TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
SON DAKİKA
Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Gelenek

İLKHABER-Gazetesi - Gelenek haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Gelenek haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

En çok tercih edilen Aşure Tarifi ve püf noktaları Haber

En çok tercih edilen Aşure Tarifi ve püf noktaları

2024 yılında aşure gününün ne zaman idrak edileceği, hicri yılbaşı ve Muharrem ayının yaklaşmasıyla birlikte merak edilmeye başlandı. Her yıl Muharrem ayının içinde yer alan aşure gününde birçok kişi aşure yaparak sevdiklerine dağıtıyor. Peki, 2024 aşure günü ne zaman, hangi tarihte idrak edilecek? 2024 Aşure Günü Tarihi 2024 yılına ait hicri yılbaşı ve aşure günü tarihlerinin belli olmasıyla birlikte, Müslümanlar aşure gününü heyecanla beklemeye başladı. Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulu Başkanlığı'nın vakit hesaplarına göre, 2024 hicri yılbaşı 7 Temmuz 2024 Pazar gününe denk geliyor. Muharrem ayı, 7 Temmuz 2024 Pazar günü başlayacak ve bu tarih aynı zamanda hicri yılın ilk günü olacak. Aşure günü ise 17 Temmuz 2024 Çarşamba günü idrak edilecek. Aşure Nedir? “Aşure” kelimesi Arapça kökenli “aşara” (عَشَرَ) fiilinden türetilmiştir ve “on” anlamına gelir. Muharrem ayının 10. gününe denk gelen aşure günü, Nuh'un Gemisi’nin Ağrı Dağı'nda durması sonrası kutlanan özel bir günü simgeler. Erzakları tükenmek üzere olan Nuh'un ailesi, ellerinde kalan malzemelerle bir yemek yaparak bu günü kutlamıştır. Bu yemek günümüzde aşure olarak bilinir. AŞURE YAPIMI, MALZEMELERİ VE PÜF NOKTALARI Aşure, genellikle buğday, nohut, fasulye, kuru üzüm, kuru kayısı, ceviz, fındık, badem, kuru incir gibi baklagiller ve kuru meyvelerden oluşur. Ayrıca, tarçın, şeker, su, süt veya pekmez gibi tatlandırıcılar da kullanılır. İşte tam ölçüleriyle 14-16 kişilik aşure malzemeleri listesi: 1,5 su bardağı aşurelik buğday 1,5 su bardağı haşlanmış nohut 1,5 su bardağı haşlanmış kuru fasulye 1,5 tatlı kaşığı karanfil 1,5 çay bardağı su (karanfil için) 2 yemek kaşığı pirinç 2 yemek kaşığı çam fıstığı (25 gram) 2 yemek kaşığı kuş üzümü (25 gram) 150 gram kuru incir 150 gram kuru üzüm 150 gram kuru kayısı 2 adet küçük boy kırmızı elma 2 adet portakal kabuğu rendesi 1 su bardağı portakal suyu 2,5 su bardağı toz şeker 3,5 litre sıcak su Aşure Yapmanın Püf Noktaları Buğdayı İyi Pişirin: Aşurelik buğdayın iyi derecede pişmesi için akşamdan suda bekletmek gerekir. Suda yumuşayan buğdaylar, aşurenin kıvam almasını kolaylaştırır. Nohut ve Fasulye: Nohut ve fasulye de bir gece önceden suda bekletilmelidir. Böylece bakliyatların gazı alınır ve yerken rahatsızlık vermez. Malzemeleri Süzün: Aşurenin renginin berrak olması için bakliyatı ve tahılı haşladıktan sonra süzmeniz önemlidir. Kuru Meyveleri Islatın: Kuru kayısı, incir ve üzümün suda bekletilmesi, aşurenin içinde yumuşak bir kıvam elde edilmesini sağlar. Büyük Tencere Kullanın: Aşure bol malzemeli ve çok su isteyen bir yiyecek olduğu için, pişirme tencerenizi mümkün olduğunca büyük seçmelisiniz. İnciri Son Aşamada Ekleyin: İncir aşurenin rengini koyulaştırabilir, bu yüzden son aşamada eklenmelidir. Süt Ekleyin: İncirin rengini açmak ve aşureye kıvam vermek için süt ekleyebilirsiniz. Karanfili Önceden Kaynatın: Karanfili birkaç adet suyla kaynatıp aşureye eklemek daha iyi bir lezzet verir. Kısık Ateşte Pişirin: Aşure kısık ateşte pişirilmelidir. Kısık ateşte ağırdan pişen aşure daha lezzetli olur. Aşure, toplumsal dayanışma ve paylaşma simgesi olarak, her yıl Muharrem ayında yapılan ve dağıtılan geleneksel bir tatlıdır. 

