TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
SON DAKİKA
Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Fetullahçı Terör Örgütü

İLKHABER-Gazetesi - Fetullahçı Terör Örgütü haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Fetullahçı Terör Örgütü haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

İzmir merkezli FETÖ operasyonunda 49 gözaltı Haber

İzmir merkezli FETÖ operasyonunda 49 gözaltı

Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) üyesi oldukları belirlenen, haklarında kesinleşmiş hapis ve arama kaydı bulunan şüphelilere yönelik İzmir merkezli 3 ilde gerçekleştirilen operasyonda, hücre evlerine gizlenmiş 49 şüpheli gözaltına alındı. FETÖ üyelerine yönelik izmir merkezli operasyon İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı Terör Suçları Soruşturma Bürosu tarafından FETÖ/PDY Silahlı terör örgütüne yönelik yürütülen soruşturmalar kapsamında; dosyalarda isimleri geçen, Bylock kullanıcısı oldukları yönünde tespit bulunan, haklarında örgüt üyesi oldukları yönünde beyan ve ele geçirilen dijital materyallerde haklarında örgüt üyesi oldukları yönünde kayıt bulunan, örgütün güncel yapılanması içerisinde faaliyette bulunan, fon sağlayan kişilerden olduğu tespit edilen, hücre evlerinde saklandıkları değerlendirilen ve haklarında kesinleşmiş hapis cezası ve aranma kaydı bulunduğu tespit edilen 61 şüpheli belirlendi. Şüphelileri yakalamaya yönelik, İzmir merkez ilçeleri ile Menemen, Menderes, Tire ilçeleri, Niğde ve Aydın illerinde bulunan adreslerde bu sabah saatlerinde eş zamanlı operasyon gerçekleştirildi. Operasyonda toplam 49 şüpheli gözaltına alınırken adreslerde yapılan aramalarda, 4 bin 645 Amerikan Doları, 650 Euro ve 51 bin 245 Türk Lirası, çok sayıda dijital materyal ve doküman ele geçirildi. Firari şüphelileri yakalamaya yönelik çalışmalar sürüyor.

15 Temmuz şehidinin ailesinden FETÖ elebaşı Gülen'in cenazesi için sert tepki Haber

15 Temmuz şehidinin ailesinden FETÖ elebaşı Gülen'in cenazesi için sert tepki

15 Temmuz hain darbe girişiminde şehit düşen Özel Harekât Polisi Aytekin Kuru'nun ailesi, Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) elebaşı Fetullah Gülen’in cenazesine ilişkin çarpıcı açıklamalarda bulundu. Şehit annesi Esma Kuru ve baba Süleyman Kuru, Gülen’in ölüsünün Türkiye'ye getirilmesini kesinlikle istemediklerini, getirilmesi halinde cenazenin şehit ailelerine teslim edilmesi gerektiğini ifade etti. "Ateşlerde yansın" Ankara Gölbaşı Özel Harekât Müdürlüğü'nde görevliyken şehit olan Aytekin Kuru'nun annesi Esma Kuru, Gülen’in ölüm haberini televizyondan öğrendiklerini söyledi. Şehit annesi, duygularını şu sözlerle dile getirdi: "Allah'ım ciğerleri dökülsün dedim. Şükür Allah'a, ölmüş. Benim oğlum da dahil bütün şehitlerin hesapları sorulsun. Ateşler içinde yansın. Bizim ciğerimizi yaktı, kendi de ateşlerde yansın. Yerin 7 kat dibine girsin. Allah bugünü bizlere gösterdi. Etleri parça parça olsun." "Cenazesi Türkiye'ye getirilmesin" Şehit babası Süleyman Kuru ise teröristbaşı Gülen’in Türkiye’ye getirilme ihtimaline şiddetle karşı çıktı. Kuru, "Cenazesi Türkiye'ye getirilmesin. Yolda denize atsınlar. Ne kadar sevinsek de evladımızın acısı var. Onun gibileri ne bizim ne yabancı toprak kabul etmez," dedi. Ayrıca, cenazenin şehit ailelerine verilmesi gerektiğini savunan Kuru, "Şehit ailelerine şehitlerimiz parça parça geldi, bizlere versinler o hainin cenazesini. Ölüsünü benim elime versinler, acıyacak durum yok," şeklinde konuştu. "Şehitlerin hesabı sorulsun" Aytekin Kuru'nun ailesi, 15 Temmuz'da yaşanan acıların hala taze olduğunu vurgularken, şehitlerin haklarının yerde kalmaması gerektiğine dikkat çekti. FETÖ elebaşı Gülen’in ölümünün ardından, şehit ailelerinin acılarına bir nebze olsun teselli bulunmasını umduklarını ifade ettiler.

