Kırtasiye Haberleri - Son Dakika Kırtasiye Haber Güncel Gelişmeler

Veliler ve öğrenciler okul alış verişinde

Kırtasiye masrafları ve diğer öğrenci masrafların yüksek olması velileri endişelendiriyor. Yeni eğitim öğretim yılının başlaması nedeniyle veliler, artan fiyatlar nedeniyle okul alışverişlerinde zorlanıyor ve kırtasiye ile pazar yerlerinde uygun fiyat arayışına devam ediyor. İlkhaber Gazetesi'nden Bayram BULUT'un haberine göre; Bu yıl okul masrafları velileri kara kara düşündürmeye başladı. Kırtasiye ürünlerine yüzde 100’ün üzerinde zamlar geldi. En düşük suluk yeri olan çantanın fiyatı 750 TL’den başlıyor. Kırtasiye masrafları, okul üniformaları ile birlikte bir öğrenci için harcanacak kırtasiye masrafı 5 bin TL’nin üzerine çıkıyor. Servis ücretleri ve okul açıldığında istenilecek yardımcı kitaplar ile birlikte bu rakam yükseldikçe yükseliyor. Yeni eğitim öğretim yılının başlayacak olmasıyla birlikte veliler, çocukları için okul alışverişine hız verdi. Kırtasiye ürünlerinden okul formalarına kadar geniş bir ihtiyaç listesiyle mağazalara ve pazarlara çıkan veliler, geçen yıla göre fiyatların ciddi oranda arttığından şikayetçi. Özellikle dar gelirli aileler, temel okul ihtiyaçlarını karşılamakta zorlandıklarını ifade etti. KIRTASİYE KIRTASİ GEZİLEREK İNDİRİMLİ ÜRÜN ARANIYOR Asgari ücretle çalışan vatandaşlar, uygun fiyatlı ürünler alabilmek için kırtasiye kırtasiye geziyor. Her birinden fiyat alan vatandaşlar en uygun fiyatlı ürünlerini alabilecekleri yerlere giderek taksitle alışverişlerini yapmaya çalışıyor. Veliler, uygun fiyatlı ürünler almak isterken listelerde, marka nedeniyle en yüksek fiyatlı ürünlerin yazıldığı dikkatlerden kaçmadı. FİYATLAR NORMALİN BİRAZ ÜSTÜ Çocuklarına alış veriş yapmaya çıkan Metin Omuzubozlu, fiyatların normalin bir üstü olduğunu belirerek, “Alışverişimizi yapıyoruz. Geçen seneden çantamız var. Geçen seneye göre malum enflasyona göre biraz yüksek” dedi. İNDİRİM YAPIYORUZ Ahmet Buldu isimli kırtasiyeci esnafı da, fiyatları kendilerinin indirim yaparak gelen vatandaşa sattıklarını belirtti. Kendisinin fuarları ve benzeri birçok alanları gezerek ürünler aldığını ve bu ürünleri halka daha uygun fiyatlı satmaya çalıştığını aktardı. Kendisinin indirim yaptığını ama içlerinden bazı esnafların fahiş fiyat uygulaya bildiğini söyleyen Buldu; “Tabi ki herkes için bir şey söyleyemem ama fiyatlar normal. Bazı esnaflar fahiş uygulayabilir. Buna bizim yapabileceğimiz bir şey yok. Zincir avmler ile rekabet etmek zorunda kalıyoruz” dedi. 2 ÖĞRENCİYE 10 BİN TL GİDİYOR İsmini vermek istemeyen bir kadın veli şunları söyledi; “Asgari ücretle geçinen insanlar okul alış verişlerini nasıl yapacaklar. İki çocuğu varsa ve onlara çanta alacaklarsa tanesi 750 TL’den bin 500 TL rakam tutuyor. Birde iki forma almak isterse 2 bin 500 TL gibi bir rakam tutuyor. Defteri, kalemi ve diğer alınacakları söylemiyorum bile. Bir öğrenciye en az 5 bin TL masraf gidecektir. 