TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
SON DAKİKA
Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#ithalat

İLKHABER-Gazetesi - ithalat haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, ithalat haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Türkiye dünya ithalatında 18. sıraya yükseldi! Haber

Türkiye dünya ithalatında 18. sıraya yükseldi!

Ticaret Bakanlığı'nın verilerine göre Türkiye, 2023 yılında 361 milyar dolarlık ithalat gerçekleştirirken, bu rakam ile dünya ithalat sıralamasında 19. sıradan 18. sıraya yükseldi. Tüm dünyada ithalat yüzde 7,3 gerileyerek 25 trilyon 417 milyar dolardan 23 milyar 541 milyar dolara düşerken, Türkiye'de bu düşüş oranı sadece yüzde 0,55'te kaldı. Bu sayede Türkiye'nin dünya ithalatından aldığı pay yüzde 1,43'ten yüzde 1,54'e yükseldi. DÜNYADA TİCARET HACMİ KÜÇÜLDÜ Yüksek enflasyon, Rusya-Ukrayna ve Filistin-Gazze savaşları gölgesinde geçen 2023'te dünya ticareti 2022'nin aksine değer olarak küçüldü. 2022'de yüzde 11,56 artışla 24 trilyon 721 milyar dolar seviyesine yükselen ihracat, 2023'te yüzde 5,88 düşüş ile 23 trilyon 266 milyar dolar seviyesine geriledi. Yine 2022'de yüzde 13 artışla 25 trilyon 417 milyar dolar seviyesine çıkan ithalat ise yüzde 7,3 düşüş ile 23 trilyon 541 milyar dolar seviyesine indi. TÜRKİYE'NİN İHRACATI VE İTHALATI: Aynı dönemde Türkiye de 255 milyar dolarlık ihracat ile 23 trilyon 266 milyar dolarlık dünya ihracatından aldığı payı bir önceki yıla göre 1,02'den 1,09'a çıkardı. TradeMab verilerine göre Rusya bu dönemde 45,5 milyar dolar ile Türkiye'nin en büyük ticari partneri olurken onu 45 milyar dolar ile Çin ve 28,7 milyar dolar ile de Almanya takip etti. İTHALAT PAYI ARTIYOR: Uluslararası Ticaret Merkezi (International Trade Center- ITC) tarafından 2001'de dış ticaret ile ilgili kurum ve firmalara yardım etmek amacıyla geliştirilmiş web tabanlı hizmet sağlayıcısı olan Trade Map'in verilerine göre 2023 yılında dünyada toplam ithalat yüzde 7,3 düşerken, Türkiye'de bu oran yüzde 0,54 oldu. İthalatta dünya ortalamasının altında bir performans sergileyen Türkiye, söz konusu rakam ile 23,5 trilyon dolarlık dünya ithalatından aldığı payı yüzde 7 artırarak 1,43'ten 1,53'e çıkardı. Dünyada toplam ihracatın yüzde 5,8 düştüğü 2023'te Türkiye'nin ihracatı ise yüzde 0,39 gibi sınırlı bir artış sergileyerek 255 milyar dolar seviyesine çıktı. Yine söz konusu rakam ile Türkiye'nin toplam ihracattan aldığı pay da yüzde 1,02'den yüzde 1,09'a yükselirken, dünya sıralamasında 29. sırada yer aldı. TÜRKİYE'NİN İTHALATINDA HANGİ ÜRÜNLER ÖNE ÇIKTI? Türkiye'nin dünya ithalatı sıralamasında yükselmesi ve aldığı payın artırmasında en önemli 4 fasıl 27, 84, 71 ve 87 olarak öne çıktı. Bu 4 fasıldan enerjide önemli oranda gerileme yaşanırken diğer 3 fasılda artış devam etti. Hatta otomotivde rekor seviyeye yükseldi. Enerji: Mineral yakıtlar, mineral yağlar ve bunların damıtılmasından elde edilen ürünlerin ithalatı (27. fasıl) 2023'te yüzde 28,3 gerileme ile 96,5 milyar dolardan 69,1 milyar dolara düştü. Makine: Kazanlar, makinalar, mekanik cihazlar ve aletler, nükleer reaktörler, bunların aksam ve parçalarının ithalatı (84. fasıl) geçen sene yüzde 18,5 artışla 40,9 milyar dolara çıktı. Altın: Altının da dahil olduğu kıymetli madenler ithalatı (71. fasıl) ise yüzde 44,8 gibi yüksek bir artışla 33,9 milyar dolara yükseldi. Otomotiv: Otomotiv ithalatı (87. fasıl) 2023'ün tamamında yüzde 82,5 artarak 32,2 milyar dolara yükseldi. Türkiye bu sayede dünyanın en fazla otomotiv ithalatı yapan 14. ülkesi oldu.

