TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
SON DAKİKA
Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Künefe

İLKHABER-Gazetesi - Künefe haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Künefe haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Adana'da yaz sıcaklarına öneri: Künefe arası dondurma Haber

Adana'da yaz sıcaklarına öneri: Künefe arası dondurma

Türkiye’nin en sıcak illerinden Adana’da hava sıcaklığı her gün 35 derecenin üzerinde seyrederken, nemin de etkisiyle hissedilen sıcaklık 50 dereceyi buluyor. Adanalılar yemek yerken dahi serinleten lezzetler arıyor. Tatlıcı Zeynep Geyik ise vatandaşları tatlı yerken serinletmek için menüsüne birçok dondurmalı tatlı çeşidi ekledi. Tatlıcı Gedik, yaz aylarında dondurmalı ve meyveli tatlılara ilginin arttığını belirtti. Şerbetli tatlı, yerini dondurmalıya bıraktı Zeynep Geyik, yaz aylarında şerbetli tatlıların yerini dondurmalı tatlılara bıraktığını belirterek, “Malum Adana sıcakları kendini göstermeye başladı. İnsanlar dondurmalı ürünleri tercih ediyorlar. Daha serinletici olduğu için dondurma ağırlıklı ürünler yapıyoruz. Dondurmalı ürünleri çeşitlendirdik. Künefelerin arasına dondurma katıp çeşitlerini yapıyoruz. Birkaç çeşidimiz var. Katmerin arasına dondurma katıp o şekilde servis yapıyoruz. Onun da birkaç çeşidi var. Hani dondurmayı bile şekillendirip tekrardan dondurma olarak sunuma kattık. Dondurma çeşitlerimiz çok. Zaten gelenler menüye baktıkları zaman işte karar vermemekte de biraz sıkıntı yaşıyorlar. Ya hangisini yiyeceğiz? O kadar iştah açıcı görünüyor. Yaz sıcağında dondurmalı ürünler veriyoruz. Tabii ki yaz sıcaklarında şerbetli ürünler daha ağır olacağı için biraz daha alternatif aradık ve dondurmalı ürünleri yapmaya başladık. Malum Adana sıcakları alternatifli ürünler çıkartmak durumundayız. Biz de daha serinletici olacağı için dondurmayı düşündük ve dondurmalı ürünler yapmaya başladık” diye konuştu. “Yaz sıcağında bunalanlara öneriyorum” Dondurmalı tatlı yemeye gelen Ayşin Ülkü isimli vatandaş, “İlk defa geliyorum buraya. Tadı çok güzel. Bu Adana'nın sıcağında iyi gitti. Bu dondurmalı tatlı Meyve burger adı. Tabii ki de kesinlikle herkese öneririm. Çok güzel. Yaz sıcağında bunalanları, bu meyveli burger tatlıyı öneriyorum gelip yesinler” dedi.

Antakya künefesinin sırrı bu peynirde Haber

Antakya künefesinin sırrı bu peynirde

Avrupa Birliği tescilli Hatay'ın coğrafi işaretli dillere destan künefesi için özel olarak üretilen peynir, tuzsuz ve kolay eriyebilir olmasıyla damaklarda tat bırakıyor. Asırlardır birçok medeniyete ev sahipliği yapan Hatay, birçok lezzeti bünyesinde barındırıyor. Dillere destan lezzetlerden coğrafi işarete sahip Antakya künefesi, Avrupa Birliği tarafından geçtiğimiz yıl tescillenmişti. Künefenin sırrıysa bu tatlıya özel olarak üretilen peynirde yer alıyor. Künefe peyniri, tatlının arasında kolaylıkla eriyebilmesi ve tuzsuz olması nedeniyle özel olarak üretiliyor ve kilogram fiyatı 150 TL’den satılıyor. "Künefe peynirinin içerisinde süt ve maya dışında hiçbir şey yok" Her peynirle künefe yapılmayacağını dile getiren Elifnur Güneş, "Burada künefelik peynir üretimi yapılıyor. Her peynirle künefe yapılmaz. Daha lezzetli olması için ph ve asitlik oranının uygun olması gerekiyor. Burada yaklaşık günlük 1 ton künefe peyniri üretimi yapıyoruz. Künefelik peynirin 4 derecelik dolapta 10 günlük raf ömrü var. Peynirin mayalanması, dinlenmiş olması, asitliği, sünmesi ve tuzsuz olması lazım. Peynirin içerisinde süt ve maya dışında hiçbir şey yok o şekilde tuzsuz oluyor. Türkiye'nin her yerine strafor koliyle muhafaza ederek gönderim yapıyoruz. Peynirin kilosu şu an 150 TL'dir" dedi. "Bu peynir sadece künefe için üretiliyor" Künefe peynirinin özellikle tuzsuz olması gerektiğini dile getiren künefe ustası Yusuf Karakuş, "Künefenin özellikle ham maddesi peynirdir. Tuzsuz olması çok önemli ve peyniri de her yerde bulamazsınız. Bu peynir sadece künefeye has olarak üretiliyor. Peynirin özellikle künefenin içinde sünmesi lazım eğer sünmezse künefe olmaz. Bazı kişiler kaşar peyniri koyuyor. Kaşar peynirinde tuz oranı var o künefeyi bozar" ifadelerini kullandı.

