SON DAKİKA
Hava Durumu

#Enfeksiyon

İLKHABER-Gazetesi - Enfeksiyon haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Enfeksiyon haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Türkiye'de grip vakalarında ciddi artış: Enfeksiyon hastalıkları uzmanı uyardı Haber

Türkiye'de grip vakalarında ciddi artış: Enfeksiyon hastalıkları uzmanı uyardı

Türkiye'de son günlerde grip vakalarında yaşanan büyük artış, sağlık kuruluşlarını zor durumda bırakıyor. Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Dr. Kayhan Uğuz, özellikle bağışıklık sistemi zayıf olan bireylerde grip enfeksiyonunun solunum yetmezliği gibi ciddi sağlık sorunlarına yol açabileceği uyarısında bulundu. Dr. Uğuz, zaman kaybetmeden bir sağlık kuruluşuna başvurulması gerektiğini vurgulayarak, bu yıl Türkiye genelinde influenza vakalarının yüksek seviyelere çıktığını belirtti. Grip Salgını, Hastaneye Yatışları Artırdı Her yıl kış aylarında hızla yayılan influenza virüsü, bu sene Türkiye genelinde büyük bir artış gösterdi. Dr. Kayhan Uğuz, enfeksiyonun özellikle bağışıklık sistemi zayıf olan bireylerde ciddi sağlık sorunlarına yol açabileceğini belirterek, "Yüksek ateş, nefes darlığı ve bilinç bulanıklığı gibi ağır belirtiler görüldüğünde zaman kaybetmeden bir sağlık kuruluşuna başvurulmalıdır" şeklinde uyardı. Grip Belirtileri Nelerdir? Dr. Uğuz, grip vakalarının belirtilerinin ani ateş, kas ağrıları, halsizlik, kuru öksürük ve burun akıntısı şeklinde kendini gösterdiğini ifade etti. Ayrıca, grip virüsünün hapşırma ve öksürme yoluyla havaya yayılan damlacıklarla bulaştığını, hasta kişilerle yakın temas ve virüs bulaşmış yüzeylere temasla da hastalığın yayıldığını vurguladı. Risk Grubunda Olanlar Dikkat Etmeli! Özellikle çocuklar, yaşlılar ve kronik hastalığı olan bireylerin grip enfeksiyonunu daha ağır geçirme riski taşıdığına dikkat çeken Uğuz, "Grip tedavi edilmezse zatürre gibi ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir" dedi. Uğuz, grip hastalarının genellikle bir hafta içinde iyileşmelerine rağmen, bazı vakaların hastaneye yatış gerektirdiğini belirtti. Grip Tedavisinde Antibiyotiklere Yer Yok! Dr. Kayhan Uğuz, grip tedavisinde antibiyotiklerin etkisiz olduğunu ve yalnızca bakteriyel enfeksiyonlar için kullanılması gerektiğini söyledi. "Grip bir virüs hastalığıdır ve antibiyotikler bakterilere karşı etkilidir. Doktor önerisi olmadan ilaç kullanımı, antibiyotik direncine yol açabilir" diye ekledi. Korunma Yöntemleri: Hijyen ve Aşı Önerisi Gripten korunmanın en etkili yollarından birinin hijyen kurallarına dikkat etmek olduğunu vurgulayan Dr. Uğuz, ellerin sık sık sabun ve suyla yıkanması, kalabalık ortamlarda maske takılması, hasta kişilerle temastan kaçınılması ve bağışıklık sistemini güçlendiren besinler tüketilmesi gerektiğini belirtti. Ayrıca, mevsimsel grip aşısının özellikle risk grubundaki bireyler için önemli bir korunma yöntemi olduğunu belirtti.

Kreş ve okulda enfeksiyondan korunmak için neler yapılmalı? Haber

Kreş ve okulda enfeksiyondan korunmak için neler yapılmalı?

