SON DAKİKA
Hava Durumu

#Mersin Ticaret ve Sanayi Odası

İLKHABER-Gazetesi - Mersin Ticaret ve Sanayi Odası haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Mersin Ticaret ve Sanayi Odası haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

MTSO Başkanı Hakan Sefa Çakır: Sanayicinin kredilere erişimi şart, aksi takdirde geri dönüşü olmaz Haber

MTSO Başkanı Hakan Sefa Çakır: Sanayicinin kredilere erişimi şart, aksi takdirde geri dönüşü olmaz

Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) Başkanı Hakan Sefa Çakır, pandemiyle birlikte kırılan tedarik zinciri sonrasında Türk sanayisinin önemli bir avantaj yakaladığını hatırlatarak, bu avantajın devam edebilmesi için krediye ulaşabilmenin şart olduğunu söyledi. “SANAYİCİ KREDİSİZ AYAKTA KALAMAZ” MTSO Başkanı Hakan Sefa Çakır, katıldığı bir programda Türkiye ve dünya gündemine ilişkin değerlendirmelerde bulundu, MTSO'nun proje ve çalışmalarını aktardı. Türkiye ve dünyanın ekonomik açıdan zorlu bir süreçten geçtiğini kaydeden Çakır, bu sürecin başarıyla tamamlanması adına yürütülen ekonomi politikalarını bugüne kadar desteklediklerini hatırlattı. Ekonomi kurmayları tarafından ortaya konulan acı reçeteyi destekleyip iş dünyasının da toplumun da önemli fedakarlıklarda bulunduğunu belirten Çakır, "Ciddi bir fedakarlıktan geçtik ve bu boşa harcanmamalı. Gündemimiz siyaset değil ekonomi olmalı" dedi. Pandemiyle birlikte kırılan tedarik zinciri sonrasında Türk sanayisinin önemli bir avantaj yakaladığını hatırlatan Çakır, bu avantajın devam edebilmesi için krediye ulaşabilmenin şart olduğunu söyledi. "Krediye ulaşamayınca sanayici duramaz zararına da olsa iş yapmaya devam etmek durumunda kalır" diyen Çakır, "Sanayicinin yanında firmalarımızın yüzde 95'ten fazlası KOBİ ve çoğumuzun öz kaynağı yok. Herkesin kredilerle döndüğü bir dönemdeyiz. Sanayicimizin, turizmcimizin krediye ulaşması lazım. Ulaşamazlarsa onları kaybedersek geri dönüşü yok" diye konuştu. “DOĞRU VE PLANLI ÜRETİM OLMAZSA AVANTAJLAR KAYBOLUR” Ekonomik refah için üretimin kaçınılmaz olduğuna dikkat çeken Hakan Sefa Çakır, mevcut durumda bu konuda önemli fırsatlar bulunduğunu söyledi. Pandemi sürecinde oluşan boşluğu sanayicinin iyi değerlendirip kapasitesini artırdığını hatırlatan Çakır, şimdilerde tüm dünyada başlayan tarife savaşlarında da benzer şekilde yararlanma fırsatı oluştuğuna değindi. Çin'in ciddi bir otomotiv yedek parça satıcısı olduğunu belirten Çakır, "Bu vergilerle satamayacak. Türkiye bu alanda güçlü. Süreci doğru yönetip bu pazardan pay almalı" şeklinde konuştu. Asya'yı da yükselen pazarlar arasında gösteren Çakır, ABD'nin yanı sıra mutlaka Çin, Hindistan, Vietnam gibi ülkelerde pazarlar oluşturacak yeni yapılanmalara gidilmesi gerektiğine değindi. “TÜRKİYE, ÇİN'DEN İTALYA'YA KADAR BÖLGENİN EN BÜYÜK SANAYİ ÜRETİCİSİ” Türkiye'nin, İtalya'dan Çin'e kadar olan bölgedeki en büyük sanayi üreticisi olduğunu belirten Çakır, bu nedenle sanayide yeşil ve dijital dönüşümün sağlanması, verimliliğin artırılması durumunda sadece Avrupa'ya değil dünyanın her yerine ürün satılabileceğini vurguladı. Trump'ın aldığı siyasi kararlar sonrasında tüm Avrupa ülkelerinin savunma sanayi yatırımına başladığına, bireysel korumaya yöneldiğine de değinen Çakır, Türkiye'nin bu alanda yakaladığı ivmeyi de iyi değerlendirmesi gerektiğini sözlerine ekledi.