Isparta'da 400 yıllık geleneksel kurban indirme töreni yapıldı Haber

Isparta'da 400 yıllık geleneksel kurban indirme töreni yapıldı

Isparta'nın 400 yıllık bir geçmişine sahip "Geleneksel Kurban İndirme Geleneği" renkli görüntülerle gerçekleştirildi. Isparta'nın 400 yıllık bir geçmişine sahip Geleneksel Kurban İndirme Geleneği, Isparta Belediyesi öncülüğünde gerçekleştiriliyor. Asırlardır süre gelen geleneğe göre kurban bayramından yaklaşık 40 gün önce alınan kurbanlıklar çobanlara belli bir ücret karşılığı teslim edilerek Gökçay Mesireliğinin arkasında bulunan dağlarda bakılıyor. Geleneğe göre kurban bayramı öncesinde küçükbaş hayvanlar gerçekleştirilen törenle kurban sahiplerine teslim ediliyor. Gökçay Mesireliği alanında müzik dinletisiyle başlayan tören, halk oyunları gösterisi ile devam etti. Gösterilen ardından programda konuşan Isparta Belediye Başkanı Şükrü Başdeğirmen asırlardır süregelen geleneğin öneminden bahsederek, “Çocuklarımız bugünleri hatırlayarak ileriki zamanlarda bu güzellikleri yaşamak için onlarda emek vereceklerdir. Ben görüyorum ki bu küçücük çocuklar buralarda dolaştığı zamanlarda ben de bu bahçelerde dolaşan biriydim. Hemen iki bahçe ötede bizim bahçemizdi o bahçemizde çok zamanlar geçirdik. Kurbanlıklar inerken burada aldığımız o zevkleri hiç unutmadık. Bugünler tabii ki bizlere ne kadar mutluluk veriyorsa, biz de bugün o çocuklarımızın aynı mutluluğu yaşaması isteğindeyiz. Bizim kültürümüz, geleneklerimiz çok güzel şeyler bizlere öğretti. Biz geçmişimizi bilemezsek, kültürümüzü, geleneğimizi, örf ve adetlerimizi takip edip bizden sonraki nesillere bırakamazsak biz bu da çok büyük bir hata yapmış oluruz. Biz yapalım bizden sonrası devam ettirsin” dedi. "Bizim çok değerli bir geçmişimiz var" Kültür gelenek ve göreneklerimizin önemine değinen Başdeğirmen, “Bizler kültürümüzle, örf adetlerimizle, geleneklerimizle daha önemlisi tarihimizle devlet millet oluyoruz. Geçmişi olmayanın geleceği olmaz derler. Bizim çok değerli bir geçmişimiz var. Yüzyıllar öncesinden beri farklı etkinliklerle biz bugünlere gelmişiz. İnşallah bundan sonra da bu güzelliği sizlerle beraber devam ettireceğiz ve çocuklarımız da bir gün olacak geçmiş yılları hatırladığımız gibi onlarda bugünleri hatırlayacaklar” şeklinde konuştu. Konuşmaların ardından Isparta Muhtarlar Derneği Başkanı Gökhan Büyükleblebi tarafından Başkan Başdeğirmen'e teşekkür plaketi verildi. Isparta Belediyesi öncülüğünde Doğancı ve Keçeci Mahalle Muhtarlıklarıyla birlikte Gökçay'dan başlatılan etkinlik kurbanların Keçeci Mahallesine indirilmesi ve duaların yapılmasıyla son buldu. Gökçay Mesirelik alanından başlayan törene Isparta Valisi Aydın Baruş, Isparta Belediye Başkanı Şükrü Başdeğirmen, Belediye Başkan Yardımcısı Uğur Büyükçulcu, oda başkanları, mahalle muhtarları, sivil toplum kuruluşu temsilcileri ve çok sayıda vatandaş katıldı.