Kreş ve okul çağındaki çocuklar, mikropların çeşitli yollarla bulaşabileceği ortamlarda bulunuyor. Niğde Ömer Halisdemir Eğitim ve Araştırma Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Ruken Tekdemir, çocukları enfeksiyonlardan korumak için uygulanması gereken yöntemler hakkında önemli bilgiler paylaştı. Aşıların Önemi Dr. Tekdemir, “Kreşe ve okula başlayan çocuklarda enfeksiyon hastalıklarının daha sık görüldüğünü belirtti. Ancak zamanla bağışıklık sistemleri güçlenir ve enfeksiyon oranı azalır. Çocukları bu enfeksiyonlardan korumanın en önemli yollarından biri aşılamadır. Sağlık Bakanlığı tarafından hazırlanan aşı programlarının eksiksiz uygulanması, çocukların koruyuculuğunu artırır” dedi. El Hijyeninin Önemi Çocukların enfeksiyonlardan korunmasında hijyenin kritik rol oynadığını vurgulayan Tekdemir, el yıkamanın enfeksiyonları önlemede en etkili yöntem olduğunu söyledi. “Okulda ve okul dışında çocukların el hijyenine dikkat etmesi alışkanlık haline gelmelidir. Hem öğretmenlerin hem de ailelerin bu konuda çocuklara doğru alışkanlıklar kazandırması önemlidir. Ortak alanlarda, oyunlardan sonra, beslenme öncesi ve sonrası bol su ve sabunla el yıkama alışkanlığı kazandırılmalıdır” şeklinde konuştu. Hasta Çocukların İstirahat Etmesi Dr. Tekdemir, hastalık belirtileri gösteren çocukların evde dinlenmesi gerektiğinin altını çizdi. “Hasta olan çocukların evde istirahat etmesi, hem iyileşmelerini hızlandırır hem de diğer çocukların enfeksiyon kapma riskini azaltır. Ayrıca, öksürme ve hapşırma sırasında ağızlarını kollarıyla kapatmalarını öğretmek, damlacık yoluyla bulaşan hastalıkları engellemede yardımcı olur” dedi. Sağlıklı Yaşam Alışkanlıkları Çocukların sağlıklı yaşam alışkanlıklarına dikkat etmeleri gerektiğini belirten Tekdemir, ''Hastalık belirtisi gösteren çocukların mutlaka evde istirahatinin sağlanması gerek böylece hem çocuğun iyileşmesi hızlanacak hem de diğer çocukların korunmasını sağlanacak. Çocuklara öksürme ve hapşırma sırasında kollarıyla ağızlarının kapatılmasını öğretmek de önemli bu sayede damlacık yoluyla bulaşan hastalıkları engeller. Okul dışında çocuklarımız için yapabileceğimiz diğer şeyler ise sağlıklı beslenme, egzersiz, açık alanda spor faaliyetleri, düzenli uyku ve tütün ürünlerine maruz kalmamaları olacaktır'' dedi.

Tedavi edilmeyen kulak rahatsızlığında kronikleşme uyarısı Haber

Tedavi edilmeyen kulak rahatsızlığında kronikleşme uyarısı

Kulak rahatsızlıkları, pek çok insanın yaşam kalitesini etkileyen önemli sağlık sorunları arasında yer alıyor. Ancak, bu rahatsızlıkların tedavi edilmemesi durumunda, basit sorunların bile kronik hale gelebileceği uyarısında bulunuluyor. Uzmanlar, kulak problemlerinin ihmal edilmemesi gerektiğini ve zamanında müdahalenin önemini vurguluyor. Kulak ağrıları, işitme kaybı, kulak çınlaması gibi belirtiler genellikle küçük sağlık sorunları olarak görülüyor. Ancak, bu belirtiler tedavi edilmediğinde, daha ciddi ve kalıcı sağlık problemlerine yol açıyor. Kulak enfeksiyonları, orta kulak iltihapları ve tinnitus (kulak çınlaması) gibi durumlar, erken müdahale edilmediğinde kronikleşerek hastanın yaşam kalitesini ciddi şekilde etkiliyor. Kulak hastalıkları konusunda yapılan son araştırmalar ise erken teşhis ve tedavinin önemini bir kez daha gösteriyor. Tedavi edilmeyen kulak rahatsızlıkları, zamanla işitme kaybı, denge problemleri ve kalıcı kulak ağrıları, kulak zarı delinmesi gibi uzun vadeli sağlık sorunlarına yol açabiliyor.  Kulak hastalıklarının kronikleşmesini önlemek için, belirtiler fark edilir fark edilmez bir sağlık profesyoneline başvurulması gerekiyor. Kulak burun boğaz uzmanları, erken tedavinin, hem hastalığın seyrini olumlu yönde etkileyeceği hem de komplikasyon riskini azaltacağını belirtiyor. Uzmanlar, kulak sağlığının korunmasının yalnızca tedavi değil, aynı zamanda koruyucu önlemlerle de mümkün olduğunu belirtiyor. Bu öneriler arasında, ‘kulak temizliğine dikkat edilmesi, yüksek seslerden kaçınılması ve düzenli sağlık kontrollerinin yapılması’ gibi detaylar yer alıyor. Kulak, Burun, Boğaz, Baş ve Boyun Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Onur Ergün de orta kulak iltihabı hakkında önemli bilgiler aktardı. Orta kulakta özellikle 3 aydan uzun süren hastalıkların kronik durumlara yol açacağı uyarısında bulunan Doç. Dr. Ergün, şunları kaydetti: "Orta kulakta 3 aydan uzun süredir devam eden hastalıklara kronik otit deniyor. Bu hastalıkların çoğunda kulak zarı deliği de bulunuyor. Kulak zarı delik olduğu zaman işitme azlığına neden oluyor. Kulağa su kaçarsa orta kulak enfekte olabiliyor ve akıntı başlayabiliyor. Tekrarlayan akıntılar işitmeyi daha da kötüleştirebiliyor. Kronik otitlerin tümünün tedavisi ise cerrahidir. Öncelikle kolesteatom varsa tamamen temizlenmesi ve kulak zarındaki deliğin kapatılması amaçlanmaktadır. Ayrıca işitme açısından kemikçiklerde bir hareket kısıtlılığı veya kopukluk varsa bunun giderilmesi için de çalışılmaktadır. Elbette sorunun tekrar etmemesi için eğer varsa altta yatan östaki fonksiyon bozukluğunun da düzeltilmiş olması gerekmektedir.”