FETÖ Liderinin ölümü: Şehit ailelerinden tepkiler Haber

FETÖ Liderinin ölümü: Şehit ailelerinden tepkiler

Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) lideri Fetullah Gülen’in, 25 yıldır yaşadığı Amerika Birleşik Devletleri’nde hayatını kaybetmesi, 15 Temmuz 2016'daki darbe girişimi sırasında Ankara Gölbaşı'ndaki bombalı saldırıda şehit olan polis memuru ikizler Ahmet ve Mehmet Oruç'un ailesinde farklı duygulara yol açtı. Şehit polislerin babası Ali Oruç, Gülen’in ölümünün kendileri için bir sevinç kaynağı olduğunu belirtti. “Cezasını burada çekmediği için üzüntülüyüz” Ali Oruç, Fetullah Gülen’in ölümünden dolayı ailecek mutlu olduklarını ifade ederek, “Sevinmemizin sebebi, bu hain pislik ortalıktan temizlendi. 251 şehidimiz huzurlu ve mutlular. Ancak bir yandan üzülüyoruz. Çünkü cezasını burada çekmedi,” dedi. Oruç, “İnşallah ahirette cezasını çekecek. Bu şerefsiz, kötü insan geberip gitti. Gelinimin, torunumun hakkı var. Haklarımızı helal etmiyoruz. Rabbim inşallah ahirette bunu hesap vermeyenler arasında tutar,” diye ekledi. “Dünyadan 1 pislik kurtuldu” Gülen’in ölüm haberiyle birlikte büyük bir mutluluk hissettiklerini vurgulayan Oruç, “Bu adam inşallah ahirette cezasını çekecek. Yetimlerin, öksüzlerin hakkı üzerinde. Cehennem ateşinde cayır cayır yansın. Tek temennimiz. Bizim ellerimiz onun yakasında olacak. Dünyadan 1 pislik kurtuldu,” ifadelerini kullandı. FETÖ’nün darbe girişimi sırasında yaşanan kayıpların acısı hâlâ tazeliğini korurken, şehit aileleri bu olayların unutulmaması ve adaletin sağlanması için duydukları hassasiyeti dile getirmeye devam ediyor.

