TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
SON DAKİKA
Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#kirlilik

İLKHABER-Gazetesi - kirlilik haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, kirlilik haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Deniz kirliliği, küçük ölçekli balıkçılığı tehdit ediyor Haber

Deniz kirliliği, küçük ölçekli balıkçılığı tehdit ediyor

WWF-Türkiye (Doğal Hayatı Koruma Vakfı) ve Su Ürünleri Kooperatifleri Merkez Birliği (SÜR-KOOP) tarafından, küçük ölçekli balıkçılığı tehdit eden deniz kirliliğine karşı sürdürülebilir balıkçılık uygulamalarının artırılması amacıyla iş birliği protokolü imzalandı. WWF-Türkiye (Doğal Hayatı Koruma Vakfı) ve Su Ürünleri Kooperatifleri Merkez Birliği (SÜR-KOOP), küçük ölçekli balıkçıların yönetim süreçlerine katılımını güçlendirerek sürdürülebilir balıkçılık uygulamalarının artırılması amacıyla harekete geçti. Bu kapsamda, "Küçük Ölçekli Balıkçılık Teknik İş Birliği" protokolü imzalandı. Protokolün, WWF-Türkiye’nin Hırvatistan, İspanya, İtalya, Tunus ile birlikte yer aldığı uluslararası "Akdeniz'de Küçük Ölçekli Balıkçılığın Dönüşümü" projesi kapsamında imza altına alındığı ifade edildi. WWF-Türkiye Genel Müdürü Ömür Kula, kıyıya yakın bölgelerde pasif av araçları ile yapılan günübirlik balıkçılık faaliyeti olarak tanımlanan küçük ölçekli balıkçılığın, geçimini balıkçılıkla sağlayanların refahı açısından önemli bir yere sahip olduğunu belirterek, "Denizlerimizdeki balık stokları hızla tükeniyor, deniz ekosistemleri hızla kirleniyor ve tahrip oluyor. Bu yok oluş, sadece bir doğa sorunu değil, aynı zamanda ülkemizdeki yaklaşık 13 bin küçük ölçekli tekne ile geleneksel balıkçılıkla uğraşan ailelerin geçim kaynağı olması nedeniyle, sosyo-ekonomik açıdan da yaşamsal bir tehdit oluşturuyor." dedi. Kula, küçük ölçekli balıkçılığın, gerek balıkçılıkla geçimini sağlayan toplumların gıda güvenliği ve refahı, gerekse deniz ekosisteminin sağlığının korunması açısından kilit bir role sahip olduğunu dile getirerek, imzalanan iş birliği protokolünün önemine dikkati çekti.

