Gökoğlu: Yerel yönetimler kent ısı adası haritası çıkartmalı
İlkhaber'den Bayram Bulut'un haberine göre; Adana Ekoloji Sözcüsü Yaşar Gökoğlu, yerel yönetimlerin kent ısı adası haritası çıkarılmasını ve kent içi toplu taşıma araçlarının elektrikli olması gerektiğini söyledi.
31 Mart Yerel seçimlerine hazırlıklar devam ediyor. İl ve ilçe belediye başkan adaylarının bir bölümü açıklandı ve açıklanmaya devam eden adaylar bulunuyor. Siyasetin nabzı seçimlerle atarken, kentte yaşayanların belediye başkanlarından talepleri bulunuyor. Bu taleplerden biride Adana Ekoloji Platformu’ndan geldi. Adana Ekoloji Sözcüsü Yaşar Gökoğlu, nasıl bir yerel yönetici istediklerini gazetemiz İlkhaber’e anlattı. Gökoğlu, kentte yaşayan tüm canlıların ve bulunan tüm materyallerin kendi aralarında ve hava, su, toprakla ısı, nem alışverişi ilişkisi içinde olduklarını söyledi.
ASFALT YOL YAPMA POLİTİKASINDAN DERHAL VAZGEÇİLMELİDİR
Yerel yönetimlerin çalışmalarını planlarken, ekosistemin dengelerini gözetmek durumunda olduğundan bahseden Gökoğlu, “Buna ‘kent ekosistemi’ denir. Yerel yönetimler çalışmalarını planlar ve uygularken kent ekosistem dengelerini gözetmek durumundadırlar. Atmosferi, suyu, toprağı, bir bütün olarak dünyayı kirleten politika ve uygulamalardan uzak durmalıdırlar. Bu durum, her yıl sıcaklık rekorlarının kırıldığı Adana için çok daha hayatidir. Asfalt yol yapma politikasından derhal vazgeçilmelidir. Asfalt, petrolün en son kalıntısı, halk arasında ‘zift’ diye anılan, çeşitli zehirli maddeler içeren ve bunları zamanla dışarı kusan tehlikeli bir maddedir. Kentsel ısı adası oluşumunun en başta gelen sebebidir. Yaz aylarında ısı artışının sebeplerinden biridir. Gündüz ısıyı soğuran asfalt, geceleri topladığı ısıyı dışarıya salar. En önemlisi de, asfaltın su geçirgenliği yoktur, yani yağmur suyunun toprakla buluşmasına imkan vermez. Oysa, bizim kentin yüzey suyu geçirgenliğinin arttırılmasına ve adeta “sünger kent” olmaya ihtiyacımız vardır. Daha çok kentler arası yollarda ihtiyaç duyulan asfalt yolların Adana’da mahalle arası yollara kadar yaygınlaştırılması politikası anlaşılmaz bir durumdur” dedi.
YEREL YÖNETİMLER KENT ISI ADASI HARİTASI ÇIKARMALI
Yerel yönetimlerin kent ısı adası haritası çıkarması gerektiğini vurgulayan Gökoğlu, “Büyükşehir ve ilçe belediyelerinde enerji verimliliği birimleri kurulmalıdır. Ağaçların kent içinde termik makina gibi çalıştığı unutulmamalıdır. Bir yetişkin ağaç günde 1650 litre suyu buharlaştırarak bulunduğu bölgede birkaç derece soğutma etkisi yaratır. Yeşil alanların korunmasında titizlik gösterilmeli, yeşil alanlar üzerinde devam eden işgallere son verilmeli, imar planları yapılırken yeşil alanların çoğaltılması esas alınmalıdır. Belediyeler kendi binalarında, tesislerinde, kapalı semt pazarlarında güneş enerji sistemleri kurmalıdır. Yurttaşlar tarafından enerji kooperatiflerinin kurulmasına belediyeler öncülük etmelidir. Yeni yapılacak binaların çatıları veya cephelerinde güneş enerji sistemlerinin bulunması zorunlu hale getirilmelidir” diye konuştu.
ULAŞIM SORUNUNA ÇÖZÜM ARARKEN EKOLOJİ ESAS ALINMALI
Gökoğlu kentin ulaşım sorununa vurgu yaparak, “Şehrimizin ulaşım sorunu yıllardır kördüğüm halini sürdürmekte, kent ekosistemini kötü etkileyen başlıca etkenler arasında bulunmaktadır. Havamız kirlenmekte, psikolojimiz bozulmakta, ulaşım hakkımız ihlal edilmektedir. Yıllar boyunca yönetime gelen belediye başkanları sorunu çözebilmek için gereken cesaretli adımları atmaktan kaçınmakta, daha da kötüsü, birinin yanlışını düzeltme çabası uzun yıllar sürmektedir. Adına “metro” denilen Adana raylı ulaşım sistemi bunun tipik bir örneğidir. Yanlış projelendirme ve uygulamanın olumsuz sonuçlarına hepimiz katlanıyoruz. Yanlış seçilen güzergah ve projenin yarım kalması sonucunda gelir gideri karşılamıyor, bir yandan da borç ödemesi devam ediyor. Adana ulaşımının esas olarak dolmuşlara ve özel halk otobüslerine bırakılması ise, geçmiş yönetimlerden kalan yanlışlardan biri olarak sorunu büyütüyor” ifadelerini kullandı.
