SON DAKİKA

#Kuraklık

İLKHABER-Gazetesi - Kuraklık haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Kuraklık haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

ATB Başkanı Bilgiç: Adana'nın bereketli toprakları su kıtlığıyla karşı karşıya Haber

ATB Başkanı Bilgiç: Adana'nın bereketli toprakları su kıtlığıyla karşı karşıya

Adana Ticaret Borsası (ATB) Başkanı Şahin Bilgiç, Mart Ayı Olağan Meclis Toplantısında suyun sadece yaşam kaynağı değil, aynı zamanda tarım, sanayi ve ekonomi için stratejik bir güç unsuru olduğunu vurguladı. Bilgiç, suyun giderek daha fazla değer kazandığını belirterek, “Su, artık sadece bir doğal kaynak değil, stratejik bir güç unsuru haline gelmiştir” dedi. ATB Meclis Başkanı Osman Bağış ise küresel ısınmanın etkilerini ve su krizine karşı alınması gereken önlemleri dile getirerek, suyun verimli kullanımının tarımsal üretim için hayati öneme sahip olduğunu ifade etti. 2024 yılının son 175 yılı içerisinde en sıcak yıl olarak küresel iklim raporlarında kayıtlı olduğunu ifade eden Adana Ticaret Borsası Meclis Başkanı Osman Bağış, açtığı Mart Ayı Olağan Meclis Toplantısında yaptığı konuşmada, “2025 yılının ilk üç ayında son 65 yılın en kurak aylarını yaşadık. İçerisinde bulunduğumuz Mart ayı 110 yılın en sıcak ayı olarak belirlendi. Küresel ısınmayı azaltmak için mutlaka sert önlemler almalıyız. Yoksa sıcak hava dalgaları büyük bir su krizi ile karşı karşıya kalmamıza neden olacaktır. Kriz yaşanması durumunda tarımsal üretimde ciddi kayıplar yaşanabilir. Yapılan araştırmalar ve ölçümler göstermektedir ki; küresel ısınmanın büyük ölçüde sera gazlarının en önemlilerinden biri olan karbondioksit artışından kaynaklandığını göstermektedir. Bu artışa doğa, gözle görülür tepki vermektedir. Bu sebeple karbondioksit üretimi ile sonuçlanan insan faaliyetleri mutlaka azaltılmalıdır. Her birey daha az elektrik, daha az su kullanmalı, yakın mesafeler yürünerek gidilmeli, gelecek nesillere yeşil, sağlıklı, daha yaşanabilir bir dünya bırakmak için tedbirler herkes tarafından desteklenmelidir” dedi. "Su krizi tarımı ve günlük yaşamı tehdit ediyor" Küresel iklim değişikliği, artan nüfus ve bilinçsiz su tüketimi nedeniyle Türkiye ve özellikle Adana gibi tarımsal üretimin merkezi olan bölgelerin ciddi bir su kriziyle karşı karşıya kalabileceğini belirten Adana Ticaret Borsası Başkanı Şahin Bilgiç, yaptığı aylık değerlendirmede şunları söyledi: “Bizler artık suyun kıymetini sadece bir gün değil, her gün gündemimize almak zorundayız. Çünkü bugün harekete geçmezsek, gelecekte tarımda, sanayide ve hatta günlük yaşamda su kıtlığının ağır sonuçlarıyla karşılaşacağız. Çukurova, tarih boyunca tarımın merkezi olmuş, verimli toprakları, iklimi ve su kaynaklarıyla Türkiye’nin en önemli üretim bölgelerinden biri haline gelmiştir. Ancak bugün geldiğimiz noktada bu bereketli topraklar ciddi bir tehdit altındadır. Tarımsal üretimin en büyük girdisi sudur ve bölgedeki su tüketiminin yaklaşık %80’i tarıma ayrılmaktadır. Özellikle vahşi sulama yöntemleri nedeniyle her yıl milyonlarca metreküp su israf edilmektedir. Seyhan