MTSO Başkanı Çakır: Limon ihracat yasağı üreticiyi yok eder, karar derhal iptal edilmeli Haber

MTSO Başkanı Çakır: Limon ihracat yasağı üreticiyi yok eder, karar derhal iptal edilmeli

Ticaret Bakanlığı'nın limon ihracatını geçici olarak yasaklamasının ardından Mersin Milletvekili Ali Kıratlı'nın katılımıyla Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) ve sektör temsilcileri bir araya gelerek istişare toplantısı gerçekleştirdi. Toplantı sonucunda ortak bir metin hazırlanarak yetkililere iletildi. MTSO BAŞKANI'NDAN YASAĞA TEPKİ MTSO Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Sefa Çakır, limon stoklarının büyük çoğunluğunun küçük üreticilere ait olduğunu vurgulayarak, yasağın en çok bu kesimi mağdur edeceğini dile getirdi. Çakır, "Bu yasak üreticiyi yok eder. Alınan karar en kısa sürede iptal edilmelidir" şeklinde konuştu. Ayrıca, kararın Türk narenciye ihracatçısının pazarlarını kaybetme riskini taşıdığını da sözlerine ekledi. SEKTÖR TEMSİLCİLERİNDEN ORTAK AÇIKLAMA Toplantıda hazırlanan ortak metinde ise şu ifadelere yer verildi:  "Mevcut stoklarda en az 400-450 bin ton limon bulunmaktadır. Türkiye'nin aylık en fazla 20 bin ton limon tüketimi vardır. Eylül 2025 tarihine kadar Türkiye'nin toplam limon tüketimi en fazla 120 bin ton civarında olacaktır. Ve var olan stoklar tüketimin çok üstündedir. Depolardaki limonların yüzde 70'i üreticiye aittir. Türkiye'de limon tüketimi-ihracat rakamları dahil, hiçbir zaman üretimin üstünde olmamıştır. Bu yasaklama kararından en çok Erdemli ve bölgesi başta olmak üzere Mersin ve bölgesindeki küçük çiftçi ve üreticiler zarar görecektir. Zaten girdi maliyetlerinden dolayı ekonomik anlamda zor günler geçiren üreticiler için bu karar, limon üretiminden vazgeçmelerine veya iflaslara yol açacağı gibi bir sonuca neden olabilir. 2019 yılında da benzer bir kararla bölgenin limon üretiminde büyük zararlara neden olunmuştur. O dönemde de satılamayan limon çürüyerek, milli bir servet kaybına neden olmuştur. Eğer bu yasak kaldırılmazsa aynı durum tekrar yaşanacak ve ülkemiz hem güçlü olduğu pazarları kaybedecek hem de ciddi bir döviz kaybı yaşanacaktır. Limon üreticisi, limon bakımını yapamadığı için ya üretimden vazgeçecek ya da kalitesi düşük ürün ortaya çıkacaktır. Müstahsil ve tüccarlar da limon depolamadan vazgeçerek, yaz aylarında ihtiyaç olan limonun arzını sağlayamayacaklardır. Küresel limon pazarında, zaten zor şartlarda rekabet ettiğimiz pazarları kaybetmekle kalmayıp, tekrar o pazarlara girme konusunda büyük riskler oluşacaktır. Yüksek maliyetlerden dolayı zaten durma noktasına gelen limon ihracatına getirilecek ilave bir yasak sektörün ve özellikle küçük üreticinin yok olması anlamına gelmektedir. Narenciye istihdam odaklı bir sektördür. İstihdam edilen insanların büyük bölümünün kadınlar, göçle gelenler veya vasıfsız insan gücü olduğu için sektörün sorun yaşaması aynı zamanda ciddi bir toplumsal soruna yol açacaktır. Yukarıda belirtilen nedenlerden dolayı Ticaret Bakanlığı tarafından alınan limonun ihracatına yönelik geçici durdurma kararı iptal edilmelidir."