Hatay Günleri’nde künefe yeme yarışması renkli görüntüler oluşturdu Haber

Hatay Günleri’nde künefe yeme yarışması renkli görüntüler oluşturdu

HATAY(İLKHABER)- Depremin büyük yıkıma neden olduğu Hatay’daki esnafa destek olmak amacıyla Ankara’da düzenlenen Hatay Tanıtım Günleri renkli görüntülere sahne oldu. İçerisinde altın bulunan tepsideki künefe yeme yarışmasında katılımcılar kıyasıya mücadele etti. Hatay Valiliği ve Hatay Turizm ve Gastronomi Derneği’nin destekleriyle ANFA Altınpark Fuar ve Kongre Merkezi’nde Hatay Tanıtım Günleri düzenlendi. Etkinliğe Hatay’dan birçok esnaf katıldı. UNESCO tarafından gastronomi alanında Yaratıcı Şehirler Ağı’na alınarak tescillenen Hatay mutfağının künefe, içli köfte, kağıt kebabı, peynir, kömbe, nar ekşisi, zeytinyağı ve salça gibi ürünleri stantlarda ziyaretçilerin beğenisine sunuldu. Hatay’ın ilk tescilli ve coğrafi işaretli ürünü olan künefe için altın ödüllü bir yarışma da düzenlendi. Büyük ilgi gören künefe yeme yarışmasının ödülü ise 1 gram altın oldu. İçerisinde altın bulunan bir tepsi künefeyi yeme yarışmasında 5 yarışmacı altını bulmak için kıyasıya yarıştı. “Hatay’ın lezzetlerini burada hep birlikte tatmak çok keyifliydi” Künefe yeme yarışmasının galibi olan Evren Doğru, “Hatay’ın lezzetlerini burada hep birlikte tatmak çok keyifliydi. Böylesine güzel bir yarışma düzenledikleri için emeği geçen herkese çok teşekkür ederim. 1 gram altın kazandım. Hem lezzeti çok güzeldi hem de benim için kazançlı oldu” ifadelerini kullandı. 100’den fazla standın yer aldığı Hatay Tanıtım Günleri, 5 Kasım akşamına kadar devam edecek.

