TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
SON DAKİKA
Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Mahmut Abbas

İLKHABER-Gazetesi - Mahmut Abbas haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Mahmut Abbas haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Gezi Davası hükümlüsü Can Atalay'dan Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas'a destek mektubu Haber

Gezi Davası hükümlüsü Can Atalay'dan Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas'a destek mektubu

Gezi Davası hükümlüsü ve CHP Milletvekili Can Atalay, Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas'a destek mektubu gönderdi. Mektup, Atalay'ın sosyal medya hesaplarından Türkçe, Arapça ve İngilizce olarak yayımlandı. Atalay, mektubunda Abbas'a hitaben şu ifadeleri kullandı: “Sizi Meclis’te karşılamak, ellerinizi sıkmak, Filistin halkıyla dayanışmamızı, azim ve mücadelenize saygımızı, hayranlığımızı doğrudan iletmek isterdim. Ancak bu görevimi, Anayasamızın açık hükümlerine karşın seçilmiş bir milletvekilinin cezaevinde tutulması nedeniyle ne yazık ki yerine getiremiyorum.” Mektubun tamamı şu şekilde: Türkiye Büyük Millet Meclisi Sayın Başkanlığına, Aşağıdaki selamlama metnini Filistin Devlet Başkanı Sayın Mahmut Abbas’ın bilgisine sunulması için gerekli işlemlerin yapılmasını talep ederim. Sayın Mahmud Abbas, Filistin Devlet Başkanı, Sizi Meclis’te karşılamak, ellerinizi sıkmak, Filistin halkıyla dayanışmamızı, azim ve mücadelenize saygımızı, hayranlığımızı doğrudan iletmek isterdim. Ancak bu görevimi, Anayasamızın açık hükümlerine karşın seçilmiş bir milletvekilinin cezaevinde tutulması nedeniyle ne yazık ki yerine getiremiyorum. Türkiye Büyük Millet Meclisi’miz bugün sizi, bu soykırımcı savaşa karşı halkımızın en güçlü itirazını tüm dünyaya ilan edebilmek için ağırlıyor. Toplantımızın yaşadığınız soykırıma karşı duran uluslararası dayanışmaya güçlü bir katkı sağlamasını yürekten diliyorum. Sayın Abbas, Bizler, Filistin halkının haklı davasının saflarında sadece sözleri ile değil eylemleri ile yer alanların izlerini takip ediyor, Filistin davasını her zaman aklımızda, yüreğimizde taşıyor ve hep gündemimizde tutuyoruz. Filistin halkının özgürlüğü için mücadelesi, katlandığı fedakarlıklar, bütün dünyada olduğu gibi Türkiye’de de eşitlik ve özgürlük mücadelesi verenler için hem güç hem de ilham kaynağıdır. Bugün topraklarınızda, Gazze’de insanlık tarihindeki en ağır soykırımcı savaşlardan birisi sürdürülüyor. Netanyahu hükümetinin hiçbir kural tanımadan sürdürdüğü bu soykırımcı savaşa karşı itiraz artık dünyanın dört bir yanında yükseliyor. Yükselen uluslararası dayanışmanın Filistin halkının direncine direnç katmasını diliyorum. İnanıyorum ki, Filistin’in özgürlüğü Ortadoğu’daki barış, eşitlik ve özgürlük kapılarının açılmasında da önemli olacaktır. Filistin halkına selamlarımızı götürün. Ülkelerine ve özgürlüklerine olan bağlılıklarının ve ısrarlarının aynı zamanda bizler için, dünya halkları için ne kadar kıymetli olduğunu bir kez daha söyleyin.

Filistin Devlet Başkanı Mahmut Abbas : ''Halkımız teslim olmayacaktır. Bizler Gazze'yi tekrar imar edeceğiz'' Haber

Filistin Devlet Başkanı Mahmut Abbas : ''Halkımız teslim olmayacaktır. Bizler Gazze'yi tekrar imar edeceğiz''

Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Genel Kurulu'nda bugün düzenlenen özel oturumda Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas, Türkiye’nin Filistin davasına olan desteğini pekiştirdi. Oturumun başkanlığını TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş üstlendi. Numan Kurtulmuş: ''Filistin meselesi bizim için milli bir davadır'' TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, oturumda yaptığı konuşmada Filistin meselesinin Türkiye için milli bir dava olduğunu belirtti. “TBMM olarak tarihi bir oturuma ev sahipliği ediyor, tarihi bir oturuma şahitlik ediyoruz,” diyen Kurtulmuş, Filistin halkının sesi olmaya devam edeceklerini vurguladı. Gazze halkının yanında yer alışlarının dünya kamuoyuna net bir şekilde ifade edildiğini ve Türkiye’nin Filistin milletine karşı ortak bir duruş sergilediğini söyledi. Ayrıca, “Netanyahu ve çetesinin yargılanacağı günler yakındır,” ifadesini kullanarak, Filistin’in tarihsel önemine dikkat çekti. Kurtulmuş, Filistin’in Hazreti Ömer ve Sultan Abdulhamit Han’ın mirası olduğuna işaret ederek, “Filistin meselesi bizim için milli bir davadır,” dedi. Uluslararası desteğin önemine de vurgu yaptı ve “Filistin’in davası mutlaka başarıya kavuşacaktır,” şeklinde konuştu. Oturumda, Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas'ın konuşmasıyla devam ediyor. Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas, TBMM Genel Kurulu’na hitap ederken şu ifadeleri kullandı: Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas'ın TBMM Konuşması Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas, Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Genel Kurulu’nda yaptığı konuşmada şu ifadeleri kullandı: “Sizlere Beytü'l-Maktis ve Kudüs’ten geliyorum. 1948’den bu yana zulme maruz kalan halkımın acısını ve mesajını getirdim. Halkım, kutsal topraklarına ve milli haklarına sarılarak işgalci İsrail’e karşı direnişini sürdürmektedir. Allah’ın, bir gün mücadelemizi zaferle taçlandıracağına inanıyoruz.” “Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın liderliğindeki Türkiye'nin Filistin halkının meşru haklarını savunan duruşunu takdir ediyoruz. Dimdik durmaya devam edeceğiz ve topraklarımızdan ayrılmayacağız. Halkımız ne olursa olsun oradaki gaspçıları defedecektir.” “Konuşmama on binlerce şehidimize rahmet dileyerek başlamak istiyorum. İsrail’in Gazze, Batı Şeria ve Kudüs’te gerçekleştirdiği saldırıları kınıyorum. Sizleri, İsmail Haniye ve diğer Filistinli şehitlerin ruhlarına Fatiha okumaya davet ediyorum.” Filistin Devlet Başkanı Mahmut Abbas: ''Halkımız teslim olmayacaktır. Bizler Gazze'yi tekrar imar edeceğiz'' “40 bin Filistinli kadın, çocuk ve şehirli yaşamını yitirdi, 10 bin kişi kayboldu ve 80 bin kişi yaralandı. Buna rağmen, biz dik durmaya devam edeceğiz ve topraklarımızdan ayrılmayacağız. Gazze, Filistin Devleti’nin ayrılmaz ve asli bir parçasıdır. Gazze’de başka bir devlet kurulamaz