Mersin denizindeki kirlilik, tatilcileri canından bezdiriyor Haber

Mersin denizindeki kirlilik, tatilcileri canından bezdiriyor

Mersin'in eşsiz denizi ve sahilleri, yaz aylarında tatilciler tarafından tercih edilen önemli destinasyonlardan biri olmasına rağmen son zamanlarda kirlilik sorunuyla karşı karşıya kalıyor. Gemilerden ve zaman zaman sahilden yapılan atık boşaltımları, deniz suyunun ve kıyıların kalitesini olumsuz yönde etkilerken, bu durum bölgenin turizm potansiyelini tehdit ediyor, tatilcileri canından bezdiriyor. Türkiye'nin önemli sahil kentlerinden olan ve Tarsus’tan Silifke’ye kadar 321 kilometreyi aşan kıyı kesimi ile yerli ve yabancı turistlerin ilgisini çeken Mersin’de onlarca plaj yer alıyor.  Keşfedilmeye değer pek çok doğal ve tarihi güzelliğin iç içe yer aldığı Mersin'in Susanoğlu ve diğer kıyılarını tatil için tercih eden yerli ve yabancı turistler, güneşlenmek ve denizin tadını çıkarmak için gittikleri bazı plajlarda, deniz kirliliği nedeniyle sıkıntı yaşıyor. Şemsiye altına uzandıkları şezlonglarda iş stresinden uzak zaman geçirmek isteyen tatilciler, bu duruma tepki gösteriyor. Deniz suyunun temizliğini, çevre yönetimine önem verildiğini, çevre bilincinin oluşturulmasına yönelik etkinliklerin yapıldığını, ihtiyaçlara cevap verecek donanım ve güvenliği garanti eden Mavi Bayrağın dalgalandığı plajların dışındaki bazı sahillerden denize giren tatilciler, suda aniden vücutlarına yapışan poşet, gıda ambalajı, izmarit ve diğer bazı atıklardan rahatsız oluyor. Deniz suyuna atılan atıklar ve sahilden yapılan kontrollü olmayan boşaltımların, sadece çevre için değil, aynı zamanda insan sağlığı için de ciddi bir tehdit oluşturduğuna dikkati çeken tatilciler, "Mersin'deki çevre koruma ve denetim birimleri, atık boşaltımıyla ilgili daha sıkı denetimler yapmalı ve önlem almalı" çağrısı yapıyor. Denize boşaltılan atıkların, Mersin'in turizm potansiyelini olumsuz etkilediğini vurgulayan vatandaşlar, "Gelecekte daha temiz ve sağlıklı bir deniz çevresi için, sürdürülebilir çözümler üzerinde durulması gerekir" diyor. Mersin'in en güzel tatil beldelerinden Yapraklı Koy civarında ikamet ettiğini belirten bir vatandaş ise, tepkisini, "Her yer pislik içinde. Gelen konuklar da maalesef çevrelerine ve bulundukları ortama zarar veriyor. Deniz suyu gibi kıyı kesiminde de çocuk bezinden tutun pet şişeye, yağlı kağıttan sigara hizmetine kadar her yer çöp ve pislik içinde. Susanoğlu’nda maalesef müşteri profili düşmüş durumda" şeklinde dile getiriyor. Mersin Büyükşehir 2019 yılından bu yana yaklaşık 12 bin gemi denetlendi, 58 gemiye idari yaptırım cezası uyguladı Bu arada, Mersin Büyükşehir Belediyesi Çevre Koruma ve Kontrol Dairesi ekipleri tarafından da Mersin denizinde gemi kaynaklı yaşanabilecek kirliliğin önüne geçmek adına hem havadan hem deniz üzerinden denetimlerini sıkı bir şekilde sürdürdüğü bildirildi. 3 deniz denetim teknesi, bir adet deniz süpürgesi, bir adet fiber tekne ve gece görüşü de olan drone ile faaliyetlerini sürdüren ekiplerin 2019 yılından bu yana 1031 denetim gerçekleştirdiği, bu denetimlerde yaklaşık 12 bin gemi denetlendiği ve denizi kirlettiği tespit edilen 58 gemiye idari yaptırım cezası uygulandığı ifade edildi. Yapılan temizliklerde de yaklaşık 5 bin metreküp katı atığın denizden toplanarak imhasının gerçekleştirildiği vurgulandı.

Marmara Gölü, yağmur sularıyla hayatta kalmaya çalışıyor Haber

Marmara Gölü, yağmur sularıyla hayatta kalmaya çalışıyor

Manisa'nın Gölmarmara ilçesinin güneyinde yer alan ve sadece yağmur sularıyla hayatta kalmaya çalışan Marmara Gölü'nün kurumaması için baraj ve çevredeki alternatif su kaynaklarından yararlanılması gerektiği bildirildi. Marmara Gölü, Manisa'nın ilçesi Gölmarmara'nın güneyinde alüvyal set gölü olarak bölgedeki tatlı su kaynaklarından birini oluşturuyor. Batı ve kuzeyi tepelerle çevrili olan Marmara Gölü, çok çeşitli bitki ve hayvan türlerine, su kuşlarına, balık ve diğer su canlılarına ev sahipliği yapıyor. Doğu kısmı Gediz Ovası'na, kuzeybatı kısmı ise Akhisar Ovası'na açık olan göl, başta kuraklık olmak üzere kirlilik, aşırı avlanma ve habitat tahribatına maruz kalıyor. Doğa Derneği tarafından yapılan açıklamada, Marmara Gölü'nün yanlış tarım ve su politikalarıyla kurutulduğu öne sürüldü. Gölün kurumasının ardından ortaya çıkan ekolojik açıdan değerli çamur düzlüklerinin tarım alanına dönüştürüldüğü belirtilen açıklamada, “Yaklaşık 2.6 milyon yaşında olan göl, bugün hala yağmur sularıyla hayatta kalmaya çalışıyor. Kurumadan önce 65 bin su kuşunun görüldüğü alanda, bugün az sayıdaki kuş türleri yağmur suyu birikintilerine sıkışmış durumda. Marmara Gölü’nün hayatta kalmaya devam etmesi için yapılması gerekenler ise oldukça açık. Kuruyan alanda tarım yapılmasının önlenmesi, Gördes Barajı’ndan Marmara Gölü’ne su bırakılması, Ahmetli Regülatörü’nden su verilmesi ve göl çevresindeki alternatif su kaynaklarından su sağlanması gerekir." denildi. Kum Çayı’nın nehir yatağındaki kontrolsüz ve denetimsiz kum ocağı işletme faaliyetlerinin sona erdirilmesi ve derivasyon hattında nehir yatağının düzenlenmesi de istenilen açıklamada, aynı zamanda tarımsal üretim kuyuları ve su çekiminin kontrol altına alınması gerektiği vurgulandı.