Cumhuriyet altını kazanmak için böyle yarıştılar Haber

Cumhuriyet altını kazanmak için böyle yarıştılar

(İLKHABER)- Adanalı tatlıcı Zeynep Geyik, katmer hamuruyla yapılan ve içerisine genelde kaymak konularak servis edilen muska katmerde değişiklik yaparak içerisine bol Antep fıstığı ve çikolata koyarak yeni bir tatlı ortaya çıkardı. 200 derecelik fırında yaklaşık 5-6 dakika piştikten sonra üzerine yine Antep fıstığı ve çikolata sos dökülerek servis edilen tatlıya ’Adana Bombası’ adı verildi ve Türkiye Patent ve Marka Kurumu’nca tatlı tescillendi. Altın için kıyasıya yarıştılar Tatlıcı Zeynep Geyik, ’En çok ben yerim, Adana bombası yeme yarışması’ düzenledi. 8 kişinin katıldığı yarışmada her bir yarışmacıya 8 ’Adana bombası’ tatlısı verildi ve 3 dakika içerisinde yemeleri istendi. Cumhuriyet altını ödüllü yarışma için katılımcılar adeta savaş verdi. Gülmekten yiyemedi Yarışmaya katılan 21 yaşındaki Yeliz Kurumaz, rakiplerinin hızına yetişemeyince gülmekten sadece 2 tane ’Adana bombası’ yedi. Yarışma, renkli görüntülere sahne oldu. 3 dakikada 8 ’Adana bombası’ yiyen Efe Uçar (23), Cumhuriyet altını kazandı. Rekor kırdı Zeynep Geyik, “Her gelen müşterimiz ben bundan 5 tane, 10 tane yerim diyordu. Ben de bir yarışma yapmak istedim. 3 dakika içerisinde 8 ’Adana bombası’ yiyen kişiye Cumhuriyet altını vereceğimizi duyurduk. Efe arkadaşımız yarışmaya katıldı ve 3 dakikada 8 taneyi çok çabuk yedi. Rekor kırdı. Adeta masada ne var ne yoksa sildi, süpürdü. Biz de ödülünü takdim ettik” dedi. “Gülmekten yiyemedim” Yarışmaya katılan Yeliz Kurumaz, “Kazanacağımı düşünmüştüm ama rakiplerim çok güçlü çıktı. 2 tane anca yiyebildim. Rakiplerimi görünce gülmekten yiyemedim” diye konuştu. “Daha midemde yer var, tatlı yiyebilirim” Yarışmayı kazanan Efe Uçar ise altını kazandığı için mutlu olduğunu belirterek, “Benim için hiç zor bir yarışma değildi. Daha yerim var, yiyebilirim. Altını kazandığım için çok mutluyum. Yemeyi seviyorum” ifadelerini kullandı.

Hatay ve Adana'nın yemekleri tanıtıldı Haber

Hatay ve Adana'nın yemekleri tanıtıldı

İbrahim Baysal (İLK HABER)- Hatay’ın Erzin ilçesinde, Hatay Gastronomi Derneği ve HATTUŞA (İsos) Termal’in ortaklaşa düzenlediği Gastronomi Festivalinde her iki şehrin bir birinden leziz yemekleri konuklara takdim edildi. 1-2 Eylül 2023 tarihlerinde devam edecek olan HATTUŞA Gastronomi Festivalinde 1. gün Hatay ve Adana’nın bir birinden leziz yemekleri, 2.günde ise G.Antep ve Urfa yöresinin yemekleri tanıtılıp son bulacak. Hatay Gastronomi Dernek Başkanı Celil Erkan şunları söyledi; “Bugün burada HATTUŞA (İsos)Termal Otel’in ve Hatay Gastronomi Derneğinin ortaklaşa düzenlediğimiz festivaldeyiz. Hatay ve Adana yöremizin 600 yıllık ve 600 çeşit bir birinden leziz yemeklerini konuklarımızla buluşturacağız.  İlerleyen saatlerde Hatay’ımızın ünlü Künefesin şovunu yapacağız. İnşallah bu festivali geleneksel hale getirip Erzinlilerle bu güzel yemekleri buluşturacağız” dedi. Diğer taraftan HATTUŞA (İsos) Termal Mutfak Şefi Menderes Koca’da; “Buradaki yüzlerce insanımızı Hatay’a götürmek biraz zor olacağından dolayı, bizlerde Hatay Gastronomi Derneği ile el ele vererek Hatay ve Adana yöremizin ünlü yemeklerini konuklarımıza sunacağız. Emeği geçen tüm arkadaşlarıma çok teşekkür ediyorum. 2 gün sürecek festivalin 2.gününde ise G.Antep ve Urfa yöremizin yemeklerini sunacağız” ifadesini kullandı. Konuşmaların ardından leziz yemeklerle buluşan konuklar daha sonra davul-zurna eşliğinde Hatay ve Adana yöresinin parçalarıyla oyun oynayıp halay çektiler.

