TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
SON DAKİKA
Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Mersin Üniversitesi

İLKHABER-Gazetesi - Mersin Üniversitesi haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Mersin Üniversitesi haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Prof. Dr. Erol Yaşar: Üniversitemiz uluslararası sıralamalarda da dünyanın önde gelen üniversiteleri arasında yer almaktadır Haber

Prof. Dr. Erol Yaşar: Üniversitemiz uluslararası sıralamalarda da dünyanın önde gelen üniversiteleri arasında yer almaktadır

Üniversitemiz Rektörü Prof. Dr. Erol Yaşar, YKS 2024 sonuçlarının açıklanmasının ardından 25 Temmuz – 2 Ağustos 2024 tarihleri arasında üniversite tercihi yapacak aday öğrencilere yönelik bir video mesaj yayınladı. “Nitelikli yükseköğretim hizmetleri sunan öğrenci odaklı uluslararası bir üniversitedir” Üniversite tercihinin sadece bir eğitim kurumu seçmek değil; aynı zamanda öğrencilerimizin geleceklerini şekillendiren önemli bir adım atmak olduğunu dile getiren Rektörümüz Prof. Dr. Erol Yaşar, “Atacağınız bu önemli adımda, tercihiniz olmak ve size kaliteli bir hayatın kapılarını açacak eğitim imkânlarımızı sunmak istiyoruz. 1992 yılında kurulan Mersin Üniversitesi, ‘Bilimin ve Çağdaşlığın Işığında Bir Dünya Üniversitesi’ parolasıyla, nitelikli yükseköğretim hizmetleri sunan öğrenci odaklı uluslararası bir üniversitedir” dedi. Üniversitemizin ülkemizin en önemli bilim, kültür, sanat ve spor merkezlerinden birisi olduğunu ifade eden Rektörümüz Prof. Dr. Yaşar, ”Üniversitemiz uluslararası sıralamalarda da dünyanın önde gelen üniversiteleri arasında yer almaktadır. Üniversitemiz, farklı disiplinlerde sunduğu geniş yelpazedeki programları, yetkin akademik kadrosu ve öğrencilerimizin bireysel ilgi ve yeteneklerini geliştirmeleri için sunduğu olanaklarla ön plana çıkmaktadır” diye ifade etti. Mersin’in kalbinde yer alan doğa dostu yeşil kampüsümüzün, öğrencilerin nitelikli eğitim hayatını aktif bir sosyo-kültürel yaşamla birleştirmek için hazır olduğunu da mesajında vurgulayan Üniversitemiz Rektörü Prof. Dr. Erol Yaşar şunları söyledi:  “Kentimiz; tarihi dokusu, uzun sahil şeridi, muhteşem doğası ve eşsiz gastronomik lezzetleriyle sizleri karşılayacak. Böylesine güzelliklerin bir arada bulunduğu öğrenci kenti Mersin’de, öğrenci olma sırası şimdi sizde. Hepinizi Mersin Üniversitesi’ni tanımaya ve ailemizin bir ferdi olmaya davet ediyor, yapacağınız tercihlerin hayırlı ve uğurlu olmasını diliyorum.”

Mersin Üniversitesi Türkiye üniversite memnuniyet araştırmasında yükselişe geçti Haber

