TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
SON DAKİKA
Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#kktc

İLKHABER-Gazetesi - kktc haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, kktc haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

KKTC Cumhurbaşkanı Tatar: Ada'nın geleceğiyle ilgili varılacak herhangi bir çözüm egemen eşitlik temelinde olmalı Haber

KKTC Cumhurbaşkanı Tatar: Ada'nın geleceğiyle ilgili varılacak herhangi bir çözüm egemen eşitlik temelinde olmalı

KKTC Cumhurbaşkanı Tatar, Ada'nın geleceğiyle ilgili varılacak herhangi bir çözümün egemen eşitlik temelinde olması gerektiğini, bu çerçevede Avrupa Birliği (AB) ile ilişkilerde pozitif bir gündeme odaklı, enerji başta olmak üzere birçok alanda işbirliğine açık olduğunu ifade etti. Tatar, Brüksel'deki ziyaretleri kapsamında uluslararası basın mensuplarıyla bir araya geldi. Kıbrıs Türklerinin Ada'nın asli unsuru olduğunu vurgulayan Tatar, "1960 anlaşmasına göre, Kıbrıs Türkleri ve Kıbrıs Rumları, Kıbrıs Cumhuriyeti'nin kurucu ortaklarıdır." dedi. Tatar, "Eşitlik temelinde uluslararası bir anlaşmaya varacaksak biz neden bu kadar baskı altındayız? Sesimizi duyurmamız bile mümkün değil. Dünyanın hiçbir yerine davet edilmiyoruz. Doğrudan uçak seferlerimiz yok, doğrudan ticaretimiz yok. Elde etmiş olabileceğimiz ekonomik kalkınmaya sahip olamadık. Potansiyelimizi gerçekleştiremiyoruz." diye konuştu. Tatar, şöyle devam etti: "Herhangi bir siyasi çözüm sürdürülebilir olacaksa iki taraf ekonomi ve finansal kapasite açısından birbirine yakın durumda olmalıdır. Aksi takdirde, bir taraf AB üyesi, tanınmış bir devlet ise ve tanınmış bir devlet olmanın tüm ekonomik avantajlarından faydalanıyorsa iki tarafın başarılı bir işbirliği yapması mümkün değildir. Diğer taraf, Kıbrıslı Türkler uluslararası tanınma, doğrudan ticaret, doğrudan uçuşlara sahip değil. Baskı altında. Bu tür muamelenin tüm olumsuz sonuçları açıkça gelişimimizi engellemektedir." "Ben her zaman işbirliğinden yanayım" "Ben her zaman işbirliğinden yanayım." diyen Tatar, siyasi anlaşmaya henüz varılmamış da olsa kültür, enerji, su gibi alanlarda alternatif işbirliklerinin yapılması gerektiğine işaret etti. Tatar, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın desteğiyle Anadolu'dan KKTC'ye yılda 75 milyon metreküp su getirilen projeye atıfta bulunarak "Temel olarak, işbirliği yapabileceğimiz birçok alan olduğunu söylüyorum. BM aracılığıyla Kıbrıslı Rum dostlarımıza, Kuzey Kıbrıs'tan Türkiye'ye çok uygun bir kablo ile Türkiye üzerinden AB elektrik şebekesi sistemine bağlanmamızı önerdim." diye konuştu. Türkiye'nin halihazırda AB'ye bu anlamda bağlı olduğunu anımsatan Tatar, bu projenin en fazla 6 ay içerisinde tamamlanabileceğini söyledi. Tatar, "Bu proje şart. Bu Ada, hem Güney Kıbrıs'ta hem de Kuzey Kıbrıs'ta fuel oil yakarak enerji üretiyor. Enerji için fuel oil yakmak, sadece sağlığımız için değil, çevremiz için de kesinlikle bir yıkım. Ada'nın her iki tarafında da enerjiye olan ihtiyaç artıyor." ifadelerini kullandı. KKTC Cumhurbaşkanı Tatar, şöyle devam etti: "AB'ye bir kabloyla bağlı olmanın diğer bir avantajı, bunun güneş enerjisine, yeşil enerjiye giden yolu açacak olmasıdır. Sistem böyle çalışıyor. Şu anda hem kuzeyde hem de güneyde, güneş enerjisine tüm kapasitenin yalnızca yüzde 30'una kadar yatırım yapabiliyoruz. Bu