Gürer: Üretimde verdiğimiz açığı ithalatla karşılamak zorunda kaldık Haber

Gürer: Üretimde verdiğimiz açığı ithalatla karşılamak zorunda kaldık

CHP Niğde Milletvekili ve Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu Üyesi Ömer Fethi Gürer,  dar gelirlilerin önemli gıda kaynağı fasulyede olsun üretim açığının giderilmesini istedi.Gürer,2002 yılından günümüze kadar geçen süreçte kuru fasulye ile ilgili üretim, ithalat ve tüketim miktarlarına ilişkin çeşitli verilerde fakir fukaranın vazgeçmezi kuru fasulyede de üretim sorunları yaşadığını belirtti.Yıl yılı tutmuyor diyen CHP’li vekil Ömer Fethi Gürer ,Kuru fasulye tüketiminin nufus artışına orantılı artmasına rağmen yıllara göre  ekim alanlarının ve üretim miktarlarının aynı oranda artmayasının açığa neden olduğunu söyledi. Gürer, “2002 yılında 250 bin ton kuru fasulye üretimimiz varken nüfusumuz 66 milyondu ve kuru fasulyede yeterlilik oranımız 6,4’tü. 2022 yılına geldiğimizde ise nüfusumuz 85 milyona yükselirken üretimimiz 270 bin ton olarak gerçekleşmesine karşın yeterlilik oranımız 91,4’e düştü. 2023 yılında kuru fasulye üretimimiz bir önceki yıla göre 30 bin ton düşerken ithalatımız 31 bin ton artarak düşen üretimin tamamı ithalatla giderilmeye çalışıldı” diyerek ifade etti. “Tarım sektöründe uzun vadeli ve sürdürülebilir politikaların eksikliğinden kaynaklanmaktadır” Gürer, “2002 yılında 180 bin hektar alanda kuru fasulye ekimi yapılırken, 2023 yılında bu rakam 92 bin hektar azalarak 88 bin hektara kadar geriledi. Bu düşüş, ülkemizin tarım politikalarında üretici yanında olmayan iktidarın yarattığı sorunun bir göstergesi olarak değerlendirilmelidir. Kuru fasulye gibi temel gıda maddelerinin ekim alanlarında yaşanan gerileme, tarım sektöründe uzun vadeli ve sürdürülebilir politikaların eksikliğinden kaynaklanmaktadır.” dedi. Yüksek protein ve besleyici özelliği ile kuru fasulye, nohut, mercimek, bakla, bezelye ve börülce gibi yemeklik tane baklagillerin ülkemizde tüketimde önemli bir yeri olduğunu ve kuru fasulye tüketiminin kişi başına 3,2 kg olduğunu belirten CHP’li  Ömer Fethi Gürer konuşmasına şu şekilde devam etti: “2002 yılında ülkemizin nüfusu 66 milyon iken, 250 bin ton kuru fasulye üretiliyordu ve kişi başı kuru fasulye tüketimi 3,1 kilogramdı. 