Depremde iş yeri hasar gören künefeci, tescilli tatlıyı konteynerde hazırlıyor Haber

Depremde iş yeri hasar gören künefeci, tescilli tatlıyı konteynerde hazırlıyor

HATAY (AA) - BİLAL KAHYAOĞLU/CİHAN OKUR - Kahramanmaraş merkezli depremler nedeniyle Hatay'da yeni açtığı işletmesi hasar gören 43 yaşındaki künefeci Müslüm Günal, tescilli tatlıyı konteynere taşıdığı iş yerinde müşterilerine sunuyor. Antakya'da yaşayan, evli ve 3 kız babası Günal, 2005'te Cumhuriyet Mahallesi'nde açtığı 40 metrekarelik dükkanda künefecilik yapmaya başladı. İşini büyütmek için Akasya Mahallesi'ndeki 350 metrekarelik bir işletmeye geçen Günal, müşterilerini yeni yerinde ağırlamaya başladıktan 13 gün sonra 6 Şubat depremlerini yaşadı. Depremde yeğeni ve kuzenini kaybeden Günal'ın iş yerinde ağır hasar oluştu. Günal, bunun üzerine mesleğini sürdürmek için yaptırdığı konteyneri Kisecik Mahallesi'ndeki araziye yerleştirdi. Coğrafi işaret belgesiyle tescilli Antakya künefesini artık konteynere taşıdığı tezgahında pişiren depremzede esnaf, yaşadıklarına ve kısıtlı imkanına rağmen geçimini sağlamaya çalışıyor. - "Meslekte ilk yıllarıma dönmüş gibi oldum" Müslüm Günal, AA muhabirine, deprem nedeniyle hem yakınlarını hem de dükkanını kaybettiğini söyledi. Ailesinin geçimi için işine devam ettiğini dile getiren Günal, "Dükkanı depremden 13 gün önce açmıştım. Afet nedeniyle 2 ay iş yapamadım. Sonrasında da küçük bir konteynerde hayata atılma mücadelesi verdim. Ekmeğimizi buradan kazanıyoruz. Meslekte ilk yıllarıma dönmüş gibi oldum." dedi. Günal, her şeye rağmen mesleğe devam edeceğini belirterek, "Hatay normalleşene kadar işimi konteynerde yapacağım. Kent normalleşince iş yerimi tekrar kurup yeniden başlayacağım. Künefe, atalardan kalan bir mirastır, kaybetmemek lazım" diye konuştu. Künefenin, Hatay'ın meşhur tatlısı olduğunu ifade eden Günal, müşterilerinin siparişlerini yetiştirmek için gayret ettiğini anlattı. Müşterilerden Bekir Yeral ise Günal'ın tatlısını çok beğendiği için haftada 3 kez konteynerdeki iş yerine geldiğini söyledi.

Tescilli Antakya künefesi konteyner çarşıda müşterilere sunuluyor Haber

Tescilli Antakya künefesi konteyner çarşıda müşterilere sunuluyor

HATAY (AA) - SALİM TAŞ / ONUR ORHAN - Kahramanmaraş merkezli depremlerde iş yeri yıkılan Hataylı 58 yaşındaki künefe ustası Ragıp Bekfilavioğlu, konteyner çarşıdaki yeni yerinde hizmete başlamanın mutluluğunu yaşıyor. Hatay'da, 3. kuşak olarak mesleğini sürdüren Bekfilavioğlu, 24 metrekarelik yeni iş yerinde, arasına özel tuzsuz peynir koyduğu tel kadayıfı tereyağıyla kızartıp üzerine şerbet dökerek hazırladığı, coğrafi işaret belgesine sahip Antakya künefesini, yeniden müşterilerine servis etmeye başladı. Künefeciler Derneği Başkan Yardımcısı da olan Ragıp Bekfilavioğlu, AA muhabirine, çocukluğunda öğrendiği mesleğini yarım asırdır severek sürdürdüğünü söyledi. Hatay'da 6 Şubat'ta gerçekleşen depremlerde evinin ve aynı zamanda iş yerinin yıkıldığını anlatan Bekfilavioğlu, bu süreçte bir süre işini yapamayarak zor günler geçirdiğini belirtti. Bekfilavioğlu, devlet desteğiyle Antakya'da yapılan konteyner çarşı içerisinde işine kavuşmanın mutluluğunu yaşadığını dile getirdi. Hatay'ın yeniden ayağa kalkması için çalıştıklarını aktaran Bekfilavioğlu, şöyle konuştu: "Şu anda devletimizin sağlamış olduğu imkanla yeni iş yerime kavuştum. Sağ olsunlar. Allah razı olsun. Emeklerine sağlık. Yıkılan iş yerim 50 metrekareydi. Oraya sığmıyorduk ama şimdi 24 metrekare sığmak zorunda kaldık. Halkımıza, buraya gelen insanlara faydamız dokunacaksa ne mutlu. İş yerimi açtıktan sonra çoğu esnaf beni aradı, 'tekrar Hatay'a gelelim mi' diye. 'Gelin birlikte bu şehri kaldıracağız' dedim." Bekfilavioğlu, yeni yerinde 6 kişiye istihdam sağladığını belirtti. Yeni yerinde müşterilerine en iyi şekilde hizmet vermeye çalıştığını aktaran Bekfilavioğlu, "Şu anda yüzde 80'i şehir dışından gelen müşterilerimize hizmet ediyoruz. Yerlilerden zaten duyanlar mutlaka geliyor. Antakyalı, künefesiz yapamaz." diye konuştu.