bir mühendislik gerçeğidir. Daha fazla yeşil enerjiye sahip olamazsanız, aksi takdirde sistem çalışmaz. Ancak AB'ye iki yönlü bir kablonuz varsa, bu, Allah'ın Kıbrıs'a bahşettiği güneşin erdeminin tadını çıkarabileceğimiz mükemmel bir sistemdir." Tatar, KKTC'nin egemenliği tanınan bir devlet olarak AB üyesi olmasını desteklediğini, bu şekilde Türkiye ile AB arasında da köprü olabileceğini kaydetti. "Birleşik bir Ada seçeneği mümkün değil" Çözüm taraftarı olduğunu vurgulayan Tatar, özellikle Güney Kıbrıs Rum Yönetimi'nin (GKRY) AB'ye katılmasının ardından çözüme dair yapıcı görüşmeler yapılamadığına değindi. Tatar, GKRY'nin AB üyeliği sürecine değinerek "Türkiye bir garantör güçtür. Ancak Kıbrıs Cumhuriyeti, (Kıbrıs Rumları) Annan Planı'na 'hayır' demelerine rağmen AB'ye kabul edildiğinde bunu kimse Türkiye ile paylaşmadı. Türkiye'ye garantör güç olarak danışılmalıydı. Plana 'evet' diyen Kıbrıslı Türklere danışılmalıydı." ifadelerini kullandı. Türkiye'nin Kıbrıs Türklerinin gördüğü zulmü sona erdirmek için müdahale etmek zorunda kaldığı 1974'ten bu yana Ada'da barışın hüküm sürdüğünü vurgulayan Tatar, geçmişin unutulması ancak göz ardı edilmemesi gerektiğini dile getirdi. Tatar, AB'nin birleşik bir Ada'dan yana olduğunu anımsatarak "Aradan geçen tüm bu yıllardan sonra birleşik bir Ada seçeneği mümkün değil." dedi. KKTC lideri Tatar, çözüme dair vizyonuyla ilgili şunları paylaştı: "Biz azınlık değiliz. Eşitliği hak ediyoruz. Herhangi bir çözüm karşılıklı olarak kabul edilmeli ve tam olarak müzakere edilmelidir. Bakın, bu çok önemli bir şey. Kıbrıs'ta adil olmak, hakkaniyetli olmak, sürdürülebilir olmak için herhangi bir siyasi anlaşma tam olarak müzakere edilebilir olmalı, karşılıklı kabul edilebilir olmalıdır." AB'nin federal bir Kıbrıs Cumhuriyeti temelindeki çözüm anlayışında Türk askerinin varlığına da yer olmadığına dikkati çeken Tatar, "AB ve Avrupa liderleri, Kıbrıs Türklerinin anavatanımız olan Türkiye'nin korumasına ihtiyaç duyduğunu anlamalıdır." diye konuştu. Tatar, "Türkiye'nin Ada'da barışı korumaktan başka bir çıkarı yok." ifadesini kullandı. Türkiye'nin KKTC'ye verdiği desteğe dikkati çeken Tatar, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın BM 79. Genel Kurulu'nda yaptığı konuşmada KKTC'yi tanımaya davet etmesi ve yine onun desteğiyle ülkesinin Türk Devletleri Teşkilatı'na gözlemci üye olarak katılmasından duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Gayriresmi formattaki toplantı, Ocak 2025'in sonunda yapılabilir Tatar, geçen ay New York'ta BM Genel Sekreteri Antonio Guterres ile kararlaştırılan ve Yunanistan ile Türkiye'nin de katılmasında mutabık kalınan görüşmelerin gayriresmi nitelikte olacağını, KKTC ve GKRY'nin lider düzeyinde, Türkiye ve Yunanistan'ın dışişleri bakanı düzeyinde, İngiltere'nin ise düşük bir düzeyde temsil edileceğini söyledi. Toplantının Ocak 2025'in sonunda düzenlenmesini beklediğini ifade eden Tatar, diyalog ve iletişime inandığını, bu toplantının ülkesinin gelecek süreçten beklentilerini ifade etmek için verimli bir platform olacağını belirtti. Tatar, "Açıkçası, hemen resmi müzakerelere geçeceğimiz bir toplantı değil. Bunu yapabilmek için, ortak bir zemin bulmak için çalışmamız gerektiğine inanıyoruz. Görüşümüzü bu şekilde ortaya koyduk. Ortak bir zemin yoksa, resmi müzakerelere geçilemez." ifadelerini kullandı.

KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Kıbrıs'ta yeni siyaset: İki devletli çözüm Haber

KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Kıbrıs'ta yeni siyaset: İki devletli çözüm

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, “Kıbrıs'ta yeni bir siyaset izlenmektedir. Benim 4 yılı tamamladığım Cumhurbaşkanlığı'nda Türkiye'nin desteğiyle sunduğumuz yeni siyasetimiz artık Kıbrıs'ta federasyon meselesi kapanmıştır. İki devletli anlayışı savunmaya devam ediyoruz” dedi. KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, ziyaretlerde bulunmak için geldiği Samsun'da ilk olarak valiliği ziyaret etti. Ziyaretin ardından Samsun Valiliği Toplantı Salonu’nda basın mensupları ile söyleşi yapan Tatar, Kıbrıs meselesiyle ilgili önemli açıklamalarda bulundu. 20 Temmuz 2024'ü büyük bir coşkuyla KKTC'nin 50'nci yıldönümü olarak kutladıklarını ifade ederek söyleşiye başlayan Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, “Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nde gerçekten törenlerde Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın da katılımıyla oradan verilen mesajlar çok önemliydi, çok değerliydi, çok kıymetliydi. Beni hep etkileyen Sayın Cumhurbaşkanı'nın ‘Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, Türkiye Cumhuriyeti'nin göz bebeğidir' şeklindeki ifadesiydi. Zaten hepinizin de bildiği gibi gelişmelere bakıldığında artık Kıbrıs'ta yeni bir siyaset izlenmektedir. Benim 4 yılı tamamladığım Cumhurbaşkanlığında Türkiye'nin desteğiyle sunduğumuz yeni siyasetimiz artık Kıbrıs'ta federasyon meselesi kapanmıştır. Yani Kıbrıs'ta Rumlarla bir ortaklığın artık hiçbir anlamı kalmamıştır. Bütün fırsatlar yitirilmiştir, tüketilmiştir. Her türlü iyi niyetimize rağmen Rum tarafı her kapsamlı görüşme planını ki birleşik devletlerin sunduğu hepsine ret oyunu kullanmıştır” diye konuştu. “MAVİ VATAN'DA KKTC'NİN DE HAKKI VARDIR, HUKUKU VARDIR” Kıbrıs'ta Türk halkının binlerce yıldır bağımsız olarak yaşadığına değinen KKTC Cumhurbaşkanı Tatar, “Dolayısıyla artık yeni bir sayfanın açılmasıyla iki devletli çözümü savunuyoruz. İki devletli çözümde Kıbrıs Türk halkı, 500 yıllık tarihiyle, geçmişiyle, verdiği mücadeleleriyle ayrı bir halk olarak kendi geleceğini tayin etme hakkıyla kendi devletiyle yürüyebilecektir. Doğu Akdeniz'deki jeopolitik, jeostratejik, güvenlik meselelerine ve gelişmelere baktığımızda artık zaten bunun böyle olması gerekir. Çünkü Kıbrıs, Türkiye'den sadece 40 mil uzakta. Yani o kadar yakın ki sabah kalktığınızda Toroslar'ı görürsünüz. Türkiye'den baktığınızda Beşparmaklar'ı görürsünüz. Anavatan Türkiye Cumhuriyeti, Yavruvatan Kuzey Kıbrıs Cumhuriyeti ve Mavi Vatan ki o bölgelerdeki Akdeniz'deki hakkımıza baktığımızda hem Türkiye Cumhuriyeti'nin 2 bin kilometrelik İskenderun'dan Ege'ye kadar sahil şeridindeki bölgede Akdeniz'de en uzun sahil şeridi Türkiye Cumhuriyeti'nindir ve bizlerin de eski Erenköy'den Karpazburnu'na ve Karpazburnu'ndan aşağı Gazimağusa'ya ve Maraş'a kadar olan sahil şeridimize baktığımızda bütün deniz yetki alanları kara suları kıta sahanlığı, ekonomik bölge gibi kavramlarla Mavi Vatan'da Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin 3 bin 800 kilometrekare kendi toprak bütünlüğünün kat ve kat fazlası denizde yani Mavi Vatan'da Kuzey Kıbrıs Hükümeti'nin hakkı vardır, hukuku vardır. Bunlar bilimsel anlamda bu kadar değerli ve kıymetlidir. Mavi Vatan'ın tam üstüne de Gökvatan dediğimiz hava sahasındaki haklarımız ve buna bağlı olarak Türkiye Cumhuriyeti ile aramızdaki ilişkilere binaen hem Mavi Vatan'da Akdeniz'de hem hava sahasında ulusal çıkar ve milli menfaatlerimiz bakımından bambaşka bir coğrafyaya sahip olduğumuzu ve bunun büyük bir potansiyel olduğunu Kırgızistan'da katıldığım Türk Devletler Teşkilatı'nın toplantısında da ifade ettim. Yani Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Devleti toprağıyla, deniz yetki alanlarıyla, hava sahasıyla artık tüm Türk dünyasına çok şeyler katabilecek bir potansiyele sahiptir” diye konuştu. “BİZ AYRI BİR HALKIZ, AYRI BİR DEVLETİZ VE BAĞIMSIZLIĞIMIZI ÇOKTAN KAZANMIŞIZDIR” Kıbrıs'ta tek devlet anlayışını kabul etmediklerini ve 2 devletli anlayışı savunmaya devam edeceklerini ifade eden Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, “KKTC'yi tanıtmak için her gün her yerde çalışıyoruz, uğraşıyoruz. Ben Kırgızistan'daydım. Turizm bakanımız Londra'da turizm fuarındaydı. Sivil toplum örgütlerimizin bazıları halk danslarıyla Çekoslovakya'daydı. Her yerde her saat Kıbrıs Türk halkı mücadelesini