2023 yılına geldiğimizde ise nüfusumuz 85 milyona yükselmiş, ancak üretimimiz 10 bin ton düşerek 240 bin tona gerilemiştir. Bu dönemde kişi başı kuru fasulye tüketimi ise 3,2 kilograma yükselmiştir. Nüfusun %28 oranında arttığı bir dönemde, üretimin düşmesi, ithalat kapısını aralamıştır. Kişi başı tüketimin 3,1 kilogramdan 3,2 kilograma çıkması, kuru fasulyeye olan talebin arttığını, ancak üretim kapasitemizin bu talebi karşılamada yetersiz kaldığını göstermektedir. Sonuçta süreç 21 üründe olduğu gibi arz açığı yaratmakta, ithalat bağımlılığımızı artırmakta ve yerli üreticinin rekabet gücünü daha da zayıflatmaktadır.” Ömer Fethi Gürer, “2022 yılında 270 bin ton kuru fasulye üretirken, 2023 yılında üretimimiz 30 bin ton düşerek 240 bin tona geriledi. 2022 yılında 10 bin ton kuru fasulye ithalatı yapılırken, 2023 yılında ithalat miktarımız 31 bin ton artarak 41 bin tona yükseldi. Yani üretimde verdiğimiz açığı ithalatla karşılamak zorunda kaldık. Ülkemizin kuru fasulye ithal ettiği ülkeler arasında Arjantin, Mısır, Kırgızistan ilk sıralarda yer almaktadır” şeklinde konuştu. “Toprak Mahsulleri Ofisi alıma girip çiftçiyi fasulye ekmeye teşvik etmelidir” CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, “Niğde, patateste Türkiye birincisi, fasulyede Türkiye birincisi, lahanada ise Türkiye ikincisidir. Yani, bir tarım kentidir. Fasulye, yine bu yıl ekildi. Geçen yıl fasulye rekoltesi düşük oldu. 2002'de üretilen kuru fasulye kadar 2023 yılında kuru fasulye üretemediğimiz için ithalata mecbur kalındı. Bu dönem fasulyenin verimli olacağı umut ediliyor. Çiftçilerimizin elindeki ürünlerin değer bulması, bölgede fasulye ekimini artırır. Bu konuda destekler artırılmalı, uygun alım fiyatı ile Toprak Mahsulleri Ofisi alıma girip çiftçiyi fasulye ekmeye teşvik etmelidir. Böylece, bölgenin üretim alanlarının genişlemesinin yanında ithal fasulye yerine yerli ürünün tüketilmesinin de yolu açılmış olur. Türkiye’de kuru fasulyeye verilen destekler üreticilerin kuru fasulyeye yönelmesini sağlasa da son yıllarda enflasyon destekleri eritmiştir. Ayrıca mevsim etkileri üretim kayıplarına neden olmakta ve çiftçi gelirini olumsuz etkilemektedir” diyerek ifade etti.