ve Ceyhan nehirleri, bölgenin tarımsal üretimini destekleyen iki ana su kaynağıdır, ancak bu nehirlerde su miktarı giderek azalmaktadır. Yeraltı suları bilinçsiz sondajlar nedeniyle hızla tükenmekte, yağış rejimi düzensizleşmekte olup, kuraklık kendini iyice hissettirmektedir. Buda ciddi bir tehdittir. Suyun kıymetini bilmez isek bu bereketli topraklara yazık olur.” "Yağmur suyu toplama sistemleri Adana’da yaygınlaştırılmalı" Başkan Bilgiç, “Önümüzdeki süreçte su kaynaklarımızı korumak ve verimli kullanmak adına hepimize büyük sorumluluklar düşüyor. Bu çerçevede şu temel adımları hızla hayata geçirmeliyiz; Basınçlı Kapalı Devre Sulama Sistemlerine Geçiş: Geleneksel vahşi sulama yöntemleri yerine, suyun daha verimli kullanıldığı damla ve yağmurlama sulama sistemlerine geçişi hızlandırmalıyız. Adana’da bu sistemlerin yaygınlaşmasını teşvik edecek projeleri desteklemeliyiz. Üretim Planlamasının İyileştirilmesi: Su tüketimi yüksek olan ürünlerin plansız ekimini önlemek, tarımsal üretimde su tasarrufunu teşvik eden planlamalar yapmak hayati önem taşıyor. Özellikle pamuk, mısır ve narenciye gibi yüksek su tüketen ürünlerin su kullanımına uygun planlamalarla ekilmesi sağlanmalıdır. Yağmur Suyu Hasadının Yaygınlaştırılması: Çiftçilerimizin yağmur suyunu biriktirerek sulamada kullanmalarını sağlayacak teşvik mekanizmaları oluşturmalıyız. Adana’da kırsal bölgelerde yağmur suyu toplama sistemleri kurulmasını teşvik etmeliyiz. Çiftçilerin Bilinçlendirilmesi: Tarımda su yönetimi konusunda farkındalık yaratacak eğitimler ve destek programları düzenlemeliyiz. Adana Ticaret Borsası olarak bu konuda eğitim programları ve bilinçlendirme çalışmaları yapmalıyız. Yeraltı ve Yüzey Sularının Korunması: Plansız sondajlarla yeraltı su rezervlerinin tükenmesini önlemeli, yüzey sularının bilinçsiz kullanımına karşı önlemler almalıyız. Adana’da su havzalarının korunması için bölgesel yönetimlerle iş birliği içinde hareket etmeliyiz.” "Su verimliliğini artıran projeleri desteklemeye devam edeceğiz" Başkan Bilgiç, “Uzun vadede bu sorunu kalıcı olarak çözebilmemiz için su yönetimi ve bilincinin ilkokuldan itibaren eğitim sistemimize entegre edilmesi gerekiyor. Genç nesillere suyun hayati önemini anlatan bir müfredat oluşturarak, bilinçli bireyler yetiştirmeliyiz. Adana Ticaret Borsası olarak, tarımda su verimliliğini artıran projeleri desteklemeye, çiftçilerimizi bilinçlendirmeye ve sürdürülebilir tarım uygulamalarını teşvik etmeye, bu konuda gerekli eğitimleri vermeye, projeler üretmeye devam edeceğiz. Bugün burada ifade ettiğim konular, sadece su yönetimi ile sınırlı değil, doğrudan ülkemizin geleceğini ilgilendiren bir beka meselesidir. Su varsa hayat var, su varsa üretim var, su varsa gelecek var. O yüzden bizler de suyu daha etkin, daha bilinçli ve daha verimli kullanmak için bugün değil, dünden itibaren harekete geçmeliydik. Ancak geç kalmış sayılmayız. Bugün adım atarsak, geleceği kurtarabiliriz.  Bu vesileyle üyelerimizin, üreticilerimizin, sanayicilerimizin ve tüm halkımızın Mübarek Ramazan Bayramını kutluyorum” şeklinde konuştu.

