TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
SON DAKİKA
Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti

İLKHABER-Gazetesi - Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Kıbrıs'ta yeni siyaset: İki devletli çözüm Haber

KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Kıbrıs'ta yeni siyaset: İki devletli çözüm

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, “Kıbrıs'ta yeni bir siyaset izlenmektedir. Benim 4 yılı tamamladığım Cumhurbaşkanlığı'nda Türkiye'nin desteğiyle sunduğumuz yeni siyasetimiz artık Kıbrıs'ta federasyon meselesi kapanmıştır. İki devletli anlayışı savunmaya devam ediyoruz” dedi. KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, ziyaretlerde bulunmak için geldiği Samsun'da ilk olarak valiliği ziyaret etti. Ziyaretin ardından Samsun Valiliği Toplantı Salonu’nda basın mensupları ile söyleşi yapan Tatar, Kıbrıs meselesiyle ilgili önemli açıklamalarda bulundu. 20 Temmuz 2024'ü büyük bir coşkuyla KKTC'nin 50'nci yıldönümü olarak kutladıklarını ifade ederek söyleşiye başlayan Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, “Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nde gerçekten törenlerde Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın da katılımıyla oradan verilen mesajlar çok önemliydi, çok değerliydi, çok kıymetliydi. Beni hep etkileyen Sayın Cumhurbaşkanı'nın ‘Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, Türkiye Cumhuriyeti'nin göz bebeğidir' şeklindeki ifadesiydi. Zaten hepinizin de bildiği gibi gelişmelere bakıldığında artık Kıbrıs'ta yeni bir siyaset izlenmektedir. Benim 4 yılı tamamladığım Cumhurbaşkanlığında Türkiye'nin desteğiyle sunduğumuz yeni siyasetimiz artık Kıbrıs'ta federasyon meselesi kapanmıştır. Yani Kıbrıs'ta Rumlarla bir ortaklığın artık hiçbir anlamı kalmamıştır. Bütün fırsatlar yitirilmiştir, tüketilmiştir. Her türlü iyi niyetimize rağmen Rum tarafı her kapsamlı görüşme planını ki birleşik devletlerin sunduğu hepsine ret oyunu kullanmıştır” diye konuştu. “MAVİ VATAN'DA KKTC'NİN DE HAKKI VARDIR, HUKUKU VARDIR” Kıbrıs'ta Türk halkının binlerce yıldır bağımsız olarak yaşadığına değinen KKTC Cumhurbaşkanı Tatar, “Dolayısıyla artık yeni bir sayfanın açılmasıyla iki devletli çözümü savunuyoruz. İki devletli çözümde Kıbrıs Türk halkı, 500 yıllık tarihiyle, geçmişiyle, verdiği mücadeleleriyle ayrı bir halk olarak kendi geleceğini tayin etme hakkıyla kendi devletiyle yürüyebilecektir. Doğu Akdeniz'deki jeopolitik, jeostratejik, güvenlik meselelerine ve gelişmelere baktığımızda artık zaten bunun böyle olması gerekir. Çünkü Kıbrıs, Türkiye'den sadece 40 mil uzakta. Yani o kadar yakın ki sabah kalktığınızda Toroslar'ı görürsünüz. Türkiye'den baktığınızda Beşparmaklar'ı görürsünüz. Anavatan Türkiye Cumhuriyeti, Yavruvatan Kuzey Kıbrıs Cumhuriyeti ve Mavi Vatan ki o bölgelerdeki Akdeniz'deki hakkımıza baktığımızda hem Türkiye Cumhuriyeti'nin 2 bin kilometrelik İskenderun'dan Ege'ye kadar sahil şeridindeki bölgede Akdeniz'de en uzun sahil şeridi Türkiye Cumhuriyeti'nindir ve bizlerin de eski Erenköy'den Karpazburnu'na ve Karpazburnu'ndan aşağı Gazimağusa'ya ve Maraş'a kadar olan sahil şeridimize baktığımızda bütün deniz yetki alanları kara suları kıta sahanlığı, ekonomik bölge gibi kavramlarla Mavi Vatan'da Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin 3 bin 800 kilometrekare kendi toprak bütünlüğünün kat ve kat fazlası denizde yani Mavi Vatan'da Kuzey Kıbrıs Hükümeti'nin hakkı vardır, hukuku vardır. Bunlar bilimsel anlamda bu kadar değerli ve kıymetlidir. Mavi Vatan'ın tam üstüne de Gökvatan dediğimiz hava sahasındaki haklarımız ve buna bağlı olarak Türkiye Cumhuriyeti ile aramızdaki ilişkilere binaen hem Mavi Vatan'da Akdeniz'de hem hava sahasında ulusal çıkar ve milli menfaatlerimiz bakımından bambaşka bir coğrafyaya sahip olduğumuzu ve bunun büyük bir potansiyel olduğunu Kırgızistan'da katıldığım Türk Devletler Teşkilatı'nın toplantısında da ifade ettim. Yani Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Devleti toprağıyla, deniz yetki alanlarıyla, hava sahasıyla artık tüm Türk dünyasına çok şeyler katabilecek bir potansiyele sahiptir” diye konuştu. “BİZ AYRI BİR HALKIZ, AYRI BİR DEVLETİZ VE BAĞIMSIZLIĞIMIZI ÇOKTAN KAZANMIŞIZDIR” Kıbrıs'ta tek devlet anlayışını kabul etmediklerini ve 2 devletli anlayışı savunmaya devam edeceklerini ifade eden Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, “KKTC'yi tanıtmak için her gün her yerde çalışıyoruz, uğraşıyoruz. Ben Kırgızistan'daydım. Turizm bakanımız Londra'da turizm fuarındaydı. Sivil toplum örgütlerimizin bazıları halk danslarıyla