2 öğrencisi varsa 10 bin TL gidiyor. Bir asgari ücret 17 bin lira. Başlangıçta daha bu parayı ödeyecek aile 7 bin TL ile nasıl geçinecek.” DURUM İYİ ALABİLİYORUM İsmini vermek istemeyen bir erkek veli ise, “Benim durumum iyi. Ben alabiliyorum ama fiyatlar çok yüksek. Asgari ücretli insanlar için gerçekten bu durum çok zor” ifadelerini kullandı. İHTİYAÇLARIN YARISINI 2 TAKSİTLE ALDIM Cumali Kaçar ismindeki vatandaş da kendisinin okula giden bir kızının olduğunu anlattı. Okul masraflarının yüksek olduğuna dikkat çeken, “Lise 2'ye giden bir kızım var. Okul masrafları çok fazla gidiyor. Yani sıkıntı bir tane çocuğu ben karşılanmıyorsam, iki tane üç tane çocuğu olan nasıl yapıyorlar; işin içinde nasıl çıkıyorlar anlamış değilim. Okul alışverişine çıktık. Alacaklarımızın yarısını aldık ama taksitle almak zorunda kaldım. Paranın yarısını verdim, diğer yarısını da öbür ay ödeyeceğim. Yani çocuğun istediklerinin yarısı kaldı. Buna rağmen 3 bin 500 TL para harcadım. Yani asgari ücretle çalışan bir adam imkanı yok bunun altından kalkamaz. Kalkamadım da zaten. Öğretmenler maalesef hepsini suçlamak istemiyorum ama bazıları markalardan oluşan listeler veriyor. Bunlarında altından kalkamıyoruz” şeklinde konuştu ASIL SIKINTI OKUL SERVİSİ ÜCRETLERİ Hem kırtasiye masraflarının, hem de servis ücretlerinin çok yüksek olduğunu anlatan Ufuk Pür isimli 2 çocuk babası da, “Okul masrafları bu sene çok pahalı. İnan ki daha kırtasiye giremedik. Aldığımız paranın hiçbir değeri kalmadı. Para çöp oldu. Artık kırtasiye masrafından geçtik. Bakkaldan da olsa alabiliriz. Asıl sıkıntı okul servisi ücretleri. Servis parasına yetişemiyoruz. Aldığımız maaşın yarısından çoğu servis parasına gidiyor. 2 tane çocuğum var. İki çocuğum için 2 bin 500 TL fiyat verdiler. Bunu zor ödüyoruz. Belki çocuğumuzu okula gönderemeyeceğiz. Ne yapacağız bilmiyoruz. Bu ekonomik şartlarda geçinemiyoruz. Ne yapacağız bilmiyoruz. Biz normal kalemi alamıyoruz, biz normal faber markalı kalem yazıyorlar. İmkanı yok alamıyoruz” ifadelerini kullandı. KAYNAK KİTAPLARDA FİYAT YÜKSEK Hatice Kılıç isimli veli de, Öğrenci okutan kişilere devletin kırtasiye desteği vermesini talep etti. Kılıç, kırtasiye masraflarının cep yaktığını söyledi. Çocuklarına istediği şekilde alışveriş yapamadıklarını belirten Kılıç, “Devletin ücretsiz olduğunu söyleyerek verdiği kitaplara ekstradan okullarımızın, dershanelerimizin istediği kaynak kitaplar bulunuyor. Bunları almaya biz yetişemiyoruz. En basit bir kaynak kitabı bugün 300 yüz TL'den-400 yüz TL'den başlıyor. Geçen yıl 4 parça kitaba 1500 lira para ödedim. Bugün o 1500 lirayı ben 3 bin, 4 bin TL olarak ödeyeceğim. Kırtasiyeler evet cep yakıyor, bu öğrenci okutanlara destek verilmesini talep ediyoruz” dedi. KIRTASİYE MASRAFLARININ ALTINDA EZİLİYORUZ Fatma Güngör isimli velide, geçen yıl bir lira olan ürünün şuan iki katına çıktığını söyledi. Kırtasiye malzemelerinin fiyatlarının oldukça yüksek olduğundan dem vuran Güngör, “Asgari ücretle çalışan biri tüm giderlerin altında eziliyor En azından kırtasiye masrafı olarak destek verilmesini talep ediyorum. Ama gidişat çok iyi değil. Evi kiraysa, evinde bir çocuğu varsa okuyan, benim şu anda iki çocuğum var. Biri lisede okuyor, bir üniversite okuyor. Gerçekten çok zor. Yani geçen sene bir lira olan şu an iki katı, iki buçuk katı oldu. Öğretmenlerin marka ürün istemeleri konusuna