Bursa'nın  Kozluören köyünde ramazan geleneği Haber

Bursa'nın Kozluören köyünde ramazan geleneği

Bursa'ya yaklaşık 40 kilometre uzaklıkta İnegöl ve Kestel ilçelerinin tam ortasında yer alan Kozluören köyünün geçmişi Selçuklu Devletinin son dönemlerine kadar dayanıyor. O dönemde yaşamış ve köyün kurucusu olarak ta bilinen Abdal Mehmed ismindeki gönül erbabının savaş zamanı ve Ramazan ayının ilk günü eşi Gül Hatun'a yaptırıp tüm köye dağıttığı Çullama ve Yeşil Mercimek geleneği 900 yıldır hiç bozulmadan günümüze kadar ulaşıyor. 11 Ayın Sultanı Mübarek Ramazan ayının ilk gününde 20 haneli köyün her mutafında sabah erken saatten itibaren bu iki yemek hazırlanıyor. İftar vakti yaklaştığında ise tüm ocaklardan pişen geleneksel iki yemeğin kokusu geliyor. Önce elde açılan yufkalar bir tepsiye baklava gibi dizilip üzerine tercihe göre pişirilen beyaz yada kırmızı etler dökülüyor. Daha sonra tereyağı eritilerek hazırlanan soslar dökülerek çullama denilen yemek iftar sofralarına servis ediliyor. Ramazan'ın birinci gününde her evde pişirilen çullama ve yeşil mercimek iftarda afiyetle yeniyor. Kozluören Kadınları Tarımsal Kalkınma Kooperatifi Başkanı Ruhsel Demirtaş, Çullama ve Yeşil mercimek Ramazanlarda olmazsa olmazımız. İlk günü mutlaka yaparız. Büyüklerimizden öyle gördük. Babannelerimiz ninelerimiz hep yapardı. Biz yapıyoruz bizden sonrada inşallah yaparlar" diye konuştu. Köy halkından Berrin Selçuk ise, Ramazan'da ilk gün herkesin evinde bu yemek pişer. Un su ve tuzla karıp hamuru açar ve saçta pişiririz. Daha sonra onları sarıp küçük küçük keserek üzerine pişirdiğimiz tavuğu dökeriz. İftarda da çokta güzel yeriz Ramazan'ımızda çok güzel geçer bu sayede. Herkesin evinde ilk günü yeşil mercimek ve çullama pişer" dedi.