Çekoslovakya'daydı. Her yerde her saat Kıbrıs Türk halkı mücadelesini sürdürmektedir. Dünyanın vicdanına kalmış olabilir. Ama bizim vicdanımızla biz ayrı bir halkız, ayrı bir devletiz ve bağımsızlığımızı çoktan kazanmışızdır. Çünkü onu hak ettik ve kazandık. Ve hep söylediğim şey vardır. Bizim arkamızda 85 milyonluk Anadolu Türkiye Cumhuriyeti vardır. Anadolu Türkiye Cumhuriyeti'nin bizleri tanıması zaten şu kadar ülkeye değerdir. O bakımdan çok önemli ve anlamlı ve bugün de görürsün işte şeyde Kırgızistan'da Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan oradaki açıklamaları vardı. Bütün dünyaya tekrar orada çağrısını yapmıştır. Kıbrıs Türk halkına yapılan haksızlıkların bir ay evvel son bulması, ambargo ve izolasyonların kaldırılması ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin tanınması için gerekli diplomatik, ekonomik ve siyasi ilişkilerin Kıbrıs Türk halkıyla kurulması gerektiğini Sayın Cumhurbaşkanımız yine orada ifade etmiştir. Bütün Türk dünyası esasında bunu desteklemektedir. İslam ülkeleri arasında da çok sayıda ülke bizi desteklemektedir. Ama maalesef ne demiş yine Sayın Cumhurbaşkanımız; ‘Dünya beşten büyüktür. Daha adil bir dünya mümkündür.’ İşte maalesef adaletsiz bir dünyada yaşıyoruz. Bu adaletsiz bir dünyada yaşadığımızı Birleşmiş Milletler’in (BM) genel sekreteri kendisi ifade etmiştir. O şekilde bir dünya” şeklinde konuştu. “KIBRIS, OSMANLI DEVLETİ’NİN DEVAMI OLDUĞU İÇİN ADANIN ESAS SAHİBİ BİZİZ” Kıbrıs’ın aslında Türklere ait olduğunu da belirten Cumhurbaşkanı Tatar, “Bugün Kıbrıs'a baktığımızda Kıbrıs 350 yıl kesintisiz bir Osmanlı adasıydı. Kıbrıs Türk halkı orada iki halkın bir tanesidir. Ve esas itibarıyla Osmanlı Devleti’nin devamı olduğu için esas adanın sahibi bizlere göre bizdik. Ama daha sonra İngiliz sömürge yönetiminde yaşananlar, orada Rum nüfusunun çoğalması, bir takım yaşanan talihsizliklerle belki zor süreçlerden geçtik ama 1974 Kıbrıs Barış Harekatı ile yeni bir dönüm noktası başlamıştır. Ben bir kez daha tüm Mehmetçiklerimize buradan şükranlarımı ifade etmek istiyorum. Şehit düşenlere Allah'tan rahmet, hayatta olan tüm Kıbrıs gazilerimize sağlık, mutluluk ve esenlik diliyorum” ifadelerini kullandı. “KIBRIS'TA İKİ HALK VARDIR, İKİ DEVLET VARDIR, İKİ DEMOKRASİ VARDIR, BUNDAN DA GERİ DÖNÜŞÜ YOKTUR” Türkiye ile aralarındaki bağın bozulması için çeşitli oyunların oynandığına ve sözler verildiğine de dikkat çeken Tatar, ayrıca şunları söyledi: “Bütün devletlerin münasebetlerimiz var, ilişkilerimiz var. Ancak hepsi üzerinde çeşitli fark eden baskılar var. İşte bekleyiniz, şu olacak, bu olacak Kıbrıs'ta bütün işte batı ülkeleri özellikle Avrupa Birliği. Çünkü Avrupa Birliği'nde kim var? Yunanistan var. Kim var? Kıbrıs Rum yönetimi var. Onlar Avrupa Birliği'ni etkiliyorlar ve işte Kıbrıs'a birleşik bir Kıbrıs için hala daha umutlarını yitirmemişler; ‘Sakın ola Kuzey Kıbrıs'ı tanımayınız. Çünkü Kıbrıs'ın geleceği birleşik Kıbrıs'tır. Kıbrıs birleşik Kıbrıs olunca tamamıyla Kuzey ve Güney Avrupa Birliği'nin bir parçası olacak. Dolayısıyla bu da Kıbrıslı Türkler için daha iyi olacak’ şeklinde bizi birtakım oyunlarla oyalama ve Türkiye ile aramızdaki bağların kopartılması için her türlü oyunu oynamaktadırlar. Dolayısıyla birtakım tehditler, bir takım farklı yaklaşımlarda bizim tanınmamız gecikmektedir. Fakat şu bir gerçektir; Kıbrıs'ta iki halk vardır, iki devlet vardır, iki demokrasi vardır. Bundan da geri dönüşü yoktur. Bu kadar. Biz kendimizi tanıtmaya anlatmaya devam ediyoruz. Bugün bu iki devletli siyaseti biz her yerde kendi diplomatlarımızla, kendi iş insanlarımızla ve Kıbrıslı Türkler ile sadece Kıbrıs'ta yaşayan yarım milyon yakın insanımız değil. Aynı zamanda Türkiye Cumhuriyeti'nde yaşayan Kıbrıslı en az o kadar insanımız var. İngiltere'de 300 bin insanımız var. Avustralya'da 100 bin insanımız var. Ve dünyanın her yerinde çok başarılı Kıbrıs Türkleri var. Doktorlar, mühendisler, iş insanları. Her yerde bu şekilde başarılı insanlar var. Herkes her yerde şu anda inanınız ki kalbi Kıbrıs ile atıyor. Herkes Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ne sahip çıkıyor. Dolayısıyla böylesine büyük bir mücadelenin içerisinde olan Kıbrıs Türk halkı hiçbir zaman umudunu yitirmeden Kuzey Kıbrıs'ı tanıtmak için her türlü fedakarlığı yapacaktır ve yapmaktadır.” Söyleşiye Samsun Valisi Orhan Tavlı, Samsun Büyükşehir Belediye Başkanı Halit Doğan, Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Rektörü Prof. Dr. Fatma Aydın, Samsun İl Emniyet Müdürü Ahmet Arıbaş, Sahil Güvenlik Karadeniz Bölge Komutanı Tuğamiral Ahmet Bahadır ve protokol üyeleri katıldı.