ELEKTRİKLİ ARAÇ VURGUSU
Kentte kullanılan toplu taşıma araçlarının elektrikli olmasını dile getiren Gökoğu, “Bu durumda ilk yapılması gereken toplu ulaşıma yönelik otobüsleri arttırmak iken, yeni alınan otobüs sayısı ancak yaşlı olduğu için hizmet dışı kalan otobüslerin yerini alacak kadar olmuştur. Üstelik, yeni alınan otobüsler de elektrikli yerine, yine mazotlu olanlardan tercih edilmiştir. Her zaman olduğu gibi, bu konuda da kentte yaşayanların görüşü sorulmamıştır. Adana’da bulunan belediyeler araç filolarına yeni araç alırken elektrikli araçları tercih etmelidir. Kent içi ulaşımda yılların getirdiği bir sorun olarak var olan minibüslerin mağduriyete neden olmadan tedricen azaltılmasının bir yolunun bulunması zorunlu hale gelmiştir. Toplu taşımanın yaygınlaştırılması sonucunda, kentte yaşayanlar için özel araç sahibi olmak ihtiyaç olmaktan çıkacaktır” dedi.
HAYVAN DOSTU YEREL YÖNETİMLER
Hayvan dostu yerel yönetimlerin oluşması gerektiğini aktaran Gökoğlu, “İnsan dünyanın efendisi değil, doğanın bir parçası ve diğerleri gibi bir türdür. Hayvanlar da insanlar gibi algılar, hisseder, acı çeker. İnsanlar, kendi haklarını savunamayan hayvanların da haklarını savunmakla yükümlüdür. Yerel yönetimler hayvanların doğal yaşamlarına uygun şekilde yaşayabilmeleri için imkanlar yaratmakla yükümlüdür. Kent içinde yaşayan hayvanlar insanlara bağımlıdır ve insanlarla birlikte yaşamak isterler, onları barınaklarda tecrit etmek doğru çözüm değildir. İnsanların kentleri birlikte paylaştığı sokak hayvanlarının rahat bir şekilde yaşayabilmeleri ortamını yaratmak belediyelerin görevleri arasındadır. Belediyelerde “hayvan hakları denetleme birimi” kurulmalıdır” diye konuştu.
Gıda güvenliği, bisiklet dostu ve tüketici ve üreticiyi buluşturan yerel yönetimlere ihtiyacın olduğunu belirten Gökoğlu sözlerini şöyle sürdürdü;
TÜKETİCİ İLE KÜÇÜK ÜRETİCİ BULUŞTURULMALI
“Kırsal alanda yaşayan ve geleneksel üretim yapan küçük üretici ile kentte yaşayan tüketicilerin buluşmasını sağlayıcı pazarlar açılmalı, sağlıklı gıda üretim ve tüketim kooperatifçiliği teşvik edilmeli, belediyeler bu konuda öncü rol oynamalıdır. Bu tür girişimlerin aynı zamanda yörede işsizliği önleyici etkisi de olacaktır. Kentimizde bu konuda yaşanan bazı güzel, fakat küçük ölçekli örnekler yaygınlaştırılmalıdır.
GIDA GÜVENLİĞİNİ SAĞLAYAN YEREL YÖNETİMLER
Belediyeler sebze ve meyve hallerinde kimyasal ilaç kalıntılarını belirleyebilecek ölçüm cihazları bulundurmalıdır. Başka ülkelerin almadığı tehlikeli gıdaların halkımıza yedirilmesi önlenmelidir. Gıda güvenliği konusunda ilgili bakanlığın il müdürlüğü görevli olsa da, belediyeler sadece fiyat denetimi yapmamalı, sağlıklı gıdaya erişim hakkımızı sağlamak adına lokanta, kafeterya ve gıda ürünleri satan işyerlerini sıklıkla kontrol etmelidir.
BİSİKLET DOSTU YEREL YÖNETİMLER
Kent içi ulaşımda bisikletin yaygınlaşması belediyeler tarafından teşvik edilmeli ve bisiklet yolları çoğaltılmalıdır. Adana, bisikletin ulaşım aracı olarak yaygınlaşması için ideal düzlükte bir şehir özelliğine sahiptir. Yapılan bisiklet yollarının işgal edilmesi önlenmelidir.”