Mersin Üniversitesi Türkiye üniversite memnuniyet araştırmasında yükselişe geçti

Türkiye Üniversite Memnuniyet Araştırması (TÜMA-2024), Yükseköğretim Kurulu (YÖK) istatistiklerine bağlı olarak 2023-2024 öğretim yılında lisans öğrencisi bulunan 126’sı devlet 74’ü vakıf olmak üzere toplamda 200 üniversitenin öğrencileri üzerinde gerçekleştirdiği ve üniversiteleri öğrencilerinin tatminkârlık düzeylerine göre sıralamayı amaçladığı çalışmanın sonuçlarını yayımladı. Üniversite Araştırmaları Laboratuvarı (ÜNİAR) tarafından gerçekleştirilen ve öğrenci memnuniyetlerinin ölçüldüğü araştırma raporunda Üniversitemiz, “Genel Memnuniyet Sıralaması” göstergesinde bir önceki yıla göre 10 basamak yükselerek tüm üniversiteler arasında 48. sırada, devlet üniversiteleri arasında ise yine bir önceki yıla göre 12 basamak yükselerek 27. sırada yer aldı. Üniversitemiz diğer gösterge kategorileri olan “Akademik Destek ve İlgi Sıralaması” göstergesinde 34. sırada, “Kurumun Yönetim ve İşleyişinden Memnuniyet Sıralaması” göstergesinde 28. sırada, “Öğrenme İmkânları ve Kaynaklarının Zenginliği Sıralaması” göstergesinde 27. sırada, “Kişisel Gelişim ve Kariyer Desteği Sıralaması” göstergesinde ise 33. sırada yer aldı. “Tüm çalışmalarımızı öğrenci odaklı bir yaklaşımla sürdürüyoruz” Üniversitemizin öğrenci memnuniyet sıralamasındaki yükselişinden dolayı büyük bir mutluluk duyduğunu ve bu sonucun hedeflerine emin adımlarla ilerlediklerini gösterdiğini belirten Rektörümüz Prof. Dr. Erol Yaşar şunları söyledi: “Tüm çalışmalarımızı öğrenci odaklı bir yaklaşımla sürdürüyoruz. Öğrencilerimizin eğitimleri en kaliteli şekilde almalarını sağlamak için var gücümüzle çalışıyor, onlarla güçlü bağlar kuruyoruz. Kampüsümüzde, yemekhanemizde ve kütüphanemizde sürekli öğrencilerle birlikteyiz. Onların geri bildirimleri bizler için çok önemli. Üniversitemizin yeşil ve doğa dostu kampüsü, nitelikli akademik kadrosu ile zengin kültürel ve sosyal etkinlik imkânları da öğrencilerimizin memnuniyet oranını artıran diğer etmenler. Bu oranı daha da yukarıya çekmek için aynı kararlılıkla çalışmaya devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.

Mersin Üniversitesi, THE Etki Sıralaması 2024'te ilk 1000'de yer aldı Haber

Mersin Üniversitesi, THE Etki Sıralaması 2024'te ilk 1000'de yer aldı

Birleşmiş Milletler Sürdürülebilir Kalkınma Hedeflerine sağladıkları katkılar açısından üniversiteleri derecelendiren Times Higher Education (THE) Etki Sıralaması 2024 yılı sonuçları açıklandı. Mersin Üniversitesi, ilk defa başvuru yaptığı THE Etki Sıralaması 2024 sonuçlarına göre, dünya genelinde 2152 üniversite arasında 801-1000 aralığında yer alarak önemli bir başarı elde etti. TÜRKİYE'DEKİ DURUM Türkiye'deki devlet üniversiteleri arasında THE Etki Sıralaması'na göre ilk 100’de, 101-200 aralığında, 201-300 aralığında, 301-400 ve 401-600 aralığında 2, 601-800 aralığında 10 ve 801-1000 aralığında 9 üniversite bulunuyor. Mersin Üniversitesi, 801-1000 aralığında yer alan 9 üniversiteden biri olma başarısını gösterdi. THE Etki Sıralamasında Mersin Üniversitesi, Birleşmiş Milletler Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri doğrultusunda başvurduğu kategorilerde şu sıralamaları elde etti: Eşitsizliklerin Azaltılması: Dünya sıralamasında 201-300 bandında yer aldı. Kaliteli Eğitim: 301-400 bandında değerlendirildi. Toplumsal Cinsiyet Eşitliği ve Sanayi, İnovasyon ve Altyapı: 401-600 bandında yer aldı. İyi Sağlık ve Refah: 801-1000 bandında sıralandı. Mersin Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Erol Yaşar, THE derecelendirme kuruluşunca yapılan değerlendirmenin üniversiteleri açısından büyük önem taşıdığını belirterek, "Dünyada kabul gören THE derecelendirme kuruluşunca yapılan değerlendirme sonucunun üniversitemize hayırlı olmasını diliyorum. İlk başvurumuzda elde ettiğimiz bu sıralama bizler için gurur verici. Hedefimiz, saygın derecelendirme kuruluşları tarafından yapılan sıralamalarda ülkemizde ve dünyada daha üst sıralarda yer almaktır," dedi. Mersin Üniversitesi, bu başarıyla sürdürülebilir kalkınma hedeflerine verdiği önemi ve bu alandaki çalışmalarını uluslararası düzeyde tescillemiş oldu. Rektör Prof. Dr. Erol Yaşar, bu başarıda emeği geçen tüm akademik ve idari personele, öğrencilere teşekkür ederek, gelecek yıllarda daha yüksek sıralamalara ulaşma hedefiyle çalışmaların sürdürüleceğini vurguladı.  Listeyi ayrıntılı incelemek için Times Higher Education bağlantı adresini ziyaret edebilirsiniz.