Gürer: Buğday alım fiyatından memnun olan bir çiftçi bile yok Haber

Gürer: Buğday alım fiyatından memnun olan bir çiftçi bile yok

Gürer, konuşmasında yem fiyatlarındaki artışın hayvancılıktaki sorunları artırdığını ve benimsenen yanlış politikalar nedeniyle hayvan varlığının azalması sonucu 16 ayda 1 milyon baş hayvan ithal edilerek çözümün ithalatta arandığını söyledi. CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, “Hayvancılığın sorununu çözmek için öncelikle işe yemden başlamak lazım. Yem sorunu çözülmeden hayvancılığın sorunları çözülmez çünkü hayvancılığın yüzde 70 giderini oluşturan yemdir. Özellikle ithal yemlerdeki fiyat artışı hayvancılığı önemli ölçüde riske sokmuştur” dedi. Ömer Fethi Gürer, sözlerine şu şekilde devam etti: “Esasında diğer fiyat artışlarına göre etin pahalı olduğunu söylemek de çok gerçekçi olmaz çünkü hayvanın bir yıllık bakımıyla oluşan masraf ve giderlerinden sonra rafa yansıyan et fiyatları zeytine bakarsanız, diğer sebzeye bakarsanız yine de uygun bir fiyat gibi görülür.” “TÜRKİYE'DE HAYVANCILIĞI GELİŞTİRMEK İÇİN DOĞRU POLİTİKALAR UYGULANSAYDI BUGÜN YAŞANAN SORUNLAR OLMAYACAKTI” Ömer Fethi Gürer, “Özellikle Türkiye'de ithalata dayalı bir politikayla sorunları çözme anlayışı bugünkü yaşadığımız sorunun temelini oluşturuyor. On altı ayda 1 milyon baş hayvan ithal edildi. Bunun yanı sıra, on altı ayda ithal edilen et ise 57.693 ton. 572 milyon 716 bin dolar et için yurt dışına verdik. Türkiye'de hayvancılığı geliştirmek için doğru politikalar uygulansaydı bugün yaşanan sorunlar olmayacaktı” diyerek ifade etti. "ÇİFTÇİNİN KURBAN UMUDU DA SUYA DÜŞTÜ" 1940 yılında bu ülkede 44 milyon hektar mera alanı varken bugün iktidara göre 14 milyon hektar, farklı kaynaklara göre 12 milyon hektar mera alanı olduğunu belirten CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer konuşmasının devamında şunlara yer verdi: “Mera hayvancılığını bitirmişiz, hayvanı kapalı alanda on ik ay beslemek durumundayız. İşte, besicilere gidiyoruz, kurban için umutları vardı ama geçen yıla göre müşterisinin en az yüzde 30 daha az geldiğini söylüyor, hayvanını satamıyor, satamadığı süre için de oturup bir hesap yapıyor, Türkiye'de uygulanan faiz politikasını dikkate alarak diyor ki: "Bu hayvanları elimden çıkarsam faizden daha çok gelir sağlayacağım." Böylece, hayvancılığa karşı bakışı da olumsuzlaşıyor. Keza, küçük, aile tipi işletmelerde artık ahıllar boşaldı. 1 ila 10 hayvanı olan bu işi yapamıyor çünkü çiftçilik yapmayanın hayvancılığı sürdürebilmesi artık olası değil. Yem fiyatlarının dışında, ahır giderleri ile veterineri, aşısı, işçisi, çobanı derken hayvancılık sürdürülebilir olmaktan çıkıyor. Uygulanan yanlış politikalar tüketiciye doğal olarak olumsuz yansıyor.” DOĞRU POLİTİKALAR İLE SORUNLAR AŞILABİLİR Hayvancılıkta yaşanan sorunların doğru politikalarla aşılabileceğini belirten CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, “Öngörülebilir bir politikayla dişi inek kesime giderken onun kesimi engellenseydi bugün bu sorun olmayacaktı. Hayvancılıkta bugün bir hayvandan en az 3 ile 5 yavru alınır ama dişi ineğin kesime gitmesiyle orada sorun oluştu. Hayvan hastalıklarının önüne geçilemedi, buzağı ölümleriyle ilgili gerekli çalışmalar yeterli ölçüde yapılamadı.” diye konuştu.

Şubat Ayında Türkiye'nin Dış Ticaret Raporu: Türkiye'nin İhracatı Rekor Kırdı, İthalat Geriledi Haber

Şubat Ayında Türkiye'nin Dış Ticaret Raporu: Türkiye'nin İhracatı Rekor Kırdı, İthalat Geriledi