Mersin merkezli 7 ildeki FETÖ operasyonunda 6 zanlı tutuklandı Haber

Mersin merkezli 7 ildeki FETÖ operasyonunda 6 zanlı tutuklandı

Mersin merkezli 7 ilde, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) güncel öğrenci yapılanmasına yönelik operasyonda yakalanan 12 şüpheliden 6'sı tutuklandı. İl Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şubesi (KOM) ekiplerince, 17 Temmuz'da FETÖ'nün güncel öğrenci yapılanmasına yönelik düzenlenen operasyonda gözaltına alınan 12 zanlıdan 3'ü emniyetteki ifadelerinin ardından savcılık talimatıyla serbest bırakıldı. İşlemleri tamamlanan 9 şüpheli adliyeye sevk edildi. Nöbetçi sulh ceza hakimliğine çıkarılan zanlılardan 6'sı tutuklandı, 2'si yurt dışı çıkış yasağı ve 1'i de konutu terk etmeme adli kontrol tedbiriyle serbest bırakıldı. Operasyon Polis, FETÖ'nün güncel öğrenci yapılanmasına yönelik çalışmalar kapsamında, Mersin'de güncel öğrenci yapılanmasında faaliyet yürütüldüğü, örgütten kopmaları önlemek, mensuplarını bir arada tutabilmek, yeni öğrenci kazandırmak amacıyla "öğrenci evleri" açıldığı, örgüte maddi destek sağlandığı, "kamp" adı altında etkinlikler düzenlendiği, sorumlu düzeyde faaliyet yürüten örgüt mensuplarıyla internet tabanlı şifreli programlar üzerinden iletişim kurulduğunu belirlemişti. Teknik ve fiziki takip sonucu kimliği tespit edilen 12 şüpheli, 17 Temmuz'da Cumhuriyet Başsavcılığı koordinesinde Mersin, İzmir, Adana, Niğde, Şanlıurfa, Elazığ ve Osmaniye'de düzenlenen operasyonda gözaltına alınmıştı.

Darbe girişimi davalarının ceza bilançosu Haber

Darbe girişimi davalarının ceza bilançosu

Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz 2016'daki darbe girişimine ilişkin açılan 289 davanın tamamı ilk derece mahkemelerince karara bağlandı. 15 Temmuz günü, darbe girişimi devam ederken Cumhuriyet Başsavcılıklarınca, soruşturmalar başlatılarak darbeciler hakkında gözaltı kararları verildi. Darbe girişimi bastırılmadan harekete geçen Türk yargısının, yasaların kendilerine tanıdığı yetkiyi kullanmasıyla, darbeciler hakkında yargı süreçleri başlatıldı. Soruşturmaların tamamlanmasının ardından darbe girişimini planlayan ve organize eden FETÖ'nün sivil imamları ve sözde "Yurtta Sulh Konseyi" üyelerinin de arasında olduğu sanıklar hakkında 289 dava açıldı. Davaların tamamı yerel mahkemelerce karara bağlandı, sanıklardan 4 bin 891'i ceza aldı. Sanıklardan 1634'ü ağırlaştırılmış müebbet, 1366'sı ise müebbet hapse mahkum edilirken, 1891 sanığa da çeşitli sürelerde hapis cezası verildi. Mahkemeler 2 bin 870 sanık hakkında beraat kararı verirken, 964 sanık hakkında ise "ceza verilmesine yer olmadığına" hükmetti. İlk derece mahkemelerince verilen kararlar temyiz üzerine Yargıtaya geldi. 206 davayı onayan Yargıtay, 32 davayı bazı sanıklar yönünden bozdu. Diğer dosyalardaki temyiz incelemesi ise sürüyor. 85 eski general ve amirale ağırlaştırılmış müebbet hapis Darbe girişiminde bulundukları gerekçesiyle yargılanan ve ağırlaştırılmış müebbet hapse mahkum edilen 1634 sanıktan 85'i general ve amiral, 1116'sı subay, 9'u polis, 32'si sivil, 392'si ise çeşitli rütbelerdeki askerler olarak kayıtlara geçti. Aynı suçlamayla müebbet hapis cezasına çarptırılan 1366 sanıktan 24'ü general ve amiral, 536'sı subay, 9'u polis, 2'si sivil, 795'i de astsubay ve uzman çavuş rütbesindeki askerlerdi. Darbe davalarında yargılanarak "silahlı terör örgütüne üye olma" ve "anayasal düzeni ihlale yardım" suçundan süreli hapse mahkum edilen 1891 kişiden 26'sı general ve amiral, 776'sı subay, 323'ü astsubay, 156'sı polis, 31'i sivil, 579'u ise diğer rütbelerdeki askeri personeldi. Beraatlerine karar verilen 2 bin 870 kişiden 24'ü general ve amiral, 461'i subay, 397'si astsubay, 615'i uzman erbaş, 32'si polis, 1165'i er, 154'ü askeri öğrenci, 22'si de sivil oldu.