Önce tekerlekli sandalyeden kurtuldu, şimdi yüzerek hayata tutundu Haber

Önce tekerlekli sandalyeden kurtuldu, şimdi yüzerek hayata tutundu

ADANA (İLKHABER) - Adana’da enfeksiyon nedeniyle bacakları kesilen ve gelen destekle protez bacaklarına kavuşan 9 yaşındaki Muhammet, şimdi de yüzerek hayata tutundu. Hasan (34) ve Narin (31) Erol çiftinin 5 çocuğundan biri olan Muhammet’e doğduğunda nadir görülen çift taraflı ’doğuştan kaval kemiği yokluğu’ (Tibial Hemimelia) tanısı konuldu. Erol çifti, evlatlarının tedavisi için Çukurova Üniversitesi (ÇÜ) Tıp Fakültesi Balcalı Hastanesi’ne gitti ancak bir çözüm bulamadı. 2 yıl önce ise minik Muhammet’in her 2 bacağında da enfeksiyon çıktı ve 2 bacak diz altından kesildi. Küçük çocuk tekerlekli sandalyeye mahkum kaldı. Protezle hayata tutundu Muhammet’in futbol sevgisini bilen anne Narin Erol, oğlunu aylar boyunca Güney Yıldızı Stadyumu’ndaki yaşıtlarının oynadığı Havuzlubahçe Spor Kulübü antrenmanlarına götürdü. Tekerlekli sandalyeden futbol oynayan arkadaşlarını izleyen Muhammet’in futbol aşkı geçtiğimiz yıl İhlas Haber Ajansı tarafından ‘İki bacağı kesilip tekerlekli sandalyeye mahkum kalan Muhammet’in futbol aşkı’ başlığıyla haber oldu. Haberin ardından hayırsever Ogün Sever Okur, aileye destek olarak Muhammet’in protez bacak ücretini ödeyip, küçük çocuğun protezine kavuşmasını sağladı. Önce halı sahada top oynadı, şimdi de yüzmeyi öğrendi Protez bacaklarına kavuştuktan sonra halı sahaya koşan Muhammet, arkadaşlarıyla futbol oynayıp yaşama tutundu. Geçtiğimiz aylarda ise küçük Muhammet, arkadaşlarıyla birlikte havuzda yüzmek istedi. Bunun üzerine küçük çocuğun futbol antrenörü Nevzat Karabulut, Muhammet’i yüzme antrenörü Ali Yılmaz ile tanıştırdı. Ali Yılmaz’ın kısa sürede yüzmeyi öğrettiği Muhammet, önce protezlerine kavuşarak şimdi de yüzerek hayata tutundu. Havuza protez bacaklarını çıkartarak tek başına atlayan ve desteksiz bir şekilde uzun süre yüzebilen küçük çocuk, azmiyle görenleri kendisine hayran bırakıyor. "Yüzmek çok keyifliymiş" İhlas Haber Ajansı’na konuşan Muhammet Erol, "Protez bacaklarımdan sonra koşmaya, top oynamaya başladım. Çok sevindim. Sonra da burada yüzmeyi öğrendim. Yüzmek çok keyifliymiş. Çok mutlu oldum. Önce yürüyerek sonra da yüzerek hayata tutundum" dedi. Muhammet’in futbol antrenörü Nevzat Karabulut, "Muhammet hayata tutunmak istedikçe bizler ona yardımcı olduk. Muhammet başarırsa herkes başarır. Yüzmek çok güzel. Bütün çocuklarımızı yüzme kurslarına bekliyoruz" ifadelerini kullandı. Muhammet’in annesi Narin Erol ise evladı hayata sıkı sıkıya tutunduğu için mutlu olduğunu söyledi.

