TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
SON DAKİKA
Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Mehmet Akif Ersoy

İLKHABER-Gazetesi - Mehmet Akif Ersoy haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Mehmet Akif Ersoy haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Milli Marşımızın kabulünün 103. yılında Final’e birincilik ödülü Haber

Milli Marşımızın kabulünün 103. yılında Final’e birincilik ödülü

Adana İl Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından, 12 Mart İstiklal Marşı’nın kabulünün 103. yıl dönümü ve Mehmet Akif Ersoy’u anma günü dolayısıyla düzenlenen ‘İstiklal Marşını En Güzel Ben Okuyorum’ yarışmasında Adana Final Okulları, 5. sınıf öğrencisi Tevfik Süha Mutlu ile Adana Birincisi oldu. Vali Yardımcısı Doç. Dr. Mustafa Yiğit, İstiklal Marşını En Güzel Okuma Yarışması’nda Adana Birincisi olan Özel Adana Final Ortaokulu 5. sınıf öğrencisi Tevfik Süha Mutlu’ya ödülünü, düzenlenen törenle verdi. Okulunda büyük bir coşkuyla karşılanan Tevfik Süha Mutlu’nun , İstiklal Marşı’nı okumasıyla güne başlayan Adana Final Okulları, anma törenine okulun tiyatro salonunda devam etti. Final Eğitim Kurumları Genel Müdürü ve Adana Final Okulları Kurucusu Şevket Ertem, Adana Final Okulları Genel Müdürü M. Turhan Orhan, okul yöneticileri, öğretmenleri ve öğrencilerin katıldığı tören, saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı. Fen ve Anadolu Lisesi öğrencilerinin sergilediği İstiklal Marşı’nın kabulü ve Mehmet Akif Ersoy’un o dönem yaşadıklarını anlatan program izleyenlerden büyük alkış aldı. Kurucu Şevket Ertem, “Vatanın bütünlüğü ve bayrak sevgisini pekiştirdiğimiz bu anlamlı günde Adana Birincisi olan öğrencimiz Tevfik Süha Mutlu’yu , ailesini ve emeği geçen öğretmenleri kutlarım” dedi ve bu anlamlı günün anısına  hediyesini taktı.

Mehmet Akif Ersoy kimdir? Mehmet Akif Ersoy neden öldü? Haber

Mehmet Akif Ersoy kimdir? Mehmet Akif Ersoy neden öldü?