TEPAV’dan Suriye ekonomisi için kapsamlı çalışma: Mersin’de ilk toplantı yapıldı Haber

TEPAV’dan Suriye ekonomisi için kapsamlı çalışma: Mersin’de ilk toplantı yapıldı

Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı (TEPAV), Suriye’nin ekonomik yeniden inşası için kapsamlı bir araştırma çalışması başlattı. Çalışma kapsamında, iş yapma süreçlerindeki engeller tespit edilerek, Türkiye ve Suriye arasındaki ekonomik iş birliği potansiyeli değerlendiriliyor. Proje kapsamında Suriyeli ve Türk şirketlerle birebir görüşmeler gerçekleştiriliyor ve geniş çaplı bir anket çalışması yürütülüyor. Elde edilen veriler, Suriye ekonomisinin yeniden yapılandırılması için atılacak adımlara yön verecek. MERSİN’DE İLK TOPLANTI GERÇEKLEŞTİRİLDİ Çalışmanın önemli bir ayağı olarak, 20 Şubat’ta Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) ev sahipliğinde bir değerlendirme toplantısı düzenlendi. Toplantıya, TEPAV Kurucu Direktörü Prof. Dr. Güven Sak ve çok sayıda Suriyeli iş insanı katıldı. Toplantıda, özellikle Mersin, İstanbul ve Adana gibi şehirlerde faaliyet gösteren Suriyeli girişimcilerin Türkiye ekonomisine katkıları vurgulandı. Ayrıca, Türkiye’de yürütülen ticari faaliyetlerin Suriye’nin yeniden yapılandırılmasına nasıl destek olabileceği ele alındı. YATIRIM SÜREÇLERİNDE YAŞANAN ENGELLER MASAYA YATIRILDI Toplantıda, Suriyeli yatırımcıların karşılaştığı bürokratik engeller ve Suriye’deki altyapı yetersizlikleri ön plana çıktı. Türkiye’de, geçici koruma statüsündeki kişilerin istihdamına yönelik uzun prosedürler ve seyahat kısıtlamaları iş insanlarının planlarını zorlaştırırken; Suriye tarafında ise elektrik, su, yol ve internet altyapısındaki eksiklikler, işletmelerin tam kapasiteyle çalışmasını engelliyor. Suriyeli ve Türk iş insanlarının ortak projeler geliştirerek iş birliği yapmasının iki ülkeye de önemli faydalar sağlayacağına dikkat çekildi. Toplantıda ayrıca, Türkiye’deki Suriyeli yatırımcılar için çalışma ve oturum izinleri, vergi düzenlemeleri ve banka işlemleri gibi konularda daha esnek düzenlemelere ihtiyaç duyulduğu ifade edildi. “ÖNCELİĞİMİZ EKONOMİK HAYATIN YENİDEN CANLANDIRILMASI” TEPAV Kurucu Direktörü Prof. Dr. Güven Sak, toplantıda yaptığı konuşmada, bölgedeki ekonomik yaşamı canlandırmanın öncelikli hedef olduğunu vurguladı. “Yeniden canlanma için yol haritasını, Türkiye’deki Suriyeli yatırımcılarla birlikte tasarlayacağız. Suriye’nin rekabet gücü toparlanabilir seviyede ve bu süreçte Türkiye’de Suriye ortaklığıyla kurulan şirketlere büyük görevler düşüyor,” dedi. Sak, Türkiye’nin Suriye’ye ihracatının iç savaş sürecinde düşmesine rağmen hızla toparlandığını ve bunda Suriyeli ortaklarla kurulan Türk firmalarının büyük pay sahibi olduğunu belirtti. İki ülke arasında değer zinciri oluşturmanın önemine dikkat çeken Sak, Türkiye’nin tecrübelerini Suriye’ye aktarmaya hazır olduğunu ifade etti. “AMACIMIZ HERKESİN KAZANACAĞI BİR SİSTEM KURMAK” Toplantının ev sahibi olan MTSO Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Sefa Çakır, Mersin’de faaliyet gösteren Suriyeli firmalarla bugüne kadar uyum içinde çalışıldığını belirtti. “Yürütülen çalışmalar sonunda hepimizin kazanacağı bir sistem kuracağımıza inanıyorum. Yeniden yapılanma sürecinde de aynı uyumu sürdürerek Mersin ve Suriye arasındaki tedarik zincirini güçlendirmeyi ve bölgeye ekonomik değer kazandırmayı hedefliyoruz,” dedi. Suriye’nin Yeniden İnşasında Ortak İş Birlikleri Öne Çıkıyor Toplantıda yapılan değerlendirmeler sonucunda, Suriyeli ve Türk iş insanlarının ortak projeler geliştirmesinin her iki ülke ekonomisi için önemli bir fırsat olduğu vurgulandı. Uzmanlar, Suriye’deki yeniden yapılanma sürecinde Türkiye’nin desteğiyle altyapı çalışmalarının hızlandırılabileceğini, Suriyeli iş insanlarının Türkiye’deki ticari başarılarının Suriye’ye de yansıyacağını belirtiyor.

