TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
SON DAKİKA
Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Fransız

İLKHABER-Gazetesi - Fransız haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Fransız haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Fransız sinemasının efsane İsmi Alain Delon fimleri hangileri? İşte Alain Delon fimleri Haber

Fransız sinemasının efsane İsmi Alain Delon fimleri hangileri? İşte Alain Delon fimleri

Fransa'nın sinema tarihinde önemli bir yer edinmiş olan Alain Delon, 83 yaşında hayatını kaybetti. Sinemadaki kariyerinde 80'den fazla filmde rol alarak büyük bir etki bırakan Delon, çok sayıda unutulmaz yapımda performans sergiledi. İşte, Alain Delon'un öne çıkan filmlerinden bazıları: ALAİN DELON FİMLERİ "Plein Soleil" (1960): Patricia Highsmith'in ünlü romanından uyarlanan bu filmde Delon, genç ve karizmatik dolandırıcı Tom Ripley'i canlandırdı. Performansı, onu uluslararası bir yıldız yaptı. "Rocco e i suoi fratelli" (1960): Luchino Visconti'nin yönettiği bu dramada Delon, ailesini geçindirmek için mücadele eden Rocco karakterine hayat verdi. "L’Eclipse" (1962): Michelangelo Antonioni’nin yönettiği filmde Delon, genç bir borsacı olan Piero'yu canlandırdı. "Le Samouraï" (1967): Jean-Pierre Melville’in yönettiği bu kült filmde Delon, soğukkanlı bir tetikçi olan Jef Costello'yu canlandırdı. Film, Delon’un en ikonik performanslarından biri olarak kabul ediliyor. "La Piscine" (1969): Delon, Romy Schneider ile birlikte rol aldığı bu gerilim filminde, bir aşk üçgeni içindeki Jean-Paul karakterini canlandırdı. "Le Cercle Rouge" (1970): Bir soygun planının merkezindeki profesyonel hırsız Corey rolüyle Delon, yine Jean-Pierre Melville’in bir diğer ünlü filminde başrolde yer aldı. "Borsalino" (1970): Jean-Paul Belmondo ile birlikte başrolde oynadığı bu suç dramında, iki gangsterin öyküsünü anlattı. "L’Armée des ombres" (1969): İkinci Dünya Savaşı sırasında Fransız direniş hareketini anlatan bu filmde Delon, direnişçi Philippe Gerbier rolündeydi. "Monsieur Klein" (1976): İkinci Dünya Savaşı sırasında Paris’te yaşayan bir sanat tacirini canlandırdığı bu filmde Delon, büyük bir beğeni topladı. "Notre histoire" (1984): Delon, bu filmde alkolik bir karakter olan Robert Avranche’ı canlandırarak César Ödülü'nü kazandı. Alain Delon, kariyerinde oynadığı çeşitli rollerle sinema dünyasına damgasını vurmuş, efsanevi performanslarıyla hafızalarda yer etmiş bir isimdir. Sinema tarihinde bıraktığı bu derin iz, onu unutulmaz bir figür haline getirmiştir.

Alain Delon 88 yaşında hayatını kaybetti: Fransız Sinemasının efsanevi aktörü kimdir? Haber

Alain Delon 88 yaşında hayatını kaybetti: Fransız Sinemasının efsanevi aktörü kimdir?