katılmıyorum. Çünkü ben nasıl kendimi idare edebiliyorsam, en ekonomik neyse bunu almak durumundayım. Onlar istediği kadar talep etsin. Ben bunu uygulayamam yani” diye konuştu. ZİNCİR MARKETLER OLUMSUZ ETKİLİYOR Kırtasiyeci esnaflarından Abdi Özen, fiyatların aşırı yükseldiğinden dem vurdu. Zincir marketlerin kırtasiyeci esnafı üzerinde olumsuz etki yarattığını anlatan Özen, “Daha tam olarak okullar açılmadı. Listeler de verilmedi. Verilen listeler de zaten genelde veliler şu an en ucuza kaçtığı için zincir AVM'lere kayıyor. Yani ismini vermek istemediğim reklam olmasın. Üç tane dört tane zincir AVM'ye kayıyor. Çünkü bu adamların on iki, on üç bin tane şubesi var. Bizim sadece bir tane şubemiz var. Onlar 84 milyon insanın ulaşabileceği bir kitleye sahipler. Biz sadece 2 milyon nüfuslu şehir merkezinde en fazla yüzde 2’lik bir kısma hitap edebilecek bir işletme burası” dedi. ASGARİ ÜCRETLE GEÇİNEN, EMEKLİ MAAŞI OLAN NASIL ALACAK? Fiyatlar hakkında bilgi veren Özen, “Örneğin su matarası geçen sene 240 liraydı. Şu an 496 TL. Fiyatları ben belirlemiyorum. Marka kendisi belirliyor. Şimdi insanlar bunu çocuğuna nasıl alacak? Asgari ücretle geçinen, emekli maaşı olan iki tane çocuğu olan nasıl alacak? Yani korkunç derecede fahiş bir fiyat artışı var. Geçen seneye göre A4 kağıdımız misal 70 liraydı. Şu an 100-110 TL bandında. Biz de önerilen fiyatların altında satıyoruz. Çünkü hem çok kalabalığız, hem de müşteri çekmek zorundayız. İstihdam sağlıyoruz, vergi veriyoruz, kira ödüyoruz. Buna rağmen bile çok kıt kanaat geçinmeye çalışıyoruz. O yüzden acilen devletin bir KOBİ desteği verilmesi gerekiyor” ifadelerini kullandı. PAHALI MARKALAR LİSTELERE YAZILIYOR Vedat Köse isimli kırtasiyeci, fiyatların yüzde yüzün üzerine çıktığını, haliyle velilerin alış veriş yapmakta zorlandığını belirtti. Velilerin çocuklarına çanta bile alamayacak duruma geldiğini işaret eden Köse, “Fiyatlarda yüzde yüz uçuş var. İnsanlar çanta bile alamıyorlar. Çantalarımız bin TL’den başlıyor. Öğrenci listesini getiriyorlar altı yedi bin TL gibi rakamlar çıkıyor. Ailelerimizin durumu elverişli değil, hepsi kiracı. Satış yapamıyoruz. Caddemize normalde iğne atsan yere düşmez şu an vatandaş yok. Gelenler sadece fiyat alıyor. Mısır Çarşısı daha ucuz diye şu an oraya gidiyorlar. Gelen listelerde pahalı markalı ürünler yer alıyor. Öğretmen listeye Faber Kastel yazmış. Gelen kişiler fiyatları görünce aynı ürünün sadece farklı markası uygun fiyatlı diye insanlar onu almaya çalışıyorlar” dedi. ANA SINIFI KIRTASİYE GİDERİ 2 BİN TL Velilerin neredeyse bir silgi alıp 2’ye bölerek çocuklarını okula göndereceklerini kaydeden Köse, “Üç yüz TL’ye sattığımız çantayı şu an Bin TL’ye satıyoruz. Burada geçen senenin çantalarını gariban ailelere vermek için bulunduruyoruz. Ana sınıfına giden bir öğrenci için olan en küçük çanta bile 500-600 TL. Aileler çocuklarının ihtiyaçlarını gerçekten karşılayamıyorlar. Öğretmenlerimizle de buradan seslenmek istiyorum. uygun fiyatlı malzeme yazsınlar. Çantanın suluk yeri olması lazımmış. Anasınıfına ait defter kalem ve diğer gereklerden oluşan bir liste sadece 2 bin TL. Aileler gerçekten alamıyor” diye konuştu.

