiasıyla aranan 8 kişilik ajan ağını deşifre etti. Yapılan çalışmalar sonunda bu sabah operasyonun düğmesine basıldı. MOSSAD’a bilgi sattıkları iddiasıyla aranan ve uluslararası casusluk faaliyetleri tespit edilen 8 kişiden 7’si yakalanarak gözaltına alındı. Bir şüphelinin firar olduğu öğrenilirken, operasyona ilişkin çarpıcı detaylara ulaşıldı. FETÖ üyesi hangi sırları MOSSAD’a aktardı Şüpheliler arasında bulunan ve hücrenin tepesindeki isim; eski emniyet amiri Hamza Turhan Ayberk, Tehdit, taciz ve takip eylemlerinde de bulunduğu öğrenilen Ayberk’in kurduğu ekipte FETÖ/PDY üyesi kilit bir isim de bulunuyor. Hücrenin başındaki eski Emniyet Amiri Hamza Turhan Ayberk’ten sonra en kilit isim olarak öne çıkan FETÖ/PDY üyesi ihraç polis, MİT ve emniyet İstihbaratın düzenlediği operasyonda 4 buçuk kilo kokain ve uyuşturucu ticaretinde kullanılan hassas terazi ile birlikte yakalandı. Yakalanan hücredeki isimlerden Mehmet Yetimova’nın ise İstanbul Vergi Dairesi’nde görevli memur olduğu tespit edildi. Para karşılığı MOSSAD’a bilgi sızdırmakla suçlanan uluslararası casusluk şebekesinin içinde yine cinsel istismar suçundan hakkında soruşturma açılan ve bu nedenle emniyet teşkilatından ihraç edilen Özkan Şahin de bulunuyor. Emekli polis memuru Ercan Kama’nın yanısıra polislikten istifa ettiği öğrenilen Ömer Burak Gezer, özel güvenlik görevlisi Funda Kadayıfçıoğlu ile rüşvet suçundan emniyet teşkilatından atılan Hakan Kabaca, söz konusu casusluk faaliyetlerinde bulunan kişiler olduğu kaydedildi. Eğitim MOSSAD ajanları tarafından Belgrad’da verildi Sosyal medya platformlarında İsrail saldırılarına karşı Filistin lehine paylaşımlarda bulunduğu ortaya çıkan hücrenin başındaki Hamza Turhan Ayberk’in, Tel Aviv’de bulunan MOSSAD karargahındaki “Victoria" kod adlı İsrail ajanıyla teması kuran kişi olduğu aktarıldı. Ayberk’in, Victoria kod adlı MOSSAD ajanı tarafından yönlendirildiği anlaşıldı. Özel dedektiflik yaptığı belirtilen Hamza Turhan Ayberk'in, para karşılığında İsrail istihbaratına Filistinli kişi ve kuruluşlarla ilgili bilgi sızdırdığı belgelenirken, Ayberk'in, aldığı talimatlar üzerine Türkiye'de yaşayan Ortadoğu kökenli başka kişi ve şirketler hakkında da bilgi derlediği öğrenildi. Sırbistan’ın başkenti Belgrad'da 2019'da, MOSSAD'dan eğitim aldığı öğrenilen Ayberk’in, İsrail gizli servisi tarafından önce “yem” diye tabir edilen basit işlerde kullanıldığı kaydedildi. Hamza Turhan Ayberk’in, MOSSAD’ın yönlendirmesiyle gizli haberleşme uygulamaları kullanırken, resmi kayıtlara yansımaması için ödemeleri ise kripto para cinsinden aldığı belirlendi. İsrail’e çalışan hücrenin, hedef kişilere ait sırlara ulaşıp ulaşmadıkları henüz bilinmiyor MOSSAD’a bilgi sızdırmanın yanı sıra tehdit ve takip eylemlerinde de bulunan Ayberk'in, hedefindeki kişilerin araçlarına yerleştirdiği takip cihazıyla konumlarını anlık olarak MOSSAD'a aktardığı, bu kişileri taciz ettiği ve zaman zaman tehditlerde bulunduğu öğrenildi. MİT İsrail istihbarat servisi MOSSAD adına casusluk yapan 8 kişiyi deşifre etmiş, ajan ağıyla ilgili bilgiler tek tek tespit edip bu sabah operasyon için düğmeye basılmıştı. Düzenlenen operasyonla 8 kişiden 7’si yakalandı. İsrail dış istihbarat servisi MOSSAD’a bilgi sattıkları iddiasıyla aranan ve uluslararası casusluk faaliyetleri nedeniyle yakalanan 7 şüphelinin hedef kişilere ait sırlara ulaşıp ulaşmadıkları henüz bilinmiyor.