İstanbul'daki darbe davası sanıklarına ceza yağdı Haber

İstanbul'daki darbe davası sanıklarına ceza yağdı

15 Temmuz 2016'daki darbe girişiminin üzerinden 8 yıl geçerken hain kalkışmanın İstanbul ayağıyla ilgili açılan davaların çoğu karara bağlanırken üst mahkemelerden dönen veya ayrılan dosyalarla ilgili bazı sanıkların yargılanmalarına devam ediliyor. Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz 2016'daki darbe girişimi 8 yılı geride bırakırken açılan davalarda darbeci sanıklara ceza yağdı. Türk Silahlı Kuvvetleri içine sızan FETÖ'cü askerlerin 15 Temmuz 2016 akşamı gerçekleştirdiği darbe girişiminin ilk anlarından itibaren harekete geçen İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturma kapsamında sahada aktif olarak rol alan veya emri verenlerin de aralarında bulunduğu çok sayıda kişi gözaltına alındı. Yoğun süren soruşturmalar sonucunda darbeye ilişkin 8 yılda binlerce kişiyi sorgulayan savcılık, FETÖ'nün darbe girişiminde aktif katılım sağladığı veya örgütle bağlantılı olduğu belirlenen kişilere yönelik iddianameler hazırlanarak davaların açılmasını sağladı. İstanbul'da açılan darbe davaları kapsamında sanık sayılarının çokluğu nedeniyle İstanbul Adliyesi'ndeki duruşma salonlarının yetersiz kalması üzerine davalar, sonradan adı Marmara Cezaevi olarak değiştirilen Silivri Ceza İnfaz Kurumları karşısındaki duruşma salonları, Bakırköy ve Kartal'daki adliyelerin büyük salonları ile Büyükçekmece ve Silivri'deki spor salonlarında görüldü. Darbeciler tarafından 15 Temmuz 2016'da İstanbul'daki değişik noktalardan gerçekleştirilen saldırılara ilişkin haklarında dava açılan sanıkların tamamının ilk derece mahkemeleri sonuçlandı. İstanbul'da darbeyi organize eden "Yurtta Sulh Biziz" isimli WhatsApp grubu üyelerinin de yer aldığı üst düzey subayların yargılandığı İstanbul ana darbe davası, İstanbul Valiliğinin işgali davası, İstanbul Emniyet Müdürlüğünün işgali davası, Bayrampaşa Çevik Kuvvet Şube Müdürlüğünün işgali davası, 66. Mekanize Tugayı davası, Kuleli Askeri Lisesi-Çengelköy davası, Orhanlı Gişeleri davası gibi davaların da yer aldığı pek çok dosya, Yargıtay tarafından büyük oranda onanarak sanıklar hakkındaki cezalar kesinleşti. Davaların bir kısmının temyiz aşamaları halen sürerken FSM Köprüsü'ndeki eylemlerden "azmettiren" sıfatıyla sorumlu iki eski albay hakkında açılan 2 yeni dava, Yargıtayca bir kısım sanıklar hakkında bozma kararı verilen ve aralarında 66. Mekanize Tugayı davası, Sultanbeyli Gişeleri davası, TRT- Taksim davasının da bulunduğu davalar ile tefrik edilen sanıklar hakkındaki dosyalar olmak üzere bazı dosyalarda, ilk derece mahkemelerindeki yargılamalar devam ediyor. İstanbul'daki darbe girişimine ilişkin aralarında FETÖ elebaşı Fetullah Gülen ile Ahmet Zeki Gerehan, Engin Durmaz, İrfan Arat, Mehmet Murat Çelebioğlu, Mehmet Nail Yiğit, Onur Özden, Rıfkı Keser ve Uzay Şahin gibi bir kısım rütbeli eski subayların da yer aldığı firari sanıkların yakalanması için çalışmalar sürüyor. Darbe girişiminin İstanbul ayağındaki