Asgari ücretle geçinen aileler çocuklarının eğitim masraflarını karşılamakta zorlanıyor

Milli Eğitim Bakanlığı'nın açıkladığı takvim 2024-2025 Eğitim-Öğretim dönemi başladı. Ancak asgari ücretle yaşamaya çalışanlar bir aile, okul masrafları ve fahiş fiyatlar karşısında ciddi zorluklar yaşıyor. İki çocuğu okula devam etmek zorunda olan Ali Bey “Asgari ücretle geçinen bir ailenin 2 çocuğuna forma alıp okuması çok zor. 2 Çanta aldık 1500 TL, yarım şekilde forma aldı 750 TL daha ortada kitap, defter, kalem almadık” dedi. Ali bey, “Asgari ücretle geçinen bir ailenin 2 çocuğuna forma alıp okutması çok zor. 2 Çanta aldı 1500 TL, yarım şekilde forma aldı 750 TL daha ortada kitap, defter almadık. Bir çocuk okumak neredeyse 5000 TL'ye geliyor. 2 çocuklu bir aile için bütün bunlar 10.000 demek. Asgari ücreti alan bir insanın ayın geri kalanını 7 bin TL ile geçinecek demek. Bu durum bana göre çok sıkıntı” diye ifade etti.

Okulların açılmasına sayılı günler kala, velileri kırtasiye telaşı sardı

Yeni eğitim ve öğretim yılı öncesi okula dönüş alışverişleri için veliler kırtasiye dükkânlarının yolunu tutuyor. Veliler, okulların açılmasına az bir süre kala okula başlayacak çocuklarının kırtasiye ihtiyaçlarını daha ucuza getirmenin telaşını sürdürürken, artan maliyetler nedeniyle ihtiyaç listelerini ağırlıklı olarak taksitli alışverişlerle tamamlıyor. Giyimden gıdaya kadar hemen her kalemde üst üste gelen zamlar alım gücünü düşürürken, veliler, okul alışverişlerini karşılamakta güçlük çektiğini belirtiyor. İlk ders zilinin çalmasına az bir süre kaldığını belirten bir veli, “Oğlumun ve kızımın kırtasiye ihtiyaçlarını en uygun fiyatla alabilmek için dükkân dükkân gezip fiyatlara baktım. Arada çok fazla fark olmasa da, en ucuzunu bulduğum yerden aldım. Alışverişi de kredi kartıyla yaptım ve onu da taksitlendirdim. Kredi kartına taksitli alışveriş olmasa, onu da yapamayacaktım” dedi. Son 1 yılda kırtasiye fiyatlarının katlanarak arttığını belirten bir başka veli ise, "İlkokuldan liseye kadar olan okul ihtiyaçları 2 ve 3 bin lira arasında değişiyor. En ucuz okul çantası 400-500 TL'den başlıyor. Defterler 40 ve 60 TL, kalem setleri kalitesine göre 50 ve 100 TL arasında değişiyor. Biz de mecburen ya veresiye ya da kredi kartıyla alışveriş yapıyoruz" diye konuştu. Kırtasiyede güvensiz ürünlere karşı denetim yapılıyor Bu arada, kırtasiye ürünlerine yönelik denetimlerin sıklaştığı ve Ticaret Bakanlığının çalışmaları sonucunda piyasada karşılaşılan "güvensiz" ürünlerin sayısında da düşüş olduğu belirtildi. Bakanlığın, çocukların korunması hedefiyle Türkiye'nin dört bir yanından getirilen ürün numunelerini İstanbul'daki yetkili Ekoteks Laboratuvarı’nda inceleterek çıkan sonuçları "Güvensiz Ürün Bilgi Sistemi" aracılığıyla tüketici ile paylaştığı, kullanıma uygun bulunmayan ürünlere ve şirketlere yaptırım uygulandığı bildirildi.

