TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
SON DAKİKA
Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Kızıldeniz

İLKHABER-Gazetesi - Kızıldeniz haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Kızıldeniz haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

ABD'nin, USS Dwight D. Eisenhower uçak gemisini Doğu Akdeniz’e göndereceği iddiası Haber

ABD'nin, USS Dwight D. Eisenhower uçak gemisini Doğu Akdeniz’e göndereceği iddiası

ABD'nin, USS Dwight D. Eisenhower isimli uçak gemisini Doğu Akdeniz’e göndereceği iddiası dünya basınında yer alırken, ABD ordusunun taarruz grubunun başında yer alan bu uçak gemisinin, İsrail ile birlikte Lübnan’a saldırı için bölgeye geleceği öne sürüldü. ABD, Gazze Şeridi'ndeki savaşın başlarında kuzeyden yeni bir cephe açılmaması için bazı uçak gemilerini, Doğu Akdeniz'de konuşlandırmıştı. ABD'nin, USS Dwight D. Eisenhower uçak gemisinin başını çektiği taarruz grubunun ise yeniden Doğu Akdeniz'e gönderileceği yönündeki iddialar ise dünya basınında yer almıştı. Dünya basınında konuyla ilgili yer alan haberlerdeki bilgilere göre, ABD ordusunun, İsrail'in Lübnan'a savaş açtığı ilk günlerde Hizbullah'ın fırlatması beklenen uzun menzilli füzeler, roketler ve drone savunması amacıyla bu konuşlandırmayı yapacağı öne sürülmüştü. Özellikle de son yıllarda Orta Doğu'da meydana gelen gelişmelerle ilgili yazdığı yazılarla adından sıkça söz edilen İbrahim Karagül ise ABD uçak gemisi USS Dwight D. Eisenhower uçak gemisinin, Kızıldeniz'den ayrılıp Akdeniz'e doğru yola çıktığı bilgisini paylaştı. Karagül, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, "ABD uçak gemisi USS Dwight D. Eisenhower uçak gemisi, Gazze’deki soykırımdan sonra İsrail ile birlikte Lübnan’a saldırı için geliyor. Lübnan, Güney Kıbrıs’taki İngiliz üslerinden çok etkin biçimde saldırıya uğrayacak. ABD, İngiltere, Fransa ve Almanya, Gazze’ye yönelik saldırılarında Rum Kesimi’ndeki üsleri etkin biçimde kullandı. Soykırımın bir ortağı da Rum Kesimi'dir." ifadeleri kullandı. USS Dwight D. Eisenhower uçak gemisinden, çarpıcı kareler Bu arada, Doğu Akdeniz’de konuşlandırılacak olan USS Dwight D. Eisenhower uçak gemisinin sosyal medya hesabından da çarpıcı fotoğraf kareleri paylaşıldı. Paylaşılan fotoğraf karelerinde, savaş uçaklarınını gemiye iniş ve kalkışları, uçaklara yüklenecek olan bombaların kayıt altına alınması, uçaktan inen pilotun koyavla su dökülerek karşılanması ve USS Dwight D. Eisenhower uçak gemisinin havadan çekilen genel görüntüleri yer aldı.