yargılamalarda 2 bin 423 sanık hakkında hüküm kuran mahkemeler, 382 sanığa ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası, 688 sanığa müebbet hapis, 282 sanığa da çeşitli sürelerde hapis cezası verdi. Sanıklardan 789'una beraat veren mahkemeler, 282 sanık hakkında ise ceza verilmesine yer olmadığına dair karar hüküm kurdu. Darbeye ilişkin ilk karar İstanbul Valiliğini işgal eden askerlere yardıma gitmeye çalışan 1'i tutuklu 24 askerin üçer kez ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılması istemiyle yargılandığı dava, İstanbul 24. Ağır Ceza Mahkemesince hükme bağlandı. Mahkeme, 7 Temmuz 2017'de verdiği kararda, 1'i tutuklu 24 sanığın yargılandığı davada, tutuklu sanık Astsubay Yusuf Yıldız'ın "Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılmasına karar verirken, olay tarihinde er olarak görev yapan 23 sanığın beraatine hükmetti. Temyiz başvurularını inceleyen Yargıtay 16. Ceza Dairesi beraat alan sanıklar hakkındaki hükümleri, "ceza verilmesine yer olmadığına" şeklinde değiştirerek kararı onadı. İstanbul'un çatı davasında organizatörlerin cezası onandı İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi "İstanbul'daki ana darbe davası"ndaki kararını 17 Nisan 2018'de açıkladı. Tutuklu 14 sanıktan eski Tümgeneral Fethi Alpay, eski Tuğgeneraller Eyyüp Gürler ile Özkan Aydoğdu, eski Kurmay Albaylar Ahmet Gümüş, Mehmet Kapan, Müslüm Kaya, Nebi Gazneli, Ömer Faruk Özköse ile Kurmay Albay Sadık Cebeci, eski Kurmay Yarbaylar Şakir Çınar ile Fatih Karakaya ve eski Kurmay Binbaşı Murat Yanık, "anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırıldı. Tutuklu sanıklardan eski Tuğgeneral Yüksel Durak hakkında "görevi kötüye kullanma" suçundan 10 ay hapis cezası veren mahkeme heyeti, Durak'ı ayrıca "silahlı terör örgütünün hiyerarşik yapısına dahil olmamakla birlikte silahlı terör örgütü adına suç işlemek" suçundan da 5 yıl 2 ay 15 gün hapis cezasına çarptırdı. Mahkeme heyeti, sanıklar Muzaffer Düzenli, Eyyüp Gürler, Fethi Alpay, Murat Yanık ve Özkan Aydoğdu'ya kalkışma sırasında darbeciler tarafından şehit edilen Erol Olçok ile oğlu Abdullah Tayyip Olçok'un da aralarında bulunduğu 87 kişinin ölümünden sorumlu oldukları gerekçesiyle "nitelikli kasten öldürmeye azmettirme" suçundan da 87'şer kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verdi. Ayrıca sanıklar Müslüm Kaya ve Nebi Gazneli de "bir suçun işlenmesini kolaylaştırmak amacıyla kasten öldürme" suçundan 3'er kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldı. Sanıklar Mehmet Kapan ve Fatih Karakaya'yı 43 kişiye yönelik "bir suçun işlenmesini kolaylaştırmak amacıyla kasten öldürme", "bir suçun işlenmesini kolaylaştırmak amacıyla çocuğu kasten öldürme" suçlarını işledikleri gerekçesiyle 43'er kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptıran mahkeme heyeti, Sadık Cebeci'yi, İlhan Varank'ın da aralarında bulunduğu 14 kişiye yönelik "kasten öldürme" suçunu işlediği gerekçesiyle 14 kez ağırlaştırılmış müebbet hapse mahkum etti. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesi de 14 sanığa verilen hapis cezalarını hukuka uygun buldu, temyiz başvurularını inceleyen Yargıtay kararı onadı. 8 kişinin şehit edilmesiyle ilgili davaya ilişkin hüküm de onandı Kapatılan Kuleli Askeri Lisesi, Vaniköy, Beykoz'da yaşananlar ve Çengelköy Polis Merkezi'nin işgaliyle burada çıkan olaylarda 8 kişinin şehit edilmesine ilişkin 14'ü eski polis 114 sanığın yargılandığı davada 10 Aralık 2018'de karar çıktı. İstanbul 32. Ağır Ceza Mahkemesi, eski Albaylar Muammer Aygar ve Mürsel Çıkrıkçı'yı toplam 9 kez ağırlaştırılmış müebbet ve 1805'er yıl, 26 sanığı "anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırdı. "İradeleri komutanları tarafından fesada uğratıldığı" gerekçesiyle 57'si er, 7'si askeri öğrenci olan toplam 64 sanığa ise ceza verilmesine yer olmadığı hükmü kuran heyet, diğer sanıkları da çeşitli suçlardan değişen oranlarda hapis cezaları verdi. Yargıtay 3. Ceza Dairesi, 17 Haziran 2022'de yerel mahkemenin kararını onadı. 15 Temmuz Şehitler Köprüsü davası FETÖ'nün darbe girişiminde o zamanki adıyla Boğaziçi Köprüsü olan ve İstanbul'da en çok şehidin verildiği 15 Temmuz Şehitler Köprüsü'ndeki olaylara ilişkin dava, İstanbul 25. Ağır Ceza Mahkemesi'nin yaptığı yargılamalarla üst düzey güvenlik önlemleri ile 9 ay sürdü. Mahkeme, 34 kişinin ölümüne ilişkin 143 sanık hakkındaki davayı 12 Temmuz 2018'de karara bağladı. Mahkeme heyeti, kararda 72 sanığı "anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis, 22 sanığı "anayasal düzeni ortadan kaydırmaya teşebbüse yardım" suçundan 17 yıl 7'şer ay, 5 sanığı da aynı suçtan 15'er yıl hapis cezasına çarptırdı. Davanın en rütbeli sanıkları eski Yarbay Turgay Ödemiş ve eski Binbaşı Ahmet Taştan'a "anayasayı ihlal" ve "kasten öldürme" suçlarından toplam 35'er kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası veren mahkeme heyeti ayrıca çeşitli suçlardan Taştan'ın 3 bin 343 yıl, Ödemiş'in ise 3 bin 323 yıl hapisle cezalandırılmasına hükmetti. Mahkeme, 34 vatandaşın şehit edilmesine ilişkin birçok sanık için de "kasten öldürme" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına hükmü kurarken, 44 sanık da beraat etti. Yargıtay 3. Ceza Dairesi sanıklardan bazıları hakkında verilen hapis cezaları ile bazı sanıklarla ilgili beraat hükümlerini çeşitli gerekçelerle bozarak 82 kişi yönünden dosyayı İstanbul 25. Ağır Ceza Mahkemesine gönderdi. FETÖ'nün "Selam Tevhid'de kumpas" davası yeniden görülüyor İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi, 236. celsede FETÖ/PDY'nin "Selam Tevhid" soruşturmasında kumpas kurduğu iddiasına yönelik firari sanıklar Fetullah Gülen ile eski emniyet müdürlerinin de yer aldığı 13'ü tutuklu, 13'ü firari 90 sanığın yargılandığı davaya ilişkin kararını 16 Aralık 2020'de açıkladı. Yargıtayın 35 sanık yönünden bozma kararının ardından gönderilen dava dosyasının yargılaması yerel mahkemede sürüyor. Yeniden görülen Atatürk Havalimanı'nı işgal girişimi davasında karar 15 Temmuz darbe teşebbüsünde Atatürk Havalimanı'nı işgal girişimi ve burada çıkan olaylarda 