MİT ve İstanbul Emniyeti ortak operasyonuyla MOSSAD'a bilgi satan 7 kişi gözaltına alındı  Haber

MİT ve İstanbul Emniyeti ortak operasyonuyla MOSSAD'a bilgi satan 7 kişi gözaltına alındı 

MİT, yaptığı çalışmalar çerçevesinde, özel dedektif Ayberk’in para karşılığı MOSSAD’a bilgi sızdırdığını belirledi. Ayberk’in, aldığı talimatlar üzerine Türkiye’deki Orta Doğulu şahıs ve şirketler hakkında bilgi derlediği tespit edildi.Gözaltına alınan kişilerden birinin televizyonlarda sabah programlarına katılan ve eski bir kamu personeli olan Hamza Turhan Ayberk olduğu tespit edildi. Eski bir kamu görevlisi olan ve özel dedektiflik yapan Ayberk’in, MOSSAD’a bilgi temin etmek için aralarında kamu görevlilerinin de bulunduğu şahıslardan ekip kurduğu belirlendi. MOSSAD tarafından Belgrad’da eğitildi MOSSAD’ın Victoria kod adlı ajanı aracılığı ile özel dedektif Hamza Turhan Ayberk ile temasa geçtiği tespit edildi. Ayberk, İsrail Gizli Servisi tarafından önce basit işlerde kullanıldı. 2019’da yılında Belgrad’da Ayberk’e yapılacak işlerle ilgili MOSSAD tarafından eğitim verildi. Ayberk, MOSSAD’ın yönlendirmesiyle gizli haberleşme uygulamaları kullandı. Resmi kayıtlara yansımaması için ödemeleri kripto para üzerinden aldı. Tehdit ve takip de yaptı Özel dedektif Hamza Turhan Ayberk, bilgi sızdırmanın yanı sıra tehdit ve takip faaliyetlerinde de bulundu. Hedefindeki kişilerin araçlarına takip cihazı yerleştirdiği ve konumlarını anlık olarak MOSSAD’a aktardığı tespit edildi. Takip ettiği kişileri taciz ettiği, zaman zaman tehditlerde bulunduğu öğrenildi.

Bakan Koca: Haber

Bakan Koca: "(MOSSAD ajanı) Doktor olduğu iddia edilen yabancı uyruklu şahıs temizlik görevlisidir"