Husilerin Kızıldeniz'deki tehditleri, dünya ticaretini risk altına alıyor Haber

Husilerin Kızıldeniz'deki tehditleri, dünya ticaretini risk altına alıyor

Husilerin Kızıldeniz üzerinden Süveyş Kanalı'ndan geçen ticari gemilere saldırılarını sürdürmesi, dünya ticaretini ciddi şekilde tehdit ediyor. Dünya ticaretinin yüzde 96'sının denizyoluyla gerçekleştiği, bunun yüzde 30'dan fazlasının ise Kızıldeniz hattından geçtiği biliniyor. Krizin daha da uzun sürmesi durumunda, küresel ticaretin büyük ölçüde olumsuz etkilenebileceği belirtiliyor. Drewry Dünya Konteyner Endeksi, 22 Şubat 2024 haftasında 40ft'lik konteyner başına 3 bin 659 dolara yükseldi. Geçen yılın aynı dönemiyle karşılaştırıldığında yüzde 93'lük bir artış görüldü. Kızıldeniz'deki kriz, endeksin en yüksek değerini 23 Ocak haftasında 3 bin 964 dolara çıkardı. Pandemi öncesi 2019'da ise bu rakam ortalama bin 420 dolardı. Saldırıların devam etmesi, maliyetlerin artmasına ve iç piyasada ithal ürün fiyatlarının yükselmesine sebep oldu, özellikle elektronik ve otomotiv ürünlerinde fiyat artışları gözlemleniyor. Uluslararası Nakliyeciler Derneği (UND) Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Fatih Şener, Asya'dan Türkiye'ye varışlı her yıl ortalama 600 bin konteynerin geldiğini belirterek, kriz öncesinde konteyner fiyatının ortalama 2 bin-2 bin 500 dolar olduğunu, ancak şu anda 6 bin dolara yükseldiğini ifade etti. Toplamda yaklaşık 3 milyar dolarlık ek maliyet artışının yaşandığını vurgulayan Şener, teslim sürelerinin de 30 gün uzadığını, bu durumun şirketleri stok biriktirmeye zorladığını ve ek maliyetlere neden olduğunu dile getirdi. Şener, her ek maliyetin vatandaşa yansıdığını belirterek, özellikle Asya pazarından girdi ürün veya hammadde alan ve üretim yapan firmaların bu süreçten olumsuz etkilendiğini ifade etti. Avrupa pazarında Asya ürünleriyle rekabet eden ihracatçı firmaların ise avantajlı bir konumda olabileceğini aktardı. KİMYA SEKTÖRÜNDE KRİTİK HAM MADDE KRİZİ: İHRACATÇILARDA MALİYET YÜKÜ" İstanbul Kimyevi Maddeler ve Mamulleri İhracatçıları Birliği (İKMİB) Başkanı Adil Pelister, küresel çapta yaşanan kriz nedeniyle ürün teslimatlarında yaklaşık bir ay süren gecikmeler yaşandığını açıkladı. Özellikle Uzakdoğu ülkelerinden alınan ürünlerde navlun fiyatlarının 3-4 katına çıktığını belirten Pelister, kontratlı satışlarda fiyat değişikliği yapılamadığı için maliyet yükünün ihracatçılarda kalabileceğini ifade etti. Hammaddesini Uzakdoğu veya Hindistan'dan ithal eden ve ürünlerini bu bölgelere, Ortadoğu ve Afrika ülkelerine ihraç etmeye çalışan sektörlerin genel olarak olumsuz etkilendiğini vurgulayan Pelister, kimya sektörünün özellikle hammadde açısından yüzde 70 oranında dışa bağımlı olduğunu, plastik ürünlerinde ise bu oranın yüzde 90'a kadar çıktığını dile getirdi. Ayrıca, kimya sektörünün diğer sektörlere de girdi sağladığı için kriz sürecinin diğer 27 sektörün üretim ve ihracatını olumsuz etkileyebileceğini belirtti. İNGİLTERE'DE İŞLETMELERİN YÜZDE 37'Sİ HUSİLERİN KIZILDENİZ SALDIRILARINDAN ETKİLENDİ İngiliz Ticaret Odaları (BCC) tarafından yapılan bir ankete göre, İngiliz işletmelerinin yüzde 37'si, Yemen'deki İran yanlısı Husilerin Kızıldeniz'deki saldırıları nedeniyle oluşan aksaklıklardan etkilendi. Ankete katılan ihracatçı ve imalatçıların yüzde 55'i, perakendecilerin ve toptancıların yüzde 53'ü aksaklıkları bildirdi. BCC'nin ticaret politikası başkanı William Bain, nakliye sektöründeki zorluklara yanıt verecek yedek kapasitenin bulunduğunu, ancak durumun ne kadar uzun sürerse maliyet baskılarının artmaya başlayabileceğini belirtti. Anket, 15 Ocak - 9 Şubat tarihleri arasında gerçekleştirildi. Bazı işletmeler konteyner kiralama maliyetlerinin dört katına çıktığını bildirirken, diğerleri üç ila dört haftalık teslimat gecikmeleri, nakit akışı zorlukları ve parça kıtlığı ile karşı karşıya kaldı.