"Mehmet Akif Ersoy kimdir?" ve "Mehmet Akif Ersoy neden öldü?" gibi sorular, Türk milletinin büyük bir merakla araştırdığı konuların başında geliyor. Mehmet Akif Ersoy'un hayatı, hem edebiyat tarihimize hem de milli mücadele dönemine ışık tutan önemli bir hikayeyi barındırıyor. Onun şahsiyeti, şiirleri ve vatan sevgisi, Türk milletinin gönlünde özel bir yer edinmiştir. Şimdi, bu büyük şairin yaşamının ve ölümünün perde arkasına birlikte bakalım ve merak edilen soruların cevaplarını bulalım. Mehmet Akif Ersoy Doğumu ve Eğitimi Mehmet Akif Ersoy, 20 Aralık 1873'te İstanbul'da doğdu. Babası Mehmet Tahir Efendi, Fatih Medresesi'nde müderrislik yapan bir alimdi. Annesi Emine Şerife Hanım ise Buharalı bir ailenin kızıydı. Mehmet Akif Ersoy, ilk eğitimini Fatih'te Emir Buhari Mahalle Mektebi'nde aldı. Daha sonra sırasıyla Fatih Merkez Rüştiyesi, Mülkiye Mektebi (Siyasal Bilgiler Fakültesi) ve Baytar Mektebi'nde (Veterinerlik Fakültesi) okudu. Eserleri: Mehmet Akif Ersoy'un en önemli eseri, Türkiye Cumhuriyeti'nin milli marşı olan İstiklal Marşı'dır. Bu eser, 1921 yılında TBMM tarafından milli marş olarak kabul edilmiştir. Mehmet Akif Ersoy'un diğer önemli eserleri şunlardır: Çanakkale Şehitlerine: Bu şiir, Çanakkale Savaşı'nda şehit düşen askerler için yazılmıştır. Safahat: Bu eser, Mehmet Akif Ersoy'un şiirlerinin toplandığı bir kitaptır. Süleymaniye Kürsüsü: Bu eser, Süleymaniye Camii'nde verdiği vaazların metinlerini içerir. Siyasi Faaliyetleri: Mehmet Akif Ersoy, Kurtuluş Savaşı'na aktif olarak katılmıştır. 1920 yılında Burdur milletvekili seçilmiştir. TBMM'de Milli Mücadele'yi savunan önemli hatiplerden biri olmuştur. Vefatı: Mehmet Akif Ersoy, 27 Aralık 1936'da İstanbul'da vefat etmiştir. Edirnekapı Şehitliği'ne defnedilmiştir. Mehmet Akif Ersoy'un Özellikleri: Mehmet Akif Ersoy, vatanseverliği, milliyetçiliği ve dini duyguları ile ön plana çıkan bir şairdir. Eserlerinde, Osmanlı İmparatorluğu'nun son dönemindeki çöküşü, Kurtuluş Savaşı'nın getirdiği umut ve Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşunun heyecanını dile getirmiştir. Mehmet Akif Ersoy, aynı zamanda usta bir hatip ve mütefekkirdir. Vaazları ve makaleleri ile de büyük ilgi görmüştür. Mehmet Akif Ersoy'un Etkisi: Mehmet Akif Ersoy, Türk edebiyatında ve tarihinde önemli bir yere sahiptir. Eserleri, hala büyük bir ilgiyle okunmakta ve Milli Şairimiz olarak saygı görmektedir.

İstiklal Marşı'nın Kabulu: Türk Milletinin Bağımsızlık Destanının 103. Yıldönümü Haber

İstiklal Marşı'nın Kabulu: Türk Milletinin Bağımsızlık Destanının 103. Yıldönümü

Mehmet Akif Ersoy, Türk milletinin bağımsızlık mücadelesinin en zor zamanlarında İstiklal Marşı'nı yazarak milletin duygularına tercüman olmuş ve ulusal bilincin pekişmesine katkı sağlamış bir şairdir.  Anadolu'da Millî Mücadele'nin devam ettiği sırada Mehmet Âkif Ersoy tarafından kaleme alınmış olan bu şiir, Türk ulusunun bağımsızlık ve özgürlük mücadelesini yücelten bir destandır. Şair, Kurtuluş Savaşı'nın kazanılacağına olan inancını, Türk askerinin cesaret ve fedakarlığını, Türk ulusunun bağımsızlık, vatan sevgisi ve dinine bağlılığını ifade etmektedir. Bu muhteşem eser, 12 Mart 1921'de Birinci Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından İstiklâl Marşı olarak kabul edilmiştir. Bestesi Osman Zeki Üngör'e aittir ve orkestrasyonu Edgar Manas tarafından yapılmıştır. İstiklal Marşı'nın Bestelenmesi: Farklı Bestelerin Okunması Maarif Vekaleti, 1921'de milli bir ruhla kazanılan İstiklâl Harbi'nin ruhunu pekiştirmek için bir güfte yarışması düzenledi. 724 şiirin katıldığı yarışmada tanınmış isimler de vardı. Ancak, önemli eserlere imza atan Mehmet Âkif, başarıların para ile ölçülemeyeceğini düşündüğü için yarışmaya katılmadı. 23 Aralık 1920'den sonra Eğitim Bakanlığı, İstiklal Marşı niteliğinde bir eser bulamayınca Mehmet Âkif'e davet mektubu gönderdi. Bu mektup sonrasında Âkif, Ankara'daki odasında Türk ordusuna hitap eden şiiri kaleme aldı. Hamdul­lah Suphi Bey'in kararıyla bu şiir önce cephede askerler arasında okundu. Ardından 17 Şubat 1921'de Hâkimiyet-i Milliye ve Sebilürreşad gazetelerinde yayımlandı. Birkaç gün sonra da Konya'da Öğüt gazetesinde yer aldı. 12 Mart 1921'de Mustafa Kemal'in başkanlığını yaptığı Meclis'te, İstiklal Marşı için yapılan yedi şiirin elemesi yapıldı. Mehmet Âkif'in şiiri, Hamdullah Suphi Bey tarafından Meclis kürsüsünde okundu ve diğer şiirlerin okunmasına gerek görülmedi. Bazı mebuslar tarafından eleştirilere rağmen, Mehmet Âkif'in şiiri coşkulu alkışlarla kabul edildi. Kâzım Karabekir'in sert eleştirilerine rağmen, güfte üzerinde değişiklik yapılmadı. Mehmet Âkif, kazandığı ödülü yoksul kadın ve çocuklara iş öğretmek için kurulan Darülmesaiye bağışladı. Ayrıca, İstiklal Marşı'nın Türk milletinin eseri olduğunu belirterek, marşın güftesini Safahat adlı eserine dahil etmedi. İstiklal Marşı'nın bestelenmesi uzun süre ertelendi ve 1923'te İstanbul Maarif Müdürlüğü tarafından beste yarışması düzenlendi. 24 bestecinin katıldığı yarışmanın sonucu, zor koşullar nedeniyle belirlenemedi ve farklı bölgelerde çeşitli bestelerle marş okunmaya başlandı. 1924'te Ankara'da toplanan seçici kurul, Ali Rıfat Çağatay'ın bestesini kabul etti. Ancak 1930'da bestelenen Osman Zeki Üngör versiyonu yürürlüğe kondu. 2013'te marşın bestesinin okunma zorluğunu gidermek için çeşitli düzenlemeler yapıldı ve iki versiyon ortaya çıktı: biri gençler ve toplu gruplar için, diğeri ise ulusal ve uluslararası resmi törenlerde kullanılmak üzere hazırlandı. Kutlama ve Anma Günü 12 Mart, Türkiye'de "İstiklâl Marşı'nın Kabulü ve Mehmet Âkif Ersoy'u Anma Günü" olarak resmî bir kutlama ve anma günü olarak belirlenmiştir. Bu özel gün, İstiklal Marşı'nın kabul edilişini ve Mehmet Akif Ersoy'un ölümsüz eserini anmak için çeşitli etkinliklerle kutlanır. Yurdumuzun birçok köşesi düşman işgali altındayken, milletimiz vatan topraklarını korumak için kahramanca mücadele veriyordu. İşte tam da bu zorlu dönemde, Mehmet Akif Ersoy, İstiklal Marşını kaleme alarak millete cesaret aşıladı ve bağımsızlık ateşini daha da alevlendirdi. İstiklal Marşı, bu mücadeleyi ve azmi ölümsüzleştiren destansı bir eserdir. Mehmet Akif Ersoy'un, "Allah bu millete bir daha İstiklal Marşı yazdırmasın" sözleri, verilen mücadelenin ne kadar fedakarlık gerektirdiğini ve ne kadar değerli olduğunu yansıtır. İstiklal Marşı'nın yazarı Mehmet Akif Ersoy'u, Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk'ü ve tüm şehitlerimizi minnetle anıyoruz. (Fotoğraf: AA) İstiklal Marşı ''Korkma! Sönmez bu şafaklarda yüzen al sancak, Sönmeden yurdumun üstünde tüten en son ocak. O benim milletimin yıldızıdır, parlayacak; O benimdir, o benim milletimindir ancak. Çatma, kurban olayım, çehreni ey nazlı hilal! Kahraman ırkıma bir gül; ne bu şiddet, bu celal? Sana olmaz dökülen kanlarımız sonra helal… Hakkıdır, Hakk’a tapan milletimin istiklal. Ben ezelden beridir hür yaşadım, hür yaşarım, Hangi çılgın bana zincir vuracakmış? Şaşarım. Kükremiş sel gibiyim, bendimi çiğner, aşarım, Yırtarım dağları, enginlere sığmam, taşarım. Garbın afakını sarmışsa çelik zırhlı duvar, Benim iman dolu göğsüm gibi serhaddim var. Ulusun, korkma! Nasıl böyle bir imanı boğar, “Medeniyet” dediğin tek dişi kalmış canavar? Arkadaş! Yurduma alçakları uğratma sakın, Siper et gövdeni, dursun bu hayâsızca akın. Doğacaktır sana vadettiği günler Hakk’ın, Kim bilir, belki yarın belki yarından da yakın. Bastığın yerleri “toprak” diyerek geçme, tanı, Düşün altındaki binlerce kefensiz yatanı. Sen şehit oğlusun, incitme, yazıktır atanı, Verme, dünyaları alsan da bu cennet vatanı. Kim bu cennet vatanın uğruna olmaz ki feda? Şüheda fışkıracak, toprağı sıksan şüheda. Canı, cananı, bütün varımı alsın da Hüda, Etmesin tek vatanımdan beni dünyada cüda. Ruhumun senden İlahî, şudur ancak emeli: Değmesin mabedimin göğsüne namahrem eli. Bu ezanlar, ki şehadetleri dinin temeli, Ebedî, yurdumun üstünde benim inlemeli. O zaman vecd ile bin secde eder, varsa taşım, Her cerihamdan, İlahî, boşanıp kanlı yaşım, Fışkırır ruhumücerret gibi yerden naaşım, O zaman yükselerek arşa değer belki başım. Dalgalan sen de şafaklar gibi ey şanlı hilal! Olsun artık dökülen kanlarımın hepsi helal. Ebediyen sana yok, ırkıma yok izmihlal. Hakkıdır, hür yaşamış bayrağımın hürriyet; Hakkıdır, Hakk’a tapan milletimin istiklal.''