ve Gazze’siz bir Filistin Devleti olamaz. Halkımız asla kırılmayacak ve teslim olmayacaktır. Şu an yüzde 70'inden fazlası yıkılmış olan Gazze'yi tekrar imar edeceğiz.” “Halkımızın, Arap ve İslam ümmetinin desteğiyle, gelecekte başkenti Doğu Kudüs olan Filistin Devleti'ni kurmak için elimizden geleni yapacağız. Katillere, işledikleri suçlardan dolayı kesinlikle kurtulamayacaklardır. Zamanla hesaba çekilmeleri kaçınılmazdır. Kudüs'ten hiçbir şekilde ödün vermemiz mümkün değildir. Kudüs, hem sizin hem de bizim için kırmızı çizgidir. Bu şehir, ilk kıblemiz Mescid-i Aksa'nın bulunduğu yer olup, Hz. Muhammed'in Miraç gecesini yaşadığı ve Hz. İsa'nın göğe yükseldiği kutsal bir mekandır.” Abbas: Amerikada'ki Yahudi toplumunun yüzde 40'ı İsrail'i suçlu buluyor Bugün, dünya genelinde İsrail'in yürüttüğü soykırıma karşı güçlü tepkiler yükseliyor. Amerika'daki Yahudi toplumunun yüzde 40'ı, İsrail'i suçlu olarak görüyor. İnsanlık, ırkçı ayrımcılığa ve düşmanlığa karşı dik duruş sergileyerek, İsrail'in işkencelerine karşı uluslararası kuruluşların sessiz kalamayacağını ifade ediyor. Şu an itibarıyla yaklaşık 10 bin kadın ve erkek, İsrail cezaevlerinde tutsak bulunuyor. Bizler, ülkemizin birliği için çalışmalarımıza devam edeceğiz. Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas: "Gazze'deki bir çocuğun hayatı bizim hayatımızdan daha değerlidir" Abbas, "Bu mücadelenin bedeli hayatımız olsa bile, Gazze'deki en küçük bir çocuğun hayatı bizim hayatımızdan daha değerlidir" dedi. İslam'ın hükmünü uyguladıklarını belirten Abbas, "Ya zafer ya şehadet" sözleriyle kararlılıklarını dile getirdi. "149 Ülke Filistin'i Tanıdı" Abbas, bugüne kadar 149 ülkenin Filistin'i tanıdığını ve bu sayının artması için gece gündüz çalıştıklarını belirtti. Son olarak Karayipler'den 5 ülke ve Avrupa'dan 5 ülkenin Filistin'i tanıdığını İsrail'i ise sadece 5 devletin tanıdığını söyledi. Mahmud Abbas: "Filistin Halkı Kutsal Mekanlarına Bağlı, Bağımsızlık Mücadelesi Sürecek" Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas, "Mücadeleci, sabırlı ve direnen Filistin halkı adına, Kudüs'ümüze ve kutsal mekanlarımıza bağlıyız. Ne olursa olsun, bağımsızlığımızı gerçekleştireceğiz" dedi. İşgalin sona ereceğini belirten Abbas, "İşgal sona erecek, Filistin özgür ve ebedi kalacaktır" ifadelerini kullandı. "Şan ve Şeref Şehitlerimizindir" Abbas, Filistin’in özgürlük mücadelesinde masum şehitlerin şan ve şeref sahibi olduğunu söyledi. Türkiye ile Filistin arasındaki kardeşlik bağlarına vurgu yapan Abbas, "Hep birlikte hürriyete ve Kudüs'e doğru yürüyeceğiz" dedi. "Teşekkürler Türkiye, Teşekkürler Erdoğan" Filistin halkının davasına ve haklı mücadelesine verdiği destekten dolayı Türkiye’ye ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a teşekkür eden Abbas, "Teşekkürler Türkiye, teşekkürler Sayın Cumhurbaşkanı. Filistin’e ve haklı davamıza verdiğiniz destek için minnettarız" diyerek konuşmasını sonlandırdı.