Kızıldeniz'deki saldırılar, denizcilik sektöründe sigorta önemini arttırdı Haber

Kızıldeniz'deki saldırılar, denizcilik sektöründe sigorta önemini arttırdı

Kızıldeniz'de yaşanan saldırılar gemicilik sektöründe doğru sigortanın önemini yeniden gündeme getirdi Dünya ticaret akışının önemli bir bölümün gerçekleştiği Kızıldeniz'de son dönemde yaşanan ticari gemilere saldırılar, sigortalama alanında risklerin büyük ölçüde artmasına neden oldu. Denizcilik ve lojistik sigorta sektöründe hizmet sunan Aon Türkiye'nin Eş-CEO'su Ferhan Özay, Kızıldeniz'deki gelişmelerin sigortacılık sektörüne yansımalarını ve denizcilikteki risk yönetimi detaylarını paylaştı. Avrupa Birliği (AB) Komisyonu'na göre, dünya ticaret akışının yüzde 12 ile 15'i ve küresel konteyner trafiğinin yüzde 25 ile 30'u Kızıldeniz'den geçiyor.  Her gün 50'in üzerinde gemi Süveyş Kanalı'ndan geçerek milyarlarca dolarlık malı Kuzey Avrupa, Akdeniz, Asya ve Kuzey Amerika'nın doğu kıyılarındaki limanlara taşıyor.  Yemen'deki Husilerin saldırıları sonucu uluslararası taşımacılık şirketleri rotayı Babu'l Mendeb Boğazı'ndan Ümit Burnu'na çevirdi. Bu rota değişikliği yolculuğu, 7 ila 10 gün uzatıyor. Deniz ticaretinin önemli bir güzergâhı olan Kızıldeniz'de yaşanan saldırılar sonrasında MarineTraffic verilerine göre, Aralık 2023'te Kızıldeniz'den geçen konteyner gemilerinin sayısı Aralık 2022'deki gemi sayısına göre yüzde 25 azaldı.  Hatta büyük bir İngiliz Enerji şirketi Kızıldeniz'deki tüm tanker trafiğini durduracağını bildirdi.  Bu karar çoğunlukla mal taşımacılığını etkileyen sorunun enerji sevkiyatlarını da kapsayacak şekilde genişleyebileceği endişesine yol açmaktadır. Küresel ticaretin yüzde 12'sinin gerçekleştiği Kızıldeniz'de yaşanan kriz, yakıttan tüketim mallarına geniş bir alanda fiyat artışlarına neden olabilir.  Hem küresel deniz ticaretinin yoğun olduğu Kızıldeniz'i kullananların aldığı risk hem de Ümit Burnu'na yönelerek deniz sefer sürelerinin uzaması gemi sigortalarının önemini oldukça arttırdı. Küresel ekonomiyi derinden etkileyen gelişmeler, sigortacılık sektörünü de oluşan riskler sebebiyle ilgilendiriyor. Londra deniz sigortası piyasası, geçtiğimiz günlerde Kızıldeniz'de yüksek riskli kabul ettiği bölgeyi genişleterek gemilerin ödediği primleri arttırdı. ÖZAY : KIZILDENİZ'DE YAŞANAN SALDIRILAR RİSK YÖNETİMİNİ DEĞERLİ KILIYOR Aon Türkiye'nin Eş-CEO'su Ferhan Özay yaptığı açıklamada, “Kızıldeniz bölgesinde yaşananları yakından takip ediyoruz, bölgedeki saldırıların en kısa sürede sona ermesini diliyoruz. Saldırı risklerinin yanı sıra yaşanan gecikmeler, artan yakıt ve operasyon maliyetleriyle oluşan belirsizlik, sigortalamanın yarattığı güvenceyi ve risk yönetimini değerli kılıyor. Uluslararası platformda denizcilik ve lojistik sigorta sektöründe hizmet sunan Aon olarak, deneyimli ekibimizle kurulduğumuz günden bu yana denizcilik ve sigorta şirketlerinin sigorta ile ilgili problemlerine verimli çözümler oluşturuyoruz. Deniz ticaretinde faaliyet gösteren iş ortaklarımızın yanında olarak, risk yönetimlerini gerçekleştirmeye daima hazırız.” dedi. Sigortacıların Kızıldeniz ile ilgili savaş risklerine ilişkin olarak iptal bildiriminde bulunacaklarının ve risk kabul kriterlerinde önemli değişikliklere gideceklerinin tahmin edildiğini söyleyen Özay, “Örneğin P&I Kulüpleri çok kısa bir süre içerisinde Kızıldeniz ile ilgili P&I savaş risklerine ilişkin iptal bildirimlerini yayınlayacaklardır. Tekne Harp teminata açısında ise tahmin edebileceğiniz gibi Kızıldeniz'deki fiyatlar, Husi saldırılarının ayrım gözetmeyen ve düzensiz doğası nedeniyle son 8-10 hafta içinde önemli bir dalgalanma yaşamıştır. Kızıldeniz'de sigorta maliyetlerinin çok yükseldiğini gördük, ancak maliyetler dengelenmeye başlamaktadır.” şeklinde konuştu. 2024 yılının nakliyat riskleri açısından oldukça hareketli başladığını kaydeden Özay, Rusya/Ukrayna savaşına ilaveten İsrail, Kızıldeniz ve Aden Körfezi'ndeki huzursuzlukları yakinen takip ettiklerini, çözüm ortakları ile beraber sürekli çalışarak müşterilerini bilgilendirdiklerini ve onların sigorta ihtiyaçları için en uygun çözümleri sunmaya devam ettikleri de aktardı.