Vali Köşger'den İstiklal Marşı’nın kabulünün 103. yılı mesajı Haber

Vali Köşger'den İstiklal Marşı’nın kabulünün 103. yılı mesajı

Yarın İstiklal Marşı’nın kabulünün 103. yılı olacak. Bu önemli gün için Adana Valisi Yavuz Selim Köşger, hem İstiklal Marşı’nın kabulü hem de bu vesileyle Mehmet Akif Ersoy’u anma mesajı paylaştı. Vali Köşger, “Milletimizin, tarihte eşi ve benzeri görülmemiş bir mücadele ve parlak bir zaferle taçlandırdığı Milli Mücadele'mizin ardından, Vatan Şairimiz Mehmet Akif Ersoy’un muhteşem cümleleriyle kaleme aldığı, Türk milletinin bağımsızlık savaşını ölümsüzleştiren İstiklal Marşımızın Türkiye Büyük Millet Meclisinde kabulünün 103. yıl dönümünü büyük bir gurur ve coşkuyla kutluyoruz” dedi. İstiklal Marşı’nın milletimizin eşsiz bağımsızlık destanı, istiklalimizin sembolü, milletimizin tüm imkânsızlıklar içerisinde gösterdiği büyük kahramanlığın, azim ve fedakârlıkla verilen kurtuluş mücadelesinin mısralara dökülmüş ifadesi olduğunu dile getiren Köşger, “İstiklâl Marşımızın her mısrasında Türk milletinin bağımsızlık aşkı, Türk'ün sarsılmaz imanı ve çelikten iradesi dile getirilmiştir” şeklinde konuştu. Vali Köşger, “Tarihteki şanlı yürüyüşümüzü, milli ve manevi değerlerimizi, bağımsızlık tutkumuzu, bayrak sevgimizi, milletçe tek yürek olduğumuzda neleri başarabileceğimizi en güzel şekilde anlatan İstiklal Marşımız, Milli Mücadele döneminde olduğu gibi bugün de milletimize umut ve cesaret vermektedir” dedi. Köşger, açıklamasının devamında şunları kaydetti: “İstiklal Marşımız; varlığımızı, inancımızı, birliğimizi hatırlatarak içimizde bir coşku, vatan toprağının her karışı için mücadele eden, bizlere bu ülkeyi emanet eden kahramanlarımıza karşı yüreğimizde büyük bir minnettarlık hissi uyandırır. İlk dizesi “Korkma” diye başlayan İstiklal Marşımızın muhatabı olarak bizler; kendisine armağan edilen bu eşsiz marşın her kıtasını, her bir dizesini kalbimizin derinliklerinde hissetmeyi sürdürecek, mısralarda yer alan ortak idealleri, ortak duygu birliğini ilelebet muhafaza edeceğiz. Şunu biliyoruz ki, İstiklal Marşımız bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da bu kutsal vatanın semalarında sonsuza kadar yankılanmaya devam edecek; son ocak tüttüğü, ay yıldızlı al bayrağımız semada nazlı nazlı dalgalandığı, uğruna şehadeti göze alan yiğitlerimiz var olduğu müddetçe, bu topraklarda varlığımız daim olacaktır. Ezelden beri hür ve bağımsız yaşadığımız vatanımızda, gelecekte de namahreme asla fırsat vermeden yaşayacağız. Bizler bu şanlı ecdadın torunları, bu yüce milletin fertleri olarak son nefesimize kadar cennet vatanımızın her karış toprağında ay yıldızlı bayrağımızı gururla dalgalandırmaya ve İstiklal Marşımızı dünyanın dört bir yanında coşkuyla okumaya devam etme azim ve kararlılığındayız. Bu duygu ve düşüncelerle İstiklâl Marşımızın kabulünün 103. yıl dönümünü kutluyor, başta Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve Milli Şairimiz Mehmet Akif Ersoy olmak üzere İstiklal Mücadelemizin tüm kahramanlarını saygı, rahmet ve minnetle anıyorum.”