Fikir Otobüsü Büyük Finalinde ödüller sahiplerini buldu Haber

Fikir Otobüsü Büyük Finalinde ödüller sahiplerini buldu

Fikir Otobüsü Liselerarası Girişimcilik ve Yenilikçi Projeler Yarışması Büyük Finali’nde ödül sahipleri belirlendi. Yenişehir Belediyesi Bilim ve Sanat Merkezi öğrencileri hazırladıkları ‘Ayva Atıklarından Vegan Deri’ projesiyle birinci olurken Özel İz Okulları öğrencileri ‘Engelsiz Turizm Rehberi’ projesiyle ikinci, Çağdaşkent Anadolu Lisesi öğrencileri ‘Sentetik Tohum’ isimli projesiyle üçüncü oldu. Bu yıl başvuran 500’e yakın projeden 6’sı finalde yarışırken ikisi Ankara’da Geleceği Eşitle Projesi kapsamında Habitat ve UNICEF’in yürüttüğü Fikir Maratonu’na katılıp birincilik ve üçüncülükle döndü. Türkiye’nin ilk astronotu Alper Gezeravcı da hazırladığı video mesajla gençlere seslenip her zaman hayallerinin peşinden koşmaları, hiçbir koşulda pes etmemeleri tavsiyesinde bulundu. “Türklerin farkı, aklına duygularını entegre edebilmesi” Törende konuşan Mersin Valisi Ali Hamza Pehlivan, “Atatürk’ün gösterdiği muasır medeniyetler seviyesinin üzerine sizlerin hazırladığı böylesi projelerle çıkacağız” dedi. Bilimde, teknolojide ön almış ülkeler olmasına rağmen Türkiye’nin bu ülkelerden bir farkı bulunduğunu kaydeden Pehlivan, “Evet akıl, bilgi, teknoloji önemli ama bunların hangi yönde kullanıldığı da en az onun kadar önemli. Aklı asla dışlamayacağız ama buna duyguyu da ahlakı da dahil edeceğiz. Bugün dünyanın başına gelen felaketlerin sebebi güce erişmiş, bilgiye ve teknolojiye sahip olanların arsızlığı, umursamazlığı, insani değerleri terk etmesidir. Sizler farkınızı sakın unutmayın” dedi. “Hayallerinizden vazgeçmeyin” Mersin’in dinamik yapısı, yenilikçi ve girişimci ruhunun ortaya çıkmasında böylesi projelerin büyük önem taşıdığını kaydeden Yenişehir Belediye Başkanı Abdullah Özyiğit, belediye olarak genç girişimcilere ve gençlerin teknolojik gelişimini sağlamaya yönelik yürüttükleri projeler hakkında bilgi aktardı. “Gençlerimizin azim ve kararlılığı en büyük motivasyon. Unutmayın ki her başarının temelinde bir hayal yatar” diyen Özyiğit, sözlerini, “Hayallerinizden hiç vazgeçmeyin” diye tamamladı. “Türkiye yüzyılının başarı hikayesi sizler olacaksınız” İl Milli Eğitim Müdürü Fazilet Durmuş, gösterdikleri başarılar dolayısıyla gençler ve öğretmenleriyle gurur duyduklarını söyledi. Mersin’in TEKNOFEST, TÜBİTAK ve e-Twinning projelerinde elde ettiği başarılar hakkında bilgi aktaran Durmuş, “Ülkenin güçlü geleceğini sizler tasarlayacaksınız. Türkiye yüzyılının başarı hikayesi sizler olacaksınız” ifadelerini kullandı. “Umut sizsiniz” MTSO Başkanı Hakan Sefa Çakır ise Mersin Ticaret ve Sanayi Odası olarak Genç Girişimciler Kurulunun, Fikir Otobüsü Projesi’nin amacına ulaşmasını görmekten mutluluk duyduğunu kaydetti. Fikir Otobüsünün gençlere bilginin sadece kafalarda kalmaması gerektiğini öğrettiğini belirten Çakır, “Bir iş fikrini, bir düşünceyi, bir hayali, girişimciliğe çevirmeyi öğretti. Gençlere, düşüncelerini projelendirmeyi, sunmayı öğretti. Bunlar yeniçağın en önemli becerileridir” diye konuştu. Fikir Otobüsünün başarılarıyla, ülke sınırlarını aşan bir proje haline geldiğini dile getiren Çakır, “Yenilikçi ve girişimci ruhu arttıran çalışmaların içinde olan gençlerin Mersin’in ve ülkenin en önemli sorunlarının çözümü olduğunu görüyor ve daha umutlu hale geliyoruz” şeklinde konuştu. Gençlere de seslenen Çakır, “Unutmayın, bu yüzyıl sizin yüzyılınız. Kentimizin ve ülkemizin sizlere ihtiyacı var. Düşünmeye, sorgulamaya, eksikleri tespit etmeye ve sorunları çözecek yenilikçi fikirler üretmeye devam edin. Sizlere güveniyoruz. Asla umutsuzluğa düşmeyin, çünkü umut sizsiniz” dedi. "Türkiye’nin girişimcilik ekosistemini daha ileri taşıyacağız” TOBB Mersin Genç Girişimciler Kurulu İcra Komitesi Başkanı Burçin Köksal ise gençlerin ülkenin geleceği için büyük fedakarlıklarla, güzel projelerini sunduklarını söyledi. “Bu projeler geleceğin tohumları, aydınlık Türkiye için umut doluyuz” diyen Köksal, gençlerin gelişimi için TOBB Mersin Genç Girişimciler Kurulu olarak her türlü desteği vermeye hazır olduklarını, Türkiye’nin girişimcilik ekosistemini daha ileri taşıyacaklarını söyledi.