Uraloğlu: Lefkoşa’nın şehir içi ve çevre yerleşkelerle ulaşımını rahatlatıyoruz Haber

Uraloğlu: Lefkoşa’nın şehir içi ve çevre yerleşkelerle ulaşımını rahatlatıyoruz

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin Başkenti Lefkoşa’nın şehir içi ve transit trafiğini düzenleyecek olan 20 kilometre uzunluğundaki Lefkoşa Kuzey Çevre Yolu’nun temel atma töreninde yaptığı konuşmada yolun 11 kilometrelik kesimini 20 Temmuz 2021 tarihinde trafiğe açtıklarını anımsatarak, “Şimdi de projemizin 4,6 kilometrelik ikinci kesiminin temelini atıyoruz. Platform genişliği 23 metre olacak yol bünyesinde 2 adet modern dönel kavşağın yanı sıra yolu Girne – Lefkoşa Yolu’na bağlayacak 48 metre açıklıklı Girne Köprülü Kavşağı’nı da inşa edeceğiz. Kuzey Çevre Yolu ile; transit trafiği şehir dışına alarak, Lefkoşa’nın şehir içi ve çevre yerleşkelerle ulaşımını rahatlatıyoruz” diye konuştu. Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin karayolu ulaşım ağını güçlendirecek Lefkoşa Kuzey Çevreyolu Temel atma törenine katıldı. Bakan Uraloğlu burada yaptığı açıklamada, “Yaklaşık bir ay önce Kıbrıs Türk’ünün Ada’daki varlığının baki olduğunu dosta-düşmana haykırdığımız Barış Harekatı’nın 50. yıl dönümünü tekrardan yürekten tebrik ediyorum. Bu uğurda canlarını feda eden şehitlerimize Allah’tan rahmet diliyor, gazilerimize sağlıklı ömürler diliyorum” dedi. “KKTC’de gerçekleşen kalkınma hamlesi ve ekonomik büyüme hepimizi gururlandırmaktadır” Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde Türkiye’nin, Kıbrıs Adasında kapsamlı çözümün sağlanması hedefine paralel olarak, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin her bakımdan gelişip güçlenmesine büyük önem verdiğini belirterek, “Türkiye’nin de katkılarıyla Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde son yıllarda gerçekleşen kalkınma hamlesi ve ona bağlı ekonomik büyüme, hepimizi gururlandırmaktadır.” ifadelerini kullandı.  “Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı olarak görev alanımıza giren tüm konularda elimizden gelen gayreti her zaman gösterdik” Bakan Uraloğlu, ekonomideki gelişmeyi kalıcı hale getirmek için ulaştırma ve haberleşme alanlarında atılacak adımların oldukça önemli olduğunun altını çizerek, “Bu vesileyle ifade etmek isterim ki, Türkiye Cumhuriyeti Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı olarak görev alanımıza giren tüm konularda elimizden gelen gayreti her zaman gösterdik ve yeni çalışmalarımıza da aynı azimle devam edeceğiz” şeklinde konuştu. Temel atma töreni gerçekleştirilen Lefkoşa Kuzey Çevre Yolu’nun KKTC’nin karayolu ulaşım ağının gücüne güç katacak önemli bir yatırım olduğunu belirten Uraloğlu, “Tarih boyunca kültür ve medeniyetlerin kesişim noktası olan Doğu Akdeniz, günümüzde de dinamizmini korumaktadır. Kıbrıs Adası ise coğrafi konumu, stratejik ve jeopolitik önemi ile Doğu Akdeniz’in kalbi konumundadır. Karadeniz’den boğazlar vasıtasıyla Akdeniz’e, Süveyş Kanalı yoluyla Kızıldeniz ve Hint Okyanusu’na, Cebelitarık Boğazı üzerinden Atlas Okyanusu’na açılan yolların üzerinde bulunmaktadır” diye konuştu. “İhtiyaçlar göz önüne alınarak hazırlanan KKTC Karayolu Master Planı kapsamında yatırımlar gerçekleşmiştir” Adada; turizme ek olarak son yıllarda yeni üniversitelerle birlikte eğitim alanında da büyük bir atılım gerçekleştiğine de işaret eden Uraloğlu şunları söyledi: “Bu gelişmeler sonucunda ülkenin mevcut yol güzergâhlarında artan trafik yükünü karşılayacak yüksek standartlı bir karayolu ağı ihtiyacı doğmuştur.  Bu ihtiyaçlar göz önüne alınarak hazırlanan KKTC Karayolu Master Planı kapsamında yatırımlar gerçekleşmiştir. Türkiye ve KKTC arasındaki iş birliğinin meyvesi olan en önemli projelerden biri de; Başkent Lefkoşa’nın şehir içi ve transit trafiğini düzenleyen 20 kilometre uzunluğunda, bitümlü sıcak karışım kaplamalı bölünmüş yol standardında projelendirilen Lefkoşa Kuzey Çevre Yolu projesidir.” Lefkoşa Kuzey Çevre Yolu’nun; Alayköy Kavşağı’ndan başlayıp, şehrin doğusunda bulunan Haspolat çemberine, devamında da Girne Dağ Yolu’na bağlandığını belirten Uraloğlu, “Bildiğiniz üzere yolumuzun 11 kilometrelik kesimini 20 Temmuz 2021 tarihinde trafiğe açmıştık. Şimdi de projenin 4,6 kilometrelik ikinci kesiminin temelini atıyoruz. Platform genişliği 23 metre olacak yol bünyesinde 2 adet modern dönel kavşağın yanı sıra yolu Girne – Lefkoşa Yolu’na bağlayacak 48 metre açıklıklı Girne Köprülü Kavşağı’nı da inşa edeceğiz. Kuzey