TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
SON DAKİKA
Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#IMF

İLKHABER-Gazetesi - IMF haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, IMF haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

IMF, Türkiye ekonomisinin büyümesini 2024'te yüzde 3, 2025'te yüzde 2,7 olarak öngördü Haber

IMF, Türkiye ekonomisinin büyümesini 2024'te yüzde 3, 2025'te yüzde 2,7 olarak öngördü

27 Eylül 2024'te IMF Yönetim Kurulu, Türkiye ile Madde IV istişaresini tamamladı. Yayınlanan raporda, Türkiye'nin 2023'te uyguladığı sıkı para politikası ve mali disiplinin ekonomik dengesizlikleri azalttığı ve güven ortamını iyileştirdiği belirtildi. Ancak, bu politikaların büyüme üzerinde olumsuz etkileri olduğu ve enflasyonun henüz hedeflenen seviyelere ulaşmadığı vurgulandı. ENFLASYONDA DÜŞÜŞ BEKLENTİSİ IMF, Türkiye'nin enflasyonla mücadeleye yönelik uyguladığı politikaların meyvelerini vermeye başladığını ve enflasyonun önümüzdeki dönemde daha da düşeceğini öngörüyor. Ancak, ücret artışları ve küresel enerji fiyatları gibi risklerin enflasyon üzerinde yukarı yönlü baskı yaratabileceği uyarısında bulunuyor. BÜYÜMEDE YAVAŞLAMA IMF, Türkiye'nin büyüme hızının 2024 ve 2025 yıllarında yavaşlayacağını öngörüyor. Sıkı para politikası ve küresel ekonomideki yavaşlama, büyüme üzerindeki temel riskler olarak görülüyor. Açıklamada Yönetim Kurulu değerlendirmesine de yer verildi. Yönetim Direktörleri, personel değerlendirmesinin ana fikrine katıldıklarını belirttiler. Yetkilileri, makroekonomik dengesizlikleri ve riskleri önemli ölçüde azaltmaya yardımcı olan 2023 ortasından bu yana kararlı politika sıkılaştırması için takdir ettiler. Ancak, enflasyonist baskılar hala yüksek ve önemli aşağı yönlü riskler varken, yetkilileri enflasyonist beklentileri sabitlemek ve makroekonomik istikrarı sağlamak için koordineli mali, parasal ve gelir politikalarıyla ilerlemeye çağırdılar. Açıklamada yöneticilerin görüşlerine şöyle devam edildi: "Sürdürülebilir kamu borcu seviyelerine dikkat çekerken, Direktörler enflasyonla mücadele çabalarını desteklemek ve tamponları daha da güçlendirmek için daha büyük ve daha ön yüklü bir mali konsolidasyon önerdiler. Vergi idaresinin güçlendirilmesini, vergi harcamalarının rasyonalize edilmesini, vergi tabanının genişletilmesini, enerji sübvansiyon reformunu, sermaye harcamalarının temel projelerle sınırlandırılmasını ve depremle ilgili harcamaları korurken risk izlemenin artırılmasını desteklediler. Yöneticiler ayrıca, devlete ait işletmelerde, kamu-özel ortaklıklarında ve emeklilik maliyetlerinde koşullu yükümlülüklerden kaynaklanan mali riskleri ele almak için daha fazla çaba gösterilmesi çağrısında bulundular. Yöneticiler, zorluklara dikkat çekerken, geriye dönük endekslemenin aşamalı olarak kaldırılmasının ve ücretlerin enflasyon beklentileriyle uyumlu şekilde belirlenmesine doğru kaymanın enflasyonu önemli ölçüde azaltmaya yardımcı olabileceğini düşündüler. Yöneticiler, enflasyon hedef seviyelere yaklaşana kadar sıkı, veriye dayalı para politikasının sürdürülmesi çağrısında bulundular. Merkez bankasının, enflasyonun düşüş yolunun rayında kalmasını sağlamak için gerekirse daha fazla sıkılaştırmaya hazır olması gerektiği konusunda anlaştılar. Yöneticiler, parasal aktarım mekanizmasının ve merkez bankası bağımsızlığının ve iletişiminin daha da güçlendirilmesinin politika güvenilirliğini artıracağını vurguladılar. Yöneticiler, döviz müdahalesinin, enflasyon beklentilerini altüst edebilecek potansiyel olarak istikrarsızlaştırıcı döviz kuru hareketlerini yumuşatmaya odaklanmasını ve enflasyon geriledikçe azaltılmasını teşvik ettiler. Değişken sermaye akışlarını etkili bir şekilde yönetme ihtiyacını vurguladılar ve döviz likidite riski ve enflasyon azaldıkça sermaye akışı önlemlerinin kademeli olarak durdurulması gerektiği konusunda anlaştılar. Yöneticiler, finansal istikrarı korumak için devam eden uyanıklığın ve daha fazla reformun önemini vurguladılar. 2023 FSAP önerilerinin uygulanmasına devam edilmesini ve denetim ve düzenleyici çerçevenin Basel III standartlarıyla uyumlu hale getirilmesi çabalarını desteklediler. Yöneticiler, yetkilileri AML/CFT çerçevesindeki son iyileştirmeler ve FATF gri listesinden çıkış için takdir ederken, sanal varlık risklerini azaltmak da dahil olmak üzere daha fazla ilerlemeye ihtiyaç olduğunu belirttiler. Yöneticiler, daha kapsayıcı, daha yeşil bir dünya elde etmek için yapısal reformların ilerletilmesi çağrısında bulundular "