sürdürmektedir. Dünyanın vicdanına kalmış olabilir. Ama bizim vicdanımızla biz ayrı bir halkız, ayrı bir devletiz ve bağımsızlığımızı çoktan kazanmışızdır. Çünkü onu hak ettik ve kazandık. Ve hep söylediğim şey vardır. Bizim arkamızda 85 milyonluk Anadolu Türkiye Cumhuriyeti vardır. Anadolu Türkiye Cumhuriyeti'nin bizleri tanıması zaten şu kadar ülkeye değerdir. O bakımdan çok önemli ve anlamlı ve bugün de görürsün işte şeyde Kırgızistan'da Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan oradaki açıklamaları vardı. Bütün dünyaya tekrar orada çağrısını yapmıştır. Kıbrıs Türk halkına yapılan haksızlıkların bir ay evvel son bulması, ambargo ve izolasyonların kaldırılması ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin tanınması için gerekli diplomatik, ekonomik ve siyasi ilişkilerin Kıbrıs Türk halkıyla kurulması gerektiğini Sayın Cumhurbaşkanımız yine orada ifade etmiştir. Bütün Türk dünyası esasında bunu desteklemektedir. İslam ülkeleri arasında da çok sayıda ülke bizi desteklemektedir. Ama maalesef ne demiş yine Sayın Cumhurbaşkanımız; ‘Dünya beşten büyüktür. Daha adil bir dünya mümkündür.’ İşte maalesef adaletsiz bir dünyada yaşıyoruz. Bu adaletsiz bir dünyada yaşadığımızı Birleşmiş Milletler’in (BM) genel sekreteri kendisi ifade etmiştir. O şekilde bir dünya” şeklinde konuştu. “KIBRIS, OSMANLI DEVLETİ’NİN DEVAMI OLDUĞU İÇİN ADANIN ESAS SAHİBİ BİZİZ” Kıbrıs’ın aslında Türklere ait olduğunu da belirten Cumhurbaşkanı Tatar, “Bugün Kıbrıs'a baktığımızda Kıbrıs 350 yıl kesintisiz bir Osmanlı adasıydı. Kıbrıs Türk halkı orada iki halkın bir tanesidir. Ve esas itibarıyla Osmanlı Devleti’nin devamı olduğu için esas adanın sahibi bizlere göre bizdik. Ama daha sonra İngiliz sömürge yönetiminde yaşananlar, orada Rum nüfusunun çoğalması, bir takım yaşanan talihsizliklerle belki zor süreçlerden geçtik ama 1974 Kıbrıs Barış Harekatı ile yeni bir dönüm noktası başlamıştır. Ben bir kez daha tüm Mehmetçiklerimize buradan şükranlarımı ifade etmek istiyorum. Şehit düşenlere Allah'tan rahmet, hayatta olan tüm Kıbrıs gazilerimize sağlık, mutluluk ve esenlik diliyorum” ifadelerini kullandı. “KIBRIS'TA İKİ HALK VARDIR, İKİ DEVLET VARDIR, İKİ DEMOKRASİ VARDIR, BUNDAN DA GERİ DÖNÜŞÜ YOKTUR” Türkiye ile aralarındaki bağın bozulması için çeşitli oyunların oynandığına ve sözler verildiğine de dikkat çeken Tatar, ayrıca şunları söyledi: “Bütün devletlerin münasebetlerimiz var, ilişkilerimiz var. Ancak hepsi üzerinde çeşitli fark eden baskılar var. İşte bekleyiniz, şu olacak, bu olacak Kıbrıs'ta bütün işte batı ülkeleri özellikle Avrupa Birliği. Çünkü Avrupa Birliği'nde kim var? Yunanistan var. Kim var? Kıbrıs Rum yönetimi var. Onlar Avrupa Birliği'ni etkiliyorlar ve işte Kıbrıs'a birleşik bir Kıbrıs için hala daha umutlarını yitirmemişler; ‘Sakın ola Kuzey Kıbrıs'ı tanımayınız. Çünkü Kıbrıs'ın geleceği birleşik Kıbrıs'tır. Kıbrıs birleşik Kıbrıs olunca tamamıyla Kuzey ve Güney Avrupa Birliği'nin bir parçası olacak. Dolayısıyla bu da Kıbrıslı Türkler için daha iyi olacak’ şeklinde bizi birtakım oyunlarla oyalama ve Türkiye ile aramızdaki bağların kopartılması için her türlü oyunu oynamaktadırlar. Dolayısıyla birtakım tehditler, bir takım farklı yaklaşımlarda bizim tanınmamız gecikmektedir. Fakat şu bir gerçektir; Kıbrıs'ta iki halk vardır, iki devlet vardır, iki demokrasi vardır. Bundan da geri dönüşü yoktur. Bu kadar. Biz kendimizi tanıtmaya anlatmaya devam ediyoruz. Bugün bu iki devletli siyaseti biz her yerde kendi diplomatlarımızla, kendi iş insanlarımızla ve Kıbrıslı Türkler ile sadece Kıbrıs'ta yaşayan yarım milyon yakın insanımız değil. Aynı zamanda Türkiye Cumhuriyeti'nde yaşayan Kıbrıslı en az o kadar insanımız var. İngiltere'de 300 bin insanımız var. Avustralya'da 100 bin insanımız var. Ve dünyanın her yerinde çok başarılı Kıbrıs Türkleri var. Doktorlar, mühendisler, iş insanları. Her yerde bu şekilde başarılı insanlar var. Herkes her yerde şu anda inanınız ki kalbi Kıbrıs ile atıyor. Herkes Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ne sahip çıkıyor. Dolayısıyla böylesine büyük bir mücadelenin içerisinde olan Kıbrıs Türk halkı hiçbir zaman umudunu yitirmeden Kuzey Kıbrıs'ı tanıtmak için her türlü fedakarlığı yapacaktır ve yapmaktadır.” Söyleşiye Samsun Valisi Orhan Tavlı, Samsun Büyükşehir Belediye Başkanı Halit Doğan, Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Rektörü Prof. Dr. Fatma Aydın, Samsun İl Emniyet Müdürü Ahmet Arıbaş, Sahil Güvenlik Karadeniz Bölge Komutanı Tuğamiral Ahmet Bahadır ve protokol üyeleri katıldı.