Ticaret Bakanlığı'ndan yeni eğitim dönemi öncesi kırtasiye ürünlerine sıkı denetim

Ticaret Bakanlığı, bağımsız laboratuvarlar aracılığıyla yeni eğitim-öğretim dönemi öncesinde kırtasiye ürünlerini denetledi. Çocuk sağlığı için yapılan denetimlerde, kullanımı kısıtlanan kimyasal ürünlerin varlığı ve özellikle 3 yaş altı grubundaki çocukların sağlığını tehdit eden kırtasiye ve tekstil ürünlerinde kontrol edildi. Mevzuata uymayan ihracatçılara ve imalatçılara ise cezai işlem uygulanacağı belirtildi. Yeni eğitim - öğretim dönemi başlamadan Ticaret Bakanlığı, kırtasiye ürünleri başta olmak üzere çocuk sağlığını tehdit edebilecek birçok ürünün denetimlerine başladı. Özellikle imalatçıların ve ithalatçıların yoğun olduğu illerde denetimler gerçekleştiren bakanlık, ürünlerde kullanımı kısıtlanan azo boyar, kalmiyum, kurşun, fitalat gibi kimyasal maddeleri bağımsız laboratuvarlar aracılığıyla denetledi. Fiziksel denetimlerin de gerçekleştirildiği uygulamada 3 yaş altındaki çocukların sağlıklarını riske etmemek için küçük parça bulundurup bulundurmadığını da kontrol edildi. Testlerin yapıldığı laboratuvarın Genel Müdürü Nida Arslanbay ise testler sonucunda elde edilen sonuçları ticaret bakanlığına iletildiğini, olumsuz sonuç alan ürünlerin ise bakanlık tarafından piyasadan toplanarak, ithalatçı ve imalatçı firmaya idari para cezaları yazıldığını belirtti. Cezai işlemler Denetim testlerinin yapıldığı bağımsız laboratuvarın Genel Müdürü Nida Arslanbay, “Ticaret Bakanlığı’nın ‘Güvensiz ürüne sıfır tolerans’ ilkesiyle 81 ilde gerçekleştirilen denetimlerin sonucunda gelen numuneler burada test edilmekte. Bakanlığın yetkili denetmenleri ithalatta ve iç piyasadaki ürünlerin kontrolünü yaptıktan sonra güvensiz bulduğu ürünleri mühürlü paketlerle bize iletiyorlar. Bizde 3 aşamada kontrollerini gerçekleştiriyoruz. Kimyasal, fiziksel ve ambalaj kontrollerini gerçekleştiriyoruz. Kimyasal kontrollerde üründe bir kanserojen madde olup olmadığını, fiziksel kontrollerde mekanik sağlamlığını inceliyoruz. Özellikle 3 yaş altı kullanıcılarda bir boğumla riski oluşturup oluşturmadığı kontrol ediliyor. Etiketlerde ise yaş sınırları, güvenlik sertifikalarına dikkat ediyoruz. Tüm bunları Piyasa Gözetimi Denetimi Daire Başkanlığı tedbirlerine uygun olarak test ediyoruz. Sonrasında ise testler sonucunda elde edilen sonuçları ticaret bakanlığına iletiyoruz. Olumsuz sonuç alan ürünler ise bakanlık tarafından piyasadan toplanarak, ithalatçı ve imalatçı firmaya idari para cezaları yansıtılıyor” dedi.

Orhan Sümer: Asgari ücretle geçinen aileler için kırtasiye masrafları karşılanamaz hale geldi