MTSO Başkanı Hakan Sefa Çakır, görevdeki 1. yılını değerlendirdi Haber

MTSO Başkanı Hakan Sefa Çakır, görevdeki 1. yılını değerlendirdi

Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) Başkanı Hakan Sefa Çakır, Mersin'in dijital kapasitesinin ölçtükleri bir proje yaptıklarını belirterek, "Mersin sanayide kaç sıfırda? 2.0'da mı, 3.0'da mı, yoksa 4.0'da mı? Bu, Mersin'in sanayideki yeterlilik durumunun tespit eden bir proje olacak" dedi. Çakır, göreve gelişinin 1. yılında basın mensupları ile bir araya geldi. Kent Ormanı'nda düzenlediği toplantıda yaptıkları çalışmalara ilişkin bilgiler veren Çakır, yürüttükleri ve gerçekleştirecekleri projeler hakkında açıklama yaptı. MTSO'nun 41 komitesi, 271 komite üyesi, 115 meclis üyesi ve 30 bin üyesi bulunduğunu belirten Çakır, hep birlikte ekip çalışması yaptıklarını söyledi. Kentteki tüm kurumlarla ilişkilerinin iyi olduğunu ifade eden Çakır, birçoğuyla beraber çeşitli projeler yürüttüklerini anlattı. Yeni nesil meslek liseleriyle ilgili ciddi sıkıntılar olduğunu dile getiren Çakır, şöyle devam etti: "Türkiye'nin sıkıntısı var ama bizleri ziyarete gelenlerin hepsi 'işçi bulamıyoruz, teknisyen bulamıyoruz, tekniker bulamıyoruz' diyorlar. Üniversite mezunu istemiyorlar. Ve 'teknisyenlere ihtiyaçları olduğunu' söylediler. Ve bu bizim gündemimize aldığımız konulardan biriydi. İkincisi de ekonominin zor şartlarından geçiyoruz. Bu zor şartlarda neler yapabiliriz diye düşündüğümüz zaman kurumları ve firmalarımızın kümelenmesini sağlamamız lazım. Yani şirketleri bir araya getirmemiz lazım. Sektörleri bir araya getirmemiz lazım. Üniversiteleri bir araya getirmemiz lazım. Bu beraberlikleri sağlayarak maliyetleri düşürecek çalışmalar yapmamız lazım ki biz KOBİ'lerimizi, şirketlerimizi bu şekilde koruyabiliriz diye kümelenmeyle ilgili ne yapabileceğimizin çalışmasını yapmaya başladık. Yeşil Dönüşüm ve Dijitalleşme artık dünyada olmazsa olmazlardan bir tanesi. Üyelerimizin de yeşil dönüşümle ve dijitalleşmeyle ilgili ne gibi çalışma yapılabileceğini hedeflerimiz arasına koyduk. Şirketlerimizin çalışmasının daha verimli olması için, üyelerimizin daha verimli çalışması için ne gibi çalışmalar yapabiliriz? Bunun önümüzdeki ajandamıza koyduk. Şirketlerimizin ikinci nesilde yüzde 70-80'i, üçüncü nesilde yüzde 97'si kayboluyor. Çok az 20 yıl üstünde, 50 yıl üstünde şirketlerimiz var. Bu şirketleri uzun vadeli, yani 100 yıllık, 200 yıllık, 500 yıllık şirket nasıl yapabiliriz? Bununla ilgili de çalışmalar yapmaya karar verdik. Son olarak da üyelerimizden ihracat yapmayan firmalara nasıl ihracat yapabileceklerine ilişkin çalışmalar yapmaya karar verdik." "MERSİN'DEKİ İNSAN KAYNAĞINI GÖRDÜK" Göreve geldikten sonra gerçekleştirilen karşılıklı ziyaretleri fırsata çevirmeye çalıştıklarını anlatan Çakır, "Tüm kurumlarda biri yeni seçildiği zaman olan bir şey bu. Aslına baktığınız zaman şehri tanımak için, sivil toplumu, dernekleri, kurumları tanımak için önemli bir fırsat. Biz bunu bir fırsata çevirdik. Bir tane ajanda doldurduk. Her gelen kurumla ne yapabiliriz, neler yapabiliriz, ne gibi projeler üretebiliriz? konuştuk. Mersin'deki insan kaynağını gördük. Gelir gelmez hemen bakanlıklarımızı ziyaret etmek zorunda kaldık. Çünkü limonla ilgili ciddi bir sorun vardı. O zaman yangın yerine dönmüştü; 'limonlar satılmayacak, limonlar dalında kaldı' diye. Gerçekten de öyle bir durum vardı. Şu anda da limonun durumunu görüyorsunuz. Bu limonlara destek nasıl alabiliriz diye Mersin'deki tüm kurumlarla bir araya geldik. Adana'yı da yanımıza aldık. Bakanlıklara ziyaretlerde bulunduk. Ziraat odaları, ihracatçı birlikleri, borsalar, milletvekilleri, Adana milletvekilleri, Adana Çiftçiler Birliği, Mersin Tarım kurumlarının paydaşlarıyla bir araya geldik. İlgili tüm partilerle hem iktidar partisi hem muhalefet partilerinin hepsiyle bir araya gelerek hep konuştuğumuz lobinin başlangıcını yapmış olduk" diye konuştu. "SAVUNMA SANAYİNDE MERSİN'LE İLGİLİ 20-25 FİRMA ÇALIŞIYOR" Saha İstanbul'un savunma sanayiyle ilgili önemli bir fuar olduğunu vurgulayan Çakır, Mersin firmalarının bu fuara katılmasını sağladıklarını ifade etti. Bu işlerle hiç ilgilenmeyen firmaları oraya götürerek Saha İstanbul'un ve savunma sanayinin kıymetini anlattıklarını dile getiren Çakır, "Onlar da çalışmalara başladı. Heyecanlandılar ve bağlantılar yaptılar. Savunma sanayinde Mersin'le ilgili 20-25 firma çalışıyor ve çok heyecanlılar. Savunma sanayinde özellikle Mersin'e gelerek bu firmalarla işlerini büyütmeyle ilgili çalışmalar yapıyor" dedi. Türkiye Odalar Borsalar Birliği'ne çok önemli görevlere seçildiklerine dikkat çeken Çakır, bu konudaki çalışmaları anlattı. "TÜRKİYE'NİN İLK TARIM TEKNOPARK'INI AÇTIK" AKİB ile dış ticaret elemanları yetiştirmeyle ilgili ortak projeye imza attıklarını söyleyen Çakır, bu kapsamda açtıkları kurstan mezun olanlara belgelerini vererek, onları dış ticaret ve gümrük firmalarına yerleştireceklerini kaydetti. Çakır, kentteki 4 üniversite ile bir araya gelerek kümelenme çalışmaları başta olmak üzere birçok alanda çalışacaklarını ifade etti. Turizmle ilgili daha önce başlattıkları ve devam ettirdikleri projelerden bahseden Çakır, Mersin'in özel, güzel ve turistik yerlerinin, ören yerlerinin kısa filmlerini çekmeye devam ettiklerini vurguladı. Kültür ve sanatla ilgili