Mersin Üniversitesi'nde uydu vericisi takılan yeşil deniz kaplumbağaları denize bırakıldı Haber

Mersin Üniversitesi'nde uydu vericisi takılan yeşil deniz kaplumbağaları denize bırakıldı

Mersin Üniversitesi (MEÜ) Deniz Kaplumbağaları Uygulama ve Araştırma Merkezi'nde uydu vericisi takılan 2 yeşil deniz kaplumbağası (Chelonia Mydas) Millet Bahçesi sahilinde denize bırakıldı. 'Kızkalesi' ve 'Mersin Üniversitesi' adı verilen yeşil deniz kaplumbağaları yaklaşık 2 yıl boyunca gittikleri yerlerle ilgili veri akışı sağlayacak. Merkez Müdürü Prof. Dr. Serap Ergene, düzenlenen törende, heyecan verici bir gün yaşadıklarını söyledi. 'Deniz Kaplumbağalarının Uydu ile İzlenmesi' projesinin sadece Türkiye için değil, dünya için de çok önemli verilerin alınmasını sağlayacak bir proje olduğunu belirten Ergene, cihazların monte edildiği kaplumbağaları denize gönderme zamanının geldiğini ifade etti. Yeşil deniz kaplumbağalarına uydu vericisi monte etmenin çok zorlu bir süreç olduğuna işaret eden Ergene, "Çünkü anaç kaplumbağayı ancak üreme zamanı alıkoyabilirsiniz. Yumurtasını bıraktıktan sonra alabilirsiniz ve hızlı bir şekilde de tekrar denize bırakmanız gerekir. Bu süreç oldukça uzun ve yorucu bir süreçtir. Canlıya zarar vermemeniz gerekir. Çünkü nesli tehlike altında olan bir türden bahsediyoruz" dedi. Mersin'in yeşil deniz kaplumbağası için önemli bir bölge olduğuna dikkat çeken Ergene, "Mersin'de 5 üreme alanı var. Bu 5 üreme alanının 2'si Alata ve Davultepe kumsalları olmak üzere ben ve ekibim tarafından ilan edilmiştir. 25 yıldır çalışmalarımız bu alanlarda devam ediyor. Çok emek verdik. O emeğin meyveleri bilgilerle donanıyor. Dolayısıyla uydu cihazıyla alacağımız veriler de bunu destekleyecek" diye konuştu. "Mutlaka doğdukları kumsallara geliyorlar" Yeşil deniz kaplumbağalarının hayatlarının halen tehlikede olduğunu vurgulayan Ergene, şöyle devam etti: "Çünkü insanoğlu maalesef dur durak bilmeyen bir iştahla hala kıyıları, denizleri işgal etme ve kirletme durumunda. Deniz kirliliği, karasal kirliliği, kentleşme, sanayileşme, bunlar hep bu tip canlılara, hassas olan canlılara zarar veriyor. Deniz kaplumbağaları çok özel canlılardır. Çünkü 100 milyon yıldan beri dünyamızda yaşıyorlar ve değişmeden günümüze kadar geliyorlar. Onların en önemli özellikleri mutlaka doğdukları kumsallara geliyorlar. Dolayısıyla 321 kilometrelik Mersin sahilinde bu canlıların yumurtlayacağı toplam 33 kilometrelik bir alan kalmış durumda. Yani toplam kumsalın yüzde 10'u. Dolayısıyla bu canlılar için bir şeyler yapmamız gerekiyor. Sadece karada koruma değil. Çünkü kara, sadece onların sadece yüzde 10 vakit geçirdikleri bir yer, yumurtalarını bırakmak için geldikleri bir yer." "Küresel ısınma artık alışkanlıkları değiştiren bir duruma geldi" Ergene, çalışmalarının temel amacının yeşil deniz kaplumbağalarını denizde takip etmek olduğunu ifade etti. Denizde takip edebilmenin önemini, "Özellikle hangi bölgelerde bulunuyorlar? Beslenme için nereyi tercih ediyorlar? Hangi rotayı takip ediyorlar? Çoğunlukla vakit geçirdikleri yerler neresi?" şeklinde açıklayan Ergene, "Çünkü artık bu canlıların alışkanlıklarının değiştiğini görüyoruz. Özellikle de Mersin Balıkçı Barınağı bu anlamda çok önemli. Artık burada kışladıklarını görüyoruz. Ve bunu kanıtlamak gerekiyor. Küresel ısınma artık tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de alışkanlıkları değiştiren bir duruma geldi. Çünkü bu canlılar göç eden canlılar. Gelirler, yumurtalarını bırakırlar ve tekrar giderler. İtalya'ya gidebilirler, Mısır'a gidebilirler, Tunus'a gidebilirler. Ama burada kalıp kalmadıklarını bu projeyle de kanıtlamış olacağız. Bu sadece Türkiye için değil, dünya için çok önemli bir veriyi sağlayacak" dedi. Birine 'Kızkalesi', diğerine 'Mersin Üniversitesi' adı verildi Denize bırakılan yeşil deniz kaplumbağalarından 1 ila 2 yıl sinyal almayı umut ettiklerini dile getiren Ergene, deniz kaplumbağaları zarar görmeden bunu gerçekleştireceklerini umut ettiklerini söyledi. Denize salınacak kaplumbağalardan birinin adına 'Kızkalesi' adını verdiklerini ifade eden Ergen, "Kızkalesi aynı zamanda bu bölgenin çok önemli tarihi değerini ifade ediyor. Kızkalesi'nin dünyaca görünürlüğünü sağlasaydık müthiş şeyler de olabilirdi. Belki bu kaplumbağa bir aracı olur. Çünkü kaplumbağalar şans getirir. Umarım bu isimle Mersin'e de şans getirir. Diğeri ise çok destek gördüğümüz için üniversitemizin adını, Mersin Üniversitesi ismini alacak ve Mersin adıyla anılacak" diye konuştu. İlerleyen süreçte yeşil deniz kaplumbağalarının takip edileceği platformları paylaşacaklarını belirten Ergen, projeye emek veren paydaşlara teşekkür etti. Konuşmaların ardından önce 'Kızkalesi', ardından da 'Mersin Üniversitesi', Millet Bahçesi sahilinden denize bırakıldı.