Fransız sinemasının unutulmaz isimlerinden Alain Delon, 88 yaşında hayata veda etti. Çocuklarının AFP ajansına yaptığı açıklamaya göre Delon, 18 Ağustos Pazar günü Douchy'deki evinde, ailesinin yanında huzur içinde yaşamını yitirdi. Delon’un vefatı, sinema dünyasında derin bir üzüntüyle karşılandı. Aile, bu acı kaybın ardından mahremiyet talebinde bulundu. Miras Kavgası Gündemdeydi Son yıllarda sağlığı giderek kötüleşen Delon, 2019 yılında felç geçirmişti. Bu süreçte, üç çocuğu arasında başlayan miras kavgası sık sık basına yansıdı. Oğulları Anthony ve Alain-Fabien, kız kardeşleri Anouchka’nın babalarını manipüle ettiğini ve sağlık durumunu sakladığını iddia etmişti. Anouchka ise, kardeşlerinin babalarının hayatını tehlikeye attığını öne sürüyordu. Bu anlaşmazlık, taraflar arasında hakaret ve suçlamalarla dolu bir yasal mücadeleye dönüştü. Alain Delon Kimdir? 8 Kasım 1935 tarihinde dünyaya gelen Alain Fabien Maurice Marcel Delon, Avrupa sinemasının en önemli aktörlerinden biri olarak kabul ediliyor. Delon, 1960’lı ve 1970’li yıllarda seks sembolü olarak tanındı ve sayısız başyapıtta rol aldı. Kariyerinde "Rocco and His Brothers" (1960), "Plein Soleil" (1960), "L'Eclisse" (1962), "The Leopard" (1963), "The Yellow Rolls-Royce" (1965), "Lost Command" (1966) ve "Le Samouraï" (1967) gibi filmlerle büyük beğeni topladı. Delon, kariyeri boyunca Luchino Visconti, Jean-Luc Godard, Jean-Pierre Melville, Michelangelo Antonioni ve Louis Malle gibi ünlü yönetmenlerle çalıştı. 1999 yılında İsviçre vatandaşlığı aldı. Zorlu bir çocukluk geçiren Delon, anne ve babası çocuk yaşta ayrıldığı için çeşitli zorluklarla karşılaştı. 2006 yılında İstanbul Film Festivali'ne katılması beklenirken, son anda katılamayacağını açıklayarak hayranlarını üzdü. Aynı dönemde yaşadığı kalp sorunları nedeniyle bir tiyatro oyununu da iptal etmek zorunda kaldı. Hayvanlara olan tutkusu ile bilinen Delon, Brigitte Bardot'un federasyonu aracılığıyla Çin Cumhurbaşkanı’na hayvan haklarıyla ilgili bir açık mektup yazdı. Son olarak 2019 yılında Cannes Film Festivali’nde Fahri Altın Palmiye ödülü ile onurlandırılan Delon, Douchy adlı köydeki evinde üç çocuğu ve hayvanları ile birlikte yaşıyordu. Kariyerinde Bir Dönüm Noktası: Alain Delon'un Sinemadaki Yeri Alain Delon, yalnızca yakışıklılığı ile değil, aynı zamanda oyunculuk yeteneğiyle de sinema dünyasında derin izler bıraktı. Özellikle Jean-Pierre Melville ile çalıştığı "Le Samouraï" filmi, Delon’un karizmasını ve minimalist oyunculuğunu ölümsüzleştirdi. Delon’un sinema kariyeri boyunca rol aldığı filmler, Fransız ve dünya sineması için birer mihenk taşı olarak kabul ediliyor.

Fransız sinema efsanesi Alain Delon 88 yaşında hayatını kaybetti Haber

Fransız sinema efsanesi Alain Delon 88 yaşında hayatını kaybetti

Fransız sinemasının unutulmaz isimlerinden Alain Delon, 88 yaşında hayata veda etti. Üç çocuğunun AFP ajansına yaptığı açıklamaya göre Delon, uzun süredir mücadele ettiği hastalık sonucu Fransa'nın Douchy kentindeki evinde, ailesinin yanında huzur içinde yaşamını yitirdi. Delon'un vefatı, sinema dünyasında derin bir üzüntüyle karşılandı. Delon'un çocukları Alain Fabien, Anouchka ve Anthony tarafından yapılan açıklamada, "Babamızın vefatını duyurmaktan büyük üzüntü duyuyoruz. Babamız, köpeği Loubo'nun da yanındaydı" ifadeleri yer aldı. Aile, bu zor dönemde mahremiyet talebinde bulundu. 2019 yılında felç geçiren Delon'un sağlık durumu, son yıllarda giderek kötüleşmişti. Fransız medyası, aktörün başka bir ciddi sağlık sorunu daha yaşadığını bildirmişti. Ancak Delon'un vefatı öncesinde çocukları arasında yaşanan miras kavgası, sık sık gündeme gelmişti. Oğulları Anthony ve Alain-Fabien, kız kardeşleri Anouchka'nın babalarını manipüle ettiğini ve sağlık durumunu gizlediğini iddia etmişti. Anouchka ise, kardeşlerinin babalarının hayatını tehlikeye attığını ve İsviçre'ye taşınmalarını engellediklerini öne sürüyordu. Aile içinde yaşanan bu gerginlik, hakaret, suçlama ve gizli kayıtların basına yansıdığı bir yasal mücadeleye dönüşmüştü. Alain Delon, kamuoyu önünde son kez 2019 yılındaki Cannes Film Festivali'nde, kendisine verilen Fahri Altın Palmiye ödülünü alırken görülmüştü. 

