MEB Bakan Yardımcısı Yelkenci: Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli eleştirilerine yanıt verdi
Milli Eğitim Bakan Yardımcısı Ömer Faruk Yelkenci, Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli'ne yönelik eleştirilere ilişkin, "Bilim, bizim milli ve manevi değerlerimizin, evrensel değerlerin alternatifi değildir, milli ve manevi değerlerimiz de bilimin alternatifi değildir. Ne bilimden ne de milli ve manevi değerlerimizden vazgeçeriz." dedi.
İstanbul Üniversitesi (İÜ) Prof. Dr. Fuat Sezgin Kongre ve Kültür Merkezi'ndeki Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli Yaz Atölyeleri Tanıtım Toplantısı ve Felsefe Semineri'nde konuşan Yelkenci, modelin bir ihtiyaca binaen tasarlandığını söyledi.
İlk kez okul öncesinden 12'nci sınıfa kadar K12 çerçevesinde bütüncül bir program yapıldığını kaydeden Yelkenci, programın insanı tüm gelişim yönleriyle ele aldığını aktardı.
Yelkenci, "Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli'nde değerler bir formülle bütün derslerin içinde sosyal öğrenme yöntemleri kullanılarak organik bir şekilde yer aldı hem de önceki programlarda yetkinlikler denen, aslında becerileri kasteden o alan merkeze oturdu. Beceri örgüsü bu modelle merkeze oturmuş oldu." dedi.
Program geliştirme sürecinden söz eden Yelkenci, beceri temelli program uygulayan ülkeleri, çeşitli raporları incelediklerini söyledi.
Öğretmenlerin görüşlerinin de çok kıymetli olduğunu vurgulayan Yelkenci, ''Herkes öğretmenler üzerinden konuşuyor. Bu bir kolaycılık, eğitim çok daha büyük bir sorun. Veliden siyasete, öğretmenden eğitim yöneticisine kadar çok geniş bir alanı kapsıyor. Öğretmen sahadaki aktör. Öğretmenin görüşlerini zamanında ve doğru şekilde almalısınız.'' dedi.
Yelkenci, ağustos sonunda oluşturdukları komisyonların eylülden itibaren aynı anda çalışmaya başladığını belirterek, "Sadeleştirilmiş, becerileri merkeze alan ama değerleri de ıskalamayan bir program yapmamız gerektiği sonucuyla karşılaştık. Nihayetinde Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli'nde öğretim programları totalde yüzde 35 sadeleştirilmiş oldu. Yeni müfredatta daha derinlemesine çalışılacağı için bu sadeleşme oranı fiiliyatta yüzde 25 gibi gerçekleşebilir." diye konuştu.
Programın temel mantığına ilişkin de Yelkenci, şunları kaydetti:
"Temel mantığına bakacak olursak öncelikle, kendisi, ailesi, toplumu, milleti, bütün insanlık için faydalı şeyler yapmayı, güzel şeyler üreten öğrenci yetiştirmeyi bu noktada birinci sıraya koyuyoruz. Bunu yapmaya çalışan insan zaten ahlakı ve erdemi kendi gayretiyle yakalayacaktır diye düşünüyoruz. Eleştirel düşünebilen, sorgulayan, araştıran, sorumluluk, ülkü sahibi bir nesil... Yalnızca medeniyete uyum sağlayan değil, etkin olarak medeniyet kurucusu ve geliştiricisi nesillerden bahsetmek istiyoruz artık. Bu model milli ve manevi değerlerimizi koruyan, yücelten ve insani değerleri kucaklayan şahsiyetler yetişmesini amaçlıyor. Eğitim süreçlerini zengileştirmemiz gerektiğini düşündüğümüz için disiplinler arasılığın yanında disiplinler ötesi ve disiplinler üstü yaklaşımlardan da istifade edilmesi gerektiğini düşünüyoruz.''
Becerilerle beraber yetkin ve erdemli insanı hedeflediklerini belirten Yelkenci, sorgulayıcı ama merhametli, üretken ama ahlaklı, iradeli ama estetik kaygısı olan nesiller yetiştirilmesini temenni ettiğini söyledi.
Yelkenci, eleştirilere ilişkin de ''Tüm çabamız yetkin ve erdemli insana ulaşmak olacak. Yetkin ve erdemli insan bir bütündür, bunu bu şekilde düşünmek gerekir. Yersiz bir tartışma ama bunu söylemek durumundayım. 'Değer merkezli bir program oldu.' falan... İnceledikten sonra bunun öyle değil aslında beceri ölçme temelli bir program olduğu ortaya çıkıyor, bu bir ihtiyaç. Bunu söyleyenlere şunu söylüyorum; bilim, bizim milli ve manevi değerlerimizin, evrensel değerlerin alternatifi değildir, milli ve manevi değerlerimiz de bilimin alternatifi değildir. Ne bilimden ne de milli ve manevi değerlerimizden vazgeçeriz." dedi.
Programda konuşan İstanbul İl Milli Eğitim Müdürü Murat Mücahit Yentür, temmuz ve ağustos aylarını değerlendirmek adına yaz atölyelerini kurduklarını söyledi.
Öğretmenlerin yetkinliklerini artırmaları için çeşitli kurslar düzenlediklerini belirten Yentür, çok sayıda başvuru aldıklarını kaydetti.İÜ Rektörü Prof. Dr. Osman Bülent Zülfikar da programda emeği geçenlere teşekkür ederek, bilim toplumu oluşturmanın önemine dikkati çekti.Zülfikar, üniversitenin kapılarının anne-babalara daima açık olduğunu dile getirerek, gelip gezmeleri, çocuklarını gezdirmeleri tavsiyesinde bulundu.
Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli'nin temel felsefesini ve yaklaşımlarını tanıtmayı amaçlayan seminerin ardından Yentür, Yelkenci'ye hediye takdim etti.Programa, İstanbul Vali Yardımcısı Mustafa Kaya ve İÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Gülsüm Ak'ın yanı sıra çok sayıda öğretmen katıldı.
Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli'nin temel felsefesini ve yaklaşımlarını tanıtmak üzere gerçekleşen seminerin ardından Yentür, Bakan Yardımcısı Yelkenci'ye hediye takdim etti.