Mersin Üniversitesi, gübredeki sorunlara çözüm getiriyor Haber

Mersin Üniversitesi, gübredeki sorunlara çözüm getiriyor

Mersin Üniversitesi'nde (MEÜ) yürütülen proje ile gübrede yaşanan 'kekleşme ve tozlaşma' sorunu için yeni malzemelerin sentezlenmesi ve patentli yerli ürünlerin elde edilmesi amaçlanıyor. Halihazırda kekleşme ve tozlaşma sorununa karşı kullanılan ithal ürünlere bağımlılığın azaltılarak, elde edilecek yerli ürünlerin kullanılması hedefleniyor. Üniversite-Sanayi iş birliği kapsamında Toros Tarım ile yürütülen "Gübrelerin Üretim Sonrasında Fiziksel Özelliklerinin Korunması Amacıyla Alternatif Kimyasal Ürünlerin Sentezi, Karakterizasyonu ve Proses Optimizasyonu" başlıklı proje, Sanayi Doktora Programı çerçevesinde gerçekleştiriliyor. Mühendislik Fakültesi Kimya Mühendisliği Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Bahadır Kürşad Körbahti'nin yöneticiliğini yaptığı projeyle gübrede yaşanan 'kekleşme ve tozlaşma' sorunu için yeni malzemelerin sentezlenmesi ve patentli yerli ürünlerin elde edilmesi amaçlanıyor. "Gübrelerle ilgili önemli iki sorun var" Tarımda sürdürülebilirliğin önemine dikkat çeken Prof. Dr. Körbahti, sürdürülebilir tarım alanında gerek Türkiye'de, gerekse dünyada gerçekleştirilen Ar-Ge faaliyetleri ile elde edilen; insan, hayvan ve çevre sağlığına olumsuz etkileri olmayan yöntem ve ürünlerin önem kazandığını söyledi. Yürüttükleri proje ile gübrelerin üretim sonrasında fiziksel özelliklerinin iyileştirilmesine yönelik yeni katkı maddeleri ve kaplama malzemeleri üzerine çalışma yaptıklarını ifade eden Körbahti, gübrelerle ilgili önemli iki sorun olduğunu belirtti. Bunların 'kekleşme ve tozlaşma' olduğuna dikkat çeken Körbahti, üretim sonrası gübrenin toprağa ulaşıncaya kadar birçok dış müdahaleye maruz kaldığını, bunun da topaklanma olarak bilinen 'kekleşme', dağılmasıyla da 'tozlaşma' yaşandığını kaydetti. Bunun da gübrede verim kaybına neden olduğuna işaret eden Körbahti, amaçlarının bu verim kaybını yerli ürünlerle minimize etmek olduğunu kaydetti. "Amacımız, ulusal kaynakları kullanarak yeni katkı maddeleri ve kaplama malzemeleri geliştirmek" Gübrelerin tarımsal verim ve tarımsal üretim için önemli kimyasal maddeler olduğunu belirten Körbahti, şöyle devam etti: "Gübreler iki özellikleriyle belirleniyor. Bunlar kimyasal özellikleri ve fiziksel özellikleri. Kimyasal özellikleri gübrenin bitkiye yarayışlılığıyla ilgili bir özellik. Fiziksel özelliği ise depolama, taşıma ve muhafaza etme aşamasında gübrenin özelliklerini