Ticaret Bakanlığı'nın Şubat ayına ilişkin geçici dış ticaret istatistiklerinden oluşan veri bülteni yayımlandı. Buna göre: Genel Ticaret Sistemi'ne (GTS) göre ihracat, geçen yılın aynı ayına göre yüzde 13,6 artışla 21 milyar 86 milyon dolara yükseldi. İthalat ise yüzde 8,5 gerileyerek 28 milyar 87 milyon dolara düştü. Aynı dönemde dış ticaret hacmi yüzde 0,2 gerilemeyle 49 milyar 173 milyon dolar olarak gerçekleşti. Dış ticaret açığı bu dönemde yüzde 42,3 azalışla 7 milyar 2 milyon dolara düştü. ÜRÜN, ÜLKE VE ÜLKE GRUPLARINA GÖRE İHRACAT İhracatın ithalatı karşılama oranı, geçen ay yıllık bazda 14,6 puan artarak yüzde 75,1'e yükseldi. Enerji verileri hariç tutulduğunda bu oran yüzde 89, enerji ve altın verileri hariç tutulduğunda ise yüzde 93,3'e çıktı. Söz konusu ayda sektörlere göre ihracatın payı, imalat sanayisinde yüzde 94 (19 milyar 815 milyon dolar), tarım, ormancılık ve balıkçılıkta yüzde 4,2 (877 milyon dolar), madencilik ve taş ocakçılığında yüzde 1,4 (296 milyon dolar) olarak gerçekleşti. En Çok İhracat Yapılan Ülke: ALMANYA Şubat ayına en çok ihracat yapılan ülke Almanya oldu, 1 milyar 723 milyon dolarlık ihracatla. Bu ülkeyi sırasıyla ABD ve İtalya takip etti. İthalatta en fazla paya sahip ülke Rusya oldu, 4 milyar 155 milyon dolarlık ithalatla. Onu sırasıyla Çin ve Almanya izledi. Şubatta en fazla ihracat yapılan ülke grupları, 8 milyar 771 milyon dolarla Avrupa Birliği, 3 milyar 707 milyon dolarla Yakın ve Orta Doğu, 3 milyar 97 milyon dolarla diğer Avrupa ülkeleri olarak kayıtlara geçti. İTHALAT VERİLERİ Şubatta en çok ithalat yüzde 18,2 azalış ve 19 milyar 397 milyon dolarla "ham madde (ara mallar)" grubunda gerçekleştirildi. Bu grubu yüzde 24,1 artış ve 4 milyar 399 milyon dolarla "yatırım (sermaye) malları", yüzde 26,1 yükseliş ve 4 milyar 277 milyon dolarla "tüketim malları" izledi. Sektörlere göre ithalatın payı yüzde 79,1 ile imalat sanayisinde (22 milyar 220 milyon dolar), yüzde 14,2 ile madencilik ve taş ocakçılığında (4 milyar 1 milyon dolar), yüzde 3,6 ile tarım, ormancılık ve balıkçılıkta (1 milyar 20 milyon dolar) hesaplandı. En çok İthalat Yapılan Ülke: RUSYA Şubatta en fazla ithalat yapılan ülkeler, 4 milyar 155 milyon dolarla Rusya, 3 milyar 435 milyon dolarla Çin ve 2 milyar 221 milyon dolarla Almanya oldu. İthalatta en çok paya sahip ilk 10 ülkenin toplam ithalat içindeki payı yüzde 61,9 olarak kayıtlara geçti. Söz konusu ayda en fazla ithalat yapılan ülke grupları, 9 milyar 402 milyon dolarla Avrupa Birliği, 6 milyar 717 milyon dolarla Asya ülkeleri ve 6 milyar 218 milyon dolarla diğer Avrupa ülkeleri oldu. Dış ticaret açığı yüzde 49,9 azalarak 13 milyar 229 milyon dolara geriledi. İhracatın ithalatı karşılama oranı yüzde 75,6 olarak hesaplandı.