İstiklal Marşı'nın Doğuşu: Mehmet Akif Ersoy'un Özverisi ve Türk Milletinin Birlik Ruhu Haber

İstiklal Marşı'nın Doğuşu: Mehmet Akif Ersoy'un Özverisi ve Türk Milletinin Birlik Ruhu

İstiklal Marşı'nın kabulü, Türk milletinin birlik ve beraberlik ruhunu en güzel şekilde yansıtan önemli bir dönemin ürünüdür. Bu kutsal eserin ortaya çıkışı, Mehmet Akif Ersoy'un vatan sevgisi ve özverisiyle örülüdür. 12 Mart 1921'de Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde alınan kararla resmi olarak kabul edilen İstiklal Marşı'nın kabul süreci, Türk milletinin bağımsızlık mücadelesinin ne denli büyük bir kararlılıkla sürdürüldüğünün bir göstergesidir. Bu yazıda, İstiklal Marşı'nın doğuşu ve kabul sürecinin detaylarına yakından bir göz atacağız. İstiklal Marşı'nın Kabul Edilişinin Ardındaki Hikaye İstiklal Marşı, Türk milletinin bağımsızlık mücadelesinin sembolü haline gelmiş olağanüstü bir eserdir. Ancak bu kutsal marşın doğuşu, önemli bir özveri ve kararlılıkla şekillenmiştir. 12 Mart 1921'de Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde alınan kararla resmi olarak kabul edilen İstiklal Marşı'nın arka planında, o dönemin zorlu koşulları ve büyük bir vatanseverlik ruhu yatar. İstiklal Marşı'nın yazılma süreci, Türk milletinin bağımsızlık mücadelesinin en karanlık dönemlerinden birinde gerçekleşti. Mehmet Akif Ersoy, o dönemde para ödülü olan bir yarışmaya katılmadığı için marşın yazılma sürecine dahil olmadı. Ancak bu, onun vatan ve millet sevgisine karşı duyarsız olduğu anlamına gelmiyordu. Tam tersine, Akif Bey, vatanı için her türlü fedakarlığı yapmaya hazır bir ruhla doluydu. Milli Eğitim Bakanı Hamdullah Suphi'nin teşvikiyle, Balıkesir Milletvekili Hasan Basri Bey, Akif Bey'in özverili ruhunu harekete geçirmek için çalışmaya başladı. Akif Bey'in hassasiyetini göz önünde bulunduran Hasan Basri Bey, gizli bir şekilde İstiklal Marşı'nı yazmaya başladı. Ancak bu süreçte ödül düşüncesi bir yana bırakıldı; marşın özünde, vatanseverlik duygularının ve milletin birliğinin ifadesi ön plandaydı. İstiklal Marşı'nın yazılma süreci sadece 48 saat sürdü. Hasan Basri Bey'in kaleme aldığı bu destansı eser, daha sonra Milli Eğitim Bakanlığı tarafından değerlendirildi. Askeri komutanlar tarafından da büyük beğeni toplayan İstiklal Marşı, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde tartışılmaya sunuldu. 12 Mart 1921'de Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde gerçekleşen oylama sonucunda, İstiklal Marşı çoğunlukla kabul edildi ve Türk milletinin bağımsızlık mücadelesinin simgesi haline geldi. Bu tarihi kararın ardından, marşın bestelenmesi için bir yarışma düzenlendi ve Ali Rıfat Çağatay'ın bestesi seçildi. İstiklal Marşı'nın kabulü, Türk milletinin ortak ruhunu ve bağımsızlık azmini yansıtan bir dönemin ürünüdür. Mehmet Akif Ersoy'un özverisi ve Hasan Basri Bey'in kararlılığı, Türk milletinin bağımsızlık mücadelesinde yazılan destanlardan birinin temelini oluşturmuştur. Bu büyük eser, Türk milletinin birlik ve beraberlik ruhunu her zaman canlı tutacak bir sembol olarak varlığını sürdürecektir.