Lefkoşa Kuzey Çevre Yolu Temel Atma Töreni Haber

Lefkoşa Kuzey Çevre Yolu Temel Atma Töreni

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, 28 Ağustos Çarşamba günü Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ne (KKTC) gerçekleştireceği ziyaret kapsamında Lefkoşa Kuzey Çevre Yolu'nun temel atma törenine katılacak. Ayrıca, KKTC Cumhurbaşkanlığı Külliyesi Bağlantı Yolları'nda incelemelerde bulunacak. Bakan Uraloğlu, KKTC ziyaretinde Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Cumhuriyet Meclisi Başkanı Zorlu Töre, Başbakan Ünal Üstel ve Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı Erhan Arıklı ile bir araya gelecek. Görüşmelerde, KKTC’nin altyapı yatırımları hakkında detaylı istişarelerde bulunulacak. Lefkoşa Kuzey Çevre Yolu Projesi Lefkoşa Kuzey Çevre Yolu'nun toplamda 20 kilometre uzunluğunda olacağı belirtiliyor. Bakan Uraloğlu, bu projenin KKTC’nin artan trafik yükünü karşılayacak yüksek standartlı bir karayolu ağı ihtiyacını karşılamak için tasarlandığını belirtti. Projenin ilk aşamasında 11 kilometrelik bir kesim 2021 yılında trafiğe açılmıştı. Şimdi ise 4,6 kilometrelik ikinci aşamanın temeli atılacak. Yol, Alayköy Kavşağı’ndan başlayıp, Güzelyurt – Gazimağusa Yolu üzerinden Lefkoşa’nın kuzey merkezine, Haspolat çemberine ve Girne Dağ Yolu’na bağlanacak. Tamamlandığında, seyahat süresinin 21 dakikadan 9 dakikaya düşmesi bekleniyor. Cumhurbaşkanlığı Külliyesi Bağlantı Yolları Bakan Uraloğlu, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi Bağlantı Yolları'nın 5,2 kilometre uzunluğunda bölünmüş yol standartlarında inşa edileceğini de açıkladı. Yolda 3,2 kilometrelik kesimde onarım ve üstyapı takviyeleri yapılacak, 1,9 kilometre uzunluğunda yeni yol inşa edilecek. Toplamda 5,2 kilometrelik bölünmüş yol hizmete alınacak.

KKTC'de Halil Falyalı ve şoförünün öldürülmesi davasında cezalar açıklandı Haber

KKTC'de Halil Falyalı ve şoförünün öldürülmesi davasında cezalar açıklandı

KKTC' de iş insanı Halil Falyalı ile şoförü Murat Demirtaş'ı öldürdükleri gerekçesiyle yargılanan ve 17 davadan suçlu bulunan Ömer Tunç'a ömür boyu, Veysel Sare'ye 35 yıl, Musa Çiçek'e 20 yıl hapis cezası verildi. Girne'ye bağlı Çatalköy'de 8 Şubat 2022 tarihinde silahlı saldırı düzenleyerek iş insanı Halil Falyalı ile şoförü Murat Demirtaş'ı öldürdükleri gerekçesiyle yargılanan ve dün Girne Ağır Ceza Mahkemesi tarafından planlayarak adam öldürme başta olmak üzere 17 davadan suçlu bulunarak, mahkum edilen sanıklar Ömer Tunç, Veysel Sare ve Musa Çiçek hakkındaki ceza kararı bugün açıklandı. Mahkeme, Ömer Tunç Tunç'u ömür boyu, Veysel Sare'yi 35 yıl, Musa Çiçek'i ise 20 yıl hapis cezasına çarptırdı. Olağanüstü güvenlik önlemleri alındı Girne Ağır Ceza Mahkemesinde görüşülen davanın kararında polis olağanüstü tedbirler aldı. Mahkeme avlusu, Mustafa Çağatay Caddesi ve birçok noktada Özel Harekat ekipleri görev aldı. Sanıklar, Özel Harekatın korumalığını yaptığı araçlarla cezaevinden ayrı ayrı arabalarla taşınarak Girne Ağır Ceza Mahkemesi'ne getirildi. Sanıklar Ağır Ceza salonuna yerleştirilene kadar cadde araç trafiğine durduruldu. Polis ekiplerinin duruşma salonunda da güvenlik önlemleri aldığı gözlemlendi. Karar öncesi Falyalı'nın ailesi, yakınları ve sevenleri mahkeme önünde toplandı. Karar açıklandı Kararı açıklamak için oturum yapan Başkan Banu Soyer, Kıdemli Yargıç Mine Ozankaya ve Yargıç Temay Sağer'den oluşan ağır ceza heyet, sanıkların planlayarak adam öldürme başta olmak üzere 17 davadan mahkum edildikleri hatırlatıldı. Mahkeme Başkanı Soyer, sanıkların planladıkları cinayetten vazgeçebilecekken bu eylemlerini sürdürdüklerini, maktullerin otelden çıkış saatini hesapladıktan sonra Çatalköy'e hareket eden sanıkların burada öldürme eylemlerini gerçekleştirdiklerini dile getirdi. Soyer, cinayet işlenmeden önce sanıklar Veysel Sare ile Musa Çiçek'in ülkeye kaçak girdiğini de söyledi. Planlayarak adam öldürme suçunun ömür boyu hapis cezası öngören en ağır suçlar arasında olduğuna dikkat çeken Soyer, anayasaya göre herkesin yaşam hakkının olduğunu, yaşam hakkının en temel insan hakkı olduğunu vurguladı. Soyer, sanık Ömer Tunç'un "taammüden adam öldürme" fiilini bizzat gerçekleştirdiğini, bu nedenle bu sanığa daha ağır ceza verilmesine karar verdiklerini söyledi. Diğer sanıklar Veysel Sare ile Musa Çiçek'in de taammüden adam öldürme suçuna iştirak ettiklerini belirten Soyer, sanıkların planlayarak, tasarlayarak ve acımasız bir biçimde "adam öldürme" suçunu istediklerini dile getirdi. Soyer, oybirliğiyle sanık Ömer Tunç'a ömür boyu, Veysel Sare'ye 35 yıl, Musa Çiçek'e ise 20 yıl hapis cezası verdiklerini açıkladı.