AB tescilli Antakya künefesinin geleceği yeni yol haritasıyla belirlenecek Haber

AB tescilli Antakya künefesinin geleceği yeni yol haritasıyla belirlenecek

HATAY (AA) - SİNAN BALCIKOCA/SERGEN SEZGİN - Hatay'da, Kahramanmaraş merkezli depremlerde çok sayıda ustanın hayatını kaybettiği, iş yerlerinin yıkıldığı Avrupa Birliği (AB) coğrafi işaret tescilli Antakya künefesinin geleceğini belirlemek için yeni yol haritası hazırlanacak.Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütünün (UNESCO) gastronomi alanındaki "Yaratıcı Şehirler Ağı"nda yer alan Hatay'da 2008'de coğrafi işaret belgesi verilen, birkaç gün önce de AB tarafından tescillenen Antakya künefesini yapan işletmelerin büyük çoğunluğu depremler nedeniyle yıkıldı. Birçok künefe ustası ve işletme çalışanı bu afette yaşamını yitirdi.Antakya Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Hikmet Çinçin, AA muhabirine, Antakya künefesini 2008'de ulusal olarak tescillettiklerini hatırlattı.Uluslararası tescil için 2019'da ilk başvuruyu yaptıklarını belirten Çinçin, 13 Mart 2023'te ise AB tescil hakkını kazandıklarını dile getirdi.Künefenin AB tarafından tescil edilmesinin depremle ilgisinin olmadığını bildiren Çinçin, "2019'da başlayan bir serüven bu. Antakya peynirli künefesi 2023'te hakkıyla uluslararası tescili aldı. Yani bunun depremle ilgisi sadece zamanlamanın şanssız tarihe rastlamasından ibaret. Öncelikle bunu düzeltelim." dedi.Çinçin, Antakya'da künefecilerin bulunduğu Uzun Çarşı ve Künefeciler Meydanı'nın depremle yıkıldığını ifade etti.Ustalardan ve çalışanlardan vefat edenler, yaralananlar, başka illere gidenlerin olduğunu aktaran Çinçin, sözlerini şöyle sürdürdü:"Altyapıyı düzeltemediğimiz an bu sektörün tekrar burada aynı canlılıkta yaşaması çok mümkün görünmüyor. Geçimini buradan tedarik eden çok fazla ustamız vardı, çok fazla iş yeri vardı. KOBİ seviyesine gelmiş hatta bunun üzerine çıkmış markalar vardı. Binlerce porsiyon künefe üretiliyordu. Bunlar için özel bir yol haritası çalışması yapmamız lazım. Henüz süreç maalesef oraya gelmedi."- "Toplu üretim yapıp, sonra toplu satış potansiyeline bakmamız lazım"Hikmet Çinçin, kentte prefabrik satış yerlerinin yapımına başlandığını belirtti.İş yerlerinde üretilecek ürünün tüketiminin önemli olduğunu vurgulayan Çinçin, "Önce bizim toplu üretim yapıp, sonra toplu satış potansiyeline bakmamız lazım. Sadece künefecilik sektörü değil yani bu künefeye bağlı kömbe, cevizli, hurmalı kerebiçler de yapılıyordu birçok yerde. Hatta kabak tatlısı gibi üretimler vardı. Bunların tek tek yol haritasını belirlememiz lazım." diye konuştu.Çinçin, hasar tespiti aşamasında olduklarını, zamanla istenilen noktaya geleceklerini ifade etti.Künefeciliği gelecek nesillere aktarmaya çalışacaklarını aktaran Çinçin, "Babadan oğula geçen bir sanattı bu künefe. Ustaların en iyi yetişme yeri Uzun Çarşı'ydı. Tekrar o imkanları sağlamamız lazım. Künefe binlerce yıllık bir kültür, atalarımızdan bize kalan en büyük miras. Bundan ekmek yiyen, geçinen birçok insanımız var. Bunları unutmadan, bu tatlıya saygı duyarak, yeni bir yol haritası belirleyeceğiz." değerlendirmesinde bulundu.20 yıllık künefe ustası Yusuf Karakuş da mesleğin devamı için ellerinden geleni yapacaklarını dile getirerek, "Antakya hiçbir zaman sahipsiz kalmayacak. Şu an Hatay'da ayakta kalan birkaç künefeciden biriyiz. Tescilli künefemizi geleceğe taşıyacağız. Yeni ustalar da yetiştirip bu mesleği devam ettireceğiz. Antakyalı künefeciler olarak küllerimizden yeniden doğacağız." sözlerine yer verdi.