Adana'da zirai don ve kuraklık çiftçiyi zora soktu Haber

Adana'da zirai don ve kuraklık çiftçiyi zora soktu

Adana’da adına festivalleler düzenlenen narenciye ağaçlarının birçoğu yaşanan zirai dondan etkilenirken, tarlalarda ekili dönümlerce marulun yüzde 60'dan fazlası da zarar gördü.İki hafta önce 4 gün süren Sibirya soğukları Adana, Mersin, Hatay ve Antalya'da zirai dona neden oldu. Zirai donun en çok etkilediği yerlerden biri olan Adana Kozan'da portakal başta olmak üzere tarladaki birçok mahsul zarar gördü. Bölgede 20 bin dönüm arazide narenciye üretim merkezi olan Bucak'ta çiftçiler, kredi ödemelerinin ertelenerek başka gelirleri olmayanların desteklenmesi talep etti. Kozan’ın en büyük portakal ve narenciye üretim merkezi kendi bölgelerinin olduğunu belirten Bucak Mahallesi Muhtarı Mehmet Divarcıoğlu; "Yaklaşık 15-20 bin dönüm arazide üretim yapıyoruz. Bölgede geçtiğimiz günlerde etkili olan don nedeniyle ağaçlarda ciddi bir hasar oldu. Portakalın yüzde 60'i satıldı kalan yüzde 40'ı olan kesim de acıma olduğu için şurup kullanımı alımı da yapılamıyor. Bu senenin zararının yanı sıra gelecek senin tüm çiçek gözleri de zarar gördü. Gelecek yıl çok az portakal olacak" dedi. Marul üreticileri zirai donun ardından büyük kayıplar yaşadı Komşu illerinde zirai don nedeniyle ciddi zarar gördüğüne değinen Divarcıoğlu, Afet bölgesi ilan edilerek çiftçinin kredi ödemelerinin ertelenerek desteklenmesini talep etti.225 dönüm arazide bölgede büyük bir alanda limon, portakal, lahana, turp, marul üretimi yapan Mustafa Karadağ'da zirai don olayı nedeniyle büyük bir kayıp yaşadıklarını kaydetti. Karadağ, " 47 dönüm turp, 30 dönüm marul tarlam başta olmak üzere narenciye bahçelerimiz dondan aşırı etkilendi. Havanın kurak gitmesiyle girdiler arttı. Narenciyeyi sulama yapıyorduk, şu an su yetişmiyor. Durum o kadar kötü ki bu yıl dışında gelecek sene için rekolte yüzde 80 olmayacağı kesin. Ağaçların gözleri ve çiçekleri kuruma yaşıyor. Kredi ödemesi olanlar ne yapacağını şaşırdı. Don belimizi büktü, kuraklık ayrıca bir sorun. Maliyetler yüksek ,şuan krediler ertelense bile sorun büyük" ifadelerini kullandı. Don yaşandığı gün sabaha kadar lastik yaktıklarını fayda etmediğine de değinen Karadağ," Eksi 7 dereceyi burada gördük. Marul yüzde 60 zarar gördü. Marulun yüzde 40'ını kurtaramaya çalışıyoruz" diyerek yaşadıkları durumu izledi.

Adana'nın Venedik'i olan sulama kanalları çöplüğe dönüştü Haber

Adana'nın Venedik'i olan sulama kanalları çöplüğe dönüştü

Adana’nın Çukurova bölgesinde, şehre hayat veren sulama kanalları, kuraklık nedeniyle sularının çekilmesiyle adeta bir çöplüğe dönüştü. İtalya’nın ünlü kenti Venedik’i andıran görsel zenginlik sunan bu kanallar, bilinçsiz vatandaşlar tarafından atılan çöplerle kötü bir hale geldi. Ağaç dallarından poşetlere, alkol şişelerinden eski kıyafetlere kadar her türlü atıkla dolan kanallar, kirlilik nedeniyle mikrop yaymaya başladı. Kanal kenarlarında çocukların pis sularda oynaması ise vatandaşları endişelendiriyor. Şikayetçi olan bölge sakinleri, kanalların düzenli olarak temizlenmesini talep ediyor. "Su Kesildi, Ganj Nehri'ne Döndü" Adana'nın sulama kanalları, zamanında şehre hayat veren, özellikle yaz aylarında büyük bir görsel zenginlik sunan, Venedik'in kanallarını hatırlatan yapılar olarak biliniyordu. Ancak son dönemde kuraklık nedeniyle suların çekilmesiyle kanalların içi adeta bir çöplüğe dönüştü. Poşetlerden ağaç dallarına, alkol şişelerinden eski kıyafetlere kadar pek çok atık, kanal boyunca birikmeye başladı. Bu durum, kanalın çevresinde yaşayan vatandaşlar tarafından Hindistan'ın kutsal Ganj Nehri'ne benzetildi. Mikrop Saçan Kanallar, Çocukları Tehdit Ediyor Kötü kokuların ve kirliliğin yoğun şekilde hissedildiği sulama kanalları, aynı zamanda sağlık açısından da tehlike yaratıyor. Kirliliğin mikrop yaydığı, kanal kenarındaki kirli sularda çocukların oynaması ise vatandaşlar tarafından büyük endişeyle karşılanıyor. Kanal kenarlarında oturan vatandaşlar, bu durumun sürekli hale gelmesinin sebebinin, kanalların periyodik olarak temizlenmemesi ve insanların bilinçsizce çöplerini buraya atmaları olduğunu belirtiyor. Vatandaşlardan Temizlik Talebi Kanal kenarında oturan vatandaşlardan Hüseyin Yılmaz, kanalın durumuna dair şikayetlerini dile getirdi. Yılmaz, "Burası çok kötü kokuyor. Yılda bir kere ancak temizleniyor, o da yeterli olmuyor. Buranın düzenli olarak temizlenmesini istiyoruz" şeklinde konuştu. Bir başka vatandaş olan Mustafa Karabulut ise, "Bilinçsiz vatandaşlar burayı kirletiyor. Akşamları kötü kokudan duramıyoruz. Ayrıca kanal kenarına pazar kuruluyor ve pazarcıların artıkları da kanala dökülüyor" diyerek, sorunun sadece temizlikle sınırlı olmadığını vurguladı.