Çevre Yolu ile; transit trafiği şehir dışına alarak, Lefkoşa’nın şehir içi ve çevre yerleşkelerle ulaşımını rahatlatıyoruz. Yıllık ortalama günlük trafik miktarı 40 binin üzerine çıkan, Lefkoşa-Gazimağusa Yolu’ndaki dur-kalk beklemelerini ortadan kaldırarak, hızlı ve kesintisiz trafik akışı ile şehrin ulaşım standardını yükseltiyoruz.” diye konuştu. “Lefkoşa Kuzey Çevre Yolu ile 21 dakika süren seyahat süresini 9 dakikaya düşüreceğiz” Yonca kavşak olarak inşa edilecek Girne Köprülü Kavşağı ile KKTC’nin iki önemli karayolunun kesintisiz bağlantısını da sağlamış olacaklarını bildiren Uraloğlu, “Lefkoşa Kuzey Çevre Yolu’nun tamamını hizmete aldığımızda; 21 dakika süren seyahat süresini 9 dakikaya düşüreceğiz. Böylece bu yolumuz ile zamandan 1,3 milyar lira, akaryakıttan 70 milyon lira olmak üzere yıllık toplam 1 milyar 371 milyon lira tasarruf edeceğiz. Çevreye zarar veren araçların karbon emisyonunu da 5 bin ton azaltarak doğanın korunmasına katkı sağlayacağız” şeklinde konuştu.  “2024 Yılı itibarıyla toplam proje bedeli 4,5 milyar lira olan 378 kilometre uzunluğunda 6 yol yapım projesi devam ediyor” Uraloğlu, “198 kilometre bölünmüş yol ve 435 kilometre tek yol olmak üzere toplam 633 kilometre bitümlü sıcak karışım kaplamalı anayol yapımı gerçekleştirdik. Bu yolların yapım ve proje çalışmaları için ülkemiz tarafından sağlanan finansman tutarı güncel fiyatlar ile yaklaşık 14 milyar liradır. 2024 yılı itibarıyla da toplam proje bedeli 4,5 milyar lira olan; toplam 378 kilometre uzunluğunda 6 adet yol yapım projesi yapım ve inşa çalışmalarımız devam etmektedir” dedi. “Anamur Feribot ve Deniz Uçağı İskelemizin açılışını yaptık” Geçen yıl açılışını yaptıkları Yeni Ercan Havalimanı’nın KKTC’yi bir çekim merkezine dönüştürmek için hayata geçirdikleri en önemli yatırımlardan olduğunu belirten Uraloğlu şunları söyledi: “Yeni terminal binasını 6 kat büyütülerek 10 milyon yolcu kapasitesine çıkarmıştık. Ayrıca burayı ilerde gerek duyulduğunda 12 milyon yolcu kapasiteye yükseltilebilecek şekilde tasarladık. Çok yakın bir zaman önce; Mersin-Gazimağusa, Taşucu-Girne, Mersin-Girne, Taşucu-Gazimağusa Ro-ro hatlarının ardından ülkemizin Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ne yolcu ve araç taşımacılığı yapılmasına imkân sağlayan; en kısa deniz mesafesine sahip 5. Kapısı; Anamur Feribot ve Deniz Uçağı İskelemizin açılışını yaptık.” “Veri merkezi Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin dijitalleşme sürecinde çok önemli bir adım olarak tarihe geçti”  Anamur-Girne rotası ile 2 saatten daha az bir süreyle Türkiye ile KKTC arasındaki en kısa mesafeli deniz rotası olduğunu anımsatan Uraloğlu, “Kuzey Kıbrıs’taki kamu kurumlarının hizmetlerinin verimliliğini ve kalitesini artırmak, dijital dönüşüm ekosisteminin hayata geçiş sürecini kolaylaştırmak için de çalışıyoruz. Ülkemizdeki E-devlet uygulamasının bir benzerini Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ e-Devlet Kapısı ile burada da hayata geçirdik. Yine bu doğrultuda; Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti kamu kurumlarının bilgi teknolojileri hizmet sunum altyapı ihtiyaçlarının karşılanması için KKTC Veri Merkezini de açtık. Bu veri merkezi Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin dijitalleşme sürecinde çok önemli bir adım olarak tarihe geçti” dedi. “Kıbrıs Türkü kardeşlerimizin geleceğe güvenle bakması için kararlı duruşumuzu devam ettireceğiz” Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde; Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin huzur, refah, kalkınma ve güvenliğinin sağlanması için, üzerlerine düşeni yapmayı, bugüne kadar olduğu gibi, bundan sonra da sürdüreceklerini vurgulayan Bakan Uraloğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: “Kıbrıs Türkü’nün istiklali için omuz omuza savaşmış Mehmetçiklerimiz gibi bizler de omuz omuza, Kuzey Kıbrıs topraklarının kalkınması mücadelesini vermeye devam edeceğiz. Kıbrıs Türkü kardeşlerimizin geleceğe güvenle bakması için kararlı duruşumuzu, desteğimizi ve çalışmalarımızı devam ettireceğiz. Bu düşüncelerle Lefkoşa Kuzey Çevre Yolu projesinin bu aşamaya gelmesinde emeği geçenlere teşekkür ediyorum. Mevkidaşım Sayın Erhan Arıklı’yı ve ekip arkadaşlarını da yaptıkları çalışmalar, gösterdikleri gayretler ve iş birliği için ayrıca gönülden tebrik ediyorum. Başladığımız bu işi bitirmeyi Rabbim bizlere nasip etsin. Emeği geçen ve geçecek olanlara şimdiden teşekkür ediyorum.”