CHP Adana Milletvekili ve TBMM KİT Komisyonu Üyesi Orhan Sümer, artan kırtasiye masraflarının asgari ücretle geçinen aileler üzerindeki ağır yükünü gündeme taşıdı. Sümer, Türkiye’de son yıllarda yaşanan ekonomik zorlukların, okul öncesi kırtasiye masraflarını karşılamakta zorlanan ailelerin durumunu daha da zorlaştırdığını belirtti. Özellikle enflasyonun hızla artmasıyla birlikte temel ihtiyaçların bile karşılanmasının güç hale geldiğini vurgulayan Sümer, bu durumun çocukların eğitim hayatına dezavantajlı bir başlangıç yapmasına neden olduğunu ifade etti. “Asgari ücretle yaşamını sürdüren bir aile için bir çocuğun tüm kırtasiye masraflarını karşılamak imkânsız” Orhan Sümer, “Son yıllarda Türkiye’de yaşanan ekonomik zorluklar, pek çok aile için hayatı daha da zorlaştırdı. Özellikle enflasyonun hızla artması, temel ihtiyaçların bile karşılanmasını güç hale getirdi. Bu durumdan en çok etkilenenlerden biri de okula yeni başlayacak çocukları olan ailelerdir. Okul sezonu yaklaşırken, kırtasiye malzemeleri, okul çantası, defterler, kalemler, kitaplar ve diğer eğitim gereçlerinin fiyatları neredeyse her yıl katlanarak artıyor. Bu artış, asgari ücretle geçinmeye çalışan aileler için büyük bir yük haline gelmiş durumda. Asgari ücretle yaşamını sürdüren bir aile için okula başlayacak bir çocuğun tüm kırtasiye masraflarını karşılamak neredeyse imkânsız hale geldi” diye ifade etti. “Temel okul ihtiyaçları 10.000 TL’yi aşıyor” Orhan Sümer, “Çocuklarının eğitimi için gerekli malzemeleri almak isteyen aileler, bir yandan diğer temel ihtiyaçlarını karşılamak zorunda kalıyor. Birçok aile, çocuklarının eğitim masraflarını karşılamak için borçlanma yoluna gitmekte veya başka zorunlu harcamalarından kısarak tasarruf etmeye çalışmaktadır. Bu ekonomik baskı altında, bazı aileler çocuklarının eğitimden geri kalmaması için çeşitli fedakarlıklarda bulunmak zorunda kalırken, bazıları ise en temel kırtasiye malzemelerini bile almakta zorlanıyor. Bu durum, çocukların eğitim hayatına dezavantajlı bir başlangıç yapmasına yol açıyor. Defter, kalem, çanta, suluk, önlük gibi mecburi alınması gereken ihtiyaçlar 10.000 TL’den fazla tutuyor. Asgari ücretle geçinen bir aile bu fiyatları nasıl karşılayacak” dedi “Eğitime yapılan her yatırım, aslında ülkenin geleceğine yapılan bir yatırımdır” Orhan Sümer öğrencilerin eşit şekilde eğitim görmesi için devletin destek sağlaması gerektiğine değinerek şunları söyledi: “Öğrencilerin eğitime eşit şartlarda başlayabilmeleri için devletin daha fazla destek sağlaması gerekmektedir. Kırtasiye yardımları, burslar ve okul masraflarının karşılanması gibi önlemler, asgari ücretle geçinmeye çalışan ailelerin üzerindeki yükü hafifletebilir. Eğitime yapılan her yatırım, aslında ülkenin geleceğine yapılan bir yatırımdır. Özel okullar, servis ücretleri, atama bekleyen öğretmenler, Devlet okullarındaki eğitimin seviyesi her biri ayrı tartışma konusu olmuş durumdadır. Eğitim her sene daha da içinden çıkılmaz bir hal alıyor.”

Milli Eğitim Bakanlığı'ndan fahiş fiyat uygulayan özel okullara inceleme

Milli Eğitim Bakanlığı (MEB), son dönemde bazı özel okulların eğitim faaliyetleriyle bağlantılı olan kitap, kırtasiye ve diğer öğretim materyallerinde velilerden fahiş fiyatlar talep ettiği yönündeki şikayetler üzerine harekete geçti. Bakanlık, özel okulların fiyat politikalarını denetlemek amacıyla 81 il valiliğine yazı göndererek, yeni düzenlemeleri duyurdu. ÖZEL OKULLARIN KAZANÇ AMAÇLI HAREKET EDEMEYECEĞİ VURGULANDI MEB'in özel okullara gönderdiği yazıda, bu kurumların sadece kar amacıyla hareket edemeyeceği, aynı zamanda eğitimin kalitesini artırmak için yatırım yapmaları gerektiği vurgulandı. Özel Öğretim Kurumları Kanunu'nda yer alan hükümlere göre, özel okulların belirleyecekleri ücret artışları, devletin koyduğu sınırlar çerçevesinde olmalı ve eğitim faaliyetleriyle bağlantılı diğer ürünlerde de fahiş fiyat uygulamalarına izin verilmemelidir. FİYAT ARTIŞLARINDA SINIRLANDIRMA Bakanlık, özel okulların fiyat artışlarını sınırlandıran yeni düzenlemeler de yaptı. Buna göre; Bir önceki yılın ortalama Yurt içi ÜFE+bir önceki yılın ortalama TÜFE)/2]+5 oranından fazla artış yapılamaz. Ders yılı içerisinde kayıt yaptıran öğrencilerin bir sonraki yılın eğitim ücretleri, kayıt yaptırdığı yıl için ilan edilen eğitim ücretinden bu oranda artırılabilir. Okullar, yemek, kahvaltı, servis, kitap-kırtasiye gibi ek hizmetler için alacakları ücretleri mayıs ayının sonuna kadar ayrıca tespit etmek zorundadır. Bakanlıkça onaylanan ders kitaplarının okutulması esastır. DENETLEMELER SIKLAŞTIRILACAK MEB, bu düzenlemelere uymayan özel okullarla ilgili olarak Özel Öğretim Kurumları Kanunu'nun 7'nci maddesinde yer alan hükümler doğrultusunda takip ve denetim yapılacağını belirtti. Bakanlık, özellikle ücret girişlerini zamanında yapmayan ve sadece kazanç sağlamak için faaliyet gösteren okullarla ilgili inceleme başlattı. VELİLERE DUYURU Bakanlık, tüm özel okullara bu konuda bilgilendirme yapmalarını ve velilerin bu hakları konusunda bilinçlendirilmesini istedi. Velilerin, çocuklarının eğitim gördüğü okullarda fahiş fiyat uygulamalarıyla karşılaştıklarında Bakanlığa şikayet etmeleri gerektiği vurgulandı.