Kuraklık ve tarımsal ilaçlama, arıcılığı tehdit ediyor Haber

Kuraklık ve tarımsal ilaçlama, arıcılığı tehdit ediyor

Kuraklık ve tarımsal ilaçlama, arıcılığı olumsuz şekilde etkileyen iki önemli faktörlerin başında geliyor. Kuraklık, bitkilerin suya olan ihtiyacını artırarak nektar üretimini düşürüp, arıların beslenmesini zorlaştırıyor. Bu durum bitkilerde çiçeklenme süresini kısaltıp polen üretimini azaltırken, tarımsal ilaçlama ise özellikle pestisitlerin kullanımıyla arıların sağlığını tehdit ediyor. Uzmanlar, "Pestisitler, arıların sinir sistemini etkileyerek ölümüne veya yön bulma yeteneklerini kaybetmelerine neden oluyor. Kuraklık ve tarımsal ilaçlama faktörleri birleştiğinde, arıların hayatta kalma oranı düşüyor ve bu da popülasyonun azalmasına yol açıyor" diyor. Doğa Derneği’nin girişimi Yavaş Dükkan da, Anadolu’nun çeşitli bölgelerinde doğa kültürünü yaşatan, biyolojik çeşitliliği koruyan ve zehirsiz üretim yapan küçük üreticilerle çalışıyor.  Bu üreticilerden biri olan ve Ankara Beypazarı Kargı Köyü’nde arıcılık yapan Ali Dinçer, iklim değişikliğinden kaynaklanan kuraklık ve tarımsal ilaçlamanın zararlarına dikkati çekiyor. Kekiklerin, meşelerin, ardıçların olduğu el değmemiş bozkırlarda, arılara herhangi bir ek gıda vermeden bozkır balı üreten Ali Dinçer, kuraklık ve tarımsal ilaçlama konusunda yaşanan sıkıntıları şöyle dile getirdi: "Seneler önce abim ile eniştem Sakarya Nehri kenarında bir arı buldu. Babam da o arıya bakarak çoğalttı. Arıcılığa o şekilde başlamış olduk. Arıcılık Beypazarı'nda şimdi azalıyor. Eski arıcılık yok. Yüzde 80 iklim değişikliği çok etkiliyor. En büyük sıkıntımız kuraklık, ikinci sırada da tarım ilaçlama. Hiç yağmur yağmadı. Ortalık birden kurudu. Bal sezonuna geçtiğimizin sıralarda kuraklık olunca, bal da beklenen düzeyde olmadı. Piyasada çok sahte bal olduğu için bizim ürettiğimiz balları biraz değerinden düşük vermek zorunda kalıyoruz." Doğa Derneği yetkilileri de Beypazarı'nın güneyindeki vadilerde ve Sakarya Nehri'nin kollarında çok sınırlı sayıda kalmış olan yerli arı türleriyle gerçekleştirilen arıcılık çalışmalarını desteklediklerini ifade etti. Doğa Derneği yetkilileri, şunları kaydetti: "Beypazarı bölgesindeki bozkırlarda elde edilen ballar Doğa Derneği'nin dükkanı olan Yavaş Dükkanda satılarak, tekrar derneğimizin koruma çalışmalarına destek oluyor. Böylece hem Doğa Derneği bu bölgeyi korurken, bu bölge de Doğa Derneği'nin çalışmalarını koruyor. Doğa Derneği, Beypazarı bölgesindeki üreticilerle birlikte buradaki yaşamın sürmesi için iş birliği halinde çalışmalarına devam ediyor. Herkes, Yavaş Dükkandan bozkır balınızdan satın alınarak hem Doğa Derneği hem bu bölgedeki yerel üreticileri hem de burada yaşama savaşı veren arıları ve buradaki ekosistemdeki diğer türleri korumaya destek olabilir.”