Ulaştırma Bakanı Uraloğlu, yeni yatırımları ele aldı Haber

Ulaştırma Bakanı Uraloğlu, yeni yatırımları ele aldı

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) temasları çerçevesinde KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar ile bir araya geldi. Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, çeşitli temaslarda bulunmak üzere Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) geldi. KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar ile görüşmek üzee başkent Lefkoşa'daki Cumhurbaşkanlığı binasına gelen Uraloğlu, Müsteşar Okan Donangil tarafından karşılandı. Toplantıda Türkiye'nin Lefkoşa Büyükelçisi Yasin Ekrem Serim ile Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı Erhan Arıklı da hazır bulundu. Cumhurbaşkanı Tatar: "Türkiye’nin desteği büyük bir nimet" Tatar görüşme öncesi yaptığı açıklamada, kendisinin Maliye Bakanı olarak görev yaptığı dönemde, Binali Yıldırım'ın Türkiye'nin Ulaştırma Bakanı olduğunu ifade ederek, “Onunla çok çalışmalarımız oldu” dedi. İzolasyonlara rağmen KKTC'nin iletişimi, altyapısı, yollarıyla ilgili çalışmaların Türkiye Cumhuriyeti'nin desteğiyle yapılmasının büyük bir nimet ve değer olduğunu vurgulayan Tatar, “Sizlerin ziyareti bu bağlamda büyük anlam taşımaktadır” diye konuştu. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın söylediği gibi, KKTC'nin tanınma noktasına geldiğini, ambargo ve izolasyonların kaldırılması gerektiğini kaydeden Tatar, uluslararası camianın artık Kıbrıs'ta iki ayrı halk, iki ayrı devlet, iki ayrı otorite olduğunu gördüğünü belirtti. Kıbrıs Barış Harekatı'nın 50'nci, KKTC'nin 40'ıncı yıl dönümünün kutlandığını dile getiren Tatar, Türkiye Cumhuriyeti'nin 2. yüzyılında Doğu Akdeniz'de bir Türk devleti olarak stratejik ve politik olarak KKTC'nin yerini aldığını söyledi. Bakan Uraloğlu: "KKTC'nin ihtiyaçlarını karşılamaya devam edeceğiz" Cumhurbaşkanı Tatar, “Hedefimiz halkımızı mutlu edebilmek, halkımızın refahını yükseltebilmek ve bu coğrafyada anavatan, yavru vatan, Mavi Vatan birlikte geleceğe daha emin adımlarla yürüyebilmektir” diye konuştu. Türk Devletleri Teşkilatı'nın Şuşa'daki toplantısına katıldığını hatırlatan Cumhurbaşkanı Tatar, “Biz Doğu Akdeniz'de limanlarımızla ve diğer imkanlarımızla bütün Türk dünyasının bir bakıma Akdeniz'e açılan penceresi ve temsilcisi olarak ulusal, milli çıkar ve menfaatlerin korunması bakımından çok stratejik bir pozisyondayız” dedi. Cumhurbaşkanı Tatar, vatandaşın refahını ve güvenliğini artırmak ve dışa yönelik KKTC'nin jeopolitik, jeostratejik gelişmelerle önemini daha da yükseğe taşıyabilmek için anavatan Türkiye Cumhuriyeti ile iş birliği içerisinde gereken katkıyı koyacaklarını belirtti. Lefkoşa Kuzey Çevre Yolu ve Lefkoşa-Girne Anayolu bağlantı noktasına inşa edilecek yonca kavşağının hayırlara vesile olmasını dileyen Tatar, projenin tamamlanmasıyla trafikte çok daha hızlı akış olacağını ifade etti. Tatar, projeye katkı koyan herkese teşekkür etti. TC Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu ise, kabulü nedeniyle Cumhurbaşkanı Tatar'a teşekkür ederek, “Şeref duyduk” dedi. Kıbrıs Barış Harekatı'nın 50'nci yıl dönümü kutlamalarından 1 ay sonra yeniden KKTC'de olmaktan mutluluk duyduğunu ifade eden Uraloğlu, Lefkoşa Çevre Yolunun devamı ile ilgili bugün temel atılacağına dikkat çekti. Ulaştırma Bakanlığı olarak KKTC'nin neye ihtiyacı varsa yapacaklarını vurgulayan Bakan Uraloğlu, ekipte yer alan iletişimden sorumlu Bakan Yardımcısı ile birlikte bugün bazı konuları görüşeceklerini söyledi. Türkiye Karayolları Genel Müdürünün de ekipte olduğunu belirten Bakan Uraloğlu, özellikle doğu-batı yollarında güzel işler yapıldığını kaydetti. Abdulkadir Uraloğlu, “İnşallah yatırımlarımızı sizin desteklerinizle beraber devam ettireceğiz” dedi. Mavi Vatan noktasında da Gemi Trafik Yönetim Hizmetleriyle ilgili bir çalışmaları olduğunu ifade eden Uraloğlu, çalışma hayata geçirildiğinde, KKTC'nin Doğu Akdeniz'de güçlü olan stratejik konumunu daha da güçlendireceklerini söyledi. Meclis Başkanı Töre ve Başbakan Üstel ile görüşmeler Ulaştırma Bakanı Uraloğlu, Tatar ile görüşmesinin ardından KKTC Meclis Başkanı Zoelu Töre ile bir araya geldi. İkili görüşmede, Meclis faaliyetleri hakkında karşılıklı fikir alışverişinde bulundu. Uraloğlu, KKTC Başbakanı Üstel ile “yeni yatırımların planlanmasını” ele aldı Bakan Uraloğlu, KKTC Başbakanı Ünal Üstel ile bir araya gelerek, yavru vatanda hayata geçirilen projeleri inceledi. İkili, yapılacak yeni yatırımların planlanması ile ilgili kapsamlı bir görüşme gerçekleştirdi. Bakan Uraloğlu, KKTC Cumhurbaşkanı Tatar, Meclis Başkanı Töre ve Başbakanı Üstel ile görüşmesinin ardından KKTC Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı Erhan Arıklı ile görüştü. İki bakanlığın çalışmalarının değerlendirildiği görüşmede Uraloğlu, gelişen ve kalkınan KKTC'nin ulaştırma ve altyapı yatırımlarını desteklemeye devam edeceklerini vurguladı.