Samsung'dan  Haber

Samsung'dan "Bozburun Clean-Up Operasyonu"na destek

İSTANBUL (AA) - Samsung Türkiye'nin desteğiyle deniz kirliliğine dikkati çekmek ve biyoçeşitliliği korumak amacıyla hayata geçirilen proje kapsamında denizden 10 tonun üzerinde atık ağ çıkarıldı.Şirketten yapılan açıklamaya göre, denizlerde yıllarca varlığını sürdürebilen ve milyonlarca deniz canlısının yaşamını etkileyen, kaybolan veya bırakılan ağlar, en tehlikeli plastik atıklardan biri olarak biliniyor.Samsung Electronics Türkiye, Akdeniz Koruma Derneği'nin Endangered Landscapes Programme ve Blue Marine Foundation ile iş birliği yaparak gerçekleştirdiği "Bozburun Clean-Up Operasyonu"nun bir bölümüne destek verdi. Bu proje çerçevesinde, Muğla'nın Bozburun beldesinde başlatılan çalışmada, denizde yıllardır duran atık ağlar temizlendi.Proje kapsamında Bozburun'da 10 tonun üzerinde atık ağ toplandı. Kaybolan veya bırakılan, tekrar yüzeye çıkarılamayan bu ağlar, yıllar boyunca çeşitli deniz canlılarının yaşam alanlarına tuzak olarak kalıyor. Çıkarılan ağların bir kısmı, Samsung Türkiye ve Onaranlar Kulübü iş birliğiyle dönüştürüldü.Deniz akıntıları ve rüzgarların etkisiyle sürüklenen atık ağlar, balıklara, deniz memelilerine ve diğer deniz canlılarına dolanıp hayatlarını kaybetmelerine neden olurken, bölgedeki habitata da büyük zarar veriyor.- "Adımlarımız, gelecekte de bu alandaki çalışmalarımızın genişlemesiyle sürecek"Açıklamada konuya ilişkin değerlendirmeleri yer alan Samsung Electronics Mobil İş Birimi Başkan Yardımcısı Murat Azdemir, Samsung'un çevresel vizyonu, enerji ve su tüketiminin azaltılması, sıfır karbon emisyonu hedefi, yenilenebilir enerji kullanımı gibi geniş kapsamlı taahhütleri bünyesinde barındırdığını bildirdi.Ürün yaşam döngüsünün tamamını kapsayarak ham madde tedarikinden atıkların geri dönüştürülmesine kadar uzanan bir yaklaşım benimsediklerini kaydeden Azdemir, şu açıklamalarda bulundu:"Bu vizyon, geri dönüştürülmüş malzeme kullanımının artırılmasıyla doğal kaynakların korunmasına katkı sağlıyor. Örneğin yeni katlanabilir cihazlarımız Samsung Galaxy Z Flip5 ve Z Fold5'te önceki modellere göre daha geniş bir geri dönüştürülmüş malzeme yelpazesi kullanıldı. Samsung olarak, sürdürülebilirliği ve inovasyonu birleştirerek geleceğe yönelik sözlerimizi güçlendirirken çevresel sorumluluğumuzu yerine getirme yolunda ilerliyoruz. Bu kapsamda bir örnek teşkil ettiğini düşündüğüm bu projenin gerçekleştirilmesi dolayısıyla son derece mutlu ve gururluyum."