Adana’da kuraklık alarmı: Seyhan Baraj Gölü’nde sular 2 kilometre çekildi Haber

Adana’da kuraklık alarmı: Seyhan Baraj Gölü’nde sular 2 kilometre çekildi

Türkiye'nin en sıcak illerinden Adana'da Seyhan Baraj Gölü'nde su, kıyıdan yaklaşık 2 kilometre çekildi. Çukurova'daki kuraklık tehlikesi dron ile havadan da görüntülenirken Çukurova Üniversitesi Çevre Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mesut Başıbüyük, "Bölgemizde belli kuraklık riskinin bulunduğu gözlemlenmekte. Türkiye'deki herkesin yeni meteorolojik olaylara adapte olması gerek" dedi. Türkiye'nin en büyük ve bereketli tarım arazilerinin bulunduğu Adana'da kuraklık tehlikesi her geçen gün kendisini hissettiriyor. Deniz suyu sıcaklığının artması, iklimlerin değişmesi nedeniyle Adana'ya adeta aylardır tek damla yağmur düşmedi. Ayrıca Haziran, Temmuz ve Ağustos aylarında Adana'da sıcaklık rekorları kırıldı. Sıcaklık rekorları ve yağış yetersizliği Ayrıca Ağustos ayında da Seyhan Sol Sahil Sulama Birliği tarafından çiftçilere güzlük ekim yapmamaları yönünde resmi uyarı yapılmıştı. Seyhan Baraj Gölü'nde sular 2 kilometre çekildi Yağmurların yağmadığı Adana'da, Seyhan Baraj Gölü'nde sular, kıyıdan yaklaşık 2 kilometre çekildi. Çukurova'daki kuraklık tehlikesi dron ile havadan da görüntülendi. ASKİ tarafından 08.11.2024 tarihli verilere göre doluluk oranı yüzde 65,31, su miktarı 1 milyar 440 milyon 845 bin 322 metreküp, su seviyesi ise 115,67 metre olarak ölçüldü. Uzmanlardan uyarı Konuyla ilgili Çukurova Üniversitesi Çevre Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mesut Başıbüyük, Prof. Dr. Başıbüyük, 2023 ve 2024 yıllarında Adana'da hava sıcaklık rekorlarının kırıldığını hatırlatarak, “2023'ün Şubat ayından bu yana ortalama deniz suyu sıcaklıkları ve yüzey suyu sıcaklıkları tüm zamanların rekorunu kırdı. 2024 yılı da tüm zamanların en sıcak yılı olarak kayıtlara geçti. Geçtiğimiz 2024'ün Şubat ayında çok ılık bir kış geçirdik. Kar yağışı neredeyse yok denecek kadar azdı. Kar yağışının az olmasına rağmen Mart ayında 30-31 dereceleri gördüğümüz çok yüksek hava sıcaklıkları seyrettik. Haziran ayında inanılmaz yüksek hava sıcaklıkları yaşadık. Temmuz ve Ağustos aylarında yüksek hava sıcaklıkları bugün bu durumları yaşamamıza neden oldu” ifadelerini kullandı. Kuraklık nedeniyle Kuzey Afrika ülkelerinde binlerce insanın hayatını kaybettiğini, kuraklığın çok ciddi sorunlara neden olabileceğini aktaran Prof. Dr. Mesut Başıbüyük, “Bölgemizde belli kuraklık riskinin bulunduğu gözlemlenmekte. Kuraklık, aslında iklim değişikliğine bağlı yaşanan en ciddi sorunlardan bir tanesi. Çok ciddi manada can kayıplarına neden oluyor. Ülkemizde böyle bir risk yok ama Kuzey Afrika ülkelerinde insanlar kuraklığın getirdiği sonuçlardan dolayı hayatlarını kaybediyor” diye konuştu. Deniz suyu sıcaklığının artışının meteorolojik afetleri tetiklediğini vurgulayan Prof. Dr. Mesut Başıbüyük, daha sonra şunları söyledi: “Bu sıcaklık artışı ve bir taraftan artan karbondioksit miktarı denizlerdeki ısınmanın ana nedeni. Denizler insan faaliyeti sonucu ortaya çıkan ısının yüzde 95'ini emer. Dolayısıyla bu ısı transferi deniz suyunu daha sıcak yapıyor. Deniz suyunun ısınması da meteorolojik afetlerin ortaya çıkmasına neden oluyor. Bunun en tipik örneklerini de önce Amerika'daki kasırgalarda sonra da İspanya'daki selde yaşadık. Meksika körfezinde deniz suyu sıcaklığı 32 dereceyi aştı ve Amerika'da bu kasırgalar meydana geldi. 100 milyar doların üzerinde hasarın olduğu söyleniyor.”Öte yandan Prof. Dr. Başıbüyük, Türkiye'deki herkesin yeni meteorolojik olaylara adapte olması gerektiğini söyledi.