Gürer: Türkiye'de hayvan sayısı azalırken ithalat patlıyor Haber

Gürer: Türkiye'de hayvan sayısı azalırken ithalat patlıyor

İBRAHİM BAYSAL ADANA(İLKHABER)- CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, TBMM'de yaptığı konuşmada, Türkiye'de hayvan sayısının azaldığını ve 2023 yılında sona ereceği açıklanan hayvan ithalatının hızla arttığını ifade etti. Gürer, 2021 yılında Türkiye'deki sığır sayısının 18 milyon 124 bin baş olduğunu, ancak 2023 yılında bu sayının 16 milyon 521 bine düştüğünü belirtti. Hayvan varlığının azalmasıyla birlikte hükümetin 2023 yılında ithalatı sonlandırma sözünü tutamadığını ve hayvan ithalatının yeniden hız kazandığını vurguladı. 2023 yılının ilk 8 ayında 136.139 ton sığır ithalatı yapıldığını ve bu ithalat için 578 milyon 695 bin 98 dolar ödendiğini açıklayan Gürer, geçen yılın aynı dönemine göre sığır ithalatının yüzde 771 oranında arttığını dile getirdi. Bu durumun yanlış hayvancılık politikalarının bir sonucu olduğunu belirten Gürer, besicilerin ve süt üreticilerinin yeterince desteklenmediğini ve hayvancılıkla uğraşmanın giderek zorlaştığını ifade etti. Ayrıca, yem fiyatlarının arttığını ve küçük aile işletmelerinin hayvancılığı sürdüremeyecek duruma geldiğini söyleyen Gürer, bu durumun sonucunda et ve süt ürünlerinin fiyatlarının arttığını ve vatandaşların temel gıda ürünlerine erişimlerinin zorlaştığını dile getirdi. Ömer Fethi Gürer, hayvan sayısındaki azalmanın ve ithalatın artmasının Türkiye'nin tarım ve hayvancılık politikalarının gözden geçirilmesi gerektiğini gösterdiğini belirterek, hükümeti bu konuda gerekli adımları atmaya davet etti.

Gürer: Tarımda düşük taban fiyat çiftçiyi zorluyor Haber

Gürer: Tarımda düşük taban fiyat çiftçiyi zorluyor

İBRAHİM BAYSAL ADANA(İLKHABER)-  CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, düzenlediği basın toplantısında tarımda yaşanan sorunları ve düşük taban fiyat uygulamasının çiftçiler üzerindeki etkilerini eleştirdi. Gürer, Türkiye'de tarımsal üretimde yaşanan sıkıntıları gündeme getirirken, maliyet artışlarının taban fiyat artışlarını geride bıraktığını vurguladı. Gürer'in açıklamalarına göre, pek çok tarım ürününde maliyet artışları iki katına çıkmasına rağmen taban fiyat artışlarının yetersiz olduğu bir dönem yaşanıyor. Özellikle şeker pancarı üreticileri için taban fiyatın henüz açıklanmamış olması, üreticiler arasında büyük bir endişeye neden oluyor. Canlı hayvan ithalatında da ciddi bir artış gözlemleniyor. Yılın ilk 8 ayında 597 milyon 663 bin 680 dolarlık canlı hayvan ithalatı yapılmış ve bu rakam bir önceki yılın sığır ithalat rakamının %771 üzerinde bulunuyor. Taban fiyat ile çiftçi fiyatı arasındaki farkın üretici aleyhine olduğuna dikkat çeken Gürer, Tarım ve Orman Bakanlığı'nın mayıs ayı verilerine göre 20 milyon 500 bin ton buğday üretileceğini açıkladığını ancak bunun yarısının tüccarlar, yarısının da Toprak Mahsulleri Ofisi (TMO) tarafından alındığını belirtti. Ancak ödemelerin geciktiğini ve çiftçilerin mağdur olduğunu ifade etti. Girdi maliyetlerindeki artışın çiftçileri olumsuz etkilediğine ve ekonomik modelin taban fiyatları düşürdüğüne işaret eden Gürer, tarım sektörünün, gübre ve tarımsal ilaç gibi ürünlerde dışa bağımlı hale geldiğine de değinerek bu konuda çözüm önerileri sundu. Tarım ürünlerinin fiyatlarının iklim koşulları, rekolte, lojistik maliyetler ve enerji fiyatları gibi birçok faktöre bağlı olduğunu belirterek yerli üretimin teşvik edilmesi gerektiğini vurguladı.