Depremler, tescilli Antakya künefesinin yapıldığı meydanı da yok etti Haber

Depremler, tescilli Antakya künefesinin yapıldığı meydanı da yok etti

HATAY (AA) - MUSTAFA YILMAZ - Kahramanmaraş merkezli depremler, gastronomi kenti Hatay'daki yöresel ve tescilli lezzetlerin yapıldığı iş yerlerini de harabeye çevirdi.UNESCO'nun gastronomi alanındaki "Yaratıcı Şehirler Ağı"nda yer alan Hatay'da, kentin en işlek noktasında bulunan ve 2008'de coğrafi işaret belgesiyle tescillenen Antakya künefesini satan çok sayıda işletmenin bulunduğu "Künefeciler Meydanı" da 6 Şubat'ta gerçekleşen depremler nedeniyle zarar gördü.Bir zamanlar adım atacak yer olmayan, yurt içi ve dışından gelenlerin mutlaka oturup tescilli lezzetin tadına baktığı meydan, depremlerle harabeye döndü.Çok sayıda dükkanın yıkıldığı, sahiplerinin ve çalışanlarının hayatını kaybettiği meydandan geriye sadece "Künefe çeviren adam" heykeli kaldı.- "Ya Allah diyerek tekrar işimizin başına döndük"Meydandan uzak bir bölgede Derince Mahallesi'nde iş yeri bulunan künefe ustası Osman Dalgaç, AA muhabirine, depremler nedeniyle meydandaki çok sayıda ustanın ve çalışanın hayatını kaybettiğini söyledi.Kentin çok büyük acı yaşadığını anlatan Dalgaç, depremlerin çok sayıda kişinin hayatını kaybetmesinin yanı sıra birçok iş yerinin yok olmasına da neden olduğunu belirtti.Dalgaç, merkezden uzakta bulunan iş yerinin hasar görmediğini ancak bazı yakınlarının ve 2 çalışanının yaşamını yitirdiğini dile getirdi.İş yerini birkaç gün önce yeniden açtığını anlatan Dalgaç, şöyle devam etti:"Bir yerden başlamak gerektiğini düşündüğümüz için 'ya Allah' diyerek tekrar işimizin başına döndük. Esnafımıza, halkımıza bir örnek olalım. Şükür Allah'a binamızda hiçbir sıkıntımız yok. Bunu da düşünerek, bir yerden başlayalım ki esnafımız, dışarı giden arkadaşlarımız bizi görsünler tekrar memleketlerine geri dönsünler. Onlara rica ediyorum memleketimizi bırakmayalım, tekrardan geri dönsünler işlerinin başına. Bir yerden başlamak lazım."Dalgaç, depremde evleri zarar gören çalışanlarına konteyner kurduklarını ve birlikte çalışmaya devam ettiklerini söyledi.Kentin tekrar ayağa kaldırılması gerektiğini anlatan Dalgaç, "Durmak yok, çalışmamız lazım. Bu memleketi tekrardan ayağa kaldırmamız lazım. Künefeciler çarşısındaki esnaflarımızla diyalog halindeyiz zaten. Bir tek biz ayakta kaldığımız için onlar sürekli bizden bilgi istiyorlar. Ne yapabileceklerini soruyorlar. Birçoğunun dükkanı şu anda yıkık. Ne yapacaklarını şaşırmış durumdalar." diye konuştu.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.