Türkiye’de kuraklık alarmı: Barajlar tehlikeli seviyelerde Haber

Türkiye’de kuraklık alarmı: Barajlar tehlikeli seviyelerde

Türkiye, özellikle Trakya bölgesinde yaşanan kuraklık nedeniyle su krizinin eşiğine geldi. Kırklareli, Edirne ve Tekirdağ’daki barajlardaki su seviyeleri, içme suyu kaynaklarını tehdit edecek şekilde kritik düzeylere geriledi. Kırklareli'ndeki barajlarda doluluk oranı yüzde 30’un altına inerken, Edirne’ye içme suyu sağlayan Kayalıköy Barajı’ndaki su seviyesi de yüzde 9 azaldı. Su kaynaklarının durumu, bölgedeki tarımsal üretim ve içme suyu temininde ciddi endişelere yol açıyor. HaberGlobal'e konuşan Su Politikaları Derneği Başkanı Dursun Yıldız, Eylül ayında Türkiye’nin Orta ve Batı bölgelerinde yağışların normalin altında kaldığını belirtti. Yıldız, "Son 5 yıldaki meteorolojik kuraklık haritalarına göre, 2023 yılı hariç, Trakya, Ege, Orta Anadolu, Akdeniz ve Güneydoğu Anadolu’nun bazı bölgelerinde şiddetli kuraklıklar yaşanıyor," dedi. Bu durum, özellikle İzmir ve çevresindeki barajların doluluk oranlarının tehlikeli seviyelere inmesine yol açtı. İZMİR'DE DURUM KRİTİK İstanbul’un barajlarındaki doluluk oranı yüzde 32 seviyesinde kalırken, Ankara’daki barajların doluluk oranı ise yüzde 33’tür. Yıldız, "İstanbul ve Ankara'nın su güvenliği, gelecek yağışlara bağlı. Ancak İzmir’de durum çok daha kritik; yeraltı suyu takviyesine ihtiyaç duyulabilir," uyarısında bulundu. BAKAN KURUM'DAN UYARI: SUYA ERİŞİM GİDEREK ZORLAŞACAK İklim değişikliği ve kuraklık konularında yapılan uyarılar, Bakan Murat Kurum’un başkanlığında gerçekleştirilen İklim Değişikliği ve Uyum Koordinasyon Kurulu (İDUKK) toplantısında da gündeme geldi. Kurum, iklim krizinin tüm üretim ve tüketim zincirini etkilediğine ve suya erişimin giderek zorlaştığına dikkat çekti. Türkiye’nin iklim değişikliği ile mücadele konusundaki kararlılığını vurgulayan Bakan, 2053 yılı için net sıfır emisyon hedeflerinin belirlediğini açıkladı.