Gürer: İthalat rekora koşuyor, yerli üretim zora giriyor Haber

Gürer: İthalat rekora koşuyor, yerli üretim zora giriyor

SERHAT AKARSU ADANA (İLKHABER) - CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, Türkiye'nin dış ticaret açığının rekor seviyelere ulaştığını belirterek, ithalatın yerli üretimi zora soktuğunu söyledi. Ağustos ayında 8,7 milyar dolarlık dış ticaret açığı veren Türkiye'nin bu yılın ilk sekiz aylık dönemindeki açığının 82,3 milyar dolara kadar yükseldiğini belirten Gürer, yaptığı açıklamada, "TÜİK'in verilerine göre bu yıl ocak-ağustos döneminde Türkiye'nin ihracatı geçen yıla göre yüzde 0,4 oranında azalarak 164,8 milyar dolara indi, ithalatı ise yüzde 3,4 oranında azalarak 247,1 milyar dolar oldu. Ağustos sonu itibariyle son bir yıllık dönemde Türkiye 118,3 milyar dolar açık verdi. Bu Türkiye'nin yıllık bazda verdiği en yüksek açığı oluşturuyor. Eğer yıl sonuna kadar böyle devam ederse Türkiye bu yıl 2022 yılındaki 109,5 milyar dolarlık dış ticaret açığı rekorunu kıracak" şeklinde konuştu. Gürer, ithalatın artmasının yerli üretimi zora soktuğunu belirterek, "Tarım sektörünün gıda ve canlı hayvan ve ihracatının yüzde 5,8 oranında arttığı bu yılın ocak-ağustos döneminde, aynı kalemlerden yaptığı ithalat ise yüzde 25,1 oranında artış kaydetti. TUİK'in verilerine göre, Türkiye bu yıl ocak-ağustos döneminde 11 milyar 262 milyon dolarlık gıda ve canlı hayvan ithalatı gerçekleştirdi. Bu dönemde canlı hayvan ithalatı için ödenen para yüzde 634,9 oranında artarak 599 milyon dolara, et ve et ürünleri ithalatı için ödenen para yüzde 94,5 oranında artarak 195 milyon dolar oldu. Hububat ithalatı yüzde 20 artarak 4,3 milyar dolar, meyve ve sebze ithalatı yüzde 30,8 artarak 1,9 milyar dolar, kahve, çay ve benzerlerinin ithalatı yüzde 27 artarak 1,1 milyar dolar, hayvanlar için gıda ithalatı yüzde 12 artarak 1,9 milyar dolar oldu. Aynı dönemde Türkiye'nin gıda ve canlı hayvan ihracatı ise 15,8 milyar dolar oldu. Bunun 6,5 milyar dolarını meyve ve sebzeler, 3,7 milyar dolarını hububat ve hububat ürünleri, 1,1 milyar dolarını balık ve diğer deniz ürünleri oluşturdu" diye konuştu. Bankalar rekor kâr elde etti Ülkede yaygın yoksulluğa rağmen bankaların kârını artırdığını belirten Gürer, "Bankacılık sektörü bu yılın ilk sekiz aylık döneminde net karını geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 39 oranında artırarak 350,6 milyar liraya çıkardı. Bu durum, uygulanan ekonomik politikaların dar gelirlilerden ziyade zengin kesimlere fayda sağladığını gösteriyor" dedi. Bankalar kazanırken KOBİ'ler borç batağına saplanıyor Uygulanan ekonomik politikaların KOBİ'leri de etkilediğini ve bu bağlamda sorunlarının arttığını söyleyen Gürer, "Küçük ve orta boy işletmelerin (KOBİ) bankacılık sektörüne olan kredi borçları bu ağustosta 95,3 milyar lira daha artarak 2 trilyon 964 milyar liraya kadar yükseldi. KOBİ'lerin bankalara olan kredi borçlarında yılbaşından bu yana ise yüzde 42 oranında (876 milyar lira) artış kaydedildi. KOBİ kredilerinin 52,6 milyar liralık kısmını zamanında ödenmediği için bankalar tarafından takibe alınmış ve henüz varlık yönetim şirketlerine satılmamış krediler oluşturuyor" dedi.