Mersin'de kırtasiye ve okul ürünlerine yönelik denetim yapıldı

Mersin'de Ticaret İl Müdürlüğü ekipleri, yeni eğitim öğretim yılı öncesi kırtasiye ve okul ürünleri satan işletmelerde denetim yaptı. Ticaret İl Müdürü Ferhat Sümer ve beraberindeki ekip, merkez Yenişehir ilçesi Menteş Mahallesi'deki kırtasiyeler ile zincir marketleri denetledi. Satılan kırtasiye ve okul ürünlerinin güvenliğini kontrol eden ekip, ürünlerin raf etiketleri ile kasa fiyatlarını karşılaştırdı. Yeni eğitim öğretim yılı öncesi gerçekleştirilen denetimlerin devam edeceği belirtildi.

Antalya'da kırtasiye ve okul ürünlerine yönelik denetim

Antalya'da Ticaret İl Müdürlüğü ekipleri, 2024-2025 eğitim ve öğretim yılı öncesinde kırtasiye ve okul ürünlerine yönelik denetimler gerçekleştirdi. Kepez ilçesindeki bir kırtasiyeye giren ekipler, çocukların sağlığını olumsuz etkileyebilecek ürünlerin ve fiyat etiketlerinin denetimine başladı. Ekipler kırtasiyede defter, kalem, silgi ve diğer ürünleri kontrol ederek kasa fiyatlarını inceledi. Bazı ürünlerden ise sağlığa yönelik güvenli olup olmadığı test edilmek üzere numuneler alındı. Ticaret İl Müdürü Halil Özşahan, gazetecilere, eğitim ve öğretim dönemiyle kırtasiye ve okul ürünlerinin satıldığı marketlerde denetimlere başladıklarını söyledi. Ürünlerin sağlık açısından güvenilir olup olmadığına ve fiyatına baktıklarını anlatan Özşahan, "Ürünlerin üzerinde fiyat etiketi var mı, kasa fiyatı uyuyor mu? Denetimlerde bunların hepsine bakıyoruz. Ayrıca ürünün güvenliğini denetliyoruz, burada ürünlerin insan sağlığına uygun olup olmadığına bakıyoruz. Kitabından defterine, silgisinden kalemine hepsini denetliyoruz." dedi. Sağlığa zararlı olabilecek ürünlerden numuneler aldıklarını ve bunların laboratuvarda test edildiğini kaydeden Özşahan, herhangi bir olumsuzlukla karşılaştıklarında ürünün piyasadan çektirildiğini ve firmaya ceza uygulandığını ifade etti.