KKTC Büyükelçisi Metin Feyzioğlu Kimdir? Haber

KKTC Büyükelçisi Metin Feyzioğlu Kimdir?

Kıbrıs Barış Harekatı'nın 50. yıl dönümü kutlamaları için KKTC'ye resmi ziyaret gerçekleştiren CHP Genel Başkanı Özgür Özel, kendisini havaalanında karşılamayan KKTC Büyükelçisi Metin Feyzioğlu'nu eleştirdi. Özel, büyükelçinin bu tutumunu Dışişleri Bakanlığı'na bildireceğini ve bu durumun, resmi protokol kurallarına aykırı olduğunu ifade etti. Özel’in açıklamaları sonrası, Metin Feyzioğlu'nun kim olduğu ve görevleri merak konusu oldu. KKTC Büyükelçisi Metin Feyzioğlu Kimdir? İstanbul, 7 Temmuz 1969 - KKTC Büyükelçisi Metin Feyzioğlu'nun biyografisi, çeşitli akademik ve diplomatik görevlerle dolu bir kariyerin özetini sunuyor. Metin Feyzioğlu, Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nden 1990 yılında lisans diplomasını almış, ardından 1992'de Sosyal Bilimler Enstitüsü'nde yüksek lisans yapmış ve 1995 yılında doktora unvanını kazanmıştır. 1991 yılından itibaren Ankara Üniversitesi'nde çeşitli akademik unvanlarda görev yapmış; Araştırma Görevlisi, Yardımcı Doçent, Doçent ve Profesör olarak hizmet vermiştir. Ayrıca, 1997-2001 yılları arasında Ankara Üniversitesi Rektörlüğü'nde Hukuk Müşaviri olarak çalışmıştır. Metin Feyzioğlu, 1995 yılından itibaren serbest avukatlık yapmaktadır. Ankara Barosu Başkanı olarak 2010-2013 yılları arasında görev yapmış, Türkiye Barolar Birliği Başkanlığı görevini ise 2013-2021 yılları arasında sürdürmüştür. Ayrıca, Türk-Av Türkçe Konuşan Uluslararası Avukatlar Birliği'nin Kurucu Başkanlığı'nı 2015-2021 yıllarında yürütmüştür. Metin Feyzioğlu, 28 Kasım 2022 tarihinde Türkiye Cumhuriyeti Lefkoşa Büyükelçisi olarak göreve başlamış ve Güven Mektubu’nu sunmuştur. İngilizce bilmektedir. Evli ve iki çocuk babasıdır.

KKTC Büyükelçisi Metin Feyzioğlu'nun karşılamaması CHP Lideri Özgür Özel'i rahatsız etti Haber

KKTC Büyükelçisi Metin Feyzioğlu'nun karşılamaması CHP Lideri Özgür Özel'i rahatsız etti