korunmasıyla ilgili bir nitelik. Çalışmamızda, NPK gübreler, azotlu gübreler ve organomineral gübrelerle ilgili kekleşme ve tozlaşma sorununa yönelik katkı maddeleri ve yeni kaplama maddeleri geliştirmek." Üzerinde çalıştıkları ürünlerin ithal edildiğini vurgulayan Körbahti, amaçlarının ulusal kaynakları kullanarak patentlenebilecek yeni katkı maddeleri ve kaplama malzemeleri geliştirmek olduğunu kaydetti. "Projenin iki önemli çıktısı var" Dünyada yıllık 150-200 milyon ton civarında, Türkiye'de ise yıllara göre değişkenlik gösterse de ortalama 6 milyon ton gübre tüketiminin söz konusu olduğunu ifade eden Körbahti, "Bu kaplama malzemeleri ton başına 1-2 kilogram kullanılıyor. Yüzde 10 kadar verim kaybını göz önünde bulundurursak, bu 600 bin ton kadar bir ürün kaybı anlamına geliyor. Bu nedenle yapacağımız çalışmanın önemli olduğunu düşünüyoruz" ifadelerini kullandı. Projenin iki önemli çıktısı olduğunu dile getiren Körbahti, şöyle devam etti: "Bu çıktılardan birincisi ulusal kaynaklarımızla yeni ürünler geliştirmek. İkinci çıktısı ise sanayinin ihtiyacı olan doktoralı yetişmiş personel tedariki sağlamak. 11. ve 12. kalkınma planlarını incelediğimiz zaman farklı çalışma grupları tarafından hazırlanan, Cumhurbaşkanımız tarafından da onaylanan bu planlarda özellikle sanayi için yetişmiş doktoralı elemanların teşvik edilmesi ve bu konuda üniversite sanayi iş birliği çalışmalarının yapılmasına yönelik yaklaşımlar mevcuttu. Dolayısıyla biz bu her iki alanda da ülkemize katkı yapmayı hedefliyoruz." "Bir kaplama malzemesi geliştirdik" Projenin 7 yıllık olduğunu belirten Körbahti, 2019 çağrısıyla projeye başvurduklarını, 2020'de desteklendiğini ve 2021 yılında da sözleşme imzaladıklarını kaydetti. Şu anda projenin 4. yılında olduklarını ifade eden Körbahti, "4 yıllık süre aslında bursiyerlerimizin doktora eğitiminin tamamlanması, daha sonraki kısım ise özel sektörde istihdam aşaması olmak üzere 7 yıllık bir süreyi kapsıyor" diye konuştu. Devam eden çalışmada 3 bursiyerin görev yaptığını aktaran Körbahti, şöyle devam etti: "Bursiyerlerimizden biri NPK kompoze gübreler üzerine çalışmasını yaptı. Bir kaplama malzemesi geliştirdik. Kendisi projemizden nisan ayında mezun oldu. Diğer 2 öğrencimizin çalışmaları devam ediyor. Organomineral gübrelerin tozlaşmasına yönelik katkı maddeleri geliştirilmesi ve azotlu gübrelerle ilgili kaplama malzemesi geliştirilmesiyle ilgili çalışmalarımız halihazırda devam ediyor. Tahminen 2025 yılının Ağustos ayında tamamlamayı planlıyoruz."