Fransız ve Alman Okulları yeni dönemde Türk öğrenci kabul etmeyecek Haber

Fransız ve Alman Okulları yeni dönemde Türk öğrenci kabul etmeyecek

Fransız ve Alman büyükelçiliklerine bağlı yabancı okullar, yeni eğitim öğretim yılında Türk öğrencileri kabul etmeyecek. Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, dün AK Parti TBMM Grup Toplantısı öncesi, diğer okullara da işaret ederek, “Yasal dayanağı olmayan 12 okulun uluslararası sözleşmeyle karşılıklı iki ülkenin anlaşacağı zeminine kavuşmasını arzu ediyoruz. Fransa ile görüşmelerimiz devam ediyor. Pakistan ile de görüşmelerimiz devam ediyor” dedi. Fransız Milli Eğitim Bakanlığı ve Yurt dışı Fransız Eğitim Ajansı (AEFE) tarafından yönetilen ve Türkiye’deki Fransız elçiliğine bağlı Ankara'daki Charles de Gaulle ve İstanbul'daki Pierre Loti liselerinin ardından, Alman Büyükelçiliği’ne bağlı Ankara’daki Ernst-Reuter Schule Okulu, yeni eğitim öğretim yılında Türk öğrencileri kabul etmeyeceğini duyurmuştu. Okuldan yapılan açıklamada, “Türk Dışişleri Bakanlığı’nın nota yayımlayarak 2024/2025 eğitim-öğretim yılında anaokulu da dahil olmak üzere Ankara’daki Ernst Reuter Okulu’na Türk pasaportlu yeni öğrencileri kabul etmemizi bir sonraki duyuruya kadar maalesef yasaklandığını bildirmek isteriz” ifadeleri kullanılmıştı. AK Parti Erzurum Genişletilmiş İl Danışma Meclisi Toplantısı'nda yaptığı konuşmada Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, Lozan Antlaşmasında verilen taahhüt doğrultusunda 12 yabancı okula problem çıkartılmadığını ifade etmişti. Tekin, Fransa’nın ‘sömürge’ ülkelere yakışan şekilde davrandığını kaydederek, iki tane daha okul açtıklarını ve bu okulları açarken de “Biz buraya sadece Fransızları alacağız” dediklerini dile getirmişti. Bu duruma rağmen Fransız okullarında eğitim gören öğrencilerin yüzde 90’ının Türk vatandaşı olduğu bilgisini paylaşan Bakan Tekin, Fransız okullarında okuyan öğrencilerin mezun olduktan sonra yabancı öğrenciler için yapılan Yabancı Uyruklu Öğrenci Sınavı’na (YÖS) girdiklerini söylemişti. 18 Nisan 1961 Tarihli Viyana Sözleşmesi’ne göre bu okullarda sadece büyükelçilikte çalışan görevlilerin çocuklarının eğitim görmesi gerekiyor. 12 okulun yasal dayanağı yok Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, dün AK Parti TBMM Grup Toplantısı öncesi gazetecilerin sorularını yanıtladı. Tekin, yasal mevzuata ve Anayasanın 90. Maddesini işaret ederek okulların hukuki statüye kavuşmaları için uluslararası sözleşme yapılması gerektiğini belirterek, “Bir yasal mevzuatımız var. Bir de anayasamızın 90. maddesi çerçevesinde ülkelerle yaptığımız ikili uluslararası anlaşmalar var. Biz bu okulların hukuki statüye kavuşması için uluslararası sözleşme yapılmasını istiyoruz. Bu bahsi geçen yasal dayanağı olmayan 12 okulun uluslararası sözleşmeyle karşılıklı iki ülkenin anlaşacağı zeminine kavuşmasını arzu ediyoruz. Fransa ile görüşmelerimiz devam ediyor. Pakistan ile de görüşmelerimiz devam ediyor. 1993 yılından itibaren hükümetler sürekli özellikle Fransa’yı uyarmışlar. 1993’ten beri hiçbir adım atılmamış. Bizim yapmak istediğimiz de Fransa’nın da dahil olduğu diğer ülkelerle de karşılıklı uluslararası sözleşmeler yapmak” ifadelerini kullanmıştı.

Fury Oyuncularından Lina El Arabi Kimdir? Lina El Arabi Nerelidir? Kaç Yaşında? Haber

Fury Oyuncularından Lina El Arabi Kimdir? Lina El Arabi Nerelidir? Kaç Yaşında?