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde Barış Harekatı’nın 50. yıl dönümü nedeniyle düzenlenen resmi törenlere katıldıktan sonra yaptığı açıklamada, KKTC Büyükelçisi Metin Feyzioğlu'nun kendilerini karşılamamasını eleştirdi. ''Dışişleri Bakanlığı’na bildireceğiz'' Özel, “Dünyanın neresine gidersek gidelim, büyükelçilerimiz bizleri karşılıyorlar. Gelemezlerse mutlaka bir görevli orada oluyor. Ama biz ne büyükelçi, ne büyükelçilikten kimseyi havaalanında da görmedik. Herhangi bir yerde hatırımızı dahi sormadılar” dedi. Bu durumu Dışişleri Bakanlığı’na bildireceklerini belirtti. "Kıbrıs Halkının İradesine Saygılıyız" Özgür Özel, resmi törenlerin ardından yaptığı basın açıklamasında, Kıbrıs halkının iradesine saygılı olduklarını vurguladı ve "Kıbrıs’ın çözüm iradesi noktasında da onlar ne karar verirse arkasındayız. Siyasi noktada, cumhurbaşkanlığı noktasında da ne karar verirlerse bu kararın arkasındayız” dedi. "Kıbrıs’ın Geleceği İçin Umutluyuz" Özel, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a Kıbrıs’taki bütün muhalefet partileriyle görüşmesini tavsiye ederek, “Kıbrıs’ın bundan sonra barış içinde, kardeşçe yaşaması ve her geçen gün ekonomisinin daha iyiye gitmesi, daha özgürleşmesi için ikinci 50 yıla umutla girdiğimizi ifade etmek isterim” şeklinde konuştu. "Nazik Temaslar Gerçekleştirildi" CHP Genel Başkanı Özel, KKTC’de Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ile gerçekleştirdiği temasların içeriğine dair, “Nezaket cümleleri kuruldu. Hal, hatır soruldu. Kıbrıs ile ilgili değerlendirmelerde bulunduk” ifadelerini kullandı. "Kıbrıs’ın Mutluluğu İçin Çalışıyoruz" Özel, Türkiye’ye giriş yaparken sınır kapılarında sorun yaşayan vatandaşlar konusunda da endişelerini dile getirerek, “Yüzün üzerinde vatandaşımızın olduğu bugüne kadar on sekizinin sınır kapısından Türkiye’den geri döndürüldüğü bir karar vardı. Bunun 50. yıl vesilesiyle bugünden itibaren sonlandırılması gerektiğini düşünüyorum” dedi. "Diyalog Kanalları Açık Tutulmalı" Özel, yakın bir dönemde Cumhurbaşkanı Erdoğan ile bir araya gelme ihtimaline ilişkin, “29 Ekim’de Cumhuriyet resepsiyonuna katılacağımızı daha önceden de ifade etmiştim. İktidar partisi muhalefet partisi yerel seçimlerden sonra da birinci partiyle ikinci parti arasında bu diyalog kanallarının açık tutulması gerektiğini düşünüyoruz” açıklamasında bulundu.

Kıbrıs Barış Harekatı'nın 50. yıldönümünde KKTC'de 50 gemi ile geçit töreni Haber

Kıbrıs Barış Harekatı'nın 50. yıldönümünde KKTC'de 50 gemi ile geçit töreni

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nde (KKTC), adaya barışı ve özgürlüğü getiren 20 Temmuz 1974 Kıbrıs Barış Harekatı'nın 50. yıldönümü büyük bir coşkuyla kutlanıyor. Milli Savunma Bakanlığı, 20 Temmuz 1974'te Kıbrıs Türklerinin yaşadığı zulme son veren harekatın 50. yılı kapsamında 50 gemiyle resmi geçit töreni düzenledi. TÖRENE KATILAN İSİMLER Kutlamalar kapsamında gerçekleştirilen töreni, KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, KKTC Meclis Başkanı Zorlu Töre, KKTC Başbakanı Ünal Üstel, Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, Yüksek Mahkeme Başkanı Bertan Özerdağ, Türkiye’nin Lefkoşa Büyükelçisi Metin Feyzioğlu, Türkiye Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Ercüment Tatlıoğlu, Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Selçuk Bayraktaroğlu, Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Ziya Cemal Kadıoğlu, Kıbrıs Türk Barış Kuvvetleri Komutanı Tümgeneral Sebahattin Kılınç, Güvenlik Kuvvetleri Komutanı Tümgeneral Osman Aytaç, bazı bakanlar, milletvekilleri ve çok sayıda konuk Girne Dome Otel’den izledi. 50 GEMİYLE GEÇİT TÖRENİ Girne açıklarındaki resmi geçit töreni saat 18.00’da Türk Deniz Kuvvetleri Komutanlığından TGG Anadolu gemisi rehberliğinde 50 gemiyle icra edildi. Gemiler, geçiş sırasında gemi personeli güvertede sıralanarak "çimariva" selamında bulundu. Geçişte, 3 deniz karakol uçağı, 9 helikopter, 2 Akıncı İHA ve 6 F-16 da gemilere eşlik etti. TÜRK YILDIZLARI'NIN GÖSTERİSİ NEFES KESTİ Geçiş esnasında Türk donanmasının amiral gemisi TGG Anadolu tarafından 21 pare top atışı da yapıldı. Ardından Türk Hava Kuvvetlerinin akrobasi timi Türk Yıldızları Girne semalarında gösteri uçuşu yaparak bayrağın renklerini gökyüzüne taşıdı. Türk Yıldızlarının uçuş gösterisi ve gemilerin geçit törenini ellerinde KKTC ve Türk bayraklarıyla Girne Antik Limanı'nı dolduran çok sayıda vatandaş izledi.