Cami görevlisini duygulandıran feribot yolcusunun örnek davranışı Haber

Cami görevlisini duygulandıran feribot yolcusunun örnek davranışı

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ne (KKTC) gitmek için gemi beklerlerken eşi ve hasta iki çocuğuyla Mersin’in Silifke ilçesine bağlı Taşucu Mahallesi'ndeki Reşadiye Camiinde bir müddet konaklamak zorunda kalan baba, kullandıkları elektriğin parasını bir notla birlikte camiye bıraktı. Feribotla Kıbrıs’a gitmek üzere Silifke ilçesine bağlı Taşucu Mahallesi'ne gelen 4 kişilik aile Reşadiye Camisine gitti. Feribotun kalkma saatini bekleyen aile, küçük çocuğunu rahatsızlığı nedeniyle oksijen maskesine bağladı. Cami içerisindeki klimayı da açan aile bir saat kaldıktan sonra ayrıldı. Öğle namazını kıldırmak için görev yaptığı Taşucu Reşadiye Camisine gelen din görevlisi Halil Erdem, kamera kayıtlarının olduğu ekran önüne bırakılmış bir not ve 200 lirayı görünce şaşırdı. Merakla notu okuyan Erdem, Kıbrıs’a gitmek için feribot beklerlerken eşi ve biri hasta iki çocuğuyla camide bir müddet konaklamak zorunda kalan ve ismini vermeyen bir babanın örnek davranışıyla karşılaşınca oldukça duygulandı. Hasta çocukları için cihaz kullandıkları ve klimayı açtıkları için tükettikleri elektriğin bedelini ödeyen baba, notun sonunda helallik de istedi. Bu örnek davranış caminin din görevlisini duygulandırdı. Halil Erdem yaptığı açıklamada, “Bizler cami görevlisi olarak öğlen namazında camiye geldiğimizde kameranın önünde bir miktar para ile bir kağıt gördük. Kağıtta da Kıbrıs’a gitmekte olan bir ailenin hasta olan çocukları için oksijen maskesi kullandığını ve bir miktar elektrik kullandıkları için parayı bıraktıklarını gördük. Bu notu okuduğumuzda çok duygulandık. Kendilerinden Allah razı olsun” dedi. Babadan duygulandıran not O babanın bıraktığı duygulandıran notta ise şu ifadeler yer aldı: "Selamünaleyküm hocalarım; yolcuyuz, gemi saatini beklerken mecbur camiye sığındık. Çocuklar hasta oldukları için fişi kullanarak hava verdik ve sıcaktan dolayı da klimaları kullandık. Kamera kayıtlarında görebilirsiniz. Hocalarım; elektriği kullanım ücreti olarak bir miktar para bırakıyorum. Hakkınızı helal edin.” Öte yandan ailenin camide kaldığı anlar ise güvenlik kameralarına yansıdı.

