TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
SON DAKİKA
Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC)

İLKHABER-Gazetesi - Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

KKTC uyruklu öğrenciler program süreleri boyunca ücret ödemeyecekler Haber

KKTC uyruklu öğrenciler program süreleri boyunca ücret ödemeyecekler

YÖK Başkanı Erol Özvar, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) vatandaşı öğrencilerin katkı payı ve öğrenim ücreti bakımından Türk vatandaşı öğrencilerle aynı esaslara tabi olacaklarını bildirdi. Kararın, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın takdirleriyle alındığını belirten Özvar, "2024-2025 Eğitim-Öğretim Yılında Yükseköğretim Kurumlarında Cari Hizmet Maliyetlerine Öğrenci Katkısı Olarak Alınacak Katkı Payları Ve Öğrenim Ücretlerinin Tespitine Dair Karar"ın 3. maddesine 9. fıkra eklendiğini hatırlattı. Özvar, eklenen fıkra ile yurt dışından öğrenci kabul kontenjanları kapsamında devlet üniversitelerine kayıt yaptıran KKTC uyruklu öğrencilerin herhangi öğrenim ücret ödemeyeceklerinin hüküm altına alındığını ifade etti. Özvar, fıkra hükmüne ilişkin olarak 13 Eylül 2023'te Yükseköğretim Yürütme Kurulu Kararı alındığını belirterek, şu ifadeleri kullandı: "Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığının katkıları ve Cumhurbaşkanı Kararı doğrultusunda uygulanmasına 2024-2025 eğitim öğretim yılında başlanılacaktır. Diğer taraftan, kararın 1. maddesinin 6. fıkrasında ise bugüne kadar KKTC uyruklu olup ÖSYM merkezi yerleştirme sınavı ile devlet üniversitelerine kayıt yaptıran öğrencilerin geçmiş yıllarda olduğu gibi herhangi bir ücret ödemeyecekleri hüküm altına alınmıştır. Sonuç olarak, KKTC uyruklu olup KKTC'de ortaöğretimini tamamlayan tüm öğrenciler ister YÖS sınavı isterse YKS sınavı ile devlet üniversitesine kayıt yaptırmış olsun, program süreleri boyunca hiçbir ücret ödemeyeceklerdir. Programı aşan ya da ikinci bir üniversiteye kayıt yaptın öğrenciler sadece katkı payı ödeyeceklerdir."

Kıbrıs Barış Harekâtının üzerinden 50 yıl geçti Haber

Kıbrıs Barış Harekâtının üzerinden 50 yıl geçti

Kıbrıs Adası, stratejik önemi nedeniyle tarih boyunca çekişme alanı olmuştur. 1963'te başlayan ve 1964'te devam eden olaylarda, Rum saldırıları sonucu 103 Türk köyü boşaltıldı ve 364 Türk şehit oldu. İşte yaşanan hadiseler... Kıbrıs Krizi Nasıl Başladı? Kıbrıs Adası, tarih boyunca stratejik önemi nedeniyle sürekli bir çekişme alanı olmuştur. 1963'te başlayan ve 1964'te devam eden olaylarda, Rumların saldırıları sonucu 103 Türk köyü boşaltıldı ve 364 Türk şehit oldu. 6 Ağustos 1964'te, EOKA lideri Yeoryos Grivas komutasındaki Rumlar, Erenköy'e saldırı başlattı. 15 Temmuz 1974'te ise, cuntacı Albay Nikos Sampson’un darbesiyle Kıbrıs’ta kanlı bir süreç başladı. Bu darbe, Kıbrıs’ın Yunanistan’a bağlanma hayali olan 'Enosis'in gerçekleştirilmesi için yapıldı ve adadaki Türk varlığını yok etmeyi hedefliyordu. "Ayşe Tatile Çıksın" Parolası ve Harekâtın Başlaması Dönemin Başbakanı Bülent Ecevit, 20 Temmuz 1974'te Türk Silahlı Kuvvetlerine adaya müdahale emri verdi. Harekât, sabahın ilk ışıklarıyla başladı ve Türk askerleri saat 06.05'te adaya ayak bastı. "Biz aslında savaş için değil barış için ve yalnız Türklere değil Rumlara da barış getirmek için adaya gidiyoruz" diyen Ecevit, müdahalenin amacını açıkça belirtti. Türkiye, harekâtı Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin kararına uyarak 22 Temmuz 1974’te durdurdu. Ancak Cenevre görüşmelerinin sonuçsuz kalması üzerine, harekâtın yeniden başlatılacağı anlamına gelen "Ayşe tatile çıksın." (Ayşe, Turan Güneş'in kızı Ayşe Güneş Ayata'nın adıdır.) parolasını Türk Dışişleri Bakanı Turan Güneş, Başbakan Bülent Ecevit'e bildirdi. Kıbrıs Barış Harekâtının Sonuçları Harekâtın sonunda, adanın yüzde 37'si Türk kontrolüne geçti. Bu süreçte 140 bin ila 200 bin Rum adanın kuzeyinden, 42 bin ila 65 bin Türk ise adanın güneyinden göç etmek zorunda kaldı. Rum milisler geri çekilirken yüzlerce sivili katletti ve köyleri harap etti. Bu katliamlar, Taşkent, Atlılar, Muratağa ve Sandallar köylerinde toplu mezarların ortaya çıkmasıyla belgelendi. Kıbrıs Türk Federe Devleti'nden KKTC'ye Harekâtın ardından, 13 Şubat 1975'te Kıbrıs Türk Federe Devleti kuruldu ve Rauf Denktaş, Federe Devlet ve Meclis Başkanı oldu. 15 Kasım 1983'te ise Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) ilan edildi ve Rauf Denktaş ilk Cumhurbaşkanı oldu. Sonuç ve Uluslararası Tepkiler Türkiye, harekâtın Zürih ve Londra Antlaşması'nın 4. maddesine dayandığını savunurken, Birleşmiş Milletler ve Avrupa Konseyi bu müdahaleyi işgal olarak değerlendirdi. 20 Temmuz 1974 tarihi, Kıbrıs Türklerinin yeniden doğuşu olarak tarihe geçti ve bu harekât, adada barışı tesis etme amacını taşıdı. Kıbrıs Barış Harekâtı’nın 50. yılında, adadaki barış ve huzurun teminatı olarak hatırlanan bu müdahale, Türk ve Kıbrıs Türk halkının tarihindeki önemli bir dönüm noktası olarak anılmaya devam ediyor.