çalışmalar hakkında da bilgi veren Çakır, gerçekleştirdikleri çalıştaylara değindi. Türkiye'nin ilk Tarım Teknopark'ını açtıklarına işaret eden Çakır, hızla dolmaya başlayan teknoparkın şu anda yüzde 60'ın üzerinde dolulukla gittiğini kaydederek, "Buradan çok başarılı projeler çıkacağına inanıyoruz" diye konuştu. "50 BİN İŞSİZ OLDUĞUNU ÖĞRENDİK" İŞKUR ziyaretlerinde 50 bin işsiz olduğunu öğrendiklerini belirten Çakır, İŞKUR'la bir araya gelerek kalıpçı ustası yetiştirmek amacıyla bir proje geliştirdiklerini anlattı. İşe işi bilmeyenlere işi öğretip onları iş garantili eğitim vereceklerini ifade eden Çakır, "Ticaret ve Sanayi Odamız'da belgelendirmesini yapacak. Bu çalışmaya başladık. Bu bir pilot çalışma. Eğer bu çalışmadaki sonucumuz iyi olursa bu 50 bin kişiye teker teker müdahale ederek dışarı taraftan iş bekleyen, işçi bekleyen teknisyen bekleyen, tekniker bekleyen ekibe de destek vermeyi sağlayacağız. Ayrıca Atölye 1886'mız var bizim. Burada da 18 meslek okulunda 150'den fazla öğretmen robot kollarıyla ilgili, yazılımlarla ilgili eğitim verdik" dedi. "ÇOCUKLARA BİR PENSE NASIL TUTULABİLİR GİBİ KONULARDA EĞİTİM VERECEĞİZ" Çakır, Organize Sanayi Bölgesi ile hayata geçirecekleri 'Yıldızlar Sanayi'de projesiyle dezavantajlı bölgedeki çocuklara eğitim vereceklerini kaydetti. Bu çerçevede 11-13 yaş arası 50 çocuğu servislerle Organize Sanayi Bölgesindeki meslek okuluna götüreceklerini belirten Çakır, "Orada çocuklara, marangozluk nasıl yapılır? Bir metal nasıl kesilebilir? Bir pense nasıl tutulabilir gibi konularda eğitim vereceğiz. Bu çocuklara da birer alet çantası hediye ederek evlerine göndereceğimiz bir proje. Yakında hepimizin her şeyi öğrenmesi gerekecek. Bu maliyetlerle usta çağıramaz durumda olacağız. Onun için hepimizin öğrenmesi lazım ki bunu çocuklardan başlattık" diye konuştu. "MERSİN'İN SANAYİDEKİ YETERLİLİK DURUMUNUN TESPİTİNİ YAPACAĞIZ" Gerçekleştirecekleri projelerden de bahseden Çakır, şöyle devam etti: "Mersin'in dijital kapasitesinin ölçtüğümüz bir proje yapıyoruz. Mersin sanayide kaç sıfırda? 3.0'da mı, 2.0'da mı yoksa 4.0'da mı? Bu proje Türkiye'de ilk defa yapılan bir proje. Bu Mersin'in sanayideki yeterlilik durumunun tespit eden bir proje olacak. İkincisi ise duyurusunu yapacağımız geleceğin işlerine yönelik teknoloji tabanlı eğitim merkezi projesi. Bu da yeni mesleklerle ilgili eğitim vereceğimiz bir proje olacak. Önceliği kadınlara vereceğiz. Buradaki eğitimler; cobot operatörlüğü eğitimi, e-ihracat eğitimi, mikro eğitim, kodlama eğitimi gibi eğitimler verecek. 