IMF, Fed'in gevşeme döngüsüne başlamasının uygun olduğunu açıkladı Haber

IMF, Fed'in gevşeme döngüsüne başlamasının uygun olduğunu açıkladı

Uluslararası Para Fonu (IMF) Sözcüsü Julie Kozack, düzenlediği basın toplantısında, küresel ekonomideki gelişmelere ilişkin değerlendirmelerde bulundu. ABD ekonomisinin performansının son birkaç yıldır dikkate değer derecede güçlü olduğuna işaret eden Kozack, enflasyon azaltma sürecinin çoğu kişinin korktuğu kadar maliyetli olmadığını dile getirdi. Kozack, Gayrisafi Yurt İçi Hasıla (GSYH) seviyesinin salgın öncesi eğilimi aşan tek G20 ekonomisinin ABD olduğuna dikkati çekerek, bunun küresel ekonomi için de iyi olduğunu vurguladı. Fed'in eylemlerine yanıt olarak enflasyonun düştüğünü ve yüzde 2 hedefine doğru ilerlediğini söyleyen Kozack, ülkede çekirdek kişisel tüketim harcamaları enflasyonunun bu yıl sonunda yaklaşık yüzde 2,5 olmasını beklediklerini ve gelecek yıl ortasına kadar hedefe geri döneceğini öngördüklerini aktardı. ABD'nin ekonomik büyümesinde yavaşlama beklentisi Kozack, enflasyonda yılın başında görülenden daha az yukarı yönlü risk olduğunu belirterek, Fed'in faiz indirimi döngüsünü başlatmasının uygun olduğunu düşündüklerini söyledi. Bununla birlikte, yukarı yönlü risklerin daha az olsa da tamamen ortadan kalkmadığını anlatan Kozack, Fed'in faiz indirimlerinin hızını ve kapsamını gelecek ekonomik verilere göre ayarlaması gerektiğine dikkati çekti. Kozack, ABD büyümesinin yavaşlamasını beklediklerine işaret ederek, bunun ekim ayında yayımlanacak Dünya Ekonomik Görünüm tahminlerine de yansıyacağını kaydetti. "BRICS'e katılım her ülkenin kendi kararı" Türkiye'nin BRICS'e katılım beyanına işaret edilerek, IMF'nin Birlikte herhangi bir tehlike görüp görmediğine yönelik soru üzerine Kozack, BRICS veya diğer ülke gruplarının derinleşen bağlarının, üyeler arasındaki parçalanmayı azaltmayı ve ticaret ile yatırım maliyetlerini düşürmeyi amaçladıkları takdirde teşvik edilmesi gerektiğini dile getirdi. Kozack, bu tür girişimlere katılmanın her ülkenin kararı olduğunu vurguladı.

Tahıl koridorundaki duraksama, fiyatları yükseltecek Haber

Tahıl koridorundaki duraksama, fiyatları yükseltecek

(Haber Merkezi) - Uluslararası Para Fonu'nun (IMF) Ekonomik Danışmanı ve Araştırma Direktörü Pierre-Olivier Gourinchas, Ukrayna'nın tahıllarını Karadeniz'deki limanlardan güvenli bir şekilde taşımasına izin veren anlaşmadan Rusya'nın çekilmesinin ardından küresel tahıl fiyatlarının yüzde 15'e kadar yükselebileceğini söyledi. Gourinchas, IMF'nin Dünya Ekonomik Görünüm Raporu'nun Temmuz 2023 sayısına ilişkin düzenlenen basın toplantısında, "Karadeniz tahıl girişiminin geçen yıl dünyaya bol miktarda tahıl arzını sağlamada çok etkili olduğu açık." değerlendirmesinde bulundu. Aynı mekanizmanın tersine işlediğini ve bunun gıda fiyatları üzerinde yukarı yönlü baskı oluşturmasının muhtemel olduğunu vurgulayan Gourinchas, IMF'nin Rusya'nın anlaşmadan çekilmesine ilişkin tahminlerini hala değerlendirdiğini, tahıl fiyatlarında yüzde 10-15'lik bir artış aralığının "makul bir tahmin" olduğunu söyledi. IMF'nin raporunda da Karadeniz Tahıl Girişimi'nin yakın zamanda askıya alınmasının endişe verici olduğu belirtilerek, bu tür olumsuz arz şoklarının, ülkeleri asimetrik olarak etkileyebileceği ve enflasyon beklentileri için farklı dinamikler, politika tepkilerinde bir farklılık ve daha fazla para birimi hareketi anlamına gelebileceği kaydedildi. Tahıl koridoru Rusya-Ukrayna Savaşı'nın küresel gıda fiyatları üzerindeki etkisini azaltmak için BM, Rusya, Türkiye ve Ukrayna, 22 Temmuz 2022'de İstanbul'da düzenlenen törende Karadeniz Tahıl Koridoru Anlaşması'nı imzalamıştı. Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov, süresi dolan Karadeniz Tahıl Koridoru Anlaşması'na ilişkin 17 Temmuz'da yaptığı açıklamada, "Tahıl koridoru anlaşması fiilen son buldu, durduruldu. Rusya, ilgili şartlar uygulanır uygulanmaz derhal tahıl anlaşmasına geri dönecek. Anlaşmanın Rusya ile ilgili kısmı yerine getirilmedi." ifadesini kullanmıştı.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.