Kıbrıs Barış Harekatı'nın 50. yıldönümünde KKTC'de 50 gemi ile geçit töreni Haber

Kıbrıs Barış Harekatı'nın 50. yıldönümünde KKTC'de 50 gemi ile geçit töreni

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nde (KKTC), adaya barışı ve özgürlüğü getiren 20 Temmuz 1974 Kıbrıs Barış Harekatı'nın 50. yıldönümü büyük bir coşkuyla kutlanıyor. Milli Savunma Bakanlığı, 20 Temmuz 1974'te Kıbrıs Türklerinin yaşadığı zulme son veren harekatın 50. yılı kapsamında 50 gemiyle resmi geçit töreni düzenledi. TÖRENE KATILAN İSİMLER Kutlamalar kapsamında gerçekleştirilen töreni, KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, KKTC Meclis Başkanı Zorlu Töre, KKTC Başbakanı Ünal Üstel, Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, Yüksek Mahkeme Başkanı Bertan Özerdağ, Türkiye’nin Lefkoşa Büyükelçisi Metin Feyzioğlu, Türkiye Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Ercüment Tatlıoğlu, Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Selçuk Bayraktaroğlu, Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Ziya Cemal Kadıoğlu, Kıbrıs Türk Barış Kuvvetleri Komutanı Tümgeneral Sebahattin Kılınç, Güvenlik Kuvvetleri Komutanı Tümgeneral Osman Aytaç, bazı bakanlar, milletvekilleri ve çok sayıda konuk Girne Dome Otel’den izledi. 50 GEMİYLE GEÇİT TÖRENİ Girne açıklarındaki resmi geçit töreni saat 18.00’da Türk Deniz Kuvvetleri Komutanlığından TGG Anadolu gemisi rehberliğinde 50 gemiyle icra edildi. Gemiler, geçiş sırasında gemi personeli güvertede sıralanarak "çimariva" selamında bulundu. Geçişte, 3 deniz karakol uçağı, 9 helikopter, 2 Akıncı İHA ve 6 F-16 da gemilere eşlik etti. TÜRK YILDIZLARI'NIN GÖSTERİSİ NEFES KESTİ Geçiş esnasında Türk donanmasının amiral gemisi TGG Anadolu tarafından 21 pare top atışı da yapıldı. Ardından Türk Hava Kuvvetlerinin akrobasi timi Türk Yıldızları Girne semalarında gösteri uçuşu yaparak bayrağın renklerini gökyüzüne taşıdı. Türk Yıldızlarının uçuş gösterisi ve gemilerin geçit törenini ellerinde KKTC ve Türk bayraklarıyla Girne Antik Limanı'nı dolduran çok sayıda vatandaş izledi.

