TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
SON DAKİKA
Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Mimar Sinan

İLKHABER-Gazetesi - Mimar Sinan haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Mimar Sinan haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Hatay’da Mimar Sinan’ın inşa ettiği 450 yıllık camide yankılanan ney ezgisi mest ediyor Haber

Hatay’da Mimar Sinan’ın inşa ettiği 450 yıllık camide yankılanan ney ezgisi mest ediyor

Hatay'da Mimar Sinan tarafından inşa edilen 450 yıllık tarihi 2. Selim Camisi'nin imamı ve çocuk cemaati tarafından üflenen ney ezgisi mest ediyor. İmam İbrahim Gülcü'nün merak sararak başladığı ney üflemesi, 5 yıl içerisinde cami cemaatinden de ilgi gördü. Payas ilçesinde 1574 yılında Mimar Sinan tarafından inşa edilen Sokullu Mehmet Paşa Külliyesi içerisindeki 2. Selim Camii'nde 450 yıldır vatandaşlar ibadet etmeye devam ediyor. Tarihi görünümü ve geçmişe ışık tutan yapısıyla mest eden camide bu günlerde ney ezgisi yankılanıyor. Cami imamı 37 yaşındaki imam hatip İbrahim Gülcü, 10 yıldır da hevesle ney üflüyor. Neye olan ilgisi dolayısıyla kendini geliştiren imam Gülcü, yaklaşık 5 yıldır da kendi neyini üretmeye başladı. Camiye gelen çocuklara ücretsiz ney kursu veren imam Gülcü, davranışıyla gönülleri fethederken tarihi camide de ney ezgisinin yankılanmasına katkı sağlıyor. "ÜFLEDİĞİMİZ ESERLER VE İLAHİLER CEMAATİN HOŞUNA GİDİYOR" Ney ezgisinin tarihi camide yankılanmasına vesile olan imam hatip İbrahim Gülcü, “Yaklaşık 15 yıl önce bir arkadaşım vesilesiyle ney üflemeye merak saldım ve 10 yıldır da ney üflerim. Daha sonrasında üretime merak saldım. Kendi neyimi üretmeyle ilgili bir hayalim vardı. Sokullu Mehmet Paşa Külliyesi camimizin bahçesindeki imam odasında üretime başladım, üretip üflediğim sırada yanıma gelen öğrencilerim merak ettiler ve onlara da ney yapımını ücretsiz olarak öğretiyorum. Cami cemaati, yerli ve yabancı turistlerde merak ettiler. Camii cemaatindeki 15 çocuğa hem üfleme hem de açmayla ilgili dersler vermeye başladık. Onlar da kendi neylerini açabiliyorlar. Cami içerisinde vakit namazlarında mikrofon kullanmasak da çok doğal bir akustiği var ve neyi üflerken de bunu hissediyoruz. Camide ses her yere eşit şekilde yayılıyor. Üflediğimiz eserler ve ilahiler cemaatin hoşuna gidiyor. Yaklaşık 5 yıl önce kendi neylerimi üretmeye başladım, herkesin hayali aslında kendi neyini açmaktır. Kendi hocalarım ve ustalarımla istişare ve gerekli malzemeleri de tedarik ederek neyin yolculuğuna biz de şahit olduk. Camimiz 1574 yılında ibadete hazır hale gelerek Osmanlı'nın baş mimarı Mimar Sinan tarafından yapıldı” ifadelerini kullandı. "NEYİN AKUSTİĞİ İNSANI FARKLI DİYARLARA GÖTÜRÜYOR, NEY YAPMAK VE ÜFLEMEK FARKLI BİR DUYGU" 13 yaşındaki Kadir Efe Ocak, ney üflemekle bulduğu huzuru dile getirerek “ney çok önemli bir sanat eseri ve İbrahim hocamız da bizlere en güzel şekilde öğretiyor. İbrahim hocamız bize ney açmayı ve üflemeyi öğretiyor. Neyin akustiği insanı farklı diyarlara götürüyor, ney yapmak ve üflemek farklı bir duygu ” dedi.