Strep-A nedeniyle bademcikleri su bile içemeyecek kadar şişen çocuk 21 günde iyileşti Haber

Strep-A nedeniyle bademcikleri su bile içemeyecek kadar şişen çocuk 21 günde iyileşti

HATAY (AA) - LALE KÖKLÜ KARAGÖZ - Hatay'da Strep-A bakterisi kaynaklı enfeksiyona yakalandığı ve bademcikleri beslenemeyecek kadar şiştiği belirlenen 9 yaşındaki Verda Nur Küçük, hastanedeki 21 günlük tedaviyle sağlığına kavuştu.Anne Dilek Küçük, bademcikleri ve dili şişen, vücudunda da döküntüler oluşan kızı Verda Nur'u, 6 Ocak'ta Hatay Mustafa Kemal Üniversitesi (HMKÜ) Sağlık Araştırma ve Uygulama Hastanesi'ne götürdü.Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları bölümündeki kontrolde Strep-A bakterisinin yol açtığı enfeksiyon tanısı konulan çocuk, tedaviye alındı.Yutkunma zorluğu yaşadığı için beslenme ihtiyacı damar yoluyla karşılanan Küçük, 21 günlük ilaç tedavisinin olumlu sonuç vermesiyle taburcu edildi.- "Organ hasarlarına yol açabilirdi"Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Çiğdem El, AA muhabirine, hastadaki bulguların değerlendirilmesinin ardından Strep-A enfeksiyonu tanısı koyduklarını söyledi.İlaç tedavisinin etki gösterdiğini belirten El, "Verda Nur geldiğinde bademcikleri ve dili artık beslenemeyecek şekilde şişmişti. Su ihtiyacını bile karşılayamıyordu. Bunun sonucunda ciddi kilo kaybı gerçekleşecekti. Tedaviyi damardan beslenmeyle destekledik ve bulguların yavaş yavaş düzelmesiyle kendi beslenmesine geçtik. Şu an iyi durumda." diye konuştu.El, enfeksiyonun erken teşhisinin hastanın iyileşmesine katkı sağladığını vurgulayarak, "Geç kalınmış olsaydı enfeksiyon, kalp ve böbrek yetmezliği gibi organ hasarlarına, hatta hiç istemediğimiz hipotansiyon sonucu toksik şok sendromuyla ölüme dahi neden olabilirdi." ifadelerini kullandı.- "Kişisel hijyen kuralları çok önemli"Bakterinin 16 yaşın altındaki çocuklarda daha sık görüldüğünü dile getiren El, yüksek ateş, vücutta döküntü, soyulma, dilde ve dudaklarda şişlik, yutma güçlüğü gibi belirtilerde sağlık kuruluşlarına başvurulması gerektiğini anlattı.Doç. Dr. El, hijyen kurallarına uyulmasının hastalıktan korunmada etkili olduğunu belirterek, şunları kaydetti:"Özellikle bu mevsimlerde odanın saatlik havalandırılması çok önemli. Hapşırık, öksürük durumlarında elimiz yerine dirsek iç yüzünü kullanmalı, sonrasında enfeksiyonun bulaşmasını kontrol altına almak için bir yere dokunmadan hızlıca elimizi yıkamalıyız. Çünkü yetişkinler, çocuklar için taşıyıcı duruma geçebiliyor. Bu nedenle bakteriden korunmada kişisel hijyen kuralları çok önemli."Anne Dilek Küçük de erken müdahale sayesinde kızının sağlığına kavuştuğunu belirterek, doktorlara ve sağlık çalışanlarına teşekkür etti.

Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
logo
İLKHABER-Gazetesi En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.