Son günlerde adı sıkça duyulan Lina El Arabi, popülerliğini artırmaya devam ediyor. Peki, Lina El Arabi kimdir? Nerelidir ve kaç yaşındadır? İşte ünlü aktris hakkında merak edilenler... Lina El Arabi Kimdir? Fransa'nın Lyon şehrinde doğan ve genç yaşta oyunculuk dünyasına adım atan Lina El Arabi, Fransız-Tunuslu bir aktristir. Gerçek adı Souad Haddad olan El Arabi, 3 Temmuz 1993 doğumludur. Kariyerine tiyatro ile başlayan ve zamanla sinema dünyasında önemli bir yer edinen El Arabi, özellikle 2015 yapımı "Fatima" filmi ile uluslararası çapta tanınmıştır. Lina El Arabi'nin Kariyeri Lina El Arabi, oyunculuk kariyerine genç yaşlarda tiyatro ile adım atmış ve zamanla yeteneğini sinema dünyasında da göstermiştir. Ancak uluslararası çapta tanınırlığı, 2015 yapımı "Fatima" filmi ile gelmiştir. Bu filmdeki performansıyla César Ödülleri'nde En İyi Kadın Oyuncu dalında aday gösterilen El Arabi, çeşitli film ve televizyon projelerinde yer alarak başarılı bir kariyer sürdürmektedir.  Son zamanlarda Netflix platformunda en çok izlenenler arasında olan 'Fury'adlı yapımda başrol oyuncusu olarak rol aldı. Oldukça sevilen dizi ile birlikte popülerlik kazanan oyuncunun hayatı merak edilmeye başlandı. Lina El Arabi Nereli ve Kaç Yaşında? Fransa'nın Lyon şehrinde doğan Lina El Arabi, Fransız-Tunuslu kökenlidir. 3 Temmuz 1993 doğumlu olan Lina El Arabi, şu anda 30 yaşındadır.

Fransız ve Belçikalı tur operatörleri Aladağlar’ı gezdi Haber

Fransız ve Belçikalı tur operatörleri Aladağlar’ı gezdi

ADANA (İLKHABER) - Kültür ve Turizm Bakanlığı Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı’nın (TGA) desteklediği tanıtım projesi kapsamında Niğde merkezli Samistal Travel Fransa ve Belçika’dan getirdiği 25 tur operatörü temsilcisi Torosların en yüksek tepesini oluşturan Aladağlar’da info turu yaptı. İnfo turu sırasında Fransız ve Belçikalı tur operatörleri, Niğde’nin Çamardı ilçesine bağlı Çukurbağı Köyü’nden Elek Gölü’ne kadar uzanan vadide 3 saatlik yürüyüş yaptı. Kanyonlardan geçip derin vadilere dalarak denizden 1500 metre yükseklere tırmandılar. Tur operatörleri, hazırlayacakları tur programları sırasında fotoğraflar çekip notlar aldılar. Samistal Travel’in sahibi Cevdet Eroğlu, 7 ve 3 saatlik yürüyüşlerde Türkiye’nin en güzel doğal yapısını doğa turizmi yapan yabancı turizmcilere gösterdiklerini söyledi. Gerçekleştirdikleri organizasyon kapsamında ülkemizi ve Niğde’yi yabancı tur operatörlerine en iyi şekilde tanıttıklarını belirten Eroğlu, ‘’Bu tanıtım ülkemiz imajına doğrudan katkı sağlayıp aynı zamanda ilimiz turizminin bilinirliğinin artırılması noktasında bir avantaj teşkil edecektir’’ dedi. Bu projeyi düzenlemelerindeki amacın Niğde’nin turizm değerlerini yabancı tur operatörlerine tanıtıp yöreye daha fazla turist çekmek olduğunu ifade eden Eroğlu, ‘’Gelen tur operatörleri alanında güçlü ve Türkiye’yi satabilecek potansiyele sahip firmalardır. Tur operatörleri broşür çalışmalarını yaparak 2024 turizm sezonunda yeni bir destinasyon olan Niğde-Aladağlar destinasyonunu kataloglarına koyacaklar’’ diye konuştu. Eroğlu, konuşmasında Kültür ve Turizm Bakanlığı ile TGA’ya teşekkür etti. Türkiye doğa turizminin cenneti Türkiye’de ve dünyada son yıllarda giderek önem kazanan doğa turizmi, dünyanın ilgisini çekmemeye başladı. Dünyanın doğa turizmi yapan önemli tur operatörleri Türkiye’nin eşsiz güzellikte dağlarını ve kanyonlarını merceklerine aldı. Üzerinde 14 medeniyetin yaşadığı Anadolu topraklarında yer alan antik şehirlerin arasında uzanan yürüyüş yolları ise dünyanın daha çok ilgisini çeker oldu. Kültür ve doğa ile iç içe yapılan yürüyüşler ve doğa ile barışık yaşam insanlara cazip gelmeye başladı. Aladağlar doğa harikası Aladağlar Milli Park olarak ilan edilen bölge Niğde, Kayseri, Adana sınırları içinde yer alıyor. Aladağlar, kuzeyde Develi Dağları ve güneyde Bolkar Dağları’ndan ayrıldığı Gülek Boğazına kadar, 78 km uzunluğunda ve doğu-batı doğrultusunda 124 km genişliğinde yaklaşık 1035 km yüzölçümü ile Orta Toroslar’ın önemli bir bölümünü oluşturuyor.