Adana'da baraj doluluk oranında artış yaşanmaya başladı Haber

Adana'da baraj doluluk oranında artış yaşanmaya başladı

Adana’da barajdaki ciddi oranda azalan su seviyesi ilçelerde yağan yağmurlarla birlikte artmaya başladı. Son dönemde artarak etkisini gösteren kuraklık nedeniyle ülke genelinde birçok barajda sular tükendi. Adana Seyhan Baraj Gölü’nde de su seviyesi kuraklık nedeniyle ciddi çekilme yaşandı. 8 Ağustos 2024 tarihinde Adana Su Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü verilerine göre, barajdaki su seviyesinde ciddi bir düşüş yaşandı. Bu tarihte baraj doluluk oranı yüzde 65,31’i gösterdi. Barajdaki su miktarı ise, 1 milyar 440 milyon 845 bin 322 m3 olarak kayıtlara geçti. Yine barajdaki su seviyesi aynı tarihte 115,67 metre olarak ölçüldü. İLÇELERE YAĞAN YAĞMURLAR İlkhaber Gazetesi'nden Bayram BULUT'un haberine göre; Meteoroloji Genel Müdürlüğü’nün yağış tahminlerine göre kentte yağmurların yağması bekleniyordu. Ancak 23 Ağustos’tan bu güne kenttin sadece yüksek rakımlı kesimlerinde yağışlar eksini gösterdi. Kent merkezinde yağmurların olmamasına rağmen ilçelerde yağan yağmurlarla birlikte 15 günlük süre içerisinde baraj doluluk oranının yükselmeye başladığı dikkatlerden kaçmadı. 15 GÜNDE SU SEVİYESİ YÜKSELDİ ASKİ’nin 6 Eylül verilerine göre ise, baraj doluluk oranı yükselmeye başladı. Baraj doluluk oranının yüzde 65,31’den, yüzme 66,46’ya çıktı.  Su miktarında da artış yaşandı. Barajdaki su miktarı ise, 1 milyar 440 milyon 845 bin 322 m3’ten,1 milyar 466 milyon 110 bin 611 m3’e çıktı. Su seviyesine de yaşanan artış yansıdı. 23 Ağustos tarihinde yapılan ölçümlerde, 115,67 metre olan su seviyesi, 15 gün sonra yani 6 Eylül tarihinde 116,06 metreye kadar çıktı. 500 METRE ÇEKİLMİŞTİ Barajda suyun artması Seyhan Baraj Gölü içerisinde bulunan Sevgi Adası etrafında da kendisini his ettirdi. Geçtiğimiz ay yaklaşık 500 metre çekilen su, tekrar artmaya başladı. Susuz kalan bazı noktalarda tekrar sularla kaplanırken, ancak hala suyun ulaşmadığı noktalarında olduğu görüldü. Suyun çekilmesiyle oluşan kart postallık manzaralar Seyhan Nehri içerisinde devam ediyor. vatandaşlar bu alanlara giderek, hatıra fotoğrafları çektirmeyi ihmal etmiyor. ÇOCUKLARIM GÖRSÜN DİYE GELDİM Sorularımızı yanıtlayan Adanalılar, suyun azalmasına üzüldüklerini ancak, bu kart postalık manzaralar eşliğinde fotoğraf çekilmek için baraja geldiklerini söylediler. Vatandaşlardan Deniz Akkuş, “Kendisinin eşi ve çocuklarıyla hafta sonu olması nedeniyle hava almaya çıktıklarını anlattı. Seyhan Baraj Gölü’nün kenarına geldiklerini ve suyun çekildiğini gördüklerini belirten Akkuş, “Daha önce ben suların çekildiğini gördüm. Ancak çocuklarım görmemişti. Onlarda şimdi görüyorlar. Suyun çekildiği noktalara geldik. Hatıra fotoğrafları çektiriyoruz. Güzel zaman geçiriyoruz” dedi. İNSANLIĞA EN BÜYÜK ZARAR VERECEK DURUM Akkuş, iklimsel nedenlerden dolayı kentte artık fazla yağmurların yağmadığını dile getirerek, “Maalesef artık yağmur yağdığını pek göremiyoruz. Buda hepimize olumsuz yansıyor. Baraj konusunda bir yorum yapamayacağım. Çünkü yılın belli dönemlerinde bu manzaraları görebiliyoruz fakat genel anlamda bir sıkıntı yaşanıyor. İnsanlığa en büyük zarar verecek durumda bu” ifadelerini kullandı.

Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
logo
İLKHABER-Gazetesi En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.