Asırlık gelenek: Gelin ve damat hamama deveyle geldi Haber

Asırlık gelenek: Gelin ve damat hamama deveyle geldi

Edirneli Romanlar, yüzyıllardır sürdürdükleri hamam geleneğini günümüzde de renkli görüntülerle devam ettiriyor. Düğün öncesi gelin hamamı düzenleyen vatandaşlar, Edirne Küçükpazar semtinden 5 kilometrelik yol katederek Medrese Alibey Mahallesi’nde bulunan gelin evine geldi. Buradan gelin kaftanı üzerinde evinden deve ile alınarak, Mezitbey Çukur Hamamı’na deve üzerinde getirildi. Deve üzerindeki gelin görenlerin ilgi odağı olurken, sürücüler de görüntü karşısında hayrete düştü. Gelin Nehir Kabaca, "Geleneksel olduğu için deveyle hamama geldik" dedi. Çanakkale’den deve kiralandı Geleneksel develi alayı için Çanakkale’den 75 bin TL verilerek deve kiralandı. Düğün alayına gençlerin ailesi ve yakınları da yürüyerek eşlik etti. Yakınları çalgılı çengili konvoyu oyunlarıyla şenlendirip renklendirdi. Gelin damatta deve üzerinde oynarken, cadde boyunca görenler develi gelin alayını ilgiyle izleyip bol bol görüntü aldı fotoğraf çekti. Nehir Kabaca, "Geleneksel gelin hamamını yaşatmak istedik. Alayımızı da geleneksel olduğu için deve ile yaptık, mutluyuz" ifadelerini kullandı. Pop star Salih Zülüfoğlu şarkılar söyledi Özel bir TV kanalında yarışmaya katılan Salih Zülüfoğlu’nun şarkıları eşliğinde yollardan gelen davetliler, yoldan geçerken trafik kısa süreliğine durdu. Hamam sefası öncesi Hamam önünde oyunlar oynandı, damacanalarla ayranlar tepsilerle meyveler ve yiyecekler hamam sefası için taşındı. Hamam önünde oyunlar oynandı Selimiye Camisi’nin önünde bulunan hamama kadar, müzik eşliğinde oyunlar oynanıp geleneksel hamam töreni renklendirildi. Roman çifti görenler bu anı telefonlarına kaydederek eğlenceye eşlik etti. Damat evinden davul-zurna ve oyun havaları eşliğinde deve ile gelen gelin hamam giriş yaptı. Gelin ve damat merdiven yardımıyla deveden indirildi. Edirneli Romanlar, Osmanlı geleneğini sürdürerek gelini düğün öncesinde hamama götürüyor, renkli kıyafetler giydiriyor ve oluşturdukları kortejle davul zurna eşliğinde oyunlar oynuyor.

Osmanlıda Ramazan Gelenekleri Haber

Osmanlıda Ramazan Gelenekleri

İBRAHİM BAYSAL – ÖZEL HABER ADANA(İLKHABER)-  İslam dünyası için kutsal sayılan Ramazan ayı ve gelenekleri Osmanlı toplumu içinde yıllardır önem arz etmektedir. Bu gelenekleri zamanla kendilerine has birtakım gelenekler ve ritüellerle yıllardır sürdürmektedirler. Osmanlı toplumunda Ramazan ayı hem halk hem de yöneticiler için oldukça önemliydi. Şimdi sizlere ‘’nerede o eski Ramazanlar ‘’dedirtecek geleneklerden bahsedelim.. Ramazan ayından önce İstanbul için gıda maddeleri yeterli duruma gelecek şekilde hazırlıklar yapılır eksik olan maddeler termin edilirdi. İftar sofraları kişini ekonomik durumuna göre özenle hazırlanırdı. Varlıklı olanlar fakirlere de iftar verirdi. Günümüz de olduğu gibi özellikle İstanbul da daha çok gördüğümüz sahura kadar açık tutulan dükkanlar, mekanlar Osmanlı zamanında da yaşanırdı. Osmanlı Ramazanları ile bütünleşmiş bazı gelenekleri inceleyecek olursak .. Hacivat-Karagöz Oyunu Günümüzde hala yaşatılan İftar sonrası teravih kılınması ve camii çıkışı şerbet ikramı Ramazan ayının vazgeçilmezi diyebiliriz. Ayrıca Osmanlıda özellikle Ramazan ayı yaza denk geldiğinde Ramazanla özdeşleşmiş Karagöz-Hacivat oyunu oynatılırdı. Mahya Geleneği Osmanlıda en gösterişli Ramazan geleneğinin Mahya idi diyebiliriz. Asırlardır devam eden mayhacılık, Ramazan ayında camilere renk katan ışıklı süslemelerdir. Günümüzde hala Ramazanın gelmesiyle camiler süslenir. Hırka-ı Şerif ziyareti Ramazan’ın on beşinde yapılan “Hırka-i Saadet” ziyaretlerinde Hz. Peygamber ve ashabına ait eşyaların bulunduğu kutsal emanetler ziyaret edilirdi. Padişahında katıldığı bu ziyaretler merasimle gerçekleştirilirdi. Diş Kirası Osmanlı döneminde maddi geliri yüksek olan kişiler sofralarını halka açardı ve bu halk büyük bir heyecanla karşılanırdı. Misafirleri uğurlarken bir takım hediyeler takdim edilirdi. Zimem defteri Osmanlı’da durumu iyi kişiler bakkal ve manav vb. dükkanlarda tanımadıkları kişilerin veresiye defterlerinde borcu olan kişilerin borçlarını öderlerdi.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.