Kızıldeniz'deki Kaos: 16.000 koyun ve sığır taşıyan gemi mahsur kaldı Haber

Kızıldeniz'deki Kaos: 16.000 koyun ve sığır taşıyan gemi mahsur kaldı

Avustralya'dan İsrail'e gitmek üzere yola çıkan ve 16.000 koyun ile 2.000 sığır taşıyan bir gemi, Kızıldeniz'de yaşanan kaosun ortasında mahsur kaldı. Geminin rotası, Yemen'deki Husi milislerinin saldırı tehdidi nedeniyle değiştirilmişti ve şu anda gemide bulunan hayvanlar belirsizlik içinde sıcak hava koşullarında bekliyor. Avustralya hükümeti, hayvanların şu anda biyogüvenlik kuralları gereği karantinaya alınması gerektiğini belirtti. Ancak hayvanları Kızıldeniz'den uzaklaştırmak ve İsrail'e götürmek için bir yol bulma çabaları devam ediyor. Avustralya'nın canlı hayvan ihracatını etkileyen Husi saldırıları, bölgedeki ticaretin yanı sıra hayvan taşımacılığını da olumsuz etkiliyor. Geminin yüklendiği Fremantle'ın Parlamento Üyesi Josh Wilson, hayvanların yaşadığı zorlukların, canlı hayvan ticaretinin temel sorunlarını gösterdiğini ifade etti. Wilson, "Avustralyalıların beklediği hayvan refahı standartlarına uygun olmayan 14.000 koyun, sıcak ve kötü koşullarda 60 gün boyunca metal bir gemide seyahat etmek zorunda bırakılmış durumda. Bu durum, canlı hayvan ticaretinin temel sorunlarını ortaya koymaktadır." dedi. Avustralya Tarım Bakanlığı ise şu ana kadar hayvanlarla ilgili ciddi bir sağlık sorunu tespit etmediğini ve biyogüvenlik standartlarını korumak için çalıştıklarını belirtti. Ancak olay, canlı hayvan ticaretindeki zorlukları bir kez daha gündeme getirdi.

Amerika'nın Hedef Aldığı Husiler Kimdir? Kızıldeniz'de Neler Oluyor? Haber

Amerika'nın Hedef Aldığı Husiler Kimdir? Kızıldeniz'de Neler Oluyor?