İsrail-Filistin çatışmasında son gelişmeler Haber

İsrail-Filistin çatışmasında son gelişmeler

(İLKHABER) - Hamas'ın silahlı kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları tarafından 7 Ekim sabahı İsrail'e yönelik "Aksa Tufanı" adıyla başlatılan saldırının ardından İsrail ordusunun karşılık vermesiyle başlayan çatışmalar sürüyor. İsrail-Filistin çatışması nedeniyle hayatını kaybedenlerin sayısı artıyor. İsrail ordusunun, Hamas'ın 7 Ekim'de başlattığı saldırıların ardından Hamas ve Filistinli gruplarla çatışması sürüyor. İsrail'in, Hamas ve Filistinli gruplarla çatışması sürerken, Lübnan sınırına yakın bölgelerde de çatışmalara girdiği bilgileri geliyor. Filistin Sağlık Bakanlığı, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, İsrail'in Gazze'ye hava saldırılarında ve Batı Şeria'daki olaylarda yaşamını yitirenlerin sayılarını güncelledi. Açıklamada, 143'ü çocuk, 105'i kadın olmak üzere ölenlerin sayısının 704'e yükseldiği, yaralıların sayısının ise yaklaşık 4 bin olduğu kaydedildi. İsrail saldırılarında, kasıtlı olarak ambulansların hedef alındığı ifade edilen açıklamada, hava saldırıları sebebiyle Gazze'deki Beyt Hanun Hastanesi'nin hizmet dışı kaldığı aktarıldı. İsrail Dışişleri Bakanlığından yapılan yazılı açıklamada da Gazze'den düzenlenen saldırılarda ölen İsraillilerin sayısının da 900'ü geçtiği; 157'isi ağır toplam 2 bin 616 İsraillinin yaralandığı ifade edildi. Filistin İslami Cihat Hareketi saldırıyı üstlendi Filistin İslami Cihat Hareketi, Lübnan'ın güneyinden İsrail'e yönelik gerçekleştirilen saldırıyı üstlendi. "Lübnan'ın güneyinden İsrail'in işgali altındaki Filistin'e yönelik sızma girişiminin" üyeleri tarafından gerçekleştirildiğini belirten hareket, yaşanan çatışmada 7 İsrail askerinin yaralandığını iddia etti. Abbas BM'ye çağrıda bulundu Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas, BM Genel Sekreteri Antonio Guterres ile telefonda bir görüşme gerçekleştirdi. Mahmut Abbas, BM'ye, İsrail'in saldırılarını durdurması için müdahale etmesi çağrısında bulundu. İsrail-Filistin çatışmasında en az 11 ABD vatandaşı yaşamını yitirdi ABD Başkanı Joe Biden, Hamas'ın silahlı kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları'nın İsrail'e yönelik saldırılarında en az 11 ABD vatandaşının hayatını kaybettiğini duyurdu. 2 gazeteci hayatını kaybetti Bu arada İsrail saldırılarında Filistinli gazeteciler Said et-Tavil ve Muhammed Subh İsrail hava saldırısında yaşamını yitirdi. Görgü tanıklarına göre, iki gazeteci Gazze'nin batısındaki Rimal semtinde İsrail savaş uçaklarının bir binayı hedef almasına ilişkin çekim yaptıkları sırada, hava saldırısına maruz kalarak hayatlarını kaybetti. İsrail denizden de vuruyor Bu arada İsrail ordusu, hava saldırılarının yanı sıra, denizden de Gazze'yi vurmaya başladı. İsrail donanmasına ait hücum botların, Akdeniz kıyısındaki Gazze Şeridi'nin orta kesimlerini ve Han Yunus kenti sahilindeki yerleşim yerlerini denizden vurduğu bildirildi. Filistinliler okullara sığındı Birleşmiş Milletler Filistinli Mültecilere Yardım Ajansı (UNRWA) ise 7 Ekim'den bu yana 137 binden fazla Filistinlinin Gazze Şeridi'ndeki okullarına sığındığını açıkladı. Pentagon'dan açıklama ABD Savunma Bakanlığı (Pentagon), İsrail-Filistin çatışması nedeniyle İsrail'e olan savunma desteğini arttırdıklarını ve buna hava savunma sistemleri ve mühimmatların da dahil olduğuna yönelik açıklamada bulundu. Ne olmuştu? Kassam Tugayları, 7 Ekim sabahı İsrail'e "Aksa Tufanı" adıyla kapsamlı saldırı başlatmıştı. Gazze'den İsrail yönüne binlerce roket atılırken, Filistinli silahlı gruplar Gazze-İsrail sınırındaki Beyt Hanun-Erez Sınır Kapısı'na baskın düzenleyerek burayı ele geçirmişti. Silahlı gruplar daha sonra buradan İsrail içindeki yerleşim yerlerine girmiş, İsrail ordusu da onlarca savaş uçağıyla Gazze Şeridi'ne saldırı başlatmıştı. Analiz Hasan Kalyoncu Üniversitesi Öğretim Üyesi ve SETA Kıdemli Araştırmacısı Doç. Dr. Murat Aslan ise İsrail-Filistin çatışmasına ilişkin analiz yaptı. Doç. Dr. Murat Aslan'ın analizi şöyle: • Hamas'ın İsrail'in güneyine saldırısı ile ilgili mevcut durum ne? - İzzeddin el-Kassam Tugayları, 7 Ekim 2023 sabahı saat 06.30 itibarıyla İsrail'in güneyindeki yerleşim yerlerine geniş çaplı saldırı başlattı. İzzeddin el-Kassam Tugayları isimli silahlı grubun komutanı