KKTC’li Bakan Berova: “KKTC’nin tek çıkış kapısı Mersin” Haber

KKTC’li Bakan Berova: “KKTC’nin tek çıkış kapısı Mersin”

Bir dizi temas ve inceleme için Mersin’e gelen Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Maliye Bakanı Özdemir Berova, beraberinde KKTC Mersin Başkonsolosu Zalihe Mendeli, bakanlık yetkilileri ve Kıbrıs Türk Ticaret Odası temsilcileri ile birlikte Mersin Deniz Ticaret Odası’nı ziyaret etti. MDTO Meclis Başkanı Jozet Atat, Yönetim Kurulu Başkanı Cihat Lokmanoğlu, Meclis Başkan Yardımcısı Ayla Harp ve yönetim kurulu üyelerince karşılanan Kıbrıs heyetine, bölgedeki limanlara ve deniz ticaretine ilişkin bilgiler verildi. Toplantıda, KKTC ve Mersin limanlarında yaşanan sorunlara ilişkin görüş alışverişinde bulunuldu. MDTO’dan yapılan açıklamaya göre, toplantıda konuşan KKTC Maliye Bakanı Berova, Mersin’in ve Mersin Limanı’nın KKTC ticareti için çok önemli olduğunu ve dünyaya buradan açıldıklarını belirterek, “KKTC’de gümrükler Maliye Bakanlığına bağlı. KKTC ve Mersin limanları arasındaki ticaretin nasıl daha hızlı ve efektif hale getirilebileceğinin ve dolayısıyla iş insanlarının maliyetlerinin nasıl daha fazla azaltılabileceğinin yollarını arıyoruz. Bu konuda yerinde inceleme yapmak üzere Mersin’e geldik" dedi. KKTC’nin ciddi bir ambargo altında olduğunu, ülkenin tek çıkış kapısının Mersin olduğunu vurgulayan Bakan Berova, dolayısıyla Mersin’deki işleyişin kolay ve hızlı olmasının kendileri için çok önemli olduğunu belirterek, bu nedenlerle Mersin’de ve Mersin Limanı’nda pozitif ayrımcılık talepleri olduğunu dile getirdi. Mağusa Limanı’nda birtakım sorunlar olduğunu anlatan Bakan Berova, KKTC Hükümetinin limanı özelleştirme programı kapsamına aldığını ve sürecin başladığını kaydetti. Berova, Türkiye Cumhuriyeti Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’i de ziyaret ederek özelleştirmeler konusunda kendilerinden de görüş aldıklarını, bu konuda MDTO yönetiminin de görüşlerini almak istediklerini söyledi. Berova, şu anda Mağusa Limanı’nda yaşanan sorunlara geçici çözümler ürettiklerini, özelleştirmeden sonra sorunların çözülmesini umduklarını belirtti. KKTC heyetini ağırlamaktan şeref duyduğunu söyleyen MDTO Başkanı Cihat Lokmanoğlu ise TOBB bünyesinde kurulan Türkiye KKTC Ticaret Formunun Eşbaşkanlığını, KTTO Yönetim Kurulu Üyesi Omaç Cin ile birlikte üstlendiklerini, aynı zamanda MDTO ile KTTO’nun kardeş oda olduklarını hatırlatarak, “KKTC bizim için de çok önemli. KKTC ticareti buradan geçiyor. Karşılıklı sorunların çözülmesi için uzun süredir birlikte çalışıyoruz” diye konuştu. 6 Şubat depremlerinin ardından Mersin Limanı’nda yoğunluk yaşandığını söyleyen Lokmanoğlu, bunun Kıbrıs için olduğu kadar Mersin için de sorun olduğunu, aldıkları son bilgilere göre gemi beklemelerinde düzelme olduğunu, diğer sorunlar için de Mersin Liman yönetimi ile sürekli istişare halinde olduklarını kaydetti. Toplantının devamında MDTO Genel Sekreteri Kpt. Mesut Öztürk, KKTC ve Mersin limanları arasında gerçekleştirilen denizyolu taşımacılığına ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Öztürk, Mersin ve Taşucu limanlarından Mağusa ve Girne limanlarına yapılan ro-ro seferleri ve taşınan araçlar ile 2023 yılında Taşucu Limanı’nda gerçekleştirilen yük hareketi ile yük cinsleri hakkında veriler paylaştı. Öztürk, konuşmasında ayrıca Mağusa Limanı’nda yaşanan mesai sorununa da dikkat çekti. Yaz aylarında yolcu sirkülasyonun arttığı, ihraç yüklerin yoğunlaştığı dönemlerde gümrüklerde ek mesai gerektiğini dile getiren Öztürk, gümrük memurlarının yüzde 20 mesai kotası nedeniyle sorunlar yaşandığını ve gemilerin geciktiğini, buna yönelik bir çözüm üretilmesi gerektiğini söyledi. Karşılıklı talep ve önerilerin değerlendirilmesinin ardından toplantı sona erdi.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.