2 kişinin şehit edilmesine ilişkin, Yargıtayın bozma kararının ardından İstanbul 34. Ağır Ceza Mahkemesince yeniden görülen 62 sanıklı davada karar açıklandı. Mahkeme, 29 sanığı "anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs" suçundan müebbet hapis cezasına çarptırırken, 22 sanığa da "anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüse yardım" etme suçundan 12'şer yıl altışar ay hapis verdi. Tutuklu sanıklardan eski başçavuş Aslan Özkan ve sözleşmeli er Muhammet Ömer Saldamli, "Şehit Mahir Ayabak'a yönelik "kasten öldürme" ve müştekiler Ahmet Örnek, Enes Babacan, Halil İbrahim Koşdaş ve Mehmet Bostan'a yönelik de "kasten öldürmeye teşebbüs" suçlarını işledikleri gerekçesiyle ağırlaştırılmış müebbet hapis ve 57'şer yıl hapis cezasına çarptırıldı. Heyet, başka suçtan tutuklu sanık Yasin Keçeli'yi de aynı suçlardan ağırlaştırılmış müebbet ile 52 yıl 6 ay hapis cezasına mahkum etti. Mahkeme heyeti, 4 sanık hakkında "konut dokunulmazlığını ihlal etme" ve "kişiyi hürriyetinden yoksun kılma" suçlarından ceza verilmesine yer olmadığına, 4 sanığın da tüm suçlardan beraatine karar verdi. Tutuklu 18 sanığın yurt dışına çıkış yasağı şeklinde adli kontrol tedbiri kapsamında tahliyesine karar veren heyet, 2 sanığın tutukluluk halinin devamına, 2 sanığın ise hükümle beraber tutuklanmasına hükmetti. Heyet, "anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs" ve "anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüse yardım" suçlarından ceza verilen ancak duruşmaya gelmeyen 31 sanık hakkında, tutuklamaya yönelik yakalama kararı çıkarılmasına karar verdi. Kararla ilgili Yargıtayın temyiz incelemesi devam ediyor. FETÖ'nün darbe girişime ilişkin 138 askerin yargılandığı davada karar açıklandı 15 Temmuz darbe girişimine ilişkin aralarında muvazzafların da bulunduğu 28'i tutuklu, 138 askerin yargılandığı dava 5 Aralık 2022'de İstanbul 25. Ağır Ceza Mahkemesince karara bağlandı. Mahkeme heyeti, 38 sanığın "anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüse yardım" suçundan 12,5 yıl ile 15 yıl arasında değişen sürelerde hapisle cezalandırılmasına hükmetti. "Silahlı terör örgütüne üye olmak" suçundan 2 sanığı 1 yıl 6 ay 22'şer gün hapis cezasına mahkum eden mahkeme, sanıklar hakkında hükmün açıklanmasını geri bıraktı. Heyet, 2 sanığı da aynı suçtan 6 yıl 3'er ay hapis cezasına çarptırdı. Mahkeme, 73 sanık hakkında üzerlerine atılı suçlardan, "yerine getirilmesi görev gereği zorunlu bir emrin uygulanması" nedenine ait koşulların gerçekleştiği hususunda kaçınılmaz bir hataya düştükleri gerekçesiyle ceza verilmesine yer olmadığına karar verdi. Heyet, 23 sanığın üzerine atılı tüm suçlardan beraatlerine hükmetti. Kararla birlikte tutuklu 5 sanığın, haklarında "yurt dışına çıkış yasağı" şeklinde adli kontrol tedbiri uygulanarak tahliyesine karar verildi. İstinaf başvurularını esastan reddeden İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesi, hükmün açıklanmasından sonra hayatını kaybeden 2 sanık hakkındaki davanın ise düşürülmesine karar verdi.