Mersin Üniversitesi Filistin konusundaki duruşundan taviz vermiyor Haber

Mersin Üniversitesi Filistin konusundaki duruşundan taviz vermiyor

Mersin Üniversitesi, İsrail'in Filistin'e yönelik saldırılarına karşı ilk günden itibaren tavır koyarak mazlum Filistin halkının yanında yer aldı. Saldırıların başlamasının hemen ardından, 7 Ekim 2023 tarihinde üniversite, kamuoyunu duyuruyla saldırıları şiddetle kınadı. Yapılan açıklamada, "Yerleşik, sivil ve savunmasız Filistin halkına yönelik geçmişten bugüne sürdürülen uygulamaların asla kabul edilemez olduğu" vurgulandı. Üniversite, bölgede kalıcı barış ve istikrarın sağlanması gerektiğine inandığını belirtti. Filistinli öğrencilerle bir araya gelerek desteklerini gösteren Rektör Prof. Dr. Erol Yaşar, üniversitenin Filistin halkının her zaman yanında olduğunu ifade etti. Ayrıca, Üniversite, Filistin meselesinin farkındalığını artırmak amacıyla çeşitli etkinlikler düzenledi. "Filistin Meselesinin Tarihi, Siyasal ve Sosyal Dinamikleri" adlı bir panel düzenleyerek Filistin'deki insanlık suçunu ele aldı. Üniversite, İsrail'in Gazze İslam Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Sufyan Tayeh’in şehit edilmesini kınadı ve uluslararası toplumu aksiyon almaya çağırdı. Ayrıca, öğrencilerin Filistin'deki durumu anlatan deneme yarışması düzenleyerek farkındalık yaratmayı amaçladı. Son olarak, Mezuniyet Töreni'nde İlahiyat Fakültesi öğrencileri Filistin'e destek pankartları açarak tepkilerini gösterdi. Üniversite, öğrencilerin herhangi bir engelleme olmadan eylemlerini gerçekleştirdiğini ve Filistin halkının yanında olduğunu vurguladı. Mersin Üniversitesi, bundan sonra da Filistin'de yaşanan insanlık suçu ve soykırımın karşısında olmaya devam edeceğini belirtti.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.