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, sosyal medya hesabından MOSSAD ajanlarına yönelik operasyonda şüpheliler arasında 'doktor' da olduğu iddialarına ilişkin açıklamalarda bulundu. MOSSAD ajanlarına karşı gerçekleştirilen MİT operasyonundan milletçe gurur duyduklarını ifade eden Koca, "Yabancı uyruklu 15 şahıs tutuklandı, 12 şahıs adli kontrol ve yurtdışına çıkma yasağıyla serbest bırakıldı, 7 şahıs sınır dışı edildi. İstihbarat teşkilatımızın başarısıyla gurur duyarken, milli bir meselede bile fırsat kollayan bazı kişilerin Sağlık Bakanlığımızı hedef alan yalanına cevap vermek zorunda kaldık. Operasyon kapsamındaki şahıslar arasında iddia edildiği gibi yabancı uyruklu doktor yoktur. Eğer olsaydı, iddia sahipleri kendilerince sonuçlar çıkaracaklardı. Gerçek, olmasını istedikleri gibi değil" ifadelerini kullandı. "Doktor olduğu iddia edilen yabancı uyruklu şahıs temizlik görevlisidir" Doktor olduğu iddia edilen yabancı uyruklu şahsın temizlik görevlisi olduğunu kaydeden Koca, "Operasyon sonucu çıkarıldığı adli mercilerce adli kontrol ve yurt dışına çıkma yasağı ile serbest bırakılmıştır. Mısır uyrukludur. Avrupa Birliği ile ortak yürütülen Göçmen Sağlığı Merkezleri Projesi kapsamında 2019’da işe alınmıştır. İşe alımı öncesinde Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından yapılan güvenlik soruşturmasında olumsuz bulgu tespit edilmemiştir. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca kendisine 31 Ocak'a kadar çalışma izni verilmiştir. Temizlik görevlisi şahıs bugüne dek hiçbir sağlık hizmetine dahil olmamıştır" dedi. Bakan Koca, şahsın doktor olduğu iddiasının ortaya atılmasının fırsat değerlendirme girişimi olduğunu belirterek, "İddia sahipleri, yabancı uyruklu (Suriyeli) doktorların 'güvenlik soruşturması yapılmadan, hiçbir sınava tabi tutulmadan, diploma ve vatandaşlık aldıklarını' defalarca tekrarladılar. Defalarca tekrarladıkları sözlere artık inanıyor olabilirler. Onların kendi sözlerine inanıyor olması somut gerçeği değiştirmez. Bu sözlere karşı yeniden açıklama gerekmez" ifadelerine yer verdi. Göçmen Sağlığı Merkezleri hakkında bilgi veren Koca, geçici koruma altında olan sığınmacılara sağlık hizmetlerinin AB ile ortak yürütülen proje çerçevesinde Göçmen Sağlığı Merkezlerinde verildiğini kaydetti. Ayrıca Koca, bu merkezlerde sadece koruma altındaki yabancılara hizmet verildiğini vurguladı. Koca, Göçmen Sağlığı Merkezlerinde tüm kurumlarda olduğu gibi yabancılara çalışma izninin ise Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının Uluslararası İş Gücü Genel Müdürlüğü tarafından verildiğini ve gerekli güvenlik soruşturmalarının yapıldığına dikkati çekti. Bakan Koca, çalışma izni verilmemiş yabancı uyrukluların Göçmen Sağlığı Merkezlerinde istihdam edilemediğinin altını çizdi. "Alışkanlık haline gelen yalanlarsa kişilerin kendi şahsiyetlerine suikastıdır" Bakan Koca, şöyle devam etti: "Güvenlik soruşturması yapılmadan, hiçbir sınava tabi tutulmadan, diploma ve vatandaşlık alan' doktor diye bahsedilen temizlik görevlisinin de bir anlamda 'sahte doktor' haline getirildiği, böyle olması durumunda siyasi rant vaat eden iddia, şu yönüyle de şaşırtıcıdır; 'Ajan olduğu tespit edilen şahıs İstanbul’da, Gazzeli hastaların tedavi edildiği bir Göçmen Sağlığı Merkezinde çalışıyormuş.' Gazzeli hastaların bu gibi yerlerde değil, Ankara’daki büyük hastanelerde tedavi edildiği herkesçe biliniyor. Zaman kaybından ibaret gündemlere yol açanlar unutmasın: Milli İstihbarat Teşkilatı'nın gurur verici başarısını başka konularla ilişkilendirerek yalan ve iftiraya sarılanların ayıbı kısa sürede ortaya çıkmıştır. Alışkanlık haline gelen yalanlarsa kişilerin kendi şahsiyetlerine suikastıdır."

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.