Kıbrıs Barış Harekatı'nın 50. yılı Mersin'de törenlerle kutlandı Haber

Kıbrıs Barış Harekatı'nın 50. yılı Mersin'de törenlerle kutlandı

Kıbrıs Barış Harekatı'nın 50. yıl dönümü ve 20 Temmuz Barış ve Özgürlük Bayramı Mersin'de düzenlenen törenle kutlandı. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Başkonsolosu Zalihe Mendeli, "Bizler 11 yıl boyunca, bugün Gazze'de, dün Bosna Hersek'te yaşanılanlara benzer şekilde etnik temizlik ve soykırıma varan saldırılara hedef olduk" dedi. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Mersin Başkonsolosluğu tarafından Cumhuriyet Meydanı'nda düzenlenen törene KKTC Mersin Başkonsolosu Zalihe Mendeli, gaziler ve kent protokolü katıldı. Mersin Başkonsolosu Zalihe Mendeli ile TMT Mücahitler Derneği, Türkiye Muharip Gaziler Derneği, Kıbrıs Türk Kültür Derneği, Türkiye Emekli Astsubaylar Derneği ve Türkiye Harp Malulü, Gaziler, Şehit Dul ve Yetimleri derneği Atatürk Anıtı'na çelenk sunuldu. Tören saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın okunmasının ardından Mersin Kültür Merkezi'nde devam etti. "BARIŞ HAREKATI, 'NE MUTLU TÜRK'ÜM DİYEN' HERKES İÇİN MUTLU BİR GÜN VE BAYRAMDIR" KKTC Mersin Başkonsolosu Mendeli, törende yaptığı konuşmada, 20 Temmuz Barış ve Özgürlük Bayramı'nı hep birlikte kutlamanın mutluluğunu ve gururunu yaşadıklarını söyledi. Kıbrıs Barış Harekatı'nın, kendi yurdunda sonsuza dek var ve hür olma mücadelesini kazanan Kıbrıs Türk halkının, ana vatan Türkiye ile omuz omuza her türlü zorluğa göğüs gelebileceğinin ispatı olduğunu vurgulayan Mendeli, "Barış Harekatı, 'ne mutlu Türk'üm diyen' herkes için mutlu bir gün ve bayramdır. Bizler de bugün burada bir savaşın değil Kıbrıs adasında barışın, huzurun ve insanca yaşanılabilmenin yıl dönümünü kutluyoruz. Bugün KKTC'de korkusuzca, özgürce yaşıyorsak, bunu halkımızın büyük fedakarlığına, direnişlerine, vatanımız uğruna can veren aziz şehitlerimize, kahraman mücahit ve Mehmetçiklerimize borçluyuz. Bu kutlu yıl dönümünde başta özgürlük mücadelesi liderimiz doktor Fazıl Küçük, kurucu Cumhurbaşkanımız Rauf Denktaş, 1974 Barış Harekatı'nın önünü açarak, bizi soykırımdan kurtaran dönemin Başbakanı Bülent Ecevit ve kabine üyeleri olmak üzere, istiklal ve istikbal uğruna canlarını feda etmiş tüm şehitlerimizi rahmetle, gazilerimizi, mücahitlerimizi minnetle yad ediyorum" dedi. "50 YIL ÖNCE TÜRKİYE'NİN KIBRIS'A TESİS ETTİĞİ BARIŞ BUGÜN HEM ADADA HEM DE BÖLGEDE HUZURUN TEMİNATI OLMUŞTUR" Kıbrıs Türk halkının, egemen eşit ortağı olduğu Kıbrıs Cumhuriyeti'nden silahla zoruyla dışlanarak 11 yıl boyunca en zor ve en ağır şartlar altında göçmen çadırlarında yaşayarak, utanç barikatlarından işkenceye tabi tutularak vahşetin her türlüsünü gördüğüne dikkat çeken Mendeli, şöyle devam etti: "O dönem hastalıklı bir zihniyetin neler yapabileceğini çok acı bir şekilde gördük. O dönem bizler için kan, gözyaşı, katliam demekti. Üzülerek ifade etmek isterim ki 1964 yılında alınan 186 sayılı talihsiz kararla adaya konuşlandırılan Barış Gücü Kıbrıs'ta akan kanı durdurmamıştır, daha doğrusu durdurmamıştır. Bizler 11 yıl boyunca, bugün Gazze'de, dün Bosna Hersek'te yaşanılanlara benzer şekilde etnik temizlik ve soykırıma varan saldırılara hedef olduk. Ancak halkımız direnerek, başı dik, alnı açık şekilde mücadele edip, Türklüğün onur ve şerefini ayaklar altında çiğnetmemiş, bayraklarımızı gönderden indirmemiştir. 50 yıl önce Türkiye'nin Kıbrıs'a tesis ettiği barış bugün hem adada hem de bölgede huzurun teminatı olmuştur. Şu anda tek eksik kalan şey çözümdür ve çözümsüzlüğün nedeni de elbette ki Rum ve Yunan ikilisidir. Rumların hedefi özden gelen egemen eşitliğimizi inkar ederek ana vatan Türkiye'nin garantörlüğünü ortadan kaldırmak, bizleri azınlık durumuna düşürüp devletimizi ve egemenliğimizi yok etmektir." "ÜLKEMİZ DOĞU AKDENİZ'DEKİ TÜRK BAYRAĞININ SERHAT BEKÇİSİ OLMAYA DEVAM EDECEKTİR" Kıbrıs'ta işlenen katliamları ne unutacaklarını ne de unutturacaklarını vurgulayan Mendeli, "Dünyanın da unutmasına asla izin vermeyeceğiz. Halkımız ve ana vatanımız bugüne kadar kin ve intikam peşinde koşmak yerine, iyi niyetle her iki halkın barış içinde yaşayabilmesinin yollarını aramıştır. Ancak Rumların uzlaşmaz tutumuyla ve yürütülen süreçlerin çökmesinin ardından Kıbrıs Türk tarafı yeni bir siyaset gündeme getirmiştir. Kıbrıs'ta çözüm ancak egemen ve uluslararası eşit statüye sahip iki devlet temelinde gerçekleşebilir. Ortaya koyduğumuz yeni siyaset doğrultusunda başta Birleşmiş Milletler ve Avrupa Birliği olmak üzere uluslararası camiadan beklentimiz cesur ve kararlı adımlar atarak özden gelen eşitliğimiz için Rum tarafını egemen eşitliğimiz ve eşit uluslararası statümüzün tesisi hususunda zorlamalarıdır. Tanınma olur ya da olmaz, ülkemiz maruz bırakıldığı haksız izolasyonlara rağmen, küresel ve bölgesel rolü yükselen ana vatan Türkiye'nin şartsız desteğiyle her geçen gün kalkınarak güçlenecek, Türk dünyasının ayrılmaz bir parçası olarak Doğu Akdeniz'deki Türk bayrağının serhat bekçisi olmaya devam edecektir. Canla, kanla aldığımız her parçası candan kıymetli yurdumuzu ölürüz ama tek bir zerresini bile vermeyiz. Şanlı zaferimizin 50. yıl dönümü kutlu olsun" diye konuştu. Kıbrıs Barış Harekatı'nın 50. yıl dönümüne ilişkin video gösteriminin yapıldığı etkinlikte, Mehmet Akif Ersoy Sosyal Bilimler Lisesi öğrencisi Ali Efe, 'Benim iki bayrağım var' adlı şiiri okudu. Akdeniz Bölge ve Garnizon Komutanlığı Bando ekibinin mini konser verdiği etkinlikte, Büyükşehir Belediyesi halk oyunları ekibi gösteri sundu, Jandarma komandoları Zeybek oynadı. Programa Mersin Valisi Ali Hamza Pehlivan, Akdeniz Bölge ve Garnizon Komutanı Tuğamiral Murat Fırat, İl Emniyet Müdürü Kamil Karabörk, AK Parti Mersin Milletvekili Ali Kıratlı, CHP Mersin Milletvekili Talat Dinçer ile Kıbrıs gazileri katıldı.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.