'Bitkilerin sesine kulak verin iklim değişikliğine uyum sağlayın' temalı bir proje aldık. İklimin son hızla değiştiğini gördüğümüz ve anladığımız bugünlerde bu proje bizim için çok kıymetli bir proje olacak. Burada üreticilerimiz bağı başta olmak üzere nasıl adapte edeceğiz? Tarımdaki ürün deseni nasıl olabilir? Bölgede biliyorsunuz; burada narenciye var, diğer sebzeler var, meyve üretimleri var. Burada nasıl bir değişim yapabiliriz? Bu iklim değişikliğine dayanıklı çeşitler olacak mı? Gelecek 5-10 sene sonra bu çeşitler bizim geleceğimize, bu iklimde uyum sağlayacak mı? Üreticilerimizi buna nasıl uyum sağlatacağız? Veya bu ürünler varsa da nasıl mücadele edilecek? Bununla ilgili bilgilendirme, adaptasyonla ilgili bir çalışma olacak bu proje. Çok kritik ve önemli proje." "OSB'DE HERKESE YER VERİLMEMESİ GEREKİYOR" OSB'lerin çok kıymetli olduğunu belirten Çakır, Anamur'da, Mut'ta, Tarsus'ta, Erdemli'de yeni OSB'ler açılacağını belirtti. İleride yer bulmakta güçlük çekileceği için OSB'de herkese yer verilmemesi gerektiğine dikkat çeken Çakır, "OSB'lerde katma değeri yüksek ürün üretenler, çevreci olabilecek ve kente destek verebilecek firmalara öncelik verilmesiyle ilgili çalışmamız olacak" diye konuştu. "İKLİMDEN KAYNAKLI BÖLGEDEKİ ÜRÜN DESENİNDE BİR DEĞİŞME OLACAK" İklimden kaynaklı bölgedeki ürün deseninde bir değişme olacağına işaret eden Çakır, "Nasıl katma değerli bir üretim yapılabilir, üreticilerimizi nasıl yönlendirebiliriz? Bununla da ilgili bir çalışma hazırlığı yapmamız lazım. Öte yandan şehir dışındaki gençlerin buraya veyahut daha profesyonel ve daha profesyonel insanların Mersin'e gelmesiyle ilgili bir projemiz olacak. Coğrafi işaretler bizim için önemli. Şu an tantuni, cezerye ve değişik ürünlerde coğrafi işaretler var. Bunu uluslararası boyuta taşıyacağız. Coğrafi işaretlerde, üretici artık aldığınız ürünlerin kalitesini, düzenlerini, belirli kontrollerden geçerek istediği şekeri, istediği havucu koyamayacağını bilecek. Özel formüllerle olacak. Buna tantuni de dahil olacak. Bununla ilgili çalışma yapıyoruz. Turizmle ilgili de Antalya'nın yaptığı 5 yıldızlı kum, deniz, güneş dışında 'açık büfeli olmayan daha butik bir turizm yapalım, inanç turizmi yapalım, sağlık turizmine dönelim, gastronomimizi ön plana çıkaralım' yönünde çalışmamız da var" dedi. Mersin Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Kaya Tepe de MTSO'nin 1886'dan itibaren kent ekonomisine büyük katkılar sunan bir kurum olduğunu söyledi. Gazeteciler olarak gelişmeleri takip ettiklerini dile getiren Tepe, "Ticaret ve Sanayi Odamız hem sosyal, hem ekonomik, hem sportif hayatta kente katkılar sunuyor. Tüccar insanlar, cesur insanlar. Mersin de bu cesur insanların omuzları üzerinde yükselecek" ifadelerini kullandı.