Muhammed ed-Dayf, saldırının nedenini Mescid-i Aksa'ya radikal İsraillilerin girmesi şeklinde açıkladı, icra edilen "operasyonun" isminin "Aksa Tufanı" olduğunu ifade etti. Saldırı 20 dakika içinde 5 bin civarında roketle İsrail'in güneyindeki şehirlerine atış yapılmasıyla başladı. Aynı anda bir kısım Hamas üyesi İsrail'e karadan ve planöre benzeyen basit düzeneklerle havadan sızdı. Hamas üyeleri, İsrail güvenlik güçlerine saldırılar düzenledi ve şehir meydanlarını kontrol altına almaya çalıştı. İsrail polis ve askerlerinin ele geçirilerek Gazze’ye nakledildiği, böylece muhtemel İsrail hava saldırılarına karşı "kalkan" olarak kullanma niyetinde oldukları anlaşıldı. Hamas Siyasi Büro Başkanı İsmail Heniyye bir video görüntüsü yayınlayarak saldırının devam edeceğine dair mesaj verdi. İslami Cihad Hareketi, yayımladığı bildiride Hamas ile birlikte hareket edileceğini açıkladı. Hamas'ın kendilerine katılma çağrısı yaptığı diğer Filistinli ve Lübnanlı silahlı gruplar saldırının ilk saatlerinde çağrıya cevap vermedi. Filistinli grupların bölünmüş yapısı nedeniyle bir değerlendirme sürecine tabii olan bu durum zamanında sıklet merkezi oluşturma hususunda zafiyet yarattı. Ancak Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas'ın Ramallah'ta "Filistinlilerin kendini savunma ve işgale son verme haklarının olduğunu" açıklaması olayların yayılabileceğini gösteriyor. Öte yandan, İsrail’in Hamas saldırısına hedef gözetmeksizin mukabelede bulunması halinde Filistinli ve Lübnan’daki Şii milis grupların koordineli bir strateji izleyebileceği de bekleniyor. • İsrail nasıl karşılık verdi? - 6 ve 7 Ekim akşamları arasında kalan 24 saat boyunca icra edilen Şabat dini günü nedeniyle İsraillilerin evlerinde olduğu bir sürece denk gelen saldırının zamanlaması anlamlıdır. Şabat gününde İsrail’de çalışmaya ara verildiği biliniyor. "Yer ve göklerin altı günde yaratıldığı, yedinci günde dinlenilmesi gerektiği, aksi bir davranışın en kötü ölümü gerektirdiği inancı" nedeniyle İsrailli Yahudiler Şabat günü ibadet ediyorlar ancak çalışmıyorlar. Ayrıca bu olay, Mısır'ın 6 Ekim 1973 tarihinde başlattığı Yom Kibur saldırısının yıl dönümünden hemen sonra başladı. Bu nedenle İsraillilere Yom Kibur günü yapılan "baskın" tarzındaki saldırıyı hatırlatan bu olay İsrail açısından ani reaksiyon gerektiren bir anlama sahiptir. İsrail, saldırının hemen sonrasında yapılan açıklamayla sivillere evlerinde kalması çağrısı yaptı. Bölgedeki havaalanlarında bulunan kritik malzemeler ülkenin orta ve kuzey kesimlerine nakledildi ve bölgeye güvenlik kuvvetleri sevk edildi. Ayrıca, Hava Kuvvetleri ve Kara Havacılık Birlikleri anlık bir emirle hareketlendirilerek Gazze’de tespit edilmiş hedefleri etki altına aldı. İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu yayınladığı video mesajında, İsrail’in savaş halinde olduğunu açıkladı ve sert bir cevap verileceğini ifade etti. Bu çerçevede seferber edilen İsrail ordusu ve yedek kuvvetlerinin geniş çaplı bir cezalandırma saldırısı yapabileceği öngörülüyor. Hamas’ın saldırısında Mescid-i Aksa'yı sebep göstermesinden ötürü İsrail’in sert müdahalesi yanında, mevcut İsrail hükümetinin muhafazakar yapısı nedeniyle kutsal yerlere yönelik eylemlerin muhtemel olduğu da görülüyor. • Hamas'ın saldırısı sonrasında diğer devletlerin tavrı ne oldu? - Hamas’a silah ve mühimmat temin ettiği bilinen İran saldırının ilk saatlerinde sessiz kaldı. Böyle bir saldırının İran’ın bilgisi ve teşviki dışında olamayacağı gerçekçi bir tahmindir. İran’ın Hamas’ın elde ettiği başarı ve İsrail’in tepkisine bakarak; Lübnan ve Suriye’deki müzahir silahlı milisleri hareketlendirebileceği değerlendirilebilir. Suriye'de Rusya’nın boşluğunu doldurma gayreti içinde olan İran'ın, mevcut kazanımlarını güçlendirmek adına daha aktif bir strateji izleyebileceği değerlendirilebilir. Batılı ülkeler ise "İsrail’in kendini savunma hakkı" olduğuna vurgu yaparak İsrail’e destek açıklamaları yayınladı. Öte yandan Mısır itidal çağrısı yaptı, gerilimin artmasının ciddi sonuçları olabileceği uyarısında bulundu. Çatışmanın ilk saatlerinde diğer ülkelerin "durumu anlama" aşamasında olduğu ve tepkilerini ifade ederken geleneksel ve temel dış politika prensiplerinin dışına çıkmadan açıklamalar yayınladığı görünüyor.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.