Av. Volkan Böke: Baroların bağımsızlığına ve hukukun üstünlüğüne sahip çıkacağız
Adana Barosu son dönemde yaşanan gelişmelere ilişkin kaygılarını ve çözüm önerilerinizi paylaşmak üzere “Hukuk Devleti İçin Çağrı” konulu basın açıklamasını Adana Adliyesinde gerçekleştirdi. Açıklamayı katılanlar adına Adana Barosu Başkanı Av. Volkan Böke okudu. Açıklamada Baro Başkanı Av. Volkan Böke, İstanbul Barosu’na açılan davanın hukuk devleti ilkesine zarar verdiğini vurgulayarak, adaletin korunması için mücadele edeceklerini ifade etti.
“Hukukun üstünlüğü ve savunma özgürlüğü tehlikede”
Adana Barosu Başkanı Av. Volkan Böke, “Ülkemizde kısa sürede yaşanan gelişmelerle hukuk devleti ilkesine, demokrasiye ve yargıya olan güvene zarar verdiğini düşündüğümüz günlerden geçmekteyiz. İstanbul Barosu Başkanı ve Yönetim Kurulu üyeleri hakkında İstanbul 2 Asliye Hukuk Mahkemesinde açılan davaname ile görevden alınmalarına karar verilmiş olması; İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı ile bazı ilçe belediye başkanları ve belediye çalışanları hakkında başlatılan soruşturma kapsamında yapılan açıklama, sonrasında yaşanan bir kısım hak ihlalleri ve sokak olayları nedeniyle, avukatlık kanununun verdiği görev ve sorumluluklar çerçevesinde açıklamada ve çağrıda bulunma ihtiyacı doğmuştur. Hukukun üstünlüğü, adil yargılanma hakkı ve savunma özgürlüğü, demokratik bir toplumuri vazgeçilmez unsurlarıdır. Söz konusu ilkeler yüzlerce yıllık hukuk uygulamaları sonunda doğmuş, gelişmiş ve hemen hemen, çağdaş tüm hukuk devletlerince de kabul görmüş ilkelerdir. Andığımız ilkeler kişilerin hakkını koruma amacına yönelik olduğu kadar toplumsal barışın sağlanmasına da hizmet etmektedir. Dolayısıyla bu ilkelerle çatışan, bu ilkeleri ihlal eden her uygulama "çağdaş medeniyet seviyesinin üzerine çıkma" iddiası ile kurulan Cumhuriyet idealine de aykırı olduğu gibi, bu haklara sahibi olan yurttaşlar açısından da bir hak ihlali oluşturacak, toplumsal barışa da zarar verecektir” şeklinde konuştu.
"İstanbul Barosu'na açılan dava, adalet mekanizmasına zarar veriyor"
Av. Böke, Cumhuriyet tarihinde ilk kez Avukatlık Kanunu'nun 77. maddesinin uygulanarak İstanbul Barosu Başkanı ve yönetim kurulunun görevden alındığını vurgulayarak, “Cumhuriyet tarihinde ilk defa Avukatlık Kanunu'nun 77. maddesinin uygulandığı bir davaname düzenlenerek İstanbul Barosu başkanı ve yönetim kurulu hakkında, amacı dışında faaliyet göstermeleri sebebiyle görevlerine son verilmiştir. Oysa yine Avukatlık Kanunu'nun 76. Ve 95. Maddeleri ile barolara hukukun üstünlüğünü ve insan haklarını savunmak, korumak ve bu kavramlara işlerlik kazandırmak görevleri vermektedir. Dünyanın sayı itibariyle en büyük barosu olan ve 147 yıllık geçmişe sahip olan İstanbul Barosu'nun bir basın açıklaması nedeniyle böylesi bir davaya maruz bırakılması adaletin tesisi için görevli olan barolar üzerinde baskı oluşturmaktadır. Davanamenin tek dayanağı, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından davalılar hakkında re'sen bir ceza soruşturması başlatılmasıdır. Ancak Avukatlık Kanunu uyarınca avukatların görevleri sırasında işledikleri suçlardan dolayı haklarında soruşturma yapılabilmesi Adalet Bakanlığının iznine tabi kılınmıştır. Böylece yasa koyucu tarafından savunmanın bağımsızlığı ölçüsünde mesleğin icrası kolaylaştırılmak istenmiş ve avukatlar özel bir soruşturma usulüne tabi kılınmıştır. Bu bağlamda, İstanbul Barosu ve yönetim kurulu adına Adalet Bakanlığınca verilen izninin iptali için idare mahkemesinde açılmış bir dava bulunmaktadır. Dolayısıyla idari yargının vereceği karar ile, davanamenin dayanağını oluşturan cezai soruşturmanın temelsiz kalabilme durumu bulunmaktadır ki, bu ihtimalin gerçekleşmesi halinde telafisi imkânsız sonuçlar doğacağı aşikardır” dedi.