Türkiye'de dış ticarette büyük ölçekli girişimlerin hakimiyeti devam ediyor Haber

Türkiye'de dış ticarette büyük ölçekli girişimlerin hakimiyeti devam ediyor

SERHAT AKARSU (İLKHABER)- Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından Girişim Özelliklerine Göre Dış Ticaret İstatistikleri, 2022 sonuçları açıklandı.  TÜİK tarafından açıklanan verilere göre, 2022 yılında ihracatın yüzde 42,3'ünü, ithalatın ise yüzde 60,9'unu büyük ölçekli girişimler gerçekleştirdi. Mikro ölçekli girişimler ihracatta önde Toplam ihracatın yüzde 19,4'ünü yapan mikro ölçekli girişimler, toplam ihracat yapan girişimlerin yüzde 64,2'sini oluşturdu. İhracatta, 10-49 kişi çalışanı olan küçük ölçekli girişimlerin payı yüzde 18,9, 50-249 kişi çalışanı olan orta ölçekli girişimlerin payı yüzde 19,4 oldu. Büyük ölçekli girişimler ithalatta önde Toplam ithalatın yüzde 11,3'ünü yapan mikro ölçekli girişimler, ithalatta 10-49 kişi çalışanı olan küçük ölçekli girişimlerin payının yüzde 10,7, 50-249 kişi çalışanı olan orta ölçekli girişimlerin payının yüzde 17,1 olduğu belirtildi. 250+ kişi çalışanı olan büyük ölçekli girişimlerin ithalattaki payı %60,9 oldu. Girişimlerin ihracattaki payı, 2022                                                                                         Girişimlerin ithalattaki payı, 2022     Sanayi sektöründeki girişimler ihracatta önde İhracatın yarısından fazlasını sanayi sektöründeki girişimler gerçekleştirdi. Girişimin ana faaliyetine göre ihracatın yüzde 55,4'ünü, ithalatın ise yüzde 49,5'ini sanayi sektöründe faaliyet gösteren girişimler yaptı. Ana faaliyeti ticaret olan girişimlerin ihracattaki payı yüzde 40,6, ithalattaki payının ise yüzde 32,4 düzeyinde gerçekleşti. Girişimin ana faaliyeti ve çalışan sayısına göre dış ticaret payı, 2021, 2022 Büyük ölçekli girişimler sanayi sektöründe öne çıktı Sanayi sektörünün ihracatında 250+ kişi çalışanı olan büyük ölçekli girişimlerin yüzde 66,7 pay ile öne çıktığı belirtildi. Ticaret sektörünün ihracatında ise yüzde 89,3 pay ile 1-249 kişi çalışanı olan küçük ve orta ölçekli girişimlerin hâkimiyetinin devam ettiği vurgulandı. Girişimlerin %61,8'i tek ülkeden ithalat yaptı Girişimlerin yüzde 61,8'i, tek ülkeden ithalat yaparken, yüzde 16,3'ü iki ülkeden ithalat yaptı. Yirmi ve daha fazla ülkeye ihracat yapan girişimlerin oranı yüzde 1,3 iken, bu girişimlerin ithalattaki payının yüzde 61,3 olduğu belirtildi.  Dış ticaret yapılan ülke sayısına göre girişimlerin payı, 2022 Dış ticaret yapılan ülke sayısına göre dış ticaret payı, 2022

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.