Gazze savaşında Hamas'a destek paylaşımı yapan Husiler'in kim olduğu, tarihi ve askeri gücü merak edildi. Yemen'de faaliyet gösteren bir grup olan Husiler'in Hamas'ı desteklediği açıklandı. Husiler şimdi de ABD ve İngiltere, 'Kızıldeniz'deki ticari gemilere yönelik saldırıları nedeniyle' gündemde yer alıyor. Peki, Husiler kimdir, ne zaman kuruldu? İşte Husiler ile ilgili bilgiler... HUSİLER NE ZAMAN KURULDU? Husiler 1990'lı yıllarda kurulsu. İran'dan destek alıyorlar. Lideri Hüseyin Bedreddin el-Husi. Husi aşireti lideri Bedreddin el-Husi'nin, İran'ın Kum kentinde gördüğü ilahiyat eğitimi sonucu 12 İmamcı Şii Caferi mezhebini kabul etmesiyle birlikte Husi hareketi, ideolojik açıdan Yemendeki Sünni ve Zeydi hareketlerden bağımsızlaşarak İran yönetimiyle paralel bir siyasal oluşuma dönüştü. Sana Üniversitesi Eğitim ve Felsefe Bölümü üyesi Prof. Dr. Ahmed Muhammed ed-Dağşi, Zeydi Mezhebi'nin genel görüşleri arasında yer almayan Hz. Ebu Bekir, Hz. Ömer ve Hz. Osman'ı Hz.Ali'den önce halife oldukları için suçlu ya da kafir görmek şiiliğe aykırı görüşlere sahip olan Carudiye ekolüne mensup olan Husi lideri Bedreddin el-Husi'nin İran'ın Kum kentinde ve Lübnan'da gördüğü ilahiyat eğitimi sonucu 12 İmamcı Şii Caferi mezhebini kabul ettiğine dikkati çekiyor. 1517'de Memlükler'den Osmanlı yönetimine geçen ve 1918'de Zeydi İmam Yahya'nın yönetimine giren Yemen, 1962'de cumhuriyet ile tanışmıştı.Husi Ensarullah hareketi ise 1962 öncesindeki İmamlar Devleti'nin kendi soyları çerçevesinde tekrar kurulmasını talep ediyor.Husiler kendilerinin Hz.Muhammed soyuna dayandığını ve yönetimin bu soydan kişilere verilmesi gerektiğini düşünüyor. ŞİİLİKTEN SONRA ZEYDİLİĞİ SAVUNMAYA BAŞLADILAR 1990'lı yıllarda Şiilerin bir kolu olan Zeydiliği savunmak amacıyla ön plana çıkmaya başladılar. Yemen'in kuzeybatısındaki Saada bölgesinde etkililerdi. Adlarını, Zeydiliğin en önemli isimlerinden Hüseyin Bedreddin El Husi'den alıyorlar.Amerika Birleşik Devletleri'nin 2003'te Irak'ı işgal etmesiyle Husiler, Amerikan karşıtı gösterilerle gündeme gelmeye başladılar. Hedeflerinde ABD'nin destek verdiği Yemen hükümeti de vardı. Dönemin devlet başkanı Abdullah Salih'i yolsuzlukla suçluyorlardı. AMERİKA VE İSRAİL KARŞITLIĞI İLE BİLİNİYORLAR "Amerika'ya ölüm, İsrail'e ölüm" sloganlarıyla dikkat çektiler. Bu dönemde dini hareketleri silahlı bir isyana dönüştü. hükümet güçleriyle çatışmaya başladılar.Liderleri Hüseyin Bedreddin El Husi 2004'te hükümet güçleri tarafından öldürüldü.Husiler, 10 yıl sonra, 2014'te başkent Sanaa'yı ele geçirdi. Amerika Birleşik Devletleri'nin destek verdiği dönemin Yemen Devlet Başkanı Abid Rabbo Mansur Hadi 2015'te Suudi Arabistan'a kaçmak zorunda kaldı. HUSİLER ULUSLARARASI ARENADA TANINIR HALE GELDİ Yemen'de yıllarca sürecek iç savaş başlarken Husiler uluslararası toplum tarafından daha da tanınır hale geldi. İç savaşta Husilere İran destek verirken Yemen hükümetinin arkasında Suudi Arabistan öncülüğündeki koalisyon güçleri yer aldı. Amerika Birleşik Devletleri de koalisyon güçlerine askeri destek sağlıyordu. HUSİLER SUUDİ ARABİSTAN'IN PETROL TESİSLERİNE SALDIRI DÜZENLEDİLER Husiler bu dönemde ülke sınırlarını aşan drone ve füze saldırılarıyla manşetlere oturdu.En çok ses getireni 2019'da Suudi Arabistan'ın petrol tesislerine düzenlenen saldırıydı.Suudi Arabistan'ın petrol üretimi sekteye uğrarken petrol fiyatları arttı.Husiler bir yıl sonra bu kez Suudi Arabistan'ın başkenti Riyad'a balistik füze saldırısı düzenledi. 2022'de Birleşik Arap Emirlikleri'nin başkenti Abu Dabi'ye düzenlenen drone saldırısında 3 kişi öldü.Yıllar süren savaşın ardından Suudi Arabistan, Husiler'i yenilgiye uğratamayınca müzakere masasına oturdu.Barış müzakereleri zaman zaman aksamalar olsa da sürüyor.Husiler, halen başkent Sanaa'nın yanı sıra Yemen'in kuzeyini kontrol ediyor. Kızıldeniz kıyıları da kontrolleri altında.  YEMENLİLERİN BÜYÜK BİR KISMI HUSİLERİN KONTROLÜNDE YAŞIYOR Husiler vergi toplayıp para da basıyor. Birleşmiş Milletler'in 2010 verilerine göre destekçilerinin sayısı 100 bin ila 120 bin arasında değişiyor. Bunların içinde silahlı milisler de bulunuyor.Husiler silahlı bir gruba dönüştükten sonra kendilerine rol modeli olarak Lübnan'daki Hizbullah örgütünü seçti. ROL MODEL OLARAK HİZBULLAHI ÖRNEK ALIYORLAR 2014'ten beri Hizbullah'tan askeri eğitim aldıkları söyleniyor. Husiler, Hizbullah ve Hamas ile birlikte kendilerini İran öncülüğündeki direniş ekseninin parçası olarak tanımlıyor. ABD ve Suudi Arabistan, İran'ı drone ve füzeler sağlamakla suçluyor. HUSİLER KENDİLERİNİ FİLİSTİNLİLERİN SAVUNUCUSU OLARAK GÖRÜYOR Husiler, Gazze Savaşı ile yeniden gündeme oturdu.Kendilerini Filistinlilerin savunucuları olarak tanımlayan Husiler, Gazze'ye destek için Kızıldeniz'de İsrail'e giden gemileri hedef almaya başladı.Kasım'da İsrail'e ait olduğunu iddia ettikleri bir kargo gemisini ele geçirdiler.Başka ticari gemilere de drone ve balistik füze saldırıları düzenlediler. ABD ve İngiltere, Kızıldeniz'de ticari gemileri hedef alan Yemen'deki Husilere ait askeri noktalara havadan ve denizden saldırı gerçekleştirdi. ABD Başkanı Joe Biden, saldırının Husilere açık bir mesaj olduğunu ifade etti. Husiler ise ABD ve İngiltere'nin Yemen'i vurarak "büyük bir hata" yaptığını belirtirken, Suudi Arabistan saldırılardan büyük bir endişe duyulduğunu vurguladı. İsrail'in Gazze Şeridi'ne saldırılarında 98. güne girilirken, ABD ve İngiltere ordusu Kızıldeniz'de İsrail ile bağlantılı ticari gemileri hedef alan Yemen'deki Husileri vurdu. Yerel kaynaklar, ABD ve İngiltere'nin gece boyunca düzenlediği saldırılarda İran destekli Husilerin kontrolünde olan başkent Sana'nın kuzeyindeki bir askeri üssün, Hudeyde Havalimanı çevresinin, Saada ili ve Zamar şehrindeki bazı noktaların, askeri birliklerinin hedef alındığını aktardı.