MTSO Başkanı Çakır: Vergi istisnalarının kaldırılması Ar-Ge ve yabancı yatırımları tehdit ediyor Haber

MTSO Başkanı Çakır: Vergi istisnalarının kaldırılması Ar-Ge ve yabancı yatırımları tehdit ediyor

Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) Başkanı Hakan Sefa Çakır, serbest bölgeler ve teknoloji geliştirme bölgelerinde vergi istisnalarının kaldırılmasının ar-ge ve inovasyon yanında doğrudan yabancı yatırıma da zarar vereceğini söyledi. Daha önce iş dünyasının yeni vergi paketinden beklentilerini açıklayan MTSO Başkanı Çakır, bu kez iş dünyasının hazırlanan paketteki istisna ve muafiyetlerle ilgili düşüncelerini aktardı. Hazine ve Maliye Bakanlığının hazırladığı yeni vergi paketinde, şirketlerin vergisel işlemlerinde, istisnaların ve muafiyetlerin kaldırılacağı ve ciro üzerinden vergi alınacağı haberlerinin yer aldığını ifade eden Çakır, şöyle devam etti: "Özellikle ciro üzerinde vergi uygulaması son derece yanlış bir uygulama olacaktır. Bunların sosyal medyada geçen, net olmayan konular olduğunu düşünmek istiyoruz. Serbest Bölgeler ve teknoparklar, agroparklar gibi teknoloji geliştirme bölgeleri bu vergi istisnalarıyla, bu muafiyetlerle bir katma değer oluşturuyor, ülkeye döviz kazandırıyor ve yabancı yatırımcı çekiyor. Özellikle teknoparklarda, bu istisna ve muafiyetlerle yüksek teknoloji üretiliyor. Bunun önü kesilmemeli. Bu istisnalar ve muafiyetler olmasa, küresel anlamda rekabetçi olamazlar, gelişemezler. Ar-ge anlamında bazı destekler devam etse de ticari faaliyet anlamında birçok muafiyet ve istisna zaten daha önce kaldırılmıştı. Zaten sınırlı olan vergi muafiyet ve istisnaların da kaldırılması, özellikle ar-ge’ye, inovasyona, araştırmaya ve doğrudan yabancı yatırımlara zarar verir. Ülkeye döviz girmesini engeller. Vergi paketi üretimi, yatırımı, ar-ge’yi ödüllendirmeli, yok etmemelidir. Doğrudan yabancı yatırımcıyı çeken, döviz kazandıran, rekabetçiliği destekleyen serbest bölgeler ve teknolojide rekabetçiliği sağlayan, ar-ge ve yenilik kapasitemiz destekleyen teknoparklar gibi merkezlerde vergi istisna ve muafiyetleri devam etmelidir. Vergi paketi çalışması, kamu açıklarını finanse eden bir şey olmamalı, iş dünyası başta olmak üzere tüm topluma nefes aldıracak, ekonomiyi güçlendirecek bir sonuç vermelidir."

Mersin Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Çakır: Tarım zararlılarıyla mücadelede meyve düşüşü önemli Haber

Mersin Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Çakır: Tarım zararlılarıyla mücadelede meyve düşüşü önemli

Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) Başkanı Hakan Sefa Çakır, tarım zararlılarıyla mücadele için gerek dalda gerekse yerde meyve kalmaması gerektiğini belirterek, yere düşen her meyvenin zararlıların yayılmasına zemin hazırlayıp meyvelerin kalitesini bozduğunu söyledi. Mersin Valisi Ali Hamza Pehlivan başkanlığında Tarım Koordinasyon Kurulu Toplantısı gerçekleştirildi. MTSO Başkanı Hakan Sefa Çakır ile 1 No’lu Meyve ve Sebzelerin İşlenmesi ve Ticareti Meslek Komitesi Başkanı Hasan Bulduk’un yanı sıra tüm sektör paydaşlarının katıldığı toplantıda; tarımda daha verimli, daha yüksek kaliteli üretim gerçekleştirilmesi, bu kapsamda zararlılarla etkin mücadele edilmesi, tarıma dayalı ticaretin geliştirilmesi konularına yönelik tespitler ve öneriler paylaşıldı. Geleceğe yönelik atılacak adımlar değerlendirildi, muhtelif kararlar alındı. Toplantıda söz alarak zararlılarla etkin mücadele noktasındaki önerilerini aktaran MTSO Başkanı Çakır, sorunların çözümü için ilk etapta küçük üreticilere odaklanmak gerektiğini vurguladı. İhracata uygun üründe tarımsal zararlı olmaması, olan zararlıların yayılmaması, ihracata uygun üretim için dalda toplanmayan meyve kalmamasının önemine dikkat çeken Çakır, yere düşen meyvelerin mutlaka toplanması gerektiğini ifade ederek, "Yere düşen her meyve tarıma zarar veriyor" dedi. Bu konuda üreticiyi bilinçlendirecek çalışmalar yapılabileceğine değinen Çakır, köylünün meyveleri siyah poşetlere toplaması yanında ikinci kalite ürünlerin meyvesuyu fabrikalarına daha iyi fiyatla satmasını sağlayacak teşvik sistemi oluşturulması önerisi de sundu. Değişen iklim şartlarının en çok tarımı etkilediğini, yeni iklim şartlarına bağlı tarımsal zararlılarla da karşılaşılabildiğini hatırlatan Çakır, “Bu nedenle konu oldukça hassas. Sürdürülebilir tarım için üreticiden tüketiciye herkesin sorumluluğu var. Küçük yaşlardan itibaren meyve atıklarının doğaya değil çöpe atılması gerektiği öğretilip alışkanlık kazandırılmalı” değerlendirmesini yaptı.

Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
logo
İLKHABER-Gazetesi En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.