"Barolar susarsa, hukuk ve adalet de susar"
Av. Böke, Avukatlık Kanunu'nun 76. ve 77. maddelerinde "amaç dışı faaliyet" kavramının açıkça tanımlanmadığını belirterek şunları söyledi: “Yine, Avukatlık Kanunu 76 ve 77. maddelerinde "amaç dışı faaliyet “in ne olduğu açıkça tanımlanmamıştır. Bu belirsizlik öncelikle Anayasa'nın 2. maddesinde yazılı Hukuk Devleti ilkesine ve 13. maddesinde yazılı "Temel hak ve özgürlüklerin sınırlanması" hükmüne uygun bir düzenleme değildir. Hukuki belirlilik ve hukuki güvenlik ilkesi bağlamında, cumhuriyet tarihinde ilk kez uygulanacak Avukatlık Kanunu 77. Maddesi'ne dair bu karar emsal ve ilk olma özelliği taşımaktadır. Nitekim kamu kuruluşu niteliğinde olan baroların asliye hukuk mahkemesinde yargılanması da ayrıca hukuka aykırılık teşkil etmektedir. Buna göre sayın mahkemeden beklenen, idari davanın ve cezai soruşturmanın sonucunu beklemek, ilk defa uygulanacak Avukatlık Kanunu 77. Maddesi'ndeki bu belirsizliklerin nihai çözümü için, ciddi ve somutlaştırılmış bu anayasaya aykırılık iddialarının değerlendirmesi idi. Ancak bu hukuka aykırılıklar değerlendirilmeden verilen karar ile adalete olan güven sarsılmış, baroların ve 200 bin avukatın Anayasanın 2. Maddesinde güvence altına alman hukuk devleti ilkesinin yaşatılması için verdiği mücadele de zarar görmüştür. Barolar susarsa hukuk susar, adalet susar. Savunma herkes için adalet ararken, avukat için de adalet istiyor.”
“Hukuksuzluğa karşı mücadele edeceğiz”
Av. Volkan Böke, “Ülkemizde bir büyükşehir belediye başkanının diplomasının iptal edilmesi, akabinde başkaca belediye başkanları ve belediye çalışanları ile birlikte açılan soruşturmada tutuklanması, toplumsal olaylara sebebiyet vermiştir. Tüm bu sorunların çözümü, demokrasiye, yargı bağımsızlığına, etkin savunma, hukuk devleti ve hukukun üstünlüğü ilkelerine bağlılıkla mümkün olduğu kanaatindeyiz. Adana Barosu olarak, İstanbul Barosu'nun ve binlerce meslektaşlarımızın baroların bağımsızlığı ve hukukun üstünlüğü mücadelesinde her zaman olduğu gibi yanlarında olacağımızı ve her türlü hukuksuzluğa karşı hukuk çerçevesinde mücadele edeceğimizi; her ne amaçla olursa olsun hukukun araç sallaştırılmasına, baroların susturulmaya çalışılmasına, adil yargılanma ilkesinin ihlal edilmesine ve yurttaşların özgürlüklerinin keyfi şekilde ortadan kaldırılmasına karşı duracağımızı, bu çerçevede tüm hukuk camiasını, yetkilileri ve vatandaşlarımızı hukuk devleti sınırları içinde kalmaya çağrıda bulunduğumuzu bütün kamuoyuna saygıyla duyururuz” şeklinde konuştu.