KKTC'de Erdoğan ve Özel'in sohbeti güne damga vurdu Haber

KKTC'de Erdoğan ve Özel'in sohbeti güne damga vurdu

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nde kutlanan 20 Temmuz Barış ve Özgürlük Bayramı'na, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile CHP Genel Başkanı Özgür Özel arasında gerçekleşen sohbet damga vurdu. İkili arasında yaklaşık 2 dakika süren sohbetin içeriği hakkında bilgi veren Özgür Özel, "Çok merak edilecek bir gündemimiz yoktu. Nezaket cümleleri kuruldu, hal hatır soruldu. Kıbrıs ile ilgili değerlendirmelerde bulunduk" dedi. Özel, Erdoğan ile 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı Resepsiyonu'nda yeniden bir araya gelebileceklerini söyledi. KKTC'de 20 Temmuz Barış ve Özgürlük Bayramı, Türkiye'den geniş katılımla kutlandı Kıbrıs Barış Harekatı'nın 50'nci yıl dönümü ve 20 Temmuz Barış ve Özgürlük Bayramı KKTC'de kutlandı. Türkiye'den törene Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, CHP Genel Başkanı Özgür Özel, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu, Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Fatih Erbakan, DSP Genel Başkanı Önder Aksakal, BBP Genel Başkanı Mustafa Destici, HÜDA PAR Genel Sekreteri Şehzade Demir, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu ve Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu ile çok sayıda milletvekili katıldı. Erdoğan ile Özel sohbet etti Törende protokol gereği Cumhurbaşkanı Erdoğan, TBMM Başkanı Kurtulmuş ve CHP lideri Özel, yan yana oturdu. 31 Mart yerel seçimlerinin ardından karşılıklı ziyaretlerle bir araya gelerek "yumuşama" mesajı veren Erdoğan ve Özel'in sohbet etmesi dikkati çekti. Özgür Özel: Kıbrıs ile ilgili değerlendirmelerde bulunduk KKTC'de sürdürdüğü ikili temaslar kapsamında Halkın Partisi Genel Başkanı Kudret Özersay'ı ziyaret eden Özgür Özel, gazetecilerin Erdoğan ile sohbetin içeriğini sorması üzerine şunları söyledi: "Çok merak edilecek herhangi bir gündemimiz yoktu. Çok pozitif bir gündemimiz vardı, o da Kıbrıs'tı. Nezaket cümleleri kuruldu, hal hatır soruldu. Kıbrıs ile ilgili değerlendirmelerde bulunduk. Bugün 3 gün oldu Kıbrıs’tayız. Heyetimizin yaptığı temaslar hakkında bilgi verdim. Meclis'in ortak kaleme aldığı ve oy birliğiyle kabul edilen bildiri ile ilgili değerlendirmeler oldu. 50'nci yıla uygun, burada ihtiyaç duyulan birlik beraberlik ruhuna uygun son derece nazik temaslar oldu. Onun dışında gündelik siyasete dahil bir şey konuşmadık." "29 Ekim'de Erdoğan ile görüşebiliriz" Özel, "Yakın dönemde Cumhurbaşkanı Erdoğan ile bir programda bir araya gelme ihtimaliniz var mı?" sorusuna şu yanıtı verdi: "Şu anda çok yakında yok. Ama örneğin 29 Ekim'de ya da Meclis'in açılışında kendileri Meclis'e geldiklerinde orada olabilir. 29 Ekim'de resepsiyona katılacağımızı daha önce de ifade etmiştim. İktidar partisi ile muhalefet partisi, yerel seçimlerin birinci ve ikinci partisinin arasında bu diyalog kanallarının açık tutulması, gerektiği yerde müzakere yapılması... Ama herkesin kendi işini yapması... Onların işi, iktidar göreviyle mükellefler; vatandaşın sorunlarını çözmeleri lazım. Biz, muhalefet göreviyle yükümlüyüz; vatandaşın sorunlarını dile getirip, doğru yolu göstermemiz lazım. Ben 12 bin 500 lira emekli maaşı varken, asgari ücrete zam yapılmamışken, çiftçi bu durumdayken, meydanlarda onların sesini duyurmaya devam edeceğim. Ama gerektikçe görüşürüz, müzakere de ederiz. Normalleşme dediğimiz de bu zaten." Erdoğan, Özel ve Bahçeli yemekte bir araya geldi Resmi törenlerin ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan, CHP Lideri Özel’in iki gündür Lefkoşa’da konakladığı otele geldi. Erdoğan’ın burada ikili görüşmeleri oldu. Cumhurbaşkanı Erdoğan burada, KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar ve Başbakan Ünal Üstel ile görüştü. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ardından, otele MHP Lideri Bahçeli ve Meclis Başkanı Kurtulmuş da geldi. Erdoğan’a kabine üyeleri eşlik etti. Erdoğan ve heyetinden dakikalar sonra, CHP Genel Başkanı Özgür Özel otele giriş yaptı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, otelde yaklaşık yarım saat süren görüşmeler gerçekleştirdi. Ardından, Erdoğan, Özel ve Bahçeli, düzenlenen öğle yemeğinde bir araya geldi. Basına kapalı olarak gerçekleşen yemek yaklaşık bir saat sürdü.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.