Ballon d'Or galibi Karim Benzema, Real Madrid'den ayrıldıktan sonra Suudi Arabistan takımı Al-Ittihad'a imza attı Haber

Ballon d'Or galibi Karim Benzema, Real Madrid'den ayrıldıktan sonra Suudi Arabistan takımı Al-Ittihad'a imza attı

ADANA (İLKHABER) – Fransız forvet Karim Benzema'nın Suudi Arabistan takımı Al-Ittihad ile üç yıllık bir anlaşma imzaladığı kulüp tarafından Salı günü açıklandı. İspanyol deviyle 14 yıl geçirdikten sonra Pazar günü Real Madrid için son maçına çıkan Benzema, 2022 yılında dünya futbolunda bir yıl boyunca en iyi oyuncuya verilen Ballon d'Or ödülünü kazanmıştı. Al-Ittihad bu sezon Tottenham Hotspur'un eski teknik direktörü Nuno Espirito Santo yönetiminde Suudi Profesyonel Ligi'ni (SPL) kazandı ve Benzema'ya 100 milyon dolardan fazla olduğu bildirilen bir anlaşma teklif etti. Kulübün resmi Twitter hesabı Fransız forvetin bir videosunu paylaştı ve altına şu notu düştü "Benzema burada. Yeni bir kaplan kükreyecek. Ittihad'a hoş geldin." SPL de imzayla ilgili bir açıklama paylaştı: "Benzema'nın gelişi kulüp tarihinin bugüne kadarki en etkili transferi oldu. "Bu aynı zamanda Suudi Pro Ligi'nin bugüne kadarki en büyük sezonunun ardından dünyanın en iyileri için futbolun önde gelen destinasyonlarından biri olma yolculuğunda büyük bir adımı daha işaret ediyor." Salı günkü basın açıklamasında Al-Ittihad'ın siyah ve sarı çizgili formasını tutarken görülen Benzema'nın lig açıklamasında şu sözlerine yer verildi: "Farklı bir ülkede yeni bir futbol ligi deneyimi yaşayacağım için heyecanlıyım. Al-Ittihad Kulübü inanılmaz bir tarihe, inanılmaz tutkulu taraftarlara ve ligi kazandıktan sonra Asya'da bir güç olmak için futbolda büyük hedeflere sahip. "Kariyerimde inanılmaz şeyler başarma şansına sahip oldum ve İspanya ve Avrupa'da yapabileceğim her şeyi başardım. Şimdi yeni bir meydan okuma ve proje için doğru zaman olduğunu hissediyorum." Peki akıllardaki soru Benzema neden Al Ittihad'ı tercih etti? Benzema ise 'Ben bir Müslümanım...' diyerek cevap verdi. İspanyol devi Real Madrid ile yollarını ayıran ve Suudi Arabistan ekibi Al Ittihad ile anlaşan Karim Benzema, Suudi Arabistan'ı tercih etme nedenini, 'Bir Müslüman olarak Müslüman bir ülkede yaşamak istedim.' diyerek cevaplandırdı. Suudi Arabistan ekibi Al Ittihad ile anlaşan ve 3 yılda 600 milyon euro kazanacak olan Karim Benzema, yeni takımını neden tercih ettiği hakkında açıklamalarda bulundu. "Her zaman Müslüman bir ülkede yaşamak istedim" Al Ittihad tercihi için konuşan yıldız futbolcu, "Ben bir Müslümanım ve Suudi Arabistan da Müslüman bir ülke. Her zaman bir Müslüman ülkede yaşamak istemişimdir. Daha önce Suudi Arabistan'da bulunmuştum ve kendimi orada iyi hissetmiştim. Suudi Arabistan'a taşınmak konusunda ailemle konuştuğumda hepsi çok mutlu oldu ve işte buradayım, benim için olmak istediğim yer burası" dedi. "Her yıl seviye yükseliyor" Öte yandan Arabistan Ligi'ni değerlendiren Fransız yıldız, "Pek çok şey duydum, iyi bir lig ve pek çok iyi oyuncu var. Her yıl seviye yükseliyor. Dünya Kupası'nı izledim, Suudi Arabistan çok iyi oynadı, harika şeyler çıkardı, özellikle Arjantin'e karşı. Belli ki çok iyi oyuncuları var" ifadelerini kullandı.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.