Kızıldeniz’deki saldırılar Tesla fabrikasındaki üretimi durdurdu Haber

Kızıldeniz’deki saldırılar Tesla fabrikasındaki üretimi durdurdu

Yemen'deki Husilerin Kızıldeniz’deki saldırılarından tedarik zinciri olumsuz etkilendi. Elektrikli otomobil devi Tesla, Almanya’nın başkenti Berlin’in güneyindeki Grünheide’de yer alan fabrikasında 29 Ocak-11 Şubat tarihleri arasında üretimin büyük bir bölümünü askıya alacağını duyurdu. Tesla’dan yapılan açıklamada, Kızıldeniz'deki çatışmalar nedeniyle Avrupa ile Asya arasındaki ulaşım yollarında yaşanan değişimlerin Gruenheide'deki üretimi etkilediği belirtilerek, nakliye sürelerinin uzamasının tedarik zincirinde büyük bir boşluk oluşturduğu ifade edildi. Şirket, kısmi olarak durdurulan üretim faaliyetinin 12 Şubat’ta tam kapasite ile yeniden başlayacağını kaydetti. ABD’li otomobil üreticisi Tesla, Kızıldeniz’deki saldırılar sonrası üretimin kesintiye uğradığını açıklayan ilk şirket oldu. Çinli otomobil üreticisi Geely ve İsveçli mobilya devi Ikea'nın da aralarında bulunduğu çok sayıda şirket, teslimatlardaki gecikmeler konusunda daha önce uyarıda bulunmuştu. İran destekli Husilerin gemilere yönelik saldırıları, dünyanın önde gelen denizcilik şirketlerinin Asya'dan Avrupa'ya en hızlı rota olan Süveyş Kanalı'nı kullanmalarına büyük oranda engel olmuştu. Öte yandan ABD ve İngiltere, dün gece saatlerinde Husilere ait askeri noktalara havadan ve denizden saldırı gerçekleştirdi.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.