Burdur'da Haber

Burdur'da "İstiklal Marşı'nın Kabulü ve Mehmet Akif Ersoy'u Anma Günü" kutlandı

BURDUR (AA) - Mehmet Akif Ersoy'un Gazi Mecliste milletvekilliğini yaptığı Burdur'da 12 Mart İstiklal Marşı'nın Kabulü ve Mehmet Akif Ersoy'u Anma Günü dolayısıyla tören düzenlendi.Burdur Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi Konferans Salonu'ndaki tören, saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın okunmasıyla başladı.Kur'an-ı Kerim tilavetiyle devam eden törende, İstiklal Marşı'nın kabul edilişi ile Ersoy'un anlatıldığı şiir ve kompozisyon yarışmalarında dereceye giren öğrencilere ödülleri verildi.Vali Vekili Ahmet Mailoğlu, konuşmasında, başta Hazret-i Peygamber ile Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk, İstiklal Şairi Mehmet Akif Ersoy'u, ecdadı, şehitleri, gazileri ve Kahramanmaraş depreminde hayatını kaybedenleri rahmetle andığını söyledi."Tek dişi kalmış canavar" batı medeniyetinin eylemleriyle söylemleri arasındaki 180 derecelik fark olduğunu vurgulayan Mailoğlu, "Akif'in dikkati çektiği, Kur'an Kerim ayetlerine dayanarak Türk milletini, İslam ümmetini uyandırmak, ayaklandırmak, ülkesine, devletine ve milletine sahip çıkarmaya çalıştığı gerçeğidir." dedi.Mailoğlu, ülkenin zulümlere muhatap olmaması için bugün bile bu ikaza kulak verilmesi gerektiğini belirterek, "Kulak vermeliyiz ki 'Allah bu millete yeni bir İstiklal Marşı yazdırmasın.' Kulak verelim ki yüce Atatürk ve isimli, isimsiz binlerce, milyonlarca kahramanın gayretleriyle kurulan yüce devletimizi muhafaza edip, bayrağımızın gölgesi altında mutlu mesut yaşayabilelim. Kulak verelim ki kıyamete kadar 'Ne mutlu Türk'üm diyene' diye kendimizden, atalarımızdan utanmayarak haykırabilelim." ifadelerini kullandı.Konuşmaların ardından Mehmet Uzal Sosyal Bilimler Lisesi öğrencileri korosu müzik dinletisi sundu.Törene AK Parti Burdur Milletvekili Bayram Özçelik, Garnizon Komutanı Albay Serdar Erkan Ergil, Burdur Belediye Başkanı Ali Orkun Ercengiz, Cumhuriyet Başsavcısı Osman Kara, İl Jandarma Komutanı Albay Mustafa Güder, İl Emniyet Müdürü Ümit Bitirik ile öğretmenler ve öğrenciler katıldı.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.