15 Temmuz Şehidi Gülşah Güler'in ailesi acısını ilk günkü gibi yaşıyor Haber

15 Temmuz Şehidi Gülşah Güler'in ailesi acısını ilk günkü gibi yaşıyor

Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz 2016'daki darbe girişiminde Ankara Gölbaşı'nda şehit olan Komiser Yardımcısı Gülşah Güler'in ailesi, kızlarının şehadetinin üzerinden 8 yıl geçmesine rağmen acılarını ilk günkü gibi yüreklerinde hissediyor. Darbecilerin, Gölbaşı'ndaki Özel Harekat Daire Başkanlığına gerçekleştirdiği bombalı saldırıda şehit düşen Güler'in annesi Emine ve babası Hüseyin Güler, 6 Şubat 2023'teki depremlerde Hatay'ın Kırıkhan ilçesindeki evlerinin hasar görmesi üzerine Ankara'ya yerleşti. Gölbaşı'nda kızlarının şehit edildiği Özel Harekat Daire Başkanlığının karşısında bir eve taşınan aile, çalıştığı kuruma yakın olma hissiyle özlemlerini bastırmak istiyor.Sık sık memleketleri Hatay'a gelen aile, Kırıkhan Şehitliği'ndeki kızlarının kabrini ziyaret ediyor.Anne Emine Güler, kızının acısını ilk günkü gibi içinde yaşadığını söyledi. Her günün kendileri için 15 Temmuz olduğunu belirten Güler, "15 Temmuz günü yaklaştıkça duygularım daha da kötü oluyor, özlem, hasret duyuyorum. Kalleşlik de çok zorumuza gidiyor." dedi.  "Her gün kızıma selam veriyoruz" Depremlerde evlerinin hasar aldığını, kızının hatıralarını sakladığı odasının da etkilendiğini anlan Güler, şöyle konuştu: "Depremde eşyalarının hepsi yerlerdeydi, vitrini yıkıldı, bütün eşyaları savruldu, onları ağlayarak topladım ama yeniden yapacağım inşallah. Şimdi Ankara Gölbaşı'ndayız, kızıma komşuyuz. Özel harekatın yanındayız, her gün kızıma selam veriyoruz, bayrağı var orada, 'günaydın kızım' diyorum dağlarına bakıyorum, birlikte bakardık, evinin yanında oturuyoruz, 'komşu geldik kızım sana' diyoruz, bu bana kendimi daha iyi hissettiriyor. Sanki Gülşah orada yaşıyor da biz komşusuyuz, birlikteyiz. Özlüyorum, resimlerine bakıyorum, memlekete geldiğim zaman koşa koşa mezarına geliyorum, mezarını temizliyorum 'geldim kızım' diyorum, hasret çok büyük, ciğer işte, ciğerimizi yaktılar." Anne Güler, acılarının ilk günkü gibi taze olduğunu ve kızını çok özlediğini dile getirdi. Ciğerlerinin yandığını anlatan anne Güler, "Allah kendilerini kahretsin, bizim ciğerimizi yaktılar kendilerinin de ciğerleri yansın. Ölmesinler sürünsünler. Alçaklık damgasıyla yaşasınlar." diye konuştu. "Bu vatana bir Gülşah değil bin Gülşah feda olsun" Baba Hüseyin Güler de deprem sonrası mecburiyetten Ankara'ya yerleştiklerini ancak sık sık memlekete gelerek ilk ziyareti kızlarının kabrine yaptıklarını anlattı. Özleminin büyük olduğunu belirten baba Güler, şunları kaydetti: "Rabbim kızımızı bizden gururla, onurla, şerefle aldı, bize şehit anne babası olmayı lütfetti. Bu dünyada her insanın ulaşamayacağı bir isim verdi, evladımızla gururluyuz. Hainlere gelince de onlar hainliklerini yapacak, biz canımızı vereceğiz. Gururla söylüyorum ki bu vatana bir Gülşah değil bin Gülşah feda olsun. Benim arkamda 3 çocuğum daha var, ben varım, eşim var bu vatan için yani hiç boşuna heveslenmeyin, uğraşmayın. Şunu iyi bilin ki bu dünyada çekeceğinizi çekeceksiniz, mahşerde, Allah'ın huzurunda, bizim iki elimiz sizin iki yakanızda olacak. Çünkü bu ülkenin ekmeğini yiyip suyunu içip bayrağın altında hainlik yapanlara ne Allah katında ne de bu ülkede yer yoktur. Siz hainliğinizi yapmaya devam edin biz canımızı vermeye devam edeceğiz."

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.