TÜKİD Başkanı Şendil: Kırtasiye ürünlerinde güvenlik oranı yüzde 99, veliler endişelenmesin

Ders zilinin çalmasına sayılı günler kala veli ve öğrencilerin alışveriş telaşı başlarken sektör temsilcileri, merdiven altı olan, üreticisi ya da ithalatçısı belli olmayan ürünlerden uzak durulması gerektiğini vurguluyor. Tüm Kırtasiyeciler Derneği (TÜKİD) Başkanı Vecdet Şendil, okul alışverişine ilişkin değerlendirmede bulundu. Şendil, kırtasiye ürünlerinde güvenilirlik oranının yüzde 99 düzeyinde olduğunu belirterek, "Velilerimizin bu noktada hiçbir endişesi olmasın. Biz sektör olarak, TÜKİD olarak her zaman öğrencilerimizin ve ailelerinin yanındayız. Çocuklar bizim geleceğimiz. Hedefimiz, çocuklarımızın alacağı eğitimde her zaman onlara en iyiyi sunmaktır." dedi. Velilerin alışverişlerini, alanında ihtisaslaşmış kırtasiye perakendecilerinden yapmalarını tavsiye eden Şendil, "Velilerimizin, kendilerine 12 ay boyunca hizmet veren, işi kırtasiye olan, alanında ihtisaslaşmış, ürünleri tanıyan, onları doğru ürüne yönlendirebilecek, sorularına cevap alabilecekleri, zengin ürün çeşitliliğine sahip noktalar olan kırtasiye perakendecilerini tercih etmelerini öneriyoruz." ifadelerini kullandı. "Güvensiz ürünler şikayet edilebilir" Vecdet Şendil, Ticaret Bakanlığının önceki yıllarda okul sezonunda yaptığı denetimler sonucu hazırladığı raporda, Türkiye'deki kırtasiye ürünlerinin yüzde 99'unun çocukların sağlığını tehdit edecek herhangi bir madde içermediği bilgisinin yer aldığını hatırlatarak, şunları kaydetti: "Taklit, sahte, korsan, sağlıksız kırtasiye ürünleriyle olan mücadelemiz devam edecek. Ancak bu süreçte velilere de çok iş düşüyor. Veliler merdiven altı, üreticisi ya da ithalatçısı belli olmayan ürünlerden uzak durmalıdır. Kimliği belli olan ürünler alınmalı. Ürünün kimliği derken neyi kastediyoruz, bunun da altını çizmek gerekir. Tüketiciler ürün alırken mutlaka etiketine bakmalılar. Ambalajlı, üreticisi ya da ithalatçısı belli olan, yani bir kimliği olan ürünleri tercih etmeliler." Ticaret Bakanlığının denetimler sonucunda güvensiz bulduğu ürünlerin Güvensiz Ürün Bilgi Sistemi'nde (GUBİS) ilan edilerek tüketicilerin bilinçlendirildiğini aktaran Şendil, tüketicilerin aldıkları ürünlerin ambalajlarını dikkatle incelemesi gerektiğini söyledi. Şendil, "Özellikle boya kalemlerinde 'CE' işareti ve 'EN71 standardına uygundur' ibaresinin bulunup bulunmadığına bakmalılar. Oyuncak şeklinde olan veya oyuncak niteliği taşıyan ürünlerin hangi yaş grubuna yönelik olduğuna dikkat etmeliler. Sprey boyalar ve yapıştırıcıların su bazlı olması ve solvent içermemesi konusunda hassas davranmalılar. Eğer veliler satın aldıkları ürünün güvensiz olduğunu düşünüyor ve ürün kimliğinden şüphe ediyorlarsa 'tuketici.gov.tr' adresli siteden veya 'ALO 175' tüketici hattından şikayette bulunabilir." şeklinde konuştu. "Ürün fiyatları tercihlere göre farklılık gösteriyor" TÜKİD Başkanı Şendil, ürün fiyatlarının alım gücü ve tercihlere göre farklılık gösterdiğini dile getirdi. Geçen yıl ile bu yılı kıyasladıklarında, genel olarak ürün bazında yüzde 30 ila 60 artış olduğunu ifade eden Şendil, sözlerini şöyle tamamladı: "Bu yıl bir çanta ortalama 1600 ile 1800 lira arasında dolacak. Ürün fiyatları, elbette alım gücüne ve tercihlere göre farklılık gösteriyor. Örneğin 400 liraya da okul çantası alabilirsiniz, bin liraya da. Tüketicinin, talebine ve gelir durumuna göre satın alma tercihleri değişiyor."

#Kırtasiye