Antalya'da deniz ve kıyılardaki kirliliğe karşı farkındalık oluşturulacak Haber

Antalya'da deniz ve kıyılardaki kirliliğe karşı farkındalık oluşturulacak

ANTALYA (AA) - Antalya'da deniz ve kıyılardaki plastik kirliliğine karşı farkındalık oluşturmak amacıyla "Plastiksiz Kıyılar, Plastiksiz Sular" projesi başlatıldı.Antalya Büyükşehir Belediyesi, Türkiye Çevre Eğitim Vakfı (TÜRÇEV) ve Ekolojik Araştırmalar Derneği (EKAD) işbirliğiyle düzenlenen projeye, yurt içinden ve yurt dışından 45 genç katıldı.Kıyı ve denizlerdeki plastik kirliliğine karşı bilinçlendirme çalışmalarının yapılacağı projede, gençlerin katılımıyla anket çalışması, sergi ve yarışma gibi farkındalık yaratacak etkinlikler gerçekleştirilecek.Projeye ilişkin gazetecilere açıklamada bulunan Antalya Büyükşehir Belediyesi Başkan Danışmanı Lokman Atasoy, plastik atıkların özellikle deniz ekosistemi için tüm dünyada ciddi bir problem olduğunu söyledi.Denizlerdeki çöplerin yüzde 90'ını plastik atıkların oluşturduğunu aktaran Atasoy, "Özellikle bu atıkların mikroplastiğe dönüşerek deniz canlılarını olumsuz etkilediğini biliyoruz. Bu nedenle TÜRÇEV ve EKAD iş birliğinde uluslararası projemizi başlattık. Projemizde gençlerimiz ortak değerimiz çevre için, plastiklerin ne kadar önemli bir sorun olduğunu ortaya koymak için bir araya geldiler. Alanında uzman iki sivil toplum kuruluşumuzun koordinesinde farkındalık oluşturmak için etkinlikler, çalışmalar yapacağız." diye konuştu.Atasoy, kıyı bandında her gün tonlarca atık toplandığını belirterek, şunları kaydetti:"Her gün binlerce kişinin ziyaret ettiği Konyaaltı Sahili'nden hafta içi 30 ton, hafta sonu 50 ton atık toplanıyor. Günde 110 personel, 4 bin 300 poşetle 3 kamyon atık gönderiliyor. Ancak ne kadar uğraşırsak uğraşalım plajlara çöpler atılıyor. Çoğu plastik maalesef denize ulaşıyor. Bu projelerle her yıl artan plastik kirliliğinin tüm Akdeniz'deki kıyı ekosistemini tehdit etmesine dikkati çekmek istiyoruz."-"Yapmamız gereken tek şey çöpleri ortalığa atmamaktır"TÜRÇEV Mavi Bayrak Programı Ulusal Koordinatörü Almıla Kından Cebbari ise sahillerde oluşan kirliliğe karşı farkındalık oluşturmanın önemine dikkati çekti.Sahillerde her gün tonlarca çöp toplandığını hatırlatan Cebbari, "Öncelikle bu çöpleri kimin ürettiğine bakmak gerekiyor. Proje süresince çöplerin kaynağını araştıracağız. Sabah saatlerinde küçük bir araştırma yaptık. Bir şemsiye ve şezlongun altında plastik bardak, pipet ve sigara izmaritleri bulduk. Demek ki bunları atmazsak, kirlilik olmaz. Bu kadar kaynak israf edilmez. Çevremiz için yapmamız gereken tek şey çöpleri ortalığa atmamaktır." ifadelerini kullandı.Ekolojik Araştırmalar Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Ali Fuat Canbolat da, plastiklerin ekosistemi ve insanları olumsuz etkilediğini, her insanın haftada bir banka kartı büyüklüğünde mikroplastik tükettiğini vurguladı.​​​​​​​Projeye katılan İstanbul Üniversitesi Su Bilimleri ve Mühendisliği ikinci sınıf öğrencisi Yakup Ceylan da projeye katkıda bulunmaktan mutlu olduğunu söyledi.Ceylan, gençlerin bilinçli olmasının gelecek adına önem arz ettiğini belirterek, "Gelecek bizim elimizde. Geleceğimi kendim inşa ediyorum. Bu nedenle şikayet etmekten önce atılımda bulunmak önemli. Bu nedenle projeye katıldım." dedi.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.