Mimar Sinan, doğduğu topraklarda ilk kez cuma namazında anıldı Haber

Mimar Sinan, doğduğu topraklarda ilk kez cuma namazında anıldı

Osmanlı İmparatorluğu'nun en önemli mimarlarından biri olan Mimar Sinan, doğduğu topraklarda düzenlenen bir törenle anıldı. Kayseri'nin Koramaz Vadisi'nde bulunan Küçükbürüngüz köyünde, Cuma namazı sonrası yapılan duada ilk kez Mimar Sinan'ın adı zikredildi. BİR BAŞLANGIÇ, BİR GELENEK Cami imamı Muhammet Vedat Kaçdi, Cuma namazı sonrası yaptığı duada Mimar Sinan'ı anarak, bu büyük mimarın eserleriyle insanlığa hizmet ettiğini vurguladı. Mahalle muhtarı Hacı Bölük ise, "Mimar Sinan gibi önemli bir şahsiyeti unutmamak ve bu geleneği devam ettirmek istedik." dedi. Mahalle sakini Fevzi Mastar da Mimar Sinan'ın sadece Kayseri'de değil, tüm dünyada tanınan bir isim olduğunu belirterek, bu duanın başlangıç olması temennisinde bulundu. ÇEKÜL VAKFI'NDAN DESTEK ÇEKÜL Vakfı Kayseri İl Temsilcisi Prof. Dr. Osman Özsoy, bu etkinliğin büyük bir önem taşıdığını ifade etti. Özsoy, "Mimar Sinan'ın kendi ifadesiyle 'Dünya durdukça eserlerimi gören aklıselim sahipleri çabamın ciddiyetini anlayarak onlara hayranlıkla bakacaklarını ve eni hayırla anacaklarını umuyorum inşallah' sözü, buradaki duayla bir araya geldi. Mimar Sinan'ın hemşehrileri olarak onu anmak ve dualarımıza katmak çok anlamlı." şeklinde konuştu. NEDEN KÜÇÜKBÜRÜNGÜZ? Özsoy, etkinliğin Küçükbürüngüz'de yapılmasıyla ilgili olarak şu bilgileri verdi: "Kıbrıs'ın fethi sırasında, Mimar Sinan'ın hemşehrileri de buraya yerleştirilmişti. Mimar Sinan, hemşehrilerinin buradan götürülmemesi için 2. Selim'e rica etmiş ve bu sayede hemşehrileri burada kalabilmişti. Bu nedenle, Mimar Sinan'ın hemşehrilerinin yaşadığı bu köyde böyle bir etkinlik yapılması çok anlamlı." MİMAR SİNAN KİMDİ? Mimar Sinan, 81 cami, 51 mescit, 55 medrese, 26 darül-kurra, 17 türbe, 17 imarethane, 3 darüşşifa (hastane), 5 su yolu, 8 köprü, 20 kervansaray, 36 saray, 8 mahzen ve 48 hamam olmak üzere toplam 375 esere imza atmış, Osmanlı mimarisinin en önemli isimlerinden biridir. Eserleri, bugün hala ayakta kalarak hem Türkiye'nin hem de dünyanın kültürel mirasına önemli katkılar sağlamaktadır.  

Mersin Şehir Tiyatrosu 'Ben Mimar Sinan' oyunuyla çocuklara ulaşmaya devam ediyor Haber

Mersin Şehir Tiyatrosu 'Ben Mimar Sinan' oyunuyla çocuklara ulaşmaya devam ediyor

İstemihan Talay Ortaokulu ile birlikte ‘Ben Mimar Sinan’ oyununu 30. kez sahneleyen ekip, Mersin’in ve Türkiye’nin her yanında çocukların Mimar Sinan’ı tanıması ve örnek alması için çalışmalarını sürdürüyor. Oyunun Mimar Sinan’ın 3 büyük eserini konu aldığını belirten Şehir Tiyatrosu oyuncusu Mahir Okdemir, “Bu oyunda Mimar Sinan’ı sahnede canlandırarak, çocukların Mimar Sinan'dan feyz almalarını, onun bir tarihi kişilik olarak örnek olmasını sağlamak amacıyla buradayız” dedi. Başladığı günden itibaren 30 kez sahneye çıktığını kaydeden Okdemir, “30 oyun çok güzel geçti. Çocuklar özellikle çok ilgililerdi. Öğretmenlerden de çok güzel geri dönüş aldım. Özellikle bize teşekkür ettiler, böyle bir tarihi karakteri canlandırdığımız için. Burada sahne arkasında onlarca arkadaşımız var, kocaman bir ekip işi bu. Tek başına sahnede ben olsam bile onların yardımları olmadan bu oyun sahnelenemezdi” şeklinde konuştu. “Türkçe konuşulan her yerde seyirciye ulaşmalı”, Oyunun Türkiye’nin her yanında oynanmasını dilediğini belirten Okdemir, “Hatta Türkçe konuşan bütün ulusların da izleyebileceği kadar seyirciye ulaşmasını isterim. Sadece Mersin'deki çocuklar değil bence tüm Türkiye’deki çocuklar Mimar Sinan’ın nasıl bir tarihi karakter olduğunu öğrenmeli, ondan örnek almalı, feyz almalı” diye konuştu. Mimar Sinan’ı canlandırmaktan büyük bir gurur ve onur duyduğunu belirten Okdemir, “Yaşadığı o süreci sahnede canlandırmak ki, sadece 45 dakikaya sığdırıyoruz bunu. 98 yıllık yaşamdan bahsediyorsak eğer sadece 45 dakika hiçbir şey. Ama yaptığı eserler zaten ortada, biz de elimizden geldiğince onun ruhunu yaşayarak çocuklarla buluşturmaya, kaynaştırmaya çalışıyoruz” ifadelerini kullandı. “Çocuklar Mimar Sinan’ı feyz alsın” Çocuklara tavsiyelerde bulunan Okdemir, “Sadece bir tarihi karakter olarak bakmasalar, yaptıklarının bugünlere kadar geldiklerini görseler bence çok önemli olur. Bundan 500 yıl önce yaptığı bir cami, onca depreme, sarsıntıya, talihsizliğe ve hava şartlarına rağmen hala dimdik, sapasağlam. 500 yıl sonra bile halkın hizmetinde. Buradan bile örnek alabilir çocuklar. Yarın mühendis olduklarında onlar da 500 yıl sonraya taşınabilecek binalar ve eserler yapabilirler. Yakın zamanda yaşadığımız deprem felaketinden sonra sanırım hepimizin ihtiyacı olan budur” dedi.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.